ği Lu G sese eae seesesesesssssesem. esen, amaaa vere p Bey Operet salgınını (Istanbulsporun genç Sağ içi OrhanB. diyorki: benzetiyor AmatörArtist Gökal (Yo: Yo) salgınına Bugün Balıkesire geleli t7 | iki gün oluyor, Hem ticari ziyaret kabilinden la» lerile tanışmıştım. atlerde de birisile ranedvum — dı ama halâ gelmedi. “ dört gözle onu bekliyoruZ 3 hızlı yet Kökalp beyin uzaktan bulunan eg balkonunda sokak duk. sa - tan geçenleri seyrediyor nıyordu. Sm benim maksa - dem, Gökalp beyi da şimdi geldi. Artık — doğruyu söylemekte bir mahzur yok: -—— Nurullah bey demindenbe ; ri burada bu soğukta Diçin duru Za pe değil, benim bugün birine randevum vardı o da iş * ta geliyor. yi ğe Gökalp beyle beraber sinema- ntresindeyiz. me. Sahneye ne zaman çıktı » vii Sahneye iptidainin ilk sı - nıflarında çıkmıya başladım. O zaman ber çocuk gibi ben de kendimi artist olmak (hevesine kaptırmıştım. Hemen hemen bü - tün dersleri bırakıyor piyeslerle meşgul “oluyordum. İlkmektebi bitirineye kadar © diyebilirim ki, bütün ilkmektep temsillerini bi » tirmiş, salon piyeslerinden bir çoğunu oynamıştık. Orta tahsile atılınca bu hareketimin — ifrata vardığını anladım ve onu bir had de indirdim. Şimdi hevesle çalı - şıyorum. Fakat o çocukluk fikri - le değil tabii, —— Amatör ve profesyoneller- den takdir ettikleriniz kimler - ır. ğ — Şu profesyonellerden bir is ki malüm ismi ben de söyliyerek bizim zümreye geçeyim. Ertuğrul Muhsin, Ismail Galip, Raşit Rı - za, Bedia Muvahhit, Talât.. Isma 11 Galibin kafatasındaki muvaffa etini zikretmeden geçemiye - — Her düşünüşümde Gali - bin bu roldeki muvaffakıyeti Er- tuğrulu unutturuyor doğrusu. Amatörlere gelince: Ankara * da üç seneden fazla ye Ora gençlerini aşağı vi dım. Halkevlerinin kurulması ii gençleri bütün Ankaralılara > nıtmıya vesile oldu. Bu gens'e arasında çok muvaffak olanları Yar, Meselâ akın piyesinde baş rolü alan İsmail | Hilmi, Demi rolünü alan Haydar Nami, diye . bilirim ki bunlarm en iyilerinden dir. Sonra sıra ile şu isimler de bunları takip &der: ç Nijat Kâmil, Mehmet Ali, Ha- di, Sabiha hanım ve beyler.. İstanbul ( gençlerine gelince: ğrusu ya iyi tanıyama” aka gençler mahfeli amatörlerinden birkaç ya say - makla iktifa edeceğim. Bu isim - ler de. Ali Zühtü, Müçteba Salâ- hattin, Baha, Nurullah ve Reşit Beyler. ürkiyede başlıyan operet TT — Orhan seninle biraz konuş mak istiyorum dedim. Başını çevirdi. dikkatle yüzüme baktı ve sonra gülerek. — Ne konuşacaksın. dedi. — Hele biraz buraya gel de bak ne söyliyeceğim.. Kalktık kahvenin bir - köşesine çekildik:, | | — Orhan bugün seninle mülâ | Jisat yapmağa geldim. — Ne mülâkatı? — Ne mülâkatı olacak bizim een i ve i ete için bu hafta da sıra sende. si . gazete için al Ni salgını .n pe N mid — Amma ben hazırlanmadım.. — Vallahi ne diyeyim bilmem | o Ziyanı yok ben sana sualler ki... Bu sual bana “Yo - Yo,, hak» soracağım sen de cevap verecek - kurdaki fikriniz, gibi geldi. Bu - | * gün için çok hoş. Zamanla bu sürece pa kanaatler de silinebileceğinden Holi si başladın? cevabım kat'i değildir. Operet i-| .. 1330 senesinde başladım. yi şey. Hoşuma gidiyor. Fakat. | fik defa Kemal Bey takımında — Film sanayii hakkında fik- | bek oynadım (Kemal B. İstanbul- riniz? spor müessislerindendir.) — Bunun hakkında diyecek | < Bu çalışma bir kaç sene sürdü. şey günden güne terakkisini te - | Nihayet geçen sene üçüncü takım min etmekten başka ne olur. |da sağ iç mevkiinde oynadım. Memlekette bu büyük boşluk ka- | O Takımımızm kaptanı Emin Bey panırsa, ne mutlu bize... Alâka - | bana fazla ehemmiyet vererek be- darlarmdan muvaffakıyet bekle » | ni çalıştırıyordu. i Az bir zaman zarfında beni bi - tinci takım ihtiyatları arasına sok- tu ve bugünkü mevkiimi Emin Be ye medyunum.. (W) sisteminde rım. — Gayeniz? — Gayem, ne bir Holivut yol- cusu, ne bir Naşit, ne de bir Er - tuğrul Muhsin, yahut Galip ol - maktır. Hayır. Asla..Mektebimde tatilde İstanbulsporun maçına İş - takım gençler yeni süslü hayal - | «rak ettim, Ul du. ler kurmuyorum. Zaten kuramam | haddinin iz km Nİ nan ya, Ben sabneden bir takım ma - | tarzından çok istifade ettim. İz - nevi istifadeler görüyorum. Bu s€ | mirde Türkiye şampiyonu maçla i beple mümkün mertebe çalışaca - rında takımda sağ iç mevkiini »l- ) | iL Ş rn 2 riiği LLE BAŞ BAŞA ENÇ NESİ “Mili takım formasını göğsümde taşımak benim için en'büyük br şeref olacaktır... Topliyan ı.Necmetiin Sabri G7 | Orhan 8. P$ — Sporda maksat ve gayen” — O azizim bu suale cevap ver | komediyi temsil eden mek biraz güç. Her futbolcu gibi ben de milli takımın formasını göğsümde taşımak benim için en | mişler ve şiddetle alkışlamışlar büyük bir şereftir. Sonra ben spo- ru zevk için yaparım. Yoksa pro - fesyonel olup para kazanmak için değil., Necmettin Sabri Bir Artistinölümünün)| Gençler bu komedide çok muvaf| yıl dönümü ilk Türk Öperei prınsadonnası | Suzan bir sene evel ölmüşlü ğım. Fakat daima bir amatör O * larak. Zaten benim için bu çok bis Melih Nazmi Fıkra: —Sporculardan kimleri sever ve Gençler ve meyhaneler |takdir edersiniz? Orhan burada biraz durdu ve Geçen akşam 1 e saire eiğini ik adasi. camları tül perdel Salâhattinin şütlerini hiç | bir çük bir meyhanenin önünden ge - çerlerken bir tanesi sordu: — Burada ne var, bu perdelerin | takdir ederim. Bizden Samih ga - arkasında Karagöz mü oyniyor? Diğer biri cevap verdi: — O perdelerin arkasında ge - ce evlerde oynanacak dramlar kafadaki dumanlı piyesleri hazır - Tanıyor! aaa Darüliünun spor klübü ünün daha | cağım gayet tabiidir. Güzel resim düşü - | yapmak, kadar hiç bir şey hoşu - dım. nis, basketbol, voleybol, oynar ve yüzerim.. Yazm en fazla beni alâ- kadar eden denizdir. Tatil günle - rimi yüzmekle geçiririm. Avrupa oyuncusunda görmedim. Fenerbahçeli Fikretin oyununu Suzan MH. Genç bir Türk artisti olan Su zan Lütfullah H. geçen sene K. sa- ninin İl inci günü bir ameliyat tan sonra pek genç yaşta ölmüş tü. Suzan Lütfullah H. hayatını sah ne mesleğine vakfetmişti. Dene bilir ki gözlerini hayata sahne ile açlı ve sahnede kapadı. Bu genç yaşla ölen sanatkâr bizim sanat haratımızda ilk operet. prima dön nası olmak şerefini kazanmıştı. Suzanın hatırasını sanat arka - yet iyi düşünceli oynar. Tenisçi Sedadın oyununu çok beğenirim. Gençlere gelince: İstanbulspor- dan Zeki, Nuri, Kenan, Fenerbah çeden, Şeref, Esat, Nedim, Vefa- dan Muhtar, Galatasaraydan, Kad ri, Enis Beyleri çok takdir ederim. — Sanayi nefise ile meşgul o - lur musunuz? Sanayi nefise ile alâkadar ola: ir hale i eli 2 faal bir Müessisler ve klüp | ma gitmez, az çok musiki ile uğra | daşları unutmamışlar onların işti- nülmektedir. e mensupları Perşembe günü Halk- evinde içtima ederek bu mesele ir. Bal - fınd. > Darölfünunlarının sporcula - rile zaman zaman .— : dır. çareleri yi Darülfür 1/1/933 tarih azanm saat 11 de yapılacağından un Spor Klübünden: | buna cevap verirsen seninle mülâ- inde senelik kongre | katımız bitiyor dedim. şırım. Tiyatroya gelince: En çok hoşlandığım operetler - dir. Şimdiye kadar Süreyya opere- tinin hiç bir eserini kaçırmadım. Bu operetlerden en çok hoşuma gi den (Asaletmaap) tır. — Son bir sual daha soracağım raki Sabiha Zekeriya H., Celâl E- sat, Zekeriya, Suphi Beylerin alâ ka ve cahabetlerile bir Suzan ge cesi tertip edilmiş ve bunun hâsı - latile Suzan Hanımın Kadıköy Süreyya sineması holünde duran hey'reli genç heykeltraş Nejat B. tarafından vücude getirilmiştir. Sanat arkadaşları 11 Kânunusa- — Sor bakayım bu son sualin neymiş? dır. Temaşa grupunda Gençler temaşa grupu bu hafi da Vedat Nedim Beyin üç perde lik “Kör,, piyesi ile beraber “he acı ve hem de gülünç,, hâmında! bir komediyi temsil etti.. Kumkapıda talebe yurdu salo nunda verilen bu müsamere ço güzel oldu. Kör rolünde Avni Bey bize zamanki muvaffakiyetini göster di... Diğer rolleri üzerlerine al gençler muvaffak olmuşlardır. Bilhassa amca rolünde Hüseyi Salih rolünde Nihat Beyler kendi lerinden beklenmiyen bir muvaf fakiyet göstermişlerdir. Leylâ rolünü alan (...?) H. ro lünü iyi ezberlemişti ve ilk defi sahneye çıktığı halde çok güzel o: uadı Hanım kızı bilhassa tebri ederiz. Bundan sonra “Hem acı he gülünç,, namında bir perdelik bi genç çok muvaffak olmuşlardır. Misa firler bu yeni komediyi çok beğ dır. Aksaray birliğinde Perşembe akşamı Aksaray ge ler birliğinde, Has bahçe namın daki komedi temsil edilmişti fak olmuşlardır. Karagümrüklülerin müsamer: Karagümrük sporcuları iki ge ce evvel Çarşambadâki büyük mü samere salonunda çok parlak bi müsamere vermişlerdir. Bu müsa mer. 'e bulunan yüzlerce kadır erkek genç sporcuların musiki ve tiyatro şubelerine mensup olar zençleri fevkalâde alkışlamışlar | dır. Sporda, bilhassa futbolda em ' salsiz bir canlılık gösteren Kara ; gümrük gençleri bir senedir dı musiki ve *iyatro kısımlarındı kendilerini göstermeğe başlamış * lardır. Muhitierini her cihetle şen lendirmek için hiç durmadan çalı" şan bu gençlerin nasıl teşekkül et: tiklerine, nasıl çalıştıklarına ve ne ier yaptıklarına dair gelecek nüs- halarimızda resimlerile birlikte tafsilât vereceğiz. p Genç gözle : 008900 AMENORE Gördünüz mü sporu? Amerika Darülfünunundan ye - ni çıkmış bir genç geçen gün bizim darülfünunda cenup kutpu teya « batine dair bir konferans verdi. Bizim yüzlerce ve binlerce spor- cu gençler, elbette ki, onun bu kon feransını dinlemiş veya okumuş * lardır. İşte gençlik için en mükerm- vel bir spor... Bizim gençlerden de giinün birinde böyle bir seyaha: 'i kim yapacak bakalım? Bugünün çevik oazimkâr (o gençliği; bu * günün futbolda, denizde, gü “ reşte, boksta kendini gösteren | gençliği, işte sana yeni bir spor sahası... Fakat hemen bir den bire kutuplara havalanacak değilsin! Bizim ulu dağın, Erci - şin, Torosların tepelerinden ve Ka- radenizin, Marmaranın dalgaları arasından başiıyacak, sonra gü « nide bir suzan ihtifali yapacaklar | nün birinde sen de kutupları geç « meğc kalkacaksın!