Senfonya dâvasındayız; eğer bu dâvayı bütünleştirebiliyorsak, bizi © Bir orkestra, âhengindeki ifade bütünü ve nizamiyle bütün bir devlettir. © İdeolocya örgümüzün 26 ıncı düğümünü atarken belirt- menin günü gelmiştir ki, BÜYÜK DOĞU, alem olduğu mefküre kadrosunda, (senfonik). bir orkestra olmuştur. © Doğunun ruh kökü üzerinde, öz gövdesi ve dallariyle içiçe, Batının madde ağacını yetiştiren, böylece Doğu âlemi içinden bir Büyük Doğu'nun fışkırmasını hedef tutan bir mefküre an çalınıyor !.. Her işi bırakıp bunu din- liyelim!. © Doğu, bu b e kurtuluşunun 'bestesini dinlesin; o ki, ruhuna, sırtını döndürdüğü madde hakikatları yıkıl- dı; ve bu yüzden asırlar boyu esir ve mukallit yaşadı. Ve Batı, yine bu senfonyada en aziz dâvasına ki, maddesine, ihmal ettiği ruhan zaruretleri çöktü ve devirler boyu ihtilâc içinde kıvrandı. © Doğunun mücerret tekevvün pilânı içinde, biricik mü- şahhas zemin olarak, dünü, bugünü ve yarınıyla mukaddes iman vatanını kucaklarken; aynı mukaddes vatanın yalçın ve bakımsız mekân kalıbına en ileri zaman ruhunu nef- hetmek ve o ruhtan yola çıkıp bu mekânı lif lif ve nokta nokta tarh ve tanzim etmek cehdinin senfonyası çalınıyor!.. © Bayram yerlerinde çocukların kâğıt ve kursaktan dü- düklerle cızırdattığı cümbüş derekesindeki bir asırlık fikir hayatımızı, kemanından davuluna kadar en hağsiyetli ses manzumesinin âletlerine öe terkip vahdetiRe kavuşturmak kulak versin; ygıyla dinleyiniz; iddiamıza rağmen maska- ralaştırıyorsak, maskaraların âkibetine mahküm ediniz! © Mademki bir orkestra, âhengindeki ifade bütünü ve nizamiyle bütün bir devlettir; şimdi onun telli, nefesli ve tokmaklı sazlarından her birini notasında düğümleyici bü- yük senfonyaya başlamak zamanı gelmiştir. © >. senfonya, BÜYÜK DOĞU'nun dünya görüşün- den; ve bu dünya görüşü, sadece saf ve gerçek İslâm ru- hunun, dünü, bugünü ve yarını, hakları, hakikatleri ve tecrübeleriyle bütün Doğu ve Batı dünyasını kucaklamış olan dâvasından ibarettir. © Ezeli ve ebedi İslâm ruh kadrosuyla çerçeveli bu do- kuz fasıllı — ld Gemfonguğlirin, öölümleri, ruhçu- luk, ahlâkçılık, keyfiyetçilik, planli; müdahalecilik, sermaye ve mül- kiyette tedbirciliktir. © Güneş senesiyle 1341, kamer senesiyle de 1365 yıl ev- f velini başlangıç tutarak, bütün zaman ve mekânı ezele ve ebede doğru ihata eden solmaz (yeni) ye ve aşılmaz (ile- ri) ye selâm!.. ayakta ve sa © Senfonya; ruhçuluk, ahlâkçılık, milliyetçilik, cemiyet- çilik, şahsiyetçilik, keyfiyetçilik, nizamcılık, müdahalecilik sermaye ve mülkiyette tedbircilik kısımlarına başlıyor. İdeolocya Örgüsü — BUYUK DOĞU 1001 Çerçeveden Bir yeni yıla girdik, lodos esmede; Deniz yüklüdür bu rüzgâr. Bu rüzgâr seni getirmese de, Onda senden bir şey var ölme Dek şahıs Fert, k meğe yüz tutar ve Ümit içinde hasretlik ömür, yüğü olmak ehliyetini kazanır. MİLLET BÜYÜKLERİ Bütün tarih boyunca gerçek millet dee hayatına ba- kınız ! Hd şu değişmez yasayı bulacaksınız t büyüğünün hususi haya hayatlarını yi imi bırakırlar. Kendi kendimizin altında kalmamalıyız ki, cemiyetin üstüne çıkalım. Ken- di kendimizin altında kalmamak; yani kendi ke endi disini aşmaya başla bu mârifetin son merhalesine erince millet bü- Necip Fazıl KISAKUREK » Cemiyet hayatını Toprağın seyrine dalan bu çocuk, Niçin kendini unutmuş, niçin? İnsan ki, merhameti Allahın, Mi iymek.. Yeryüzü için. ndimi: dığı ândan itibaren içtimaileş- Kim güler Akşamın sessizliği içinde, Dağlara eğilmiş bulutlar. Geçen yeni bir yılda; poyrazâ uydum, Poyraz adlı dedem göründü son defa, poyraz doluydum, Sana esir oldum hür mavide.,. tâ... Rıza BEŞER Ben, dağların gacuğu, at manzumesindeki ezeli muvazene kanunu, insana içtimai pilânda kazandırdığını, nefsani pilânda kaybettiriyor. Millet büyük- leri, bu tezatlı oluş sırrını herkesten evvel sezenlerdir. Onlar kü- çük ve Dc er öldürüp büyük ve cömert ferdiyetlerine yol a r. Küçük fert, yâni hususi hayat çerçevesinde de, şahıs- lara çe in k kaygısından başka dalla beslemezler. Peygam- berler, bu hikmetin zirveleridir. Nasıl bir mağazadaki örnek eşya satılmazsa, millet büyüğü de kendi serbest ve hususi hayatını öylece temellük edemez. Zira cemiyete örnek olmak kıymeti, onu şakıs mülkiyetinin üstüne çıkarmıştır. On indir ki bir büyük, milletine, insan varlığının bütün Sizede örnektir. Eviyle; ailesiyle, evindeki nizamiyle, zevkle- ri ve itiyadları, sevgileri ve nefretleri, şekilleri ve edaları, her yiyle... uvvet vakarına ki bir millet büyüğü, sadece resmi emir- lerinden değil, herhangi bir gözün göreceği hususi hallerinden de ne büyük iyilikler veya teneliklar doğacağını kestiren adamdır. Yaşıyor gibi ölüler Bu yüzden; Duym üyoruz Acısını, ii büyüdüğümüzden. Dar diye, Ağaçlar mevsime duacı, Bir parça sabır diye. (a6 lı Man du 1 ei kardeşim, sen de vee ağ Emin ÜLGENER ği