26 Nisan 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 5

26 Nisan 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

le EBÜLHASAN (DİNURİ) — Allah sırrını takdis etsin — Diyor ki: — Dünyadan iki kere yüz çe- virmek lâzım... Evvelâ dünyadan yüz çevirmek; sonra insanların bu yüzden sana alâka ve hürmet gös- terdiklerini görünce yine dünyaya avdet etmek... Ama, halkın hürmet ve alâkası kayboluncaya kadar ve yalnız bu maksatla dünyaya avdet etmek... Tâ ki dünyadan yüz çe- virmenin günahı, ona istekli olma- nın günahını aşmasın... Zira halk tarafından kabul edilmiş olmanın fitnesi, dünya sr fitnelerin- den çok daha büy Sordular : — Mürit nedir ve sifatı neler- dir? Soranlara, Allahın Kitabından bir iz cevap verdi. Maali : nişken onlara dar elde Sİ eislen di ri 2: onlara dar geldi. Bildiler ki, Allahtan kaçıp sığınacak Le e sığınılacak, yine Allahtır. EBÜLHASAN 1SAN (SABİHİ) — Allah sırrını takdis etsin — Evinde toprağın içinde oyul- muş bir yeraltı dairesi vardı. 30 yıl bu daireden dışarıya çıkmadı; orada ibadet ve riyazetle uğraştı. Yemek yediğinide gören olmadı. #*4 Bir Cuma günü Basra mesçidi- nin kapısında, talebesiyle beraber oturuyordu. Basra mesçidi o zaman- lar o kadar doluydu ki, kalabalık- tan secdeye varanların alnı yere varmıyor, birbirinin arkasına daya- nıp kalıyordu. Ebülhasan bu man- zarayı talebesine gösterip dedi: akınız; işte yalnız Cenne- tin tedariki yolunda bir mahşerl., j Diyor ki: ona derler ki, vatanı. nın içime ion vatanına uzaktır. bi ki: arip ona derler ki, her cinsten insanla düşüp kalkar. EBÜLHASAN (SÜYUTİ) — Allah sırrını takdis etsin — Çöldeydiler. Arkadaşlarına öte- beri, yiyecek şey bulmak istedi. Kurt gibi bağırmaya, sesler çıkar- maya başladı. Derinlerden köpek havlamaları geldi. Bu havlamalara doğru yürüyüp öteberi verecek insanları buldu. Ne aldıysa hepsini birden getirip arkadaşlarının önüne koydu. Büyüklerden biri diyor ki: — Dostuna, arkadaşına muhab- bet ve şefkat vazifesinde kimse Ebülhasan'ın derecesini bulamadı. 1 Trhe Rİ SE Z71001315ı İranlılarla Müslüma'nların cenginde, İran Şehinşahı, Çin Ha- kanından yardım istemişti. Çin- lilerin sözde semavi hükümdarı, İslâm ordusunun ruhu hakkında bazı tahkiklere girişti; onların kırılmaz azmini, bükülmez irade- sini anladı ve Şehinşaha şu ha- beri gönderdi: — < Müslümanlarla boy öl- kumandan cenk sahnesinden kaçmaya mecbur ol- muştu. Fakat İranlı başbuğ tara- fından yakalanarak , mahkeme huzuruna sürülmek istendi. İranlı re an başbuğuna şöyle ce- vap ver küm istedi, aldı, adalelerini sünger gibi şişiren bir kuvvetle gerdi, biraz ilerideki bir taşa ni- şan alarak attı, taş parça parça oldu ve sanık kumandan bu man- zarayı takdirle seyredenler ara- sındaki başbuğuna dönüp hay- kırdı: : — İşte benim bu elim, bu kuvvetim ve bu ok Müslümanlara tesir oetmediğine göre, bunun mânası, Allahın onlarla beraber olduğudur; ve öyleyse onlarla harbetmekte ümit olmadığıdır 11! i * Böyleyken ?.. İslâmın, İslâm olmıyanlara karşı dış görünüşü böyleyken ?.. Bu dış görünüşün içini ve dışını kimlerin ve nasıl lekelediği başlıca meseleyken ?.. Adıdeğmez Tefsirci : — Arkadaş hizmetini deal iş edin! Bu hizmeti ederkende, 0S hizmet ettiğini değil, hizmetten kasdettiğini odüşün! Arkadaşına hizmet ederken, kasdın Allah ol- km yoksa imdadına koştuğun fâni değil... ; Tefsirci : — Arkadaşına hizmeti kendisi- ne borç bilmiyen adam, adam de- ğildir EBUHÂMİD: (ZENCİ) — Allah sırrını takdis etsin — Vecde düştüğü zamanlar sim- siyah çehresinde rengin değiştiğini görürlerdi. ve Bir gün onu camide namâz kı- larken gördüler: — Ya Ebuhâmid, çok yük- sek bir makamdan nüzul ediyor- sun... — İsyandakilere şefaat için nüzul oi Talebesi luke. — Bir gün bana soğuk ve aç- lık çok dokundu. Uykuya dalmı- şım... Bir ses duydum: «Sen .sanı- yorsun ki ibadet, yalnız namaz ve oruçtur; halbuki Allahın hükümle- rine sabretmek namazdan ve oruç- tan daha faziletli...» İBRAHİM (KASSAR) — Allah sırrını takdis etsin — Otuz yıl sefer etti; Den gön- lünde sofilere sevgi kabul uyansın diye... Bazı imeiğin İe- sadını düzeltmek için bütün ömrü” nü ve vârını yoğunu feda etti. #ök Diyor ki: nsanın kıymeti, himmeti ka- Aaadr Himmeti dünya olana kıy- met koymak reva değildir, himmeti hakkın rızası olanı da kıymetlendi- rebilmek mümkün değil... ... Sordular: — Aşk ehli aşkını söyliyebilir mi; aşkının sırrını izaha kudret bu- labilir mi? Bir şiirle cevap verdi: Sevgilinin aşkı hücum ettikçe gönül onu saklamak ister; Gönül saklamak istedikçe e. yıldı- r yağar. Gözümde yaş, sn ke aile aaf, sö. sözümde acılık; Her işde şahit ikidir; fakat bunda dört...

Bu sayıdan diğer sayfalar: