11 Mayıs 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

Mahkemelerde Takas Suiistimali Davası Uzun Müddettenberi Devam Eden ve 48 Suçlusu Bulunan Davanın Dünkü Celsesinde Suçlular Müdafaalarını Yaptılar Dün asliye üçüncü ceza mahke- mesinde üç senedenberi devam e- den 48 maznunlu takas suiistimali davasına devam edildi. Müddeiu- mumi geçen celsede iddiasını söy- liyerek bir kısım suçlulara ceza verilmesini, bir kısmının da beraet etmesini istediği için dün suçlu - lar müdafaalarını yapacaklardı. Geçen celsede hazine de davaya müdahil sıfatile iştirak etmişti. Celse açılır açılmaz hazine avukat- ları, suçlular ve avukatları yerle- rini aldılar. Suçlu avukatları yaz- “ dıkları müdafaalarmı birer birer mahkemeye verdiler. Yalnız orman memuru Saminin avukatı müdafaasını ağızla yaptı ve şunları söyledi: Orman memurları şehre giren orman mahsullerinin orman tezke- relerine mutabık olup olmadıkları- nı tetkik ederler. Şehre girmiş o- -» Tan orman mahsuüllerile orman i- daresinin alâkası yoktur, * Ziraat Vekâletinin 3021 numaralı tamimi mucibince İstanbuldan çıkacak o- Tan orman mahsulleri mağazalar ta- rafından yapılan faturalar orman dairesine ibraz edilmek suretile kendilerine meccanen tezkere ve- — rilir. Müekkilim de beş metre mi- kâbı ceviz kerestesi için böyle bir tezkere vermiştir. Kendisinin hiç- bir suçu ve bu işte bir rolü yoktur. Beraetini isterim. B Bundan sonra mahkemeye gelen — — gümrük muhafaza memurlarından - - Bisikletle e ”Bursaya — Müustafa, Ali, Rifat, Cemil; İsmail Hakkı, Mehmet, Bayram, Salim, Bekir, Ömer ayrı ayrı müdafaala- rını dil ile yaptılar. İlk dinlenen Mustafa kendisini şöyle müdafaa etti: — Biz keresteleri'gözümüzle gör- dükten sonra beyannameleri imza- ladık. On yedi senelik memurum, sicilim temizdir. İdarede hâlâ me- murum, Eğer benim bir suiistima- lim ve fenalığım olsa idi, devlet beni hâlâ istihdam etmezdi. Mah- kemenizin vereceği en ufak bir ce- za bile benim istikbalimi, hayatımı zehirler. Hakkımda beraet kararı verilmesini isterim, Diğer suçlular da Mustafanın müdafaasına iştirak ettiklerini bil- dirdiler. Tüccardan Diyamandi: — Ben müdafaamı yapmaktan âcizim. Avukatım müdafaamı ya- pacak, Fakat cenazesi olduğu için bugün gelmedi, dedi. Kereste tüccarlarından İsmail Faik ile İsmail Hakkı da kısaca: — Müddeiumumi bizim beraet etmemizi istedi. Esasen bigünahız. Mahkemenin de beraet kararı ver- mesini rica ederiz, dediler. Bundan sonra hazine avukatı Mu- zaffer ve Sami söz istediler ve: — Biz geçen celsede mahkemeye müdahil sıfatile kabul edildik. Tet- kikat yapmak için de müsaade is- tedik. Dosyayı ve ehlivukuf rapo- runu tetkik ettik. Ehlivukuf hâ- disenin tetkikini kendi ihtisasları haricinde görmüşler. Bir yeni ehli vukuf seçilmesini isteriz. İtirazna- memizi de takdim ediyoruz, dedi- ler, Hazine avukatlarının bu ta- lepleri suçlu avukatları tarafından şiddetli itirazları davet etti ve u- zun münakaşalar oldu. Suçlulardan Hurşit, Akif ve Ay- ninin avukatı Kenan Ömer söz a- larak: — Hazine vekili olmak hiç kim- seye mevcut kanunları yırtmak sa- lâhiyetini vermez. Usulü muhake- me sarihtir. Zarar gören eşhas hi- tamı muhakemeye kadar dahili da- va olabilir, fakat dahili dava ©- luncaya kadar cereyan eden mua- melâtı aynen kabul etmek şarttır. Binaenaleyh tahkikatı bitirilmiş ve müdafaa için talik edilmiş olan bu davada hazine avukatlarının mev- cut raporun yolsuzluğundan bah- setmeleri kanuntun kendilerine ver- diği hak çerçevesine girmez. Esa- sen kendileri dava daha sekizinci ihtisas mahkemesinde 'iken bir mü- zekkere ile davaya müdahale et- mişler, ondan sonra dava seneler- ce deyam etti. Bütün safhalarını gazeteler yazdılar. Hazine avukat- larının haberleri vardı. Vaktinde gelip doösyayı tetkik etmeleri Jlâ- zımdı. İtirazlarının reddine karar verilmesini isterim, dedi. Hazine avukatları buna itiraz et- tiler. Başka avukatlar: — Hazine daha ne kadar zarar ve ziyan istiyeceğini bile tesbit et- miş değildir, dediler. Bundan sonra müddeiumumi ha- zine avukatlarının isteklerinin red- dedilmesini istedi. Mahkeme istek dairesinde karar verdi ve dosyayı tetkik etmek için de davayı 14 ha- zirana bıraktı. Gitmişler Hasan ve Musa isminde — on altı yaşında iki mektep talebesi üç gün evvel Sultanahmette bisiklet kirala- yıcısı Sırrıdan saati kırk kuruştan i- ki bisiklet kiralamışlar. Sırrı muay- “yen saati beklemiş, Hasanla Musanın gelmediğini görünce bunları arama- ğa başlamış. Nihayet Yalova yoluy- le Bursaya gittiklerini öğrenmiş, bir vapura atlayınca Bursaya gitmiş. Orada Hasanla Musayı yakalatmış, ve bisikletlerini de almıştır. Sultan- ahmet sulh birinci ceza mahkemesi dün bu davaya baktı, Suçlu Musa müdafaasını yaptı: — Bay hâkim, biz kendisinden saâti 40 kuruştan bisiklet kiraladık. Yalova yolu ile Bursaya gittik ara - dan 72 saat geçti. Geceleri hesaba şöyle —© katmamak şartiyle kira bedeli yedi buçuk lira tutar onu da — kendisine verdik. Bizden bir alacağı yok. O evhama kapılmış, peşimizden Bur - saya kadar gelmiştir. Biz de eğlendikten sonra döne'- cek ve bisikletleriyle beraber kira - larını da verecektik. Bizim bu işte hiç bir kabahatimiz yoktur. Sözü - — müz paramıza geçer. İstersek bisik - letlerini on gün kullanırdık. Hâkim şahitlerin çağrılması için mahkemeyi talik etti. Fazla Fiyatla Makara Satmış Eminönünde sigara satıcılığı yapan Tanas ecnebi sigaralarını muayyen fiyatlarından fazlaya sattığı için müddeiumumiliğe verilmişti, Sulta- nahmet sulh birinci ceza mahkemesi, dün Tanaşın duruşmasını yaptı. Su- cunu sabit gördüğü için kendisine 10 lira para cezası voerdi. * İnhisarlar idaresinin çıkardığı köylü ve asker sigaralarını sivil şe- hirlilere sattığı iddia edilen Celilin muhakemesi dün Sultanahmet sulh birinci ceza mahkemesinde neticelen- dirildi. Hâkim Celili 30 lira para ce- zasına mahküm etti. Şaraba Kızıp Intikamını WŞişeden Almış Şehzadebaşında fotografcılık 2 - den Cemal ile refikası Leman evvel- ki gün gece sinamedan çıkmışlar, ev- lerine gidiyorlarmış. Şimdilik muay- yen bir işi olmayan Hüseyin Hüsnü isminde bir delikanlı bunların önü- ne gelmiş, yarım kiloluk bir — şarap şişesini yere vurarak parçalamıştır. Şişenin parçaları Cemalle karısının bacaklarına saplanmak suretiyle iki- sini de yaralamıştır. Polis Hüseyin Hüsnüyü yakalamış ve dün meşhut suçlar müddelumumiliğine vermiş - tir. Asliye dördüncü ceza mahkeme- si dün bu davayı tetkik etti. Davacı- lar şikâyetlerini anlattıktan — sonra reis sözü suçluya verdi. O nedamet duyan ve yalvaran bir sesle: — Sayın hâkimler, dedi. Bunu ben yaptım, İşsizim dertlerimi unut- mak için bir şişe şarap aldım, içtim. Şarap bitince, neşesizliğim devam et- meğe başladı. Ben de insana daimi bir-neşe ve refah vermeyen bu pis suya kızdım şişesini yere — vurarak ondan intikam almak istedim. Kim - seye bir kastim yoktu. Fakat şişe par çaları davacıların ayaklarına saplan- mıştır. Mahkeme şahitleri dinledi. Hüse- yin Hüsnünün iki suçunu da sabit gördü. Yaralamadan 3 gün hapis ve sarhoşluktan da bir lira para cezası verdi. Saatsiz Elektrik Kullanmış Sirkecide şekercilik yapan Selim, saatsiz elektrik kullandığı için müd- deiumumilik tarafından Sultanahmet sulh birinci ceza mahbkemesine veri* miştir. Hâkim suçunu sabit gördü. Kendisine üç ay hapis cezası verdi. Suçlu 100 kuruş ta mahkeme masra- fi ödiyecektir. ——— Eskişehir Belediye Reisi Beraet Etti Eskiğehir (Tan) — 50 kilometre u - zaktaki Kaplanlı suyunun — buraya getirtilmesi işinde ihmal ve terakisi görüldüğü iddiasiyle mahkemeye v&E rilen belediye reisi Kâmil Kaplanlı, Bilecik mahkemesinden beraet ka - rarı almıştır. Bir Katil Oldu Ağırceza mahkemesi dün altı âay evvel Karagümrükte evvelce beraber yaşadığı Haticeyi başka bir erkekle yakalayıp yatağında sekiz yerinden kamalıyarak öldüren Arabacı Mah- mudun muhakemesini bitirdi. Ken - disine on iki sene üç ay hapis cezası verdi, Okunan karara göre — hâdise şöyle cereyan etmiştir: Mahmut on sene evvel Hatice ile tanışmış ve onunla metresi — hayatı yaşarken, bir gün Hatice Karagüm- rükte Rifat isminde başka bir ara - bacıya kaçmıştır. Mahmut aylarca Haticenin izini aramış ve nihayet Rifatın Karagüm- rükteki kulübesinde beraber yaşa - dıklarını haber almıştır. Mahmut bir gece yarısından sonra Rifatın kulü- besine gitmiş, kapısını tekme ile kırdıktan sonra içeriye girmiş, Hati- ce ile Rifatı beraber görmüş ve ka - ması ile Haticeyi sekiz yerinden yur- muş ve öldürdükten sonra kaçmıştır. Mahkeme suçu sabit gördü. Hatice - nin evvelâ Mahmuda metres oluşu - nu, sonra da kaçışını nazarı itibara alarak kendisine öldürmekten 12 se- ne kapı kırmaktan da üç ay hapis ce- zası verdi Kİ ae İki Battaniye hırsızı Dün asliye dördüncü ceza mahke- mesinde Adada İsplândid otelinden karyola battaniyeleri çaldıkları iddi- asile tevkif edilen Abdülkadirle O- merin muhakemelerine devam edil- di. Müddeiumumi iddiasını söyledi. Suçunu sabit gördüğü için ikisine de ceza verilmesini istedi. Muhake- me karar için başka bir güne bıra- kıldı. —— Fabrika ve Matbaaların Asgari Mükellefiyet Nisbeti Ankara 10 (Tan Muhabirinden) — Fabrika ve matbaaların 1938 mali yı li içinde tâbi oldukları asgari mükel- lefiyet nisbetlerinin 1939 mali yılı içinde de aynen tatbiki Vekiller He- yetince kararlaştırılmıştır. TAN Kozan (TAN) — İki kadının, as- kere gitmiş olan kocalarına ihanet et- meleri, facia ile neticelenmiştir. Örendere köyünden Ahmet oğlu İbiş, askerliğini bitirip gelince, iki çocuğile beraber köyündeki kendi a- nasına bıraktığı karısı Fatmanın Ali oğlu Eminle gayri meşru münasebet- te bulunduğunu haber almış ve ak- rabasının tavsiyesi üzerine boşanma davası açmıştır. Fakat karısının iha- netini bir kere de kendi gözü ile gör- mek hevesine kapılmıştır. Fatma, odun kalmadığı için teda- rik etmek maksadını ileriye sürerek ormana gidince, âşığı Emin. de ken- disini takip etmiş. İbiş her ikisini de izlemiş ve yüksek bir yerden tarassu- da başlamıştır. Bir müddet sonra gay- ri meşru sevgilileri birleşince İbiş da- yanamamış, bir el ateş etmiştir. Çı- kan kurşun, Eminin bacağından girip çıktıktan sonra Fatmanın karnına saplanmış ve kadını hemen öldür- müştür. İbişin öldü sandığı Emin, ha- fif bir yara ile kurtulmuştur. Genç MÜHENDİS Nedimin Ölümü Nedim Arıkan Yüksek 1936 senesi Su şubesi mezunlarından Ne- İstanbul Mühendis. — Mektebi dim Arıkan, ikmali tahsilde bulunduğu Münih şehrinde, uğradığı bir otomobil kazası neticesinde, 23 Nisan 939 da, haya- ta gözlerini yummuştur. Na'şı dün Tri- este'den gelen Adria vapuru ile Yurt su- larına getirilmiş ve dostları tarafından karşılanarak hazırlanan bir vagonla, ebe- di iştirahafgâhı olacak küçük vatanı, Kayseriye nakledilmiştir. Nedim, 1328 de Pınar başında —Kay- seri— doğmuş Has bir Türk oğludur. Ço- cukluğunu ve lise tahsilini Kayseride ge- çirmiş ve 1930 da İstanbul Yüksek Mü- hendis Mektebine girmiştir. Mektebin Su şubesini birincilikle bi- tirmiş, İdrodinamik ve tatbiki riyaziye üzerinde bilgisini derinleştirmek — üzere üç senelik tahsil için Almanyaya gönde- rilmiştir. Nedim; geceli gündüzlü 'tdlış- mış, kendi plânındaki işlerden ayrı öla- rak üç tez hazırlamıştır. Şifahi imtihanını vermek üzere bulunduğu bir sıradada feci bir kazaya kurban gitmiştir. Nedimin ölümü, memleket irfanı için de büyük bir kayıptır. Memleket İrfanına, ailesine, Yüksek Mühendis Mektebi tedris heyetine ve onu sevenlere taziyetlerimizi sunar Tanrıdan ecir ve sabır dileriz. Çanakkalede Güreşler Çanakkale (TAN) — Türkgücü spor klübü menfaatine mayısın yir- mi birinde burada büyük pehlivan güreşleri yapılacaktır. Kozanda İki Kadının Kocalarına Ihaneti -Facia İle Neticelendi Ibiş, bura müddeiumumiliğine ge- Hp teslim olmuş ve hâdiseyi yukarda yazıldığı gibi anlatmıstır. Ikinci hâdise de şudur: Kabaktepe köyünde oturan Şaşın oğlu Hüseyin, askerden dönmüş ve karısını almak üzere, Örendere köyündeki kaynana- sına uğrarmıştır. Fakat o geceyi kay- nanasında geçirmesi iâziım — gelmiş, karısı Emine kendisine pek sevdiği yağda kavrulmuş incir pestili hazır- lamıştır. Hüseyin, bundan iştiha ile yemişse de, bir hayli atıştırdıktan sonra acılık hissettiği için bırakmış- tır, Yarım saat sonra da sancıdan kivranmıya ve morarmıya başlamış- tır. Köylü zehbirlendiğini anladikları için süt ve yoğurt vererek Hüseyini kurtarmışlardır. Lâkin bir kaç gün sonra Hüseyinin tırnakları, saçları, kılları dökülmüştür. Eminenin başka birini sevdiği onun da teşvikile incir pestiline zehir kat- tığı iddia edilmektedir. Hüseyinin müracaati üzerine müddeiumumilik tahkikata başlamıştır. Keman Konseri Ali Sezin Konservatuvar — muallimlerinden Ali Sezin bu akşam saat 21 de Fran- sız tiyatrosunda bir keman konseri verecektir. Kendisine piyanoda Fer- di Von Statzer refakat edecektir. ANKARA RADYOSU 1639 m. — 183 Kes, 120 KW T. A. G. 19,74 m. 15195 Kes, 20 EW T. A. P. 31,70 m. 9456 Kes. 20 KW Dalga Uzunluğu Türkiye Radyosu Ankara Radyost Türkiye — Radyodifüzyon — Postalari Perşembe, 11. 5. 1939 12.30 Program. 12,35 Türk müziği —Pb 13,00 Memleket saat ayarı, ajans ve met?” oroloji haberleri. 13.15-14 Müzik (Kari- sık program — Pl.) 18,30 Program, 18,35 Müzik (könsertö) Pl. 19,00 Konuşma (Ziraat sati) 19,'5 Türk müziği (Fasıl heyeti) Çalanlar * Hakkı Derman, Eşref Kadri. Hasan GÜ Hamdi Tokay, Basri Üfler. Okuyan: 'Tall sin Karakuş. 20.00 Memleket saat ayarlı ajans ve meteoroloji haberleri. 20,15 Türk müziği: Calanlar: Vecihe, Fahire Fersat. Refik Fersan, Okuyanlar: Mustafa Çağ- lar, Mefharet Sağnak. 1 — Gülizar pes- revi. 2 — Nuri Halilin Hüseyni şarkıs! (Artık” yetişir). 8 — Gülizar şarkı (GöZ- lerimden gitmiyor). 4 — Hüesyni şark! (Gülşen bahçesinde). 5 — Halk türküsü (Ay doğdu batmadı mı) 6 — Halk türkü- sü (Ali dağı). T — Halk türküsü (Tepe- ler, tepeler). 8 — Lâtif ağanın Hicaz şar- kısı (Niçin geb taseher). 9 — Asım be- yin Hicaz şarkısı (Her zahmı ciğersuza). 10 — Hicaz şarkı (İndim yarin bahçe- sine), 21.00 Konuşma, 21.15 Esham, tahvi- lât, kambiyo-nukut ve ziraat borsası /fi- yat), 21,25 Neşeli plâklar — R. 21,80 — Müzik (Küçük orkestra Şef: Necip Aşkın) 1 — Sehmidt (İnciler) Vals, 2— Gebhardt (RomaneY Viyolonsel ve orkes tra için. 8 — Heuberger (Şarkta). 4 — Zander (Polka). 85 — J. Strauss (Şen vi- yana) vals. 6 — Brahms (Macar dansi No. 8). 7 — Paul Lincke (Eğlenceli marş). 8 — Paul Lincke (Darıilma) Fantezi. 9— Micheli (Çocuk oyunları). 22,80 Müzık (Melodi ve sololar — Pi.) 23,00 Son ajans haberleri ve yarınki program. 23,15-24 Müzik (Cazbant-pl.) | VŞALKEVI_.ERINDE Temsil Eminönü Halkevinden: 11, 12, 18 Mayıs akşamları saat (20.30) da Evimizin Cağaloğlundaki — salonunda Gösterit Şubemiz amatörleri tarafındar (Tipi) piyesi temsil edilecektir. $ ASKERLİK İŞLERİ $ iamaman aa aa Şubeye Davet Maaik 2 / Şubeni sırasında — kayıtlı ” Emekli Deniz Çarkçı Makine Yüzbaşısı 305 Aydın Mehmet Rasim Kara Ayanın Askerlik Şubesine müracaatı. ——— ——— ÜNİVERSİTEDE : Kırklarelinde Bir Alayımıza Sancak Verildi Kırklareli (TAN) — Ordu müfet- tişi General Fahrettin Altay, bura- daki bir alayımıza merasimle sancak vermiştir. İstasyon civarı bu müna- sebetle çok kalabalık olmuş, general Fahrettin Altay bir hitabe irat et- miştir. Sancağı teslim alan alay ku- mandanı Albay Nusret te alayına hi- taben bir nutuk söylemiş ve icabında sancağın şerefi uğrunda herkesin son damla kanını da feda edeceğine dair and içilmiştir. Adapazarında İlk Koza Adapazarı (TAN) — Mecidiye ma- hallesinde Bayan Hacer Efegöç, se - nenin ilk ipek kozasını yetiştirmiş bunu ipek fabrikatörü Cevat Ada - parlıya götürerek mükâfatını almış- tır. Ç EEEAKEREEMTT N Baş rollerde: Bu Akşam senenin en güzel renkli filmi. ALTIN Bugün matinelerden itibaren IPEK Sinemasında 2 büyük ve yeni film birden t 1- ALTIN MABUD Aşk ve heyecan dolu, MİREİLLE BALLİN 2- M. MOTO KATİLLER KULÜBÜNDE Fransızca sözlü büyük sergüzeşt filmi. Kaliforniyanın güneşinden ateşini; a büyük Fransız filmi Ka — LALE de güzelliklerinden ilhamını alan HARBİ KAPTAN BLOD ve KEŞİF ALAYININ unutulmaz büyük yıldızları OLİVİA de HAVİLLAND - GEORGES BRENT numaralı yerlerinizi evvelden aldırınız, Telefon: 43595 Dersler Kesiliyor Ders senesinin sonu münasebetile üniversitenin muhtelif fakültelerin- de imtihanlara başlanmıştır. Ecnebi diller mektehi tahriri imtihanlarının neticeleri de alımmıştır. Bu mektebin şifahi imtihanlarına da bugün başla- nacaktır. Fakültelerde dersler 18 mayısta kesilecektir. 22 mayıstan itibaren de ara ve mezuniyet imtihanlarına baş- lanacaktır, İnkılâp enstitüsü imti- hanlarına önümüzdeki salı günü baş- lanacaktır. l ŞA DENİZ ve LIİMANDA : Doğu Vapuru Geliyor Almanyanın Blomfoos tezgâhların- da yapılmakta olan 5300 tonluk Ka- radeniz tipi Doğu vapurunun tecrübe seferleri bitmek üzeredir. Haziranda leketimize hareket edecektir. Yeni Asansörler Geldi Denizbankın inşa eitirdiği yeni an- trepoların Almanyayae sipariş edilmiş olan yük Aasansörleri getirilmiş ve yerlerine monte edilmesine - başlan- mıştır. Her asansör 2500 kiloluk yük kaldırabilecek büyüklüktedir. ÇA A SRER A POLİSTE: Üç Yaralama Vakası Ortaköyde Köyardı. sokağında oturan R k fa kavga et- mişler, Ramazan Mustafayı bıiçakla sol böğründen ağır yaralamıştır. Suçlu ya- kalangtiştır. * K da Dutdibi sokağında otu- ran Zeki bir kavga Girasında arkadası Raşidi çakı ile sol badağından yaralamış- tır. * Maslakta Alman çiftliği cjvarından geçmekte olan Kanlıkavak çiftliği sahibi Receple Hadi isminde bir genç arasında çıkan kavgada Hadi Recebi sustalı çakı ile sol bacağından yaralamıştır. Yaralı Be- yoğlu hastanesine kaldırılmış suçlu ya- kalanmıştır. * Nişantaşında oturan Teşvikiye ca- mil müezzini 71 yaşında Abdürrahim ca- mi içinde dolaşırken birdenbire düşüp öl- müştür, Cesedi muayene eden doktor kalb sektesinden öldüğünü tesbit etmiş ve def- nine ruhsat vermiştir.