R.A A » e m bas sini sile ınt 19 Nisan 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA. Konservatuarımızın bir muvaffakiyeti Tanınmış artist Korto Türkiyede üç konser veriyor... Buna mukabil -hele bizim ölçülerimize göre- hiç de İstiskal edilmiyecek bir para olan hakkını ala- caktır, Helâl olsun! Keşki daha da faz. Ta temin edebilsek... Keşki böyle ta- yınmış sanatkârları daha da fazla ge- tirtebilsek,... Bu münasebetle neşrettiği bir yazı- Ca, Cümhuriyet refikimizin sanat mü- rekkidi eN.» diyor ki: «Korto, Cemal Reşidin idare ede- €cği konservatuar orkestrasının reja- tile Şopenin «fa minör» ve Şuma- lâ «minör» konsertolarını çala- Caklır. Türkleri ve Türkiyeyi çok 8€- veh bilyük sanatkâr, İstanbul kon- servattlar: orkestrasile beraber Şepe- nin eşerini icra etmeği kabul etmek- le, Türk gençliğine ve Türk sanatkâr- larma ne kadar itimad ettiğini gös- termiş oluyor.» Bu hâdiseyi, bay Kortonun bize karşı teveccühünden ziyade, bizim konservatuarın epeyce zamandır sü- ren bir mesai neticesinde ilerlediği ile izah elmek ve o ciheti tebarüz ettir. | mek daha doğru olmaz mı? Yoksa, bir Artistin filâinen millete yahud şehre İstediği kadar muhabbet ve itimadı ol- Sun, bozuk, hattâ zevksiz bir orkestra- nm refakatinde sanatını göstermeğe kail olması tasavvur edilebilir mi? Bu gibi işler aslâ iltimas, teveccüh kabul etmez. Meşhur bir şark hikâyesidir: Padi- $ahan biri, şiire meraklıymış amma, İstidadsız mı istidadsızmış, Zamanının sultanüşşuarasına bir manzumesini göstererek sormuş: — Nasıl? Sanatkâr yüzünü buruşturarak ka- Maatini düpedüz ortaya vurmuş: — Berbad! — Vay küstah vay... Sen benim Şi'ri italei lisan ediyorsun ha?.. Atın şunu zindana!... Şaaire vurmuşlar prangaları: Hay- di kodese... Fakat adam hoşsohbet ol. duğu için, mecliste aranmış... Padişah demiş ki; — Zavallıya yazık oldu: Her balde Yediği herzeden de pişmandır... Affı hümayonum sadir oldu.. Çıkarın, Getirin, Çıkarmışlar... Hoşbeşten sonra, pa- dişah, yeni yazdığı manzumelerden birini uzatmış; fikrini sormuş. Şair okuyunca yerinden kalkarak kapıya doğru yürümeğe başlamış: — Nereye yahu? — Ben gene zindana li Blm gidiyorum, gire sanat meseleleri böyledir. Kö- ye kötü demek mecburiyeti vardır. Şaksakçılık sökmez! Fakat kortonun- i Şairinkine de benzemez: Çünkü be- raber çalacaklar. Onun için, bunu kendisi tarafından izim artisilere yapılan bir cemileden e bir üstadın, sonradan yetişen- < Oldunuz! Varsınız! - diye not a Suretinde telâkki edelim, onservatuarın banisinden hocala- rma, Cemal Reşidinden en mütevazi , nsuplarma kadar heyeti umumiye- Sini tebrik edelim. imi Bir talip daha N aklımda i yün in kahramanına talipler çıktı. (haçı >muştım. Bu sefer de o taliplerden iin nede iyileşen bayana) bir banka lattığın Bamzedliğini koyuyor: Fakat ap- leşe e sebeblerden dolayı bu hayırlı iş- Miekşeç gabsan tayassnt edemiyorum. O ubu da. evlenme memuruna yolladım. (Vâ - Nü) mann maas grizde bir cesed bulundu ün öğle üzeri Galatada Tophane lila denizde bir cesed görül ve gı! ve alâkadar makamlara haber ü erek cesed sahile çıkarılmıştır. esod tahminen kırk yaşlarında bir erkeğe aiddir. Suda fazlaca kaldığı > zÜ ve vücudu çürümeğe başlar tar. Müddelumumilik derhal tah- mü ta €l koymuş ve müddelumumi i savinlerinden . B. Sadun dün bu ahkikatla meşgul olmuştur, - Adliye doktoru B. Enver Karan da 5 3 yerinde muayene etmiş, vü- Wddaki bazı yara izleri şüpheli gö- Yüldüğünden ölümün sebebi tesbit Sdilmek üzere cesed morga gönderii- Hişt, Müddetumumilik, cesedin hü- ci meğrettiğim «Eşsiz kalan erkek; Kasaplık hayvan bollanıyor Kasaplara kesilmiş olarak da hayvan satılacak Belediye ile kasaplar şirketinin müştereken sipariş ettiği hayvanlar- dan dün de şehrimize 1500 koyun gel- miştir. Yarın da bir parti daha gele- cektir. Bazı kasapların. meselâ dağ- lıç ve kıvırcık yerine karaman sür- melerine mukabele etmek üzere be- lediye iki gündenberi etin cinsini gösteren damga vurmağa başlamış” tır. Bu suretle her hayvan gövdesinin üzerinde (kıvırcık), (dağlıç), (sığır) vesaire damgalar vardır. Belediye getirttiği hayvanları şim- diye kadar diri olarak kasaplara S0- tıyordu. Bu kasaplardan bazıları âlış fiati Ile et satış flati arasındaki fark- tan şikâyet ediyorlardı. Belediyenin Anadoludan getirttiği kasaplık hây- van, ihtiyacı karşılamış ve bolluk.te- min etmiş olduğundan yarıridan iti- bâren bu hayvanlar kesilecek ve per- şembe sabahından itibaren kasapla- ra kesilmiş olarak verilecektir. Bu sürelle kesim masrafı vesaire bele- diyeye aid olarak tesbit edilecek fiat- lerle kasaplara satılarağından kasap- ların fiat hususundaki itirazlarına imkân bırdkılmıyacaktır. A Dur emrini dinlemiyen carih Kalaycı Ali 22 duble raki içmiş! Dolabderede Yenişehirde bir mey- haneciyi bıçakla vurup kaçmak isti- yen kalaycı Ali isminde birinin dur emrini dinlemediği cihetle yaralana- rak yakalandığını dün yazmıştık. Hâ- dise şöyle olmuştur: Kalaycılık eden Ali işminde biri, Yenişehirde Andonun meyhanesinç gelmiş ve yirmi iki duble rakı içmiştir. Meyhanenin kapanma saati gelince; Andon râkı parası olan iki yüz yirmi kuruşu istemiş, Ali, parası olmadığı nı; veremiyeceğini söylemiştir. Andon bunun üzerine parası yok- ken niçin rakı içtiği hakkında sözler sarfotmiş, AH de fazla içkinin verdiği asabiyetle sustalı çakısını çekmiş, Andonun üzerine atılarak karnından ve sol kolundan iki darbe yerleştirmiş- tir, Andonun kanlar içinde yere yu- varlanması üzerine zabıta haberdar edilmiş, civarda nokta memuru olan B, İrfan işe el koymuş ve carih Aliyi yakalamak istemiştir. AlI, polis İrfa- na da saldırmak istemiş ve bir aralık kurtularak kaçmağa koyulmuştur. B. İrfan, Alinin (peşine düşmüş, dur, ihtarlarını dinlemeyince evvelâ havaya bir el ateş etmiş, Ali gene durmayıp kaçınca, bu sefer ayakla- rma doğru ateş ederek bacağından vurmuştur. Ali, aldığı kurşun yarası üzerine olduğu yerde kalmış, derhal çağınlan sıhhi imdad otomobili ile, diğer ya- ralı Andonla birlikte Beyoğlu hasta- nesine yatırılmışlardır. İ O Hadiseden müddelumumilik ha- berdar edilmiş ve polisin vazifesini yaptığı tesbit olunmuştur. Hem carih, hem de yaralı bulunan kalaycı Ali, tedavisi ikmal edildikten, sonra adliyeye (verilecek, hakkında icab eden kanun! muâmele yapılar caktır. 2 Deniz Ticaret müdürü İzmire gitti İstanbul deniz ticaret müdürü B. Müfld Necdet dün İzmire gitmiştir. Bir çocuk attan düştü, bacağı kırıldı Kocamustafapaşada oturan 14 yaş- larında Yako isminde bir Rum çocuğu ata binerek gezmekte iken düşmüş, bir bacağı kırldığından Yedikule hastanesine yatırılmıştır. İdman şenlikleri programi hazırlanıyor 19 mayıs idman şenlikleri için ha- zıri ri AKŞAM Haklı şikâyetler Eminönü kaymaka- mından bir rica Sultanahmedde Eüçükayasof- ya semtinin belli başk şahsiyet» leri bize müracaat ederek Eminö- nü kKaymakmlığından bir ricada bulunmaklıklarına tavassutumu- gu istediler. Bu zevat diyorlar ki: «Küçükayasofya caddesi üze- rinde üç, dört yol ağzi olan bir yer vardır ki, burası bir hayli z0- man evvel kanalizasyon tesisatı dolayısile yer yer kazılmış, bu iş bittikten sonra kaldırım taşları gelişi güzel, serpiştirilivermiştir. Kışın birer çamur havuzu hi Hni alan, yazın da yürünemiye- cek bir şekil alacağı muhakkak olan bu yolun, hiç olmazsa taşla- rının muntazam surette yerleşti- rilmesini dileyoruz.» “> Boğazkesen yokuşu Tophane ile Galatasaray orö- sındaki Boğazkesen yokuşu da son senelerde büyük bir tamir gördüğü halde tamiratı mütema- diye olmaması yüzünden yer yer bozulmağa başlamıştır. Buna da bakılmasını aid olduğu makam dan dileriz. Bayan Gavrile B. Tahsin Uzer geldi Pariste bir ameliyat geçiren üçün- cü umumi müfettiş B. Tahsin Uzerin dün şehrimize geldiğini yazmıştık. Umumi müfettiş istasyonda bir çok zevat tarafından karşılanmıştır. B. Tahsin Uzer tamamen iyileşmiştir. Umumi müfettiş yukarıda istasyon- da görünüyor. B. Hasan Saka Ankaraya gitti Balkan iktisad konseyine riyaset eden Trabzon saylavı B. Hasan Saka dün akşamki trenle Ankaraya git miştir. Ekmek ve francala narhı değişmiyor Dün toplanan ekmek narh komis- yonu on beş gün müddetle ekmek ve fırancala fiatlerini ipka etmiştir, Gümrüklerdeki sahipsiz eşya hayır müesseselerine verilecek İstanbul gümrüklerinde sahipsiz 'kalan eşyanın bir yardım olmak üze- re, hayır müesseselerine verilmesi mukarrerdir. Gümrükler baş müdür- Tüğü fakir çocukları sevindirmek üze- re bu eşyayı muhtelif semtlerdeki te- şekküllere dağıtacaktır, Eşyalar kumaş, deri, çiklet, oyun- | cak gibi şeylerdir. Kumaştan çocuk- lara elbise ve deriden de ayakkabı yaptırılıp 23 Nisan Çocuk bayramın- ,da merasimle dağıtılacaktır. Küçük çocuklara da ayrica çiklet ve oyun- cak tevzi edilecektir. Yeni telefon numaralarımız Gazetemizin telefon numaralarmda değişiklik olduğu için yeni numara- lar okuyücülarımızın dikkatine ar- zediyoruz; Başmuharrir 20565 Yam işleri 20765 İdare, ilân ve abone 20651 ŞEHİR HABERLERİ Balatta TI ev boşaltıldı Bunların yıkılma tehlikesi gösterdiği anlaşıldı Bir hafta evvel Balatta Kalpakçi- çeşme sokağında biri boş, biri mes- kün kl ev yıkılmıştı. Bu faciada enkaz altında kalarak ölen biri beş, biri sekiz yaşında iki yavrunun ba- baları Ege süvarilerinden Tahsin kaptan dün seferden gelmiş ve evi- nin enkazile karşılaşmıştır. Çöküntü esnasında yaralanarak kazayı savuşturan kaptanın ön bir yaşındaki kız çocuğu Muammer, has- taneden tedavisi ikmali edilerek çıkmıştır. Diğer yaralı 21 yaşlarında- ki Enverin kaburga kemiklerinde Arza devam “ettiği cihetle, hastane- de tedavisine devam edilmektedir. Diğer taraftan belediye fen heyeti inhidam mahallinde yeni bir keşif yap- mış ve 11 evin daha yıkılma tehlikesi gösterdiğini tesbit etmiştir. Bu evler belediye zabıtasınca mühürlenmiş, 0- turanlar çıkarılmıştır. Oradaki evlerin meyilli bir toprak üzerine inşa edilmiş bulunmasının daimi bir tehlike göstermekte oldü- ğu tesbit edilmiştir. Akayın ilkbahar tarifesi Yalovaya araba vapuru iş- lemesine başlıyor Akay işletmesinin ilkbahar tarifesi yarın sabahtan itibaren tatbik edi- meğe başlanacaktır. İlkbahar tarife- sinde yapılan yenilikleri evvelce yaz- muştık. Bu sene ihdas edildiğini ev- velce haber verdiğimiz Yalovaya ara» ba vapuru seferleri tarifesi de hazır- lanmış ve ilkbahar larifesinde göste- rilmiştir. 11 hazirandan itibaren tatbik edil- meğe başlanacak olan sraba vapuru tarifesine göre vapur cümartesi günü saat 12 de Üsküdardan hareket ede- cek, İstanbul yakasından otomobil almak üzere Kabataşa uğrıyacak ve saat 12,30 da Kabataştan hareketle 15,30 da Yalovaya muvasalat edecek- tir. Vapur aynı gün saat 16 da Yalo- vadan hareketle Kabatara ve Üskü- dara uğrıyacaktır. Pazartesi günleri de saat 6,30 da gene Üsküdardan kal- kacak olan araba vapuru Kabataşa uğradıktan sonra saat 10 da Yalova- ya gidecek ve cumartesi günü Yalo- vaya çıkmış olan otomobilleri alarak İstanbula gelecektir. Bu seferler de Büyükadaya nakle- dilecek araba ve hayvan bulunursa o gün vapur gidiş ve gelişte Büyüka- daya da uğrıyacaktır. Araba vapuri- le gidecek otomobil, kamyon veya arabalar da bu vesaitin alabileceği kadar yolcu de seyahat edebilecektir. Gidiş - Dönüş vesaiti nakliye biletle- rinin dönüş parçası 10 gün için mu- teber tutulmuştur, Akay işletmesi yaz tarifesi hazır ıklarına da başlamıştır. Bu sene yaz tarifesinde birçok yenilikler yapıl maktadır, Büyükada ve Yalovaya va» pur seferleri icab ettiği kadar çoğal- tılacaktır, Bir hırsız yakalandı B. İhsana aid hususi otomobil Te- pabaşında Kallavi sokağında durur- ken Vasi isminde biri, otomobilin ka- pısını açarak, içerideki saatle bir şap- kayı almıştır, Vasil savüşurken yaka- lanmış, Beyoğlu cürmümeşhud mah- kemesine verilmiştir. B. Prostun nâzım plânı şehir meclisinde (gelecek hafta müzakere edilecek B. Prost'un nâzım plâm ile plânı izah eden raporunu tedkik eden şehir meclisi muhtelit encümeni dün de şehir meclisi salonunda toplanmış ve imar müdürü B. Ziyayı dinliyerek Sahife $ İSTANBUL HAYATI Daha iyi olmaz mı? Ev sahibinin on iki yaşlarındaki oğlu sant dokuz buçuğa kadar oda- nın köşesinde derslerile meşgul ol- duktan sonra kitablarını kapadı, 08- niyerek kalktı. Annesile beraber ara kapıdan bitişikteki odaya geçtiler, Ka- dıncağız yarım sant kadar bekledik- ten sonra içeriye geldi, Bu defa çocu- ğun yanma hizmetçiyi gönderdi. Se bebini de yana yakıla izah etti: yor. Yattığı vakit te uyuyuncıya ka- dar mutlaka yanında birimiz bekli. yoruz, Öteden babasile ninesi de çocuğun korkaklığından derd yandılar. O sırada köşedeki kanapede uyu- makta olan daha küçük, beş yaşların- daki oğlu uyandı. Bir müddet uyku mahmurluğile mızmızlandıktan son- ra kalktı, odanın içinde koşup oyna- mağa başladı. Çocuğun atlayıp zıplaması evvelâ ninesini, biraz sonru da annesini si- nirlendirdi, İkisi birden bağırıp azar- lamağa başladılar. Annesi hiddetle kolundan tutup minimini yanakları- na birer tokat indirerek: — Sana, rahat dur diyorum, Otur bakayım şuraya, ie Diye ninesinin yanma çöktürdü. Yavrucak bu defa da, pek haklı ola- rak yayçarayı bastı, Annesi hemen oda kapısını aralayıp bağırdı: — Umacı, gel şunu torbana koy da, İİ götür iğneli hıçıya at, Bak, susmuyor. Çocuk yavaşça başını çevirdi. Fakat Sesini bir türlü kesemiyordu. Bitişik odadaki korkak çocuğu bekliyen hiz- metçiye işaret ettiler, Kız yavaşça koridora çıkarak dışarıdan oda kapı- Sıni yumruklamağa; boğuk, iğrenç bir sesle haykırmağa başladı: — Himmm... Torbamı aldım, geli- yorum. O yaramazlık yapan çocuğu bana veriniz de iğneli fıçıya ata Yavrucağın birdenbire benzi sapsa- rı kesildi. Minimini yüzünü ninesinin göğsüne sakladı. Acı hıçkırıklar boğa- zına düğümlendi. Annesi gülerek yavaş sesle: — Pek yaramazdır, dedi. Durdan sustan anlamıyor, Bırakmıyor ki iki lâf edelim, Ancak umacı ile susturu- yoruz. Kardeşi de küçükken böyle idi, Dışarda hizmetçi hâlâ korkunç gü- rültülere devam ediyordu, Küçük yav- rucak susmuştu, Fakat bu defada içeride yatan kardeşi: — Anneciğililm, Yetiş, gulyabaniler geliyorlar, Diye çığlığı bastı, Zavallı yavrucaklar!.. Acaba, anne- leri iki lâf eksik söylemeyi göze alsa da yavrucaklara bu menhus korkuyu aşılamasa daha iyi olmaz mi?... a Cemal Refik Mayi mahrukat antrepoları için bir talimatname hazırlandı İstanbul gümrükleri baş müdürlü- gü mayi mahrukat antrepoları için yeni bir talimatname hazırlamıştır. 22 nisandan itibaren tatbik edilecek olan bu tallmatname birçok yeni hü- kümleri ihtiva etmektedir. Tehlike lerin önüne geçmek için sntrepolar- da lâzım gelen tertibat bulunduru- lacaktır. Yeni talimatname ile güm- rüklenmemiş mayi mahrükatın güm- rük muayene ve müamelesi de âzami süratle görülecektir, Mayi mahrukat antrepolar, biri Serviburnu, ikisi Çubuklu ve biri de Kartalda olmak üzere dörttür. Bun- lar için hazırlanan talimatnamenin tatbikinde müşkilâta tesadüf etme. meleri için gümrük memurlarina mahsus bir kürs açılmıştır. Denizyollar işletmesi müdürü Ankaraya 'gitti Denizyolları işletmesi müdürü B, Ranfi Manyas dün öğle trenlle An- karaya gitmiştir. Denizyolları işlet- mesi müdürlüğüne yeni tayin edil- miş olan B. Raufi Manyas İktisad