17 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

— bifleşmisş olarak —— w H —e — e — —— ——— L EEREERRnbaI.I,.;, Balkan Antantı| Sırt hamal- Toplantısı (Başı 1 incide) fine büyük bir ziyafet vermiş, bu zi- yafeti de parlak bir kabul resmi ta - kip etmiştir. Ziyafetin sonunda Başvekil M. Me- taksas bir nutuk söylemiştir. Dost Yunan Başvekili nutkuna şöyle başla- mıştir: “— Üç dost ve müttefik devletin muhterem mümessillerini selâmla - mak ve onlara kraliyet hükümeti ve Elen milleti adlarma en samimi bir sürette “hoş geldiniz,, demek benim için çok büyük ve hususi bir şeref teşkil etmektedir. Akıl ilâhesinin himayesi altında bulunan Atina şehri ikinci defadır ki, Balkan Antantı azasını konseyi ken- disinde toplanmış olarak görmek bah tiyarlığıma nail olmaktadır. Sizlerin bugün burada bulunmanız, bu sulh eserinin büyük siyasi ehemmiyetini tebarüz ettirmektedir. Sulh eseri 9 Şubat 1934 de yine burada im - zalamış olduğumuz paktm en mükem. mel tarifi, “Sulh eseridir.,, Dört devlet için değil, fakat ayni zamanda sulh umumi eserine de ha- dim olmak için, serbest bir surette ve kendi istekleri ile gayretlerini bir- leştirmişlerdir. Bu dört devlet ara - smda mevcut samimi dostluktan gay ri, imzaladıkları paktı meşru kılan kuvvetli bir bağdır ki o da bu dört devletin sulhe karşı kuvvetli ve derin rabıtalarıdır. Bugünkü Balkanlar M. Metaksas, nutkunun burasmda, vaktiyle Avrupanm en karışık yeri 0- lan Balkanların bugün, samimi bir dostluk havası içinde Avrupa sulhü için bir kale olduğunu tebarüz ettir- miş ve şöyle devam etmiştir: “Harbin karanlık saatlerini ya - gamış olan bizler ,çocuklarımızı, fe - caati ölçülemiyecek derecede büyük olacak yeni bir harbin fenalıkların - dan korunmak ve onlara, bizim elem- lerimizi ve yaslarımızı göstermiyecek bir istikbal hazırlamak istiyoruz . Fakat bizler ayni zamanda şehit - terimizin fedakârlıklarıım büyüklü - ğünü ve memleketlerimize düşen va- zâfeyi de müdrik bulunuyoruz . Yapıcı bir sulh Esasen bizi mer'i — muahedelere hürmeti ve Balkanlarda mevcut arazi nızamının idamesini temin hakkın - daki kat'i kararımızı ilân etmeğe sev keden keyfiyet, bizim bu vazifeyi müdrik bulunmatlığımızdır. — Geniş Balkan yarımadatında, bütün Balkan milletlerinin yapıcı bir sulhün verdiği sükün içinde, yaşamasmı, inkişaf et- mesini ve refaha varmasını temin e- decek derecede geniş yer vardır. Te- menni ederim ki, bu milletler, bir büyük Fransız devlet adamının söz- lerini daima fikirlerinde — tutsunlar. Bu büyük Fransız devlet adamı şöyle demiştir : “Bir devletin büyüklüğü, ârazisi - nin genişliği ile değil, fakat mille - tinin ruhu ile ölçülür.,, Ş Reisin cevabı Bu nutka hararetle ceyap veren Konsey reisi M. Stoyadinoviç bilhas- sa şu ciheti tebarüz ettirmiştir : “ — Balkanlarda hatalar yapılması devresi artık nihayete ermiştir. Yal - nız sözlerimizden değil, fakat hare - ketlerimizden de — anlaşılmaktadır. Mânasız rekabetlerin akamete mah - küm mücadelelerinde yıpranmış bir İ halde vaktiyle biribirleriyle çarpışan kuvvetleri, bugün, gayretlerimiz ve milletlerimizin samimi arzusu saye - ginde, hiribirleriyle ahenkleşmiş ve görüyoruz, ve bu kuüvvetler, hugün çok daha asil yeni — hedeflere doğru, suülhe ve Balkan mil letlerinin refahıma doğru yürümek - tedir . Bu derin imanı, Yunanistanm mer- kezinde, ebedi akıl, zekâ ve güzelli - — ğin mehdi olan Atinada ifade etmek — fırsatını bulduğumdan dolayı çok bâh Y tiyarım.,, * Yunan gazetelerinin hararetli dostluk neşriyatı — Atina, 16 (TAN muhabirinden) — -Bütün Atina gazeteleri, Balkan kon- — geyinin içtimat münasebetiyle çok hararetli dostluk yazıları ile dolu . dur. Gazeteler müttefikan Balkan (Antantımm sayısız iyiliklerinden, sul ha olan sağlam hizmetinden alâka - r ifa lığıkalkıyor (Başı 1 incide) dir. İnsan gücü ile insan sırtınm yalnız ve doğrudan doğruya bir nakil vasıtası olarak kullandığı devirler den bir bakiyedir. Sıhhat bakımından bütün gününü ağır yükler altında geçiren güçlü bir insanın, sağlam da olsa, bu işe uzun müddet dayanamıyacağı aşikârdır. Nitekim yük altımda Sakat olan ve ölenlerin sayısı az değildir. Bu zorlu işin şahıs üzerinde olduğu gibi nesil üzerinde kötü tesirler yaptığına şüp - he yoktur. Ağır yükler altında iki büklüm e zilerek ,geçen hamallarm hali, vazi - yeti, vatandaş gurur ve şefkatini ze- deliyen bir manzaradır . Eşya nakliyatı, hayvan ve maki - naların tahammül kuvvetleri nazarı itibara alınarak hayvan ve makinaya havale edilmektedir . Binaenaleyh, bu işe hemen müda - hale edilmesine hiç bir mülâhaza mâ- ni olmamalıdır. Yalnız, yapılacak müdahaleler, iyi düşünülmeli ve nak- liyat işini sekteye uğratmamalıdır. Bir kere idareci reislerle belediyecile ri ve Ticaret Odaları gibi alâkadar teşkilâtm mensupları bir araya gele- rek şehrin — bütün nakliyat işlerini mahalli şartlar tetkik edilerek, bir plân dahilinde ve kademe kademe ta- hakkuk ettirmelidir. Bu hususta ha - tıra, tahmil ve tahliye işlerinde yeni vasıtalarm kullanılması, hamalların tensiki ve el arabaları ile teçhizi, ba- zı öğya nakliyatmım— ev eşyası gece ve kamyonlarla yapılması, ev eşyası nakliyat girketlerinin tesisi ve sırtta taşımacak yükün Aasgart hir hadde indirilmesi gibi seyler gelebi - lir. Kanuni müeyyidelere de ihtiyaç yoktur İslâhatin, hidayette bir takım va- tandaşların ilk adımda işsiz kalma - larmı icabettireceği hatıra gelebhilir. Zaruri de olsa, bu netice kısmidir ve geçicidir. Ayni vatandaşlar, ıslâh edi. lecek nakliyat işlerinde iş bulabile - cekleri gibi, nihayet bir kaç yüz va - tandâşm memleketlerine avdet ederek toprakta çalışmalarının temin edil - mesi kendileri için ve devlet için bü. yük bir külfet ve fedakârlık teşkil et- mez. İ Bittabi, almacak tedbirlerin sıhhi va içtimaf bakımdan olduğu kadar, e konomik bakımdan da müsbet netice leri olmalıdır. Bu noktalar gözönünde bulunduru. larak bu hususta verilecek kararlartn ve varit olan mütaleaların vekâlete bildirilmesini rica ederim . Umum müfettisliklere, vilâyetlere yazılmış, Başvekâlet, Sıhhat ve İcti - mai Muavenet ve İktisat Vekâletle - rine sunulmuştur ,,, Boluda Muhtarlar Bir Toplantı Yaptılar Bolu, 16 (TAN) — Vilâyet mer kezine bağlı 65 köyün muhtarları, bti. gün umum? meclis salonunda toplan. dılar, Beş yıllık kalkmma prosramı görüşüldü, vali, program esaslarını anlattı . Ş Şehir gece zengin bir işıkla donan- mış bulünüyor , Balkan Matbuat Kon- gresinde Mühim Neti- celere Variıldı Atina, 16 (Hususi) — Balkan An- tantı devletleri matbuat kongresi bu. gün üç ayrı encümen halinde çalış - mıştır. Bunlar siyasi, teknik ve ma. nevt yakınlık encümenleridir. Ro - manya başmurahhası siyasi, Yugos. lavya başmüurahhası teknik, Türkiye başmurahhası Vedat Nedim Tör manevi yakınlık encümenlerinin riya- setinde bulunmaktadırlar. Komiteler Balkan Basın fikir iş birliğinde mühim neticelere varmış - lardır. Yarınki umumi toplatıtıda ka. rar şeklini alacaktır. Kararlar Hâri - ciye Bakanlarına bildirilecek, yar . dımları istenecektir. Kongreden sön- ra gazeteciler Morada iki günlük bir seyahat yapacaklardır. Kongre azası bugün şereflerine Akropol Palas otelinde verilen öğle ziyafetinde bulunduktân sonra saat 4 de Parnasos salonlarında Yunanis . tan için verilen bir konferansı dinle - mişlerdir. Akşam Yunan matbuat müsteşarı Nikoludis tarafından Büyük Britanya rı ge. | Başvekil dün etraflı tetkikler yaptı gını ve beş bın tona kadar gemi yapı labileceğine göre zaruri tesisatın İn- şasını emretmiştir. Havuzlarda Müteakiben Ismet Inönü ile refa - katindeki zevat, Kasımpaşa havuzla rını da gezmişler, ve işçiler hakkın- da izahat almışlardır. Büyük gemile rin de burada tamir edilebildiğini öğ renen Başvekilimiz, havuzlardan ay- rılmadan önce memnuniyetlerini iz- har ederek şunları söylemişlerdir: “— Pek yakında, buralarda tama- men Türk elinden çıkmış yeni gemi lerin inşa edildiğini de göreceğime eminim,,, Boğaziçinde Başvekilimiz, refakatindeki heyetle birlikte hususi bir motöre binmişler ve Kuruçeşme önlerinde kömür depo ları hakkında alâkadarlardan izahat igtemişler, şehir plânı yapıldıktan son ra depoların nerede bulunacağını sor muşlardır. Bu arada, İktisat Vekili Celâl Bayar limanda yapılacak olan tesisat ve rıhtımlar hakkında Ma - iümat vermiştir. Deniz Yatı Mektebinde Heyet, Ortaköydeki Deniz Ticaret mektebini de ziyaret etmiştir. İsmet İnönü, mekebi gezdikten sonra he - nüz inşa edilmekte olan lâboratuvar binasını tetkik etmiş, talebe ile gö - rüşmüş, mektep direktörünün verdi- ği izahattan sonra denizcilerimizin terfihleri için hükümetin lâzımgelen yeni tedbirleri alacağını vâdetmiştir. Talebeye veda eden Başvekilimiz, coşkun tezahüratla uğurlanmış, oto- mobillerle Fmdıklıdaki Güzel San'at- lar Akademisine gidilmiştir. Güzel San'atlar Akademisinde Başvekilimiz ve heyet Akademide direktör, profesör ve talebeler tara - fından karşılanmıştır. Yeni inşa edi- lecek yolcu salonları için açılan Ma- ket sergisinin ziyaret olunmasından sonra Başvekilimiz, mimari sübesin- deki faaliyeti tetkik etmişlerdir. Tet- kikleri sırasında direktör Bürhan Ümit Toprakla görüşen İsmet İnönü demiştir ki: “— Mühendis mektebinde de bir mimart şübesi vardır. Bu suretle İs- tanbulda iki mimarlık mektebi olu- yor. Bunları birleştirmek mümkün değil midir?,, Direktör, bu suale cevap vererek Mühendis mektebindeki mimari şu- besinin Akademiye ilhak edilmesi - nin çok isabetli olacağını söylemiş - tir. -Heykeltraşlik ve resim şübeleri de gezilmiş, Başvekilimiz tezyini sanat- lar kısmında bilhassa uzun müddet kalmışlardır. Bu arada İsmet İnönü kap tezyinatı yapan Rahmiye ismin- deki bir talebenin mesaisile alâkadar olmuş, kendisini takdir ederek tez - yini sanatlara nasıl heves ettiğini sor muştur. Rahmiye, Ankarada açılan elişleri sergisini gezdiğini, o günden sonra tezyinata karşı hevesinin arttı- ğını ve ancak 1,5 aydanberi çalışmak ta olduğunu söylemiştir. Müteakiben çini tezyinatı kısmı zi yaret edilmiştir. İsmet İnönü burada- ki eserler karşısında çok memnun ka larak bu fevkalâde eserlerden Kütah yadaki Çini fabrikasile İzmit kâğıt fabrikasının da istifade edilmesinin temin olunacağını vâdetmiştir. Hediye Edilen Albüm Akademi ziyaretleri sırasında, Baş vekilimize tezyini sanat modellerini ihtiva eden müzehhep bir albhüm hedi ye edilmiştir. Gördüğü mesaiden, inti zamdan dolayı mütehassis olan Baz- vekilimiz, Akademi direktörüne mem nuniyetlerini bildirmiş, profesörlere, talebeye veda ederek Akademiden ay rılmışlardır. Maliye Vekilini Ziyaret İsmet İnönü, Akademiden sonra doğru perapalasa giderek rahatsız bu lunan Maliye Vekili Fuat Ağralıyı zi yaret etmiş ve sonra Dolmabahçeye dönmüştür. , Mukavele dün imzalanmadı Dün imzalanması takarrür eden de nizyolları vapurlarının sipariş muka- velesi, bazı formalitelerin ikmali için imzalanamamıştır. Celâl Bayar, dün sabah bu münasebetle Denizyolları idaresine gitmiş ve alâkadarlardan izahat almıştır. Formalitenin bir an evvel tamamlanması yolunda fabri- ka mümessillerile denizyolları ara - sındaki yeni başlıyan müzakereler TAN (Hikâyeden Mabaat) TOPAL (Baş tarafı 6 ıncıda) zavallılığımı; topallığını yüzüne vu- ran bir zalimdi. O büyüdü serpildi, evlenecek yaşa geldi. Anası “aman kız evde kalacak,, diye, üzülürken bir talip çıktı. Evlendirdiler. Evet, onu topal bacağına rağ- men alacak biri bulundu; babası- nın tanıdığı bir mahallebicinin oğ- lu.. Oğlanın babası sakat kızını oğ luna alarak kendisi borç harç için de olduğu halde kızınm babası ile dükkânımı birleştirmek için bu ça- reyi bulmuştu. Ayni zamanda bu kızı oğluna almaklâa hiç bir feda- kârlık yapmadığını da gayet iyi bi- liyordu. Oğlan haylaz, sârhoş ser- serinin biriydi. Pek az zaman eve uğrar ve ekseri Zamanını adresi meçhul sefil yerlerde geçirirdi. üğün oldu. Gelini görmiye D gelen kadımlar köşede, otu- ran solgun genç kıizın ipek gibi sarı saçlarına, büyük mavi gözleri- ne bakmadan gözlerini ayağına dikip mırıldandılar: “Gelin topal - mış ayol!..,, kulağına erişen bu söz- ler onda hiç bir hiddet uyandır- madı. Yalnız yüzü biraz daha dur- gun bir hal aldı ve Mavi gözlerini ekseri yaptığı gibi insanlarin, bu kusur görmekten kendi iç kusurla- rını aramıya vakit bulamıyan ga- rip insanlarm üzerinden aşırıp u - zaktaki boş bir duvar köşesine dikti. Eline bir tarafı sakat — olmakla beraber güzel bir oyuncak almanın zevkini çıkarmak ister gihi kocası bir kaç hafta evine geldi ve onu kendi bildiği gibi sevdi; Hırpalıya- rak inciterek.. On beş gün sonra da nihayet bu azaba tahammül edemiyerek kol- larından sıyrılıp başka bit odaya kaçan karısmın arkasından gözle. ri hiddetle büyümüş ağzı köpüre köpüre haykırdı: “Ulan — canımma yandığım topal karısı beni bBeğen - medin mi?,, ve ertesi gün kayna- “na gelinine bohçasını hazırlaması- nt söyledi: “Topal bacağımna bak- madan insan iyaline naz yapar mı?,, diyordu. İşin asıl esası şuy- du: Damadın babası kızım babası ile ortak olmak hususunda uyuşa- mamıstı. Bu şerâit içinde hem de aslan gibi oğluna kafa tutan elin topalını artık evinde saklıyamaz- di yal, koltuğunda bohçası, üzerin- de gelin olurken yapılan ye- ni yeldirmesi, topal ayağı her za- mankinden fazla aksiyarak evine döndü. Orada onu babası yüzü büsbütün asılmış çatkın bir halde karşıladı ve yüzüne kârşı şunları söylemekten çekinmedi: “Sen de kusurunu bilip te karşı gelmeden kocanın evinde neden oturmadın .. Bu sözlere sesini çıkarmadı ve boh- çası elinde merdivenleri çıkark€N annesinin babasmı yatıştırmak İS- tiyen bir sesle mırıldandığını qUY' du: “Cahil işte aklı ermedi zahir',. iki gün hiç odasından çıkmadı. Annesinin getirdiği yemeklere el sürmedi ve kimse ile bir şey KO nuşmadı. İkinci gün kinli bir halde dışarı çıktı. Yüzü sapsarı V© nn leri açık bakan bir kör bakışı kâ- dar mânasız sokak kapısıma dOğTU yürüdü. Annesi: “Nereye » diye, hayretle sorunca biraz havâ ılrışı.k için deniz kenarıma ineceğini söy- ledi. Gece geç vakte de kâldı bu kâm, ârtık DA oluyor,, diye, homurdanarak, âN- nesi pencereden perisereye Wöşlr fak onu' beklediler. Gelmeyince sabah karakola haber yverildi. Fa. kat bütün tariflere rağmen Mavi gözlü, sarı saçlı topal SenC kadın bulunamadı. M Evet, evden çıktığı gün onu de- fiz kenarında parmaklıklara yas- lanarak uzun uzun sülara bakar - ken görenler olmuştu. Fakat ora. dan nereye gitmişti ? Meçhul.. kadar baba “ner ş belâş, Deniz Ticaret Müdürlüğünün Yeni Bütçesi Deniz Ticaret müdürlüğünün yeni bütçesini tesbit için çalışan komisyon işini bitirmiştir. Müdür Müft Necdet yeni bütçeyi gelecek ay başında tas dik için Ankaraya götürecektir. Şeh BUÜTÜN KIŞ AKRİDOL bulundurunuz. Bu — sayede soğuk algınlığından Grip, nezle ve boğaz olmaktan kurtulursunuz. AKRİDOL baoğaz ve badem- cik iltihaplarını da pek çabuk geçirir. Her eczanede bulu- nur. Küçük kutu 35, büyük kutu 70 kuruştur. TAKSiTLE SATILIK ARSALA Esas No. sı Mevkii ve nev'i 518 Boğaziçinde Rumelihisarı dedir.) 661 metre murabbaı arsa. makçı sokağında 1 No,İr 2294 metre murabbar arsa. (Eski Mediha Sultan Sarayı hitişiğin- Beşiktaşta Abbasağa mahallesinde eski Ha- sanpaşa deresi yeni Bostan sokağında eski 4, 4 imükerrer 6, 8, 8 mükerrer yeni 73/3 No-lı 355 Tafsilâtı yukarıda yazılı arsalar birinci taksiti peşin ve geri kâ* lan yedi taksiti yedi senede ve yedi müsavi taksitte ve şu süretlt tatmamı faizsiz sekiz müsavi taksitte ödenmek şartile açık arttif” maya könülmüştür. İhale 1 Mart 1937 tarihine müsadif Pazaf* tesi günü saat 10 da Şubemizde yapılacaktır. | İsteklilerin Şubemize gelmeleri. (458) (928) CEBİNİZDE Ağız veBOĞAZ DEZENFEKSİYONU için ÂKRİDOL Depoıiw mahallesinde Paş- 142 » —i 33/35 dükkânın tamamı: 19 hanenin altıda iki hissesi: 8/2 Ye. 6/8/10/12/14/2; desimetrelik arsanın tamamı: nın tamamı: nın tamamı: tarlanın 360 da 12 hisseleri 43 hanenin yarı hissesi: 49 Ye. 53 arsanın yarı hissesi: odanın tamamı: 31 hanenin tamamı: hissesi: . Yükarırda yazıldı “İstanbul Defterdarlığından: Yeniköy Es. Kiremitçi Ye. Bahçe sokak Es. 23/25 Ye, 16/18 iki hanenin on beşte iki hissesi: | Eminönü Hacı Mustafa Taşçılar sokağı Es. 205 | Ye, 11 dükkânın 2400 de 468 hissesi: Büyükdere Kalyere ve Elmadağı sokağı Es. 6/6m Gal_atada Yenitami mahallesinin Fermeneciler cad- desi Es. 97 Ye. 97 No.lı dükkânın tamamı: Beyoğlu Kamerhatun Çüukur sokağı Es. 27 Ye. Büyükçarşı Çuhacı Han ikinci kat Es. 32 Ye. 32 Muhammen l(ıyı'nGü | | Büyükçarşi Karamanlı oğlu sokağı Es. 33/35 Ye. ! Beyoğlu Kurtuluş Yokuşbaşı sokağı Es. 17 Ye. | Beyoğlu Tatavla mahallesinin Saka sokağı Es. 36 | Ye. 17 106 metre murabbaı 42 desimetrelik arsa- j Mercan Kürkçü hanı ikinci kat Es. 10 Ye. 10 oda- Bakırköy Kartaltepe Aksü Mısır tarlası mevkii Es. 4, 4/1, 2/3/33 Ye. 33/34/35 iki oda iki ahırı olan 689 metre murabba147 desimetrelik arsanın 360 da 45 hissesile 29875 metre murabbaı 54 desimetrelik Üsküdar Rumi Mehmet Paşa Şemsipaşa cd.si Es. Üsküdar Selâmi Ali Andonâki sokak Es. 21 M. Ye. Kandilli Kilise sokağı Eski 17/19 Ye. 9/11 hane ve dükkânın sekizde bir hissesi: Tophanede Bayezit Mh.nin Cerrahmustafapaşa sk.da Es. 8/10 Ye. 8 hane ve dükkânın 140 da 47 Lira Kurüf 1400 - 00 216 68 — 20 00 1908 00 973 metre murabbar 61 , 974 00 UC « 350 00 1076 66 | 1200 - 00 | 720 00 60 -00 | 250 00 300 00 75 00 ' 672 00 Fatih Hüsrevpaşa Mh.si Hacı Üveys sk. Es. 1 Ye. 9, 9/1 mukaddema maakulübe elyevm 6689 metre Murabbar 20 desimetrelik bostanın 120 de 24 hissesi: Galatada Bayezit mahallesinin eski Mumhane yeni Şarap iskelesi sokağında Es. 11/13 Ye. 11/13 dük- kân ve üstünde odaların nısıf hissesi: gayrimenkullerin RBünü saat on dörtte satılacaktır. Satış bedeline istikrazıdahi ve yüzde beş faizli Hazine tahvilleri kabul olunur. Taliplcl'ig Yüzde yedi buçuk pey akçelerini vakti muayyeninden evvel yatf rarak mezkür gün ve saatte Defterdarlık Milli Emlâk Müdürlü” ğünde müteşekkil satış komisyonuna müracaatları. F. (919) 668 92 1300 00 mülkiyeti 5/3/937 Cwn:f.q İstanbul Sıtma Mücadele Reisliği İstanbul sıtma mücadele teşkilâtı reisliğine Samsun sıtma mücadele re- isi doktor Seyfi Okan, birinci şube doktorluğuna da Aksaray sıtma mü- cadele tabibi doktor Ferruh Niyazi tayin edilmişlerdir. Şimdiye kadar sıtma mücadele iş- lerinde muvaffakıyetle çalışmış olan bu mütehassısl”rımız, yeni vazifeleri- rimizde bulunan Iktisat Vekâleti De şarı Sadullah y Anka vazifelerinde de muvaffakıyetler di 'a ne başlamışlardır. Kendilerine yeni 1LBAN Tasfiye halinde Şark Ittihat ve nema tiyatro T. A. şirketince ikiP | mahsup olarak hisse başına 3 küf” şun tediyesine 18 şubat 937 den İtf arasında Bahçekapıda (Haci B yanmda) Yaldız hanmda 6 numâ' da tasfiye memuru B. Ksantulis D” dinde başlanacağı muhterem hisse”| lara ilân olunur. Numaralı bordro!”" la hisste senetleri şehadetname' | hissedarların emrinde bulund! d ;