Gece geç vakit seçim neticeleri ahındığında, partinin son güne Ka- dar genel başkan veklli sıfa'_ım taşı- yan prof. Ethem Menemencioğlunun aeçnemıdği görüldü. Genel kurulunda büyük bir değişiklik yok- tu. Eski tas, eski hamam SK M. P. nin dördüncü büyük kongresinin başladığı salı günü D. P. liler iyiden iyiye Ümide Kapıl- mışlardı. Son zamanlarda hayatiye- tint iyiden iyiye kaybeden bu parti daş"ıl.ıbıhr dağılanların bir — kısımı da P ye ge leb.lirdi Mezardakiler- (Ien bı.e medet uman D.P. liler için ş on kişi de olsa C. R. M E. d gelecek olanlar büyük bir propaıta.n— da vesilesi teşkil ederdi. Ancak. | M. ngre: sinin başlndığı ;;ün dkh.ve doğru ge- len C. . lideri İnönü ve arkadaş- larına yapı.a'n tezahürat da — vesile oldu. Salonu ağız ağıza doldurimuş başkanının ge- leceği haberi duyulmuştu. Delepeler merak kadar biraz da arzu ile İnö- nüyü bekliyorlardı. Artık o bir eski muhasım değil, bir büyük dosttu. Niteki nönü yanında gemnel gekreter Aksal, Satır, Beyazıt, Fey- zZioğlu, Baykam ve Paksüt olduğu haıde salona giıdığmde yer yerinden o c ler en azından kendi Genel Başkar!anna yaptıkları adar C. H. 1 başkanına da teza!" Urat yapıyorlard kongre boyunca, Fuat A na ve benzeri bir iki kişi hariç d.k- e en ufak gayret dınyor]ardı Yapılacak bir seçimde H. P. lehinde bir hareket duşünülebıllrdi ama, muhakkak ki hicç bir C. K. M. P li D. P. Jilerin bir kere daha iktidarda kalmasına ta- hammül edemezdi. Politikacılar Tazelenen hatıralır. B aşbakan Adnan Menderes husu- Bi surette hazırlarmıış buzlu ra- ki par- ımokımnin oseketi uzunca dikili zata vi “Agâh oldum, Ömer LÜtfü bay.. Agâh oldum ” dedi Hâdise bu ha_'tamn ortasında Ankara Palasta verilen Başbakanın resepsiyonunda — cereyan iyordu. Sev uçağı ka- kaleme alınan Mektuplar” isimli bir şiir kitabının muhtevasıydı Nimet Arzık geçen haftanın 80- nunda basında akisler uyandıran Şiir kitabını neşrettiğinde, eseri derece âka — uyandıracağını, Ankara Palas salonlarında — Millet- vekillerine okunacağını, Beyfendinin Nimet Arzıkm kitabi Anlayamna.... en haftanın sonunda Cuma günü ki- tabını bizzat Beyfendiye takdim et- mek istemiş, bu arzusunu telefomnla, fendinin hususi kalem idürü Arif Özgen'e bildirmişti. Ne var ki, Beyfe'ıdı ziyadesiyle meşguldü. Kı cak müisi bir zamanda arzık bu tip atlatılmalara alışık ol- madığımdan bir hayli sinirlendi. Ama bu öfkesi aynı günün akşamı Anka- ra Pa!as salonlarında Memndere ( luoğlu arasmdakl muh: sine nakledilince sevince inkilâp et- Rara kaplı kitap.. resepsiyonda yapılan enteresan muhavereden ki gün evvel, bağımsız devlet rad- yosunun haberler bülteminde, anado- YURTYA lu ajansı mahreçli Aızık A, A. nın müd -Merhum Şerif ürü idi- bir ha» ve aynı haber ertesi ıu.ıku muüuteber Zafer ile müthiş Has vadiz gazetelermın birinci sahifele rinde yer alıyor! r bir müddet önce, Bubı.- Türkiyede gördükleri kabulden bahsedivor ve Ist.anbulun yedi tepesinden biri nde kı muş şahane otelde geçirdikleri guml günleri naklediyordu. Gaziler, gazi de... 0 sabah, siyah mantosuna sıkı Si- du ve yüz e lirdi. Ortağı bulunduğu ta matbaa ve klişehanesinin kapısın- dan iceri girerken, her gün selâmına mukabele ettiği kapıcının “Merhaha- sına” bile dikkat edemedi. Bu kadın, merhum Şerif Arzıkın dul karısı Nimet Arzıktı. Mathaaya, neşredeceği bir şilr k!tabınm hazır- lıklanyle meşgul © e bir an saya cıkmasını temîn için Kitap ertes! iyasava çıktı ve geniş bir alAka. topladı İçinde dul ve kocasını seven bir kadının duydu- Ru acı hisleri ve alâkasızlıktan mü- tevellit isyanını anlatan şiirler mev- cuttu. Edebi bakımdan şiirler fena ıayılmazdı N r ki, esas mes'ele kitabın lcindeki şıirlenn edebi kıymetmde Mühim olan Nimet Arzık'ın bu k.tııpla ne demek istediğiydi. Esa- sen üzerine eğilinmesi gereken nok- ta da buydu. Elim uçak kazasının dönüşünde, mıştır. Dönenler, daha d zadan sağ salim kurtulanlar "Gazi" sıfatına layık görülmüşlerdi. Öyley- se, elim uçak kazasında ölenler de birer şehitti. Ama her şeve rağmen bu Zevat, ister şoh.t olsun, ister olmasın bek- kayı görmemişlerdir. Ken- m bol “Ah - vah” çekilmek ve Üzer- lerine birkar kürek toprak atılmak olmuştur. h - vah edenler zamanın Zz0- ruyla şehit mertebesine eriştirdikle- rini unutuverdiler. Ama ölenlerin ar- kada bıraktıkları, meselâ henüz hariciyeci Güner â genç husunt kalem mitdürü M. Ali Güngörmüşün 3 avlık hanımı hâlâ kocaları icin göz yaşı dökmektedirler Bunlara hiç detüu meaddi sı-