mız 2 Dil Bayramında I Necmi Dilmenin Radyodaki nutku Bu çalışmaların verimi, Türkün orijinal varlık <evherinden geliyor. Cevheri keşfeden ve ken- disinde tecelli ettiren de Atatürktür urttaşlarım, bundan dört yıl önce, bugün, Ulu Önder Ata- türkün yüce dehasından yeni bir güneş doğmuştu. Türklü- 7 yeni varlığına kültürden bir temel kurmak istiyen Büyük urtarıcı, Türklüğe, Türk gençliğine dil üzerinde çalışma yolla- rını açı ui, 26 Eylül 1932 de Dolmabahçe Sarayında toplanan Birinci Dil Kurultayı, işte bu yeni ve parlak güneşin ilk etrafa yayı » lan ışığı sayılabilir. Türk historyası tuz Ağustos 1928 de yeni Türk | mek isterim : alfabesinin o kabuliyle Türk! (Bütün yurtdaşlara okuma yazın kültür hareketine ilk çığırı açan Li. | öğretmek yolunda, 1928 harf inkılâ der, dil devrimine elkoymazdan ön «| bındanberi verilen emekler, oldukça ca ,başka büyük bir konunun üzerin. | ilerlemiştir. Okur yazarlar nisbeti de uğraşmıştı: Türk historyası., O | göğüs kabartacak derecede yüksel - Atatürkün kutsal eli değdiği tarih-| miş bulunuyor. İlk ve orta öğretim ten önce historyamız, acınacak bir) okullarına her yıl başvuran yurt yokluk içinde görülüyor ve gösteri - Byordu: Historya diye, Avrupadan tercüme edilmiş kitaplarla eski padi- rihlerinden ve biyografilerinden baş- ka bir şey bilmiyorduk. Bunlar - sanki el birliği etmiş gi- bi - Türk milletine kendi varlığını değersiz, düşkün göstermeğe - çalışı- yorlardı, Güya bütün varlığımızın başlangıcı dört yüz çadır halkımın Anadoluya göçmesiyle başlıyordu. Güya kültü - rün, bilginin kaynağı, eskiden Yunan ve Roma, orta çağlarda Arap, yeni çağ Ja ise Avrupa idi. Güya Tür - kün bütün bu historya akışında, 8: vaştan, akından, vurup kırmadan başka bir rolüi yoktu . Yeni tezin ehemmiyeti tatürkln Oyüce dehasından doğan Türk historya tezi, bü- tün bu hakikatten uzak görüş ve dü- şünüşlere karşı yeni vedoğru bir yol gösterdi: Dünyanm gözü önüne, ilim âleminin en kuvvetli belgeleriyle! konuldu ki cihan kültürünün ilk açı- Uşi, ilk gelişmesi, Türkün elile ölmuş- tur. İnsanlığın hayvanlıktan sıyrıla- rak ilk varlığını idrak ettiği uzun paleolitik hayattan, yani çok eski taş san'ati devrinden sonra, zekânın ilk yaratılışlarma kapı açan neolitik, ya- Ti yeni ve cilâlı taş kültürü, ilk defa orta Asyada, Türk iç denizleri kı. yılarında oturan Brakisefal dedeleri. mizin kafalarında kurulmuştur. İfk defa madeni bulup işliyen ve bü sayede yeni ve mühim bir kültür #lemi yaratan, geneo Brakisefal Türklerdir Orta Asyadan göçerek yeryüzü - nün dört yanına akm eden Türklerin, neolitik ve maden kültürlerini dün - yaya yaydıkları bir hakikattir. Bu hakikati henüz İnkâr edenlere karşı Türklüğün ve Türk gençliğinin daha çok uğraşmağa mecbur olduğunu u- Dutturmak istemem. Fakat şunada eminim ki,nede olsa, tezimizin muvaffakıyeti, Türk zekâsının ortayı koyduğu hakikat aydınlığı ile, artık gizlenebilir halden çıkmıştır . Jeolojinin, akeolojinin, antropo- lojinin, etnolojinin ve bunların orta - ya koyduğu hakikatlerle hergün da- ha çok kiymet ve ehemmiyet almak- ts olan prehistoryanm verdiği bu neticeyi tamamiyle meydana köya- cak ve kuvvetlendirecek olan bigi, yavruların İsteklerine yetişmek İ- çin güçlük çekiliyor. Kültür Bakanir. ğı, son sür'atle hareket eden bir mo- tör hiziyle hem yetişkin halkı okut- mâk, hem de memleket çocuklarına okul, kitap, öğretmen yetiştirmek yolunda çalışıyor. Türkiyede de oku- ma yazma bilmezler adedinin başka medeni memleketlerden dahs çok ol- mıyacak bir nisbete indiğini görece- gimiz günün gittikçe yaklaştığına güvenebiliriz . Bu güveni sağlamak Üzere okuma yazma öğretmek ve bunu öğrenen - lerde okuma zevkini muhafaza etmek yollarını da bulmak lâzımdır. İşte “Halk için yazı dili, düşüncesinin 21-09-9868 <5 i Siyaset âlemi Fransanın kararı Ufak hırsızlıklar bir hayli çoğaldı Fanilâ çalan çocuk tevkif edildi Son günlerde İstanbul Müddelu - miliğini ve sulh ceza mahkemele'ini en çok İşgal eden suçlar küçük hır- sızlıklardır. Mahkemelere değerleri beş, altı kuruşu geçmiyen birçok hır- sızlıklar gelmektedir. Boş bir rıkı şişesi ve küflü bir çöp tenekesi, bir simit, bir ekmek ve bir kilo zeytin çaldıkları için adalet huzuruna çıka - rılanlar vardır. Sultanahmet sulh birinel ceza mahkemesi dün bir şişe ve bir çöp. tenekesi çalan tki suçlu hakkmda beraet kararı vermiştir. Sultanahmet ikinci sulh hâkimi Sa- lâhattin Demirelli, Hüseyin isminde bir sergiciden bir kasket çalan Sabri isminde bir delikanlıyı 21 gün hapse Jmahküm etmiştir. e Mahmutpaşıdan geçerken bir sergiden fanilâ çalan A- ipustol ismindeki bir çocuk hakkında da Sultanahmet sulh birinci ceza hâ- kimi Reşit tevkif kararı vermigtir. Şehirde büyük hırsızlıkların bulun - maması zabıtanm uyanıklığı hesabr- na kaydedilmektedir . “ Sigorta rezaleti Suçlular sahtekârlıktan mahkemeye veriliyorlar Dirileri ölli gibi göstererek sigorta şirketlerinden para çekenler hakkın- Maarif vekili Dün geldi, parti işlerile meşgul oldu Maarif Vekili Saffet Arıkan, re'ü- katinde Yüksek Tedrisat Umum Mü- dürü Cevat olduğu halde dün sabah Ankaradan şehrimize gelmiş, « istas- yonda Parti ve Maarif erkânı tarafın- dan karşılanmıştır. Saffet Arrkan, doğruca Partinin Vilâyet merkez bi- nasma gelmiş ve burada bir müddet Umumi Kâtip vekili sıfatile Parti iş- lerile meggul olmuştur. Vekil, şehrimizde bir müddet kala cak ve bu esnada Üniversitede ve GU- İzel San'atlar Akademisinde yapıla sak wlahat ve bilhassa Hukukla Mülki » yenin dörder seneve çıkarılması ve Mülkiyenin Ankaraya taşınması işle rile meşgul olacaktır. Bundan başka Cümhuriyetin 13 üncü yıldönümü münasebetile Parti Umum! Mârkezi tarafından bir pro- gram haznlamak üzere yapılacak İç - timalara riyaset edecektir. Nafia Vekili Trakyada Şehrimizde bulunan Nafıa Vekili Ali Çetinkaya evvelki akşam bazı tet- kiklerde bulunmak Üzere Trakvaya gitmiştir. Ali Çetinkaya tetkiklerin. den sonra Tekirdağından İzmire gi - decektir. Ankaraya dönmezden e7 - vel tekrar şehrimize gelmesi müuhte- melidir. İcra dairelerinde ransada halk cephesi hüküs meti Oproğramnn birindi Galaadakiımdz- .. safhasını tatbik ettikten sonra dan zelle cek safhaya geçmiş e ml an güzelleşe him ve en hayati meselesi ile meş“ ürkün büyük / #9! olmağa başlamıştır. Buraya Atatürkün büyi k Proğramın birinci safhasında ba « bir heykeli dikilecekt r) sarılan bütün işleri hepimiz de bili Liman İdaresi tarafından - Galata | yoruz. Bunlar kırk saatlik mesai rıhtımında yaptırılacak büyük mey - | haftası, ameleye her yıl on beş gün- dan için dün mütehassıslardan | Jük ücretli mezuniyet, amele İle pat- müteşekkil bir heyet tarafından ma- | Fonlar arasmda kollektif mukavele, hallinde tetkiklere başlanmıştır. He-| Fransa devlet bankasını millileştir » yet, Belediye fen heyeti azaları, Li - | mek, silâh imalâtmr milli kontrole man mühendisleri ve şehircilik müte- | tâbi tutmak gibi mühim işlerdi. hassısı Prost bulunmaktadır. Heyet) M. Blum hükümetinin!bu işleri ba. tetkikatmı bitirir bitirmez meydanm | Şarması, hükümetinin Iş başında kal- açılmasına başlanacaktır. Hazırlanan | ması İhtimallerini günden © güne projeye güre meydan, merkez rıhtım | kuvvetlendiriyor ve bu hükümetin ve Çinili rıhtım hanlarının ön kısım- larında bulunan 24 metre kutrun iski sahada yapılacaktır. Parmaklıklar kaldırılacak ve her iki hanın önün » den geçen geniş cadde meydana kal- 'bedilecektir. “Meydan şehrin deniz - den gelenler için bir kapısı mesahe- sinde olacağından buraya Atatürkün uzaktan görülebilecek bir kaide üze- rine büyük bir heykeli dikilecektir. Bu heykelin birisi san'atkârlarımıza yaptırılması kararlaşmış gibidir. Bu- nun için bir müsabaka açılması da düşünülmektedir, Meydanın yapılma- sından sonra otomobiller Merkez ve Çinili rıhtım hanlarının arkasmdaki caddeden işliyebileceklerdir. Ayni za- manda Deniz Ticaret Direktörlüğü binasndan Çinili rıhtım hanma kadar olan sahada bulunan küçük dikkân- larm ve diğer müesseselerin buralar- dan kaldırılmasma ve yerlerine antre Po yapılmasına karar verilmiş'ir. mak için milli bir cepheye iltihak daki tahkikata devam edilmektedir. Haklarmda tevkif kararı verilen beş suçlu tahliyelerini istemişlerdir. Mah keme, mevkufların bu taleplerini red- detmiştir. Polis, şimdiye kadar bu şekilde öldürülen (17) kişi tesbit et miştir. Mevkuflardan başka (12) ki- ginin daha ismi hâdiseye karışmak - tadır. - Bir iki güne kadar dava evra» kı mehkömeye - veriletektir." “Süğün, vasfYsâhtekâriiktr. ver — a aaa züne şu yolda devam etmiştir: esası buradadır. Bu yazı dilini bulabilmek için bir çok tecrübeler geçirdik, İlkönce dili- mizde kullanılıp yabancı kökten geli- yor sanılan sözlere karşılıklar aramı- ya giriştik. Bunun için bir anket aç- tık. Gelen cevapları topladık. Bu an-| ketin verimi maksada yetmedi. Bu-| nun üzerine hâlk ağzından derlenmiş 120 binden söz fişi ile İBO Ka- dar yazma Ve basma İctabi tariya - rük ortâya * (Târetiia Dergisi) “iye yapılacak ıslahat Muhasibi mesullükler yeni teşkilâtta kalkacak İcra dairelerinin ıslahı işile mog - gul olan heyet, mesaisini hayli ilerlet miştir. Öğrendiğimize göre, Terala - rın yeni geklinde icra muhasibi mes- üllükleri kâldırılacak ve bü işler doğ- Tutkan doğruya” bura aesaa Hatalar sz verilecektir. Türkiyede yalnız Istan- bul, Ankara, Terrir, Bursa; Adana ve| Sekiz gemi daha ısmarlıyoruz İngiliz fabrikası mümes- silleri ile tam anlaşma ısmarlanan yeniden sipariş edi. bir eser çıkardık. Bunda görülen kar- şılıkları yeniden eleyerek (Cep Kıla- yuzları) ni bastık . Bir yandan bu araştırmaları ya - parken, bir yandan da bütün Türk) yazıcılarının yardımiyle yazı dilini elden geldiği kadar çok anlaşılır bir gekle sokmak yolumu arıyorduk. Deneme ve araştırmalar B u yol üzerindeki bütün dene- me ve araştırmaların netice » sini şöyle ifade edebilirim: 'Halk için yazılan yazılarda, okul- lar için yazılan dem kitaplarında kullanılacak dil, o halkım bildiği, ya- hut o okullarda okuyan Türk ço- cuklarının : kolaylıkla anlıyabileceği dil olmalıdır. Böyle olmadıkça ne ya- ularımızm halk arasında yayılmusı- na, ne de öğrenme zamanım kısal - tılmasma imkân bulunamaz . Bu hedef üzerindeki çalışmalar, yalnız Türk Dil Kurumunun elinde- ki araçlarla sona varamaz. Burada memleketin bütün muharrirlerine, ediplerine, şairlerine, muallimlerine, hatiplerine düşen vazifeler verdım. Halk için yazılan yazılarda halk dilinii kullanmak demek, bilenlerin bilmiyenler seviyesine inmesi demek değidir. Bu, merdivenin alt basama- ğında duran, yeni yürümeğe başla - miş yavruyu alıştırmak için, yanma “— Bu analizlerle varılan en bü- yük netiee; yer yüzü dillerinde kültür mânaları taşıyan kelimelerin, hep 'Türk kökünden kopuştuğunun orta « ya çıkmasıdır . Bu sözle, bütün dünya” dillerinin hep Türk dilinden çıkmış olduğunu iddia etmiş olmuyorum, Şimidiki'hat- de bizim iddin ve ispat edebildiğimiz, bütün dünya dillerinde bulduğumuz ve gördüğümüz Türk sözleridir. Bu iddinmizla orijinal bir dile sahip ol. duğunu iddin eden hiç bir millet ren- cide etmediğimize kaniiz . Ancak, dünya dillerinde bulduğu- muz Türk kelimeleri, en çok kültü - rün yarattığı anlamlara delâlet et - mesiyle hükmediyoruz ki bu keli meler dillere Türklüğün dünyaya kültür götürdüğü devirlerde girmiş - tir. İşte burada Türk historya ve dil tezleri birleşmektedir: Türk historya tezi neolitik ve maden kültürlerinm Orta Asyadaki Brakisefal Türkler » den çıktığını ve bütün dünayaya ya- yıldığını ortaya koyduğu gibi, Türk “Güneş - Dil,, teorisi de yer yüzüne dağılmış ve türlü dillerde başka baş- ka kılklar altında yer almış kükür ahcak dil bilgisi olabilirdi. İşte bünun | kadar inerek kolundan tutup yük. kelimelerinin Türk aslından geldiğini İçindir ki historya tezi muvaffakıyet Yoluna girince Ulu Önderin önem ba- seltmek demektir. kanuniyet kat'iyetle göstermekte - Her ana babanm gevkle yaptığıldir. kışları yeniden dil üzerine dönmüş -| bu yol göstericiliği Türk ilim ve “Gilneş - Dil, teorisinin dünya dil Usküdarda icra muhasibi mes'ullük - leri vardır. Diğer vilâyetlerin para ve hesap işlerini esasen icra memur- lari yapmaktadır. Istanbul Muhasi- bi mes'ullüğü, 7 icra, 9 sulh mahke- mesinin icra işlerile iki iflâs dairesi- nin hesaplarını tutmakta ve senede 10 milyon liradan fazla para alıp ver- mektedir. — İstanbul icra muhas:d8- ciliğine vasatt bir hesapla günde bin müracaat yapılmaktadır. Yeni ka - nun çıktıktan sonra bu İşler İsta vbul Icra ve İflâs memurluklarına devre » dilecektir. Bu suretle dosyalar mu- hasebeciliğe gönderilmiyeceği için İş ler daha çabuk görülmüş olacaktır. « Romanya yolile ihracat Romanya vapur acentesi Avrupa memleketlerine olan ihracatımızı Ro- manya yolile yapmamız için fiyatlar- da yeniden tenzilât yapmış ve ayda on defa olan vapur seferlerini de on beşe çıkarmıştır. Bu suretle, günler. ce vesait bekliyen ihraç maddeleri mizin seri surette nakline imkân hâ- sıl'olmuştur. Acente, hazırladığı ye- ni tarifeleri Türkofis vasttasile bütün | tüccarlara dağıtmıştır. eme . İzmir sergisinden dönüş İzmir sergisine iştirak edenler için hususi surette #efer yapan Karadeniz vapuru evvelki akşam limanımıza dönmüştür, Vapurla beraber sergiye iştirak edenler ve Şehir Tiyatrosu artistleri de şehrimize gelmişleriir. ile İngiltere fabrikaları mümessilleri arasında cereyân etmekte olan mü - zakerelerde bazı ufaktefek mesele - lerden başka tam bir anlaşma hâsıl olmuştur. İngiltereye 1smarlanacak gemiler sekiş tanedir. İngiltere ile olan yeni ticaret anlaşması müsait ol duğundan vapur bedellerinin tediyesi üzerinde hiçbir ihtilâf kalmamıştır. 'Gemllerin inşa müddetleri Almanla - rıwkinden daha uzun olucaktır. İlkön- ce Akay vapurları teslim edilecektir. Şimdiki projelerde Akay İçin ısmar- anacak iki vapurun 12 - 13 mil sür- atlerinde olmaları kararlaştırılmış olduğu halde Tktısat Vekâleti sür'at- lerin daha fazla olmasını doğru gör - müştür, Çünkü bu vapurların Yalo- va ve Floryaya işletilmeleri mevzuu- bahistir, Bugün 2,5 saatte katedilen Yalova yolunun hiç olmazsa bir bu - çuk saate indirilmesi imkânları düşü- 'nülmektedir. Esasen Yalovanın halk arasında rağbet görmemesinin en mühim sebeplerinden biride vapur yolculuğunun çök uzun “süresidir. Diğer taraftan az sür'atli yapurlz * rın Florya hattında da trenle reka» bet edemiyecekleri anlaşılmıştır. O- nun için Akay vapurları için hazırla nan projede bazı değişiklikler yapıl. ması düşünülmektedir. Denizyo'ları- nm ısmarlıyacağı dört vapurdan üç tür, Dört yılın verimleri e e mazisi kadar, parlak istikbaline de lâyık ilim yollariyle derinleşti - mahiyetini ve yer yüzü dilleri arasındaki yerini tayin etmek lâzımdı . İşte bugün dördüncü yıldönümünü kutladığımız dil devriminin başlang:- et bu hedeflere doğru ilk adımıde- mekti, O geçen dört yılım ” | cüme,. gibi yollarla bulup ortaya koy san'at dünyasının değerli babalarm- | bilgisi üzerinde yapacağı büyük dev- dan beklemek elbette hakkımızdır. |rimineniyi bir şahidi de, Üçüncü Bilginlerimize düşen vazife, yalnız| Türk Dil Kurultayma gelen ve içle- ve ehemmiyeti vesika ile bildirmiş dukça bunları eleyip inceleyerek, / Doğrudan doğruya bir Türk bulu şimdiye kadar dilimizde kullanıldığı halde yabancı sanılmış kelimelerin ne “ 5 z kadar anil Türk kelimeleri olduğum) Sa ek dilinin nasl ana birdi ok Ke RK PE İNİ ve Yeri düğümü ortaya koyarak (dh dil kü: dmlarımızdan beklenen ödevdir, i çilk gören eski masalları yıktığı gibi; Türk kökünden kopan bir yandan da, halk içine kadar ya - kelimeler yılmış ve herkesçe münaları bilinmiş $ brahim Necmi Dilmen, burada | olan kelimeleri, yanlış olarak, dilden İ yataöcr öllere ait sandiğrinni| çirermiak: vel yerlarins yili öder A: gündenberi İçinde alman verimleri, bu kutlu bay-| bir takım Türk kelimeleri hakkında | ramak güçlüğünü de ortadan kaldır- ram gününde kısaca gözden geçir. misallerle izahat verdikten sonra sö. | miştir. Çi e kya ği 2 Aymi zamanda şehrimizde temsiller verecek olan büyük bir ecnebi Sirk |tanesi beşer bin tonluktur. Bunlarda kumpanyası da gelmiştir. Sirkte bir ihracat maddelerimizin hakli Için de çok terbiye edilmiş vahşi hayvaslar|her türlü tertibat ve soğuk hava de- bulunmaktadır. poları vardır. MZ v Pe a apn bara km Ka eee ota | | 9 mena Güncan Hare Ağ esecektir, Yağmur yağmak ihtimali yok 1352 RUMI tur, 14 Eyidi ha İkindi 1537 Ami Dün hava tazyiki 760 milimetre idi Ha- raret içerde 23, dışarda 20 idi. Buhar taz- yiki 11,2, rütubet yürde sel Yatsı : 19,32 — İmsükz raret derecesi en çok 18, en az Ti derece sene ve buhar tevettrö vesari 10.76 kaviedil - Geçen bugün Geçen sene bugiin hava tazyiki 58,0. ha-İ miştir. Ti de göre alıyorlardı. Fakat M. Blum, Yarak, Erlik eğik duşmaığu karar vermiştir.” Bu karar, ve iktisat iF dhan sulbünla başağı KIZ bilip olan mteri a vid Fransa hükümeti kararmı, yarm parlâmentoya tasdik ettirmeğe çalı- şacaktır. Yarın Fransız parlimento- sunda mühim bir fikir çarpışma sı vuku bulacağı anlaşılıyor. Merakla bekliyoruz . Ömer Rıza DOĞRUL istiklâl harbi Muazzam bir film vücude getiriliyor 'Erkânıharbiyel Umumiye Reisliği tarafından İstiklâl Harbinin bütün safahatımı İhtiva eden büyük bir film vücude getirilmektedir. Film 12 kı- sımdan mürekkeptir. 7 kısmı çekil- miştir. 5 kısmı kalmıştır. Film, Düveli İtilâfiye deniz ve kas ra kuvvetlerinin Türkiyeyi istilâsile başlamaktadır. Ekseri kısımları fo- toğrafik olarak Türkiye haritası ü » zerinde gösterilmektedir. Maraş, Ga- ziantebin işgallerinde yerli halkm kıyamlarma ait parçalar, bundan iki sene evvel mahallinde ve halkm eski kıyafetlerile almıştır. Bu sahnelerde İstiklâl Savaşında, Atatlirkün başkanlığında Türkün ç0- luk çocuğile, kadm ve erkeğile nasıl #avaştığı görülmektedir. Bu film ik- mal edilirse, İstiklâl Savaşı tarihi canlı olarak görülmüş ve okunulmuş olacaktır. Ecnebi mütehassıslara gösterilecek kolaylıklar Dahiliye Vekâleti memelekete gele- cek ecnebi mütehassıslara ne gibi ko- laylıklar gösterileceği hakkında bir talimatname hazırlamış ve bunu bü“ tün vilâyetlere göndermiştir. Bu talimatnameye göre, memleketi mize gelip on baş günden fazla kala- cak olan ecnebi mütehassıslar, diğer ecnebiler gibi kontrole tâbi olmıya « çaklar, polis kuyudatından muaf bu- lunacaklar, yalnız pasaportlarını İs- tinaden biri sarı, diğeri siyah renkli olmak üzere Emniyet Müdürlüğüne iki beyanname verecekler, mukab'lin- de bir hüviyet varakası alarak bunun- la, memnu mıntakalar hariç olmak üzere istedikleri yerleri dolaşabile « ceklerdir rf