16 Eylül 1937 AKŞAM Sahife 3 AKŞAMDAN AKŞAMA: Bir çırpıdı | Sene tatili kapısında, gurur içinde bir bay dü- rüyor. Sanki sırtında frak, ayağın da rugan patik, limuzin otomobili nin gelmesine muntazır da, binip gi decek... Hani kılık insana azamet ve- rirmiş. Onda da öyle bir haf görü müyor, Fakat garibi şu ki, muhterem 5x tın sırtında ve ayaklarında frak ve rugan patik değil, pijama ve şıpıtık terlik vardı. Benim görüp te yazmak istediğim bir başka manzarayı, Selim Sırrı Tar- can üstadımız daha atik davranıp karilerimize nakletmiş: Vapurlarımızda da aynen öyle. Ba- kıyorsunuz, yolcular, akşam ondan sonra, suvare elbiselerini giymiş cen- tilmenler inşirahile, sırtlarında pija- ma, birinci mevki salonlarında en- damlarını arzediyorlar, Bir seyahatim esnasında yarı lâtife yarı ciddi buna itiraz eden biri zuhur etti. Pijamalılar; — Sen bilmiyorsun, Yeni moda- dır - dediler. - Zira, plâjlarda pi jama ile geziliyormuş. — Hayır, sizinkisi eski modadır... Çünkü Cemal paşa, Üsküdar muta- sarrıflığı zamanında mahalle kahve- lerine gecelikle çıkılmasını mehet- mişti. Bizim bu pijama kullanış şek- limiz, iptidaimemleketlerdeki entarile edüâlem içine karışma âdetinin hort- lamasıdır; modern plâj modası değil, Bir dostumuz da, komşusundan bahsetti: — En kalabalık, en göze görünür vir caddede gelip geçenlerin seyret- ikleri bir bahçesi var. Eve gelir gelmez pijamayı sırlına geçiriyor, haydi | dışarı. «Yahu! - diyorum - kendine rahat ve ferah bir ev elbi- sesi edin! Bununla dolaşma...» — «Ni- çin? - diye şaşıyor. - Bu, ev elbise sidir ya işte!» — «Hayır, elendim, ge- celeyin yatmağa mahsustur.» — «Ben yatarken entarimi giyiyorum... Bu “pijama, gündüzlü! Gördünüz mü telâkkiyi! Çok kimse pijamayı teşhire seza bir alafrangalık sanıyor, orası mu- hakkak.. Daha şıkımı İşitmişlim: Meşrutiyet mücahidlerinden birl, sul- tan Hamidden kaçarak Msıra git- miş. Kahirede dolaşırken bir dükkâ- nm camekânmda pijama görmüş. İçeriye girip: — Bunlar yeni mi çıktı? - diye sormuş. — Evet... En son moda. — Aferin! Kırk yılda bir mantıklı bir moda icad edilmiş... Bu sicak memlekette de ancak böyle hafif bir elbise giymeli... Lâkin sokakta kimse» nin sırtında görmüyorum ya... Niçin taammüm etmemiş?. Safiyetini anlamışlar; — İlk önce siz giymiş olacaksınız... Pek yeni çıktı. Derhal kalın elbiselerini paket edip koltuğunun altına almış. Başta fes, ede altın saplı baston ve sırtta pija- ma, fıstıki makam, kalabalık cadde- lerden geçerken, halkin dönüp dö- nüp kendisine bakışını takdire ham- letmiş. Nihayet rasladığı bir türkün: — Aman, çıldırdın mı sen, bira- der? mukaddemesile bu kıyafetin Gayrimübadiller Dün cemiyet merkezinde bir “toplantı yapıldı Dün Gayrimübadiller Cemiyeti ida- re heyetinin içtima günü idi. İdare he- yetinin bu içtimaında birçok gayrimü- badiller hazır bulunmuşlar ve görüş- me gayet hararetli olmuştur. Gayri- mübadiller arasınra Sıvas saylavı B. Mithat Şükrü de vardı. Konuşma mevzuunun esasını gayri- mübadillerin istihkaklarının tasfiyesi meselesi teşkil etmiştir. Ayni zamanda, komisyonun masraflarının çokluğu, itfa işinin yavaşlığı ve memleketlerin- de binlerce liralık serveti terketmiş olan birçok gayrimübadillerin bugün kalemle ifade edilemiyecek derecede- ki elim vaziyetleri mevzuubahis ok muştur. Nihayet Cemiyet idare heyetince hü- kümet nezdinde gayrimübadil işleri- nin hal ve tesviyesi hususunda yapıl- mış olan teşebbüslerden bahsedilmiş ve bu teşebbüslere karşı son zamanlar- da hükümet tarafından vuku bulan müsbet beyanat ve vald tedkik eğil- miştir, İdare heyetine mesaisinden dolayı teşekkür edilmekle beraber pek çok uzamış olan bu gayrimübadiller mese- lesinin tasfiyesinin intacı hususunda Cemiyet idare heyeti teşebbüslerinin lâzım gelen yüksek makamlar nezdin- de tekrar edilmesi muvafık görülmüş- tür, Bir marangoz yüksekten düşerek yaralandı Dolmabahçede bir inşaat, işinde ça- işan marangoz Hakkı 15 metre yük- seklikten düşerek tehlikeli surette ya- ralandığından Beyoğlu hastanesine kaldırılmıştır. Çürük çoraplar Erkek çorapları hakkında da bir rapor hazırlandı Kadın çoraplarının standardize edil- mesi hakkındaki kararnamenin neşrin- den sonra sıra erkek çoraplarına gel- miştir. Milli Sanayi Birliği bu husus- ta da tedkikat yapmış ve standardize işinin ne şekilde yapılmasnın daha muvafık olacağı hakkındaki raporunu İktisad Vekâletine göndermiştir. Vekâlet, Birliğin tedkiklerini göz- den geçirmiş ve tasvib etmiştir. Erkek çorapları hakkındaki standard karar- namesinin de yakında neşredileceği kuvvetle tahmin olunuyor. Bir natlıcan hırsızı yakalandı Bazı bostanlara dalânarak patlıcan aaşıran, 16 yaşlarında Nuri isminde biri yakalanmıştır. Nuri hakkındaki tahkikat genişletilmektedir. Trenden inerken düşerek a Dün saat 7 de Floryaya gitmekte olan Üsküdarlı bay Abdülkadir, tren- den inerken müvazenesini kaybede- rek beyin üstü düşmüş ve çok ağır su- rette yaralandığından zabıta tarafın- dan Cerrahpaşa hastanesine kaldını- mıştır, Haklı şikâyetler Bursayı karasineklerden kurtarmak lâzımdır Bursa şehri, günden güne deği- #iyor, güzelleşiyor, yeni yeni cad- deler açılıyor, büyük apartmanlar yapılıyor, otobüs seferlerindeki in- ftzama da diyecek yok. Bursada mumla arasanız bir sivrisinek bu- lamazsmız. Bütün bunlar, mem nuniyetle kaydedilecek hddiseler- dir. Fakat buna mukabil yeşil Bursa, karasineklerin istilâsma uğramış bir şehir vaziyetindedir. Ne tarafa gitseniz, nerede otursa- nuz, etrafınızda uçuşan karasinek» lerden rahat yüzü göremezsiniz. Bu karastneklerin sokuşları da çok acidır. Bursa bir kaplıca şehridir varidatının en büyük kısmını, Türkiyenin dört tarafından kaplı- calara tedavi için giden halkım bt- raktığı paralardan temin eder. Oraya giden halkın ise karasinek- lerin iz'acına uğramamasını iste- mesi tabti bir hakkıdır. Bundan dolayıdır ki, Bursa be- lediyesinin, sıhhiye idaresile elele vererek yerli, yabancı halka rahat yüzü vermiyen bü karasinekleri imha ve itlâf etmesini taleb ederiz. Şehrin imarında büyük bir varlık gösteren Bursa belediyesinin ufak bir azım ve himmetle bu karasinek istilâsına da bir nihayet vereceği- ne şüphe yoktur. NOT: Karilerimizden gelen şi- kâyet mektuplarını 10 uncu sa- hifemizde okuyunuz. “Ortalığı toza boğuyorsun,, Diyerek nezafet amele- sini dövmüş | Dün sabah Emirgânda garip bir yara- lama vakası olifluştur: Metrmed İsmin- deki nezafet amelesi, erkence sokak- ları süpürürken, 21 yaşlarında Sadi isminde bir genç yanına yaklaşmış: — Ortalığı toz toprağa boğuyor- sun, bir sürü de mikrop yutturuyor- sun!.. diyerek Mehmede çatimış, Meh- med de işine karışmamasını söyle- miştir. Bu yüzden çıkan münakaşada Sa- di, Mehmedi adamakılı döğdükten başka yüzünden, gözünden, muhtelif yerlerinden yaralamıştır. Mehmedin istimdadına yetişen polis memurları Sadiyi yakalamışlar, Mehmedi teda- vi altına almışlar, tahkikata başla mışlardır. Nezafet amelesinin ortalığı toza boğ- malarından herkes şikâyetçidir. Fakat bundan dolayı süpürücüyü döğmek doğru bir şey değildir. Belediye bu sıhhate muzır temizlik usulünü ksi- dıracak bir tedbir bulmalıdır. katli muhakemesi Kendisini işten çıkardığı için hid- detlenerek Sirkeci şimendifer hamal- lar kâtibi Hasanı bıçakiz öldüren ha- Plâka resmi Şoförler yeniden belediyeye müracaat ettiler Taksi ücretleri gerek antre, gerek muvafakat ettikleri halde her 133 met- rede alınan 2 kuruş ücretin 150 metre- Hik mesafeye çıkarılmasına itiraz et- mişler, bu miktârm 133 metrede ipka edilmesini istemişlerdi. Belediye bu is- teği reddettiğinden, şoförler bu istek- lerinde ısrar etmiyeceklerini, fakat plâka parası çok olduğundan bu üc- retin behemehal indirilmesini istemiş» lerdir. Şoförler, son zamanlarda tramvay ücretlerinin indirilmesinden, şehrin hemen her yerine otobüs işlemesinden ve nihayet geçen kânunusanidenberi piyasaya yeniden $50 otomobil çıktı- ından dolayı çok zarar ettiklerini ile- z Vekti z bütün ineklere tüberkülin aşısı yap- tırmağa karar vermiştir. Yakında hazırlanacak bir program dahilinde ber vilâyetteki baytari teşekküller, kendi mıntakalarındaki ineklere bu Büyük bir havuz ve güreş yeri yaptırıldı Beşiktaş jimnastik külbü Şref sta- dında bir müddettenberi bir yüzme havuzu ile bir güreş yeri inşa ettir. mekte idi, Yüzme havuzu İle güreş yerinin inşaatı bitmiş ve havuzla gü- reş yeri sporculara açılmıştır. Havuz, 28 metre uzunluğunda, 15 metre genişliğinde ve 1,5 metre de- rinliğindedir. Havuzun suyu deniz- den motörponpla (alınmaktadır. Bundan başka soğuk su ile duş ya- İ pümek üzere ayn tertibat yapı mıştır. Güreş yerine gelince: Beş bin 8 yirelyi atabilecek kadar geniştir. bir ton miktarında su bulundurulk ması, yahut Terkos tesisatı yapılması koymuştu. Kasaplar, Terkos tesisatı almak için Bular idaresine müracaat ettikleri hal- de tesisat için yerine göre 70 ten 100 liraya kadar tesisat masrafı istendiği için Terkos alamadıklarından, Beledi- yeye müracaatle şikâyette bulunmuş- lardır. Belediye, kasapların bu şikâyet lerini tedkike başlamıştır. Büyük bir memnuniyetle görüyo- ruz ki bizde sene tatili âdeti yavaş yavaş bütün müesseselerimizde kök- lerine göre memurlarına on beş gün, bir ay yıl tatili veriyorlar. Bütün bir sene çalışan adam için de on beş günlük, bir aylık fasılasız bir istira- bu dünyanın en güzel âdeti olan se ne tatili nasıl geçiyor? Bütün bir yıl çalıştıktan sonra bir haflalık, on günlük, on beş günlük tatilimizi na- $ıl geçiriyoruz? Başka yerlerde sene tatiline çıka- cak memurlar, çalışan adamlar daha çük seyahatleri düşünürlermiş, Gide- cekleri köyleri, kırları, yahut dağ sini İstiyoruz. Memleket dahilinde beri âdet hükmüne girmiştir. Bu hem hayvana eziyet vermekte, hem de ökü- zün derisini zedelemektedir. Hükümet DD UZ | — Yeni tatbik edilen radyo kanu- nu ortaya büyük bir hakikat attı baj A hı Ey 5 N .. Eskiden radyo idaresine beş bin kişi abone iken... Nİ Iş İİ Ya vel ... Yeni kanun üzerine, yalnız İstan- .. Anlaşılıyor ki bizim radyo me» B.A. — O halde göz misafiri bulda yirmi bin küsür kişi abone ya- | Taklılarının dörtte üçü kulak misafiri | meraklıları için de böyle bir çareye ih» GE EE ERME ARAMAM em