20 Nisan 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

20 Nisan 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

204-939 İBUGÜ Beklenen Açık Cevap Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL ugünkü Avrupanın vaziyetini B hulâsa etmek lâzım © gelirse söylenecek söz, bütün Avrupa mil - letlerinin yarı seferber olduklarıdır. Yarı seferberlikten tma seferberliğe doğru atılacak tek adım, bütün Av - rupayı altüst etmeğe ve Büyük Hor- bin korkunç facialarına rahmet oku- tacak halleleri yeniden © yaşulmağa kâfidir. Avrupada vaziyetin bu mabhiyı aldığı sırada, İnsanlığı aklın icapları dairesinde harekete davet eden bir ses yükseldi. Bu ses, Amerika cüm - hurreisi Rooseveltin sesiydi. Onun bütün istediği, evvelâ ortalığı kapla- yan korku ve emniyetsizliği bertaraf simek, sonra emniyet ve itimadı ye- niden sağlamlamak için silâh yarışı nı durdurmak ve iktisadi ztırapla- rın çaresini bulmak üzere toplanıp konuşmak ve kararlar vermekti. Fa- kat bu neticeye varmak için Alman- ya ile İtalyadan bu sualin cevabını almak lâzınıdı, Sual malâm: — Almanya ile İtalya, Irak ile İr- lânda arasmda bulunan müstakil memleketlere taarruz etmek mi isti yor, yoksa bunların istiklâline ve bü- tünlüğüne suygı mı göstermeyi istih- daf ediyor? Sual gayet sarih olduğu için ce - vabın da gayet sarih olması icabedi- yor. Çünkü bütün dünyayı çılgınca bir maceraya atılmaktan Okorumak gibi bütün dünyayı ve bütün insan - lığı candan alâkadar eden bir mese- le üzerinde tereddüde, iki yüzlülüğe, kaçamakçılığa yer verilemez. Bu susllere verilecek cevap, Ya kati bir “evet” veya kati bir “hayır” dır. Nitekim mihver (devletlerinden başka her alâkadar devlet, müsbet Holand TAN a Muhtemel Alman IstilâsınaKarşı Hazırlandı Alman Toplarına, Tanklarına Holandalılar Tabiatin En Müthiş Silâhiyle Mukabele Edecekler. Bütün Altları Köprülerin Dinamitlenmiştir. İlk İşarette Bütün Memleketi Su Basacak Amsterdam, (Hususii — Bahar gelince, her Holandalının neşesi şar. Bu bahar Holandalılar gülmi yorlar. Umumi Harpte bile vatanla- rının emniyetinden o şüphelenmemiş olan Holandalılar bu sıra kendileri- ni emniyette göremiyorlar. Büyük hükümetler kadar altin stokuna malik olan bu milletin pa- ralarının mühim bir kısmını emin bir yere kaçırdığını dünya matbuatı yazdı. Şimdi de canlarını korumak istiyorlar. 1914 harbinde Alman, İn- giliz, Fransız topları kulakları di- binde patlarken dahi aldırış etmiyen 'Hollandalıları nedense ciddi bir kor- ku aldı. Meşhur su barajların, köprüle- rini ecnebilerin yakından tetkik et- melerine evvelce müsaade edilirdi. Şimdi Amslerdam'ın ber barsjı ve her köprüsü müstahkem bir mevki gibi muhafaza altındadır. Fotoğraf durmalarına müsaade edilmiyor. Köprüler dinamitlenmiştir Bütün köprüler dinamitlenmiştir. Trenler ve ağır otobüsler dinamitli yerlerden geçerken süratlerini saat- ie 20 kilometreye İndiriyorlar, Eski- den Holanda askerlerini sokaklarda 'ormalara rast gelin- Alman hududunda 200,000 kişilik bir kuvvet tahşit edildiğini herkes söylüyor. Su basıncıya kadar zaman lâzım Holanda Başvekili Colijin 72 ya- şına rağmen vatan müdafaasının mevzuubahsolduğu bugünlerde de mir gibi bir genç halinde çalışıyor. Vaktiyle o Hindistanda petrol Kralı makineli ecnebilerin oralarda fazla . Li Hitlerin . . Ellinci Yıldönümü | Henri Deterding'le tanışıp Royal Tayyare İran Filosu Tarafından Ducth'in umumi direktörlüğünü lan bu metin insana “Demokrat dik- tatör,, namını vermek doğru olur. Almanyanın Hollondaya göz dike- ceğini evvelden hesaplamış gibi a9- kerlik hizmetini beş buçuk aydan on bir aya çıkarmıştır. Bu sayede Ho- landayı bir taarruzdan kurtarmak üzere Alman toplarına karşı tabia- tn en müthiş silâhlarından biri ©- lan su baskınını tstbik edebilmek ü- zere silâh altında efrat bulundur- mak imkânı hasıl olmuştur. Çürkü Holandayı suya boğmak için düşmanın hudutta bir iki gün alıkonulması lâzımdır. Holanda ahalisinin bugünkü ha- leti ruhiyesine, kanaatine hüküme- tin aldığı tertibata bakılınca, eğmiyecekleri açıkça anlaşılıyor. Filomuz Tahrana Vardı Zancanda Karşılanan Mo- landalıların cebren istiklâllerinden mahrum edilmiş olan Çekler ve di- ğer milletler gibi istilâcılara boyun Çinliler Yeni Zaferler Kazandılar em Japon Ordusunun Maneviyatı Bozuldu Şangşa, 19 (A.A) Kiangsinin İşimalinde hareket eden Japon ordu- sunun maneviyatı bozulmuştu kiden Japonlar mevzil: müdafaa ederken şimdi Çin kıtaatı taarruz eder etmez derhal mevzile- rini boşaltıyorlar. Maneviyatın bo- zukluğuna diğer bir dedil de, eski- den Japon subayları ölen askerleri | yakılmak üzere gerilere naklettirdik- İleri halde bugün ölüleri harp mey- danlarında bıraktırıyorlar ve hiç a- lâkadar olmiyorlar. Keza Japonlar bir şehri ele geçir- dikleri vakit bidayetlerde burasını hemen tahkim ediyorlardı. Şimdi ka- tiyen tahkimat yapmıyorlar. * Çin kuvvetleri çok kanlı göğüs gö- ğüse bir muharebeden sonra Kaifeng şehrine girmişlerdir. Bu muharebe- de Japonlar 3400 ölü vermişlerdir. Şehrin büyük bir kısmı Çin kuvvet- lerinin eline geçmiştir. Düşman şi- meli şarki istikametinde çeki! tedir, Çin kıfaatı sevkülceyş hedefi is- tihsal ettikten yani Kaifeng'deki Ja- pon mühimmat deposunu ve diğer ba zı tesisatı tâhrip şimdiki üssülharekelerine, istasyonuna çekileceklerdir. eylediken © sonra Küifeng keri Çinlilere teslim olmuştur. Şolyua'da bu hafta 5009 Japon as- 3 <a “FELE İstanbula, Sepete, Mektuba Dair Yazan: B. FELEK İstanbulun imarı lâfı oldukça pek sevinirim, Ru İstanbullu olduğum için duyduğum tabii mu « İhabbetten ayrı bir sevgidir. Allah i- çin söylemeli sevimli, güzel, cazip bir şehirdir. Onun için İstanbulun imarına a- it her haber beni pek memnun eder. Son zamanlarda vali Lütfi Kır « darın himmetiyle tedarik edilen beş milyon liranın sarfı izni alınmak Ü- zere olduğunu da ayni memnuniyet. le öğrendim. Fakat diğer bir haber beni doğrusu yese düşürdü. 'Telâş etmeyin! Haber kötü bir haber değil amma haset edilecek, ve yeis doğuracak bir haber! Meksikada yerleşmiş bir Yunanlı ölürken mi, sağlığında mi - orasını iyi bilmiyorum - Atina belediyesine bir milyar drahmi bırakmış. Bugün- kü piyasa ile 12 milyen Türk lirası eder. “Atina şehrinin bir çok mamur yer. leri böyle büyük mıktardaki teber- rülerle vücut bulmuştur. o Meselâ meşhur Olimpik stadının inşasına en büyük yardımı Averof yapmıştır. Bu nün gibi daha bir çok eserler, eadde- ler, hastahaneler hep | teberrüler ve zenginlerin yardımı ile vücuda getirilmiştir. Gerçi bizde bu kadar büyük zen- gin yok. Ancak az zengin olanlardan da şehre teberrüde £ bulunanlara tesadüf etmiyoruz. ; İşte beni yese düşüren burası, İ - çimizde 12 milyon lira teberrü ede- cek kimse bulunmadığı malüm ama 12 bin lira verebilecek bir kaç yüz kişi çıkar gibi geliyor. Yılbaşlarında iki bin liraya bir kâğıt çekenlerden bahsedip durur - Çin kıtsatı Sientang nehri boyun- |lar. Büyleleri neden himmet etmi - Tayyarecilerimiz Tahran Üzerinde Uçuş Yaptılar Tahran, 19 (A.A.) — Anadolu a-Jnin mümessilleri 'Ti es ilerlemekte devam ediyor. Burada cereyan eden müsademelerde 800 Ja- pon askeri ölmüştür. Japonlardan mü yorlar bilmem ki; herhalde bu gibi sevap vermekte tereddüt etmemiş ve| Göbels Demokrasilerin | valinin Ş teala” yapıl! da korumak, emniyeti sağlamla - Bük için Mister Koosevelt tarafın -), dan, vuku bulan teklifi hararetle tas- ip ettiğini ve onun gösterdiği yolda | » Yürümeğe hazır olduğunu anlatınış- tar, Geride kalanlar ancak © mihver devletleriyle peykleridir. Bu devletler, bu ana kadar düşün- celerini bildirmemiş bulunuyorlar. Yalnız bu memlekctlerdeki gazeteler var kuvvetleriyle Mister Roosevel - tin şahsma ve teşebbüsüne karşı, en| şiddetli hamlelerde bulunmuşlardır. Bu da, bu hükümetler tarafından verilecek cevapların hiç müsait ol - mayacağı hissini vermiştir, Fakat hükümetlerin henüz cevap vermemiş olmaları, onların bir ta - kım neticeleri ölçüp biçmekle meş - gul olduklarım göstermez mi? İhtimal ki üzerinde en çok duru- lan nokta, ret cevabı verildiği takdir de Amerikanın alacağı vaziyettir. Fakat bu vaziyetin ne olacağını tahmin etmek, hiç de güç değildir. Çünkü bu zamanda ve bugünkü şart lar içinde bitaraf kalmanın imkânsız- lığı Amerikaca anlaşılmıştır. Bitai lik kanunlarını değiştirmek için baş- layan ve gün geçtikçe kuyvetlenen Sereyanlar, bu anlayışın sarih ifade- sidir, Tecavüz ve istilâ siyaseti karsı - #inda bir kimsenin bitaraf kalmasına imkân var mı? Böyle bir vaziyet karşısında bita- Taf kalmanın bir tek manası vardır. O da tecavüz ve istilâ siyasetini ken- di başına davet etmektir , Onun için Rooseveltin teklifi red olunduğu takdirde, Amerikanın yep- Yeni bir vaziyet alacağı, şüphe gö * türmemek icabeder. İ Amerikanın tecavüz siyaseti kar- | sa, bu niyetler nihayet onların hüs- Yismda bitaraf kalmasma imkân bu- lunmadığına göre bugün, bütün din- (. | ellinci yıldömü münasebetiyle teb- Sonunun Geldiğini Söyledi Berlin, 19 (Hususi) — Hitlerin ek isosta hususi mububiri bildirişeapi Şenlik günleri yaklaştıkça Tah- randa hareket ve sevinç te artmakta. dır. Sokaklarda kesif bir kalabalık görülmekte ve milletlerinin Pehlevi inci yıldönümünü tesit merasimi bugünden başlamış ve doktor Gö- bels, radyo ile bir nutuk. Führeri, “Orta Avrupayı sulh ve süküna kavuşturan, diye andıktan sonra, Almanyanın bugün girişmiş olduğu mücadelenin neticesi hakkın- da hiç bir şüphe beselenemiyeceği- ni anlatmıştır, Göbels, bir millet ne yaptığını bi- lir ve kendisine büyük bir vazife ve- rilirse, o milletin katlanamıyacağı fedakârlık olamıyacağını — söylemiş ve demiştir ki: Bu vazife şu kelimede mündemiç- tir: “Tek bir millet, tek bir Alman- ya, tek bir Führer.,, Nihayet Göbels, (o demokrasilerin betbahtlığını tebarüz ettirmiş ve bunların artık sonlarınn geldiğini beyan etmiştir. Hitlerin muavini Hess, nasyonal sosyalist partisi erkânının başında olarak Hitleri ziyaretle doğumunun rikte bulunmuştur. Bu münasebetle söylediği nutuk- ta demiştir ki: “— Bu tarihi anda, Tanrının size ağır vazilenizi yapabilmeniz ıçin sih- hat ve kuvvet vermesini dileriz. Al- manyayı hürriyetine siz kavuştur- dunuz. © Alinanyayı yeniden siz di- rilttiniz ve dünyanın en büyük dev- etleri derecesinde cihanşümul bir kuvvet haline getirdiniz. Şuna kati- yen kaniiz ki, sizin sayenizde vata- Da tevcih olunacak bütün suikastler akim kalacaktır. o Tabrikâtçılar bir dünya harbini çıkarmıya çalışırlar. ranını mucip olacağına eminiz. Bu imanımız, sizin eserinize, Almanya- Yayı tetavüz siyasetine karşı, hiç ol- Mazsa manen birleşmiş saymak, her- halde bir mübnlüğa teşkil etmez. Vaziyet bu merkezde göre verilecek cevabı beklemekten başkn çare kalmıyor, Cevabın da s6- İZ gün sonra verileceği anlaşılıyor. nın ordusuna ve milletimizin mano-| vi mukavemetine dayanıyor. Bütün Berlin dönanmıştır. Hitler olduğuna | bu gece 5 mil uzunluğunda olan ve| Churchill'in kabineye girmesi ihti - Berlinin şarkı ile garbini bitiştiren Mei ilik ifadele- rintpildirmek üzere gelen delegele- rin konuştukları bütün dünya dille- ri işitilmektedir. Hemen bütün yabancı heyetler! muvasalat etmişlerdir. Bu heyetler| merasim gününe intizaren İranın güzel ve modern payitahtını geri- yorlar, Baştanbaşa donatılmış olan şehir geceleri feerik bir manzara ar- zetmektedir. 7 tayyareden müteşekkil olan Türk filosu dün Tahran tayyare meydarına inmiştir. Filo, Zancanda bir İran filosu tarafından karşılan» mıştır. İniş esnasında askeri mera- sim yapılmış ve Hariciye Nezareti Slovakya Dahiliye Nazırı İstifa Etti Bratislava 19 (A, A) — Slovakya Dahiliye Nazırı Karol Sidor, istifa etmiştir. Bu nezaret, Başvekil mua - vini Adalbert Tuka tarafından idare edilecektir. Slovak hükümeti yahudiler hak- kındaki karunu tasvip etmiştir. Ka - nun yahudilere gazeteci ve noter ol- mayı menetmekte ve yahudi avukat ların adedi Slovakyadaki avukatlar adedinin yüzde dördü nisbetinde tah dit eylemektedir. Yahudi avukatlar mahkemelerce yalnız yahudileri mü- dafaa edebileceklerdir. ——— Churchill Kabineye Girecek Londra, 19 (A, — Kabine bu sabah askeri ii tı kontrol etmek üzere bir teşekkül vileude getirilme. sine ihtiyaç olup olmadığı meselesi - ni tetkik etmiştir. Yeni bir nezaret vücude getirilmesi mevzuu bahsol - maktadır. Parlâmento omahfillerinde de ürk tayyarecile- Şehir üzerinde releri, Türk - İran milli renkleri ü- zerine basilmış ve üzerinde türkçe| ve farsça aşağıdaki cümle yazılı bu- lunan kağıtları atmışlardır: “Güzel vatanınizı ziyarete ve se- vineli gününüze iştirake gönderilen Türk tayyarecilerinin © yürekleri| dostluk ve kardeşlikle doludur.” Türk heyeti dün mebusan meçli-| isini ziyaret etmiş ve ikinci reis ta- rafından kabul edilmiştir. . Dün sabah Mısırın Tehran büyü elçisi Yusu? Zülfikar paşa, Gülüstan! sarayında Majeste Şehinşaha İtimat mektubunu takdim eylemiştir. Yeni Afgan büyük elçisi B. Mo- hamed Nevruz Han da eyni sarayda Şehinşah Hazretlerine itimat mektu- bunu vermiştir. Amerika Harbe Karşı Hazırlanıyor Vaşington, 19 (A.A.) — Reisicüm- bur Roosevelti Amerika borsalarının ve nazirları toplayarak Avrupada bir harp çıktığı takdirde tatbik oluna - cak plânm teabitile meşgul olmuştur. Derpiş edilen tedbirler arasında, temevvücat şiddetli olursa ve Ame- rikan ekonomisini tehdit ederse kam- biyonun kontrolü ve hattâ borsaların kapatılması da vardır. Bitaraflık kanununun tadili için te- şekkül eden tahkikat komisyonunda beyanatta bulunan âyandan Borah, Amerika ile muahedelerini ihlâl eden devletlere karşı iktısadi sahada zecri tedbirler alındığı takdirde bunun A- merika tarafından yapılmış bir harp hareketi mahiyetini alacağını sövle- miştir. kz iş İspanya Askerini terhis Etmiyor Madrit 19 (A. A.) — İspanyol hü- kümetinin bir kaç sınıf askeri terhis ettiğine dair yabancı memleketlerde malinden bahsedilmektedir. Dolaşan muuzzam bir caddenin küşat resmi- ni yapacaktır. birinci lordluğuna getirilecektir. yor, 15 mayısta Madritte yapılacak asker terhis olunmıyacaktır. uçan Türk tayya-| eee. manssbında bulunan Japon harp ge- milerine hücum etmiş ve düşen bom- balardan iki gemi ateş almıştır. Hava Bombardmanına ayrı bir terbiye, ayrı bir duygu me- miktarda harp Tovazrnı alinmiş- İ selesi. V Şehrin tramvay duraklarma bi « zer sepet koymuşlar. Demirden olan bu sepetler pek şirin şeyler değil a- ma vazifelerinin ehemmiyeti onla - rin bu nokaanlarını örtüyor. İnen her müşterinin yere attığı biletle haki - katen bir süprüntülük manzarası ar- zeden durakları bu pislikten kurtar. mak için başka çare de yoktur. Lâkin ümütsizlikle görüyorum ki, bir çokları bu sepetleri galiba içine saksı konacak birer çiçek yuvası sa- © nıyor ve biletleri, kâğıtları ve süp » rüntüleri yine yere Demek ki; bir şehri temiz tut - mak için sepet kâfi gelmiyor, İnsa- nın çöp sepeti kendi içinde olmalı. Bense kendi kendime: Bir Çin hava filosu Inci nehrinin İngilterede Bir Casusluk Hâdisesi Karşı Alınan kontorlü ile alâkadar mütehassısları | Tedbirler İfşa Edilmiş Londra 19 (A. A) — Keliy ismin de bir amele çalışmakta olduğu bir devlet fabrikasınm gizli bir ecnebi devlete satmak cürmün - den dolayı tevkif edilmiş vo mah kemeye sevkolunmuştur İddia makamı, suçlunun Alman gizli zabıtası ile Liverpuldaki Almah kon solosü ile temas ederek Almanyaya gittiğini ve plânları o zaman çalıp götürdüğünü, Almanyada bulundu - ğu müddetçe 30 İngiliz lirası eylik aldığını, daha sonra direktifler aldık- tan sonra geri döndüğünü ve faali - yete devam ettiğini, çaldığı ve sattı- İı vesikaların hava bormbardımanla- rma karşı alınan tedbirleri ifşa etti jön anlatmıştır. | mene ila İngiliz Ordusunda Çeklerle İspanyollara Hizmet Veriliyor Londra, 19 (A.A.) — Ingiliz ordüsu Çekoslovak ve Ispanyol mültecileri- nin. orduya alınma taleplerini kabul etmiye başlamiştir. Namzetler Ingil: İ siler imtihanına £ Hanı, teknik bil- i tutulmaktadır. çıkan haberler resmen tekzip edili -| Bunlar müstakil cüzütamlar halinde | mükemmel ve fevkâlâde bir hizmet etmiyecekler, muhtelif alay- şayialara göre mumaileyh amirallıklolan zafer geçidinden evvel hiç bir|lara taksim edilerek bilhassa levazım hizmetlerinde kullanılacıklardır. — İçine çöp atmak için sepetler yaptılar; şehri pislikten kurtardılar, Şuraya buraya bir kaç tane de “İfti. ra sepeti” yapsalar da vatandaşları kirlenmekten kurtarsalar! diyordum. Anlaşılıyor ki mesele sepet mesele- si değil, karakter meselesiymiş, * Bir arkadaşım bir vergi işi için Jİstanbulun hücra semtlerinden bi - İrinde bir tahsil şubesine gitmiş, ga- liba biraz başin muamele etmişler. Memurla davâdi sesle görüşmüş. O memurluğundan, bizimki de İş sa - hipliğinden tutturup lâf etmişler. So- nunda ikisi de brbirinden kekremsi mizaç ile ayrılmışlar. Arkadaşın iddiası şudur: — Vergi memurları halka en çok hüsnü muamele etmeğe mecbur me- murlardır. Bunların vazifesi halktan alacakları vergiyi hissettirmeden, on- ları yormadan ve üzmeden almaktır. Tıpkı usta bir dişçi müşterisinin ca- nini yakmadan dişini nasıl çekerse! Güzel teşbih! Ben de arkadaşın © fikrindeyim, Bir hükümeti ve bir rejimi halka şi. rin gösterecek unsurlar vergi, polis, belediye gibi ve daima halkla temas halinde bulunan memurlar ve bil « hassa küçük memurlardır. Falan U- mum müdür veya falan Valinin iy, adam olması halka hüsnü muamele eden bir vergi memuru, bir tahsildar, bir “Lütfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: