e - Valiler arasında 11 Eylül 1934 AKŞAM AKŞAMDAN AKŞAMA Son gülende valiler arasinda ba- xi değişiklikler oldu. Bazıları w kâlet emrine alındıkları gibi b: darı da taltif edildiler. Birdenbire pek tabii gibi inebilecek şu vaka, düşünülse, bizim için ne ye- nü, ne memnuniyet ve takdir ile teşkil eder. i idare maka- mizmasında hayırlı meticeler ver- mesi şüphesiz olan bir yenilik kar- memur azle- Hele becayiş ade- irülen bir mesele idi. Memurlar mutlanl yerlerinden öynatılır, bir futbol topu gibi bir köşeden öbür köşeye fırlatılırdı. Bunun hazine için, harcırah dola- yısile, büyük bir yük teşkil ettiği 'düşünülmese bile idare namın: büyük bir hata vücuda getirdiği göze çarpmamak kabil midir? Bir taraftan, bulundukları ye- miyen memurlar, muttasıl bula daha yakın, daha yol ve kalabalık merkezlere can mak için teşebbüsatta bulunmal tan geri kalmıyorlardı. Diğer & raftan merkez da ufak bir bahane ile bir memuru başka tarafa gön- dermekle müşkülâtlara çare bul. duğuna ihtimal verirdi Halbuki mesele ne Kadar basi Bir memur bir yerde muvaffak olamıyorsa, bir yerde yolsuz hare- kette bulunuyorsa onun yerini de Hiştirmekle kendisine ehemmiyet ve kabiliyet izafe etmek imkâni var mıdır?" Aleyhlerinde halkın şikâyetleri bulunan memurları biribirlerile becayiş etmekle yalnız muvakkat bir zaman için halkın haklı şikâ- yetleri avutulmaktan başka bir ne- ice istihsal edilemezdi. Eski idare nazarında en iyi bir memur bulunduğu yerde hiç «si- zıltıya meydan vermeksizin» ida- rei maslahata muvaffak olan me- murdu. İşte şimdi bütün bu. zihniyetin değişmiş olduğunu gördüğümüz içindir ki memnun oluyoruz, Bazi valiler taltif edildi. Niçin? Çünkü imi işlerine, kimi ; kimi yol işlerine pek ziya- de himmet ve gayret sarfederek müstesna bir muvaffakiyet eseri göstermiştir. Demek ki vali gibi bir idare memurunun hergünkü leri yalniz sessizce görüp gitmesi “Ayni zamanda mem- leketin ümran ve saadeti namına fedakârlık etmesi, çalışması da matlüptur. Filhakika, vilâyetleri- miz böyle gayretli, çalışkan, yo- Tulmak bilmez kaymakamlara ve valilere muhtaçtır, | Dahiliye vekâletinin tutmuş ol- duğu meslek istidatlı id murlarımızın bütün kabil | lerinde Firdevsi hakkında bir ih- ŞEHİR HABERLERİ Seyrüsefer Avrupaya giden heyet kânunuev- velde gelecek Seyrüsefer işlerini tetkik etmek ve seyrüsefercilik tahsil etmek üzere Viyanaya gönderilen İstan- bul emniyet mi altıncı şu- Faik bey ile iki arka- be müdür daşı Viyanadaki tetkiklerini bitir- mişlerdir. Ancak vekâlet bunların yaptıkları tetkikatı daha ziyade derinleştirmeleri için bir müddet kadaşları kânunuevvel başında şehrimize döneceklerdir. Bunlar geldikten sonra seyri. sefer işlerinin ne suretle tezim ve idare edilmesi lâzım geleceğine dair vekâlete bir rapor verecek- lerdir. Vekâlet, bu rapor esasları- na göre nakil vasıtalarının seyı seferine ait nizamnameyi hazırlı yacaktır. a bininci yıl dönümü ievvelin beşinde Tahran- leceği yazılmıştı, Ihtifale Türkiye namına, edebiyat fakültesi deka- nı Köprülüzade Mehmet Fuat bey- le edebiyat fakültesi doçentlerin- den Ali Nihat beyler iştirak ede- ceklerdir. Hareket günleri henüz mmalüm değildir. Teşrinievvelin beşinde halkev- tifal tertip edilecektir. Yeni usul Aileler saatlerini nasıl ayar ediyorlar? seyyar satıcılar dört gözle bekliyorlar. Bunlar saat sekiz çalınca derhal bağırmağa başlamaktadırlar. Bir çok aileler sokaklarda bir saniye bile gecikmeden, bu gürültü baş- layınca heme atlerini düzelti- Bu mesle. kin hayırlı semereleri az vakit içinde iktitaf olunacaktır. Bu güzel tedbir ve meslek ile beraber, vekâlet emrine alınan me- murların da ne gibi kusurların. dan dolayı bu muameleye lâyık görüldükleri tasrih ve ilân edil. mesi usul ittihaz olunursa bunun da büyük aşikârdır. Ticaret odaları Ismail Hakkı bey 10 senelik faaliyetlerini araştırıyor İktisat vel icaret işleri müdürü İsmail Hakkı bey dün. ticaret odasına gelerek tetkikat şubesinde, mubtelif işlerle mıştır. Bu uğraşmalar arasında caret odasının on senelik çalış- ması da araştırılmıştır. On sene evvel yapılan ticaret odaları ni- Zamnamesi şimdiye kadar nasıl tatbik edilmiştir? İstanbul ticaret odası ticaret ve sanayi âlemine ne gibi hizmetler yapmıştır? Ticaret muahedelerinin ihraca- tının kolaylaştırılması, © tüccara yeni mahreçler ve firmalar tanıt- tırmak hususundaki yardımı ne- den arettir?. İç ticaret işleri mü- bu cihetleri tetkik etmekte- dir. Evvelce de yazdığımız gibi bu tetkikattan maksat, bugünkü ik- tisadi şartlara göre, yeniden bir ticaret odaları nizamnamesi yap- maktır. Diğer taraftan öğrendiğimize göre Türkofis ticaret odalarına âit olan mühim vazifelerden bir kısmını üzerine almıştır. Türkiye ihracat maddelerine mahreçler bulmak, Türk Firmalarını hariçte tanıttırmak, ihracatı kolaylaştır. yak için, memleket dahilinde ta- rifeler, limanlar, nakliye vasıtala- Tı gibi meselelerle uğraşmak işle- ri Türkofise geçmiştir. Halbuki ticaret odası da bu' vazifeyle uğ- ber çalışması için | tedbirler almacaktır. Bu itibarla ticaret odaları nizamnamesi hak- kında Türkofisin de fikri sorul- maktadır. Fırka teşkilâtı Istanbul mebusları ocakları teftiş ediyorlar C. H. Fırkası umumi kâtipliği, fırkanın kaza ve nahiye teşel lerinin İstanbul mebusları tara- fından teftiş ve mürakabe edilme- sini münasip görmüştür. Mebusla- rımız, kaza ve nahiyelere gelerek fırka muamelâtinı, âza miktarını, re heyetleri tarafından verilen ları birer birer teftiş etme- ğe başlamışlardır. Fırka üzasından bazi zevatın aylık taahhütlerini tamamen tes. viye etmedikleri görülmüş, bunla- rın isimleri semt ocaklarından na- hiyelere ve nahiyelerden de ka: lara bildirilmiştir. Bunların tahsi- ine başlanacaktır. Itfaiye Çabuk haber verme merkezleri| yapılıyor İstanbul in ıslahi için Almanyadan getirtilen itfaiye mü- tehassısı, İstanbulda yangın tel kesinin önünü almak üzere itfal- yenin ne gibi esaslar dahilinde 18- lahı lâzım geldiğini uzun bir ra porla bildirmişti. Belediye, bu raporu tetkik et- miştir. Mütehassıs, her şeyden ev. vel itfaiyenin yangın yerine der hal yetişebilmesi için yangın ihbar vasıtalarını noksan görmüş, şirket ve yahut resmi telefonla verilen haberleri kâfi süratte bulmamış- tır, Mütehassıs, Avrupada olduğu gibi otomatik ihbar merkezleri te- sis edilmesini, yapılacak ıslahatın başında saymaktadır. Belediye, bu ihbar merkezleri ni gelecek sene bütçesile tesis et- mek istiyor, Bunun için bütçeye tahsisat konacaktır. Bir semtte yangın çıkar çıkmaz bu otomatik cihazın önündeki cam kırılır kırıl. maz itfaiye merkezindeki şehir krokisi üstünde bir işaret na gelecek ve itfaiye hiç bir hata olmadan yangının nerede olduğu- mu bir saniye İçinde öğrenecektir. Bu merkezlerin bir sene içinde #esisine mali imkân olmamakla be- raber, belediye evvelâ bu merkez- fi ve yangın tevcs- #üüne daha müsait olan yerlerin- 'de tesis edecek, sonra tedrici su- iğer semtlere teşmil ede- Deri - lâstik Ticaret odası komisyonu tetkikatını bitirdi Ticaret odasının bir kaç ay- danberi tetkik ettiği meselelerden biri de lâstik ve deri ayakkabı rekabeti mesel: ir. Bir komis- yon tarafından yapılan tetkikat iadre heyetine de bildi- Diğer. taraftan öğrendi göre evvelce k: ayakkabı fabrikaları kışlık'iktiyaç için faaliyete başlamışlardır. Miralay Bekir Sami bey öldü Esbak kolordu kumandanların- | dan miralay Bekir Sami bey ev velki gece ani olarak nezfi dim. giden vefat etmiştir. Milli müca- delede Bursa cephesinde bü; yararlıklar göstermiş olan Bekir Sami bey umumi harpte Kafkas ve Irak cephelerinde de kıtasının başında çalışmıştı. Kaptan paşa mı karışır? «Gürültü, medeni hayatın tuz we biberidir» derler. Hattâ uzun zaman Londrada yaşıyan büyük bir şairimiz Istanbula geldiği za man Çamlıcadaki sakin köşkün- do bir türlü uyuyamamış. Bey- oğluna gelince cadde üzerindeki otellerden birinde kalmış. İtiyatlar. her şeye hâkimdir. Ona şüphe yok. Fakat gür nün de bir haddi, bir ahengi vardır zannederi Sokak satıcıları arat lendir- Hele sesi de güzel olursa insan bazan bir dondurmacının makam gös- terir gibi - perde perde inip çi kan feryadını âdeta lezzetle din- ler. Fakat size anlatacağım gürültü memba vardır ki bunda ne perde, ne makam, ne de ahenli bulamazsınız, Boğaziçinde olurdunuz. mu? Oturanlar bilirler. Karanlık ge- celer Boğazda kılıç nir, Çünkü kılıç balığı mehtapta. avcılarını görür ve kaçarmış. İstanbulun yediği kılıç balık. ları “işte Boğazın bu karanlık gecelerinde yakalanır. Fakat bu avcılık Boğaziçililerin beş on ka- ranlık gece uykusuz kalmaları sayesinde yapılabilir Kılıç balı- ği avlamağa çıkanlar yukarıdan aşağı Boğazın hemen her nok- #asına ağlarını gererler ve bek: erler. Bu arada vapur, şilep, motör. gördüler mi | ağlarını parçalet- mamak için avazları çıktığı ka-. 'dar bağırırları — Rumeliye Rumeliye! — Hayyıy şey. Anadola gel, Anadola gel! Ve bu canhiraş feryatlar sabaha kadar devam eder. Sabaha karşı mübarek bax Garibi şu ki Boğaz £ece bu feryatlarla uykusuz kal- dıklari halde bu meşhur balığın yüzünü göremezler. Çünkü ba. lıkçılar onu tutar tutmaz İstanbu. la Balıkhaneye götürürler, İşte bunun içindir ki Boğaziçi liler aydınlık geceleri Adalılar» dan daha çok severler. Çünkü karanlık geceler bu kılıç balığı inden in Boğaziçi bir mahşer yeridir. Feryat ve figan göklere çıka: Bu feryatlar sayesinde ağlar parçalanmaz. Fakat kulaklar tır. malanır, uykular parç: başka! Dünyanın hiç bir yerinde böy. le balık aylandığını ne gördüm, nede işittim. Acaba belediye nizamlarında bunun yeri yok mu? Yoksa deni iye oraya kap- tan paşa mı karışır? Bürhan Cahit Amca beye göre! — İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — e he Tende” geşim sizlik Amen beyi, > Yüllardanberi Japonya Rusyayazı İtalya Almanyaya, falan fillna saldırıp dururlar... Bence memleket sınırlarını kali dorpi dünyayı bir elden idare etmeli, bulunur). Neden? AB. — İşte e zaman aya gitmek sai AB, — Saldırmak ihtiyacından) KM 7 ek EMEN