23 Mart 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

O 23-3-938 Gündelik Gazete Hi Dü TAN'ın hedefi: Haberde, fikirde, her- Heyde temiz, dürüst, samimi olmak, kariin olmıya — çalışmak e el ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 1400 Kr, 1 Sene 2800 Kr, 750 Kr, 6 Ay 1500 Kr, 400 Kr, 8 Ay 800 Kr, 150 Kr, 1 300 Kr, A Milletlerarası posta ittihadına dahil ol- Uf — yan memleketler için 30, 16, 9, 3,5 lira Hü dir. Abone bedeli peşindir: Adres değiş- »| — #rmek 25 kuruştur. Cevap için mektup l lara 10 kuruşluk pul ilâvesi lâzımdır. çÇ YA g lîUN ÜN MESELELERİ | Son Hâdiselerin İeyüzü IYazan: M. ZEKERİYA)| Hâdiselerin, ajanslar tarafından — Verilen, gazeteler tarafından neşredi- — İen bir dış yüzü, bir de külisler için- tereyan eden ve hariçte görün- — Müiyen içyüzü vardır. Son Ayvusturya işgalinin, İngi- liz. İtalyan ve İngiliz - Alman müza- relerinin dış yüzünü biliyoruz. Fa- i bu, sahnenin seyircil,eı' tarafından Rörünen kısmıdır. Bir de perde arka- | *nda cereyan eden hâdiseler vardır » son günlerin Avrupaya korku ve | i'hıot salan hâdiselerini anlamak i- fin bunu bilmek lâzımdır, 28 * Almanya Ne Vakit | Karar Verdi? e —| Almanya, Avusturya işgaline daha bi'hç âay evvel karar vermişti. Çün- | tü Mareşal Goering, Dük dö Vind- — Sor'un bu kış Avusturyaya gitmeme- Sini tavsiye etmelerini, İngiltereye F ııildil'miş(i. Sebep olarak ta Avustur- Yada mühim hâdiseler cereyan ede- teğini göstermişti. İspanyada hükü- Metçilerin Teruel'i işgal etmeleri bu ğğ YA z Virae U i Pi Gtul. * s;l.fnrîî'îı'..lü"“ârp başladığı B dar etmektedir. Halbuki son seneler zarfında tu- tulan istatistiklere göre, Fransa nü fusu senede hemen hemen 250 ile 130 bin arasında değişen bir eksik- lik peyda etmiştir. Hatırı sayılır istatistikçilere göre, bugünkü hal devam ederse bu miktarın senede 300 ilâ 400 bin raddesine çıkması kuvvetle muhtemeldir. Nüfus ista- tistiklerinin verdiği tabit neticeler Filhakika bu memlekette bu ikı mesele uzun za- man ihmal edilerek bırakılmıştır. Fransa 18 inci asırda Avrupanın en kalabalık, nüfus kesafeti iti- barile birinci safta gelen bir memleketi idi. M gaA a Ordunun törl ü TAN Almanyanın Avusturyayı ansızın ilhak etmesi, Fransa için acı ve ağır Öyle bir sürpriz ki Fransa Diplomasisi hayretler içinde kaldı, ağız açamadı. Fakat bunun çok felâketli akıbetlere bir başlangıç olması "askerleşme,, ve "kuvvetlenme,, hareketlerine hız verilmiştir. Bir Fransız miralayının ma- kalesinden aldığımız şu aşağıki satırlar, bu itibarla dikkatle okunmıya değer, Fransada Nüfus Ve Askerlik ugün Avrupanın ortasında esen hâdise fır tınaları arasında en çok müteessir olan dev letlerden biri olması itibarile bütün gözler Fransaya çevrilmiştir.Fransada uzun zaman danberi sürüp giden fırka mücadeleleri, ka- bine buhranları esnasında ihmal edilmiş milli ve hayati menfaat ve meselelerin yeni: den tetkik edilmekte olduğu ve devletin â- cil çarelerle zayıf tarafları kuvvetlendir- miye gayret ettiği görülmektedir. Bu me- yanda milli müdafaa ve bilhassa nüfus me- selesi bugünlerde Fransa hükümetile, Fran- sa milletini ehemmiyetle meşgul ve alâka- ihtimaliyle korkular geçirdi. Şimdi Fransada tutuyorlar ve askerliğe hazırlamak büyük bir ehemmiyet veren Fransada motörlü bataryalar 4 bi E g“MN*'&mMMG getirdikten sonra deniz, kara ve hava kuvvetlerini yükseltmiye ça- lışan buhranlı bir gayret bu mem dayanan bu teşekküller bun dan az zaman evvel ferdin hürriye- tine bir tecavüz ve cemiyete fay- dası olmıyan bir teşebbüs olarak telâkki edilirdi. Bugün birçok kimselerde fer - din aile için ve cemiyet için oldu- ğu kanaati tebellür etmiş olduğun- dan ferdiyetçiliğin dostları azal - #aSAŞUML . ADAtld Wasakak i sasata o aa OY CKL bir tasfiye sistemine tâbi tutularak bir insan kolleksiyonu olmaktan kurtarılması, ailenin yeni ve mun- tazam esaslara dayanan kanunlar- la kuvvetlendirilmesi taraftarıdır- lar. Hulâsa, Fransada içtima!i ve as- keri bir inkılâba hazırlık yapıldı- ğına delâlet eden haller var.. emokrasilerin diğer rejim- ler tarafından yapılan taz- yiklere karşı kendilerine iki hattı hareketten birini intihap etmek dü şüyordu. Bunu kendi ağızlarile söy lemek icap ederse, bunlar için (Ya- ölüm, yahut eski satvet ve haşmeti muhafaza) yollarından birini seç - mek icap ediyordu. Fransa şimdiye kadar kendi sat- İŞLERİ plyAli ndenberi General Franco — ilk| Tin senelerin adedile mütenasiben mahiyet almıştır. S Ü *fa ciddi olarak mağlüp edilmiş bu-| Yükseldiği merkezindedir. Hesap- KÖ “nuyordu. Mussolini, Hitlere müra-| Sa Fransa 50 sene sonra nüfusu - B azıları Fransızlar için (es- “| “*at ederek süratle İspanyaya yar-| Nüun büyük bir kısmını kaybedecek, ki, yorgun bir millettir) der el edilmezse hükümetçilerin ilerle-| bugünkü miktar 29 milyona kadar siPra ha?atigetinin iğlmüş İ k SA _ w';line mâni olunamıyacağını bildir- duşecektır'. Bugün Fransanın nü- — Vetten duşmuş. olduğunu 'ıddı'a haz ; İşti. Hitler, bu fırsattan istifade e-| fusu 40 milyondur cîerler. Bu iddiaya pek içerliyen #'| Terek Mussoliniden Hvusirüğü ha #ransızlar, kendilerinin Almanlar- le kına muhalefet etmemek şartile bu B u hakikati şimdiden gören dax? daha ihtiyarlamış olmadıkları- | Yardımı Süyeğyü hakısdu Fakat ardü Fransız milleti Almanya ve — T© ispat etmek için yeni hamleler- W Wileri bu fikre muhaliftiler. Onlar,| İtalya gibi mütemdiyen çoğalan — 19 ileri atılmak icap ettiği kana- a anyanın İspanyaya yardım yü-| Ve büyüyen komşularının dev a- atile eksik taraflarını tamamlamı- : ba den zâfa düştüğünü, tersanelerin | dımlarile ilerliyen tekessürü kar- kz uğş$yorlar. ; &Ü Tnlğını, ordu mal illh Akvil.. gmdi cidei ve Acil tedhirler al- a îggun orada yeni teşekküller, y : hı lll iddia ediyorlardı. Fakat Hitler,| mak zamanının gelmiş, hattâ geç- Iiî ed.A_lman_larılve İtalyanlan tak- P y fikirde değildi. Ona göre, İspan-| Miş olduğunu ileri sürerek bütün kş mı *;“W_et er, yani propagan- e) (A bir Avrupa veya cihan harbi vu- | gayretlerinin sıklet merkezini bu — “© yasıtaları ihdas edilmiştir. l bir a elde bulunması lâzım gelen| nokta üzerinde toplamış bulunu - Sinn Şençlm YegSUSE YA 16 yerdi. Çünkü Almanya, burada| yorlar. parak '—"_'ım fiİSlPİİn altı.nda mun- tü ceyş bakfışım.dan mühim bir üs Bunun gibi, milli müdafaa me- tazam bir talim ve terbiyeye tâbi İ ';'lde getirebilirdi. İspanya Alman-| selesi de bugün Fransada günün # , Un elinde bulunursa üstakbel | meselesi hali j TizRinİ sar | harbi kazanmak hususunda bu vazi-| zun mîîıîîîıîğğğğıî;îıî ga 'H n i.ıflfıd.e edebilirdi. Bilhassa| çinde yan gelmiş yatıyor addeden G O N U L ”| ı"lll:ıııı münakale yollarını te!ıd_it Fransızlar yeni bir müdafaa plâ- ü kin yapacak bir şeç eli tölbik | ni ve program ile işe girişmiş | mema Hi ş e bulunmaktadırlar. Yeni bütçeleri- . r::;'“"' ılşm';'ş_'"d;" kaldırmak. İşte | »e milyarları aşan rakamlar koya- Hangı Yaş'l'c Şiğ, c te zliği bunun üzerine ya-| ,.k harbin birinci şartını yerine Evlenme çağı memlekete göre, ” ıngî"ere cherdardl -i ai tmiye çalışacaktı. Maksadı İtal- Yalnız yapılan tecrübelerden a- b ya ile Almanyanın arasını açmak, ve kami doi HB j ; İtal ae irya Geln A KEDYAŞ'i ler vardır. Bu derslere | hı:îtı'"" bir taraftan İspanyaya ye- ly.n:i ha y KU BU Makeça | göre bizde evlenme hayatı 20 ile Va yardım etmek, öte taraftan A- | 9*'mes te'nî.uı etme'.kti.Bu maksadı-| 25 arasıdır. Bu yaşlar arasında ev- n lıh::yıyı işgal etmek hususundaki | V4 Yarmak için Eden'i feda etmekten | Jenenler mesut bir evlilik hayatı A ni yalnız kendisi biliyordu. — | Sekinmedi. Derhal kerelere gi-| kurmakta daha büyük imkânlara &| hç alnız İngiliz Başvekili, Almanya- z K maliktirler; ti :'l hazırlığından haberdardı. Ay- dııî:î:t ş;i;:e;:i::şltâ": in.l!nnğın- Yaş ilerledikçe evlenmek ihtima * ) ".h:'_l_ında Şuşnig'in casusları da bu ea ü“l: Z .ngıâz 2$- | li azalır, İnsanın yaşla hayattaki | "!l. öğrenmişlerdi. Çünkü Avustur- | 4 * -güphesini” gidermek bağları çoğalır. Endişe ve kaygula- hazi karargâhında yapılan bir için bir taraftan da Almanya ile artık İa'arlür: #ecrlüver n 3 Ü da elde edilen vesikalar arasın- | Müzakereye başlanabileceğini ilân et- 't ld L ANRİ A.ş. ' | Manyanın yardımile Avustur- | ti ve Almanyanın yeni Hariciye Nazı- gönç yaşta olduğu kadar tesir gös- | 4, * Sıkacak isyana ait plânlar da el- | rı Von Ribbentrop'u Londraya çağır-| t€Temez olur. O vakit yalnız man- | | ı."“'nişti.Bu plâna göre,Avusturya | dı. Almanların itimadını — kazanan tıkla veya iktısadi zaruretlerle ev- | le, haziler bir isyan çıkaracak, Hit-| Lord Halifax'ı da Hariciye Nezareti- lenilir. Bu kabil evlenmeler de çok Wk P h) ** kan dökülmesine mâni olmak | ne getirdi. defa menfi netice verir. &'| 'hl.h:nî Av"”""'_ly' A.lınan or-| - Almanya İngilterenin oyunun sez- Erken evlenmenin bir faydası da 4| Tn p ı: rgtııınderec.el_:t;l Şuşnl;î,l hııı p;î- medi. ııa_ıy. da İngiltere ile müza-| erken çocuk sahibi olmaktır. Sevgi K İlh"e" g::îî::ı’i'.' ussolini He İn-|kereye girişti. Çünkü buna şiddetle| sönmeden çocuk muhabbeti başlar. y Aqııîgml Başvekili, bu haberi alır al- » *rhal harekete geçti. Mister E- i ı'ıll D muhakçotine rağmen derhal  teh & ile müzakereye girişmiye te- $ : etti. Müzakerelerde de gayet ihtiyacı vardı. Her şey yolunda gidi- yordu. Fakat hâdiseler projelere uy- madı. Ve beklenmiyen bazı hâdiseler bu plânları altüst etti, Bu meraklı hikâyenin b A Ev bir temelini kaybetmeden yeni bir temel kazanır. Çok erken evlenmeler de tavsiye ye şayan değildir. Yirmi yaşında rasını yarın anlatacağım. evl. ler çabuk bıkarlar. Sevgi sönünce bir bosluk, bir yalnızlık Evlenmeli ? duyarlar. Karı koca kavgası erken başlar. Kadın daha çocuk yaşta i- ken ana olunca şaşırır. Onun için ne çocuk denecek çağ da, bir sevgiye kapılarak evleniniz. Ne de evl izi geç bırak Tabiat ve cemiyet size evlenece ğiniz âdeta derek ka- bul ettirir. O vyakit tabiatin sesini dinlemek en doğru hareket olur. Gönül Doktoru * “Biz pek genç evlendik, evlen- diğimiz zaman kocam 19, ben 17 yaşında idim. 18 yaşında ana ol- dum. Otuz yaşına kadar hayatım ıstırapla dolu geçti. Kendime gel- diğim zaman artık yaşımı başımı da almış bulunuyordum. Hayattan zevk almıya vakit bulamadım, Sev gi devam etse hayat güçlükleri ile karı koca elele vererek didişmek zevkli birşey olur. Fakat bizim sev gimiz de çabuk bitti. Onun için genç yaşta hayatımızın zevkini kay bettik. Gençlere tavsiye ederim. Erken evlenmesinler. Nişantaşı: B. N.,, Haklı değil mi? bir sürpriz oldu. vetini, yalnız Fransanın değil, bü- tün küçük milletlerin mevcudiyet- lerini muhafaza edecek derecede geniş ve kuvvetli sayıyordu. Dünya siyasetinin her cephesin- de kendi parmağının izini görmi- ye alışık olan bu millet son hâdi- selerde kendinin hiçe sayıldığını gö — GORPÜŞLER Simon - Simon 22-*:*$ Yazan: SABİHA ZEKERİYA Kadıköyden Köprüye hareket eden sekiz vapurundayız. Vapurun orta sa- lonundaki kanapelere siyah önlüklü, beyaz yakalı, kasketli, siyah ipek ço- raplı talebeler dizilmiş, mektebe gi- diyorlar. Siyah önlük, siyah çorap, mektebin, talebesine ciddiyet, sade- lik, vekar telkin etmek için seçtiği kıyafet ve şekli. Talebelerin mahpus- lar gibi böyle tek renkli bir ünifor- ma giymesi doğru mudur? Anglo Sakson terbiyecilerine göre, çocukla- ra böyle yeknesak bir elbise giydir- mek, zevklerini bozan, ruhlarına ne- şe yerine kasvet veren âmillerden bi- ridir. Bazı terbiyecilere göre de, ço- cukları sadeliğe ve ciddiyete sevke- den bir âmildir. Hangisi doğru? Bu- nun üzerinde duracak değilim, . - Kızlar konuşuyorlar: — Nerimanın Simon Simon'u hiç olmamış. On dört, on beş yaşındaki çocuk- ların gözleri genç bir kızın üzerinde duruyor. Ben de bakıyorum. Fakat kızın üzerinde Simon Simon denen şeyin ne olduğunu bulamıyorum. Beyaz, mavi gözlü, sarı saçlı güzel bir kızcağız sevinçle gülüyor: — Benimkine bak. Zannederim, i- çinizde en iyi Simon - Simon benim- kidir. Bu defa ona bakıyorlar. Ben de ba- kıyorum. Fakat zekâm bu Simon - Si« mon'u bulmıya kâfi gelmiyor. Nihayet sıkılarak soruyorum. — Simon - Simon mu? Başın orta- sına yapılan bir uzun bukle, © Siyeh önlük ciddiyet ve vekar a- lâmeti. Siyah çorap ta öyle. Fakat oacağın en ince tüylerini gösterecek kadar ince ve ipek olması da ayni ga- yeye mi hizmet ediyor? Ya Simon - Simon? Saat sekiz vapurunda elle- rünce hissedilir bir telâşa düşmüş tür. Bi dt-eç seamandankari Barmarpan membalarından gelen haberlerde bu telâşın maddeleştirilmiş izleri yani milli müdafaa bütçesine ko- nan milyarlarla muhtelif teskilât i- çin vücude getirilmiş eserleri his- sedilmektedir. eçenlerde Fransız Mebu - san Meclisinde, sabık Baş- vekil Şotanın nutkundan sonra hız alan milli müdafaa siyaseti, nüfus siyaseti ile birlikte müvazi bir isti- kamet almış bulunmaktadır. Mektep hocalarının yarı yarıya askeri talim ve terbiye vermiye el- verişli kimselerden seçilmesi, bir- çok makamlara askerlerden idare adamları getirilmesi alınan tedbir- ler cümlesindendir. Şimdiye kadar takip edilmiş o- lan sulh siyasetine karşı her taraf- tan tenkit sesleri çıkmaktadır. De- nilebilir ki, Fransa bugün birden- bire askerleşmek için bir mucize yapmak icap etse bunu yapacaktır. Ve birçok şeylerde Hitler Alman - yasını takip ve taklit etmek için şiddetli bir temayül başgösterecek- tir. Görülüyor ki, Fransa, istikbal harbinin yakınlaştığını anlıyarak telâşa düşmüştür. Fransada 1912 ve 1913 senelerinde de, yani geçen büyük harbin arifesinde de ayni te lâşlı hava esmişti O seneler zarfın- da hükümetin başında bulunanlar, teslihat programları yapmak, as- kerlik müddetinin uzatılmasını te- min etmek gibi işlerle hayli uğraş- mışlardı. rinde ç ktebe giden çocuk. ların, bir baloya gider gibi saçlarını Tawremaları. haftâ en son sac tuavalet- lerini, elbiselerile bir zıddiyet teşkil edecek şekilde tatbik etmeleri bu ciddiyet ve vekar prensipi ile açık bir alay değil mi? Bu görüşte gerilik ve irtica var mı bilmem. Ben ciddiyet ve vekarı elbi- senin renginde, biçiminde arıyanlar- dan değilim. Amma, kendimi serbest düşünür saydığım halde, gözüm Si« mon - Simon' dan rahatsız oldu. Saç- ları sade ve muntazam taranmış, te- miz giyinmiş bir mektep kızını, Si- mon - Simon'dan bahsedeceği ve bu- na özeneceği yerde, kendi hayatile a- lâkadar bir mevzuu konuşur görmek isterdim. Seyrüsefer Için Çok Esaslı Tedbirler Alındı Son zamanda, şehir içinden ve köy ler civarından geçen trenlere küçük çocuklar tarafından taş atıldığı ve bazı kazalara sebebiyet verildiği gö rülmüştür. Emniyet müdürlüğü bu hususta bazı tedbirler almıştır. Şe « hir içinde hat boyunda oturan çocuk lu ailelere polis ve bekçiler, köyle- re de jandarma vasıtasile bazı tav - siyelerde bulunulmuştur. Bu gibi kazalar vukuunda, zarar ve ziyan ço cukların ailelerine tazmin ettirile - cektir. Bu vaziyet mekteplere de bil Şehir dahilindeki seyrüsefer işle < rinin de daha ziyade intizam altına Geri Dönerken Dereye Düşüp Öldü Tire (TAN) — Sadık oğlu Meh - met Cebeli isminde 30 yaşında bir genç işsiz kalmış, ailesinin günlük na fakasını temin için iki lira borç bul- mak üzere öteyeberiye başvurmuş- sa da red cevabı almıştır. Nihayet bir tanıdığı acıyarak Mehmede iki lira vermiştir. Mehmet bununla yiyecek ve saire alıp evine göndermiş, sonra da kahvede oturup rakı içmiştir. Ge- celeyin Toptepedeki evine dönerken al kararlaşmıştır. Emniyet al- tıncı şube müdür muavinliğine birin ci şube müdür muavini Alâettin ta- yin edilmiştir. Şehrin kalabalık yer lerinde sivil ve resmi memurlar sey rüseferi kontrol altında bulundur - mak için vazifelendirilmişlerdir. Be lediye nizamlarına muhalif hareket eden şoförler ve bilhassa otobüs şa- förleri şiddetle cezalandırılacaktır. Şehir halkının emniyeti noktasından mühim olan şoförlük mesleğinde an- cak idareli, dürüst kimseler çalıştır- tılacaktır. Emniyet müdürlüğü mahalle bek- çilerinin vaziyetini de yakında bir. intizam altına alacak, bunlara mu - Çönlen deresine düsmüs. ölmüstür. ayyen bir maaş verilecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: