MR li el “404 Guvy — ONLAYGa “zuma vapven ufo TAPAN — ZINVEL “oywep #ag — ONLMVG » y *gaıpe$ töpy Sw epex 2g ilozevuyru zrusru zeyeg vuvg — ZINVL (aapopfuy v7 -000yoJa 11) Nunğnj$nuGy “Medey nu0jajpaL) “puo79 aızeu ounjen öeg "pu nz “vu Yeges UuuA “Iyı Ipuaja mpnuL 'ipuojo uzvu gfepj (a1r2yı5 mnseydus yalopa 300404 Tg1ğ OUT “eu Zue),) “tpuaş9 sızeu VAZ — OTTLMVA (eğe nuojoja, Man 204 Olyep 21g yaoj “itaıs uapu zur, *atpeö — Uoyajaş PJEpUTuUK adi *amarı)O OUISSUEYIZEA uizudoj, Vue 1 9p1EaS Le MAAeSE) BOŞ “MEYTEN dnango EET ON UNSOŞÇ Yep Tug ueyeg OkOUUU ZA EUNJEY ZTUJeK Zıurey, “Teyı5 Zedol) “ananı 8 mzeyj “13 1pfeH — (elfeyeesmi 114 nina) ZINVL uz addid DONUdUNA 212 N TOPAZ parçayı verdi. (Cüzdanından çıkardığı bir kâğıdı uzatır; Topaz alır). TOPAZ — Nek âlâ! Senin bundan çıkardığın netice ne oldu?. TAMIZ — Sana.haber vermiye geldim. Bu damla giriştiğin işleri iyice tetkik et ve gazetelere tekzip gönderir.. TOPAZ — Benim canım dostum.. Teşekkür e- derim. Fakat şimdiye kadar yaptıklarımın hepsini iyice biliyorum. TAMIZ (Sevinçle) — Demek ki şüpheli şeyler değil. TOPAZ — Hatta şüphenin eseri bile yok. Bü- tün bunlar, nüfuza, rüşvete, memurların suiistima- line dayanan dalavereler. (Tamiz, Topaza şaşkım şaşkın bakar, sonra kahkahayla güler.) TAMİIZ — Kâfi Topaz! TOPAZ — Şaka etmiyor. TAMIZ (Daha kuvvetli güler) — Bana öyle bir ders veriyorsun ki.. Hakikaten ben de hakettim? Ne yapayım! Bana o kadar katiyetle söylediler ki? Ya bu gazete (Topaza gülerek bakar) Hem de bilmem neden?. Aktöre benzerliğinden mi ne.. Az kalsın sana inanıyordum. çi znk Sn uıg Sag Sie upyak We,us3 um340g 9218 uğ ike znurura |, (11) 109p zig) “op9 unuwou yomusıdg Irluuopyopuninp 'ug — ZVdOL YAMlAlyeje E4UOS YUNAOpNp UN $ © «pg “uyso3 desay og — YWNAHTALSVA “gamı zeydesoğj “104 Zıutata ON (1940p uyruaglaysuyı yüzeyel OpJEY ata DES FZNŞ)) “umpjo ouoge Op unpojup Hznunzoç “ Wos UiZosUtAJ pojy S3İJ (uiyezn O)0Z8İ TT alg a0 03 TEpey EğON Piwp1os 9PuNU -0 guyus 94 J0d0 Tul) *don3 aykızea ig gejureyua ifjtavz vuoç 'ukvulniey Izluisos pzn3 enzada ng “uuapo vi “apegey SA nan3j £o$ uojuap desay ngjeH *“zıuısjozn$ woy “auf way zıŞ “wwpsw zizy — (UYUN) ZVdOL “kop? Hed “yesişeg 1ıg vulgesoy znuul NÖ — |ZOS Ma myozpan sea “oAŞApAYİ 1Z19 UMUNUUOL 9g “ery “sepey ng 98) (avduk yarest 114 vurstULUL “| unsunuo3 IpuiĞ,, ZVdOL sel DÖRDÜNCÜ PERDE 205 bir banger, bir kasap, Seyit bin Melâlin baş rakka- sesi... İşte bunlarla.. İş namuskârane bir iş.. Her müstemleke İ/ işi gibi içinde anafor oynamıyor de « ğil.. Fakat kanuni... Daha başka gayelerim de var. SÜZI — Vallahi, bambaşka bir adam olmus » sunuz!. TOPAZ — Kendi lehime mi?, SÜZİ — Herhalde benim lehime değ. SÜZI — Bu acentede benfim de menfaatim var- dı. Zararınız hem Rejiye, hem de bana. Her işten vüzde sekiz alıyordum.. TOPAZ — Bunu gene alabilirsiniz. SÜZI — Nasıl?. TOPAZ — Size çok borçluyum... Bundan bap ka daha nasihatlerinize de ihtiyacım var. SÜZİ — Sizi artık tecrübeli bir iş adamı sanı « yordum. i TOPAZ — O kadar değil... Ufaktefek eksikle rim Yar. SÜZİ — Ne gibi?. “ TOPAZ — Muvaffakıyetin parlak bir işareti. Herkese çıkarabileceğim zarif, tanınmış bir met“ res, davetlileri evimde karşılıyacak Jâtif bir mahlük, “upges api rauos “TEYEK LAB) ug) ZVAOL “wap ampiofo — YWNASTALSVX “gee30 ag Çaryezn EYUUOJ0 SEM 1eyegrı #numl 1g IğIpımy9 up zedoy, mu “140 tiyo UTNNppO0) YE 11 Yüudglsey ) ank 9414p ep ZIMıyvalğ “wwop9 21Yy — ZVdOL Re (0gığ yevemsog uonopp'A) MVNAHTALSVX “möe yiv — ZVGOL *izedo, oksoyy des pıseu ng — IZOS “04 nfolyesi ozış ığsfeg — ZVdOL “i!syei WEN — MWNAHTALSVX ş *ât alg şeyeğ — (YNİOS) ZVdOL *29u Mi seg n$ “yes — YWNAHTALSVN "gisi piyep Iı sez epung — (ZOS ano uspunzuuo 1zns *1op9 Y0y1) IPIİEN) * “ek uyuppopusg ureyeı ng — YVNJHTİLSVX Çaspo 2s9Keynur ayi Banynu IğIparyığ uapurg99 Yu 91168) mezn VİN mg Evon EY) 61 (OAdüğd DINMduYa SÜZİ — Azizim, sizi çok aşırı görüyorum, hat- ta lüzumundan fazla (Oturur) Tamamen çıldırdı- ğınıza hükmediyorum.. Akıllılık mı bu yaptığmız? TOPAZ — Hayır.. Belki hakimiyet.. SÜZİ — Fakat bu birkaç saniyelik hakimiyet size pahalıya mal olur.. TOPAZ — Niçin?. SUZI — Kuru bir idarehane beş para etmez.. Arkada Reji olduğu içindir ki iş yapıyordu. TOPAZ — Bundan sonra da ben varım.. SÜZİ — Siz mi? (Güler) Yapayalnız, ne ya- pabilirsiniz ki?.. TOPAZ — Evvelâ ne yaptığımı bir sorsanıza madam.. Üç aydanberi kendi hesabıma da çalış- tm. İşe yarar adamlarla tanıştım ve para kazan- dım. (Fas) işinden de gelmeye başlayınca... SÜZİ — Bu ciddi bir iş mi?, TOPAZ — Ne diyorsunuz.. Beş bin hektarlık bir imtiyaz... Anonim şirket... Yalnız benim, dört bin bissem var (Kâğıtlar ve esham gösterir) Bun- lar gelecek ay başmda piyasaya acak.. SÜZI — O halde nazırlarla da iş yapıyorsunuz? TOPAZ — Daha o kadar değil.. Bir ayan azası, MieA “OE ze Yasa op O — ZVdOL RM “PA —ZIMVL ei 498 yuog dıyo? usa “yeg vusg — ZVdOL - Ko poznry gana “epypegg,, AE ueços oyey ng US — ZINV.L (gnyns zig uryğ 24 Japa tunssagaL) “1U3 OY ““wunaokrpyag 1Z1ç 'gznunsnui M3öo — 1Z0S (anunuo? zg “pdr dey) “reprejdug #veru blog *“esyeoedruj en osu eyivg uapuog oPH “elsv — ZINVL vunpedire Vulsoeİ Uluğ ZO “498 vag op yağ umre “uaç “iyey — ZVdOL “EYUP re vŞ hşsnueu epekunp 2103 egtsoy ng — ZINVL Saşpşouzop aşi «Je uvpusuyieg ikezud yeoejpiuezey “yeuuezey v4 <td *uıszeuyng njsnureu uos 1ojâ meğesedek okıp S9usısysnuvcu uyuog vıuos uspung — ZVdOL - Czvdol MZ. DO“CÜ PERDE 213 TOPAZ — inan azizim... Şimdiye kadar yap - tıklarımı kanun cezalandırır. Cemiyet iyi idare e- dilse hapiste bulunmam lâzımgelir. TAMIZ — Ne söylüyorsun?, TOPAZ — Hakikati. TAMİZ — Galiba kaçırdın!., TOPAZ — Asla! TAMIZ (Titriyerek kalkar) — Ne?. Sahi mi? Demek haysiyetsiz bir adam oldun ha! TOPAZ — Tamiz! Canım dostum. Bana böy- le korkunç korkunç bakma.. Beni itham etmeden müdafaamı dinle.. Z TAMİZ — Sen! Senki (o vicdanı mücessem- din! Sen ki adeta bir namus hastasıydın.. TOPAZ — On sene, bütün kudretimle, bütün cesaretimle, bütün imanımla vazifemi sırf faydalı bir adam olmak için yaptım. On sene, ayda yalnız sekiz yüz elli frank verdiler. Bir gün haksızlık yapmak istemediğim için namuslu Müş beni kapı. j dışarı etti. Günün birinde sana kaderin beni buras ya nasıl sürüklediğini ve birçok gayri kanuni iş