Buhran nasıl arttı? — Sterlin düşünce — Makdonald'in oynadığı rol — Hindistan ve Kıb- rıs meselesi — Kudüs kongresi — Fransa ve Almanya — Balkanlar ve Italya — Ispanya'da Cümhuriyet — Mançuri ihtilâfı ve Cemiyeti Akvam — Amerikanın alacağı — Edison Tarihte işaret edildiğine göre eski Araplar, geçen bir sene zarfında ha- Yatlar üzerinde en ziyade tesit bra» kan bir hadiseyi gösterir bir kelime ile o seneye at korlarmış. Meşhur senetülfil'i buna misal olarak göste- #irler, Eğer bu usul cihan tarihinde tatbik edilmiş olsaydı, geçen 1931 mi. himen verilecek en münasip isim ran ve endişe senesi) İsmi olm. lâzım gelirdi. r Fihhakika geçen sene zarfında bü- tün cihanı azim bir işsizlik buhranı; İktisadi bir felâket dalgası kapladı. Hazineleri en dolu, iktısadi ve ticari vaziyetleri en sağlam olan milletler bu dalganm savletlerinden kendileri- »i kurtaramadılar, Bu sarsıntılar, bü- tün insanlığı en büyük harplerden daha şedit bir suretle inletti, Cihan Buhranı 1915 senesinde müttefiklerin mağ- lâbiyeti üzerine, aktolunan Versay, Nöyyi, Sen Je » Triyanon munhes' deleri 1914 savletinden gözü korkmuş olan Fransanın tazyikı altında akte- dilirken, galipler başta Fransa olmak Üzere yalnız bir şey düşünmüşlerdi. O günkü mağlüpların bir daha baş kaldıramıyacak bir zebunluğa düşü »| Tülmesi, Ve bu'düşlnce yerek Fransız Ticalinde, gerekse onlara tâbi olan iti lâf hükümetleri ricalinde o dereceye yarmıştı ki yüz milyona yakın vasati Avrupa halknm sefalette bırakılma #mdan, Avrupa (Ekilibr) ine ne bü. yük zararlar gelebileceğini ihate ede. Mmemişlerdi. 1918 denberi geçen on üç sene zar - fında Avrupada iktısadi ve askert tes fevruku elinde tutan Fransa, mahut başka bir şey düşünmedi. Almanya- dan, Avusturyadan, Macaristandan, Bulgaristanda yükselen yeis uğultu. lar, hatta İtalya, Ingiltere, Amelika Bibi büyük harp müttefiklerinin iti - dal tavsiye eden mırıltıları, garp tikları a sebat ile mümkün gö- iu. Fransrzlar on beşinci Luis nin hodgâm nazariyesihi biraz değiş - tirerek: (Fransadan başkası tufana alym diyorlardı. İşte 1931 felâ - Senesinin geçirdiği elemi; buhra» Hn asıl âmillerini Fransız siyasetinin bu hodbin düşüncelerinin tatbikinde Sterlin Diyarında en fazla müteessir olan cihanın en büyük ve en zen- MAKDONALD yazilerede işsizlik müzmin bir dert ini almeş, işsizliğin doğurduğu hoş! yutsuzluk, muhafazakâr fırkaları ekal| Niyete amele ve burjuva ta.| bakaları sosyalist nazariyelerile meme leketi gül bahçesine çevirmek iddin -' sında bulunan Tredünyonlara meylet- mişlerdi. Geçen sene girerken Tredün yon fırkası reisi Makdonald (Birinci İngiliz) vaziyetini işgal ediyordu. Snovden gibi muktedir bir maliye ci ve Henderson gibi kıymetli bir si- yasi ile takviye edilmiş olan Makdos| nalt kabinesi fevkalâde (mesaisine rağmen işsizlik buhranma çare bula - mıyarak, müşkülât arasında çırpınır. ken; iktısadi felâket dalgası Büyük Britanyanın sahillerine çarptı. Dalganm sarsıntısı o kadar şiddet - li oldu ki, yıkılmaz bir ilâhe, tegay» yür etmez bir vahdet addedilmesine alışılmış olan Sterlin lirası birdenbi - re müthiş bir surette düştü, Bu bek- Tenilmez düşüş bütün cihan piyasasi» nı sarstı. (Muazzam İngiltere) kendi| ni Hint isyanlarımın, tayyare ve filo hücumlarmın o sürükliyemiyeceği bir felâket uçurumu önünde gördü. İngilterenin en endişeli dakikaları « zuhuruna meydan vermiş se de senenin mi yaşadığı bir sırada bir adam Ramsey | son aylarında in'ikat eden kongreye bir Makdonalt, harikulâde denilecek bir itidali demle bütün vaziyeti kavramış| İ ve değme siyasilerin yapamıyacağı bir çevirme hareketile buhranım hasarla- rını tadile muvaffak olmuştur. Makdonalt, reisi bulunduğu fırka» nın, malf buhrana rağmen, İşsizlere verilen parayı tezyide çalıştığını ve vaziyeti ıslah için yapılan tekliflerin hiç birisine yanaşmadığını görünce, Snovdenle birleşerek fırka aleyhine bir vaziyet aldr. (eylül 931) Hender« son gibi eski siyasette musrr kalanla. rı kabinesinden çıkardı ve o güne kas dar düşmanı olan muhafazakârlarla birleşerek krala yeni intihabat icrası emirnamesini imzalattı. (T, evvel 931) Koca başvekilin bu hareketinin ga « yesini İngiliz milleti ihate etmişti, İntihabat neticesinde amele fırkası meb'uslarının adedi (253) den (35) e düşüyor. Mühüfâzakârlar (190) yeri ne (418) aza intihap ettirmiye mavaf. fak oluyorlardı. Hindistan Meselesi Mister Makdomalt, bir taraftan bah. ran ile göğüsleşirken diğer taraftan Hindistanm mukadderatını tesbit 6 decek olan yuvarlak masa konferansı ile meşgul oluyordu. Bu meselede İngilterenin kadim #kj yüzlü siyaseti, tahmin edilebileceğinden çok fazla muvaffakıyet gördü. Esasen Londra da toplanan ve Hint mukadderatı hak- kında karar vermesi beklenilen yu » varlak mâsa konferansmdaki Hintli azanm kısmı azamı (İngiliz nüfuzu tahtında bulunuyordu. Maamafih sene lerdenberi İngiltereye karşı şiddetli hücumlarda bulunan Maehatma Gan- dinin menfi ihtilâl tohumlarını Hin - distana saçlıktan sonra Londradaki yuvarlak masa müzakerelerine iştirak için memleketinden ayrılması Hint is») tiklâline taraftar olanların kalbinde ümit uyandırmıştı. Halbuki (Gandi) nin seyahati zannolunan neticelerin hiç birini (Overmedi. Memleketinde müsbet bir ihtilâl aleyhinde buluna» rak Hindin milli faaliyetini sekteye uğratan (İstiklâl havarisi) Londrada- ki seyahatinden faydalı bir netice ala- madığı gibi Müslümanlarla Budiler arasmdaki #htilâfı da halledemediğin- den, Hint istiklâl hareketleri muzır bir hercümerciye doğru sürüklendi. Bir senelik bir müddette Hindin muh- telif noktalarından Oo yükselen itiraz! avazeleri gittikçe daha zayıf, daha boğuk bir perde ile (o duyulmaktadır.! Şu suretle (Gandi) milletinden ziyade İngiltereye (havari) lik etmiş vaziyes tine düştü. Kıbrıs Meselesi İngiliz dahili siyasetinde yükun ge- len mühim hadiselerden biri de Kıl rs isyanı olmuştur. Senelerdenberi (Dodekanez) ve (Kıbrıs) ramları Yu-! manistanla birleşmek temennisinde bu! lunuyorlar. o Yunanistanm Türkiye ile tamamen uzlaşması, Kıbrıs rum - larında Atina cümhuriyetine iltihak| ümidini kuvvetlendirmiş olacak ki beklenilmiyen bir sırada isyan ederek vali konağını yaktılar.( T. sani) (Ha vari) Gandiyi Hindistanda ve Avru 4 pada serbest serbest gezmiye bırakan İngiltere, Kıbrıslıların ihtilâline karşı, &yni müsamahayı göstermedi. İsya-) nın elebaşıları aralarında bir metrepo lit olduğu halde Hint denizindeki| (Seyşel) adalarına nefyedildi ve sev) kolunan tayyarelerle harp sefineleri! ilhakçıları çabak susturdu. Kudüs Kongresi İslim Aleminin en mühim kismini Maat zinciri altmda tutan emperyalist İngiltere Müslümanları uyuşuk bir halde bırakmak için arasıra dini his- lerini okşamaktan hali kalmaz. Ku- düste geçen sene in'ikat eden hilâfet kongresi, İngilterenin bu avutma si » yaseti neticelerindendir. Kongrenin akdinden mukaddem, sabık halife Ab - dülmecidin kızını Haydar nizamının oğluna vermesi bir çok rivayetlerin çok islâm kitlelerinin iştirak etmeme: leri ve kongreye iştirak eden azanın Ingiliz emperyalizmini alkışlamaktan başka bir şey yapmamaları, böyle kon gre teşebbüslerinin ne kadar vahi ol) duğunu bir defa daha isbat etmiştir. Harici Siyasette Harici siyasette Makdonaki İngiliz an'anesine sadık kaldı. Para denilen mühim kuvveti ele almıyâ muvaffak| olmuş olan Fransanm tehditlerine! rağmen İngiltere, bazan Paris hükü metine mümaşat ederek, bazan Alman mwtalebatını tasvip ederek, bazan A» İmiştir. Suriye milliyetperverlerinin me bu seyahatten umduğu neticeleri ala» madı. Diğer cihetten Almanyada Hit. ler taraftarlarınm galebe çalmaları ihtimali, Fransiz efkârı umumiyesini büyük bir endişeye düşürmektedir. Bu sebepten dolanyı sol cenah radikal ve sosyalistlerinin bütün gayreti boşa gis diyor. Bunların geçen sene zarfmda kaydedilecek yegâne muvaffakıyetleri sağ cenahın tazyikine rağmen intihap kanununun tadilin; tehir edebilmeleri olmuştur. Mandater memleketlerden Suriyede geçen sene, teşevrüşler arasında geç - saisini boşa çıkarmak için teşkil olu» nan Ermeni kolenisinin omuhtar bir idare vücude getirmesi hakkmda çıka- rTilan rivayetler arasında ve senenin son kısmında yapılan intihabatın he» nüz neticesi alınmamıştır. Kanlı mü- endeleleri mucip olan bu intihabatın neticesinde Suriye idaresinin cümhu - riyet mi, krallık mı olacağı anlaşılas caktır, Almanyada 1931 senesi Almanya için en ıstırap- İk bir sene oldu. Bir taraftan harp borçlarının tesviyesi için Fransa tara» fından tazyik edilen Rayş, diğer taraf tan dahilde fırkalar şiddetli mücade İelerinin sarsıntılarını görmüştür, Son intihabatta Rayslağda oldukça mü - him bir kitle ile temsil edilmek mu « vaffakıyetini gösteren Hitlerciler — Milli sosyalistler, harp borçlarını ka- merikaya el vererek kararsız ve şüp- heli siyasetinde devam etti. Muhafa- zakârların resikira geçmesine rağ »l men Henderson'un terki teslihat kon - feransı riyasetinde kalması, İngiliz hükümetinin Cemiyeti akvam oyunca » ğına ne derece az ehemmiyet verdiği »| ni ispata kâfidir. Japonyanın Cemiyeti akvam ve Kel- log misaklarını nakzeden hareketleri karşısında, İngilterenin resmi bir ns) demi tasvip hareketile iktifa etmesi, Britanya imparatorluğunun o Aksay! Şark vekayiinde istismar edecek nok- talar elde etmiş olduğu kanaatini ver» mektedir, Fransada Hali hazırda Avrupanın en kuvvetli ve en Zengin hükümeti olan Fransa, umumi buhranın zararlarmdan nisbe» ten az müteessir olmuştur. İki inti- haplan beri, ateşli (mücadelelerine! rağmen ekseriyeti elde edemiyen sol cenahım mütevali hücumlarına kar - şt Fransız hükümet ricali, Puanku- renin miras bıraktığı muhafazakâr| emperyalist siyasetine halel getirmes! diler. İntihabatla sağ cenah ve mer» kezin ekseriyet kazanması neticesin - de mevkiini muhafaza eden M. Laval, Almanyaya karşı tatbik edilen tazyi» km en hararetli taraf'arlarından ol- duğunu muhtelif vesitelerle göstermiş tir. Almanyanın uğradığı mali bul. ran neticesinde harp borçlarını ver » mekten İstinkif etmesi karşısında Misi ter Hoverin moratorşom (feklifinde bulunması, Fransız kabinesince pek! hoş görülmemişti. M. Laval, Makdo! naldin Nevrork seyahatini #anziren Amerikaya giti, Fransız başvekili ia İ rın rüesasını Tirol'da bul etmemekte ve bu düyunün tesviyes| #ini tekeffül etmiş bulunan Brüning hükümetine hücum etmektedirler, E » sasen Avusturyalı olan Hitler, Alman milliyetperverleri nezdinde mühim bir mevki tulmya muvaffak olmuştur. Gerek taraftarı matbuatım < Jisanile, gerekse kendi nutuklarile Fransaya mütemadi hücumlarda bulunan mu - halefet liderinin ekseriyeti kazanarak resi kâra geçmesi ihtimali, vaziyetini tehlikede gören Fransayı ve harp ols maması için çalışan sulhperverleri en- dişeye düşürüyor. Senenin son ayın- da Brüning hükümeti, Hitlereiler hak» kmda şedit kayıtlar koymuş ve Hit- lerin ihtilâlci nutuklarını mene lü» zum görmüştür. Brüning hükümeti, Yung plânmm tahmil ettiği şeraiti Almanyanın ifa edemiyeceğini mükerreren bildirmiş ve buna mukabil ancak plânı tediyat tarihi için bir moratoryom elde ede- bilmiştir. Ayni zamanda Almanyayı Silezya eyaletinden ayıran Dançig dehlizinin Almanyaya iadesi meselesi | de Rayş hükümetini işgal eyliyor. Bu| sebepten dolayı Lehistan ve Almanya arasındaki uzlaşamamazlık temadi et mektedir. Avusturya Almanyada Hitlercilerin faaliyeti » ne mukabil Avusturyada Heymveh » ren'ler Hitlerin programile cidal sa- hasına atılmış bulunmaktadırlar, Al» mânya ile Avusturya arasında bir gümrük ittihadı vücude getirilmesi hakkındaki kararın Fransanın şiddet İ Ni muhalefetine uğraması ve Lahey disi vanınca tasvip olunmaması üzerine Anşlus'e doğru atılmış olan bu ilk a- dım geri alınmış ise de bu ric'atin pek muvakkat oluduğu muhakkaktır. Haymvehrenlerin omuhtelif nokta- larda çıkardıkları iğtişaşlarla müca »; deleye mecbur kalan hökümet bunla» tevkif ederek | mahkemeye sevketmiş ise de adül be-| raetlerine karar vermiş ve bu karar! oldukça büyük bir heyecan uyandır », mıştır. Lehistan Pilsudskinin (o Lehistanında. Diyet meclisinin diktatöre karşı olan isyan- ları bastırılmış bulunuyor. Lehistan, hali hazırda bütün nazarı dikkatini! garbe atfetmiş, komşusu Almanyanın taarruzuna duçar olmak endişesile ya yor. İli komşu millet arasında Dan cig dehlizi dolayısile zuhur eden ihti- lâf o kadar şedittir ki bu ihtilâfın mü- 1931 sellâh bir eidale inkılâp etmesi için en küçük bir sebep kâfidir. Böyle bir hadisenin vukuunda diğer Avrupa devletlerinin muhtelif suretlerde mü- dahale mecburiyetinde kalacakları ve harbin pek çabuk tevessü edeceği mu- hakkaktır. Lehistan Almanya tarafından bek» HİTLER lediği bu taarruza karşı koymak için küçük itilâf devletlerile münasebatı- nı takviye etmiye çalışıyor. Bu tak. viye harekeli devletlerin hariciye na» zırları arasmdaki sık sık ziyaretlerle tezahür etmektedir. Bulgar başveki- Wi M. Muşanof'un Ankarayı ziyareti sırasında vaziyeti endişeli gören Sırp hariciye nazırının Lehistana kadar giderek Mareşal Pilsudski ile görüş mesi bu ziyaretlerin sonuncusu oldu, Balkanlar — Macaristan Kral nâibi Horti'nin müdebbir ida- resinden senelerce ist Macarlar, bugün hâ de koşmaktadırlar. Bu kralm Habss bürg hanedanından genç Oto olması hemen hemen O kararlaştırılıştır. Evvelki sene Ankarayı ziyaret eden Macar başvekili Kont Betlen ahvali sihhiyesini behane ederek makamını bıraktıktan sonra yerini işgal eden Kont Karolyi'nin programı selefinin - kinden asla farklı değildir. İtalya « nm müzaheretini gören, Romanyadan başka hiç bir komşusu ile ihtilâfı ol» miyan Macaristan senenin (şiddetli buhranımdan en az müteessir olan mil letler meyanında sayılabilir. Yugoslavyada kral Aleksandr, dik» tatörlüğü tahfife karar vererek bir meclisi müessisan topladı. Geçen se- ne zarfında Halya ile Yugoslavya a- rasmda mukaddemki senelerde oldu « ğu kadar bariz mücadeleler görülme miştir. Buna mukabil Yugoslavya — Bulgaristan münasebatında eski ger- ginlik müşahede edildi. Zaten Nöyyi muâhedesinde Bulgaristana vurulan kayıtlar dost memleketi (fevkalâde sarsmakta ve iktısadi buhranm en âci safhalarına maruz kalmasını intaç ef» mektedir. Bu kayıtları tahfif için uğ- raşan Bulgarlar, ne Yugoslavlar ne de Yunanlılar ile bir uzlaşma teminis ne muvaffak olamıyorlar. oTâyapçef kabinesinin sukutu ve yerine bir çok tereddütlerden sonra Müşanof kabine sinin gelmesi Bulgaristanın harici müşkülütınm dahildeki tesir; icabm dandır. Kral Zogu'nun idaresindeki Arna» vutluk, ihtiyarile İtalyanın mandası - na girmiş bulunuyor. İtalyan serma» yesi Arnavutlukta Faaliyet göstermek- te ve memleketin imarına yardım et» mektedir. Buna mukabil Arnavutlu» ğun dahili ve harici siyaseti Arnavut» luğa merbut kalıyor. Reisicümhur Hazretlerinin Balkan konferansı ve silesile kral Zogo'yu tanımaları Tür- kiye ve Arnavutluk arasmda munkati bulunan münasebatın tekrar iadesini mümkün kıldı, Garp komşumuz Yunanistan, debili bazı gailelere rağmen sulh ve mesa» lemet yolunda ilerlemektedir. Sabik reisicümhur (o Ceneral ( Pangalos ) un taraftarları tarafından yapılan te şebbüsler, kralerların ve komünistler rin tahrikleri Venizelos hükümeti ta» rafından kolayen bastırılsbilmekte- (Lütfen sayfayı çeviriniz)