Ni EBÜLHÜSEYİN NURİ — Allah sırrını takdis etsin — Tevekkülden “bahis açan Cü- neyd'e: dedi, Sofi'lerin mihneti zamanında onlardan ayrıldın ve işi bilgiçliğe MO ie bu taifenin sözlerini söylem Cüneyd de onun vefatında şöyle di : — Nuri'nin ölümiyle bu ilmin ya- rısı gitti. #kk Elinden EŞ tesbih düşmezdi. - Sordular — Tesbihle, arıyorsun? — Hayır, dedi, belki onunla gaf- leti arıyorum Hakkın zikrini mi #iok — Sakın seni gururlandırmasın, ubudiyet sefası ki, onda rübubiyet halleri unutulur. «Allahı neyle buldun ?» dediler. «Allahla> dedi. #** «Akıl nedir?» dediler. «Bir âcizdir ki, âcizlerden başka- sına yol gösteremez dedi. kak — Allah, bir 'kimseden kendisini gizleyince, artık hiçbir delil ve haber, onu ona eriştiremez. Bir genç, Nuri'yi görmek istedi. Götürdüler. Nuri sordu: Ey genç adam! Kiminle soh- bet etmektesin ? uhamza'yla... — alaka yakınlıktan nişan veren ve işaret gösteren şu Ebulhamza'y- la mı? — Evet. — Onu görünce benden selâm et ve deki: «O yerdeki biz varız, varlığımızı görürüz, yakınlık, uzaklı- gın uzaklığıdır» İbnülarabi derki: «Yakınlık lâtını ağza almayın; tâki mesafe işin içine girmesin! Mesafenin bulunduğu yerde, ikilik karar kılar. İkiliğin karar kıldığı" yerde de, yakın- lik uzaklık olur. — Arifin, ie yanında bir sa- ati, düpedüz kulluk gösterenin bin- lerce ve binlerce yıl ibadetinden üs- tündür. ki - Birgün nura baktım, ona bak- maktan hiç ayrılmadım, hattâ o nur ben oldum. AMRU (OSMANÜLMEKKİ OĞLU) — Allah sırrını takdis etsin — Dedi ki: — Mürüvvet odurki, arkadaşla- rının kusur ve hatalarını görmemez- likten gelesin, Başka bir velide bu sözü şöyle tamamladı: — Mürüvvet odur ki, arkadaşla- rına, malını ve iktidarını dünyada saçasın; Ahrette de affedilmelerini di- leyesin., #** Dedi ki — Vecd halinden söz söylenemez. Zira müminlerce o, Allahın sırrıdır. efsirci — Allahın dostları vecd halinin keyfiyetinden haber veremezler. Evet, o, Rabbâni bir sır... Müminlerce, ku- lun söz ve ifade tasarrufuna girmiş herşey, Rabbâni esrarı , kaybetmiştir. Bu yüzdendir ki, mahlük, Allahın sır- larinı büsbütün elden kaçırır. A» Dedi ki: şöyle bul: Sıfatlarını kendisinde ferdleştirerek... EBUOSMAN (MAĞRIBİ) — Allah sırrını takdis sisin — Bu yola girişini şöyle anlattı: — Bir atım, bir de köpeğim var- dı, İşim gücüm de avlanmak... Ağaç- tan, kendime bir de çanak yapmıştım. O çanaktan süt içerdim. Birgün, ça- nağım süt dolu, bir köşede dinlenir- ken, içime, çanağımı dikip südü içmek arzusu düştü. Köpeğim çanağın ba- şında.. Elimi uzattığımı görür görmez üzerime atılmak istercesine hırlamıya başladı. Aldırmadım. Yine elimi ça- nağa uzatmak istedim. Daha çok hırladı. Ben üçüncü defa aynı hareketi yapınca, köpek birdenbire başını çanağa daldırdı ve bir hamlede sütü içti. Bir saat geçmeden köpek şişti, L9E kıvrana kıvrana öldü. Anladımki, zehirli bir hayvan süte ölüm bulaş- tırmış... Bu tecelli karşısında kendim- den geçtim; hemen tövbeye baş vu- rup bu yola girdim. #** — Ciğeri kana batmadan bu işe kimsenin aklı yatmaz — Din yolunda iddia sahiplerin- dense, âsiler ve günahkârlar üstündür. Zira isyandaki, daima tövbe yolunu gözler; iddia sahibiyse dâvasının ha- yali yüzünden büsbütün iflâsta... EBÜLABBAS (MESRUK) — Allah sırrını takdis etsin — vvuf nemidir; şudur: Tas Ayrılınabilecek herşeyden ayrılıp, ay- rılınamaz olana sımsıkı bağlanmak... EBÜLABBAS (BAĞDADİ) — Allah sırrını takdis effin — e lahın esrarını yalnız Allah ehli Si anladı; onlar da anladık- ları işlerin ateşinde yandılar ve ya- kıldılar. #i* Sözü: — Ben, dünyadan daha insaflısi- nı görmedim. Eğer seni ona hizmet edersen, oda sana eder, yüz çevirirsen, oda senden yüz çevi- rir, Oki, Allahı bulmak yolunda, ri- yasiz ve hiylesiz, dünyadan kaçar; dünya şerrinden ve belâlarından emin olur. TALHA (MUHAMMED OĞLU) — Allah sırrını takdis etsin — Ona bir veli dediki: — Elli yıldır semiz nasihat edi- yorum; kabul eden .. Sanada bir nasihat ig date nizin? — İster — Kusur. bulmayı yalnız kendi amellerine mahsus bil; ve şuna buna kusur kaş vazgeç! Tefsir — Allak ile sohbet etmenin üç gereği var: Allahın fazlını, kendi ayıbını ve halkın özrünü bilmek... ip