».mühterem — gü : Almanya İle 150 Milyonluk Kredi Anlaşması (Bas: 1 incide) letleri de Alman İktisadi esaretinden kurtulmak için mabsullerine ye: müşteriler aramağı başlamışlardı. Hattâ İngiltere, Türkiyeye 16 milyon İngiliz liralık bir kredi açmış bulu- nuyordu. Doktor Funkun Balkan deyletleri- ne ve bu arada Ankeraya böyle bir zamana tesadüf eder. man Iktısat Nazırı Yugosli Romanya ve Bulgaristanda da t>mas- Jar yapmış, orada du bir takim iktısa- di anlaşmalar imzalamıştı Doktor Funk bu seyahati esnasın- da maksadını saklamağa lüzum gör- memiş, Almanyanm bu memleket mahsullerine ihtiyacı olduğunu, ona mukabil de bu memleketlerin Alman mamul eşyasına muhtaç bulunduklar rini söylemişti. Hatti Ankarada ken- disine verilen bir ziyafete irat etti- ği nutukta fikrini aşağı yukarı şöyle ün zirai mahsul ne çikarirsa- hazırız. Buna » iz, muz hepsini kabil de si sınız. Binâenaleyh İki memleket ikli- sanayl eşyasına muhtaç» sadiyatının biribirini tamamlayan karakterinden istifade etmek ruz. Bunda sizin de, im de men- #aatimiz vardır. Biz bu fikirde değildik. Bizim Al manlarla anlaşmaktaki noktai naza- rimiz şu idi: Türkiye iktısadiyatmda müstakil ve hürdür. Kiminle isterse onunla iş yapar. Almanlarla olan ik- tısadi münasebetlerimiz İngilizlerle iş yapmamıza mâni olmadığı gibi, In- gilizlerle yaptığımız iktısadi anlaşma- Ir Almanların açmak İstedikleri krediden istifadeye bir engel teşkil edemez. Bu sebeple Almanların 150 milyonluk kredi tekjifini de kabulde bir mahzur görmedik. “Işte evvelki gün»ıBüyük M: Meclisinin tasdik ettiği Türk - Ak man kredi anlaşması budur. isale pe larında bir suzl var: İngilizlerle siyasi müza- kereler yaptığımız bir sırada Alman- arın açlığı krediyi kabul etmenin mânası nedir? İngilizlerle yapmak ü- zere olduğumuz ânlâşma, Almanlarla olan iktisadi ve ticari münasebeti © ze halel vermiyecek midir? Bu sual varit değildir. Biz dahilde ve hariçte, Türkiye için ve dünya i-| çin sulh istiyen ve bunun için çab-| şan bir milletiz, Şu veya bu devlet-| le yaptığımız müzakerelerde tecavüzi mahiyeti haiz hiçbir şey yoktur ve bu anlaşmalar hiç kimsenin aleyhine | müteveccih değildir, Binaenaleyh şu veya bu devletle yapacağımız siyâsi anlaşma, diğer devletlerle olan ticari münasebetimize dokunmamak lâzım» dır. Nitekim Hitler, Nazizmin en bü- yük düşmanı bolşeviklik olduğunu ve Nazi Almanyanın en büyük gayesi Sovyet Rusyayı yıkmak ve parçala- mak olduğunu ilân ettiği halde Nazi Almanya ile Sovyetler arasında ticü- ri münasebetler durmamıştır. Hattâ Italya Sovyet Rusya için yaptığı Taş- kend kruvazörünü daha iki hafta © vel teslim etmiştir. İngiltere ile Al- manya arasındaki ticari münasebet- ler olduğu gibi devam etmektedir. Binaenaleyh, bir devletin siyasi anlaşmaları, ticari ve iktisadi müna- sebetleri üzerinde zannedildiği kadar müessir değildir. Biz herkesle dost geçinmek niyetindeyiz. Bütün gaye- miz bütün devletimle normal ve mü- savi şartlar içinde dost yaşamaktır. Boksör Ekrem Dövüşe Hazır Geçende boksör Ekteme, Nurinin meydan okuduğunu yazmıştık. Ba hususta boksör Ekremden aldığımız mektubu aşağıya dercediyoruz: “Askerlik durutüum belli olduğu için gerek evveles bana meydan 0- kuyan Nuriye ve gerek bir akşam gületesinde maça davet eden Hristo- #umun bildirilmesini den rica ede- rim, Boksör: Ekrem (Başı 1 inci dır. Eskiden mektep, şimdi okul de- diğimiz şey, içinde okutanlarla oku- üniversite de bu umumi şe- yin içerisinde dahildir. © halde o- kul, ilk şeklepten en yüksek der celere kadar bütün tahsil müessese- lerini içine alan yerdir. Ziya Gevher Etili —Çenakkale— ilk mektepler de mi? Hasan Âli Yücel —devamla— e- vet İlk mektepler de.. “Kültür kurumları tâbirine ge- ince, kurum eskiden kullanılan ve şimdi de kısmen kullanılmakta olan “müessese,, nin mukabili “kurmak, tan gelen bir kelimedir. Böylece “ku rum,, tâbiri çıkmıştır. Kültür kuru- mu msarif cemiyetinin ismi hass- dır, Burada kullanılan ismi cemidir. “Kültür kurumlar, deyince “m rif müesseseleri, mânası anlaşılır. Onun için cemi ve müfret olduğuna göre bu kelimenin mahiyeti değişi- yor. Kitaplar meselesine gelince,'ilk- okullarda, orta okullarda ve de okul kütüphanelerine alınacak Kitapların listesi: Maarif Vekâle- tibiz bu mekteplere gönderir. Bins- enaleyh falan ilk okuldaki başöğret- men arzu, ettiğine göre kitap alıp çocuklara veremez. Eğer böyle yap- mış olsa Maarif Vekâletinizin yap- ması lâzım gelen murakabe vazifesi ni yapmamış olur. Bu vazife yapıl maktadır... Evvelce çıkmış olan kanun bu ş6- kilde tefsir edildiği takdirde her- hangi bir başöğretmenin . ilk okula keşfüzzunun kitabı alırsa biz onu tecziye ederiz. Çünkü bizim verdi- Bimiz Tisteye dahil değildir. Masif iletiniz hangi kitabın ilkokuld. | okunması lâzım geldiğini herhalde takdir eder. w Bundan sonra İbrahim Tali bir zamanlar başında bulunduğu 1$ vi- lâyette eski harflerden hâlâ istifade edildiğini, şimdi de bazı dairelerde /daki ilolara âmirleri tarafindan eski | harfleri bilip bilmedikleri soruldu: | söyledi ve bazt sualler sordu. Hasan Âli Yücel, ilk mektep & | tüphanelerine eski yazı ile, Arap | harflerile olan kitapların kullanıl masma muvafakat ediyor musu- nuz? Yolunda İbrahim Tâli Öngü- ren tarafından sorulan bir suale kar- şı olarak ta şunları söylemiştir. Mevzuu bahis o değil. Yalnız şunu İarzedeyim ki, şimdi maruzatta bu- İlunduğum gibi okul tâbiri mutlak bir tâbirdir. Orada müstesna zikret- miyoruz. kul kelimesinin kaldırılmasını ileri süren bir takrir okunarak reddedil- miş ve mazbata olduğu gibi (tasvip olunmuştur. Kırk Derecelik Rakı Çıkarılacak Ankara, 10 (Tan Muhabirinden)— İnhisarlar bütçesinin o müzakeresine | başlandı. Ziya Gevher, Mihri Pek- İtaş, yüksek dereceli alkolli içkiler- den halkın tehlikeye düştüğünü, bu- nun bir varidat meselesi olduğu ka- dar bir sıhhat davası da olduğunu, İnhisarlar idnresinin içki iptilişma karşı milletin sağlığı noktasından bu işi tetkik etmesi lâzım geldiğini ileri sürerek ufak şi içerisinde rakı salılmasınm çok büyük tehlikeler meydana getirdiğini ilâve ettiler. Ziya Gevher bu işte memleket dak- torlarmı sslâhiyetli mütalealara dö“ vet etti, Rasim Kaplan gençlikte iç- ki iptilâsının yavoş yavaş azalmakta olduğunu söyledi, bundan sonra ddk- tor Osman Şevki Uludağ, doktor Mü- nir, doktor Sadi Konuk süz âklılar. Meselenin yüksek veya alçak derece- U alkollü içki meselesi değil, bir kü tür davası olduğunu, bir zamanlar içkinin tamamile menedilmiş olduğu halde bütün bahis mevzuu olan İp- tlânin aynen dövam ettiğini söyle- diler. i)piş Bu izahistı müteskrp kanundaki 0-| TAN Millet Meciisinde /Arap Harflerile Yazılı Kitaplar Münakaşalara Sebebiyet Verdi mebusu Mehmet Aldemir inhisarların anason Ziyatlarını döşür- | düğünü, 195 kuruşa satılan snasonun 50 kuruşa kadar indiğini, kesif bir i kütlesini zarara ta ve tedbir alınması. nı istedi. Bu arada rak içkimiz h i ve bünün artık memlekete tamamile yerleştiği ni söyledi. Bu cümleler üzerine bazı ikseldi. “Bizim ralli! içki âır” denildi. Iki müzakerelerden heyeti umumiyesinin o münükaşasın- dan sonra Inhisarlar Vekili kürsüye gelerek şu izahati verdi: İnhisarlar Vekilinin izahatı “ — Alkolün mazarratı, alkolden nasıl kurtulunur bunlar © hakkını söz söylemek bendenize düşmez. M saade buyurursanız yalnız Vekâlete tasllük eden kısma &rzi cevap ede - yim. Yüksek Meelisce © malâm Hükümetin programında yüksek pl- kollü içkilere karşt mücadele edile - İzmi ceği yazılıdır. Buna uyurak İnhisar.| lar Vekâleti tetkikatta bulundu ve| söyle bir program çizdi ve bunu da Heyeti Vekileye arzetti. Program şudur: Biranın ve şarabın resimleri» ni indirmek bunların Satışını müm- kün olduğu kadar kolaylaştırmak, rakı satışın: kolaylaştırmamak ve şimdilik kırk derecelik bir rakı yapip saya çıkarmaktır. Bu program tabii bir başlangıçtır. Hükümetin ar- zusu yüksek derecedeki © alkölleri mümkün olduğu kadar ortadan kal- dırmağa çalışmaktır. (Bravo sesleri! Fakat bunu tödrici yapmak zarure - tini hissetmiştir, Bu başlangıçtır. Ga- ye doğru gidilecekti İnhisarlar İdaresine geçmesi muj rerdir, devri hazırlanmaktadır. lât olduğunu yahut aşağı fiyat veril diğinden muhterem mebuslardan bi- risi şikâyet ettiler. Eğer bu muayyen! bir yerde vaki bir hâdise ise lütfen sonra gelip tafsilât verirlerse meşgul olurum. Yanlış harekette bulunan - lar varsa alâkadar olur ve tekerrü - rünec mani oluruz, Bizim esaslı si; setimiz anason ekicilerini himaye et- mek anasonlarımıza fazla fiyat ve: mektir. Çünkü anason bize lâzımdır. Bu sene istisna olarak Suriyeden a- hason aldik. Çünkü mahsul bizde iyi olmadı. Bittabi olsaydı hariçten al - mazdik. Ümit ederim ki gelecek sene mahsulümüz iyi olur ve ihtiyacımızı tamâmen memleketimizden temin e- deriz, Barut meselesi Barutun ucuzlaması ve inhisarın kalkmasını arkadaşımız Kemal Ünal İtemehmi ettiler, Barutun ücüzlaya - bilmesi için evvelâ maliyetinin uenz- Jaması lâzımdır. Barulu askeri fabri- kalar imal ediyor, İnhisarlar İdaresi de satıyor. Bu satışa mukabil ancak yüzde on kâr temin ediyor. Bu yüzde ondan vaz geçmekle, tetkik ettik, esaslı bir ucuzlama öl - müyacaktır. Mevaddı iptidalyesini ve imaliyesini ucuzlatmak lâzımdır. Ba- rut üzerindeki inhisarın kalkmasına gelince, bunun üzerinde ta eskiden- beri inhisar mevcuttu. Bunun sebe- bi varidatı mevzuu bahis olmaktan ziyade inzibat noktasından da evvel 'denberi böyle olmuştur. İnhisar kalksa dabi bundan dahs ucuz olacağ şüphelidir. Tütün işi Tütün için yüksek fiyatla piyasa açtığımızlan şikâyet © buyurdular Yüksek fiyatla açarlar ki, tüccar da| ona göre fiyat versin diye.. bunun bazı yerlerde aksi tesiri olu- yor. Zürram mümkün olduğu kadar yüksek fiyatla, tütünü satabilmesini temin için alâkadar memurlarımıza direktif verilmiştir. Bu izahatı müteakip heyeti umu- miyesi üzerindeki müzakere kâfi gö- rülerek maddelere geçilmiş ve inhi- sar idarelerinin 1939 yılı bütçesi tas vip edilmiştir. Mezkür idarenin 1939 yılı masa- İrifatı karşılığı olarak verilen tahsi - bu halin | ın bizim mil.| Anason için mübayaatta müşküs| Domek | Alman - İtalya Askeri İttifakı aşt 1 incide? İtalya - Mısırla dostluk muahedesi yapmak istiyor Kahire 10 (A. A.) — Mareşal Bal bo bugün akşam yemeğini Misir Başvekilinin davetlisi olarak yemi; tir. Yarın sabahi hareket edecektir. Mısır gazetelerine göre, mareşal Mısır * Uibyâ hududunun tahdidi ve bir dostluk paktının akdi için » kerelere başlanmasını istemiştir. Varşova gazetelerinin mütaleaları Varşova, 10 (Hususi) — Varş İ gazetelerini meşgul eden bir meseiz Alman - İtalyan ittifakıdır. Gazeta Polskanın Berlin birine göre “Almanyanın hedefi, | - talyayı, mühim bir meselede ker Beyim serbest davranmasına İm- kân bırakmıyacak surette kendisine | bağlanır > “Doby Wiezer” İları yazıyor: “Yakm bir istikbalde Avrupanın vaziyeti bir “sinir harbi” şekline kilâp edecektir. Polonya her husas- İta böyle bir harbe hazırdır ve şeh bulanduğumuz bütün © manevarları tam bir sükünetle takip etmektedir. Kurjer Polska gazetesi, Alman- larin Lehistan hudüduna yakin Bo- gumir civarına büyük © (Hpparlârler yerleştirerek propaganda yaptıkları nr ve ayni hareketin hudüdun diğer taraflarında da yapıldığını anlatıyor. Lehistendaki Almanları mensup olarak kargaşalıklara sebebi ren 30 Alman muhtelif hapis ceza - İlarına mahküm olmuşlardır. Diğer cihetten Leh matbuatı Al man polis kuvvetleriyle Doviliai köy lüleri arasında vukua gelen bir çar- gazetesi ise şun- im» öldüğünü bildirmektedir. Köylüler, Alman komiserliğine gıda maddele - rini vermek istememekteydiler. Kö lüler bir alay teşkil etn polis silâh kullanmak suretiyle bun- ları dağıtmıştır. Macar gazetelerinden Peşter Hoyt, Leh gazetelerinden bir kısmınin Ma- eemiyakındam, etmekte ve gu, sizleri, söylersek» İ tedi “Öyle görülüyor ki, Polonyada Ma- caristana karş: rehberi hüsnü niyet olmayan bir hateket uyanmıştır.” Polonyanın Danzigteki umum ko- İmiseri Şodaki serbest şehirde bulu: | nan Polonyalıların memlekete ve e| nun İhtiyaçlarına karşı çözülmez bağ- İlarla merbut bulunduklarını izbar etmek üzere hava müdafaa İstikrazı- na ve milli müdafaaya 500 bin zloti- den fazla teberrü ettiklerini beyan etmiştir. Almanya - Litvanya ticareti Almanya - Lıtvanya ticaret itilâ- fı müzakere eden Alman murah- hasları tekliflerini Başvekil Genşral Cerniusa bildirmişlerdir. Murnhhas- lar Litvanya ticaretinin yüzde 45 nin Almanya ile yapılması ve b tün Litvanya ihracat mallarının Me- melden geçirilmesini istemişlerdir. e Papanın Sulh Teşebbüsü (Başı 1 incide! ciktirebilecek bir mahiyet arzetmek tedir. Oeuvre gazetesinde bayan Tabou- is diyor ki: İngiliz zimamdar mahfillerinin elinde bulunan vesikalara göre, bu teşebbüs hiç olmazsa bugün netice verecek gibi bir mahiyette değildir Populaire diyor ki: . * Vatikanm dünkü tekzibi bilhassa şu bakımdan lüzumlu idi: bir komite vasıtasiyle Danziz mese lesinin halli belki bundan sekiz ilâ İon beş gün evvel düşünülebilirdi. Fakat 48 saatten beri yani Milâno- daki Ribbentrop — Ciano görüşme- lerinden sonra hal sureti mühim Su- rette değişmiştir. İ Bailby, Jour gazetesinde diyor ki: Danzig. bir Strazburg, bir Metz ve bir Paris'tir. Polonya serbest kal- mak istiyor. Avrüpanın ve Fransa- nın arzusu da budur, sat 8.658.468 lira tahmin edilip, va ridatın ise 50.763.260 liradır. B. M. Meclisi Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti teşkilât ve me - murini hakkındaki kanuna ek lâyi- hayı da tasvip ederek cuma günü toplanmak üzere içtimla nihayet ver miştir, muha- | pışma neticesinde üç Litvanyalının! Küçük| Sovyet — 1.5.9359 İngiliz i Mukabil Teklifleri (Başı 1 incide) Cumartesi günü Cenevrede cak olan Potemki | zat Lord Halifax'a getirmesi dahilindedir. ihtimal ve) Polonya - Rusya göreme araman, 40, Gumus) — Se | Birliği Hariciye Komiser Muavi Potemkin Bükreşten buraya gel- | miş, bugün öğle üzeri Hariciye Nazırı Bek tarafından kabul olun- muş ve ikisi | yapmış ve akşamleyin Moskovaya gitmiştir. — C lerin mevzuu ve hedefi hakkında sıkı bir ketumiyet muhafaza edil- mektedir. Fakat Varşovadaki Sov. yet mehafili oneticeden memnun görünüyer, İ B. Potemkin, nasyonal partisinin gazetesi olan “Cüriyer Warszaws- cki” ye verdiği bir beyanatta ezcün le demiştir ki: Ankarada 16,45 te ismen yaptığım görüşmeler- den pek ziyade memnunum. Bu gö- tüşmeler, sulhün takviyesine yar- dım edecektir. B. Gafenko ile yap! ğim görüşmeler, Sovyetler Birliği, büyük dostumuz Fransa ve Tirk! ye de dahil olmak üzere tam bir & ri devletin sulhün teminini ve tarsi- nini istihdaf ettiği halkındaki dü- şüncelerimi teyit eylemiştir. Polonya — Sovyetler Birliği mü- | pasebetleri hakkında da B. Potem- kin şunları söylemiştir: Ekonomik münssebetlerin | İnki- dı, iki memleketin menfaati ikti- zasmdandır. Polonyanm sulhün or- ganizasyonu ( faaliyetindeki rolüne büytik bir ehemmiyet atfeylemekte- yim. Gazeteler, Sovyet Birliğinin Var- İsovaya yeni bir sefir tayin efmesin- Prens Paul'ün de Mus Başı 1 inci yemişler, daha sonra Sinyor daha sonra Roma valisini ziyaret et- mişlerdir. Prens Pol, M. Markaviçle İ birlikte Pateona gitmişler ve akşam layn Kapitulde tertip olunan büyük kabnl resminde hazır bulunmuşlar- dir. Kralın sarayında prensler şere- fine büyük bir ziyafet verilmiştir. Kont Clano da bugün Markoviç şerefine bir öğle ziyafeti vermiştir. Gazeteler, uzun makaleler neşre- derek bu ziyareti Prens Paul'un helk arasında Kkazan- dığı şöhretten bahsetmekte ve Pren- sin siya halarını “hatırlatmaktadırlar. Buzün Mussolini kirk dakika görüşmüşler, daha son- ra Mussolini, Kont Ciano ve M. Mar- kovlç 50 dakika müzakerelerde bu- Yunmuşlardır. ———— Deri İhracatı Hava kurumu, ve tuzlu kuru ko- yun derilerinin anyadan ve yer- X imalâthanelerden vâki n talep- lerin artmış olmasından fiyatlar üze- rinde yükseliş olmuştur. Hava Kuru- mu olanların kilosu 69 - 62, tuzlu kurusu 50 - 52 kuruştan verilmiştir. Sığır derilerinden Kayseri malların» dan 12 bin kiloluk bir parti yerli fabrikularımız tarafından kilosu 62 kuruştan satın alınmıştır. Talepler artmakta ve piyasa canlılığı da inki- İ şaf eylemektedir. .— İngiltere Tiftik İstiyor Maruf Ingiliz fabrikatörlerinden birinin mümessili dün şehrimize gel“ miştir, Ingiliz mümessil piyasumız- İdan mühim mikterda tiftik almak ü- İzere alâkadarlar ile temasa girişiniş- tir. Ingiliz müesseselerinin bu sene İpiyasamızla büyük işler yapacakları İ haber verilmektedir. e Yapak Satışları Dün Karabiga yapaklarından beş bin kiloluk bir parti kilosu 65 kuruş- tan yerli fabrikalara satılmıştır. Sov- yetlere satılan yapak ve tiftiklerin bugün yüklenmesi için hazırlıklar va pilmıştır. Sovyet vapurunun gelme- sine intizar edilmektedir. den memnuniyet wzun görüşmeler gösteriyor ve bü hareketi Sovyetlerin Lehistan ile mü- »asebetlerini normalleştirmiye bü- yüke ehemmiyet verdiklerine bir delil telâkki ediyor. Sovyet birliğinin Var- sova sefirliği 1937 ikinciteşrininden beri münhal idi. Fakat bu vaziyet *e iki taraf arasındaki münasebetlerin inkişafına mâni olmariştı Polonya ile Sovyet Rusya orasın daki ademi tecavüz itilâfını teyit © den geçen senenin sonteşrinindeki beyanat bu siyasetin bir ifadesi ol- müş ve Polonya ile Sovyet Rusya a- rasında normal komşuluk münasebet- lerini tesis etmiştir. ni, iki mem leket urasındak! münasebetlerin nor- iş olmasının bir nişanesi ol- i Sovyet ret mümessili Nikilinin tayini ile Sovyet Rusya - Polonya ticaret mushedesinin meri- yete girmesi de iktisadi münasebeti (rin normalleşmiş olduğunun delilidi: İ Sovyetlerin mukabil teklifleri Londranin Sovyet mahdillerinde öğrenildiğine göre Moskovanın İngi- liz plânma iştirak etmek için ileri sürdüğü asgari şartlar şunlardır: 1 — Sovyet taahhütlerinin ask anlaşmalarla tamamlarıması, 2 — Garantinin Baltık devletlerine de teşmili. Hükümete yakm İngiliz mal rinde söylendiğine göre, erkânı har- biyeler arasında görüşmeler yapılır, sı ihtimali imkfinsiz değilse de kinci nokta yani Baltık devletlerinin de garanti meselesi yalnız İngiltere- nin iradesi ile yapılacak bir iş değil- dir. Ayni mahfilterde Ingiliz - Sovyet müzakerelerinin bir müddet daha de- selâmlamakta, | vam etmesi kuvvetle mühtemel oldu- ğu ilâve edilmektedir. Dün Gelen ve Roma Seyahati | Satılan Buğdaylar Toprak ofisi dün piyasamıza 144 ton buğday çıkarmıştır. Yumuşakler 5.32, sertler 5.06.5 kuruştan satıi- solininin ziyaretini inde etmişler ve | mıştır. Yemlik çuvalı arpalar 425 dökme Mersin arpası 3.30, çavdar * sarı mısır dökme 4.16 - 4.20, ufak fe- sulye 12, ince afyon susam 19.30 kuruştan sslılmıştır. Piyasaya 55 ton arpa, 135 ton un, 25 bin kilo bey peynir ve 24 bin kilo zeytinyağı ge- tirilmiştir. Piyasa Hareketini Muhafaza Ediyor Dün piyasamızdan dış memleketi faaliyetinin o mubtelif saf-| ce epeyce mal satılmış ve ihraç mü- İameleleri ikmel edilmiştir. Satılan ile Prens Paul; mailar arasında Almanyaya tütün, yumurta, kepek, tifük ve av derisi vardır. Jisiyaya kuş yemi, Bulgaris tana balmumu, İsviçreye afyon, Da- nimarkaya susam küsbesi, İngiltere ve Kanadaya Mikset, Mısıra tütür gönderilmiştir. ELLE imi Niğdede Bahar Neşesi Niğde, (TAN; — Şehrimiz ve mu- hiti, senenin en güzel günlerini, ba harı yaşamaktadır. Bu müstesna mey va ve elma diyarı, şimdi baştan a- şağı yemyeşildir, ağaçları beyaz, pen- be, kırmızı çiçeklerle ve havası, çek rayihalarile doludur. Dereleri gü- rül gürül akmaktadır. Denilebilir ki Niğdeliler, baharı başka her yardekllerden daha düs- kündürler. Her sene 13 nisanda bas- layan ve Kayabaşı, Kır bağları, Kayı ardı, Tepebağları cumaları diye mev- kilerinin adı ile anilan seyranlar her pazar biribirini takip etmekte, bütün sileler çoluğü çocuğile Kuzular kese- rek, oyunlar oynayarak neşelenmek- te, bahardan istifade etmektedirler. Kızıltepede ede Bir Çocuk Bir Çocuğu Kurtardı Kızıltepe (TAN) — Bakkal Meh - medin dört yaşındaki oğlu Adil ku- yuya düşmüş, kadınların feryadı 'ü * zerine yetişen mektep talebesinden on dört yaşında İbrahim Erdinç ku- yaya inmiş ve çocuğu kurtarmıştır. 4 Kızıltepe (TAN) — Ekmekleri iyi pişirmediği için fırıner Abdülka- dir Yedikardeş, belediyece para ce * zasına çarptımılmıştır.