| « ne suret Hazımın sinemadaki Karagözü- nu: : — Nasıl buldun? Diye bana soruyorlar. Ne diyeyim, bilmem ki!.. Yuka» retükürsem sakalım, aşağı tükür- sem bıyığım! Hazımı çok seve - rim; evvelce önün oynatmış oldu - ğu Karagözlere de bayılırdim. Vâ- kıa'o, bü yeni Karagözünde de ge- ne eski sanatkâr ve usta Hazım - dı; fakat, Karagözle Hacıyvadi oynatış cihetinden değil de, onla- rı diğer teferrüatile birlikte sine - maya çıkarışmda, yani bugü“ nün perdesinde bize eski za - manın perdesini ve dekorla- rım gösterişinde, bazı Oufak tefek eksiklikler (o ve yanlışlık - ları göze çarpıyordu. Yirmi beş sene evvelki İstanbul mahalleleri - le bu mahalle kahvelerindeki Ka - ragözü gösleren Hazım, oyundan evvel acaba ne için: “Ey goönce açıl!...,, şarkısını okudu? Bu şarkı, şunun şurasında be; altı senelik bir şarkıdır. Bunun ye- rine eski bir şarkı okunamazımıy- dı? Sonra, yirmi beş sene evvelki mahalle kahvelerinde o gösteri - len biçimde nargileler yoktu; bu nargileler daha çok eski, yani kırk elli sene öncesine ait nargileler z sinemada! Varayım, bakayım , ayinei devran gösterir ? dın, bu ut ve bu tablo tam o zama- nm öz be öz malı idi. Karagöze gelince: Karagöz de, Hacıyvat ta, Arna vut ta, Arap ta ses, taklit, hareket cihetinden mükemmeldi. Lâkin Hacıyvat daha semaisini bitirir bi- tirmez, Karagözün, hiç yoktan cup! diye pencereden atlayıp lü - zumsuz yere onun gırtlağına ya * pışması ne demekti? Hacıyvat se- maisini bitirdikten sonra, aşağı * dan Karagözü kızdıracak şeyler söyliyecekti de Karagöz, onun ü - İ zerine, hiddetle pencereden atla - yıp onun gırtlağına sarılacak de - gil miydi? Kavgadan sonra Karagöz ne ka dar acele etti, ne kadar tez canlır- lık gösterdi: “Yarayım, gireyim, bakalım a- i yinei devran ne suret gösterir?,, İyi amma, hani bir iki nükteli muhavere, hani bir gülünç teker - leme.... Hiç bir şey yok gibi... Hacıyvadın ik <i gelişi, insana asıl oyuna başlandığı duygusunu veriyor; âlâ!.. Lâkin, hani, nerede oyun? Yok!.. Hacıyvat, Karagö - zün karısı için mahallede dediko- du olduğunu söylüyor, Karagöz de bir araptan soruyor. er ei müşteriler tavim Silün oynamazlar- dı. Oraya gidenler, perde açılın - caya kadar kahve, gazoz içerek, lokum yemiş yiyerek, yüksek per- deden konuşarak Karagözü bek - Terlerdi. Gene yirmi beş, otuz sene evyel- ki Karagözlerde kat'iyyen tanbur çalınmaz, gerek oyundan önce. gerek oyun arasında ut, keman, kanun, tef ile ahenk yapılırdı. Klarnetin de buralarda pek ye- ri yoktu. Hele tek klarnet ile Ka- ragöz hiç oynatılmazdı. o Gevrek sesli bu ağız çalgısı daha sonra - ları tek tük ince sazlara karışma - ya başlamıştı. Karagözden evvel mahalle ara- larında gördüğümüz keten helvacı smin'da yalnız kutusu, o zaman - lara ültti; Satış tarzı ise tapkı bu - günün keten helvacılarmın ağzı idi. O zâmaniki, yani bundan yir - mi beş otuz sene eyvelki keten hel- vacilarının hemen hepsi İranlı ve Onlar As — Ha mori duymanişım valla: hi ve billâhi ve talihi! Çekerim tabancaaayı!, Yahut: — Kım soyladı? Kıma soyladı. ne soyladı? gibi bir iki şive ve yanlış anlayış maharetinden sonra ortadan çe - kilerek gene Karagözün: “Varayım, bakayım, ayinei dev- ran ne suret gösterir2,, Cümleşile mumlar sönüyor, Sanatkâr ve usta Hazım, bunu daha çok güzel, daha mükemmel yapabilirdi. Acaba ne için böyle kusurlu yaptı? Anlıyamadım. Hele, ona “Karagöz, ismi veril dikten sonra, ne içim tam, fakat kısa bir oyun oynatılmadı? Haydi oyun ne kadar kısa olsa gene u- zun sürer diye bundan çekinildi ise ne için tam bir Hacıyvat — Ka- ragöz muhaveresi yapılmadı? Çok sevdiğim usta sanatkâr Hazım, belki ilk defa olduğu için manza- satış ağızları da bugünkünden bam baska idi, Bozacı ite sekler oldukça o zamanın bozacılarına benzemekle beraber bağırışı tam © zamanın kendine mahsus ma- kamlı bağırışı değildi. Hususile, o zamanlar bözanm şekerlisinden Ziyade pekmezlisi makbuldü! Mısrr buğdaycı da o günün Mı > sır buğdaycılarınm hususi ahengi- Ni tam gösteremiyordu. , Oyundan evvelki manzaraların #şinde en hoşu utla: “Pencereden kar geliyor,, baktım yar geliyor,, “Terzi kolların kırılam,, “Yelek te bana dar geliyor!,, ü ün çalmıp söylenmesi» Bu türkü, bu türkü söyliyen ka» Da. ralar ve oyun filme almırken bu ufak tefek eksikliklerin; yanlışlık- ların pek farlımda olamadı; ya - hut ki bundan daha mükemmelini filme almak imkânı bulunamadı. Bununla beraber, sevgili Ha - zmı her O; a, her rolünde, can ve gönülden alkışladığım sibi, bunda da alkışlarım. Çünkü sine- mada bu kadarını başarmak ta her baba yiğitin kör değildir. Osman Cemal 2 amma — Türk tarihi tetkikleri! Türk tarihinin medeniyet kıs- inı tetkike uğraşan komisyon, pie kısa bir zamanda ikma- Ii için artık her Perşembe toplan- mıya karar vermiştir. Suikast mı? “ bunu mahalledeki bir arnavutla| undan Dunikowaki iki sene hapse | sinin İpekiş,, Istanbul şubesi açıldı ME ” Atlantik yanan Fran- sız gemilerinin beşincisidir Yeni yanan Fransız gemisi he - nüz bir sene kadar evvel denize indirilmişti. Bu 40.000 tonluk. ge mi 227 metre uzunluğunda idi. Hu susiyetlerinden birisi de gemiyi başından nihayetine kadar ikiye bölen bir caddeye sahip oluşu idi. e. » GENİ Bu son zamanlarda deniz ka - zaları artmıştır. Meselâ iki üç se - ne evvel “Mesajeri Maritim,, şir- ketinin “Paul - Lecat,, isimli. ge » misi Marsilya limanında batmıştı, | Ayni senenin Ağustosunda, bü - yük bir gemi olan “Paris,, transat- lantiğinde Havr limanında bir yan gın çıkmıştı. 1pekiş'in Istanbul şubesinde dünkü merasim “İpekiş,, fabrikasının Beyoğlu | Odası ve Ticaret müdürlüğü erkâ- Daha /F ların Asya | Ve İzmirde açtığı mağazalardan | nile bir çok davetliler bulunmuş - isimli m ii bat - | sonra dün de İstanbul satış mağa- | lardır. Davetlilere hazırlanmış © * ta, birçok hacılar öldü. Bunu müte zası açılmıştır. ç lan büfeden ikramda bulunulmuş" izl Ağ) da da böy- İpekiş,, İstanbul satış şubesi) tur. e er ; Nihayet, Aden Sultan Hamammda 23-25-27 nu gi “İpekiş,,in İstanbul satış mağa” körfezinde Filipar vaparu battı ve | mayalı mağazada. sazı de, Bayoğla undan SE Mi; kabin lü bebiğ'ol” Dün saat 16,30 da bu mağaza -| duğu gibi, ince bir zevkle ve ga* d i üç kişinin ölümüne nın açılma merasimi yapılmıştır. | yet zarif bir şekilde tanzim edil « <a la İma merasiminde Siirt meb- | miştir. ş Bundan başka da Hollan, 9 | usu ve İş Bankası idare meclisi re-| (o “İpekiş,, kumaşlarının nefaseti rağını taşıyan Peter Carmilzen ge- isi Mahmut Beyle, İpekiş müdürü | ve mağazada teşhir tarzı davetli « 7 misi de yanmıştı. Bu sonuncu £* - | Reşat, Alpullu şeker fabrikası mu- | ler üzerinde çok iyi bir tesir bırak 5 mi üç defa tutuşup söndürülmü$. | rahhas azası Hayri Beyler, ticaret | mıştır. nihayet tamamen yanmıştı. vi Kimlerdir? | Her şey ucuzladı, Enkazı çekildi CHERBOURG, 7 (A.A.) — At DS APTDE Biri a aytac) | ingiliz lirası düştü... — Senin ne kadar güzel sesin lantigue, önünde bir torpil gemi- varmış canım.. diye duyduğu hay- İ si ve etrafında 10 romörkör oldu - ğu halde gece yarısından 40 daki - ka sonra buraya gelmiştir. Bütün | ranlığı anlatmış. Bundan sonra gemilerin fenerleri yanmıştı. Bu) teşvik'fasli başlamış. Artaki Efen- al üzaimet ve fakat ayni zamanda | diye gidilmiş, ders alınmaya başı S you . Hamiyet H bir a kal Geminin Cherbourg'a gündüz | larda dinlemeğe muvaffak olmuş. girmesi mükarrer bulunduğu kal -| Fakat Hamiyet Hanımın asıl de gece girmesi esrarengiz adde - | şöbreti geçen sene Kadıköyünde dilmekte dir. : Misırlr oğlu bahçesinde yapılan Hafif bir duman, yangının hâlâ | müsabakadan sonra başlamıştı. devam etmekte olduğumu gösteri- | Çünkü burada yapılan müsabaka yor, Bugün romorkör kaptanları, | Kendisini yalnız maddeten deği! geminin enkazı hakkımdaki rapor- | Manen de kazandırmış, diyor ki: 4 larını vereceklerdir. — İşte hayatımda en heyecanlı | bir tezkere yazarak komisyonun Bu raporların mütehassıslardan | günüm. Beni tuttular müsabaka | toplanmasını bildirmiş, ayni za » mürekkep bir hakem heyetine ha- | Yâr diye Kadıköyüne götürdüler. | manda şirkete de murahhasmın vale edileceği zannolunuyor, Müsabakaya tam on yedi H. giri-| seçilmesi tebliğ edilmiştir. Atlantigue'in teknesinde yarık | Yordu. Yüzlerce halkın önünde he- Komisyonda Belediye namma | ve çatlak varsa karaya oturtulma- | pimiz birer birer söyledik. Netice- | şirketler komiseri Muzaffer Be » sını kolaylaştırmak için bir kum - | de birineiliği kazandığımı haber| yin bulunması kararlaşmıştır. a luğa sevkedilecektir. verdikleri vakıt heyecanımdan bo-| (| İngiliz lirası bir hayli düştü » i dulacak bir halde bulunuyordum... | günden telefon ücretlerinin kö * Ticareti sm Bâzırıma |” Tinyarisımlâni Yi iK musu- | künden (ineceği (muhakkaktır. yanatı : 3 i nuz? Komisyonun tetkikatı esnasında PARIS, 7 (A.A.) — Cherbourg' | — Memnunun efendim. Musiki | İngiliz lirasmın ne zaman düştü - dan aydet eden ticareti bahriye na | mesleğim oldu ve ben mesleğim! | gü de tesbit edilecek ve bu müd- a zrı M. Meyer Atlantiğue hakkın - | seviyorum. Mahaza evlendikten | detten itibaren halktan fazla o» da şu sözleri söylemiştir; sonra piyasa hayatından çekileor. | lârak alınan ücretler hesap edile- “ Elim ve pek müşkül olan tah- | Zin tabiidir. rek iadesi cihetine gidilecektir. kikat devam ediyor, fakat kana «| | Hamiyet Hanıma, birçok musi - Şurayı devletin kararr henüz. atim, her türlü cinai teşebbüş ihti- | kisinasların, kadınların saz hey: - Belediyeye bildirilmemiştir. Mam mellerini düşünmemek merkezin- | tine dahil olmalarından şikâyetçi mafih, ücretlerin düşeceği kati dedir. Altı n ilikkinia olsa olan daha çok “para ez verdiği karar dahiliye kazanmak,, meselesinden çıkmış e a harla söyleyip anlatan Leh tebaa- | kadaşlarımı beğendim. Çünkü hep ayrı ayrı güzellikte sesleri w (Baş tarafı 1 inci sayıfamızdadır) tünel gibi hâlâ eski tarifeleri tat- bik eden şirketler de sıradan ge irilmeli. 4 Bunlardan "biri" “olan telefon ücretleri | indirilecektir. Şurayı” devlet telefon ücretlerinin indi « rilmesine karar verdiği gibi, te - lefon tarifesini tetkik edecek o « lan komisyon da içtimaa (davet i edildi. â Vali ve Belediye reisi Muhid * din Bey komisyonun reisi olan | posta ve telgraf (o serkomiserine oldukları, bu halden musikinin el surayı devletin ka * kaybettiğini iddi iklerini an , | verile Komisyonun vereceği ka * yk e İren rab A a e ay gi olamıyacağı anlaşılmaktadır. Ko- Yapacağını iddia | ojeyi... eğimi söyledi hal yeni tarife tatbik olunacak » eden ad ! | 7 i tır. Marttan itibaren halkın te * am — Arkadaşlarmızdan hangile - İsfomlarda dala i di PARİS, 7 (A.A.) — Altın yap. | rini beğenirsiniz? bileceği ümit edilmektedir. Ni mağa muvaffak olduğunu | ifti - | — Hepsini, Bütün sanatklik ar. i dip, <3 a Hamiyet H., Naşit Bey tiyatro» | mahküm olmuştur. var. İ sunun Ramazan için baş mugan * Dunikowski kendisine .para| — En çok sevdiğiniz hangi şar- | niyesidir. Saat altıda söylediği ba- vererek yardımda bulunan şirket- kıdır?. ş : ra geliyor ve on ikide buradaki işi- Sere üç milyon franga yakın bir! — Birçok şurkılari sevorl. | nibitirip, kendisini bekliyen anne meblâğ iadesine mecbur olacak - | Fukat en çok sevdiğim “anladım 1 ” sevmiyeceksin...,, diye başlıyan - a , sile birlikte Beyoğlumdan Şehza - de başına gidiyor. mupE tır. i a