Cumhuriyet ıViayıs Tarihten yapraklar Ihsan beklerken Kör ve kölelikten yetişme aadrazam tersine nükte yapanların hepsini sürgüne yollamışb Üçüneü Selimin sadrazamlanndan isterdi, başka valiler gibi gönül kırmakYusuf Ziya Paşa, kölelikten yetişme tan, ev yıkmaktan hoşlanmazdı, elin bir adamdi. Fakat çok zeki, çok cerden geldiği kadar gönül almak. evler bezeli bir vezirdi. Şiirden de anlardı, senlendirmek dilerdi. Yeni sadrazamtn hiç bir nükte tek gözünden kaçmazdı. lcendi evinde misafir kalmasından da Tek gözünden diyoruz. istifade ederek Sıvas beyÇünkü Yusuf Ziya Paşa lerinden, ağalanndan bir nın bir gözü kördii. Bu sekaçmı mükâfatlandırmayı beble yanında söylenen tasarladı ve onlan hergün sözlere çok dikkat ederdı. sofrada bulundurmak sureDolaşık yollardan da ol tile Yusuf Ziya Paşaya sa körlüğüne ve köleliğine Unıtbrmaya çalışb. dokunacak bir ima, bir Bu beylerden, ağalar telmih sezerse kıyametler dan bir ikisi gerçekten ankopanrdı. layışlı, ağırbaşlı adamlar Sairler ferman dinler dı. Sadrazam kendilerini ler mi ya?.. N e yayıp ya tanımaktan ve kendilenle pıp onun körlüğünü naz görüşmekten memnun kal Sadrazam Yutal maçekiyorlardı, henfi küpmışb. Valinin onlan da Ziya Paşa lere bindinnekten zevk a ima sofrada bulundurma lıyorlardı. Meşhur Pertev Efen sındaki maksadı da sezdtği için ken di bu muziblikte en ileri giden ve dince bazı şeyler düşünüyordu. Söz en büyiik cüreti gösteren şairdi. Yu gelimi birinı mutasarnf, bırini mirmisuf Ziya Paşanın sadrazam olduğunu ran ve bırini kapıcıbaşı yapmak gibi duyarduymaz «Gördük» redifli uzun ıyilıkler tasarlıyordu. bir kaside yazmıs ve hariciye nazın deO devirlerin yüce yer işgal eden devmek olan Reisilküttab vasıtasile pa leüleri, hoşlanna giden kunseleri böyle şaya sunmuştu. vergilerle birden yükselbrlerdi. Bir tadrazam dudağına küçük bir tebesıüm Arab harflerile yazılan «Gördük» keişliyebilen herhangi bir söz, vezirliğe limesi «Kördün» gibi de okunabilir. kadar yol açardı ve o tebessümün üc Şairin maksadı ise böyle bir imlâ oyuretini bir vilâyet halkı öderdi. Yusuf nile Yusuf Ziya Paşanın körlüğünü Ziya Paşa da ayni şeyi yapmak. ağır söylemekn. Cene eski şiirde redif, her başlıklannı veya iyi konuşmalannı bebeytin lonunda tekrarlanan kelime değendiği ağalara rütbeler, yüksek memektir. Bu sebeble de yüz beyitlik kamuriyetler dağıtmak istiyordu. sidede yüz bir tane gördük, yahud kördün vardı. Misafirliğin »on gecesi Seyid Ah med Paşa, Sıvaslı ağalan bir köfeye Reisilküttab Efendi, şair Pertevi bir çekb: hayh metettikten sonra kasıdeyi sadrazamın eline verdi. bir köşeye çekildi, Arife tarif istemez, dedi. elbet şiirin yapacağı tesiri beklemeğe ko te anladınız. Sizi bir haftadanberi geyuldu. Yusuf Ziya Paşa, boyuna sıce gündüz soframda bulundurmak ralanan gördük kelimelerini görünce tan maksadım, sahibi devlet efendi maksadı anladı, korkünç bir sinir buhmize sizi tanıtbrmakhr. Böyle bir taranma tutuldu, elindeki kâğıdı didim nışma hakkınızda hayırlı olacakbr. didim didikledi, parçalannı Reisilküt Bu gece, «adrazam hazretlerinin Sı tabm yüzüne savurdu: vasta geçirecekleri »on gecedir. G ö zünüzü dört açmız, sofrada ve huzur Bire nabekâr, dedi, mahir şair lannda tetik dayraaınız, Ftrsat .âuş * diye yarım saattenberi bana öğüb tükçe güzcl sözler sdyleytnitr kenchni* durduğun herif bir küstah imiş, şu her< •»oı'/.v* * zeyam yazmış. Ya sea nasıl bir ödü pek zi begendırmeğe çalifflMZ* kepazesin ki o küstahın yazısmı elime sunuyorsun, benim körlüğümü yüzü rne vurmaktan korkmuyor musun?. Reisilküttab Efendi, özür dilemek tstedi, fakat korkudan kaş yapacak yerde göz çıkardı, bir pot daha kırdı, kaza, efendimiz, kaza. Siz de bilirsiniz ki kaza gelince gözler kör olur, dedi. Gerçi bu cümlenin sonunu arabça bir mesel olarak söyledi. Lâkin Paşa, o meseli de pek iyi bilen bir adamdı. Bundan ötürü bir kat daha sinirlen di, asmaktan, kesmekten dem vurma ya girişti, berikinin korkusu büsbütün artb, ne yapacağını şaşırdı, vezirin eline eteğine düştü, ağlayıp yalvardı. Bir türlü suçunu affettiremedi, işinden atılmak cezasma çarpıldı, unzun yıllar sürgün kalıp süründü. lşte bu Yusuf Ziya Paşa maden emini iken sadrazamlığa tayia edilmiş b, müjdeciler gönderilerek Istanbula çagınlmışb. O sırada Üçüneü Selim, askerî ve malî bir takun yenilikler yapmrya savaşryordu, bu sebeble de yenı çerilerin gözünden düşmüş bulunuyordu. Yusuf Ziya Paşa, vaziyeti bildi ği için sadrazamlıktan hiç te memnun degildi, Istanbula geç varmak için a yak lüriiyordu. Ergani madeninden çıkbktan sonra her konak yerinde birkaç gün kalryordu, işlerle uğraşıyor muş gibi görünerek yolculuğu uzat maya çalışıvordu. Srvasta da ayni şeyi yapmışb, vilâyet valisi ve hünkânn damadı Seyid Ah med Pasanın evinde bir hafta misafir kafmışb. Bu ev sahibi vezir, iyi yürekli insanlardandı, herkese iyilik yapmak Ağalar. beyler bu öğüd üzerine zekâlannı seferber ettiler, hazırlandılar, sadrazamm gözüne adaroakıllı girmek için zihinlerinde parlak sözler sıraladı* lar. güzel fıkralar seçtiler ve nihayet sofraya oturdular. İlk yemek i yi yapılmış tiridli ve piliç etli ekmekti. Yusuf Ziya Paşa et kısmı ekmek gibi hamurlaşmış ve ekmek kısmı et gibi tathlasmış olan bu yemeği çok beğendi, bir haylı yedıkten sonra be ğenişini açığa vurdu: Paşa karmdaş, dedi, ju tirid çok nefis. însanm yedikçe yiyecegi geliyor. Seyid Ahmed Paşa bu iltifata karfi münasib bir iki söz bulup söylemek isterken ağalardan biri abldı: Efendimiz, buna bizim memle kette köle aşı derler, gerçekten güzel yemektir. Yusuf Ziya Paşanın tek gözünde şimşekler uçuşurken diger bir ağa, nüktedanhkta geri kalmak istemedi: Körler diyannda şaşılar şahin şah OIUT derler. Bizim memlekette de sucuktan, pastırmadan gayri yiyecek birşey yok. Bu köle aşı baş yemek sayıhyor. Sofradakilfrin birinden köleliğini. birinden de körlüğünü işiten sadra zam, hemen peşkirini bırakmi) ve avaz avaz haykırmağa başlamışb Bire kâhya, gel şu hayasızlan al. Vana mı olur, Bağdada mı olur, sür. Orada sflrünsünler de sadrazamın yanında nice konuşulacağını öğren sinler. Yerli tömbeki istihsali artıyor Bu seneki rekolte 60,000 kiloyu buldu Simdiye kadar memleket dahilinde kullanılan tömbekilerin hemen kâffesi trandan, cüz'î bir kısmı da Lâzkiyeden getirilmekte idi. Fakat son bir iki sene içinde, memlekette yerli tömbeki yebşnrmek için yapılan teşebbüıler ümidin fevkinde iyi nebceler vennege başlamış ve haricden tömbeki ithalâümız da azalmıştır. Bu sene, Konyanın Hamköyünde, Alâivede ve Antalya havalisinde ye tişbrilen yerli tömbekinin miktan Ukribî olarak 6 0 bin kiloyu bulmuştur. Halbuki geçen seneki istih*alât an cak 4 0 bin kilo idi. Evsaf itibarile îsfahan tömbekiunden hiç farkı olmıyan yerli tömbekileri Inhisarlar idaresi iyi fiatlerle »atm a» larak çiftçileri yerli tömbeki ekimine teşvık etmektedir. Bunun için gelecek seneler tömbeki istihıalâtımıZin yüz bin kiloyu bulacagı, bu suretle dahilî ihtiyacm tamamen kendi tömbekileri mizle temin olunacağı ümid edilroektedir. Şimdiki halde dahilî istihlik için trandan kliring usulile Îsfahan tömbekisi almmakta ve bunlara yerli tömbekilerimiz yüzde 2530 nisbetinde kanştınlmak sureule yerli bir hannan ya pılmaktadır. SKERLİK BAHİSLERİ Almanyanın hava kuvveti Avrupayı niçin korkutuyor? Çünkü yeni Alaman tayyareleri teknik cihetinden bütün devletlerin tayyarelerine faiktır ve Alamanya mevcud 1020 tayyaresine her hafta 15 yenisini ilâve etmektedir ?4. HHkr, Almcni HOYO N o s m v « h o v a n«zor«ti «rfcântl* b*rob«r toyyor* kuw*tl*fini A l m » v * hükumeti, Versay mua hedesinin askerî ahkâmıru feshe ka rar verdiği zaman işe, bir askeri hava donanman teşkü ettiğini Itilâf devletlerinden birinin, yani Fransa • nın ataşemihterine bildirmekle bas lamıştı. Almanyanın o zamana kadar gizli olarak muazzam bir hava kuvveti vücude getirebileceği şüpheli görüldü ğünden bu ihbar, galib devletlerde ve bilhassa Ingilterede büyük endişe ve heyecan uyandırmamıştı. Maahaza îngiliz devlet adamlan her ihtimale karşı Almanya hava kuvvetlerinin mevcudu ve ileride bulacagı haddi öğrenmeği ihtiyata muvafık bulmuşlardı. Sir Con Saymon, Ber linde iken bu noktalan M. Hitlerden sormuş, Almanya hava kuvvetlerinin Ingiltere hava kuvvetlerine muadil bir derecede bulunduğu cevabını al mıştı. »TeeVab fcâfi ^»rülmâs ve fnğflte re'için hava müdafaası cihetinden Almanyanın dununda kalmak tehli kesi bulunmadığına hükmedılmişti. Fakat şimdi meselede bir yanbşlık olduğu meydana çıkmıştır. M. Hitler, Almanyanın mevcud hava kuvvetleri îngilterenin kuvvetlerine muadildir demekle yalnız Britanya adalarının müdafaasına mahsus kuvvetleri de ğil, dünyanın her tarafına yayılan bütün Ingilız İmparatorluğu hava kuvvetlerini kftsdetmi^tir. Bu hesaba göre Almanyanın mevcud hava kuvvetleri nefsi îngilterenin müdafaa ve muhafazasına mahsus hava kuvvet lerinin iki misline baliğ oluyor. Ya ni İngütere hava müdafaası cihetin den Almanyanın yüzde elli dununda bulunuyor. Almanyanın hava müdafaası cihetinden îngiltereye şimdiden 2 ye karşı 1 nisbetinde faik olması îngil tereyi adamakıllı düşündürmüştür. Almanyanın hava müdafaası cihe tinden Îngiltereye tefevvuku yalruz tayyare adedi itibarile değildir. Ye ni Alman harb tayyarelerinin teknik cihetinden dahi îngiliz tayyarelerine faik olduğu anlaşılmıştır. Yeni Alman tayyareleri yalnız İn gllterenin değil, Fransanın ve İtal yanm askerî tayyarelerini de battal etmis oldufundan bu iki devlet hava donanmalannın bütün tayyarelerini değiştirmek için çok masraflı projeIer yapmağa başlamışlardır. Fakat îngiltere hükumeti bu devletler gibi bütün hava kuvvetlerini tensik et meğe kalkışmış değüdir. Yeni bütçede İngiliz İmparatorluğu hava kuvvetlerinin 52 filo artırüması düşü nülmüştü. Fakat Almanyanın îngiliz ha^a kuvvetlerine yüzde yüz tefevvuku meydana çıktıktan sonra îngiltere hükumeti fevkalâde bir bütçe ile hava kuvvetlerini Almanyanınkme mü savi bir dereceye çıkarmak zarureti karşısmda kalmıştır. Almanyanın yeni hava donanması nı teşkil eden tayyarelerin çoğu sırf madenden mamul olup müteaddid motörlüdürler. Cümlesi tek satıhlı olup süratleri çok yüksektir. Bunlardan her biri büyük bombalan gayet uzun mesafelere saatte 200 mil sur atle taşıyabilmektedirler. Almanyanın bütün sanayii harb zamanlarına mahsus esaslara uydu rulmuş olduğundan tayyare yeti^tir mek hususunda hiçbir idarî düşün ce engel teşkil etmiyor. İngilterenin sanayii dahi ayni esaslara uydurul madığı takdirde îngilterenin Alman yaya muadil bir dereceye gelebilmesine muktezi tayyareleri yetiştire miyeceği tahmin olunuyor. Yeni Alman bomba tayyarelerinin küçük muharebe tayyareleri kadar toflif* gid*rkmn Alamanya ticaret filosunu iki misli arbrdı Deniz silâhlanması da dahil r* Iu ğu halde yeniden silâhlanma işinde suratle hareket etmeğe Y"' : n Al manya, iaşesinin ve dıa tic.. tınin başlıca şartı olan < *•'? tic.\ret işlerinin de ayni nisbctte inkişaiına çalışmağı unutmuyor. Almanyadaki gemi inşaatının çok müstesna bir süratle ilerilediği anlaşılmaktadır. Son on beş ay içinde gemi inşaatı, istiab vahidi kıyasisi bin ton olmak üzere şu rakamlarla ifa de edilmektedir. 1934 mart ayı sonunda, 82,7, hazl ran 92,1, eylul 120,8, kânunuevvel 139.6, 1935 mart sonu 194,8. Demek oluyor ki bir yıl içinde,'bütun dünyadaki gemi inşaatında artma vasati %18 olduğu halde, Almanya, ayni müddet zarfında, bir misli fazla gemi yapmıştır. Eksperlere dair nizamname Dün tnhisarlar Idaresinde, Umum Müdür Mithat Yenelin başkanlığmda, Türkofis mümessilinin, HiHin tüccarlannın ve tütün inhisan yaprak iş • leri şeflerinin iştirakile bir toplanh yapılmış ve bu toplanbda tütün ekısperleri için yapılmakta olan nizamname projesi üzerinde müzakereler cereyan ebniştir. Bu komisyon daha birkaç toplanh yaparak şimdiki halde ekisperlik yapmakta olanlann haiz olmalan icab eden vasıf ve şartlarla, fimden tonra tütün eksperi olacaklann tâbi tutulmalan ikbza eden şeraib tesbit edecek tir. Bu suretle tekemmül edecek olan nizamname tasdik edilmek üzere Ankaraya gönderilecektir. Aylardanberi üzerinde etüd yapılmakta olan bu nizamname mer'iy'ete girdikten sonra tütün eksperliği ancak ehliyetli, tahsilli ve kabilryetli kimselere mahsus bir san'at ve meslek halini alacak, nizamnamedek» evsafı haiz olmıyanlann eksperlik yapmalanna müsaade edilmiyecektir. Y«ni Alman tayyar«l«ri Tüccarlar yeni navlunlardan memnun değil Denizyollan ve Vapurculuk şirke tinin aybaşından itibaren tatbik ebneğe başladıklan yeni navlun tarifesi ikbsadî mehafilde hiç te müsaid bir şekilde karşilanmamışbr. Tüccarlar yeni tarifeyi birçok noktalardan tenkid etmekte ve ekonomik kaidelere uygun bulmamaktadırlar. Bilhassa nakliyat işlerinüı hiç ehem miyeti olmıyan birçok maddeler navlunlannın indirilmesine mukabil de mir gibi esasen ağır fakat o nisbetle lüzumlu maddeler navlununun arbnlması memleketin bayındırlık işlerinde ki gidişine muvafık görülmemekte dir. M. Turhan TAN Parajüt mütehassısının muvaffakiyetli tecrübeşi yüksek surat sahibi olması hava mü | yapmıyacak olursa muayyen bir za manda yetişebilirse de Almanya dafaası tabiyesini alelumum ta temehâlâ boş durmamakta ve haftada bilinden değiştirmiştir. Bu tayyarele rind sınıf 15 harb tayyaresi yetiş • rin çok yüksek tabakalara çıkabilmetirmektedirler. îngiliz sanayii ise bu leri tecavüz kudretıni büsbütün artırkadar verim temin edecek vaziyette mış bulunuyor. değildir. İngiltere, imparatorluğa dağılan ve bilhassa Irakla Hindistan hududlarıAlman hava kuvvetlerinin haddi ne nın müdafaasma tahsis olunan hava olacağı hakkında Sir Con Saymon tafüolarını hiçbir zaman Ingilterenin rafından sorulan bir suale M. Hitler müdafaası için oralardan ayıramaz. «Almanyanın hedefi Fransanın ha • lngiltere hükumeti en ziyade Lon va kuvvetine müsavi olmak» demişti. dranın müdaiaasına ehammiyet veFransanın mevcud tayyareleri 1,600 riyor. olduğuna nazaran Almanya bugün elinde bulunan 1,020 tayyareye daha îngiltere halkının muhtac olduğu altı yüze yakın hava gemisi ilâve ehavayid zaruriyenin yüzde sekseni decek demektir. Londra limanı vasıtasile tevzi edildi ğinden burası îngilterenin kalbgâhı O zaman İngiltere hava cihetinden dır. Halbuki Londra berrî Avrupaya Almanyanın büsbütün dununda ka • çok yakın olduğundan hava cihetin lacaktır. den hücumu en kolay bir noktadır. Almanya, yalnız tayyare değil, ayîşte bu yüzden îngiltere hükumeti ni zamanda tayyareleri ve donanma » büyük masraflara katlanarak hava sı için külliyetli miktarda petrol ve müdafaa kuvvetlerini tasnif etmek benzin de iddihar ediyor. Şimdiden bi zarureti karşısmda bulunuyor. Fakat senelik ihtiyat temin olunmuştur. bunun bais olacağı masraf îngiltere Almanyanın sanayii, teknik kud bütçesine çok ağır gelecektir. reti ve muallim efradı karada, de Çünkü Almanyanın yaptırdığı son nizde ve havada istediği kadar müsatayyareler çok mütekâmil olmakla iddir. Yalnız iktısadi ve malî vazi • beraber çok pahalıya mal olmaktayeti buna bir had tayin edebilir. dır. Mevcud İngiliz tayyarelerinden Hatta îktısad Nazın Dr. Şahtın her biri 2,500 sterline mal olduğu halşimdiden bu noktaya M. Hitlerin nade yeni Alman tayyareleri gibi tay zari dikkatini celbettiği temin olu yareler 25,000 îngiliz lirasına çıka nuyor. caktır. Velhasıl Almanyanın, iktısadî va İngiltere her türlü masraf ve fe ziyeti müsaade ettiği derecede silâhdakârhğı göze aldırarak Almanya ile lanmakta devam etmesine şimdilik müsavatı temine çalışsa da bu mak hiçbir engel görünmüyor. sadına erişeceği çok şüphelidir. Çünkü İngiltere, Almanya yeni tayyareler M. F. T. îngiltereye afyon ithalâtı Dün şehrimize gelen bir telgrafa nazaran îngiltere hükumeti afyon it halâbnı hususî müsaadeye tâbi tut mustur. Mısırda kaldırılan resim Mısır hükumeti pamuk üzerine konulan munzam resmi 1 eylul 935 ta rihinden itibaren kaldırmağa karar vermişbr. ^ ^ ^ İtalyada şirketler 1934 senesi sonunda bütün îtalyan anonİm şirketlerinin adedi 18,735 ve sermayeleri de 44,319,590 liret ol duğu hesab edilmiştir. 1932 senesi sonunda ise anonim şirketlerin miktan 16.277, sermayeleri ise 49,650,590 liret ebnişti. 1934 senesinde anonim şirketlere yeniden 3,548 mılyon liret sermaye konmuşsa da 7.011 mılyon liret te çekilmiştir. 1934 senesinde a nonim şirketlerinin adedi fazlalasnuşsa da sermayelerinde 3.463 milyon bir noksanlık hasıî olmuştur. Suriyeye girmiyecek eşya Suriye Lübnan hükumeti içinde ihraç eşyamızdan olan şu maddelerin ithalini menetmiştir: Türkiye menşeli dana derileri, afyon kalevileri boy nuz ve kıllar, Hind kendiri, sigara, esanslar, afyon hulâsalan, ipek kozası yumurtalan, yağlar, tuz, tütün ve tömbekL Izmirden İtalyaya yapılan arpa ihracah artıyor Izmir (Hususî) Memleketî * mizden italyaya olan arpa ihracab artmaktadır. 9 3 3 te 13.536, 9 3 4 te ise 28,089 ton ihracat yapılmıştır. îtalya. arpa ithalâbnm % 45 ini bizdeo te min etmektedir. Türkofise gelen malumata gore bu miktar daha artabilir. Elverir ki, ar • palanmızı, bira fabrikalanna tanıta « bilelim.. îtalyaya diğer hububatraizın 3t • raanda da inkijaf vardır. Demir fabrikası Sümer Bank tarafmdan Zongul dakta kurulacak demir fabrikasının temelleri gelecek ay atılacaktır. Demir cevherleri ük zamanlarda îsveç ve İspanyadan getirilecektır. Türk kuşu için Sovyer Rusyadan getirtilen paraşüt mütehassısınm A"nkarada muvaffakiyetli tecrübeler yaptığını yazmıştık. Resmimiz bu tecriibedcn evvel Ankara tayyare meydanında toplananlan göstermektedir.