KN va > Bu Yeni Cemiyet, Bir —5— Doktor Temo, (Selânik) © kadar giderek - vâkıf oldu - ğu bağı mühim hakikatleri, merke ri umumiye arzetmek -, memleketi tehdit eden hâdiselerin önüne ge© mek istiyor. Doktorun bu Selânik Seyahatini haber alan dostları, - hiç bir menfaat ve şöhret hissi gütmi- Yen, vatanını ve milletini hasbi bir aşk ile seven - bu zata müracaat ©- diyorlar, Hazır Selâniğe gitmişken, Mer- kezi umumi ile anlaş. 7ebUS Klüp Hüviyetini e his deliyor. Derhal; — Yanlış geldim. İ Diye çekilmek istiyor.. Fakat vazife hissi, ona yeni bir kuvvet ve iman veriyor. Ve, o; bu İman De içindeki dertleri döküyor.. bali sane bir lisan ile, düşündüğü çare yor. « iş all Fakat cevap ver miye lüzum bile görmüyorlar. O; kendisine toptan bir cevap verileceğini zannediyor. Sözüne de Yam ediyor: © — Bilirsiniz ki, ben. cemiyetin Mik teşekktil ettiği günlerdenberi, bü tün varlığımı bu cemiyet uğruna Bârfettim, Vakıa, bugünleri gör- Mek, benim en büyük mükâfatım. Bunun için hizmetlerime mukabil hiçbir şey istemyorum. Ancak gu Yar ki; bu cemiyetin ilk müessisi #ıiatile, başlâdiğım işte, bundan sonrada devam etmek istiyorum. Bu, benim için bir vazifedir. Ba Ba, bir tavsiye veriniz. Memleke- tim olan Manastıra gideyim, Orar da namzetliğimi ilân edeyim. Diyor, ii zaman, Doktor Temo fle onu yenler arasında, şu muhavere devam ediyor. : —İYİ amma, doktor efendi. — Yanlış, dostum... Bu cemiye- tin mücesisi biziz. Ve bu cemiyet haç tesis ettiğin cemiyet de- — Yana. Eh, öyle ise; benim ve m tesis etmiş olduğu müz bir cemiyetin ismini niçin kul anıyorsunuz. Se — lik teşekktil eden cemiyet ol- ÖN İçin, (teberrüken) o ismi a- DD) *hter Temo, bu (mantık) bol karşımda söyliyecek söz im kânı olmadığına hükmederek, bi kırık, müteessir ve ei halde Romanyaya avdet ediyor. Fakat.. dostları, onu orada ra- hat bırakmıyorlar. Onu tekrar İş- tanbula çağırıyorlar. Bu davete, > Artık Istanbula gelen - (Cemiyet Merkezi Umumisi) erkânmdan ba zıları da İştirak ediyor, Doktor: — Demek ki, Cemiyette, bir in- tibah devri) başladı. (Hak) sözle- vi dinliyecekler, Diye, düşüntüyor. Kalkıp Istanbula seline. — gül > Osmanlı Meclisinde ilk muhale- #fet elebaşılarından İsmail Kemal Merkezi Umumisinde Talât Bey ile Selânikte baridane muamelede bu lunan zevat; şimdi burada Doktor 'Temo Beye hüsnükabu! gösteriyor. Bilhassa Talât Bey, doktorun 1- tanbulda yerleşmesini temin etmek için ona (Darülâceze) müdür ve sertabipliğini verdiriyor. Doktor Temo, bir taraftan resmi işi; diğer taraftan da memleket işlerile meşgul olmıya başlıyor. Şimdi de, Doktor Temonun bir derdi vardır: — Cemiyet, inkılâbın hedefini kay bediyor, Bu inkılâbin ruhu, (de- mokrasi) olduğu halde, Cemiyet yanlış bir yola giğiyor.. Memleket- te, bir (resksiyon) hareketi doğ- miya başlıyor. . Doktor Temo, bu derdini 'Talât Bey'le arkadaşlarına söylüyor. Mu baliflerin aldığı vaziyetleri birer birer göstererek, muhtemel tehli- keleri de birer birer izah ediyor: Cemiyetin, eski programını ih- ya edin. Çok muvaffakıyet kazana. Di. “e Fakat bü sözler, hiçbir tesir husule getiremiyor. Çünkü Merkezi Umumi, gurürundan bir gey feda edemiyor... kapıldığı ce- royandan, kurtulmak için yapıla. cak hareketi, Zaman ile mütenasip görmüyor. o ik Doktor Temo, şöyle bir i lunuyor: teklifte ba ki; iz, yürüdü. yoldan dönmek istemiyor. En kil edi , 'Tam, (Deme: fırka... Sizinle elele vereyim. Bera ber çalışalım... "Tabii, bana itimat edersiniz, e Diyor... Talât Bey: seyr et, Sana itimadımız «var, Ayni zamanda, böyle pe memleketin ruhuna uygun ya e kanın lüzum ve ihtiyacına Ca *a- müz, Lâkin.. cüret, Daha, vakti de- gil ii Diye cevap veriyor. akat Doktor Temo, dünüz sunuz. boş du- (Renksi- ler; tiril tiril titriyor. Bunlar ara sında, Doktor Temo d& ç Doktor Termo, mutlaka bir iş gör mek istiyor. (Selâmeti Umumiye) ismini taşıyan cemiyete devama başlıyor. z (Selâmeti Umumiye), Cemiyeti Meşrutiyetin ilânından altı ay X dar evvel gizlice tegekkül etmişti. Maksadı, Rumelide başlıyan İni” lâp hareketlerini Istanbuldeki ei nevverlere bildirmek. ve İste! münevverlerini de inkılâp cereyan larma sürüklemekti.. bir , Fakat bu fastiyet, bir mabivette değildi. Cemiyetin dü Almıştı ketin irşat ve tenvire muhtaç olan halkı arasında, (içtimai ve ilmi) bir progrumla çalışmayı tercih et. mişler.. ve bilhassa, muhteli? mil letlere mensup gençleri birleştire- rek Osmanlı kütlesi arasında bir ahenk ve itimat tesisine gayret göslermektelerdi. Bu cemiyetin çalışma programı Doktor Temonun hoşuna gitmişti. Demokratik hislerine ve düşünce- lerine bir cereyan sahası hazırla. için, o da bu cemiyete iltihak etmişti, Ve birkaç gilin zarfında ce miyetin en mühim erkânı sırasına geçmişti. Fakat. Cemiyet, bir (klüp) ma- hiyetinde idi. Aza ve erkânmdan bazıları; Tttihat ve Terakki Cemi- yetinin manevi şahsiyetine hürmet kâr ve sadık olanlardı. Lâkin bun- lar, (10 temmuz - mühtedileri) 'nin Cemiyet içinde aldıkları riyakâr ve klistah vaziyetlere * tahammül edemiyerek Cemiyetten uzaklaş. mışlardı. Memleketi tehlikeye sü- rükliyen unsurlara şerik olmamak için muhalefetten nefret ediyorlar; siyasi işlere karışmaktan çekini. yorlardı. emiyetin bu vaziyeti Dok- tor Temoyu tatmin etmi- yordu, O; (İttihat ve Terakki Ce- miyeti) Nin Ssenelerdenberi gaye ittihaz ettiği - ve buğün de ihmal eylediği - (Demokratik program) ın derhal tatbik: için mücadeleye girişmek istiyordu. Doktor Temo, tekrar İttihat - "Terakki Merkezi Umumisine git- miş; Talât Beyo millracaat etmişti, Yine fikrini uzun uzadıya izah ct- tikten sonra: (Arkası var) Fransanın “Nasıl doğdu 7 - Nasıl yaşadı? - Nasıl battı? (Bize Ayırdığı Kontenjan Fransa hükümeti, Türk mallarma birinelteşrinden yeni seneye kadar üç aylık için yeni bir kontenjan ver. miştir, Verilen kontenjan piyasamız» da alâka ile karşılanmıştır. Miktar ve cinsleri de şunlardır: Kental ola- rak 650 kabuklu yumurta, 250 ken. tal yumurta akı, 250 şekersiz ve 50 şekerli yumurta sarısı, 75 bin arpa ve ayrıca serbest olarak 5 bin ken- tal arpa, 7500 ilâve olarak mısır kontenjanı, yirmi bin kental büyük ve küçük tane bakla, 1500 kuru fa- sulye, 75 taze meyva, 1600 elma ve armut, 200 şekerli mamulât, 30 re- çel pelte ve marmâlat, 7 bin kental kepek ve 8 bin kental Wâveli konten- jan alarak yine kepek, 312 kental çiçek sovanı, iki bin çift Türk terli- gi, 13 ton âdi kereste, kabuklu ve Iç ceviz ve mercimek için yeni kon- j tenin verilmemiştir. Lefonyadan Bir Heyet “ Bekleniyor Ttonya ile aramızda yapılacak o- lan #earet anlaşması için bugünler- de memleketimize bir heyet gele cektir. Peki Kısa bir zamandanberi piyasala- rımızca tanımmağa başlanan bu ye- ni dış piyâsanm Türk malları için iyi bir alıcı olacağı ümit edilmekte- dir. Tri memleket arasındaki ökono- mik münasebetlerin inkişaf çareleri aranacaktır. İki memleket arasmda- ki itbalât ve ihracat muvazenesine göre, 1037 ymm ağustos sonuna kadar altı ayda yapılan muameleler gittikçe artmağı ve genişlemeğe baş Yamiştır. Bu müddet içinde Leton- yaya 25,611 lira kıymetinde 123,870 kilo Türk malı gönderilmiş ve 52 bin 794 liralık 416,138 kilo Letonya malı ithal olunmuştur. Ne Yemeli? deler de koyu renkte olur. Onlar 2- çık renkte olunca et yemeklerinden çil, nasa bir müddet işin vazge Yağlı yemekler karaciğer kifa onu dalın ziyade yor- duğu için yağlı etlerden, yağlı ba- bilardan, yağir çorbalardan, yağda PİŞMİŞ yemeklerden, salçalardan, bi beril ve baharlı yemeklerden salım malıdır. Yumurta, yağlı peynir, ka Şu halde yenilebilecek yemekler: Yağsız, unlu çorbalar, yağsız etler, tavuk eti, yağar halklar, makar- na yu anla söy'eliğim s*bzeler, patates, yağda kızarmış olmamak şartile, Kabuksuz bakla ve - bere- ket versin ki . bizim her vakit sev diğimiz plâv, yemek üzerine taze meyvelerin hemen her türlüsü, hele portakal, reçel ve bal, Ekmeğin de az ve kızarmış olması tercih edilme Hidir, Içilecek şeylere gelince, yemekle rimizde iyi su içmiye zaten alışık bulunduğumuz gibi şarabın susuz- tağu yaramadığma da kanaat getirmiş olduğumuz için sa raptan, sakmmayı söylemek tabli A önce içilen aperetifler, yemekten sonra içilen Tikörler ve her türlü iç kiler karaciğere dokumurlar. Burada bulabildiğimiz bir tek ma den suyumuz da karaciğere fayda W olmasile meşhurdur. Karahisar suyu İçerseniz hem kendi karaciğe rinize, hem de kederli günlerimizde en merhametli dostumuz olan Kızıl Yeni sene tütün piyasamız bir sulünü en evvel hazırlıyan Ege tütünlerinin satışı şimdiden bal mış gibidir. Fakat, inhisarlar idaresiyle Amerikan kumpanya henüz piyasaya girmemiş bulunduklarından piyasaya açılmış zariyle bakılamaz. Amerikan şirketlerinin bir haftaya kadar piyasasında faaliyete geçecekleri anlaşılmaktadır. İnhisarlar idaresi de gerek kendi; alıcılara gerek piyasada her hangi | bir spekülâsyona mani olmak mak- B ! k Al Sadile nâzımlık vaz'fesini ifa etmek a l ma Için icap eden tedbirleri almıştır. Bu sene, ihracat işlerine fazla & hemmiyet veren hükümet, bu arada tütün satışlarımıza karşı hususi bir alâka göstermektedir. Müstahsilin zarara uğramaması, tütünlerin hem köylü, hem ihracatçı için normal fi- yatlarla ve tamamen satılması güye- sine varmak için lüzumlu görülen bütün tedbirler şimdiden almmıştır. Muhtelif mıntakalarda mahsul vaziyeti Müstahsil mıntakalardan alman en son malümsta göre, bu seneki tütün rekoltemiz, miktarca, müteva- zin rekolte siyasetinin tamamen mu- vaffak olduğunu gösterecek derece- de olduğu gibi, evsaf it'barile de E) deal vaziyettedir. Bu itibarla tütün- lerimizin iyi fiyatlarla satılacağı, ü- mit olunmaktadır. En son tartı neticelerine göre, rekolte 67,383,158 kilodur. Mmtaka itibarile istihsal vaziyeti şöyle tesbit edilmiştir: İzmir 16.176,652, Muğla 5.136.077, Aydın 2.795.000, Manisa 10.960.000, Bursa 3,400,000, Balıkesir 3,119,705, Eskişehir 200.000, Kocaeli 5.000.000, Edirne 1,001,231, İstanbul 221.905, Çanakkale 46,574, Samsun 10,000.000 Tokat 4,000,000, Trabzon 2.300,000, Artivin 500,000, Giresun 3,474. Zon- guldak 727, Adana 68,085, Malatya 1,500,000. Bitlis 300.000 kilo. Son haftanın ihracatı Birine'teşrinin üçüncü haftası için. de dış piyasalara satılarak İstanbul gümrüğünden yüklenen tütünlerin miktarı 139,651 kilodur. Bu yaprak tütünlerin satış kıymeti de 181,605 bira tutmaktadır. İhraç olunan *tütünlerimiz'n 149, 954 bin kilosu Almanyaya, 30,159 kilosu da Fransaya satılmıştır. Diğer alıcılar Lehistan ve Misr- dır. Dünkü Zahire Satışları Dün piyasaya 4 vagon buğday 'le 2 vagon arpa gelmiştir, Gelen vuğ- daylar 9 — 10 çavdarlı olduğundan 6,10 kuruştan verilmiştir. Evvelki! gün gelen malların satışlarında yal nız arpalarda 1 — 2 para kadar dü- şüklük olmuş, buğdaylar kendini muhafaza etmişlerdir. Yumuşak buğdaylar 5,20 - 6,18, Sertler 5,28 - 6,02, arpalar 4,05. 4,10, nohut 6,35, kuşyemi çuvallı 731, afyon ince 6,50, iç fındık 35 - 35,20, çavdar 4.25 kuruştan sat maştır. Dün Samsunda teslim bir milyon kilo arpa 4,07 - 4,08 kuraştan ve Antalyada teslim yedi yüz bin kilo arpa 4,04 kuruştan ihracat için satılmıştır. Karamanda Mahrukat Sıra İle Alınıyor Karaman (TAN) — Kışın erken gelmesi karşısmda mahrukat buhranı halkı müşkü) vaziyette bırakmıştır. Köylünün getirtidiği odun ve kö - mür burada bir şirket tarafından sa- tılmakta, odunun kilosu 60 paradan, kömlürünki 5 kuruştan verilmektedir. Buraya nazaran fiatler pahalı ol- du halde halk mahrukat tedari. kinde müşkülât çekmekte, günlerce ve hatta haftalarca sıra beklemekte- TUTUN REKOLTEMİZ Ege Mahsulünün Satı; Başladı, Diğer Piyasa larda Yakında Açılıyo iki güne kadar açılacaktır. M İstiyenler Çoğalıyor Mevsim itibarile bol miktarde lamut ve torik satılmaktadır. hafta evveline küdar balıkçı balık piyasasını korumak için yat verilen bir kısım balıkları ze dökmüşlerdir. ğ Dört, beş gündenberi limanm bulunan İtalyan gemileri hiç almamışlardır. Yalnız Yunan £ leri balık yüklemekte ve bir m da Bulgaristana ihraç “olumu ır. Birinciteşrinin üçüncü hi da ihraç ettiğimiz balıkların Ki 8000 lira kadardır. Bunların © Yunanistana ve aa miktar: İl Hayfa, Suriye, Mısır ve Buli na gönderilmiştir. Dün şehrimize İtalyan Ar balık fabrikasının müdürü ve | gıdık birliği relsi ledokuz V şirketi müdürü Merliniden İ bir heyet gelmiş ve balıkçılar | ile görüşmelere başlamışlardır. Balıkçılarımız gelen İtalyan lara iyi fiyatlar vermişlerdir. : gılik birliği bu deniz mahsulü değer kıymeti ile müşteri bull na çalışmaktadır. Bu mühim kapatmaca vaziyetlerle ke maması için tedbirli davranı! dır. Palamutların çifti 5 — riklerin çifti de 40 kuruşa ver mektedir, Almanya Hesabın Küçük Partiler Ha de Mal Toplanıyı Almanya namina mal topliy Almanya ile iş yapan bazı t İ piyasalarımzın canlılığı karş kararsız vaziyetlerini muhafaz yorlar, Fındık alıcıları fiyatlar ha fazla düşeceği imidindedir! Almanyadan gelen direktit fiyat teklifleri fındıklarımızım cuza kapatılmak istenildi ğini g) İ mektedir. * Tacirlerimiz bu va karşı durarak teklifleri kabul yorlar. Almanlar, piyasalarımızı | tün yalnız bırakmak istemedi den arasıra küçük partilerde ı mağa başlamışlardır. Almanya satılan bu partilerin içinde ew tüğü, yaş barsak, ham kıllı de halı, kirli tiftik ve yapağı, diş ağacı, balmumu İle yaprak dür, Almanların şiddetle müh dukları bazı zahire nevileri görüşmeler yapıldığı ve bir il zahirenin pazarlığı bitirildiği sadan duyulmustur. Borsadaki Satış| Dün borsada az iş olmuşt Türk 14,20 lirada durmuştur sızların tüsen yortuları oldu Paris tahvilât borsası kapalı tır, Londra borsası bir ister) 147,10 frank satış göstermiş Ni tahviller üzerinde de işo yalnız Sıvas Erzurum tahvil yüz liralığı yüz buçuk llraya tır. Çimento 11,15, Ergani Merkez Bankası 95.50, Anado villeri 40,10, mümessiller 39,