10-4-939 BUGÜN| Arnavutluğun İstilâsı Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL rnavutluğun en belli başlı şe- hirlerinin İtalyan askerleri tarafından işgali ile, mihver devlet- leri üç hafta içinde üç hamle yapm ve üçünde de kuvvet ve tehdit siya- setini tatbik ederek üç zafer kazan- mışlardır. Bunların birincisi Çekos- lovakyanın ortadan kaldırılması, kincisi Memelin geri almması ve Lİt- vanyanın tehlikeye düşmesi; üçün- cüsü Arnavutluğun istlâstdir. Bütün bu hâdiselerin en büyük tesiri, ortalıkta emniyet namma ne kalmışsa onu da silip süpürmektir. İtalya, Arnavatluğu işgal etmekle Balkan devletleri yeni bir kuvvetli komşu ile yanyıma gelmişlerdir... | Bu yeni komşu, Yugoslavya ile şimalden ve cenuptan hemhuduttur, Yugoslavyanın diğer bir komşusu, Almanyadır, Diğer bir komşusu, mu- kadderatım Almanyanın omukadde. ratma bağlıyan Macaristandır. Yu- goslavyanın, kendisini dört yandan kucakiıyan bu üç komşu arasında alacağı vasiyet nedir? Ve takip ede- ceği siyaset ne mahiyette olabilir? İtalyan mahafiline göre Sinyor Mussolini, Yugoslavyanın — İtalyaya karşı takip ettiği hattı hareketi tak- dir İle anmış ve bunun iki memleket arasındaki bağları kuvvetlendirece- Hini anlatmış, Buna mukabil Bükreşten verilen malümata göre Bükreş mahafili Yu- goslavyanm mihver devletlerinin bir mahbusu haline geldiğini söylüyor. larmiş. . İtalya, Arnavutluğu istilâ etmek- le Yımanistanın kapı komşusu Ol- muştur. Paris mahefili farafından anlatıldığına göre hâdise Yunanis- tanda derin endişeler (o uyandırmış bulunuyor ve Parisin anlayışma ba- kılırsa, Arnavutluğun işgalini, cenu- bu şarkiye doğru sarkmak için bir Yaşlanan, gaya ey el akel slap memleket haricinde bulunan Yunanlılar, bugünkü (beynelmilel vaziyetin doğuracağı tehlikeler kar- şısında milli Yunan birliğini sağ- lamlamaktan başka bir şey düşün- mediklerini ve bütün parti dâvala- rından feragat ettiklerini bildirmiş- lerdir. Bu da vaziyetin Yunanlılar Üzerinde yaptığı tesiri tebarüz ettir- meğe kâfidir, . Arnavutluğun İtalys tarafından İsçalile Balkan müvazenesinin muh- tel olduğu apaşikârdır, İtalyanın Ar- navutluğu işgalden ne kasdettiği vüzuh ile anlaşılmadıkça ve Balkan- lerda yeni bir müvazene kurulma- dıkça burada emniyet ve itimat ha- SON HABERLER Londra, 9 (Hususi ) — Sunday Dispateh gazetesinin (bildirdiğine göre Lord Halifax, (İnteriligen - ce Service'in oAlmanya ve Ho- landadaki ajanlarının o gönderdiği malümatş istinad ederek İtalyan ce- bir hareketinin bir “gösteriş ve al datma hareketi” olduğunu ve dikta- törlüklerin hakiki maksadlarının Ho landaya bir tasrruz olduğunu bugün arkadaşlarına bildirecektir, Paris gazetelerinin verdikleri malümat Paris, 9 (A. A.) — Bir çok gazete- ler, Almanyanın askeri hazırlıkları hakkında endişelerini izhar ediyor- lar. Zonguldakta Yeni Bir Kömür Ocağı Açıldı Zonguldak, TTAN) — Buradan on iki kilometre uzakta olup yirmi beş senedenberi kapatılmış olan Kara- don kömürü ocakları Etibank tarafın- dan yine açılmıştır. Banka, ocakta bir çok yeni tesisat, civarında da mühendis, usta ve âme- leler için büyük pavyonlar ve on kâ- dar bina yaptırmıştır. Bu ocakların kömürleri hususi bir dekovil hattı ile Çatalağzı istasyo- nuna İndirilecek, burada Etibank ta- rafından yaptırılmakta olan . altmış metre boyundaki kömür silosuna dol- İVinçler ve el kuvvetile yapılmıya- caktır. Her vagon silonun altındaki! oluklara yanaşacak ve beş dakika- da kömürle doldurulacaktır. Devlet demiryolları idaresi, Ça- talağzı istasyonundan, bu yapılmak- ta olan kömür silosuna kadar 745 metrelik bir demiryolu yaptırmıştır. 40 metrelik demir köprü de dahfl 0- Israk bu yol geceli gündüzlü çalışı larak iki ayda bitirilmiştir. Iki aya kadar, ocaklardan siloya kömür getirilmiye başlanılacaktır, Bir Kızcağız Yanarak Öldü Adapazarı (TAN) — Söğütlü na- hiyesinde Şükrü kızı Kadriyeden doğ. vasinın teessliş etmiyeceği ştiphe götürmez. Fakat mesele, yalnız bir Balkan meselesi değildir. Mesele, bütün * Avrupayı, bütün Akdeniz emniyetini alâkadar ediyor, Bu yüzden Londra ve Fransada mü- him bir siyasi fanliyet başlamıştır. Bu siyasi faaliyetten bir netice çı- kacak mı? Henüz bilmiyoruz ve 0- Nun için hâdisenin doğuracağı inki- Şafları beklemek lâzim geliyor. ve . Gönende Bir Âşık “My: e e İki Kişiyi Öldürdü Gönen, (TAN) — Kurudeğirmen köyünde feci iki cinayet olmuştur. Mezunen köyüne gelen jandarma Ib- Yahim, sevdiği Fatmanın başkasına verileceğini haber almış, Fatmaya Bitmiş, ve beraberce kaçmak tekli- İinde bulunmuştur. Ret cevabı alın- a mavzerile ateş etmiş, bir kurşun- da kızı öldürmüştür. Buna rağmen Üzerine ateşe devam eylemiştir. Silâh sesleri üzerine köylü heye- ©ana kapılmış, herkes vüka mahalli- 1? doğru koşmağa başlamıştır. Ibra- him kendisine doğru ilk gelen köy Muhtarını da vurup öldürmüştür. Mavxerinde kurşun kalmaymca ta- casım çekmiş, rastgele steşe baş muştır. Bir taraftan da kaçmak is İediğinden ayağı takılarak düşmüş. kendisi de yaralanmıştır. Böylece ya- kalanabilen Ibrahim, Bandırma has- kaldırılmıştır. ma beş yaşlarında Muhsine yaramaz- lığı neticesinde son zamanlarda üç defa, evleri önünde, su arkına düşe- rek muhakkak bir ölümden kurtarıl- mış, fakat bu defa etekleri ocaktan tuluşmuş ve yanarak ölmüştür. 3 Ha Boğuldu Ceyhan, (TAN) — Ayas civarında” balık avlamıya gelen İskenderunlu sekiz kişinin bindiği kayık, Gölovası sahillerinde batmıştır. Uç kişi boğul- kurtarıtabilmiştir. TAN Figaro şu malümatı vermekte - dir; “ - Wippertai ve Oberfeld Al - man zırhlı fırkaları kismen Rur va- disini terkederek Holanda Limbur- guna doğru yaklaşmaktadır. Alman erkânıharbiyesi Crefeld'e gelmiştir. Bundan başka Stuttgart” daki beşinci kolordu ile Munsterdeki altıncı kolordu Francfurt'daki ikinci ordu kıtaatı İle takviye edilerek ka- ra ormanda bazı harekâtta bulun - maktadır. Constance gölü civarında- ki yeraltı gârajlarına son günlerde mühim mıktarda yeni kamyonlar gelmiştir. İkinci ordunun bütün bu hareket- leri, Münihteki yedinci kolordunun' Almanyanın Zırhlı Fırkalarının Holandaya Yaklaştıkları Bildiriliyor ve Salsburg'taki Alp kitaatının se- ferber edilmesiyle tamamlanmıştır. Asker sevkiyatı (o dolayısiyle dün Berlinin bir çok mahalleleri geçil- mez bir hale gelmiştir. Belçikada alınan tedbirler Brüksel, 9 (A.A.) — Moniteur ga- zetesi, bugün Kralın bir emirname- sini neşretmiştir. Bu emirname, $i- vil makamatın vaz'yet hakkının der- hal tesisini natık bulunmaktadır. Bu emirname, bü makamatın harp ha- linde seferberlik ve himaye tedbir- lerini almaları için zaruri olan vaz'ı yet salâhiyetlerine malik olmaları» nın çok mühim olduğunu tasrih et- mektedir. Nevyork, (A.A.) — Anadolu Ajan- sının hususi muhabirinden” Nevyork sergisi Türk heyeti reisi Vedat Nedim Tör ve arkadaşları ge çen perşembe günü Gucen Mary va- puru ile Nevyorka gelmişler ve Nev- yorkta bulunan Türkler tarafından karşılanmışlardır. Sergi, harici (şubesi şeflerinden Conson. sergi idaresi adına Türk he- vati reisi Vadat Nadim Tüme haş.gale dlniz, demiştir. Vedat Nedim Tör, vapurdan çıkar çıkmaz doğruca sergiye gitmiş ve Türk pavyonlarını gözden geçirmiş- tir. Şimdi artık orijinal hatlarile ta- mamile meydana çıkmış bulunan pav yonlarımızın inşaatı, pek çoklarm - dan sonra işe giriştiğimiz halde bü- yük bir hızla inkişaf ederek progra- ma uygun bir safhaya varmış bulun- maktadır. Bizim önümüzde giderken geride kalan memleketlerin sayısı ye > ete di, sekizi bulmaktadır. Türk sergisi- nin, 30 nisanda altmış millet arasta da Nevyorkta vukubulacık şeref mü- sabakasında pavyonumuzun üstün bir yer alacağını ve umumun dikka- Nevyork Sergisindeki Pavyonumuzun İnşaatı İnkişaf Ediyor tini üzerine toplayacağını kuvvetle tahmin etmekteyiz. Serginin harici şube reisleri Ro osvelt ve Holmes Vedat Nedim Tör şerefine serginin klübünde çok sa - SonVaziyetin Amerikadaki Tesirleri Amerikanın Emniyet ve Huzuru Zaafa Uğramış Varmsprings, 9 (AA) — Beyaz sarayın fikirlerine makes olan bir zat, bazı milletler tarafından müte- madiyen yapılan askeri taarruzların Amerikanın emniyet ve huzurunu zaafa uğrattığını beyan etmiştir. Ayni membadan öğrenildiğine gö- re, mütecavizler tarafından kurban- larına tahmil edilen mübadele usu- lünü Roosevelt, Amerikayı aşağıda- ki üç şekilden birini kabul etmek mecburiyetinde birakan bir tehdit mahiyetinde telâkki etemektedir: 1 — Amerikann etrafında ticari bir (Çin Seddi) tesis ederek kendi mem- balarile yaşamağa uğraşmak. 2 — Hayat standardını indirmek ve yevmiyeleri azaltıp iş saatlerini çoğaltarak bunları mübadele sistersi ni tatbik eden memleketlerdeki sevi- yeye getirmek suretile dünya piyasa- larında rekabet yapmağa çalışmak. 3 — Müli mahsulât için tahsisat a- yırmak ve bu usulü sistematik bir şekilde tatbik etmek. Beynelmilel vaziyetin Amerikan milletine bildirilmesi lâzım gelen ilk safhası budur. Çünkü bu vaziyet Amerikan endüstrisini, amelesini ve çiftçilerini mutazarrır etmektedir. Ayni zat, Arnavutluğun istilâsının mimi bir hava içinde geçen bir öğle ziyafeti vermişlerdir. Holmes sene - lerce İzmirde Amerikanın baş kon * solosu olarak bulunmuştur. Sergiye ait işlerimizde diğer arkadaşları Ro- #çveh ye Consonile berâber “dalma büyük bir yakmlık ve alâka göster- mektedir. Nevyorktaki bu ilk temaslardan sonra Vedat Nedim Tör, tayyare ile Vaşingtona giderek sefirimizi ziya - ret etmiş ve bu münasebetle sefa - rette verilen öğle yemeğinde kiymet li Türk dostu emiral Bristol ile eşi hazır bulunmuşlardır. Amiral Bristol, Nevyork sergi - sinden istifade ederek iki memleke- ti birbirine bir kat daha tanıtacak ve yaklaştıracak mahiyette hareket ve faaliyetlerde faal bir rol almayı bü- yük bir memnuniyetle kabul etmiş- tir. Polonyada Seferberlik Tedbirleri Sofyada 289 Mahküm Affedildi Varşova, 9 (AA) — Bir emir.) Sofya 9 (Hususi) — Paskalya mede, hükümete bir seferberlik veya | bayramı münasebetile Kral Boris, müstacel zaruret halinde milli mü- dafaa ihtiyaçları için her türlü hususi nakliye vasıtalarına ve altmış yaşına kadar bütün Bakliyat memuririna | 78 mahbusu affetmiştir. vaziyet için salâhiyet verilmektedir. Balıkesir Halkevi Reisliği | Bulgaristanda 211 siyasi mahküm ile cürüm suçile mahkfim bulunan i Bedia Ferdi Hastalandı Konya, 9 (TAN) — İstanbul Şehir Balkesir, (TAN) — Halkevi rels-| tiyatrosu artistlerinden Bedia Ferdi muştur. Diğerleri bin müşkülütla |liğine belediye reisi Naci Kodanaz| rahatsızlanmış, ameliyat yapılmışlır. | fi, Donanma Şefi, Solya Belediye iz Reisi getirilmiştir. İtalyan tersaneleri Sovyet Birliği namına Taşkend adını taşıyan 3500 tonluk bir kruvazör yapmışlardır. Tecrübelerde kruvazörün saatte 40 | vat tecrübeleri yapılırken görülmektedir. Sıhhati düzelmektedir. Avrupadaki askeri tecavüzlerin ikin- ci safhasını teşkil ettiğini, bu halin dünya ticaretinin vaziyetini daha va- him bir şekle soktuğunu ve nazi ve faşist milletler tarafından tatbik e- dilen mübadele usulünün nüfuzunu arttırdığını İlâve etmiştir. . Bitaraflık kanununun tadili hakkın- da âyan meclisinin Hariciye encüme- nihde cereyan eden müzakereler â- yandan Borach'ın itirazı mucip o)- i muştur. Borach, Amerikan devlet a- damlarım Avrupa münakaşalarına iştirak ederek memleketi harbe sü- rüklemek tehlikesine maruz makla itham etmiştir. Hitlerin Ellinci Doğum Yılı Budapeşte, 9 (A.A) — Alınan ha- berlere göre, Başveki! Teleki ile Ha- riciye Nazırı Csaky, Berline yapı cakları ziyareti Hitlerin ellinci do- Kum yıldönümü şenliklerine tesadüf ettireceklerdir. . Sofya, 9 (A.A.) — Fitlerin doğu- munun 50 nel yıldönümü münasebe- tile Berline gidecek olun Bulgar he- yeti, Şu zevattan mürekkeptir: iye Nazırı, İktisat Nazırı, Erkâ- nıharbiye Reisi, Hava Kuvvetleri Şe- mil süratle hareket ettiği görülmüştür. Yukarıki resimde Taşkend, sü- “ELEK Manevi Silâhlanma Yazan: B. FELEK Ss on zamanlarda İngilterenin ne- resinde bir büyük maç olup İn 40 - 50'bin kişi toplansa, müsaba- ka başlamadan hemen evvel yahut yarı oyun tatilinde memleketin en tanımış bir şampiyonu mikrofonun önüne geçip halka beş dakika lâf e diyor, Bu sözlerin hulâsası şudur: “Hayat mücadeleden ibarettir, Bu cidal fertler için olduğu kadar ce miyetler, devletler için de daimidir. Her tarafın silâhlandığını görüyoruz. Kimisi gemi yaptırıyor, kimisi tay- yare satın alıyor, ve herkes süratle silâhlanıyor. Harp ve cidal yalnız silâhla, cephane ile, top ve tayyare ile yapılmaz. Milletler manen silâh- Janmalıdırlar. Spor eldelinde tecrik- be görmüş şampiyonlar bu manevi dan daha İyi anlamışlardır. İngiliz- ler! Manen silâhlanınız. Kendinizi cidale ve eldalin her türlü cilvele. rine hazırlaymız. Manen silâhlarını teslim etmiş milletler, ne kadar si lâhlansalar mücadele edemezler.” Spor sahasında tecrübe görmüş bir idareci sıfatile ben de bu sözlerin pek doğru ve yerinde olduğunu tak- dire mecburum. Çok defa iyi hazırlanmış bir mü- İ sabık manen zayıf vaziyette ise mü- sabakayı kaybeder. Buna mukabil manen İyi hazırlanmış bir müsabikin fizik vaziyeti eksik te olsa milca- deleyi ekseriya kazanır. 937 senesinde Peştedeki Avrupa güreş şampiyonasına Çoban Meh- medi götürmüştüm. Daha Avrupaya birinci çıkışı ve milli takımda Tür- kiyeyi ilk temsil edişi idi. Mehmedin askerliği dolayısile izni geciktiği için ben onu kafileden iki gün sonra gü- reşe yetiştirmiştim. Peşte islasyonu- na indiğimiz zaman saat akşam do- kuza geliyordu. Avrupa güreş şam- lerimizi otele bıraktık ve yüzümü- zü yıkamadan müsabaka yerine git tik, Mehmedin evvelce ismi verildiği İçin kurası çekilmiş ve Adam ismin- de bir Fransiza düşmüştü. Kabul et- mek lâzımdır ki o zaman daha altı aylık hir Greko - Romen güreşçisi olan Mehmet bu adamdan fersah fersah acemi idi, Lâkin bu Fransızm arkadaşları yarı ciddi, yarı Jâtife he- rife: — Seninkine bak! Bu herif seni yiyecek! Diye muttasıl sataştılar, Bu sözle ri biz de bir taraftan Mehmede ter- cüme ettik. Güreşe çıktıkları zaman herif çoktan yenilmiş gibi idi, Nite- kim biraz itiştikten sonrs Mehmedin bir göğüs çaprazı teşebbüsü karşı smda 1.90 boyunda bir pehlivan olan Fransız boylu boyuna minderin üze- rine seriliverdi. Ve Mehmet yedi da- kikada galip geldi, Yalnız silâhlanma işe yarasaydı, dünyanın silâh ve cephane fabrika- törlüğünü yapmakta olan © Çekosle- vakya o mükemmel ordu ve techiza- tile Almanlara karşı koymayı düşü- nürdü, Bugünlerde Avrupanın iki totali: ter devleti önüne gelen yere saldır- makta ve civarındaki küçük mem- leketleri zaptetmektedirler. Bu mem lemekler de bu büyük kuvvetlere mektedir. İş yalnız bunların muka- vemetine kalsa zaten dâva çoktan kaybolmuş demektir. Şimdi ortada hergün biraz daha sönen bir ümit ışığı var: Demokrasi memleketleri ismini alan ve dünyada hak ve ada letin kuvvete mağlâp olmaması dâ- yasını giden Avrupanın garp dev. letleri var. Bunlar. adlarile söyliye- lim Almanya ve İtalyanın kuvvetle istilâ teşebbüslerine hâlâ maddi bir mukavemet ve mukabele güsteremi- yorlar. Kabul etmemiz lâzımdır kiş bugün küçüklere yüklenen bu kuv- vet, yakin bir âtide onlara da mi- sallat olabilir ve olacaktır. Tehlikeyi bizden daha iyi sez - jdiklerine şüphe edilmeyen bu “dev letler - onları da söyliyelim-, Fransa ve İngiltere günün birinde, şu hak ve adalet davası için olmasa bile kendi paçalarını kurtarmak için silâha sa- (âtfen sayfayı çeviriniz) Piyonası o akşam başlamıştı. Valiz. mukavemet etmemekte veya edeme. i silâhlanmanın mânasını başkalarm- *