Çarşamba 3 SONTEŞRİN | 5 KURUŞ Telgraf: Ulus - Ankara TELEFON B SA d Başınuharrir 1063 18 inci yıl - Yazı iş. Müdürü — 1062 No. 5844 İdare 1061 Proğram -Nutuk Halk, Atatürk'ün 1 ikinciteş- | nutuklarını sabırsızlıkla bekler olmuştur. Çünkü reisimiz bu nutukların her birinde, yalnız, çumhuriyet idaresinin bir seneki aaliyet verimini kaydetmekle kalmaz; gelecek yıl için de yeni esaş ve istikametler tesbit eder Halk, 1 ikinciteşrin nutukların- dan haber kadar, müjde almağa da alışkındır. Pazartesi günü de- rin bir ferah ve şevk ile dinledi- #imiz nutuk ise, her iki bakım d_—n, bilhassa dolu ve zengin, ve bütün vasıfları ile, bir program - nutuk'tur. Osmanlı saltanatı yarı bir or- u-ç_ığ devleti olarak, maddi ma- | nevi müesseselerinin hazin kar- gaşası içinde inkıraz bulup git- Miştir. Onun enkazı üstünde yir- Minci asrın en ileri yapılarından ü kurmak, yeni rejime te- Zadsız bir ahenk vermek için, Uzun ve çetin bir tasfiye müca- ğeleı_ı lâzım olmuştur. Kemalizm inkılâbının hedefi şekil ve usul degılz zihniyet ve ruh değiştir- :ı:lıtır Yalnız kurumlarında Wlğl. düşüncelerinde — temelli kalulab yapmış olan...,, nutuk. mu. ı'l—kııdıı:e bu mücadelede ; olmak, yeni Türkiye- nin inşasına kâfi gelmez. Yeni vazife ve l;ıiımel şartlarıa göre yepyeni cihazlar  e Zararldia T Günlerce bize ilham teşkil edecek olan WHJ::E h_er iki cihetten, pek ehemiyet- Li noktalara temas uı.mdne:lir En başta, milli ekonomiye ta. allâk eden muhtelif faaliyetle- Ti ahenkleştirmek geliyor: “Ben ekonomik hayat deyince ziraat, ticaret; sanayi . faali, ini, ayrı düşünülmesi d bir kül sayarım.., DN Reisimi: ilii ekonominin te- meli addetti ziraat için bazı esasları katileştirmektedir: top- raksız köylü bırakmamak, - çift. çiyi daha iyi vasıtalandırmak İmümkün olan her yerde at, ve bir köy yahut yakım köyler için müşterek — hat makinası)| toprak üretimlerimizin mikdarı, nı arttırmak, kalitesini yükseli. ='l istihsal masraflarını azalt. Dış ticaret muvazenemizi; tif — karakterini k'::,':xğ,t' İç ticarette güdeceğimiz başlıca esas, teşkilâtlandırma, mua: tipler üzerinde işleme ve mY.YGn nel çalışma'dır. Burada c“m:or Tiyetin tüccar hakkındaki uli: Iı.ıı ni gösteren fıkra şüphesiz hiç kimsenin dikkatinden kaç- mamıştır: “Tüccar milletin eme- #ini ve üretimini kıymetlendir. mek için, eline ve zekâsına em- Falih Rıfkı ATAY yakat göstermesi gereken adam- dır.,, Yani onun kazanç hakkı | kadar, vazife ve mesuliyetleri de vardır. Endüstri davamızın düsturu a- çıktır: çalışması ve yaşaması için ekonomik elemanları memleke- | timizde mevcud olan büyük kü- çük her çeşit sanayii kurmak ve işletmek ! | Burada nutkun: devlet işlet- melerine aid idarelerin yeniden tanzimi esaslarını gösteren mü- him kısmına gelmiş bulunuyo- ruz. Reisimiz devlete aid ticaret ve sanayi kurumlarının bugünkü usullerle çalışabilmelerine ve in- kişaf etmelerine imkân görmiyor ve ilk tedbir olarak şunu istiyor: “... Mali kontrol şeklini, bu ku- ramların bünyelerine ve kendi- lerinden istediğimiz ve istiyece ğimiz ticari usul ve zihniyetle çalışma icablarına süratle tevfik etmek!,, Şu sözler her türk vatandaşın zihnine ve gönlüne hâkolmak lâzımdır: *Ekonomik kalkınma; Türkiyenin, hür, müstakil, dalma daha — kuvvetli, deima daha refahlı Türkiye ideali- nin, bel kemiğidir. Türkiye bu kal- kınmada, iki büyük kuvvet serisine dayanmaktadır: Toprağının iklimleri, zenginlikleri fiğ vaziyeti; ve bir de, Türk milleti- nin, silâh kadar, makina da tutmuya yaraşan kudretli eli ve milliğ - oldu- funa inandığı işlerde ve samanlarda, Tarihin akışını değiştirir. celâdetle tecelli eden, yüksek sosiyal benlik düygütün. Reisimiz nafıa işlerimiz ve o, nun muvaffak eserleri üzerinde bilhassa durduktan, ve maliyede dekiamez.olan açıkaz büdçe yE ler hakkında esaslı tavsiyelerde bulunduktan sonra nutkun tari- hi kalacak olan fıkrası geliyor: “Cumhuariyet rejiminde, nefği hazine demek; kanunun hazine lehine tespit ettiği hakla, kanu- nun mükellefi karşılaştırdığı va- zifeyi gayet denk bir halde elde tutmak demek olduğunu bir an hatırdan uzak tutmamak önemli Pprensipimizdir. Bu yalnız osmanlı - islâm de- ğil, bütün şark âlemi telâkki nin aksine, bir hak ve adalet düsturudur. Şarkta devletle ferd arasındaki münasebetler ya bir tarafın zulmü, veya iki tarafın biribirine karşı daimi emniyet- sizliği üzerine kurulmuştur. Haz- ne menfaatini her türlü Ferdi haklara üstün gören zihniyet karşısında, devleti çalmağı hak sayan bir ahlâk tecssüs etmiştir. Her ikisini de tasfiye etmek lâ- zımgelir. niyet olunan ve bu emniyete li- İmadağında kar var Havalar soğumağa başladı. Ankaranın gimdiden kar var, Eğer havalar böy yakında başlıyacak demektir dağından aldığı p Velged le giderşe Elmadağında (Sonu 5 inci sayfada) hemen kenarında Elmadağında daha ve başlıbaşmna bir servet olan coğra- | Türk talebeleri konsolosluğa gö- türecekleri buketi hazırlıyorlar İspanya işi 1 've İngiltere B. Eden diyor ki: Yabancılar karışmamış | olsaydı Ispanyol harbi | şimdiye kadar biterdi Londra, 2 (Hususi) — Amele par tisi mebuslarından birinin sorduğu bir | suale cevab veren, Eden Avam kama- | rasında beyanatta bulunarak İngiltere- | nin hiç bir zaman enternasyonal mec- buriyetlerinden kaçınmadığını — hatır- | latmış ve jandarmalıktan ibaret olan vazifesini diğer hükümetlerle mutabık | kalarak yapması lâzım geldiğini ilâve etmiştir. Eden, sözlerine devam ederek İs- panya meselesinin Milletler Cemiye- tinde derin anlaşmazlıklar — doğurdu- ğunu ve kanaatine göre zecdi tedbir ler tatbikine hiç bir zamarı imkân bu lunmadığını kaydetmiştir. Bakan ka- rışmazlığın Frankoya faidesi dokun- duğu hakkında Loyd Corc tarafından ileri sürülen iddiayı tenkid ederek Sövyetlerin Valensiyaya sevkettikle- | ri malzemenin ehemiyetini tebarüz et- tirmiştir, Eden, deniz sınıyının ehemiyetine işaret ederek ecnebiler karışmamış ol- | saydılar, harbın bitmiş olacağını vey? | muharib haklarının tanımmaş - buluna | , | sağını söylemiş ve demiştir ki: “— Halbuki şimdilik bu baklarıa verilmesi denizde kuvvetli olan — taraf ğ kayak sporu Tesimde foto muhabirimizin Elma- | karlı bir manzarayı g örüyorsunuz, yani âsilerin lehinde derhal bir — tesir (Sonu 8 inci sayfada) Antakya, 29 İlkteşrin (Husust mu- babirimizden) — Cumhuriyet bayra- mr, bütün sancakta havanın yağışlı geçmesine rağmen büyük sevinç teza- hürleriyle kutlanmış vekar ve cid- diyetle sona ermiştir, Halk henür sabahın erken saatle- rinde sokaklara dökülmüş caddeleri doldurmuştu. Bilhassa — küçüklerin, kız ve erkek mekteblilerin grup ha- linde sokaklarda dolaşmaları çok se vimli bir manzara teşkil ediyor vü basalar İbeslordan tapladıkları ci- çeklerden yapılmış kucak kucak bu- ketleri Türkiye Başkonsolosluğuna götürerek bayramın ilk hediyesi ola- rak bırakıyorlardı. Sâat 12 ye doğru Başkonsolosluğa giden caddeler ve bu caddeler - üze- rindeki bi: Ti tere ve bal dolmüş bulunuyordu. Bu saatte Baş- konsolosluk önündeki Yahadaren aşu- $i on bin kişi toplanmıştı. Küçük- (Sonu 8 inci sayfada) ANKARANIN MODERN GARI BUĞÜN: Altıncı sayfamızda tayda mevcud kanunlardan bazıları, yedincide güzel başşehrimizin Kamu- güzel baş kapısı: Ankara garı — Sekizincide dokuz devlet konferansı toplantısı — Antakyada asgari 40 bin kisinin iştirakiyle yapılan bayram tezahürleri Antakya'da Cumhuriyet Bayramı çok heyecanlı gösterilerle kutlandı Türk kız mektebi talebeleri köprü yolunda dokuzuncuda memleket haberleri. Çindeki harba karşı | Dokuz devlet | konferansı 'bugün toplanıyor Uzak şörk anlaşmazlığı - etrafıne |da görüşmeler yaparak Çin ve Ja- İponya arasındaki harbe nihavet vermek çarelerini araştıracak — olan dokuz devlet konferansı bugün Brükselde Akademiler Sarayında toplanacaktır. Muhtelif delegasyonlar Brüksele gelmiş bulunmaktadırlar. - İngiliz delegasyonuna B. Eden, fransız de- legasyonuna B. Delbos, amerikan delegasyonuna B. Norman Davis reislik etmektedir. Bu zatlar, konuş- |malara başlangıç olmak üzere şim- diden temasa girmişlerdir. B. Wellington Koonum reisi deki Çin delegasyonu da - Brüksel dedir. Ayrıca, şimdiye kadar Ce- nevrede çalışmakta olan çin propa- ganda servisi de konferans dolayı siyle Brüksele naklolunmuştur. Konferans — görüşmelerinin üç hafta kadar süreceği tahmin olun- maktadır. Bu husustaki — telgraflar sekizinci sayfamızdadır. B. Celâl Bayarın teşekkürleri Başvekil Celâl Bayar Anado- la Ajansına aşağıdaki tezkereyi göndermişlerdir: * Reisicumhurun beni — başve- kâlete tayin buyurmaları ve cum- huriyet bayramı münasebetleriyle yurdun her tarafından telgraf ve mektubla ve — şifahen yapılan lu- tufkâr tebrik ve temennilere ay- c ayrı hemen cevab yazmıya va- kit bulamadığımdan ve beni çok mütehassis eden bu kıymetli te- veccüh ve alâkanın karşılığını ge- |£ ciktirmek de istemediğimden te- şekkürlerimin ve bayram için kar- pilikli samimi — tebriklerimin — su- nulmasına Anadolu Ajansının ve- (3 satetini rica ederim. Başvekil Celâl Bayar” (ALA, Fıkra Altı şey.. — Bir ecnebi bir günde ne görüp söyleyebilir. Fakat ben yirmi dört &99t içinde 6 şey gördüm, ki şarkta imkânsızdı, diyordu. J0 senedendi Türkiyeden gayri | şark memleketlerinde yaşıyan bir ya- bancı idi, İstagbul ve Ankaradan ge- çerek, Suriye'ye gidecekti. Ve saydı: bamal- dar valizimi kapınadılar. İkincisi isx tasyondan çıktım, şoförler boğazıma sarılmadılar. Üçüncüsü atel notla- randa ikide bir yapmak Jâzım olmiyor. Dördüncüsü vapurla Hay- darpayaya geçiyorum, belki iki bin yolcu vardı. fakat gürültü olmıyor- du. Nihayet altıncısı — Birisi trenden indim, Birar düşündü: — Evet her me Fakar sizin öyle c #nzibat havanız var |sokaklara istediğim | ve zevk ile. leketin polisi var. t veren bit eceleri arka İ sapıyorum Gözlerime baktı | — — Bunlar benim otuz senelik şar» krmda imkânsız şeylerdi Sonra Üdve etti: — İstep ortasında Ankarayı görür görmez, “— Acaba bir. Camovflage mı?, diye tereddüd etmek İstedim. O kadar göz alıcı idi, Ne çere ki ens- titüleriniz, sıhiye ve kültür müesse- Güzel başşehrimiz Ankara, kendisine lâyık güzel bir başkapıya sahib oldu. . seleriniz, ve bilhassa iç hayatınız bu garı. Bu gar, insanda seyahatetmek arzusunu uyandıracak, ve An- / insomamazlığı yeniyor. lddiaları- karaya gelenlere, en iyi intibaları verecek şekilde bir eserdir. Gar'a dai, G eği ee B ver! şekil eseri 'a dair| nızda bakkımız var, Rabat olası. nız, - Fatay