18 Temmuz 1293 “AKŞAMDAN AKŞAMA Mİ AR Velet çelebinin tavsiyesi Kastamonu mebusu Velet Çelebi bey, sekiz büyük o ciltlik bir eser olan Türk Dili isimli lügatını hitama eriştirmiş.B u eser üzerinde kırk sene çalışmış. Elli bin lügat, atalar sözü, tabiratı mahsusa, bazı milli fıkralar, tefeül ve teşe- ümler, âdetler, terbiyeler, bhura- feler, bazı nebatat ve hayvanat havassı, tuhaf itikatlar, eski elbise, silâh, eşya ve binalar, en eski şiirler, hasılı türk harsını alâkadar eden bir çok şeyler toplamış. Bütün bunlar, Zürk Dili içinde, münasebet düşürülerek zikrolun- muş. Velet Çelebi, bu eserile, Türk milletinin mübarek ve unutulmaz âlimleri arasına karışmış oluyor. Kastamonunun muhterem meb- usu, intişar edecek olan bu eseri münasebetile münevverlere hita- ben şu satırları yazmaktadır : “Benim bilmediğim, kitabıma geçirmediğim ata sözlerini karile- rimden istiyeceğim. Mebni alelhi- kâye ise hikâyesini yazmalarını çok niyaz eyleyeceğim. (Malüm- dur ki, Nasrettin (o hocanınkileri yazmak istemez). Bu bapta en çok güvendiğim memleketin en fedakâr evlâtların- dan olan, memlekete büyük hiz- metleri dokunan, mahrumiyetler içinde vatana istikbal hazırlıyan (Muallim) arkadaşlarımdır. Sonra gene bu kuvvette olduklarını daima müşahede ettiğim tabipler, asker- lerdir; daha sonrada bütün münevver arkadaşlardır.,, Velet Çelebi, münevverlerin, harsiyata müteallik toplayacakları şeyleri, Vakif refikimiz vasıtasile kendisine gönderilmesini istiyor. Fakat, biz, memleketin her tara- fına yayılmiş olan münevverlere şunu bir kerre daha tavsiye ederiz: Hemen her şehrimizde bir gazete çıkıyor. Fakat, dört beş şehrimizin gazeteleri müstesna, diğerlerinden hiç biri gazete manzarası arzetmiyor. İçlerinde çıktıları vilâyete dair, ne bir haber, ne bir söz... İşte, münevverlerimiz, mahal- linde yapacakları hars tetkik- lerini, ait oldukları yerlerin gaze- telerine dercetmelidirler. Bu suretle, hem vilâyet gaze- telerinin oObir (O hikmeti ovücudü hasıl olur, hem de, her vilâyetin hedutları dahilinde doğan hars, yine orada kendi kendiliğinden, yavaş yavaş toplanmış bulunur. Buna, derhal başlamalıdır. racat vaziyetimiz hakkında tetkikat Ticaret odası, 931 senesindeki ihracat vaziyetimiz hakkında tet- kikat (yapmaktadır. Oda her memlekete olan ihracatımızın azalmasındaki sebepleri alâkadar- lar nezdinde tahkik etmektedir. Mfiş imtiyazı Mukavelede esaslı tadilât yapıldı Belediye bir kaç sene evvel aldığı afiş o imtiyazını Anadolu ajansına devretmişti. Bu mukave- lename üzerine ajans, şehirdeki afişaj işini tanzim edecek, hu- susi ilân köşkleri (yaptıracak ve buna mukabil belediyeye de bir hissei intifa temin edecekti. Bu mukavelenin lâyıkıyle tatbik edilmediğinden ve belediyenin menafiinin de temin olunmadığın- dan şikâyet edilmişti. Bu mesele hakkında Anadolu ajansı müdiri umumisi Muvaffak beyle şehir meclisi daimi encü- men arasında cereyan eden mü- zakerat müsbet bir neticeye gir- miş ve mukavelenamenin bir çok maddeleri bugünkü ihtiyaca ve şehir menafiine göre tadil edil- miştir. Bugün toplanacak olan daimi encümende bir daha göz- den geçirilerek olan bu muaddel mukavelenin imza edilmesi muh- temeldir. Yeni mukavele tanzim edilir- ken Anadolu ajansının şimdiye kadar elde ettiği tecrübeler na- zarıdikkate alınmış, bilhâssa im- tiyaz harici olarak bazı müesse- seler tarafından yapılan dıvar a- fisajının bundan sonra münhası- ran belediye namına olarak ajans tarafından idaresi için esaslı ka- yıtlar konulmuştur. Karpuz sergileri Kavun ve karpuzlar kesilmiş olarak satılmayacak Şehrimizin mühtelif yerlerinde açılan kavun ve karpuz sergilerinde meyvanın nefasetini halka gös- termek için bazı kavun ve kar- puzların kesildikleri görülmektedir. Sokağın tuzunu, toprağını top- layan, sineklerin çoğalmasına sebep olan kesik karpuz ve kavunlar bilâhere ya bir müşteriye satıl makta ve yahut sergici tarafından venilmektedir. Busene açılacak kavun ve kar- puz sergilerinde kesilmiş kavun ve karpuz bulundurulması mene- dilecektir. Bundan başka bazı sergilerde kavun ve karpuzların altına bir şey serilmeden kaldırım üstünde serildikleri de görülüyor. Sergide satılan kavun ve karpuz- larm altına mutlaka temiz bir bez veya hasır serilecektir. ölçüler kanunu Ticaret odası, yeni ölçüler ka- nunu için hazırlıklar yapmaktadır. Oda, İstanbulda bulunan bütün dükkânlara, eski ölçülerle yeni ölçülerin farkını izah etmek için levhalar asacaktır. Ekmek işi | Asım Süreyya bey tetkikatına devam ediyor Belediye iktisat müdürlüğünün ekmek işini halletmek üzere esaslı surette tetkikata başladığını yaz- mıştık. İktisat müdürlüğü hem ekmek çeşnisini bugünkü ihtiyaca göre tadil etmiş hem de imal şartlarını ucuzlatmak için yeni esaslar bulmak istemiştir. İktisat Müdürlüğünün bu hu- susta en ziyade nazarıdikkatini celbeden nokta İstanbulda pişi- rilen ekmeklerin ayni nefasette olmamasıdır. Bu da muhtelif yer- lerden gelen unların iyi sitan- dardize edilen yerin muayyen bir tip haline getirilmemesinden ileri geliyor. Eskiden hariçten ekmek- lik unlarda bu tefavüt bissedil- miyordu. Belediye iktisat müdürlü- ğü ekmeği bir tipte çıkarması için ekmeklik unun bir tipte imalini tetkik ediyor. Dün fırıncılar ve kırmacılardan bazı zevat iktisat müdürü Asım Süreyya beyin nezdinde toplan- mışlar bu Ohususta (tetkikatta bulunmuşlardır. Asım Süreyya beyin raporu yakında riyasete verilecektir. Ticaret dersleri Kitap halinde basılarak vilâyetlere gönderilecek Bu sene kış geceleri, ticaret mektebinde hususi gece dersleri verilmişti. Bu dersler bir kitap halinde tabedilecek, vilâyetlere ve belediyelere tevzi edilecektir. Bu kitapta herkesin anlaya- bileceği bir lisanla kooperatif şekillerinden (o bahsedilmektedir.. Kooperatif okitabı ticaret mek- tebi muallimlerinden Suphi Nuri, Hakkı Nezihi beylerle şirket ko- miserlerinden Remzi Saka bey tarafından yazılmaktadır. AKŞAM ABONE ücretleri xurkiye Ecnebi SENELİK 1400 kuruş 2700 kuruş 1450 » 800 » 6 AYLIK 750 » 3AYLIK 400 » 1AYLIK 150 >» mey” Abone ücretleri (odoğrudan doğruya AKŞAM idaresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku ruşluk pul göndermek lâzımdır. Rebiülevvel 14 — Ruzuhızır: 74 S. İmsk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E 6,54 94 4,42 8,40 12 1,56 Va. 2,31 4,43 12,20 16,18 19,38 21,35 Idarehane: Babıâli civarı Acımusluk oskağı 13 No. “Amca Beye göre... Iş kanunu Komisyon henüz tetkikatını bitirmedi Ticaret odasında iş kanununu tetkik eden komisyon henüz iş mesaisini ikmal etmemiştir. Ko- misyonda, Tramvay şirketi, Ereğli şirketi, tütün depoları namına birer murahhas vardır. Darülfünun müderrislerinden Aynizade Hasan Tahsin bey de çimento fabrikalarını temsil etmektedir. Komisyon ça- lışma saatinin müddeti hakkında tetkikat yapmaktadır. Komisyon- da muhtelif müesseselerdeki me- sai saatleri ve bizdeki amelenin çalışma kabiliyeti tetkik edilmek- tedir. Ayni zade HasanTahsin B. çimento fabrikalarında bir ame- lenin kaç saat çalıştığına, kaç nevi amele bulunduğuna dair komisyona bir rapor verecektir. Ereğli şirketi murahhası avukat Tevfik bey de kömür madenle- rindeki çalıştırma üsulleri ve bu husustaki taammüller hakkında bir rapor hazırlıyacaktır. Son haftalık Tiryeste piyasası Tiryest piyasasının son haftaki vaziyeti şu suretle tesbit edilmiştir. Buğday yerli yüz kilosu 118-120 liret ( Franko vagon Triyeste ), yün kirli 450-550 liret ( Tiryeste mağazada teslim ), yıkanmış yün 750-1550 ,Gebze Anadol 1400- 1500, fındıkiçi Gireson 540-550, kara üzüm Izmir 330-350 irettir. Fırınların tefriki Fırınlar her nevi ekmek çıkaramıyacak Şimdiye kadar undan mamul ekmekle francala ve çavdar ekmekleri ayni fırında pişirildiği için ekmek ve francalaların unları tağşiş ediliyordu. Belediye bu maksatla fıran- cala, ekmek ve çavdar ekmeği pişirecek fırunların tefriki ve bu fırınlarda, çıkaracakları ekmek unundan başka un bulundurul- masının men'i için damii encümen- den bir karar almıştır. Bu karar alakadarlara tebliy edilecek ve fırınlar sıkı bir teftişe tabi tutu- lacaktır. Fakat çavdar ekmeği şehrimizde pek az istimlâk edildiği için bir fırının münhasiren çavdar ekmeği imal etmesi kabil olamıyacağı ileri sürülmektedir. © Belediyenin bu kararile şehri- mizde zaten pek az yapılan çav- dar ekmeğinin büsbütün ortadan kalkacağı iddia ediliyor. Marsilya sergisi Eylülde, Marsilyada beynelmilel bir sergi açılacaktır. Marsilya ticaret oOodası İstanbul ticaret odasının da bu sergiye iştirakini istemiştir. Bu davet oda idaresince tetkik edilmektedir. Buhranın çıkardığı yeni modalar Buhranın ortaya çıkardığı yeni yeni modalar var... Evvelden -her ne hikmetse- bol para sarfetmek, israf yapmak bir nevi kibarlıktı.. Birçok kimseler bir adamın kibarlık seviyesini kese- sinden çıkan dünyalığın miktarı ile ölçerlerdi. Şimdide vaziyet tamamile bunun aksi... Bugünün modası, buhran modasıdır.. Adeta parasızlığı bir fantezi meselesi haline getirenler oldu. Faraza sinemadasınız. Arkanızda ötedenberi tanıdığınız bir sinema meraklısı gurupu var.. Her zaman her yeni filmde onlara rast geli- yorsunuz.. Evelce sinemaya gel- dikleri zaman önlerinde Tokatli- yan markalı bir kutu, parmakla- rı arasında şıkşık şokolalar görür- dünüz.. Şimdi bakıyorsunuz. Bu şokola kutusunun yerinde bir kese kağıdı canerigi var... Kü- türde kütüryiyorlar.. İşte bu, bugünün orjinatelitelerinden- dir.. Buhran modası cilveleri... Dahası var.. Orta halli nice kibarlık merakında olanları . bi- lirim. Halleri vakitleri otomo- bille her tarafa gitmeğe müsait değildir.. Evvelce tramvay istas- yonlarında saatlerce birinci mevki tramvay beklerdi. (e Önlerinden ikinci mevki tramvaylar bom boş olarak - boş oldukları vakidir - vızır vızır gelip geçerler onlar kemali vakar ve azametle kendi- * lerini birinci mevkie saklarlardı.. Yeşil tramvaylar geçerken bir ahbabın görmesi onlar için bir nevi ayıp, bir nevi haysiyet me- selesi idi. Şimdi temamile aksi... Bir insana sinemada erik yerken, yahut ikinci mevki tramvayın basamağına asılmış, ayağını el basamağı kadar yere iliştirmiş olarak giderken gördüler mi? — Hımınm!.. diyorlar. Demek o da dünya buhranından müte- essir oldu.. Muhakkak ki Nev- York borsasile bir alâkası filân vardı. Iki ay üstüste bir kadının üzerinde ayni elbiseyi gürdülermi fısıldaşıyorlar. — Her halde kocası iflâs et- miş... Nev-York borsasıl Eğer hâlâ sinemada şokola yiyor ve hâlâ ara sıra otomobile biniyorsanız: — Efendim ne idi ki ne olacak, Batmak için evvelâ çıkmak lâzım.. Halbuki bu zatta kelle bu kulpu bu... Nesi batacak ki... Işte kibarlık için bunu dedirt- memek lâzımdır. O gün caka olsun diye kibarlık merakında olan iki zatin konuş- tuklarını işitirdiniz. — Yeni bir otomobil daha almak niyetindeyim.. — Ben de bir spor istiyorum. Halbuki böyle bir şeye ikisinin de bütçeleri müsait değildir. Bunu sırf kibarlık taslamak niye- tile söylerdi.. Şimdi ise ikisi de: — Yahu otomobili elden çıkar- mak niyetindeyim!.. diyorlar. Fakat bugün de böyle bir niyetleri yoktur... Lâkin ne yaparsınız modaya uymak lâzım.. Hikmet Feridun —a — Nihayet o 45 evlendim Amca bey... lik hanımla .. Düğünümüzü bir göreydin; İnce Saz... | sw Gramofon... | .. Davul, zurna bile vardı! A. B, — “Gürültüye gittim... desene iki gözüm 1...