17 Mart 1944 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

17 Mart 1944 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Egiklor İŞARETLEŞMELER Ya Avni ALTINER Bundan önce, çiçeklerin ifade ettiği mânaları sıralarken mendil gönderme- nin de ehemmiyet ve değerine işaret etmiştik. Her iki taraf, biribirine men- dil yollamakla veya kendi mendilini göğsüne takmakla, maksadını, men- dilin ve kenarlarının rengile belirtir : İşte mendillerin ifade ettiği mânalar : Kırmızı: Sizi bütün varlığımla se- viyorum | Mavi: Ah, pek vefasızsınız | Beyaz: Kendim gibi kalbim de saf ve lekesizdir. Penbe: Bütün ümitlerim sende | Sarı: Hastayım Yeşil: Hayatım hep ümitle geçiyor | Mor: Seni alabilecek miyim; bunu Menekşe : Sevmek, sevilmek istiyo- m! Koyu yeşil : dini kes! Lâcivert: Hep reddediyorsun; bu ne vefasızlık | Eflâtun: Ölsem bile ayrılamayız! Siyah: Beni mahvetmek mi istiyor- sun? Kahrol! Eskiden, kenarları ayrı renkte olan mendiller vardı ki, aşağıdaki mânalara gelirdi : Kenarları kırmızı mendil : Gönder- diğim mektuba niçin cevap vermiyor- sun? Mavi: Sensiz, inan ki, mesut olamı- yacağım Penbe: Sensiz yaşayamam; terketme beni | Sarı: Bir kaç gündür rahatsızdım; çıkmadığıma sebep bu. Yeşil: Sanadaima sadık kalacağıma söz veriyorum | Mor: Pek hoşuma gidiyorsun ; çap- kın! Eşim var; benden ümi- sakın Kahverengi : Dikkat et; bize bakı- yorlar | Menekşe : Bütün hayatım senindir | Koyu yeşil: Aşkından çıldırıyorum! Lâcivert: Beni sakın unutma! Eflâtun: Yarın penceremin önünden geçiniz ; mektup vereceğim iyah: Gücendim sana! Beyaz kırmızı benekli: Derdinden kan kusuyorum; hâlâ mı merhamet- sizlik ? Bir de, gösterme ve tutulma şekline göre mendillerin mânaları: Ortasından gösterme : Hayatım, gel, niye uzakta duruyorsun Ucundan tutmak : Buakşam mutlaka beklerim Sallamak: Allah selâmet versin ! Buruşturmak : Senden tamamiyle u- sandım; beni hatırından çıkar! Burun silmek : Sana tenezzül etmem ! Mendile tükürmek : Haydi, pis, defol ! Sağ elinde tutmak : Sevdadan bık- tım, usandım; kimi sevdimse vefasız ıktı ! Yere düşürmek : Arkamdan geliniz; fakat kimseye sezdirmeden... Göz silmek: Senin için gece gündüz ağlıyorum ! Yüzünü silmek : Ne kadar güzelsiniz! Mendili ceketin cebine koymak; Aşk- sız, kalpsiz, ruhsuz yaşıyorum; beni bundan kurtaracak vefakâr sevgili nerede Mendil göndermek: Bana hediye gönder Mendili geri göndermek: Artık sizi sevmiyeceğim; beni mazur görün! Mendil yırtmak : Başını, beynini par- çalamak istiyorum | Yıkanmış mendil yollamak: Sizden soğumağa başladım ! Buruşmuş mendil yollamak : Ölürüm; terketme beni! Mendille burun silmek: Yanımdaki arkadaş gidecek; yalnızım Mendille ayakkabı tozunu silmek: Biraz bekle; beraber gideriz | Erkek, mendilile yalnız kadın tara- fındaki ayakkabısını silerse: Tahkir ediyorum Kadın, elindeki mendili uzatırsa: Sevgimi tenezzülen kabul eder misiniz ! Başka işaretler: Kız, kadın, mahramasını üstüste iki defa açarsa: Senin için yanıyorum ! Vücüdunu rüzgâra doğru açarsa: Vücüdumun güzelliğine bak, korkma! Vücüdu bu açık vaziyette iken, göz kırpar ve önüne doğra eğilirse : el, beni ö Erkek işaret ederken, kız birinin gördüğünü hissederek elile burnunu silerse: Bizi gözetliyorlar, uzaklaş! 3SER Ellerini kalçaya koyarsa : Bana öyun ediyorsun | Kollarını yukarı kaldırır ve açarsa : Gel, seni bekliyorum, boynuma atıl! İki elin şahadet parmağını yanyana getirirse: Ne zaman sarmaş dolaş ola- cağız? Eskiden, fesi, şimdi şapkayı elde tu- tup görmemezlikten gelmek; veya ka- dının başını açıp saçlarını karıştırması: Anlamıyor musun, merhamet et, verem oldum ! Sandelyesle otururken Jayak ayak üstüne atma eni evime alacağım | Sandalyede ole parmaklarını kilitleyip, iki elini bu vaziyette dön- dürmek : Artık üzme; nazınla canımı sıktın ! Sandalyede otururken eğer yanına boş bir sandalye koyarsa: Gel, artık beraber yaşayalım ! Güneşi göstermek: Çabuk döndü- günüze sevindim ! Ayı göstermek: Bu akşam beni bekle | Yıldız göstermek: Sevdiğim, Sizi çok bekledim, pek meraktayım | Giden bir şeyi gösterme (Tiren, ara- ba, gibi): Sefa geldiniz, yarın haber yollayacağım ! Ayların mânaları : (Pencereden atılan takvim yapraklarile)... Mart: Sizi çıldırasiye seviyorum |, Nisan: Sevilmeğe muhtacım ! Mayıs: Bir öpücük isterim! Haziran: Sevgilim, ne kadar güzelsin! Temmuz: Binlerce öpücük gönderi- yorum | Ağustos: Kalpten sevgimi kabul et! Eylül: En dürüst şekilde okşanmak sterim Teşrinievvel: Çok, çok seviyorum! Teşrinisani: Bana sizi hatırlatacak bir şey gönderiniz ! Kânunuevvel: Canım sıkılıyor ! Kânunusani : Aşkınız tazelensin | Şubat: Bu akşam sizi beklerim! Günler : Cumartesi: Düşüncem hep sensin! Pazar: Beni sevmezsen ölürüm! Pazartesi: Ölürüm de ayrılmam! Salı: Muhabbet al, muhabbet ver! Çarşamba : Bütün hayatım mahabbet ve sadakatle dolu.. Perşenbe: Ne zaman geleceksin ? Cuma: Beni sevindirecek haber beklerim ! İşte, «Bir bahçeden bir bahçeye salla yemenim !> mısraının çerçevelediği bü- yük ve şahsi zarafet bediiyatı içinde, Andolunun Soma çevresine ait işaret- leşme hususiyetleri...

Bu sayıdan diğer sayfalar: