12 Aralık 1934 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

12, İLKKÂNUN 1934 ÇARŞAMBA Bugün saat on altiıda Başbakan İsmet İnö- nü'nün Halkevinde söyliyeceği bir söylevle tutum ve yerli malı haftası başlıyor. Başba- kanımızın söylevini, Ankara ve İstanbul radyoları, yurda yayacaklardır, dinleyiniz!. ON BEŞİNCİ YIL. No: 4808 ——— Adımız, andımızdır. Her yerde 5 kuruş Gündelik BUĞDAYI KORUMA YASASI Buğday; 1914 - 1918 savaşın- dan sonra, yurd bütünlüğünü ko- Tuyan bölümlerin başına geçmiş - tir. Denizyolları kapanınca birçok Ülkeler, buğdayın top, tüfek, sün gü gibi değerli olduğunu gördü - bu büyük denemeden sonra Uğday yetiştirme her yerde ulu- Sal bir iş oldu Çok fabrikaları olan ülke- ler bile, yabancı buğdaya güm - Yüklerini kapadılar. Kendi dar Ve kısır topraklarından buğday Almağa çabalıyorlar. Buna karşı- hk ekilir yerleri çok, çiftçiliği ile- Ti uluslar, dışarıya satamadıkları 'l:'ğdayları odun yerine yakıyor - r. Gümrük duvarlarının bir ya - hında güçlükle, ağır değerle ye - tişen buğday, öbür yanda bü- tün yıl onunla uğraşanların alın terini kurutmuyor. Türk buğdayı da köylünün gi- Yeceğini vermez, borcunu, vergi - Sini karşılamaz bir değere düş « Müştü. Köy, ulusal alış veriş dışımda larak çok geri, bir yaşayışa dö- hüyordu. Toprakta uğraşan milyonların Şalışması — değerlenmezse artık âlrm çevresi daralacak, ulusal ve- :i:'l dar bir çenber içinde kala - . Tek kurtuluş yolu topraktaki *meği, buğdayı değerlendirmek - Ü. Ziraat Bankası bunu üzerine Almakla yıllardanberi köylüden Sördüğü büyük yardımın borcunu emiş oluyor. Buğday alış yerlerine yakın köS'İeı'de vergilerin ödendiğini, h'_"clarm verildiğini, yaşamanın ile değiştiğini görüyoruz. Uzak Yerler ise kendi yakmlarında baş- acak alım gününün uzak olma. mı içlerinden dileyorlar. Banka buğdaylarımızı dış - il- l"de, köylüden aldığı değerdıen aşağıya satıyor. Buğday alı - Tn ı,ıî:sîa koıîmuaydık böyle —t'!la iş çoktan duracaktı. İşte buğdayı koruma vergisi; hylîideıı buğday alımını kesme- biraz da genişletmek ülküsi- KA du, köylüler verginin dışın- l Ptrakıldı. Ancak, ufak kent- 'de oturan fakat toprakta uğ- ':'i"niu ve yaşaması bir l_(öyl_ü - ,i':_künden ayrı olmıyan ç_ıftçı"le- iz pek çoktu bunların bir köy- R, " ayırdedilecek nesi vardı? . ları yasa yapanlar biliyordu "—qk verginin gelirini azaltma - :lk gerekti. Vergi konduktan “:İ“ geçen aylar gösterı!i ki ver- l,“ğ"' büyük kentlerdeki şelırı_, dayı korumağa yetecektir. ı,!Uf&k kentlerde vergiyi top_la: ı%ı güçtü, almanları da vergiyi ı*Wanlara veriyorduk. te bu iki yönden hız alan tı::ı *t İnönü buğdayı koruma ya- kh::lıl: ddeâi.şltiâi.lmesini büyük ydan diledi. tek €ni yasa gene buğdayı yete- hiş. Sadar koruyacaktır. Ancak ka Üh çiftçilerimiz vergi dışında â> Cak korunacağı gibi vergi de !ı,_a“Çlükle, az yükle toplanacak- ı.î'leçen deneme aylarından son- Üükş Tmak istenilen yeni düzenin, 'ihin__yurdda sevincle beklendi- EĞrüyoruz. KEMAL ÜNAL Isparta Saylavı Uluslar derneğinde Yugoslav -Macar anlasmazlığı e M Fransız dışartişler bakanının bulduğu uzlaşma prensibini Romanya Dışişler Bakanı Bay Tituresko, Bay Tevfik Rüşdü Aras'la bir arada kont Aponyi'nin büyük nezaketini min- Cenevre, 11 (A.A) — Macar — yu. göslav anlaşmazlığına esas bal d Mecaristan onayladı netle k şimdi bu nezaket yerine bir uzlaşma elde edilmiş ve bu büyük bir kıvanç uyandırmıştır. Böylece yeni ve parlak bir muvaffakiyet kazanan fransız dışbakanı M. Laval çok kutlı indi sözler ve tahrikler kaim olduğunu söylemiş ve demiştir ki: “ — Yugoslavyanın dileği katiyen Macarist şerefini ortaya koymamak- mıştır, Gündüz M. Laval ile küçük anlı ği ta, ancak mesul makamlara karşı tedbir TAĞB z devletlerinin mümessilleri bir araya g" lerek her biri kendi duruşunu ve men'- * . ». "'"Ml. | Lab, | PŞ D y y ” M. Titülesko bu dileğin her nokta- Yugoslavya Dışişler Bakanı Bay Yevtiç atlerini anlatmış ve saat — on beşte de uluslar cemiyeti konseyi toplanmıştır, Reis M. Vaskoncellos celseyi aç: fransız muhtırasını okumuştur, Muhtı- ranın başlığı şudur: (Zorbalık maksadi- le «inayetleri tenkil için uluslar. arası mukavelenin esasları). Muhtırada zorbalık denilebilecek her çeşit cinayet, suikasd, teşekkül ve pro- pf';!“_“fi'l"l şamil ve kalpazanlığın ten- kili için akdeilen 1929 anlaşmasından mülhem bir mukavele imzalanması ileri _'ü;i“f"î'“edi" Mukavele mücrimlerin iadesini tanzim ve sahte pasaj isle « rini ,takib -edeğök ve St SLLE” larına dair malümat verilmesini de mecburi kılacaktır, Beş hökünden mü s rekkeb uluslararası bir mahkeme karolı rak bu mukaveleye karşı yapılacak ha- reketleri muhakeme edecektir. Af hakkı yalnız uluslar derneği | Yine aiddir. Muhtırada, mukavele dışmda olarak çluların geri verilmesini gerekli göş . termiyecek sıyasal suçlardan, adam öl . dürmenin hariç bırakılması da teldif ». lunmaktadır. Fransız projesi okunduktan sonra Ro- manya dışişler bakanı M. Titülesko söz alarak, R: y Yugoslavya yanın. da bulunuşu Romanyanın bünyevi ku - | ruluşu bakımından çok tabii bir şey ol- | duğunu ve öte yandan Fransayı müte. essir eden her şeyin aynı kertede Ro - manyaya da dokunduğunu söyliyerek bu iki ülkenin uğradığı acıda Romanyanın bir alakadar sıfatile ölen iki büyük a- dam için manevi tazminat istediğini ila. ve etmiştir. M. Titülesko ölen macar mürahhası S. S. C. B. Dışişler Komiseri Bay Litvinof sını ayrı ayrı araştırarak Macaristanın buna karşı kabahatli olmadığını ileri sürmekle iktifa ettiğini, halbuki orta- da bir yığın ihmal ve terahi bulundu- Tırgoslavya - Macar uzlaşmasırmı başaran Fransa Dışişler Bakanı Bay Laval ğunu ve hiç olmazsa gayet açık bir ka- bahat veya bir hata karşısında bulun- duğunu göstermiş ve “herhangi bir ha- rekette inkâr hatanın itirafıdır ve Yu- goslavya'nın isbat etmek istediği de bundan başka bir şey değildir.,, demiş- tir, ; Bundan sonra sınırların düzeltil- mesi işini ele alan M, Titülesko, ma- car murahhasının bu meseleyi ortaya Çekoslovakya Dışişler Bakanı Bay Beneş sürmek ve küçük itilafın sıyasal ma- nevralarından bahsetmek hakkını ne- reden bulduğunu sormuüş ve- tadilcili- (Sonu 2 inci sayıfada) General Hayriyi de kaybettik Nakliye Müfettişi General Hay- *i dün gece Cebeci hastahanesin. Dün ölen aeğerit Generalimiz Hayrı de ölmüştür. Ölüsü dün Yenişe- hirdeki evinden kaldırılarak Ce- beci'de şehitliğe gömülmüştür. Ö- lü alayında Sü ve İçeri İşler Ba- kanları ile Büyük Erkânıharbiye İtalya - Habeşistan hadisesi hakkında Paris, 11 (A.A) — Habeşistan elçi- liği tarafından çıkarılan bir bildirimde deniliyor ki: — “Habeşistan hükümeti tarafından ya- pilan tahkikattan anlaşıldığına göre, 5 ilkkânun tarihinde ingiliz — habeş sını- rını tahdide memur komisyonun yanında bulunan muhafız kuvveti, top, tayyare ve tanklarla silahlı bir italyan kuvveti. nin saldırımına uğramıştır. Bunun üzerine muhafız kuvvete ge- ri çekilmek emri verilmiştir. Habeşista- nın Roma maslahatgüzarı italyan — ha- beş andlaş göre, hakemlik kura. Ima başvurmak için talimat almıştır. İkinci Başkanı General Asım, Sü Bakanlığı Müsteşarı General Naz- mi, U. Jandarma Kumandanı Ge- neral Kâzım, B. Erkânıharbiye ve Sü Bakanlıklariyle diğer daireler ileri gelenleri ve zabit arkadaşları anık bulunmuşlardır. Ölü alayın- da bir tabur piyade ile, birer ta: kım süvari, topcu kıtaları, jan- darma polis müfrezeleri bulun- müştur. Başbakanımızın Trakya için dedikleri Bu sabah varacak trenle Ankaraya dönmekte olan Başbakanımız dün İstan- bul gazetecilerine Trakya için şu sözle. ri söylemiştir: “ — Fazla vaktım olmadığı için, Trakya'da ancak dört gün kalabildim. Fakat bu müddet zarfında sıkı çalışarak yurdumuzun bu çok değerli parçasının her tarafmı gördüm. Aldığım neticeler- den çok Traky her tarafını yemyeşil, halkını büyük bir gay- retle işlerinin başında buldum. Az za- da pek çok hacir getirilmiş, fa . kat hepsi muntazam bir faaliyetle iyi bir vaziyette yerleştirilmiş bulunuyor. Köylülerimizin yurdlarında iş ve güçleri ile meşgul olarak hallerinden memnun lmaları ve Traky bereketli topral larından istifade etmek ve yurdu ba- yındırlandırmak için mütemadiyen ça - lışmaları beni çok sevindirdi. Trakya . nın ilerisi hakkında — umutlarımız çok kuvvetlidir, Traky lacakt Zaten buna hazırlanmaktadır.,, demiş - tir. Başbakanımız İstanbulda İstanbul, 11 (Telefon) — Başbakan İsmet İnönü beraberinde Sıhhat bakanı Bay Refik ve kolordu kumandanlarından General Salih olduğu halde bu sabah ekspresle Çorlu'dan İstanbula geldi ve kşamki trenle Ankaraya gitti. Başbakan geliş ve gidişinde vali, as- ker ve sivil erkân tarafından karşılandı ve uğurlandı. Başbakan öğleden önce Tokatlıyanda dinlenmiş, yemek yemiş, öğleden sonra Kadıköyünde bir ziyaret yapmıştır. Akşam treni kalkmadan önce Başba. kan kendini uğurlamaya gelen üniversi- te rektörü Bay Cemil'den üniversite iş- leri hakkında malümat almış ve rektö - rün: “ — Üniversitede tam bir çalışkan. hk havası vardır. Üniversitenin 4000 ta- lebesi, hocaları ile berab bahın seki- zinden akşamın yedisine kadar, labora- tuvarlarda veya kitab başındadır. Üni . versitede devam mecburiyeti aleyhinde konuşanlar, aykırılığı kendilerine iş e- dinmiş bir kaç talebeden ibarettir.,, de- yişini kıvançla dinlemiştir . Fırkamız genel kâtibi Bay Receb'in soyadı Atatürk, Fırka Genel Kâtibi Bay Recebe Peker soyadını. ver- miştir. Ökonomi ve yerli mallar haftası başlıyor Ökonomi ve yerli mallar haftası bu. gün saat 16 da Halkevinde Başbakan İsmet İnönü'nün bir. söylevile açılacak ve sonra kız İlisesşi bir müsamere vere- cektir. Bu akşam Kurultay Başkanı Kâzım Özalp radyoda bir söylev verecek bu haftanın öteki — günlerinde de sırasile, Ökonomi, Ekim, İçişler,-Kültür ve Sü bakanlariyle C, H. F. Genel Kâtibi Bay Receb Peker'in söylevleri dinlenecektir.