19 Mayıs 19'5 Cumhuriy«t »••«. licâret Odaları kongresi salı günü toplanıyor Mütehassısların verdiklerî projeye göre Ticaret Odalar ikhsadî mıntakalara göre kurulacak sele görü^ülecek, odalann hangi mahallerde kunılması bir prensibe bağla nacakbr. Bundan başka umumî ma • ğazalar ve ticaret sanayi odalan bankası Fondı olarak birikmekte olan paranın en faydalı kullams. yolu arana cakbr. Ticaret Sanayi Odalan kongresi onümüzdeki salı günü toplanacakbr. Vilâyet ticaret odalan murahhas lanndan bir kısmı şimdiden Anka raya geldiler. Diğer taraftan Genel sekreterliğe birçok raporlar gelmişbr. Kongre müzakereleri bir hafta süre cekrir. TELGRAF MABERLERI Hâdiseler karşısında 1 Hindistana ve tngîltereye dair Okuyun, içiniz açılsın azeteler yazryorlar: Meşhur Bu kere de çok saydığım Bayan îtalyan bilgesi Markoni, moSabiha Zekeriyyaya cevab veriyo törleri durduran yaman şuaı rum. " • keşfebniş.. Haber veriyorlar ki: Şim<lki bayan arasında» başlığı altm diye kadar, daha ziyade, geceleyin da «Cumhuriyett te bir makale yaz fotoğraf çekmekte kullanılan magnezmıştım. Makalenin 'meali şu idi: 42 yom için bundan böyle başka revac milyon îngiliz, üç yüz elli milyon Hinyolu bulunmuş. Bu madde ile dolduduya hâkimdir ve bu Hindlileri adam rulacak hava bombalan, alb katlık bir yerine koymazlar. Sebebi de Hı'rdubinanın çabsından girip, her tarafını ların taşıdıklan zihniyet, bağlı kal rutuşturduktan sonra, solugu avluda dıklan an'aneler, bu zihniyet ve an'aalacakmış.. nelerin tesirile aralannda birlik kuAmerika bahriyesi 20 kilometroluk ramamalan, birçok kastlere ayrılmabir mesafeye mermi yağdıran 127 lik, lan, bir kastin öteki kasti pis ve murdar sayarak onunla yakın münase yüz elli top ısmarlamış.. betlere girmemesi, tesanüd, karşı Japonlar, içine canlı bir adam obırLklı yardım, ulus birliği gibi her hantup ta, öylece hedefe ablan bir torpil gi bir topluluğun maddi ve manevî icad etmiş.. kuvvetlerini yaratan âmillerden kenGene Japonya ordusu, merkezden di kendilerini mahrum etmeleridir. uzaklaştına kuvvetle müteharrik ve dakikada binlerce kurşun saçan yeni Benim bu yazım hassas Bayan Sabihayı kızdırmış ve bayan bize hücum bir mitralyözle teçhiz olunmuş.. etme klutfunda bulunmuştur. Sonra renk renk, türlü türlü gaz • diyorlar ki: ler, sansı, yeşili, boğucusu, ağlabcısı, <îngiliz bayanıntn gururu bundan mikroblusu.. îstediğiniz, daha doğrusu gelmiyor Bay Ahmed^. Bu gururun istemediginiz kadar: Tümen, tümen! nereden geldiğini anlamak için, fngiDüşman ordunun gerilerine silâhlizlerin Hindistana nasil, ne zaman, Iı bir askeri. şıp diye indirecek paraşütne jefctlde yerlejttfclerine bir kuşbaşt ler.. Saatte 70 kilometro süratle koşagözle bakmak kâfidir. cak, hafif tngiliz tanklan.. Siz bu tarihi bilirsiniz... Fakat ta 180 sanbm kalmlığmda bir çelik tarihi her ferdin görüs ve anlayifi değibakasını delecek kudrette mermiler.. jir. Ben sizin gibi görmüyorum. Mihverinin üzerinde döne döne ölüm tngilizler Hindistam bir istiîâ harsaçan makinelitüfek.. Içerisi gaz dolu bi sonunda almadilar. fngilizlerin Hinve istenilen yerde patlablmak için hudistana ayak basısı 1600 tarihindedir. susî tertibatlı hava fişekleri.. KöprüleLondra tucearlan Utrafından kurulan ri. istihkâmlan, telsiz istasyonlannı, de Bripish, East îndia kumpanyast, bu miryollarmı tereyağı gibi eriten Z ştıaı.. tarihte Kraldan Hindistanla ticaret (HEM NALINA MIHINA Yazant Agaoğla Saygt değer Bayan Sabiha Zekeriyaya Ahmed Yeni bir hastalık! ün bizim gazetede telsiz aleyhinde, telsizle alınrruş bir havadis vardı: Telsiz ve radyo ile çok uğraşanlar arasında yeni bir hastalık çıkmış, buna «kısa dalga hastahğı» adını takmışlar... Dalga hastahğı eskidenberi vardı. Yalnız «kısa» veya «uzun» gibi bir sıfab yoktu ve esrar çekenler arasında olurdu. Bunlar için dalgaya düştü, derIerdi. Demek ki esrarkeşlerin rutulduklan dalga, böyle fennî ve teknik bir hastahkmış. Fen ilerledikçe, hastahklar da çoğalıyor. tnsanlar yeni ilâclar. yeni sağlık çareleri buldukça tabiat ta sanki yeni hastahklar, yeni ölüm vasıtalan icad ediyor. Eski insanlar, bugün surü sürü ad takbğımız hastahklan top yekun birkaç hastahktan ibaret sanıyor ve bol bol ölüp gidiyorlarmış. Şimdi fen ilerledikçe medeniyet, hastalıklann hergün bir yenisini ortaya çıkanyor. Kısa dalga hastahğı da işte bu yeni moda hastahklardan biri... Yakında bunun uzun dalgalısının da türe yeceğine şüphe ctmeyiniz. Fakat, radyonun sebeb oldugu hastahklar, herhalde yalmz «kısa dalga» dan ibaret değildir. Aparbmanda oturuyorsanız alt veya üstünüzdeki yahud da yanınızdaki dairede, evde oturuyorsanız bitişik komşuda yahud da karşıki evde bir radyo merakhsı varsa. bütün apartıman veya sokak halkı, uyku hastahğının aksi olan uykusuzluk hastalığına tutulmuş, demekbr. Hele yakınımzda, durmadan istasyon arama hastalığına müptelâ biri varsa o hınlular, vızılblar, inceli kalınh düdükler ve bombardıman gürültüleri sizi, kulaklannızı brmahyan, sinirlerinize dokunan, kafanızı şişircn, hem kısa hem uzun, çifte dalgalı öyle bir radyo hastalığına uğrabr ki... Fakat ne yaprrah, bunlar medeniyet hastaiıklandır. Ister istemez çekeceğiz. Ankara ! 8 (Telefonla) Tica fet ve Sanayi Odalan hakkmda rnü tehassıs bir heyet tarafından yapılan tetkikler neticele.t^niş ve bir proje hazırlanmışbr. Bu projeye göre, «jmdiki mülkî taksimata göre tesis edilmiş o*lan Ticaret Odalan iktısadî mınta kalara göre kurulacaktır. Her mınta kada bir merkez veya ana ticaret odası bulunacak, buna bağlı odalar ola • cakbr. Ticaret odalannm, heyeti umumiyesile Ekonomi Bakanlığmda ihdas edilecek olan hususî bir büroya bag lanması münasib görülmektedir. Ticaret Odalan kongresinde bu me Yunanistandald Kral taraftarları Intihajbı kazanarak Kralı getireceklermiş Atina 18 (Telefonla) Metaktasın organı olan gazete bugün çıkmışbr. Gazete baştan aşagı kralltğın avdeti hakkmdaki yazılarla doluur. Bas yazıda Yunanistanda son seneler zarfında çıkan isyanlardan ve dahilî kavgalardan bahsedilmekte, son is yan hareketinin saiki olarak partiler arasmdaki münazaa gösteriimekte, parblerin üstüne çıkarak memleketi idare edecek bir el lâzım oldugu, bu i?i de kraldan başka kimsenin yapamıyacağı anlatılmaktadır. Makale Metaksas partisi ile bütün kral taraftarlannm bir • leşeeeklermi, intihabda kazandıktan sonra da kralı gebreceklerini bildirerek bitmektedir. Vekâlet emrine ahnan memurlar Divanı Muhasebat maaş verilmesini kabul etti Ankara 18 (Tdefonla) Vekâlet emrine alınan memurlarm maaşjan hakkmda Maliye Bakanhğı Divanı Muhasebatla mutabık kalmışbr. 2658 numarah kanunla işten el çekbrilip te Vekâlet emrine ahnan memurlara muhakemeleri bib'nciye kadar Vekâlet emri maaşı verilmemesi kabul edilmişti. Bunun üzerine kanunun neşrinden evvel Vekâlet emrine alınan memur lann da maaşı kesilmiş, muhakemeleri sonunda alb ay hapse mahkum olanlarla hafif para cezasma mahkum olanlara da maa; verilememişbr. Şimdi verilen karara göre Vekâlet emrine alınan bu gibi suçlarla mah kum olanlar 2658 numaralı kanunun , Yanan hükâmeti Krattığa dön » neşrine kadar olan maasjan tamamen verilecek ve mahkumiyetten sonra da ,' mek için istinuacda bulanmuş Vekâlet emri maaşlannm verilmesine l Atina 18 (AA.) , Hükumetin, Pa devam edilecektir, Vekâlet emrine altrts, Londra, ve Roma elçilerüe Bal nıp ta Cumhuriyeb'n onuncu yıh mü k«n,Antantı hüktunetleri nezdindeld nasebeble çıkanlan af kanunundan iselçilerini Yunanistanda krallığın yetifade ederek muhakemeleri kalanlar niden iadesl için istimzacda bulunma da maasjannı alacaklardır. ğa memur ettiği soylenilmektedir. Not: Yaptığunız tahkikata göre An. karada bu babda hiçbir haber yoktur. Dünkü Kamutayda Buhran vergisi kanunu müzakere edildi Ankara 18 (Telefonla) Kamulay bugün Tevfik Fikretin basjcan hğında toplandı. Umumî borsalar nizamnamesinin geri verilmesine dair Başbakanlık tezkeresi okundu. ELski ve yeni bazı saylavlann ifadelerinin ahnması, bazılannın da teşriî masuni yetlerinin kaldmlması hakkmda Bajbakanlık tezkereleri ve encümen mazbatalan görüldü. Bundan başka 8 kaBun lâyihasının ikinci müzakeresi hepsi kabul edildikten sonra ikbsadi buhran vergisi kanununa ekli 2416 sayih kanunun değiştirilmesine dair kanun ]â* yihasuun konuşulmasına geçildi. Bazı münakaşalar oldu. Hüsnü Kitaba (Muğla) kanunun makabline şamil olamıyacağını, bu cihetin tasrih edil • mesi lâzun geldiğini ileri sürdü. Encümen reisi ve Maliye Bakanı izahat verdi. Neticede teklifte bulunan encümen maddeden feragat etti. Makabline şamil olmadığı tasrih edilen kanunun diğer maddeleri üzerinde konuşulmu; oldugundan heyeti umumiyesi kabul edildi. Kamutay pazartesi günü topla nacak, 935 malî yılı bütçesi müzake • relerine çarşamba gününden itibaren başlanacakbr. Atatürkle Norveç Kralı arasında samimî telgraflar Ankara 18 (A.A.) Norveçîn ulusal bayranu olduğundan Reisicumhur Kamâl Atatürkle Norveç Kralı Haakon arasında fu telyazüan çekilmiştir: Norveç Kralt Samajate Yedind Haakon Oslo Norveçin ulusal beyranu münasebetile zab haşmetanelerine en samimî tebriklerimi sunmakla son derece bahti • yanm. Zab haşmetanelerinden jahsi saadetleri ve memleketlerinin refahı için olan temennilerime itimad buyurmalannı rica ederim. Kamâl Aiatürk Sonekselant Reisicumhur Kamâl Aiatürk iotı \ I • Ankara Zab devTederinin dostane temenniIerinden çok mütehassis oldugum halde yürekten teşekkür ederim. .'.(TÎ Haakon Maliye Bakanhğmın açtığı dava Ankara 18 (Telefonla) Osman Şevket admda biri Sökede Bafo gölüne sahib çıkmışb. Maliye Bakan lığı Osman Şevket aleyhine men'i müdahale davası açmış. ve davayı ta kib için Vekâlet müşavir avukatlarm dan birini Sökeye göndermişhr. Ankara 18 (Telefonla) Toros eksnresile gelen ve yolculuklanna İs Ankara 18 (Telefonla) Cum» tanbuldan sonra da devam edenlerin huriyet Halk Partisi yeni umumî idaeşyası hakkmda gümrük muameleleri re heyeti ilk defa olarak yann akşam nin azamî şekilde kolaylaşbnlması için 21 de toplanacakbr. Bu toplanrıda tedbirler almmaktadır. Gümrük ve lnidare heyetinin iş bölümü yapılacak hisarlar tetkik müdürü Mustafa N'iri br. bu maksadla yann Nusaybine gidecek ve oradan başjıyarak Urfaya kadar gij Hasan Âfi neşriyat bürosu başraa getirilecekb'r. Nafi Atufun idare heye decek yolculann beraberindeki eşya lara yapılan gümrük muamelelermi tetli üyeliğine girmesi dolayısile Ankara Halkevi Başkanlıgına Ferid Celâl ge kik edecekb'r. Toros ekspresfle Haydarpaşaya katirilecektir. dar gelip tstanbuldan denizden yolla' Kurultay murahhasTan bu sabah nna devam edecek yolcularm e$yası trenle Kınkkaleye gittfler. Üyeler K H Haydarpaşada muayene edilmeden nkkaleden akşamüzeri döndüler ve gedoğruca Galata gümrüğüne götürül ee HalkevinİD müsameresinde hazır mesi mümkün olacağı gibi diğer kolaylıklar yapılacağı bulundular. Partı Genel hevetînde iş bölümü yapılıyor Toros ekspresi yolcularmm gümruk muamelesi yaşadıkları bir zaman imiş! Fakat bu devir tarihin o kadar karanlık bucaklarma ağmmıştır ki kimsenin oraya kadar hulul edip birşey görmesi im kânı yoktur. Tarihî devre gelince, daha Milâd dan üç asır evvel îran Şahı Darayı Hindistam istilâ eder görüyoruz. O nun arkasmdan Makedonyah îsken • der geliyor. Sonra şarktan gelen bir sıra kavimler, o cümleden Türkler de, bu memleketi sıra ile istiâl ediyorlar, sonra islâm devrinde Türk kahramanı Mahmud Gaznevî oraya hâkim oluyor, sonra Efganlılar, sonra Timuriler. tşte bu Timuriler zamanında idi ki Avrupalılar Hindistanla temasa geliyorlar ve nihayet tngilizler bütün ra kiblerini bertaraf ederek tek başına egemen (hâkim) oluyorlar. Demek ki Hindistanın derdi, îngi lizlerden pek evveldi, Hatta tngiliz • ler tarih sahnesine atılmadan pek evvel başlar. Fakat başlanna gelen bütün musibetlere ve bütün bu uzun asırlann getirdikleri değişikliklere bakmıyarak gene o eski zihniyeti, kast usulünü, parya telâkkisini ta şımaktadırlar. Asri medeniyet bile bu hususta müessir olmamıştır. tşte ben üç yüz elli milyonluk muazzam bir kütlenin yirmi milyonluk bir millet tarafından alt edilebilme sini, bir taraftan o muazzam kütlenin kendini parçahyan ve zayıf düşüren ruhi ve içtima! temayülleri kıskancbir inadla tutması ve diğer taraftan da o yirmi milyonluk milletin daha Tanrmın günü Napoliden, «müteyapmak beratım aldu Hindistana ilk 1215 senesinde «hürriyetlerin büyük ayak »okan bu kumpanya, o zaman el mirasmı alarak» ferdleri, birbirini kohassis amele» yüklü kalkan ve Habesanayii devrinde olan Hindlilerden ruyan, birbirinin şeref ve haysiyetlejistan sahillerine yollanan vapurlar.. mah cebren, dayakla ucuz alıyor, Av rinin zâmını olan bir tek varlık haAlmanyada mecburî askerlik.. Parupaya ihraç ediyordu. Hind el san'aU line gelebilmesi kabiliyetile izah edisîfik denizinde gizli Amerikan manevkârlannın aşağt maişet tarzt, cehaleti yorum. ralan.. Şakoda muharebe.. Filipinde onlart bu îngiliz istismarına kolaylıkSiz ne ile izah ediyorsunuz, saygı ihb'lâl.. la kurban verdi. Şark Hindiya kum değer bayan? Siz tngilizler geldiler, Ha! Azkaldı unubıyordum: Silâhpanyası hissedarlartna her sene yüz biçare Hinduların ekmeklerini elle lan Bırkama konferansının sayın başde yüz, yüzde iki yüz elli kâr dağıttt.* rinden aldılar, şöyle ettüer, böyle etkanı Mister Hendersona, Kral, kendi tiler diyorsunuz. Ve bu yolda devam ederek tngilizyirmi beşinci yıldönümü şerefine ve olerin Hindular hakkmda reva gördükFakat nasıl geldiler? Nasıl oluyor nun da genel banş ugrunda geçen çok leri zulumleri, müthiş istismar tary^k da yirmi milyon adam birdenbire üç değerli hizmetlerine mükâfat olarak, lerinJ birer birer sayıyor v« sonunda yüz «111 sülycn adamm ekmeğini alordluk payesi vermişü. ilâve ediyorlar: *>fr **»*Tj*tf» lıyor ve onlara bu kadar eza ve cefa Ercümend Ekrem TAUf «îşte Bay Ahmed, tngiliz bayanının yapıyor ve onlar da bunu kabul egururu, bu akıllara dehşet verecek diyorlar? olan îngiliz emperyalizminden gelir!» Sizce burası bir sırdır, bir mistik Vaktile <Cumhuriyet> te «tngiltere tir. Hayır! Hayır! Biliyorum siz ne ve Hindistan> adı altında bir sıra yasırra ve ne de mistizme inanırsınız. züar yazrmştım ki sonralan bir kitab Fakat bir doktrin var ya. îşte o dokşeklinde neşrettim. Bu eserde îngiliztrin, bu gibi suallerden kaçınmağı lerin Hindistana nasıl sokulmuş ol • emrediyor ve siz hiçbir zaman bu suduklan, evvelâ Portekizleri, sonra ale cevab vermiyeceksiniz. Hamburglu Almanlan ve daha sonra Yalnız müsaade buyurunuz bu ka Holandalılan ve Fransızlan oradan dannı da ilâve edeyim: Paris 18 (A.A.) Gazeteler M. çıkararak siyasî ve iktısadi eğemen Bugün Hindistanda mevcud iki yüz Lavalin muhtemel Berlin seyahah*, ile liklerini (hâkimiyetlerini) nasıl kurbin kişilik îngiliz ordusunun tam yüzuğraşmaktadır. M. Lavalin faaliyet duklan o günden bugune kadar bu de sekseni para ile tutuimuş yerli asprogrammı gözden geçiren Journal ga genig memleketin bütun kaynaklannı kerlerdir!. zetesi, Berline seyahat ihbmalini bir ta nasıl emdiklerini ve bir asır esnasmVe biliyor musunuz ki bütün günahda Hindistandan Ingiltereye altı milrafa bırakarak diyor ki: lan üzerine atmak istediğiniz îngiliz yar altm tngiliz liraa götürmöş ol « M. Laval, Berlinden geçmc kumpanyası da, gerek Avrupah ra duklarmı uzun tafsilâtla izah etmiş den doğrudan doğruya Karakoviden kiblerine ve gerek Hindistan dahilintim! Parise dönecektir. Gelecek haftanm de karşılaştığı yerli hükümdarlara basmda Dış tşleri Bakanı, içinde önemBinaenaleyh fngilizlerin Hindistam karşı dahi, ayni yerli askerleri kullali diplomadk konusmalar geçecek olan istismar ettikleri hakkmda saygı denıyordu ve hâlâ da kullamyor. Cenevreye gidecektir. ğer bayanla aramızda hiçbir ihtilâf Şimdi ekmeği elinden alınan birisi Uluslar Kurumunun önümüzdeld yoktur. ekmeğini elinden alana kendi silâhı toplanbsının siyasal önemi, büyüktür. Fakat benim tezim bn değildi. Beve kanile hizmet ederse, ekmeği alan nim tezim, yirmi milyon îngilizin ötekine karşı kendinde guru« hisset O zamana kadar M. Hitler. güriil(zira Hindistana yerleştikleri zaman mez mi? tii ile haber verilen bir söylev verecek Ingilizler ancak yirmi milyondular). ve Almanyanın arsıulusal durumunu Mevzuumuzu aydınlatacak bir hi Üç yüz elli milyon Hinduya nasıl gaanlatacakbr. O zaman, rüzgânn ne kâyecik daha: taraftan esbğini anlamak mümkün ola lebe çalmış olduklannı anlatmaktı. Maltada idik. Birdenbire, orada bir caTcbr.» Bana göre, bunun yegâne sebebi, Hindli zuhur ettL Hal ve tavn, durHindularm ötedenberi taşıdıklan ve maksızm mütalea ile meşgul olması Nüfus Müdürlüğüne 30 bir türlü aynlmak istemedikleri zihdikkatimizi çekti. Maltarun o yakıcı memur almacak niyetin dinl telâkkilerin içtima! inansıcaklan içinde zavallımn üzerinde lar ve bu inanm tesirile ferdleri bir elbise namına topuklarma kadar sarAnkara 18 (Telefonla) Nübirine bağlı bir ulus birliği yapama kan kahn bir palto ile dizlerine ka fus Umum Müdürlüğüne, yeni bütçe malandır. dar varan lâstikten bir çizme vardı. projesme göre, 30 yeni memur daha Kendisine yaklaştık. Anlaşıldı ki HinVe bu izahımı şimdi bu mütalea almacakbr. yüfcsek Brahma teyid Ankara kahvelerinde oytın ile de tarihteediyorum ki ben Hindis distanda imiş. îngüterede kastine mensub biri tahsil etmiş, tanın müstakil olduğu ve kenyasak ediliyor fransızcayı, almancayı mükemmel kodi kendini idare ettiği bir devri de nuşuyor, Avrupa fikriyatma, edebi Ankara 18 (Telefonla) 1 ha bilmiyorum. Bayan Sabiha biliyorsa yatma derinden vâkıftı. Hindistanda lutfen bize de öğretsin! zirandan ibbaren Ankara kahvelerin siyasetle uğraşıyormuş, İngilizler tevYalnız Vadique denilen efsane\"t de bilârdo, sab*anç ve tavladan başka kif etmişler, birkaç yıl Seylân ada • bir devir vardır ki guya Hinduların oyuna müsaade edilmiyecegi bugün sında tuttuktan sonra şimdi de Mal ulusal bir devlet kurarak müstakil Ankara kahvecilerine bildirildi. Fransa ve İngiİterede soğuklar Londra 18 (A.A.) Geçen geceki don, tngilterenin bazı bölgelerindeki nebatlara ve yemiş ağaclanna büyük zararlar yapmis.br. Söylendiğine göre, tngilterede yüz yıldanberi, mayıs aymda birinci defa, bu kadar soğuk yapmıştır. Bu şjddetli soğuklann, Fransanın cenubu ?arkisindeki bağlara ve mey va bahçelerine de zarar verdiği Fran sadan bildirilmektedir. taya getirmişlerdi. Bir gün gene ko nuşuyorduk: Yanımda merhum Ziy« Gök Alp ta vardı. Anadolu Kurtuluç Savaşı henüz başlamıştı. Ben <Biliyor musunuz? Siz yalnız kendi vatanınızm yanında değil, bütün beşeriyete karşı mes'ulsünüz» dedim. Niçin, dedi? «Çünkü, dedim. tngiltere o muhteşem ve ezici kuvvetini sizden alı yor ve bu suretle siz milletler arasmdaki muvazenenin Îngiliz lehine bo zulmamasına ve tngilizlerin cihan egemenliğine sebeb oluyorsunuz!» Ne yapalım, dedi? Birer kere tükürünüz! Tükürükten öyle bir deniz yaparsımz ki içinizdeki bir avuç îngilizi boğarsmız, dedim. Güldü! Niçin gülüyorsunuz? Görmüyor musunuz Türkleri? Bir avuç olduklan halde, bütün bir dünyaya karşı kovmuşlardır. Karşımdaki gözlerini iri iri açtı v derhal: Ah! Nous ne pouvons pas etre convme les Turcs Biz Türkler gibi olamayız! dedi Niçin? Turc! C'est autre chose! Çünkft Türk başka şeydir. Ben ve Ziya hayretlere daldık. Fakat bizim muhatabımız ne dedi bili yor musunuz? tngiltere batacaktır ve onu Çin âlimleri batıracaklar! Biz gene hayret ettik ve ben: Nasıl, diye sordum? Onlar tabiatin esranna vâkıftır lar ve tabiatin an'anelerine egemen dirler. Bir gün gelecek denizin dal galarına emredecekler ve tngiltere dalgalar altında mahvolacakür! Ziya ve ben birbirimizin yüzüna baktık, birer kahkaha savurduk! Görüyorsunuz saygı değer bayan: Şarklınm beyninde bir çatlak vardır ki içinde rüzgârlar eser ve Hindliyi 4 bin yıldanberi işaret ettiğiniz kurtana lideri arattınr ve buldurtnuus. Laval Berline gitmiyecek Fransızlar Hitlerin nutkunu bekliyorlar • • filbl AGAOGLU AHMED