ma 19.-S5-.96 IT A Gündelik gazete Başmuharriri Ahmet Emin Yalman Tan'ın hedefi: Haberde, fikirde, erşeyde temiz, dürüst, samimi olmak, kariin gazetesi olmaya Günün meseleleri Hayvanat bahçeleri , İnsan tabiatin bir evlâdıdır; büyük tekemmülüne nazaran, onu bir kuş- tan, bir kelebekten daha çok sevme- 8İ Hizemken, iptidailikten medeniyete Biden uzun yolda, insan, kendi kur- duğu sun'iliğin içine gömülmüş ve Asıl muhitini ihmal etmiştir. Medeni- Yetin terakkisi, bu kuru sum'liğin tatsızlığını, kifayetsizliğini bize tek- Tar göstermeye yaramış ve bizi gil- Yel ve zengin tabinte yeniden yaklaş. tarmıştır. En ileri gitmiş milletlerde, tabintle kaynaşmak, onu İyice gör- mek, öğrenmek, sevmek ve tatmak kin en büyük adımlar atılmıştır. Bü- Yük şehirlerde hayvanat ve nebatat gün geçtikçe çoğalan bir #hemmiyet verilmesinde bu ihtiyacın bir terahürünü görürüz. Hayvanat bahçesi, dört duvar içi- Ne hapsedilmiş şehirlileri her zaman, tabiatle sıkr temas haline getirir. Ki. taplarda okunan, mekteplerde öğre- Bilen tabint dersleri, maruf kuruluk- larmı kaybederler. Garbm büyük merkezlerinde, bu kabil baheelerde Ağaçlık ve serin köşeler ayrılmış. eğlenmesi ve istirahati için Müzikli gazinolar bile kurulmuştur. İyi istifade yolu bilinince, hayvanat inde mühim £ fenni tetkikler de yapılabilir. Ankaradaki Gazi Orman Çiftliği, be, tabinti tanıtma ve sevdirme va Tifesini ilk olarak görmek şerefini ine almıştır. Çiftliğin bu kicik, çok enteresan ve daima ilerli- Yen hayvanat bahçesini görmüş olan- çoktur. Ankarada büyük küçük, şehirli, herkes onu alâka ile Üsbanbulun yetadesi ilki ga nda böyle bir Baliğe İçin yer ayrıl. “iğmi ümit etmek isterim. Münasip *emtler bilhassa, Aksaray, Fatih ve İanahmet yangın yerleridir. Çün- bu bahçelerin şehirin içinde ola- bilmesi ham halkın kolay istifade *debilmesi, hem de tabii güzelliği art- noktalarından tercihe şayan. Acaba, işe önceden ucuz ve basit başlamak üzere, İstan Dulda bir hayvanat bahçesi kurula oy mi? Bu, yakmdan tetkika değer K mevzudur ki, yalnız şehiri değil, İlitür Bakanlığı ile Üniversiteyi de $ok alâkadar eder, : Nakil vasıtalarında kolaylık ayarı ahalisinin adedine vâsi mesahalı ir. a lardan Mw ike) ri in Adalara kadar olan uzaklık. lr ine getirilince, İstanbulun in nakil vasıtalarma ait ne mi “4, tetkiklere ve ihtiyaçların daha tatmini için en esaslı yeniliklere okluğu kolayca anlaşılır. Fa- »imdilik bunun basit ve ucuz ta. du da vardır. tavsiye edebiliriz! İstanbulun bugün vasıtal nakliye hin ve tramvayların mi. duraklarında, bütün nakil vasıta. am hareket zamanlarını ve bilet rini gösteren tarifeler asılsa, *on derece büyük bir kolaylık olur. Mevzuubahs yerlerin buna kâfi gelecek satıhlar Olmıyanlarda da bazı terti- kolayı bulunabilir. A. N. PEKELMEN Mama lediye - Evkaf işleri İye ile Evkaf arasında muni- 'ünan işleri tetkik ve hakem karar vermek üzere kurulan| 8on altı ay İçinde yalnız Meseleleri birer birer tetkik » Ahiren içtima müddeti ye- AY uzatılan komisyon bu evvelee tetkik ettiği me-| kında birer birer karar ve. İrİR f ti, f f HP z £ Fransız lar ordumuzdaki mekanik ve motör- i kuvvetlerin azamet bir defa daha göstermiş oldu. Ordu! muz bu suretle herhangi bir tehlikeye karşı en son harp tekniğine göre ha- #irlanmış bulunmaktadır. Tankları - mız, hücüm otömaobillerimiz, zırhlı o- tomobillerimiz ve motörlü kuvvetle -! rimiz, bugün herhangi büyük bir Av-| rupa devletile kıyas edilecek derece de modern ve mükemmeldir. Bu münasebetle bu sütunlarda oku | yucularımıza tanklar motörlü ve me-: kanik kuvvetler hakkında biraz mar | lümat vermek isteriz. | Ordunun mekanikleşmesi, ve mo - törleşmesi tabirlerine Bon zamanlar. | da, harp ıstılahları arasında sik sık tesadüf edilmektedir. i Mekanikleşme nedir?. Mekanikleş.! me, orduda zırhlı muharebe Âletleri. »i, şarları, mitralyözlü otomobilleri | kabul etmek demektir. Bu mekanik leşme, uinumi harbin son senelerinde, | taktiği vâsi mikyasta değiştirmiştir. | Ve eğer, istikbalde herhangi bir harp olacak olursa mekanik silâhlar faik| bir rol oynayacaklardır, | Mütcaddit tekerlekleri veyahut tır tir tekerlekleri sayesinde her tü: arazide hareket edebilen ve zırhımds | dolayı düşman ateşine karşı koyan, otomobil silâhlarım ve vasıtaların ta- ammümü, ordulara, birçok imkânlar bahşetmektedir. Eğer mekanikleşme, taktik sahada yani, bir harbi idare etmek bakımın: dan, hakiki bir inkılâpsa, motörleşme de kismen sevkülceyşin maddi bazı poktalarını altüst etmiştir. Mekanik silâhlar sayesinde, teknik servisler, düşmana son derece yakla” şabilecek ve kendisi çok tehlikeye maruz kalmadan ateş edebilecek bir silâh icadma çalışmışlar ve zırhlan » masına, kendi kendisini himaye et- mesine mukabil kısmen sür'ati de ih- mal etmişlerdir. Halbuki orduyu mo- törleştirmekle lakip edilen gaye büs- bütün başkadır. Bununla ittihaz edi- len hedef, malzeme, mühimmat cepha ne ve ordunun ateş hattı gerisine sür ve kuse # & atle nakledilebilmesidir. Trakyada yapılan büyük manevrasf- tanklarından biri manevra Kara zırhlısı: Tank Ordular gittikçe motörle- şiyor ve makine'esiyor 70 ve 80 ton ağırlığında yapılan kara zırhlı'arı, mühim amaa TAN m ———— U Festival meselei mühimmesi | Şu festival bizde garip bir halete giriftar oldu. Festival festival olalı İbaşından böyle bir hâdise geçmemiş- tir desek caiz. Acaba kelimenin başında “fes, var diye mi biraz alaturka gidiyor?.. Dün festivalin müzeler günü imiş. Fakat evvelce haber verilmediği için İ müzelere gidenler kapıyı da duvar İ bulmuşlar. | Günkli müzeler Salı günleri kapalı iimiş. Aksiye bakın ki festivalin mü- zeler günü de Salıya rastgelmiş. İ Geçenlerde böyle bir bâdise da - ha olmuştu. Çamlıcayı güzelleştirme cemiyeti mi ne Çamlıcada bir balo İtertip etmişti. Fakat cazbant getirt- İ meyi unutmuştu? Dalgınlık Ne demel İ Şimdi de festivalin ıkilit var. Yakında programda şu İlânları gö- iFürsek hayret etmiyelim: | Festivalin #1 buçuğuncu günü: İ Marmara Adasını trenle seyahat... | Festivalin 42 inci günü Ege vapı- İrile Haymana tenezzühü! Olura! Dalgınlık!.. Kuru kuru çaylarda boğulayım! Göz yaşları Holivud'ta bir sinema müzesi açıl. | mış. Bu müzede garip bir şişe var. | muş. Bu şişenin icinde meşhur Greta | | Garbonun bir damla gözyaşı saklı imiş, r Şişenin fistünde şu kayıt varmis: “İşbu gözyaşı sun'i vasıtalarla el- de edilmemiştir. Greta Garbo bir gün | stüdyoda çalısırken oynadığı rolü o- kadar benimsemiştir ki gözlerinden yaş akmış ve bu yaş, bu şişenin için | İde hifzolunmuştu Bana kalırsa bu müzeyi açan adâ- mın kafasınm içinde beyni hıfzolu. nursa bu şişenin içinde gözyaşı ne den hıfzolunmasın?... Maamafih bence asıl marifet Gre- | ta Garbonun gözyaşlarımı muhafaza değil, Greta Garbo için dökülen göz! yaşlarını muhafazadadır. İ Alimallah Marmara denizi kadar tutarı Dünyada akıllı mı azar ( Av çatlıyor müzelerinde esnasında ' ! . , bir unsurudur harp tekniği bakımından İstifade et- mek çarelerini aradılar. Bazt projeler d Bilginizi yoklayınız Sorular 5 — İnşa müddeti itibarile dünya. Ida en geç meydana çıkarılan kilise hangisidir? Kaç senede bitirilmiştir? 8 — Vatikan Sarayı nerededir? Ne maksatla kullanılmış ve duvarların, daki resimler kimin tarafından ye- pılmıştır? S — Brezilya kaç senelik bir dev. lettir? S — Annam Hükümeti nerededir? Merkezi neresidir? Nüfusu nekadar» dır? Dünkü soruların cevapları S$ — Yunanistanı Osmanlı ordusi » le fetheden kumandan kimdir?. C — Fatih Sultan Mehmet, £ — Kasıkh Voyvodaya niçin bu isim verilmiştir?. Asıl adı nedir? C — Asıl ismi Viâd olan Kazıklı Voyvodaya bu isim, saltanatı esnasın da binlerce esiri kazıklatarak öldürt. tüğü için verilmiştir. $ — Osfiaklar kimdir?. C — Şimali Siberyada Finlerin diğer ismidir. $ — Anubis kimdir?. © C — Eski Mısırlıların ilâhlarm. dandır. İnsan vücutlu, çakal başlı bir mahlük olarak gösterilir, A a e e iş düzene girmiş gibi kafamızı hava- ya dikmiş semavatta olana bitene bakıyoruz. Yok kuyruklu yıldız miş. Yok semadan taş Bilmem ne olacakmış!,. Şimdi de bir Amerikalı felekiyat mütahassısı ayın ikiye bölüneceğini haber veriyor. Bir bu eksikti. Ayol o Amerikalı felekiyat müte- hassısının söylediği sey eski birşey» dir, Ayı coktan Nasrettin Hoca kırıp kırıp yıldız yapmıştır! Maamafih ilimle alay olmaz. Belki bu Amerikalı müneccimbaşının söyle» dikleri de doğrudur. Fakat bana kalırsa ay dünyaya bakıp hasedinden çatlıyacaktır? Nis çin bende arzdaki insanlar yok? Ni- yaşıyan eek» İrmiş. ' meydana ati vet tank ve | Bugünlerde felekiyatla uğraşmak 'çin ben kavga yüzüne hasret (o çeki- İşarlar icat edildi. : moda oldu. Sanki dünya yüzünde her | yorum?.. diye! İ “Şarların babası General Estienne — —— e — — İlaminde bir Fransızdir, İdolayı süvari hizmetinde kullanılıyor |4f tipte birçok sarlardan mürekkep- topcu Miralay idi. Bij du. sonra “kara zırhlısınm,, modelini or- | Umumi Harbin devami esgasızda taya attı, Mareşal Joffre bu fikirle İşariar ve bilhassa hafif sarisi, piya” cok alâkadar oldu. Ve nihayet bu cins ! denin harekâtmda fevkalâdr üese “kara zırhlılarının” bir an evvel ime- İli için şahsen meşgul olmağa başladı (Saint - Chamond atelyeleri, Miralay | Estienne tarafından hazırlanan piân- lara göre zırhlılar yapmağa başlamış ta4, | Ayni fikir bir İngiliz zabitinin de ak- bna gelmisti. Bu fikrini kabul ettir Nihayet hususi müesseselere sipariş- ler yapıldı. Ve Alman casuslarma kar ş1 bu iendı korumak için bu nevi me- &enik ve motörlü arabanın /dank" yeni “kıyıcı" dediler. Bu su- reti> düşmanın “tank” ismini işilse dahi bundan fazla bir mâna çıkarma- st imkânsızdı. Pilhakika Tngilizler tankın icadı İFransızlardan evvel düşünmüşlerdi. Fakat bu fikri onlardan evvel tatbik ettiler. Fakat ilk parti azdı ve bun- dan lâyıkiyle istifade edilemedi. İngiliz zırhlı şarları gayet güzel yapılmıştı, 32 ton ağırlığında idi. Ikı top ve dört mitralyözle mücehhez bu- kuvvetler nasıl meydana umuyordu. Fakat umumiyetle zırh çıktı kınmı ihmal edilmişti. Onun İçin tat- Evveloe, yani, umumi harbin bida- | bikatla birçok müskililer tevlit vedi- yetinde Fransız ve Alman ordusunda | Yordu. Evvelâ Saint - Chamond tez- dört tekerlekli otomobili mitralyör- | Fâhlarmda ve bilâhara Shneider tez- ler vardı. Bunlar ancak otomobillerin | fAhlarında imal edilen Fransız tank- geçebilecekleri yollarda işleyebiliyor» | ları daha mükemmeldi ve ağırlıkları Vardı. Emiplark çen bu gibi silâh- |adağı yukarı 13 ton kadar vardı ların harpte büyük hizmetleri görül! Herşeye rağmen bu Iki tip silâhm iy e e (tecrübeleri, heniz bunların bie tekâ; LAN uyandırmaktan ball | ül mazhar olmadığını gösteriyor - kalmadı. | Fakat eğer birkaç sene sonra pir | du General Estienne, arazi üzerinde- Amerikalı, bunlara takibine mecbur | Ki tatbikat neticesinde aldığı tecrü- oldukları yoldan çıkabilmek ve her|bevi derslere istinaden yeni bir tip sahada hareket etmek imkânlarını ve | #ar modeli vücüde getirdi. Ve bu Re- ren bir âlet, bir “tırtıl” icet etme |Daüet tezgâhlarını ısmarlandı. miş olsaydı bu otomobili mitralyöz-| Bu silâh son derece miikemme'di lerin istikballeri bu kadar parlak ola | Aradan yirmi sene geçtiği halde. hü. mazdı, lâ vazife görebilecek bir kudrettedir, Tekerlekler yerine tırtıl ikamesi| Evvelce, mitralyözlü otomobiller, wilmkün olunca, mühendisler bunda | hareket ve çabukluk kabiliyetlerinden Bir keçi gibi yalçın tepelere tırmanan tanklar Motörlü ve mekanik mek için birçok müskülâta uğradı. | Je uyor, piyadeye refakat odıvrrdu. İ Tankların karakteristiği ve modelleri Şüphesiz son model silâhlar ve mo *örlü vasıtalar, daha süratl: ve daha nmaye edilmiş bir şekildedir. Fakat kKarakteristikleri, umumi harp zama- nndakilerin aynidir: Her türlü arazi- de işleyebilecek zırhlı vasıtalar, Birçok o memleketlerd. yapılan tankların vasfı mümeyyızı budur. Ancak modellerinde ufak tefek deği- şiklikler vardır. Fransada mitralyözlü otomobiller vaziyetleri icabı, süvariye, halbaki İsatlar ve tanklar piyadeye merbut - tur, Birçok Fransiz askerleri mitralyoz Vi otomobillerin sade istikşaf ve ta - rassuda yaradığını ve piyadenin hi - mayesinin de şarlara ait olduğunu söylerler. Halbuki modern'mitralyözler ve o- tomobiller bazı şerait altında harbet meğe ve hücuma da yarar. Nitekim şarlarm (fevkalâde #üratlerinden ve hareket sahalarının genişliğinden dolayı istikşaflarda, tarassudatta istifade etmek kabildir. Vasati büyüklükte bir tank aşağı yukarı 15 ton ağırlığındadır. Umumi yetle içinde bir top ve bir mitralyör vardır, Son zamanlarda yapılan tank ların en büyüğü 70,000 kilo ağı-lığn dadır, İçinde bir top ve dört mitral - yöz vardır, Devletlerin tankları ve mitralyözlü otomobilleri Umumiyetle ecnebi devletler erkâ- m barbiyeleri, şarlarla yani tanklar. la mitralyözlü otomobiller arasrıda hiç bir fark gözetmezler. Bilhassa Almanların dört veya altı teker'skli | ağır ve hafif mitralyözlü otomobil - | leri vardır. İlk defa bunlar, mekanik tabur - tir. Bu taburlardan üçü vücde keti- ir. Her birisi 500 parça meka» nik ve motörlü vasıtadan mürek « keptir. Almanlar bir dördüncüsünü daha yapmak üzeredirler. Bu tabur - lardaki şarlar bes buçuk ton ağırlı Zındadır. Ve son Nurenberg kongre « #ndeki geçit resmine iştirak etmiş » lerdir. Ingilizlerin şarları ise, İZ tona» Zırlığındadır. Her birisinde bir top, dört mitralyöz vardır. Motörlü ta - burlarda ayrıca içine iki ağam alabi- len 4 ton ağırlığında hafif şarlarda vardır. Buiki mode! haricinde Büyük Britanya erkânı harbiyesi daha baş ka tipleri de tetkik etmiştir. Bunlar srasında 32 ton ağırlığında olanlar bulunduğu gibi “mekanik tabut” ismi ni alanm tek kişilikler de vardır. Sovyet Rusyada mekanizasyon me selesi gayet iyi etüt edilmiştir. Kızıl orduda, hafif, süratli, fakat zırh barile bafif şarlar vardır. Bunlar İs- tikşafta kullanılmaktadır. Burada da tanklar piyadeye müzaheret etmek vazifesile mükelleftir. Bundan başka kolorduların emrinde 20 şer tonluk daha kalın zırhlı tanklar vardır. Bun ların faaliyet sahalari daha geniştir. Sovyetlerin de 70, hattâ 80 ton ağır- lığında muazzam kara zırhlıları oldu ğu söylenmektedir. ———————-— Kanalizasyon tasfiye havuzları Belediye Kanalizasyon Şubesi Mü- dürü Celâl, dün Almanyaya gitmiş. tir. Kendisi İstanbul kanalizasyon teşkilâtmda mevcut tasfiye havuzla. rmm son fenni terakkiyata görene şekilde işletilmesi icap edeceği hak. | kında Almanyada tetkikatta'buluna- caktır. Celâl, şehrimize döndükten sönra bir rapor hazırlıyacak ve buna göre lar yapmışlardır. Bu taburlar muhte. kanalizasyon tesisatı faaliyette bu. unacaktır.