T SK u K 5e SAYIFA 6 ——— nin kanuni şartları, iptidai bir şekil de tesbit olunuyordu. Yeni teşkilat ya- sası prensiplerinin tatbiki için çıkarı- Jan 21 ikinci teşrin 1931 tarihli kanun işçilerle patronların akit bakımındaa münasebetlerini nizama soktu; 27 ikinci gteşrin 1931 kanunla bir “telifibeyn,, ve hakem usülü ve asgart — iş şartlarının tesbiti için bir metod ortaya konuldu Böylece akit hürriyetine, partilerin ser- bestliğine üç katlı bir çember — konul- muş oldu. Bunlar da: kanun, korpora- tif kurumların yaptıkları iş düsturları ve toplu halde yapılan anlaşmalardır. Karışık jüriler: Uzlaşma ve hakem usulü hakkında- ki 27 ikinci teşrin 1931 tarihli kanunun en mühim fasıllarından birisi, işçiler- le patranların 4 veya altı mümessiliyle iş bakanlığının mahalli mümessilinden mürekkeb muhtelit jüriler tesis etmek- tedir. Mümeessilleri, mesleki birlikler seçmektedir. Bu jürilerin vazifesi, işin genel şartlariyle devam müddetini ve gündelik meselesi: nizam altına ah maktır, Anlaşamamazlıkların grev iyla- nından önce bu jüriye bildirilmesi mec- buridir. 86 mcı madde, çalışma muka- velesi bir yıl için muteber olan her iş- çinin, gündeliği tam verilmek şartiyle fasılasız yedi gün izne hakkı olduğu- nu tasrih etmektedir. İkinci teşrin 1933 te yaprlan ve sosyalistlerin kazanama- dıkları seçimlerin ertesinde, muhtelit jürilerin tesisine muhalif bir cereyan baş gösterdi. 19 ve 20 temmuzda patron- Tardan mürekkeb başlıca birlikler Mad- rid'de ökonamik ve soysal bir toplan- tı yaparak İspanya'daki bütün patron- ların genel bir birlik yapmalarını tek- Nf edenler bir takrir hazırlamışlardı. Bir iş mahkemesinin karışık — jürileri tahdid ve murakabe etmesini istiyor- lar, otorite prensipinin yeniden kurul- masını diliyorlardı. 1936 mart ve nisa- nında bir ıslahat projesinin münakaşa- sına başlanıldı. Patronlardan — ve işçi- lerden mürekkeb gruplar, karışık jüri- lerin uzlaşma için mi, yoksa işi kontro- le yardım ve aynı zamanda hüküm ver- mek salâhiyetini haiz birer teşekkül mü oldukları meselesi karşısında kaldı- lar. Genel işçiler birliği karışık jürile- sin haklarının herhangi bir azaltılışmı protesto etti. Patronlar ise jürilerden murakabe hakkının ve adli salâhiyetin kaldırılmasını teklif ettiler. Bunun - zerine de 1934 ikinci kânununda resmi bankanın ulusal karışık jürisi, bir hü- kümet kurumu olduğu için, ilga edildi. Martta muhtelit iş jürisi Madrid'deki kara nakliyatında çalışanların haftada bir gün dinlenmeğe hakları olduğuna karsr verdi Kanuuni calışmalar: 1932 de pek çok kanunlar çıkarıldı. Nisanda, ziraat, ticaret ve sanayi baka- nı, ulusa! ökonominin ana çizgileriyle nizamını bulmakla mükellef ökonomik bir meclis kurdu. Fakat kurumların de- Hişmesi sırasında bu meclisin yaptığı bütün çalışmalar boştu. 29 ağustos ve 29 eylülde parlamento, uluslararası İş bürosunun kömür madenlerinde işin de- vam müddetine, ekmek fabrikalarında gece calışmalarına, hastalık sigortasına xid olan uluslararası anlaşmalarını top- tan tasdik etti. Bunlardan birçoğu 10 veya 15 senedenteri tasdik edilmeyip bekletilmişti, Kadınların gece çalışma- sma dair olaniyle sanayide çocukların gece çalışmasına dair olanı 1919 danbe- , ziraat işçilerinin birleşmek bakları- na dair olanı ise 1922 denberi bekliyor- du. Sonradan yapılan bu tasdikler, ih- tilalden önce çalışma şartlarının nasıl olduğunu ve ispanyol iş kanunlarını, diğer memleketlerin iş kanunları sevi- yesine çıkarmak için telafisi gereken teahhuru gösterir. Mesleki birlikler hakkında olan 8 ni- san 1932 tarihli kanun, patron veya işçiler bakımından sendikalizme soysal teşkilatın ortasında yer vermektedir, Bu birliklere girmek ihtiyaridir. Bir. liklerin nizamnameleri, eyaletin iş mü- messiline verilir. Bu mümessil, birli. ğin muhasebe defterlerini de kantrol eder, Umumi isciler birliği bu kamı- nü eyi karşılamış, fakat birinci enter- nasyonale sadık kalan ulusal iş konfe- derasyonu bu kanunla çok çarpışmış- tır. İşsizlik, uzadıkça, işçilerin dilekle- rini kamçılamış, çoğaltmıştır. 1933 yılr temmuzunun birinci günü 341.000 kişi- si (vani “p 626 sı) ziraat işçisi olmak € SASÜDU işsiz vardı. İşsizlik, en Be Ci Bi . « gök, ziraat islahatının bilhassa tatbikı gerek olan vilâyetlerdedir. Ulusal yar» dım enstitüsü, soysal sigorta kanunla- rını birleştiren bir proje hazırlamıştı Katalan parlamentosu 24 mayıs 1933 bir işsizlik — enstitüsü kurulmasını onarmıştır. Bu enstitünün başlıca va- zifesi bir bayındırlık proğramı hazırla maktır. Bayındırlık — işleri te an müstahsil kooperatiflerine verilecektir, Prensib itibariyle işsizlerin sanat ve yer değiştirmeğe mecbur tutulmamala- rı kararlaştırılmıştır. 1934 — şubatında Madrid belediyesi 29.550.000 pezetalık bir çalıştırma plânını tatbika başlıya- cağını bildirmiştir. 7 temmuz 1844 de parlamento, işsizlere yapılacak para yardımı hakkında iğreti bir kanun ona mıştır. Hükümet, üç ay içinde işsizlik sigortasını yeniden — teşkilâtlandırar bir kanun hazırlamağa memur edilmiş tir. üyelerini işsizliğe karşı sigorta eden kurumlara ulusal kasalar tarafın- dan yapılacak yardımın, işsizlere veri len paranın yüzde $0 sinden 75 ine ka- dar çıkarılması kararlaştırılmıştır. Ulu sal bir komisyon hükvmete, yapacağı daha arttırılmıştır. Bundan başka, ulu- sal bi rkomisyon hükümete, yapacağı işleri göstermeğe memur edilmiştir. Bu komisyon patronlarla işçilerin mümes- sillerinden ve bazı şahsiyetlerden mü- rekkebtir. 1934 de yapılacak işlere ge - tek olan para 50 milyon pezetalık bir ödünçle temin olunmuştur. Öteyandan da halk biriktirme sandıklarına kredi yapan enstitü, husust kurumları, ucuz €v yapmağa teşvik için para vererek teşciye çalışmaktadır. Ökonomik kriz rejim krizi İspanyol hükümeti, Amerikada Bay Ruzveltin karşılaştığı güçlüklerle kar- şılaşmıştır. İspanyol hükümetinin müs- tacel tedbirlerle kriz ve işsizlikle çar. pışması ve kurumları yeni rejime uy- durmak için değiştirmesi gerekiyordu. Bundan da tezatlar, anlaşamamazlıklar ve karışıklıklarla gencl bir hoşnudsuz- luk doğmuştur. Şubat 1934 te Madrid'- te yapı işçileri grev yapmışlardır. Ha- kem tayin olunan iş bakanının verdiği kararla, işin devam müddeti 3 marttan itibaren gündelikler indirilmeden 48 sa- atten 44 saate İnirilmiştir. 12 martta, grevciler bu hükmün tatbik edilmemesi. ni protesto etmişlerdir. Yapı patronla- rı federasyonu bunun Üzerine 1 nisan- dan itibaren işçileri yola betirmek için müesseselerini kapatmağa karar ver- mişlerdir. Fakat iş bakanlığının vilayet delgesi, patronlar federasyonu hükmi bir şahsiyet olmadığı için böyle bir ka- rar vermeğe hakkı olmadığını bildirdi- ğinden patronlar, iş bakanlığının pat. ronların bu hakkını tanımamak - için dayandığı sebebleri kanunla — isbat et- mesini ve bundan sonra grevle Lok-avt da işçilerle patronların ne gibi bir ni- zama tâbi olacaklarını tesbit etmesini istemişlerdir. 1934 te, maden sanayli İş- gileri genel bir grev ilan ederek, gün- delikler indirilmeden iş saatlerinin a. zaltılmasını istemişlerdir. İş bakanlı- Bının daveti üzerine toplanan muhtelit jüri 30 mayısta haftada 44 saat çalışıl- masına ve evelce 48 saatlik çalışma için verilen gündeliklerin olduğu gibi kalmasına karar vermiştir, Patronların itirazlarına rağmen genel iş müdürlüğü de muhtelitjürinin kararmı tasdik et miştir. 19 haziranda grevciler, kendi. lerine hiç bit ceza verilmiyeceği hak. kında vaid aldıktan sonra yeniden iğe başlamışlardır. O - sıralarda işsizlerin sayısı 639.000 idi. Eski rejimcilerin reaksiyonu Zirat mslahat ve soysal kanunlar bir çok kimselerin menfaatlerini zararlan. dırmış veya tehdid etmiştir. Bunlar da yavaş yavaş kalkınarak kuvvetlerini birleştirmişler ve sosyalistlerle sindi- kalistlerin dağınık gruplarına karşı gittikçe sağlamlaşan ve kurumlanan bir cephe yapmışlardır. Bundan da anlaşı- lacağı üzere, İspanyadan cizvitlerin kuvulduğu, lakırdıdan ibarettir. Kanv- nen kapatılmış olmazına rağmen ciz- vitler cemiyeti Bay Samper'in işden çe- kilmesinden önce bir kararname neşret. mesini elde etmiştir. Bu kararname mucibi doğrudan doğruya cizvitlere ait olan emlâkin müsaderesi tahdid edil- miş, üçüncü şahrs ait olanlara ise biç dakunulmamıştır. Büyük emlâk 5d hiblerinin mallarının ellerinden alımıp tiksimi içzine hemen başlanıldığı sıra- da, ikinci teşrim 1933 te sosyalistler iş & > Üç devlet 'Biribirlerini görmeden adamı konuşuyorlar Şahıslar: Bay Laval, Bay Hitler, Bay Baldvin Savaş deliliği ve Almanyanın silahlanması Bay Laval — Almanyanın, andlaşma. nın askeri şartlarını tanımayarak yeni- den geniş mikyasta silahlanmasının, Av. rupa barışı bakımından memleketine verdiği endişeyi Bay Baldvin anlattı. Avrupada,barış için iş beraberliği yapıl- ması meselesine samimi olarak bağlı o. n ve yüksek vicdanı daima gayretleri- Bay Hitler mizin tesanüdiyle karşılaşan saygılı dev. ket adamı, Büyük Britanyanın kendini tehlikeden korumak için hemen alacağı tedbirleri söyledi. Bu iş, Avrupa düze- nini tekeffül cden bütün ulusları alaka. dar eder. Bay Hitler (sıçrayarak) — Siz bize silahlandığımız için güceniyorsunuz -- | ma kendiniz de silahlanıyorsunuz. Si. ————M—————.— başından çekilmişlerdir, Astüri ve Katalonya isyanı tam le- panyollara yakışacak tarzda yani bom- ba gibi patlak vermiştir. Eğer bu is. yan önceden hazırlanmış, işçiler genel birliğinin 778.600 üyesile ulusal çalış- ma konfederasyonunun 1.012.138 Üyesi- ni de birleştirmiş olsaydı çok daha kor- kunç olacaktı. Şimdiki halde ulusun kuvvetleri muvazene - noktalarını ara- maktadırlar. Bu muvazene noktası da, sindikalist sol cenahla, muhafazakâr sağ cenah arasında gidip gelmektedir. Tabil bu şartlar altında da bütçe dalma açıktır. Masraflar 1932 de 4,5 milyar pezeta iken 1933 te 4,7 milyara çıkmış, bu suretle adi bütçenin tabmin edilen Mmasraflarını 242 — milyon, muvakkat masrafları da 49 milyon nisbetinde aş- maştir. İspanyol dış ticareti en aşağı kerte- ye düşerken, 1933 bütçesi — Tepanya'da şimdiye kadar görülen bütçelerin en kabarığıdır. 1934 için bütçe yapamıyan hükümet, zaten açık olan 1933 bütçesi- ni bu yıla da teşmil etmiştir. Bütçe açı- i, yeniden pezeta çıkarılarak kapatı- lacaktır. Altın” esasına göre pezeta, değerinin yüzde 57/58 ini kaybetmek. tedir. İrad üzerinden alınan umueni vergi ise 1910 danberi hala tetkik ha, lindedir. 14 birinci teşrin 1932 de kor- teslere verilen son proje, 100000 peze- tayı geçen iradlara şamildir. Mutedil olan vergi haddi ise bir milyon pezeta. yı geçen gelirler için yüzde 1 den yüz- de 7 ye kadar çıkmaktadır. Bu vergi, 1932 de konulan gelirler vergisine ilâ. ve olunacaktır. Fakat yeni verginin ve. receği randıman için gereken kontrol kurumları şimdilik noksandır. 1934 bütçesinin müzakeresi esnasın- da kortesler, S0 yılda ödenecek birkaç milyarlık ödünelerle masrafı temin edi- lecek olan beş yıllık geniş bir bayındır- lrk plânı hazırlamışlardır. İşsizliğin en çok olduğu yerlerde inşast yapmak, yolları ve elektrik cereyanını nakle mahsus şebekeyi inkişaf ettirmek düşü- nülmektedir. Patron kurumları, ökono- mik alanda ye yapabilmek - için, ökonomik meclisin yeniden teşkilatlar. dırılması ve iş anlaşamamazlıkları hak- kındaki nizamların gözden geçirilmesi gerektiği düşüncesindedirler, Dürüst ve yurdscver bir tak:m adamların, sıya- sal fırkaların üstüne yükselerek bütün eyi niyetli kimseleri ameif ve insani bir ülküye gütürebi i gün, büyük ispanyol uluşu da ötçki uluslar gibi yimadiki güçlü:lerden kurtulaca Talılanmanızı haklı göstermek için de, bi- zim silaharımızı bırakmak istemediği zi ieri sürüyorsunuz. Karşı karşıya yapıacak konuşmalarla bu işi durdurmanın çaresi yok mudur? Bay Baldvin — isbat edeceğim Üzere, Avrupada bugün mevcud olan sıkıntı - nin başlıca unsurlarından birisi yalnız korku da Almanyanın dışardan bakınca ae olduğunun bilinme. mesi, Almanyanın içinde de her şeyin gizli olmasıdır. Almanyada şimdiki re- jim yerleşeli, geçen ikinci kânunda on iki ay oldu. Bu rejimi tenkid edec-k değilim. Hükümet bakımından her mem Teket kendi sınırları içinde dilediği gibi bareket edebilir. Fakat, büyük veya küçük, barışla veya az çok kan döke. rek yapılmış bir ihtilalin gerekli ve ta- bil netiycesi, iş başına bir diktatör, ya. hut diktatönrolü yapacak birisini getir- mektir. Halbuki, bir diktatörle temasa girebilmek, demokratik bir hükümetle temasa girebilmekten çok daha güçtür. Bundan başka, böyle bir ihtilal amumi. yetle, dış işleri çevirmekten yana görgü- leri olmayan ve şahısları öteki ulusların devlet adamlarınca tanımmayan bir takım adamları da iş başına getirir. Onun için , bu güçlüğü yenerek temasları temin et. mek zamana mütevakkıftır. Bay Hitler — Bugünkü Almanya, geçmişteki Almanya gibi düşünmüyor. Biz, ele geçireceğimiz - kilometrelerce murabbar toprakları değil, ulusumuzun yaşayışını temin etmeyi düşünüyoruz. Bay Baldvin (bedbin) — Almanya - nin, kendi eliyle yaptığı bulut perdesi arkasında korkulacak bir şey olduğunu söyleyenlerin haklı olduklarına İnanı . yorum, —Avrupanın sınat bakımdan 0 - lan endise ve güçlüklerini nasıl paylaşı. yorsak, bu korkuyu da hepimiz payla- şıyoruz. Bana öyle geliyor ki Almanya . Aa şöyle bir facin oynanıyor; Almanya “lar cemiyetinden ayrılarak, silahlan- değil, yrr zam Bay Layal ma veya başka işlec üzerinde yaptığrmız konuşmalardan çekilerek bütün gayret. lerini, eski #af vaziyetini bulmak işi üzerinde toplayor. Orada bir çok işeiz ve büyük bir sefalet var. Bay Laval — Almanyanın silahlan - masının bizim için doğurduğu variyet karşısında eğilmeyi ve bu vaziyetin bi. ze yüklediği mecburiyetlerden kaçınma- yı hiç bir suretle düşünmüyoruz. Fakat Almanyanım, barış isteğini ilan ederken, bütün uluslar tarafından davet edildiği iş birliği aryasasma katılmamakla öteki uluslar kargısında manevi mesuliyetini ar tırmaktan başka bir şey yapmadığını an. layacağına inanıyoruz. Bay Hitler — Hasırlıklarımı bitirmek için vakrt kazanmak istediğimi söyleyen. ler olacak. Bunlara vereceğim cevap godür: Benim çalışma plânım öyledir ki takib ettiğim ülküye varabilecek bir adam minnettar ulusundan, bir kaç za. fer kazanmış galib bir kumandanın hak edeceği âbideden çok daha büyük bir Abideye hak kazanacaktır. Bay Baldvin — Fakat Almanya, Av- Tupanın diğer devlet adamlariyle temasa girmek istemeyip de tek başına kaldık. ça, ona kargı duyulan çekinme hissi, ve belki Avrupadaki güçlükler de artacak- tır. Bay Laval — Bay Hitler barışı çok istediğini söylüyor. Avrupanın doğusun. da güttüğümüz sıyasaya katılarak bu sözlerini hareketleriyle de tasdik etme- sini kendisinden istiyoruz. Bay Hitler — Uluslarımız arasında anlaşamamazlık olamaz, şimdiki güçlük. ler Sar işinden doğuyor. Bay Laval — Sar işi uluslarımız için normal ve kıvanç verici bir tarzda hal - dolunmalıdır. Bu | dlasma mucibi uluslararası bir cerseve icine alımmıştır. Ve bu çerçevede kalmalıdır. P'ebisitin mnormal şartlar altında cereyan etmesi Almanyanın elindedir. Biz kendi hcsa. bımıza, seçimin serbestçe ve gizli şekil. 17 İLKK 1934 PAZARTESİ de yapılmasının - teminini başka bir şey istemiyoruz. Bay Hitler (hırçın) — Gazetelerinit bizim bir kargaşalık hazırladığımızı san, dırmak ister gibi davranıyorlar. Almatı yanın plebisiti cebirle — bulandıracağını sanmak adamakıllı bir deliliktir. Plebl. sitin netiycesi ne olursa olsun bunu ka- bul edeceğimizi katiyetle söyliyeyim. Bay Laval — Plebisitin netiycesi ö. nünde şimdiden eğiliyoruz. Sınırlart değiştirmek istiyen ber kimse, Avrupa barışını bulandırmış olur. Bay Hitler — (ara bulucu bir tavur- la) — Sınırları değiştirmek mevzuubahs olamaz. Alsas - Loren hakkındaki dü - Şüncelerimi biliyorsunuz. Fransaya ge$. tikleri zaman fransızlara, Almanyaya geçtikleri zaman almanlara gü ğuran toprakları geri almak için her 20 veya 30 yılda bir savaşmanın bir. sureti hal olamıyacağını, ilk ve son olarak söy. ledim. Bay Laval — Bay Hitler, Almanya- nn şimdiki sınırlarının ona yettiğini söylemekten hoşlanıyor ve askeri sıya - sasını haklı göstermek için, memlek: nin şerefini ileri sürüyor. Kimsenin teh. dit etmediği Almanya barısın umumi kurumlandırılmaşında — ona yeri almak istemezse, yani Avrupa bir- liğinin-selameti ve istikbali”icin bilet'e bir ulusa düşen manevi rolü tam man>- siyle yapmazsa, yarın böyle hbir mazre. ti nasıl Heriye xürebhilecektir? görmekten gösterilen Almanya ve Uluslar Cemiye' Bay Baldwir (sert bir tavurla) — rinci teşrin ayında Almanya uluslar ce. miyetinden ve 6 zamana kadar calış $ olan silahsızlanma — konfer kildi. Avrupa uluslarının hasladıkları müş- terek iş bu yüzden yarıda kaldı, hat â şimdilik hiçe indirildi. Bu, silahsızlarıma veya silahların tahdidi isleri üzerin tki bütün münakaşalar bakrmından huzuru bence gerekli olan bir ulus için çok mük himdi. Bu suretle Avrupa birliğine ve« rilen zarar, bu ayrılış vukubulduğu za- man, tasavvur edildiğinden fazla bile oldu. Bay Leval (scvinçle) — Acunun ge. çirdiği bu güç zamanlarda, batıdaki ikl büyük demolgasinin, tam bir görüş bir. Hğİ sayesinde, Avrupa barışmın en e- saslı teminatı olan yakından iş birl' Şi yapmak sıyasasını inkişaf ettirmelerin « den çok sevinç duyuyoruz. Bay Baldvin — Almanya vaziysti icabı, komşularının dostluğuna ve mü « nasebetlerine birim ekserimizden ziva te muhtaçtır. Almanya bunu ne zamon anlayacak? Bu esrar perdesini atarok Avrupayı — kuşkulandıran şeyi anarık gösterip bunu münakaşa — etmemir ve şimdi yapılacak bir şey olup olm gözden geçirmemiz zamanı yakında gel- miyecek mi? Bay Aitler (inadcı) — ndan çe « rar Fransa ile Bay Beldvin Almanya anlaşırlarsa bir çok komşü " - luslar geniş bir soluk alacaklar ve bif kâbus ortadan kalkacaktır. Bu anla m'e dan, hemen psikolojik bir yatışma d0 ” Bacak, bütün Avrupa ulaslarının üko '_*4 mik münasebetleri bu yüzden düzclec * tir. Bu hayalin gerçekleşmesi uluslar© mizin etindedir. Bay Laval (tantanalı bir tavurla) — Uluslararası çerçeveye girmeyen hiç İT D. Adamları konuşuyor —3 gey yapmayacağımızı, hiç bir başka © ” şünce beslemeksizin, Almanya ve # || efkârı umumiyesi önünde bildiririz. Tuslar cemiyeti pelecek toplantı da düe husustaki karz nt ve mesuliye 'B__ maktan — geri durmayacaktır. mecburiyetlerimizden k:ıçınrnıyüı:ul;m“ Balâvi: — Avrupada hep öi lıke(i"h' ıztırab çektik. Hepimiz mem Ki hizmet için gayretler yaptık. Fakal H nun durduğu bir nokta olduğun