20 Nisan 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

Elektrik Cereyanı Çalıyormuş Kendi Bahçesinden Komşunun Evine Giden Tele Küçük Bir Kablo Takarak, Kendi Evine Cereyan Aşırıyormuş Kanun hırsızlığı diğerinin taşı- nabilir malını, rızası olmaksızın, bulunduğu yerden faydalanmak kastiyle almak,, şeklinde tarif e- der. Bu tarifin unsurlarına göre hırsızlık suçunun teşekülü için malın başkasına ait olması, taşi- nabilir bulunması, sahibinin rizası olmaması bulunduğu yerden fay- dalanmak kastile alınması lâzım- dır. H. nin suçunda bunlardan bir kaçı sarih olarak mevcuttu, Fa- kat bazı unsurlar şüpheli görünü- yordu. Evvelâ çalınan şeyin bir mal olması icap ettiğine göre aca- ba elektrik cereyanı mal mıydı? Mal olduğunu kabul etsek bile aca- 'ba taşınabilir bir mal mıydı? Bun- lar ilk nazarda çok müşkül görünü- yor. Adeta insanın menfi cevap ve- receği geliyor. Fakat acaba kanun “mal” tabirile ne kastetmiştir Şüphesiz bu tabire verilen mi nalar zamanla büyük bir tahavvü- le uğramıştır. “Mal” ın Mecelle za- manındaki manasile bugünkü ma- nası arasında epeyce fark vardır. Bugüni bundan elli sene evvel bi- linmiyen mallar mevcut olduğu gi- bi, elli sene sonra da bugün tasav- vur bile edemediğimiz yeni yeni mallar meydana çıkacaktır. Şu hal- de kanunun kasdi zamanla müte- madiyen istihale ederek genişliye- cektir. Nitekim bugün elektirik ce- reyanı bir mal telâkki ediliyor: A- lımip satılıyor, kullamlıyor, birik- tiriliyor, şekli değiştiriliyor, velh. sil geçer akça gibi her kahba yor. Hattâ zamanımızda havanın bile mal diye satıldığını görüyo - ruz. Sanatoryomlarda, prövantor- yomlarda, çam ormanları içindeki sayfiyelerde, ayni derecede kon - forlu (o hastanelerden, otellerden, pansiyonlardan fazla olarak verdi- gimiz para oranın hava parasıdır. Çam kokulu hava bugün para edi- yor. Şu halde elektrik cereyanı da bir mal,, Hem de epeyce pahalı bir mal. Yemeden içmeden kilovatlar kabarıyor, paralar akıp gidiyor. Adeta elektriğin kablolar içinden cereyan ettiğini baran bizden dı- şar: doğru cereyan edişinden anlı- yoruz. Her malım hırsızı olduğu gibi elektrik cereyanının da hırsızları vardır elbet. İşte şu karşmızda heykel gibi dimdik duran parde- sülü genç adam bu işin erbabı ol- mak töhmetile buraya gelmiş bu- lunuyor. Kendisi esasen elektrikçi- dir. Fakat başka bir müessesede çalışmaktadır. Eh iftısasını heder mi etsin? Bunca sene emek verdi. ği elektrikçilikten biraz olsun isti- fade etmesin mi? Komşunun evine giden ve kendi bahçesinden geçen elekirik telinin üzerine görünmez şekilde bir küçük kablo ve bini- nın içinde kendisi tarafından ya- pilmiş tesisat bu işi halle kâfi gel- miş. Fakat kör şeytan görmez gör- mez o İncecik kabloyu gör foyalar meydana çıkar Şahitleri dinliyelim: Memurlar- dan biri şöyle diyor: — Biz bu bayın elektrik cereya- nını çaldığını haber aldık. Gecele- yin elektriklerini yakarken yâka- lamak istedik, Zabıtaya haber ver- dik. Polislerle beraber eve gittik. Saat Sekiz buçuk vardı. Kapıyı bu bay açtı. Biz içeriye girerek elek- ttik tellerine bakacağımızı söyle- yince kapıyı yüzümüze kapadı ve İç kapıya koşarak evdekilere: — Sakın kapıyı açmayın! diye bağırdı. Kapıyı açmayınca polisler kendisini karakola davet ettiler. Geceleyin gelemiyeceğini: yarın sabah geleceğini söyledi, çıkmadı. Suçlu elektrik cereyanını çalma» dığını, bahçedeki merdivenin ağaç- lara takılarak telleri düzeltmek İ- çin orada bulunduğunu söyledi. Karakola gitmemek ve kapıyı aç- mamak meselesine gelince- “O ge- ce babası ağir hastaydı. Adeta ih- tizar halindeydi. Bu sebepten içe- ri kimseyi alamadığı gibi kendisi de evden ayrılamamıştı. Muhakeme keşif yapılması için başka güne bırakıldı. Tove I.K Çırçırdaki Cinayetin Muhakemesi Sabıkalılerdan Bahriyeli şöhretin taşıyan Arap Rifat dört ay evvel Çırçırda bir berber makasile Sanst- — Jar mektebi talebesinden Hüsnüyü|za mahkemesinde duruşması bitiril- öldürmüştü. Dün ağır ceza mahke- mesinde duruşmasma başlandı. Suçlu, dün kendisini müdafaa © derken: — Ben onları takip etmedim. Sine- madan çıkarken Makbule bana göz etti. Beni takip et, dedi. Ben takip! ediyordumÇırçırda Hasanın cebinden sustalısını çıkararak Üstüme doğru geldiğini gördüm. Ben de makasla o- nu yaraladım. Sonra ölmüş! diyordu. Muhakeme şahitlerin dinlenmesi İ- çin talik edildi. ——————— polis komiseri kadar tesir (o edemez. Bunun aksi de ayni tesirin maküsu alar * Bazı İmzasız mektuplar alıyorum. içinde keramet yazılı olsa yine imza- sız mektubu sevmem, Başka yerleri bilmem amma bizim (memlekette İmzasız ve başka imzalı - oda ayni kapıya çıkar - mektupların vatan - daşlara yaptıkları fenalık (o hadden aşırıdır. Bir adamın yüzüne (o karşi söyliyemiyecekleri veya isbat ede - miyecekleri türlü herzeyi beyoz kâ- ğıt üzerine kara kalemle yazıp şu ve- ya bu makama gönderenlerin kaybe- a şey altı kuruşluk pul parası - a böyle imzasız mektupların muhtevalarına inanan ve ehemmiyet veren bulunmaz ama mesküt geç - meğe razı olmayanlar da az değil « dir. Bu iddialar sabit olmasa da aley- hine yazılan adam hakkında bir tah- kikat yapılmasma sebep olması bile kâfi bir fenalıktır. Bu bir ahlâk, daha doğrusu ahlâk- sızlık meselesidir. Lâkin Neyliyeyim ki; önüne geçilmek şöyle dursun, git gide modası artmakta ve yaptığı tah- rip de o nisbette çoğalmaktadır. Haydi biz imzasız mektubu yaz - maktan ve hüviyetimizi saklayarak bir vatandaşımıza leke (o sürmekten çekinmiyoruz. Bari böyle mektupla" Müselsel Bir Sahtekârlık Suçlusu Sahte nüfus kâğıdı, sahte mektep! 1 ipiemen kullanarak ve gere a- dına kartvizit keri sine girmiye muvaff, ve yakalanacağını anlayınca da ka- çan Kayserili Şükrünün dün ağır ce- di ve iki sene beş ay ve 23 gün hapse mahküm oldu. Şükrü 937 senesinde yine bir sah- tekârlığı yüzünden Harbiye mektebin den tardedilmiştir. Şükrü başka bir adla yine askeri mekteplerden biri- sine girmiye karar vermiş, ve bir gün Eyüp nüfus memurluğunu mü- racaat ederek: — Ben Bartmlı Hüseyin oğlu Bod- rettin Arıkanım, Nüfus kâğıdımı kay bettim. Yenisini veriniz, demiştir. Nüfus memuru Bartından telgrafla tahkikat yapmış ve Bartık nüfusun- da böyle bir adamın kayıtlı olduğu- Bu öğrenince de kendisine bir nüfus kâğıdı vermiştir. Bundan sonra Kayseri sesinin on birinci sınıfında bulunduğuna dair bir tasdikname uydurmuş, sonra ma- reşal adına bastırdığı bır kartla Gül hane hastanesinde inuayene edilmiş ve askeri mektebe girebileceği hak- kında bir rapor almıştır. Şükrü bun- dan sonra bu sahte vesikalarla mek- tebe gitmiş ve girmiştir. Şükrü bir de sahte çiçek aşısı dı yapmıştır. Mektep idaresi Şükrünün her talebe gibi mektebin gösterdiği doktorlara da muayene edilmemesinden şüphe- lenmiş ve işi inceleyince bütün ev- yakın sahteliği anlaşılmıştır. Sonra da zabıt kâtibi kararı oku- du. Mahkeme suçluya sahtekârlıktan 3 sene dört ay, resmi makamlara ya- lan beyanda bulunmaktan da üç ay on beş gün ceza veriyor ve bunları tevhit ediyordu. Şükrü bundan başka kendisine ya- Karışık Yiyecek Satanlar “SuYtanatımet” sU DİLİYET GEZE İL kemesi, dün, boyalı şeker yapan ve etiketsiz satan Avramın, küflü ka vurma satan Ayasofyada bakkal Fa- iğin ve Tıbbiye mektebine susam ya» ği ile karışık tereyağı veren Balıkpa- zarında yağcı Hıristo Tofanidisin ay» rı ayrı duruşmalarını yaptı, Birinci suçlu kendisini müdafaa e |devam edilmektedir. derken: — Boyalı şeker yapmak ve satmek suç değildir. Yalnız şekerin üstüne etiket yapıştırmayı unutmuşum, di- yordu. Ikinci suçlu ise: — Benim kavurmam küflü değil di, dedi. Hıristo Tofanidis te müda- fsasımı şöyle yaptı: — Mektebe yağ verildiği zaman | ben askerdim. Bu yağı babam Yani | vermiştir. Yani mahkemeye şahit olarak gel- mişti. Oğlunun müdafsasını teyit e- derek: — Evet mektebe yağı verdim. Fâ- kat verdiğim yağ halis tereyağı idi, dedi, Uç davanın da gelmiyen şahitleri vardı. Muhakeme bunların çağırılma» s1 için talik edildi. * Bugün Asliye birinci Göza mah- kemesinde İş Bankasının Beyoğlu şubesinden 1800 lira aştran memur Müşfikle suç arkadaşı Needetin müu- hakemelerine devam edilecektir. Bu gün müddelumumi mütaleasını söy- liyetek, suçlular da müdafaalarını yapacaklardır. Mühürleri Gahyormuş Istanbul postahanesi dün odacı O- mer hakkımda bir cürmü meşhut yap- tırmıştır. Ömer postahaneye yölen | paketlerdeki mühürleri toplayarak e- vine götürür ve satarmış. İdare bun- ver süsünü vererek bir kızla nişan- lanmış, kızın bir çok mücevheratını ve altınlarını da delandırmıştır. Bu- nun için de asliye birinci ceza mah- kemesinde duruşmasına devam edili- yor. 2. mmm m fitifatırıza ve fıkralarınıza teğekkürler, B.F Pangaltıda B. $. Sever: Telgraf memurları hakkındaki iddiamız doğrudur. Onları ds çabuk tokat eder ra muhatap olanlar hunları okuma - dan sepetleseler de git gide bunun da zehiri tesirsiz kalsa, * Kıziltepraktak! okuyucumuz: 10 Nisan tarihli mektubunuzu edim. Jersa nesba memnun olurlar mı? Saygıla- rımla, B.F. XXX imzalı mektup sahibine: Fikirlerinizi imzanızla igönderseniz da» ha makbule geçer. Hürmetler. dan şüpheleniyor. Fakat şimdiye ka- dar çalanı yakalıyamıyormuş. Omer dün de bu şekilde topladığı müste- mel mühürlerden bir buçuk kilo ka-| dar daha evine irürken alikadar | &miri kendisini yakalatmıştır. Suk-| tanahmet sulh birinci ceza ei #l duruşmasını yaptı. Muhakemeyi | şahitlerin çağırılması için talik etti. | A ? Aile yuvasmn saadetini isti- 4 yorsan içki içme! ' Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Merkezi MR Aİ yara TAN KUBİLAY İHTİFALINDE: İzmir ve Manisa vilâyet merkezi hafta Kubilây ihtifali Hatayda Parti Kaza Kongresi Antakya, 19 (A.A.) — Kırıkhan ve Reyhaniyede Cümhuriyet Halk Par- tisi kaza kongreleri aktedilmiş ve her | İki kongreye de halk ve köylüler ke- sf bir surette iştirak etmişlerdir. Bü münasebetle her Iki kazada parti ve Hatay bayraklarile süslenmiştir. Kon grelerde Cümhuriyet Halk partisinin altı umdesi hakkında izahat verilmiş ve kaza idare heyetimizle vilâyet mümessilleri seçilmiştir. Şimdiye ka- dar Hatayın beş kazasında parti kon- greleri nihayet bulmuştur. Kongre- Jerde bütün mümessillerin hazır bu— lunması ve kararların ittifakla kabu- lü Hatay Türklüğünün ana vatan teş- kilâtına olan sevgi ve bağlılığının bir ifadesidir. Bütün kongrelerde Değişmez G: nel Başkan MİMİ Şef Ismet Inöni l karşı candan tezahürat yapılmıştır. Yeni Vapur Siparişleri İngiliz Suvar pariş edilmesi kararlaştırılmış ol, vapurlar için açılan müzakerelere Dün şirketin ter şirketine si- mümessili Denizbanka gelerek Yusuf Ziya Erzinle görüşmüştür. Bu yeni vapurlara ait dosya bütün müzake- re evrakı ile birlikte Muhaberat ve Münakalât Vekâletine gönderilecek» tir, Dans ve Şarkı Büyük İspanyol Ysldizi mene giden heyetlerle izciler ve kalabalık yapılmıştır. Bu resimde, Kubilây abidesi öhünde Kubilâyın anasını ve torunlarını görüyoruz. | © Ankarada Ham Jiçin inşa olunacak yeni binanın temel A A lerinden ve civar kazalardan Mene- r halk kitlesi önünde, geçen Petrol Bulundu Ankara, 19 (Tan Muhabirinden) — Ankara istasyon civarında Dev- let Demiryolları Umum Müdürlüğü leri kazılırken ham petrola tesadüf e- dilmiş ve bu keşif, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsüne haber verilmiş- tir, Enstitünün gönderdiği profesörler burada tetkikler yaparak çıkarılan 18- lak toprağı muayene ettikten sonra bunun filhakika ham petrol olduğu anlaşılmış ve sondaja başlanılmıştır. —— e— Mudanya Hattı Wapurlarımızdan bazılarının havuz- da bulunması ve Trak vapurunun tamiri yüzünden Mudanya hattında.) hnenla. salan #ashhura önlere re bu haftadan itibaren fs mek üzere. bulunan Maral bu hatta işliyecektir. Gemi dün kıza- ga çekilmiş ve hazırlıkları yapılmış” tir. Havuzlanan Trak vapuru da ta- ir edilmiş olduğundan hafta so - ba başta nunda işlemiye ÖLÜM HABERLERİ ÖLÜM Mülkiye mektebi idare hukuku pro- fesörü Ibrahim Ali ve Maliye Vek#- leti kambiyo müdür muavini Cevat Erberkin çok sevgili hemşireleri Ba- İyan Behire dün Allahın rahmetine kavuşmuştur. Cenaze namazı bugün- İmperio Argentina SÜMER Sinemasında MORENA KLARA İspanyolca — sözlü ve şarkılı Büyük Operet Filminde Muzaffer olmaktadır. #m g- MAKSİMdem TANASE Revüsünün son günleri. Cumar- tesi ve Pazar günleri Saat 1630 da Son Matineler. Sinema dünyasının en çok sevdiği en yüksek yıldızı DANİELLE Bugüne kadar eşi görülmemiş en mükemmel şaheseri, Macar Çigan Müziklerinden Ateş alan Film. ŞAFAĞA DÖNÜŞ BU AKŞAM 9 da Müstesna bir müsamere ile | Kü perşembe günü öğleyin Teşvikiye İ camiinde kılındıktan sonra Beşiktaş vapur iskelesinden saat 13.15 te ha- reket edecek olan Şirketi Hayriye va- İ puru Me Beykozdaki sile makböresi- ne defnedilecektir. Kederli ailesine beyanı taziyet ederiz. Hazin Bir Ölüm İş Bankası İstanbul şubesi müdür muavini. Bay Salâhattinin on dört yaşındaki biricik oğlu “Çetinkaya u- zun müddettenberi devam eden ra batsızlığından sonra dün gözlerini ebediyen yummuştur. Cenazesi saat 11 de Alman hastanesinden kaldırı- larak namaz! Fatih camiinde kılm- dıkton sonra Merkezefendi aile kab- İristanına defnedilecektir, Ara, baba- sına derin taziyetlerimizi sunar, yav» rucağa Allahtan rahmetler dileriz. DARİEUX'un 20.4-939 ILAD YO ANKARA RADYOSU Radyodifüzyon — Postaları Türkiye Radyosu Ankara Radyosu Dalga Uzunluğu 1039 m. © 1N3 Kes, 130 Kw T.A, 0 İm. 15198 Kes 20 Kw. TAP #irom Disa Kra 7 Perşembe, 20. 4. 1939 1200 Program, 1238 Ti li Eri A, 13.00 Memleket sant ayarı, ajans ve mete- oroloji bab -14 Müzik (Karı şik program— Pl) 1730 Konuşma (İnkilân tarihi dersle Halkevinden naklen). 18.30 Prosram, 18.35 Müzik (Neseli müzik—P1) 19,09 Koruması t saati). 10,19 Türk müziği ( CelM Tokses ve erki Ajans, metsoroloji erleri, sası (fiyat). 20.15 Türk müz; Calanlar Vecihe, Fahire Fersan, Refik Fersan, Ke- teal Niyazi Seyhun, Okuyanlar: Müzeyyen ır, Mahmut Karındaş, 1 — Tefaheni peş revi, 2 İshakın (Isfahan şarkı) Canda hasiyet mi var. 3 — Mahmut Celâlertin pişanın (Isfahan şarkı) DIN biçare senin için, 4 — Kemal Niyazi Seyhun (lamençe taksimi). 8 — Rahmi beyin (Isfaban g ki) Etme Beyhude figan. 6 — Isfah; şarki ((Fei'ğen ektim) 7 — Tsfehan semaisi, 8 — Hüseyni türkü (Esmer bü- gün sğlamış,) 9 — Sadettin Kaynak (tür- kü) Senin yazın kışa benzer. 10 —Türkü (Kevengin yolu bu mudur?), 7109 Mem- Teket esst ayarı, 2100 Konuşma izah santi). 21,15 Esham, tehvilât kambiyo-nu- kut borsam (fiyat). 2125 Neşeli plikler R. 2130 Müzik (Küçük orkesirn — Set Necip Aşkın) 1 — Glermer (Sar kenar- larında). 2 »- Pres (Esir). 3 — Biume (Vals enterrtesosu). 4 — Eineke ( Şer marş), 5 — Nlemann (Arap dans). 6 — Vlter (Kuklaların dansı) 7 — Lineke (Olimyiyn köyünde). 8 — Valente (Kir- muzı ışıklar saçan yakut). 9 — Dohnany' (Düğün va 30 Müzik (Romanslar ve saipe—Pl,) 23,00 Müzik (Cazbant—Pl.) 2348-24 Son ajans haberleri ve yarınk program, Moskovada Türkiye İçin Konser Ankara, 19 (A.A4.) — Diğer memleket. lerde kültür münasebetleri için teşkil #- âllen (Voks) Sovyet Cemiyeti, Türkiye için bir radyo kanseri tertip etmişlerdir Bu konser 21 nisan cuma günü, Türkiye sastile tam saat 21 de 1210 dalga Kiev, 1060 » Tibilsi, 34: Sirmferopol ve 300,0 - Odesu radyo İstasyonlürı tarafıdan nes- rolunacaktır. Konserin programında; Türk. komposl. & ps rtepinno için 5 ÖNE Cemal (Beş damla) m) ON “Taya Türe Zeki (Yunumun mezerında). Bu parçalar hloskova müzisyenleri, X- delman, Lihnevski, Rivsun ve Velter ta- çalınsesitr. Muvazaalı İş Akitlerine Meydan Verilmiyecek Ankara, 19 (Tan Muhabirinden) — Matbuatta Intişar eden yazılara ve vekâlete vukubulan müracasilara ns- zaran kanun hükümleri muvacehe- #inde ikinci defa evlenmek #mkânını bulamıyan bazı vatandaşların bu ar- zularını temin gayesine matuf olarak muvazaalı hizmet akdi mukavelesi tanzim ve tasdik ettirmekte olduklu- rı anlaşılmaktadır. Adliye bu gibi münasebetsiz hâdisslere meydan ve- rilmemesi hususunda alâkadarlara bir tamim yapmıştır. Tamimde “an- cak hizmet akdi mukavelesi tanzim ve şartlarını tayin hususunda taraf- lara tanınan serbestiden istifade et- mek istiyen bazı vatandaşların heki- kt arzuları böyle bir mukavele yap- mak olmadığı halde bu nam altında muvazanlı mukavele tanzim ettirme- leri düşünülebileceğinden hizmet akdi mukavelelerinin tanzim ve tas- diki sırasında tarafların hal ve va- ziyetlerine göre hakiki arzularının izharına gayret ederek ahlâk ve â- daba mugayir muvazaalı mukavele- ler tanzimine meydan vermemeleri- nin bilümum noter ve noter vekille rine tamimen tebliği temenni olu- ur.” denilmektedir. ! Ticaret Vekilinin Teşekkürleri g Ankara Ticaret Vekili Cezmi Erçin, vekâletin uhtesine tevdii üze- rine tebrik etmek ve muvaffakiyet temennisinde bulunmak suretile şifa- hen ve tahriren taltif eyliyen zevata teşekkürlerinin iblâğına Anadolu A- jansmu tavsit buyurmuşlardır. İspanyanın Ankara Elçiliği Hurma, 19 (AA) e. Ispanyanın Ankara elçiliğine tayin © LÂLE SİNEMASINDA ar BE YA YE A EN dilmiştir, Gonzales Arano Norveçe ve Gar- cio'da Yugoslavyaya tayin olunmuş” lardır