10 Nisan 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

> Endişeler Artıyar Italya Yunanistandada Himaye Idaresi - Tesisine Hazırlanıyor (Başı 1 incide ) İngiltere büyük elçisinin Daladier ve Bonnet ile yaptığı mülâkat Fran- sız ve İngiliz hükümetlerinin bu me- seledeki görüş birliklerini bir kere daha tamamiyle tebarüz ettirmiştir. San - Remo açıklarında demirli bulunan ve salı gününe kadar bura- da kalması beklenen — İngilterenin Warstide zırhlısı ile Aberdeen krüu - vazörü gece yarısından biraz sonra ayrılmışlardır. Fransız milli müdafaa komitesinde Paris, 9 (Hususi) — Milli müda- faa komitesi bu akşam saat 17 de ve Daladier'nin riyaseti altında Harbi- ye nezaretinde toplanmıştır. Bu iç- timadaki müzakerata Bahriye nazırı Campinehi, Hava nazırı La Chambre, tebliğ ediyor: Yunanistanın sabık siyaset adam- larından Şiliman, Argiropulo ve Ve- nizelos, Yunanistanın Paris elçisine müracaat ederek gerek kendi namla- rına gerek general Plâstras namına enternasyonal vaziyet ve bu vaziyet- ten Yunanistan için çıkabilecek teh- likeler karşısında Yunan hükümetine karşı her türlü muhalefetten vazgeç- miş olduklarını bildirmişlerdir. Bu deklârasyona sebep, hükümetin her türlü dahili kaygulardan âzade olarak harici tehlıkelerg’_karşı koya- bilmesi için takviyesidir. Yugoslavyaya yeni teminat Roma, 9 (Hususi) — Sinyor Mus- solini, İtalyanm Arnavutluğu işgali sırasında Yugoslavya tarahndan ta- kip oh hattı hareketi takdir ile Genel kurmay başkanı general Gam- lin, Visamiral Darlan, general Ville- min ve Müstemleke ordusu umumi müfettişi general Bufrer iştirak et- Mişlerdir. Hariciye nazırı Bonnet, beraberin- de Hariciye nezareti umumi kâtibi Alexis Leger olduğu halde (açılışın- dan bir kaç dakika sonra) bu müza- kerata iltihak etmiştir. Reisicümhur M. Lebrun, bu sabah Hariciye nazırmı kabul etmiştir. İtalyan - Alman plânı Diğer taraftan Havas Ajansı, Ber- Hnden şu malümatı veriyor: Hitlerin Wilhelmshaven'de söyle- diği nutukta nasyonal sosyalist par- tisinin Nuremberg'de yapacağı kon- grenin bir “Sulh kongresi,, olacağı- na dair geçen sözler hakkında Al - man siyasi mahafilinde beyan olun- duğuna göre, “Eylüle kadar her şey bitmiş olacaktır.,, Müşahitlerin kanaati şudur ki, bü- tün ”etrafiyle düşünülerek söylenmiş olan bu nutuk, Cermen - sulhünün kat'i olarak tesisine mâni olan bü - dün meseleleri Almanyanın eylülden evvel halledip bitirmek azminde bu- lunduğunu gösterir. Zannedildiğine göre, Almanya ile İtalya arasında müştereken tesbit edilmiş bir plânın tatbiki mevzuu- bahistir. Şimdilik hareket İtalyaya aittir. Fakat Almanyanın İtalyaya harp levazımı ve askeri mütehassıs- lar göndererek yardımda bulundu- ğuna dair uzun zamardanberi veri- len haberler teeyyüt etmektedir. Bu plân mucibince, Avrupa Şu su- retle iki memleket arasında taksim edilmektedir. Arnavutluk ile Yuna- nistan doğrudan doğruya İtalyan nü- fuz mıntakası ve hattâ İtalyanın hi- maye idaresi olarak ayrılmıştır. Yu- goslavya ile İspanya yine İtalyanın siyasi nüfuzuna tâbi olacaksa da e- konomik sahada Almanya faik bir vaziyette olacaktır. Almanya Cermenliğin'bin seneden beri besledikleri şarka doğru geniş- leme siyasetini tekrar ele alacaktır. Almanya 1939 eylülüne kadar ken- - disini Sovyetler Birliğinden ayıran bütün memleketleri boyunduruk al- tına alacağını ümit ediyor. Polonya bu sahada birinci numa- rayı teşkil etmektedir ve siyasi Al- man mahafili, Polonyanın şu iki şık- tan birini intihap mecburiyetinde ol- duğunu açıkça söylemektedir. Ya si. yasetini Roma - Berlin mihverine uyduracak yahut ta Avrupa harita- sından silinecektir. Almanlar mak- ü - satlarına harbetmeden varacaklarını — Ziraat memleketleri ümit ediyorlar: Polonyada ekalliyet- ler arasında bir hareket uyandırıla- cak ve Polonya hudutlarında da da- imi huzursuzluk ve endişe yaratıla. caktır. Ekonomik muahedelerle Alman- yaya bağlı bulunan Romanya daha sıkı bir tarzda Almanyaya tâbi kılı- nacak ve Romanya üzerinde tazyik yapmak için de Macaristan kullanı- lTacaktır. Alman zihniyetine göre, Orta Avrupada eli silâh tutar yegâne millet Almanlar olacak ve onların etrafında askerlikten tecrit edilmiş bulunacaktır. Bu memleketlerin vazifesi Almanya- ya iptidai maddeler yetiştirmek ola- caktır. Yunan elçiliğinin tebl"' Paris, 9 (A.A.) — Yunan elçiliği Ü anarak bu vaziyetin iki memleket a- rasındaki bağları takviyeye yardım edeceğini söylemiştir. Paris mahafili ise Yugoslavyanm vaziyetini tehlikede görmektedir: Madam Genevieve Tabouis “ODe- uvre” gazetesinde yazıyor: Romada dolaşan bazı şaylalara gö- re, Arnavutluğun işgali tamamlanır tamamlanmaz Belgrad hükümeti Romadan ve Berlinden ayni zaman- da birer ültimatom alacaktır. Yu- goslavya tıpkı Macaristan gibi hiç değilse Almanya ve İtalyaya inkıyat ettirilecektir. Eğer mukavemet gös- terirse, mesul faşist mnhafilinde id- dia olunduğu üzere, iki nüfuz mın- takasına ayrılacak ve belki de par- çalanacaktır. Israrla dolaşan diğer bazı habear- lere göre, Yunanistan da ciddi suret- te istihdaf edilmektedir. Birkaç gü- ne kadar Arnavutluk sahillerinde bulunan Yunanistana ait Korfo ada- sırın da İtalyan kıfaatı tuafından işgalâi pek muhtemeldir. " Petit Journal diyor ki: “İtalyanın Yâpmak istediği veya yapabileceği zehabında bulunduğu şey, Yugoslavyayı parçalamak, Se- lâniğe doğru kendisine bir yol aç- mak ve Makedonya ile Dobrucayı is- tiyen Bulgaristana yaklaşmaktır,” Jour şöyle diyor: “Mussolininin Hitler kadar şansı yok. Hitler henüz kana bulanmamış bir el gösterebilir. Halbuki Mussoli- ni kendi hesabına mukaddes bir günde yaptığı bir kasaplığı kaydet- miştir. İtalya Berlin tarafından ken- dine gösterilen mıntakada Balkan - larda yer almış bulunuyor. İtalya- nm yeni komşuları olan Yunanlılar ve Yugoslavlar üzerinde derhal şid- detli bir tazyike girişeceğine şüphe yoktur. Diğer taraftan İtalya Rodos ve 12 adalara da hummalı hazırlık- larda bulunmaktadır. Paris ve Londrayı alâkadar eden vaziyete gelince, totaliter memle- ketler tarafından imza edilmiş olan bütün anlaşmalar, ya sakit olmuş veyahut ta sakit olmakta bulunmuş— tur. Bizim vazifemiz, kuvvetli olmak ve öyle gözükmektir ” İşgal hâdisesi karşısında Fransız matbuatı Paris gazeteleri, Arnavutluk hâ- diseleri münasebetile geniş neşriyat yapmaktadır. Figaro diyor ki: “Ingiltere artık hakikate göz yu- mamaz. Arnavutluğa indirilen darbe, 12 adada ve Trablusta yapılan tah- şidat ve Italyan kuvvetlerinin Ispan- yada ipkası Akdeniz statükosunu tarsin edecek hareketler değildir. In- giltere faşist devletlerden giriştikle- ri hareketlerin neyi istihdaf ettiğini artık açıkça sorabilir. Bunların göze batar sebebi şudur ve birdir: Askeri ve bahri menfaatleri.,, Populaire de şöyle yazıyor: “Tek bir ümit kalmıştır. Tek bir baraj mümkündür: Sulhü korumak istiyen kurtarmağa azmetmiş olan bütün devletlerin derhal ve samimi olarak birleşmesi ve Polonya, Sov - yetler birliği ve Ingiltere arasında- ki müşküllerin derhal halli, diğer ta- raftan İngiltere ve Fransadaki dahi- Ni meselelerin de bir milli enerji kal- kmması ile kesilip atılması icap e- der,,, Journal gazetesinin Roma muhabi- | dir. Beşiktaş Fenerbahçeyi Mağlüp Etti (Başı 6 ncıda) reti arasındaFenerbahçe muavini kor ner yaptı. Beşiktaş açığı korneri pek düzgün ve tam kale ağzına çekti. Ortada Nü- zım kafa ile ilk golü yaptı. Bu goölden sonra Beşiktaşlılar ka- naatkâr ve hızını kaybetmiş bir tarz- da bütün birinci devreyi şöyle böyle oynıyarak geçirdiler. Fenerliler de yukarda anlatığım şekildeki arpa boyu oyunlarına mü- teaddit fırsatlarda bir golü dahi telâ- fi edemeden devreyi 1 - 0 mağlüp bi- tirdiler. İkinci devrede On beş dakika müsavi geçti. Bir tehlike atlatan Beşiktaş hızlandı. Bir gol farkla öyle bir maçın sigortala- namıyacağını farkettiler. Ortadan sıkıştırdıkları sırada Fe- ner müdafaası topu uzun iade ede- medi. Beşiktaş sol muavini Feyzi kap tı. Sol açığa verdi. Sol açık merkeze geçirdi, Merkeze kaymış olan sol iç Hakıya verdi. Hakkı kendinden da- ha müsait vaziyette kaleye akan Nâ- zıma aktardı. Nâzım kalecinin hare- ketini kontrol ederek köşeden bir vuruşla Beşiktaşın ikinci golünü yap- t Oyunun bitmesine on altr dakika kala Beşiktaş üçüncü golü şu şekilde yaptı: Sol muavin hattından çıkan topu Şeref aldı. Onündeki Fenerliyi bir vü cut çalımı ile atladı. Hakkıya verdi. Hakkı biraz sürdükten sonra tekrar Şerefe, Şeref te Hakkının müsait va- ziyetini görerek tekrar ona iade et- ti. Hakkı, sağ ayağı ile çekeceği bek- lenen şütü ayağının dışı ile vurarak güzel bir sayı daha ilâve etmiş ol- du, Bu golden sonra maçın nihayetine kadar vaziyet değişmedi. Beşiktaş- lLılar taraftarlarının sürekli alkışları arasında sahadan 3 - O galip olarak çıktılar, * Beşiktaş - Fenerbahçe - macından evvel Kasımpaşa, Galataspor muh- teliti ile Töpkapı, Arnavutköy muh- telitinin yaptığı müsabakayı Topka- pı Arnavutköy muhteliti kazandılar. B e F aa LAi Balıkesirde Daimi Encümen Balıkesir, (TAN) — Umumi mec- lis dağılmıştır. Daimi encümen aza- lıklarına Hamdi Arabacıoğlu, Hasan Kaptanoğlu, İbrahim Çaylak, Musta- fa Kınık seçilmişlerdî/r. ri bildiriyor: “İtalyanın hakiki maksatları ne- dir? Bunun burada henüz malüm ol- madığı ve Arnavutlukta kurulacak 0- lan rejimin henüz tesbit edilmediği muhakkaktır. Faşist hükümetinin şimdiki hedefi her şeyden evvel Ad- riyatiğin kapıfı olan Otrente kanalı- na kati surette hâkim olmaktır. Ro- ma hükümetinin Arnavutluk sahille- rine hinihacette Italyan hareketinin yeni inkişaflarına hizmet edecek sağ- lam bir köprübaşı kurmak istediğine şüphe yoktur.,, Amerikaya göre Avrupa Vaşington, 9 (A.A.) — Amerika- nın siyasi mahafili, Avrupa vaziyeti- nin son günlerde fazlasile vahimleş- tiği mütaleasindadır. Bu mahafil, Ar navutluğa yapılan tecavüzün küçük milletlere yapılacak yardıma Mmâni olmak için tertip edildiğini ve: bu hususta Berlin ile Romanın tamami- le mutabık olarak hareket ettiği ka- naatindedir. Siyasi mahafil, İspanyanın da anti komintern paktına iltihakının cenu- bi Amerikada aksülâmeller yapma - sından endişe ediliyor. Arnavutluğun Amerika sefiri Faik Koniça, radyo ile neşredilen beyana- tında hükümetinin gözle görünmese bile mevcut olmağa devam edeceğini söylemiş ve demiştir ki: “Ne hükümetim, ne de milletimin zihniyeti ortadan kaldırılabilir. ,, Sefir Arnavutluğun Vaşingtondaki elçiliğini mühafaza edeceğini ilâve eylemiştir. * Londra, 9 (A.A.) — İngiliz bahri- ye askerinin Korfo adasına çıktığına dair Berlin ve Romadan çıkarılan haberlerin tamamiyle asılsız oldu- ğunu Reuter Ajansı tebliğ etmekte. TAN j  * Çankırıda Köycülük İşlerine Hız V eriliyor Köylü İçin Pulluk Vadelerle Kö Çankırı (Tan Muhabirinden) — Çan kırıda bu yıl köy kalkınmasına e - hemmiyet verilmektedir. Vilâyetin bütün köylerinde her sahada ileri bir inkişaf yolunda lâ . zım gelen tedbirler alınıyor, Çankı. ri köylülerinin yarısından fazla - sı zürradır. Şabanözü ve Kızılırmak nahiyeleri münhasıran ziraatçilikle meşgul olmaktadır. Fakat ziraat hâlâ karasapan, dü- ven, orak ve tırpanla yapılmaktadır. Şimdiye kadar bu sahalarda fenni e- kim, yapılmamıştır. Böyleyken mah- sul hayli güzel yetişmektedir. Fakat köylü pulluğa hasrettir. Çünkü onun toprağı derin kazdığını anlamıştır. Bu istek karşısında vilâyet bu yıl beş bin liralık bir sermaye koyarak pulluk getirtecek ve köylüye müsa - it taksitle verecektir. Köylünün ikinci isteğini teşkil e- den dört tekerlekli arabalardan da öbür yıl getirtilecek ve uzun vade - Ierle dağıtılacaktır, ğ Hayvanatın ıslahı Çankırı zirai bir mMemleket ol- duğu kadar da hayvan yetiştirmek - tedir. Bazı köylerde münhasıran at ye - tiştiriliyor. ! Bu ciheti de nazarı dikkate alan vilâyet hayvan neslinin ıslahı yolun- da faaliyetlere girişmiştir. 5 Bu yıl damızlık boğalar getırtıle- rek vilâyetin üç noktasında kurula - cak olan depolara dağıtılacaktır. Bu sıfat mevsiminde de Ilgaz, Çerkeş kazaları ile bazı köylere damızlıklar Çankırı köylüleri Getirilerek Uzun - ylüye Dağıtılacak Vali ile beraber gönderilecektir. Çankırı bölgesinde kıvırcık ko - yun maalesef yoktur. Bunun bu iklimde üremek imkâ- nı olup olmadığı araştırılacak ve tcerübelerle tetkiklerde bulunula - caktır. Kızılırmak köyleri Kızılırmak havzası baştan başa bir ziraat bölgesidir. Her mahsul ye- tişir. Buğday ekiminden sonra pa - müuk ikinciye gelir. Fakat pamuk 1s- lah edilmemiş eski tohumlarla da yıllık istihsalâtı hayli bir yeküna ba- liğ olan pamuk ekimi maalesef şimdiye kadar ve şimdi bile gözden geçirilmemektedir. Halbuki bu hav- zada elliden fazla köyde yetiştirilen bu mahsul vilâyetin ihraç malları a- rasında olduğu gibi bu havalide tez- gâhlarla giyeceklerini köylü kendisi pamuktan dokumaktadır. Bu havzada köyler mektepsizdir. Kızılırmak nahiyesi köyleri yol- suzluk yüzünden şimdiye kadar mek tepsiz kalmıştır. Belki bin çocuk bu- gün mektep istemektedir. Köyler birbirine telef, la bağ- 10-4-939 Arnavutluk İşgali Neler Doğurabilir? (Baştarafı 1 incide) gelen tedbirleri tetkik etti. Halbu- ki İtalyanın hedefi Yugoslavya de- ğildir. Bilâkis onun gayesi Alman istilâsı ihtimali karşısında Yugos- lavyanın bitaraflığını temin et- mektir. Buna Almanyayı da şim- dilik kandırmış görünüyor. Ken- disi de Yugoslavyanın istiklâline riayet edeceği hakkında teminat vermiş bulunuyor. Yalnız Italya- nın Adriyatikte mutlak hâkimiye- ti şimdiden sonra Yugoslavyanın Italyaya daha ziyade bağlı bulun- masını İntaç edecektir. ltalya her vakit Yugoslavyanın denizlerini kapayabileceği için Yugoslavya bu komşusuna karşı daha müsama- hakâr olmağa ve onunla daha kuv- vetli dostluk bağları tesisine mec- bur olacaktır. Yunanistana gelince, Ttalya Ad- riyatikten sonra Akdenizde hâkim olmak davasındadır. Akdeniz hâ- kimiyeti için Yunanistanın ona bü- yük ihtiyacı vardır. Çünkü Yuna- nistan sahilleri her vakit İngiliz donanması için kuvvetli bir üs va- zifesini görebilir ve buradan İtal- yan donanmasını Adriyatikte hap- sedebilir. Binaenaleyh İtalya, Yu- nanistan meselesini ergeç hallet- miye mecburdur. Bugün belki ba- şına belâ çıkarmamak için Yuna- ist. istilâya teşebbüs etmiye- cektir, Çünkü o vakit mutlaka İn- giltereyi karşısında bulacaktır. Fa- kat zaman ile Yunanistan üzerinde işliyerek, Almanyanın da yardımı- nı temin ederek bu memleketi Ber- lin - Roma mihverine sokmağa ça- hşacaktır. Bu bakımdan Yunan komşumuzun vaziyeti nazikleşmiş- tir. x emokrasiler, şimdiden son- ra, herhangi bir Avrupa memleketme vâki olacak istilâ ha- önl. k için yapmakta ol- dukları müzakereleti henüz bitir- memişlerdir. Bu, bakımdan. Arna- lanmıştır. Nahiye merkezi olan Huseyınlı köyünde bir karakol binası yapıl- mıştır. Bir de nahiye müdürlüğü evi yapılacaktır. İlk defa olarak bir pazar kurula. caktır. Bu havalide hiç bir köyde pa- zâar bulunmaması köylünün büyük bir derdi iken bu artık sona erecek- tir. Köylü bu pazarda ihtiyaçlarını alacak mahsullerini satabilecektir. Kadri KORMAN Gemlikte Havalar Gafenko Gitti (Başı 1 incide) bir gayreti tazammun eder, Biz ara- mızda asla böyle bir aykırilık müşa- hede etmedik. Dostum Saracoğlu ve ben karşılıklı malümat almak ve is- tişarelerde bulunmak için buluşuruz Ve tam fikir ve düygu mutabakatini müşahede ederek de bu antantı kuv- vetle birbirimizin elini sıkarak mü- hürleriz. Sizi temin edebilirim ki bu seferki el sıkışımız bilhassa kuvvet- li olmuştur.,, Saracoğlunun sözleri Hariciye Vekilimiz Saracoğlu da şağıdaki beyanatta bul “Dost ve müttefik Romanyamn Hariciye Nazırı ile memleketlerimi- zi ve Balkanları alâkadar eden me- seleler etrafında çok faydalı görüş - meler yaptık. Bu görüşmeler bir ke- re daha gösterdi ki iki memleket ri- calinin bu meseleler üstündeki gö - rüş birliği tam bir ahenkle devam et- mektedir. Bu ahengi, bir kere daha müşahede etmek- fırsatını vermiş o- lan arkadaşım Gafenkodan ayrılır - ken bu ahengin devam ed ka naat etmekte olduğumu söyliyebili - rim.” ? ur: ği b Gafenko hareket etti Şükrü Saracoğlu dün akşam saat 16,40 ta Perapalastan ayrılmış ve Haydarpaşaya geçerek trenle Anka- raya dönmüştür. Misafir Nazır Ga- fenko, Hariciye Vekilimizi Haydar- paşa istasyonunda teşyi etmiştir. Gafenko da saat 20,30 da Daçya vapuru ile Romanyaya hareket et - miştir. Gafenko, ırhtımda Vali Lütfi ve Sivrisinekler Gemlik (TAN) — Birkaç gün de- vam eden şiddetli soğuklardan son- ra hava, ılık bahar devresine girmiş- tir. Kışın bu sene hafif geçişi, odun tedarikinde güçlük çeken fukarayı sevindirmiştir, Fakat zeytin mustah— silleri, mahsulün az olacağı İ e, bundan memnun olmumışlardır. Havaların biraz düzelmesi, sivrisi- nekleri canlandırmıştır. Bu haşaratın yegâne intişar membat olan İlıca ci- varındaki gölcüklerin bu sene kapa- tılması pek hayırlı bir iş olacaktır. * Gemlik, (TAN) — Havaların dü- zelmesi üzerine suni ipek fabrikası- na mensup gençlerden bir grup Tuz- la çiftliğine, diğer bir grup ta İlıca suyu başına kadar birer yürüyüş yap mışlardır. direktörü, konsoloslar ve kalabalık bir halk kitlesi tarafından teşyi edil- miştir. Gafenko, rıhtımda Vali Lütfi Suphi de Gafenko ile beraber Bük- reşe gitmiştir. Hariciye Vekilimiz Tahrana Gidiyor Ankara, 9 (Tan Muhabirinden) — Dost İran Veliahdinin düğün mera- siminde bulunacak olan Hariciye Ve- kili Şükrü Saracoğlunun riyaseti dekiheyetimiz, yarım akşam "îe 11.30 da hususi trenle Irak yoli Tahrana hareket edecektir. Heyetimiz Telköçeye kadar tıenle F Tah iHit Gke * Kırdar, İstanbul komutanı, Emniyet tir. tluğun işgali karşısında henüz cephe alabilecek vaziyette değil- dirler. Bundan maada Arnavutluk In- gilterenin hayat damarlarından bi- ri değildir. Çekoslovakya için kan dökmiye razı olmıyan İngiliz, Ar- navutluk için hiçbir zaman böyle bir fedakârlığa razı ol Bina- enaleyh büyük demokrasilerin Ar- navutluğun işgali karşısında kati bir harekete geçmeleri beklene- mez. Yalnız Arnavutluğun işgali ile beraber İspanya da antikomintern pakta girmiştir. İspanyanın bu va- ziyeti Akdenizde statükoyu boza- cak bir hâdisedir. Bu sebeple bu iki hâdise, İngil- tere ve Fransayı totaliter devlet- lere karşı hazırlamakta bulunduk- ları çevirme hareketini bir an ev- vel tamamlamıya mecbur edecektir Bu iki hâdise, geçen her günün demokrasiler aleyhine yeni inki- şaflara imkân verdiğini göstermek- tedir. Demokrasiler bu bati yürü- yüşle totaliter devletleri önliye- mezler. Onun için Paris ve Lon- dradaki diplomatik faaliyetler sık- laştırılmış, müzakereler sürat kes- betmiştir. Ingiltere zaten şimdiye kadar takip ettiği yatıştırma siya- setinin iflâs ettiğini görerek siya- setini değiştirmiş ve totaliter dev- letlerin harıcinde kalan bütün memleketlerle el birliği yapmağa karar vermiştir. Arnavutluğun işgali bu kararın bir an evvel tahakkukunu temine yarayan bir âmil olacaktır. İşte 6 kadar. Yoksa Arnavutlu- ğun yeryüzünden kaldırılması, şim- dilik dünya efkârıumumiyesinde nefret ve istikrah uyandırmaktan başka bir netice vermiyecektir. ——— .— ..00 Konyada Bir Çocuğun Feci Ölümü Konya, (TAN) — Boşhan mahal- lesinden taş yükü ile gayet süratle geçmekte olan şoför Mustafa OzsarF nin idaresindeki kamyondan sakın- mak istiyen segiz yaşlarında Nazmi- ye, babasının elinden kurtularak, yo- lun karşı tarafına geçmek istemişi kamyonun sademesine uğrayıp kafa- tası parçalanmak suretile ölmüştür- Şoför tevkif edilmiştir.