17 Ocak 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 13

No. 16 — (Hasan), aldığı yaranın ıztırabi - k erek (Medayin) kassbasr na girmiş; (beyaz saray) denilen bi maya misafir edilmişti. Kendisine bir çok izzet ve ikram gösterilmişti. Fakat, (Muhammed) in sevgili ha fidi, minen ve maddeten mustarip » ti. Küfelilerden gördüğü hakaret, ğuna yediği o derin kılıç darbe. sinden daha acı gelmişti. Aradan birkaç gün geçmeden, bu iki acıya bir üçüncüsü inzimam et - mişti, Muaviyenin kumandanların - dan (Amir oğlu Abdullah), mühim bir kuvvetle gelerek Medayin) ka. sabasının etrafını çevirmişti. (Hasan), artık her şeyden ve hat- #A, hayatından bile ümitsiz ve müte- essirdir. Muaviyenin askerlerine, en küçük bir mukabelede ve mukave - mette bulunacak halde değildi. Kur mandan Abdullah tarafından Mua- viye nâmma yapılan teklifleri kabul etmiş; derhal müzakerata girişmiş” vw 4 Anlaşma 7 Ve nhayet, şu şartlar dahilinde, Muaviye ile anlaşabilmişti: 1 — (Imam Hasan), hilâfeti Oua- Viye) ye terkedecek.. Ve kendisi de bizzat Muaviyeye biat eyliyecektir. 2 — Hilâfet, (kaydıhayat) şartile Muaviyenin uhdesinde kalacaktır. Muaviyenin vefatından sonra, (Hü. Beyin) halife olacaktır (Ha. m) decektir... Munviye tarafmdan #an) a, her sene (beş bin dirk (1) tazminat verilecektir. Uzun müzrkerelerden #onra,. bu ha ilâve edilmişti, Emevilerle mes » kün olan şehir ve kasabalardaki ca milerde, hutbeler esnasında (ma » mü Ali) ye sövmek ve küfretmek Adet hükmüne girmişti. Dördüncü madde mucibince, artık bu çirkin â- detten de vazgeçilecekti- (Hasan), bu ahitnameyi mühürli- yerek Munviyeye Ye Be pl eş de ra, derin bir bilsin ve He a. dan da munzam biz say le Mus - t eylemişti. eyi Küfellleri çok mütees &lr etmiş, büyük bir neğemet busüle getirmişti. Küfe — Keşki, Muaviye seydik.. Harp meydan seydik te, bu hali gi Diye, gözyeşieri Lâkin, artık ola mişti, (Hasan) zünden, İslâm h z artık (Muaviye) Y* intikal etmişti, Hüseyin bicf etmiyor Artık rakipsiz bİr hükümdar iz en son de- Muaviye, bu bü: rece ei o gün akşama yaz dar, bütün Küfe bal ve iye rinin bistlerini ka etsin, “Dive haber göni (Hüseyin), bu te len amy, yeye biat etmem » Diye cevap verm Hasan, biraderinin tehlikeli görerek onu mek — istemişti. ii kendisine vâki olan DÜtÜ rleaları şiddetle | reddet” kahramanca bir inat ve *”“ ve (Hasan) arsyi girmişti. işti. şiddetle red- bu hüreketin! biata jebar et kat“ Hilsey ün tehdit ve g ıç göster Muaviye: “Gelsin, Hüseyin de Bana Biat Etsin,,, Diyordu. Fakat Hasan Araya Girince (Hüseyi in), sana biat İha fazla icbar edilirse, kanlı bir ar-| avdet etmiş. Parlak bir zafer alayı bede çıkmak ihtimali vardır. Onunlile (Şam) a girmişti. biatini alı aktan Vazgeğ » lebbir © kedelim. Demişti, (Hasan) ile (Hüseyin) berin bu iki bedbaht hafi beyt) leri ile kendilerine lan beş on kişi Bir Haftalı Tarih bakımından iki düşman b Siyasi havanm düzelme: i dahili gerginliği de © İgetim da göze ulmıştır. Eğer da-| (Muaviye) de (saltanat merkezi) ne Mvaviyenin Şama girişi İmak tehlikesinden kurtulduğunu İhavanm açıldığını göylüyor. Fas meselesinde gösterdi- YAZAN: ZIYA ŞAKIR t etmemek | ve mahzun (Medine) ye dönerlerken (Hasan) m bu şekilde hilâfetten çekilmesi, Hicaz halkı üzerinde de mühim tesirler husüle getirmişti. Ekseriyeti (Emeviler)le lan (Mekke) şehri ile daima İ hakkaniyet ve bitaraflığını muhafa. za etmiş olan (Medine) şehri arasın. da yine bir gerginlik husule gelmişti. İ Bu esnada bu İki belde, birbirine İuymıyan birer hususiyet göstermek İtelerdi, Mekkedeki Emeviler, hemen kâmilen ticaret ve ziraat işlerini ele aldıkları için büyük bir servet ve se fahet içinde ömür geçirmektelerdi. (Arkası var) olan (Mun meskün ©. ; Peygam.| di, (EDE sadık ka j k Heyetimiz Cenevreye ini eye) Cİ >» (Başı 1 incide) Hatay davamız hakkında fikirleri. si Frans: | ei öğrenmek istiyen bir muharriri - Peyee ESY-| mize Hariciye Vekili Doktor Tevfik Rüştü Aras, şu cevabı vermiştir: 3 — (Hasan), Medinede ikamet e-| 8i şiddetten ve aldığı neticeden sonra Blum hükümetinin mevkii çok kuv- İvetlenmistir. Halk cephesinin nam - İzedi olan Heryo hemen hemen ittifa- bayırlı haberi Ceneyreden bekleyi - DİZ, “ — Hatay davamız hakkındaki Hariciye Nazırları Öç maddeye; dördüncü zir madde us) İka yakm bir ekser İniden reis seçilmiştir. tam salâhiyet verilmiştir. komünistler de iştirak etm aya — gön! Jspany mesele, Almanya ve Italy: edeceği yoldadir. Her İk yetle meclise ya Gönüllü meselesi Bnüllülerin Ispanyaya gitme- sini menetmek meselesinde de Bluma altı aylık bir müddet için men'i meselesinde İngilterede husu -| si bir kanun kabul edilmiştir. Şimdi anın takip gönüllü gitmesini menetmiye pron - #ip itibarile razı olmuşlardır. : Bir Arada Cenevre, 16 (TAN) Milletler Cemiyeti konseyi ay.21 inde Vel - ilingtonun başkanlığında toplanacak- tır, Bu toplantıya büyük bir ehem- i miyet veriliyor, Bir çok milletler top lantığı Hariciye Nazırları tarafın « dan temsil olunacaktır . Rüştü Aras, Eden, Delbos, Litvi - j nof, Bek, bu meyandadır, Müzakere mevzuu, İskenderun San cağı meselesidir. Türk ve Fransız de legeleri her halde toplantıdan evvel hususi içtimalar yaparak Türk tekli- fine karşı Fransızlar tarafından ile- ri sürüne mukabil teklif üzerinde gö- Bu reye nişlerdir. gitmesinin i hükümet Fa “|Oniki adadan birini # ya müstemleke ve ham müdde hu- viye gelmiş; ahltname, MACİDE | çak lapanyada bir Sovyet hükümeü| rüşeceklerdir.. Kendisine bint etmesi İçİR GEasam) 4 | arulmasına razı olmıyacaklarını de Müşahitler haber göndermizt. Acr iztz. | açıkça söylüyorlar. Ancak bu ne “| Ço Antakya, 16 (Hususi) — Mü -| (Hasan), kalb en A İİ eye diplomasi yollarından varma | abiler, dün sabah Süveyde Alevi rapjarla burula burule, bu mül gös -|ra3! oluyorlar ki şiddet yolu yerine | köylerinde durarak köy ileri gelenle- rasimin Ye da taha eye | böylece münakaşa yolunun» KADİ| rini davet etmişler, onlarla görüşe - Küfe camisinde, MuaViyeye| a ei her halde ileriye doğru DİF| rek fikirlerini almışlardır adımdır. Görin Romada b | örinigin Romada Mussolini ile ile harbe giriş.) (Gg mda ölüp git mülâkatında varılan metice istidatlar uyandırdığına o hükmedi - lebilir, Göringin Adalar denizinde | bir hava üssü diye istediği, fakat Italyanm arasi İ statükosu hakkında Ingiltere ile ak- tettiği son anlaşma dolayısile buna | t imkân görmediği de söylenmiştir... | İspanyada harbin ağırlığı merkezi | Madritten kalkmış, sahillere geçmit- tir. Öyle görülüyor ki Ispanyol âsi- leri, Miadridin muhasarasmda Kuv- vet ve zaman kaybedecek yerde Mad de gelen kabile relsle olup ta or-|V... p kes- | bir konferans verecektir . stani rakat 3! ritin evvelâ sahile temaslarını kes e in vi Küçük kardeşi (HÜ) meyi, sonra daha zühmetsizce boğ-| gençliği büYÜk bir alâka ile, husüsl banisi raci nce, kalbine bir mayı dügünüyorlar. bir değeri olan bu konferansı bekle - seyin) 4 gö mektedir şüphe girmiş: ) de bana biat Ufukta neler var? A — Gelsin, (Eliseyin wgün havanın açılması firu-) Ankara, 16 (AA) — Türk. nalarm arkasının — Kesilmesi demek değildir. Ispanya harbi de Yam ettikçe Avrupada umumi — bir harp ve. rahatsızlık havası (eksik olmıyacaktır. k iy Almanya şimdilik şiddet yolunu bırakmayı, sulh yolile maksadma er- | meyi tercih etmiştir. Fransa ile be raber İngiltereye de doğrudan doğ- ruya elini uzatmıştır. Fakat Alman İn; “" 'susunda ne dereceye kadar tatmin edilecek ?.. Almanlar yeni beş yıllık plAnlarında memleket dahilinde sun'i bam madde İstihsallne çok ehemmi- O zaman Bizzat Muzviyeye (ifüseyn) ik doğru de * — Yan, Muaviye'- Mundan fazla cebretme yet veriyorlar, Ancak tutulan bu yol İidürüzda Suriye aleyhine için için! nin her halde sulh ve süküna doğru | devam eden memraniyetsizlik gittik- çe daha alevli bir hal almaktadır. Bü bassa son zamanlarda muhafızlığma bir Alevinin yerine bir Suriyelinin tayin edilmesi Süveydiye de gayet kötü hislerle karşılanmış ir, Mahmut Esat Bir Konfe- usu profesör Mahmut Esat Bozkurt çarşamba günü Mülkiye mektebi 88- tonunda Hatay davamız Hakkımda Fransız Modllsli ile Klering anlaşma- «mm feshi ihbar edilmiştir | ———— müstemleke hasretini azaltmamıştır. mi havası, bir taraftan Almanya ile masların neticesine, Ispanyol vaziyetinin inkişafına bağ- Bir taraftan da gerek Yakınşar- km huzur ve istikrarmda ve Avrupada tem bir ahenk kurulma» sında Hatay meselesinin de büyük bir tesiri bulunacaktır. Dürziler Arasında Mem- nuniyetsizlik “Trabluaşam, 16 (Hususi) — Cebe- Cebelüdürüz rans Verecek Ankara, 16 (TAN) — İzmir meb- Ankara Yakın istikbalde Avrupanm umü- giltere ve Fransa arasındaki © te diğer taraftan kalacaktır. gerek Kışlada Röportaj aramparça edilmiş bir hafif makineli tüfeği ortalarma almişlardı. Tüfek, sankı morg ma- sası İlzerine yatırılmış bir ceset ve Mehmetler; bu cesedi teşrih İçin oraya toplanmış operatörlerdi. | Erbaş, tüfeğin parçalarını gös- tererek, her birinin vazifesi hak- kında erlere izahat veriyordu. Komutan bir aralık sordu: — Buna niçin hafif makineli tü. fek demişler? İçlerinden biri hemen cevabını yetiştirdi: — Bir kişi tarafından taşındığı İ — Bu hafif makineli ne İş görürler? Barut gazini geri teperler ve böylece az zamanda çok mermi tüfekler, ki mutanım.. — Kaç dakikada yerine takar- dakikada komutanım.. Benim şu gördüğüm teşrih & meliyesi, ancak bir dakika sürer. miş meğerse. Mehmetle ma . | “Üç ayak ge kine söküp İ yeniden takmı - ya 0 kadar alış. mışlar ki, bu işi hand; göz. leri, kapal ol - duğu halde ya. pacaklar?, . Tüfek başndaki etleri ora. da bırakarak var zahatten le yaptığım te maslardan anh . yorum &i, maha- bere alayı der - sanelerinde Mehs metçikler. Orta tahell o görmüş bir talebe kadar umümi bilgi s2 hibi © oluyor Mesleki bilgi trikçilikte ise, 1 cesine çıkıyor! k” in bütün hassa de tatbikatını son de. rece iyi kavramak telli ve & in bütün sırlarma yakın - iyle bellen. iyetlerle, rtam manasi meden, yalnız ameli bir erin “muhabereci” adını alabil. mesine imkân yok. Mehmetçikler, muhabere bölük dersanelerinde, bir takım o fenni | malümat ile kafalarını doldurur . | ken, talimi de ihmal etmiyorlar, İ Sabah akşam kırda veya kışlada, mutlaka muayyen gilel egssrsizle - | rini yapıyorlar. Bazan da kışladan çok uzak me- safelere*açılarak, devamli tatbi, katta bulunuyorlar. Askerlik hizmeti; tefrik Kabul etmez bir bütün... “Ben o muhabereciyim. Yalnız muhabere Üzerinde çalışırım Böyle şey yok, Her er, evvelâ ta. Umini yapar, sonra da kendi mes- lek sahasında dersini o görüyor. Bir muhabereci, #ırasmda pi dönin, sırasında mitralyözeünün İ, şinç de kendini hazır bulundurmu. ya mecburdur. İ eselâ, bu arada girdiğimiz bir dersanede örleri küm torbası üzerinde tüfeklerine ıstika- | met verirken görüyorum. Ateş gibi bir Mehmetçik, ayak- larını rapp diye biribirine vurarak kendini takdim etti: — .. taburu ,. bölük erlerin, den Sait oğlu Sait Zonguldak! Komutan gordu: — Buraya ne yapımıya geldin ? — Üç ayak gerisinde kum tor. bası üzerinde, on metreden Üç kö- şe yapmıya geldim, komutanım! Üç köşe yapmanın ne demek öl. Ahmet Emin YALMAN duğunu anlatayım: Hedefin bulun. duğu üç ayaklı masanın üstüne bir Üç köşe yopmak için hazırlanan bir er Muhabereci Erler Yetişiyorlar risinde kum torbası üzerinde on metreden üç köşe yapmağa geldim, Kömutanım!, Nişon tahtası önünde Yazan: S5. Güngör — et edilen bir noktaya, Mehmet. um torbası üstünde tüfeğine nişan istikameti veriyo Hedef sınm yarında duran birer, P benziyen bir âlet le, tüfeğin aldığı istikameti tesbi etmiye çalışıyor. Bu arada, tüfe. 3 | Nasıl Zin başındaki Mehmetçik, hedefin yanındaki arkadaşına: — indir kepçey — Kaldır kepçey — Yana tut kepçeyi!, Diyerek, talimat veriyor. Bütün temerküz kabiliyetini gözlerinde toplamıya -çalışan o Mehmetçiğin maksadı, kepçenin tam ortasında» ki noktayr nişan amaktır. Meh. medin nişan adığı bu nokta, hedef te kurşun kalemile işaret ediliyor. Ve müteakip nişan atmalarda da ğa sola düşürülerek nok. Bu nokialar arasındaki ne kadar kısa ise, erin ni şancılık kabiliyeti de o derece yük. anlaşılıyor B enim hedef kâğidında gör- düğüm üç köşeler içinde, aralarında vasıl hatları, biribirle rine pek yakın olanları vardi. Mehmetciklerden biri, tam hicde, fi bulunca, hehien bağırıyor! — Noktala!,. Eslerin içinde üç noktayı üstüm te düşürenler, nişancılıkta en yük sek dereceyi almış sayılıyorlar, Mehmetçikler için bu üç köşe yepma İşi, o kadar eğlenceli bir. kiz — Orada kim var, üç köşe yan pacak?.. Derdemez, sekizi, onu birden #- tılıyorlar: ş — Efendim, izin verirsen, yapmıya geldiki. talatuyor, 0 NOT — Dünkü yazımda para. vana kelimesi, mürettip hatası ola. rak karavana dizilmiştir. Özür die lerim, —-8. 6. Filis#nde 400 bin Yahudi (Başı 1 incide) Arap lideri, Arapların şikâyetleri « nİ anlatirken bunlarm kendi yurtla - rında siyasi haklarından mahrum yaşatıldıklarını izah etmiş ve daha sonra Yahudi milli yurdu siyasetinin musırrane (o tathikinden bahsederek meseleyi hal için, muvaffakıyetsizli - ğe uğrayan Yahudi yurdu teğebbü - sünden vazgeçmek, derhal Yahudi| muhaceretini ve Yahudilere arazi #n- tmını durdurmak, Filistin mandası. na son vererek o yerine İngiltere ile Irak arasmdak! muahede gibi bir mu ahede yapmak lâzım geldiğini söyle miştir . 100.BİN YAHUDİ Lord Peel, şu suali sormuştur: — Araplara istiklâl verildiği tak. dirde memleketteki 400.000 Yahudi - nin ırkiyeti ne olur? Arap lideri, İslâm idaresinin dal ma milsamahakâr davrandığı ceva « bınr vermiştir Emir Akdullah ta Bir “Nota 'Verdi Paris, 16 (A.A.) — Havas Alan. #mm Ammandan bildirdiğine göre, yonuna bir nota tevdi ederek Yahı- Maverayı Şeria Emiri Abdullah, ha-|dilerin Filistin #perinde hiçbir tarihi kâğıt geçiriyorlar. Bu kâğıtta & İlen Ammanda bulunan İngiliz komin | hakları bulunmadığını bildirmistir. Hasan Deposu: İstanbul, Ank ra, Beyoğlu, Beşiktaş, Eskişehir