DUNYA GENÇLİĞİ NE İSTİYOR 7 / Birkaç gün evvel bana Fran. | sadan gönderdikleri bir bülten- den anlıyorum ki, evvelce Brük- selde büyük bir kongre toplan- mış ve merkezi Pariste bulunan “Dünya “Talebe Komitesi”, bü- tün Birleşik Amerika, bütün Arjantin, bütün İsveç, bütün Bingâle (Hint), bütün Hollan- da, Çekoslovakya, Kanada tale- be cemiyetlerini de içine alarak, Avrupanın büyük ve küçük ö- teki milletlerinin de talebelerile birlikte o cihanşümul faaliyetini günden güne genişletiyor. 450,000 azası bulunan Sovyet talebeleri sendikası da bu hare- kete müzahir olmaktadır. “Dünya Talebe Komitesi,,nin mücadele hedefleri şunlardır: A — Sulhü müdafaa, Harp aleyhine harekete geçmek Çisti- lâsı bir cihan harbine sebep ola- cak olan Habeşistanın istiklâli. ni ve sulhü korumak için Millet- ler Cemiyetinin tarafını tut- mak.) B — Münevverlerin işsizliği ve talebenin fena ekonomik va- ziyeti, Ç — Her türlü fikir hürriye- tini kaldırmış olan kapalı rejim- İere karşı bugünün ve yarının kültürünü müdafaa, D— şahsiyetini ve haysiyetini müdafaa için sıkı re- jimlerin fikir, matbuat, teşkilât, toplantı hürriyetlerine karşı düş manlıklarile mücadele. E — Üniversitelerin hürriyet ve muhtariyetlerini müdafaa. Sık yazılı ve 32 büyük yap- raklı bültenin her sayfası, harp taraftarlığının, ekonomik sıkın- tın, ilme, san'ate ve tefekküre müdahalenin, demokratik hür- riyet düşmanlığının bütün dün- ya gençliğini nasıl kızdırdığını, harekete getirdiğini izah ediyor ve bu uğurda yapılan faaliyetle- ri, mitingleri, kongreleri, neşri- yatı, gikarılan muhtelif mecmu- aları anlatıyor. Gününde bu he deflerden, bu faaliyetlerden sü- tunumda ayrı ayrı bahsetmenin faydasını ve tadını şimdiden ta- sarlayabiliyorum. Hele Türk gençliğinin Yugoslavya, Yuna- nistan ilâh... dostları yanında bile beynelmilel hiçbir harekette admın anılmaması garabetine en yakın fıkralarımdan birini tahsis etmeğe tehalükle hazır- lanıyorum. | yami SAFA Yugoslav tayyare filosu geliyor Dost Yugoslav tayyarelerinden mü rekkep bir hava filosu yakında şehri- mize gelecektir. Filo şehrimizde bir- kaç gün kaldıktan sonra Eskişehir ve Ankarayı da ziyaret edecektir. Dost filonun karşılanması ile memleketi- mizde kalacağı müddet için alâkad: İar zengin bir programi hazırlamakta- dırlar, İ şehirlerarası Içerde ve dışarda telefon konuşması Istanbul Telefon idaresi hükümet tarlaştırılan yeniliklerin yapılması ür zerinde tetkik erine. devam etmekte- dir, Idare, bilhassa şehirlerarası şebe- kelerinjn de mükemmel denecek ş€- kilde iğlemesine özel bir önem vermek tedir. Yeni açılar Zonguldak mükâ- lemeleri ilgisiyle şehirlerarası konuş- || ma saatlerinde ufak değişiklikler ya» | pı mış. bugünkü durumun daha iyi bir şekle sokulması için gereken bü- tün tedbirler alınmıştır. Öğrendiğimi ze göre, şehirlerarası şebekelere 6 hat daha eklenecek ve bu suretle şimdiki hatlar çok iş görme bakımından kuv- vetlendirilecektir. Bu suretle, irem manların şehirlerarası leri daha çabuk karşılanacak ve di bere daha seri ve kısa zamanda te- min olunacaktır. Şebekelere ilâve. o- lunacak 6 hat için lüzum görülen ku- ranportörler iki güne kadar idareye gelmiş olacak; bunlar Istanbul, Gey- ve ve Ankara merkezlerine kurulacak tır. Bunun için merkezlerde yapılacak olan kuruluş faaliyetleri $ - 3,$ ay kadar sürecek, gerek tesisat ve gerek- se kuruş masrafları posta telgraf yö- netgesi bütçesinden olunacak- tır. Bu takdirde acele ve resmi ko. nuşmalar yüzünden bekleyen ahone- leri istekleri en az bir zaman içinde yerine getirilecek ve eski sosyete za- manında sık sık görülen şikâyetlere meydan verilmiyecektir. Zonguldak muhabereleri Idare, Zonguldak muhabereleri i- çin her sabah yarım saatlik bir zaman ayırmıştır. Her sabah saat 8 . 10,30 a kadar Eskişehir, İzmit, Hereke gibi küçük merkezler konuşmakta, saat 13 - 1 e kadar Ankara « Istanbul üç hatla görüşmektedir. Mevcut 3 hattan birincisi, buğün- den itibaren Zonguldak'ta araya gir- diği için meşgul bulunacak, saat on üçsen 16 ya kadar Eskişehir, Izmit ve Heteke konuşacaktır. İstanbul « An» kara mükâlemeleri 21 den sonra azal dığı için muhabere iki hatla yapılmak tadır. 22,5 tan sonra Zonguldak tek- rar konuşabilmektedir. İç konuşmalar | Hereke, saat 8 - 9 ve 15 - 16, Sa- | banca 9, Izmit 8 - 9,30 ve 13,30» 16, Geyve Adapazarı, Bozüyük saat 8- 9 arasında görüşmektedir. Ezkişehir, görüşmelerini 9.50 - 10,30; 13 < 15 ve-20 - 20,30 yapınak- tadır. Bunlardan başka Edirne, Yale- va her tek saatte, Alpullu, Bursa, Öre hangazi her çift saatte konuşabilmek» tedir. Uzunköprü, günün her saatinde konuşmaya açıktır. Avrupa ile görüşmeler Avrupa ile görüşmeler öç hatla ya» pılmaktadır. Birinci yol Sofya, ikinci- i Belgrat, üçüncüsü Bükreş, telefon idaresi, bu arsrulusal görüşmelere de ehemmiyet vermektedir.Bükreş yoli- le görüşmeler, pahalı olduğu çüncü Bükreş yolu yalnız Romanya ve onun şehirlerine ayrılmıştır. Al- manya, Fransa şehirlerile görüşmek Belgrat hattile, İngiltere ve Yunanis- tan,muhabereleri de Sofya, yolile te- min olunmaktadır. Maamafih, hatla- tm birisinde âni bozukluk görülürse Bükreş hattından da istifade edilmek- tedir, | Tarım Bakanının incelemeleri Tarım Bekanı Muhfis Erkmen, şeh- rimizdeki tetkiklerine devâm etmek- tedir. Bakan, dün öğleden evvel Zk raat Bankasma gelmiş ve direktörle görüşmüştür. tarafından satın almdıktan sonra ka || İ Bilmediğiniz, karanlık bir s6- kakta yol arıyorsunuz. Bir kedi yavrusu bile size yürek kuvveti verir. Böyle sıralardaki yardımın Liseyi bitirmiş veya bitirmemiş, fahat hayat denilen kayalık, di- henli ve ötesi bilinmiyen yola düş- müş gençler de tıpkı karanlıkta yol arıyana benzerler. Onlara yar- dım etmek “sosyete” nin ödevi- dir, Doğruyu söylemek lâzmgelir. | se, iyi yel gösterilemediği için is. yolunun orta yerinde yanlış giltik- lerini anlarlar, Kimisi yolunu de- giştirir, kâh muvaffak olar, çoğu olamaz. Kimi de yanlışlığını anla- dığı yolda ister istemez gider ve iştahsız bir hayat sürer. Halbuki yolunu iyi seçebilmiş olanlar ne kadar çok olursa o kadar kârdır. İki gün evvel gazeteye Anado. Mame eğ iğ Evvelki gün Romanyadan şehrimi. ze gelen Bükreş elçimiz Suphi Tanrı över dün Ankaraya gitmiştir. Bükreş elçimiz Ankarada göçmen iş- leri üzerinde hükümetle temaslarda bu'unacaktır. Bu temaslar bilhassa gelecek yıl Romanyadan memleketi - mize göç edecek olan muhacirler üze rinde yapılacak ve Suphi Tanrröver hükümetten alacağı yeni direktiflerle Romanyaya dönerek Romanya hükü- metile bu yoldaki temaslara başlaya- caktır. Şarbay Ankaraya gitti Tibay ve Şarbay dün Ankaraya git- miştir, Sular direktörü Yusuf Ziya, Levarım direk Mahmut ta bera- ve gitmiştir. Duyduğumuza göre il- Y. uray ve İlbaylık işleri hakkında ürü bakanlıklarla temasta buluna- caktır; Bu arada iki önemli iş te gö- rüşülecektir. Bunlardan biri Atatürk köprüsünün yapılması, ikincisi de su“ lar işi ve bir boru fabrikasının kurul- masdır, 1 ve Şarbay bu işler için Bayındır- ik Bakanlığı ve Belediye'er imar di- rektörlüğü ile görüşecektir. Sular i » çin bir borü fabrikası yapılmak üze. re İstanbul şarbaylığı önce müracaat. ta bulunmuştu. Ancak belediyeler i» mar direktörlüğü de bütün belediye. lere ait olmak üzere Belediyeler Ban- kasından İstikraz edilecek para ile böy Je bir fabrika yapılmasına taraftar bu Tunmaktadır. Ankarada bu meseleler görüşülerek Kalledilecektir. Edebiyat öztürkçe okutulacak Lise ve orta okulların geçen yıl 0- kunan edebiyat kitaplarında barı de- gişiklikler yapılmış ve kitabın bu yıl da okunması kararlaştırılmıştır. An - cak öğretmenler ıstılahların eski şekil de okutulup okutulmayacağı hakkın. da tereddüde düşmüşler ve bu ciheti direktör ükten sormuşlardır. Öğret - menlere verilen cevaba göre, Edebi- yat kitapları yeni kılavuz daima göz önünde tutularak öz türkçe okutula- Suphi Tanrıöver Ankaraya gitti | — Ne Dersiniz? GENÇLERE YARDIM caktır. 7 lu vilâyetlerinin birinden bir genç | geldi. İstanbula hukuk tahsili yap- mak için gelmiş. Burada tanıdığı kimse yok, Okuduğu gazeteyi kendine en yakın bir arkadaş say mış ve bu büyük şehirde yolunu | bulabilmek için yardım istiyor. | Bu haklı ve samimi bir düşünce- dir. Memlekette üniversite merke- zi bir tektir. Buraya gelecek genç: lerin büyük şehirin gürültülü ye. lunu kaybetmesi çok muhtemel. | dir, Onun içindir. ki; Istanbulda, Universiteye bağlı ve dışardan ge- | lecek gençleri kılavuğlıyacak, or. lara ufaktefek işler bulacak, ye- şayışlarını kontrol edecek bir ofis tesiz etmek çok faydalı ve büzum- | luder, Avrupaya gönderdiğiniz talebeyi kontrol ediyoruz da ken- di yurdumuzda şehir yabancısı | olan çocuklarımızı neden kontrol etmiyelim ve niçin korumiyalım? | Bu ötekinden çok daha önamlidir. | Biz böyle düşünüyoruz. Siz ne dersiniz ? | J — mame mama Öğretmenlerin makam maaşları | Öğretmenlerin makam maaşları ve» rilememiş ve bu yüzden birçok şikâ- yetler olmuştu. Bütçede tasarruf ya- pılarak bütün öğretmenlerin parala - rının verilmesi © kararlaştırılmıştır. Ancak maaşların ne vakit verileceği henüz anlaşılamamıştır. Sovyet futbolcüleri geliyor Bu ayın 12 sinde şehrimize Sov- yet spor heyeti gelecektir. Misafir #portular şehrimizde, Ankarada ve Izmirde tenis, futbol ve güreş müsa- bakaları yapacaklardır. Öztürkçe klavuz talebeye ucuz verilecek 40 kuruşa satılmakta olan öz türk- Şe kılavuzun talebeye 30 kuruşa ve- rilmesi kararlaştırılmıştır. Mektep i- dareleri kılavurları toptan alarak ber talebeye dağıtacaktır. Yeşilköy açıklarında bir motör | batıyordu Evvelki akşam Yeşilköy açıkların. da bir deniz kazası olmuş ve parçala» nan bir motör baştan kara ederek bat- makten kurtulmuştur. İnebolulu Mus tafa oğlu Ahmedim. idaresindeki 27 tonluk Se'âmeti Hayriye yelkenli mo | törü evvelki akşam saat 5,5 da Ye silköy feneri açıklarında Sovyet ban- diralı bir vapurun sancak direği ta- rafından çarpmasile tehlikeli surette yaralanmıştır. Kaza esnasında bat- mak tehlikesi geçiren omotör baştan kara ilerileyerek kurtarılmıştır. Lis man idaresi hâdise üzerinde tahkika- tw başlamıştır. Romanyadan son gelen göçmenler Romanyadan son gelen göçmenle - rin de Trakyada yerleştiri'meleri bit- İ miştir, Yeniden Köstenceden göçmen geleceği: bildirilmiştir. Bunların yer- İeştirilmesi için de Trakya genel es- pekterliği tertibat almıştır. No. 52 Gumbadan Rumbaya Server BEDİ Cemilenin nelere muktedir oldüğu- nu bu hareketinden hemen anlıyan Nahide, vaziyeti kurtarmak ve önün- den geçtikleri kahve halkına rezil ol- — Susunuz, dedi. gelinir, biribirir — Öyleyse dön geriye. Selim beni mahallebicide beklizor. O tarafa doğ: ru gidelim. — Gidelim. Döndüler ve yürüdüler. Nahide hep önüne hakarak: — Siz çok sinirlisiniz, dedi. Fakat kendisi de sinirden titreme- ğe başlamıştı. Cemile durarak: — Ayol, bana Deli Cemile demiş- Ter, anlamadın mı hâlâ? diye sordu. Nahide tekrar etti; — Deli değil ama şinirlisiniz. Me- lekâtı akliyenizde hiçbir teşevvüğ yok: sözleriniz, biraz, ne diyeyim. savruk tedsilerle biribirine bağlı ama yine muhakemeniz mantığın tabii seyrini takip ediyor. rek; — Hoppala! diye bağırdı. sen de mi başladın kâtip ağrı ile konuşmı ya?... Selimi bu huyundan yavgeçi tineeye kadar akla karayı seçtim. Yüzünü buruşturarak, öfkeli bir taklitle, Nahidenin sözlerini yarımya- malak tekrarladı; — Melekâtr daiyenizde hiçbir teş- vüs yok. Gelip geçenler durmıya ve gülme- ğe başlamışlardı. Nahide utancından hızlı yürüdü ve Cemileden uzaklaştı. Sonra onun gene yaklaştığını görün- ce: — Rica ederim, dedi. sokakta ol- duğumuzu unutmayınız. Buran ünik versite muhiti... Profesörler geçer. ler. doçentler geçerler, rezil olaca- ara. e? Öyleyse benimle güzel güzel insan diliyle konuş. — Peki, ne İstiyorsunuz benden? Ne konuşayım? Cemile birar düşündükten sonra: — Uzun Iâfın kısası, dedi, Selim sende mi kalacak, bende mi? — Onu Selime sorunuz. © — Selime mi? — Değil mi ya? Cemile durakladı, gene biraz dü- şündükten sonra kendi kendine mi- rıldanır gibi söyledi: — Doğru söze ne denir? — Peki sen git! dedi. : Anlaşıldı artık. Hakkın var, Bundan sonra söz onundur. Bakıştılar. İkisinin de rengi uçuktu ve ikisi- nin de dudakları titriyordu. Nahide isteksizlik ve tereddüt için- de Cemileye elini uzattı: Nahideyi durdurarak elile ona hâ- Cemile sene dnrdn ve hu sefer el. fifce dokundu! — Allaha ısmarladık! dedi. — Güle güle | İkisi de zıt istikametlere hızla yür rödüler. Cemile gittikçe adımlarının hızın arttırıyordu. Sonra bayağı koşmıya başladı. Mahallebiciye — birkaç adım kala durmuş ve derin birkaç nefes alarak biraz kendini toplamıya çalış miştı. Selimle karşılaşınca ne söyl yeceğini, ne yapacağını bilmiyordu. Fakat sonradan pişman olacağı hare- İ yen Hülük dünden itibâren vekâlet KUÇUK HABERLER * Muhtelif vilâyetlerden bu yrl şeh rimize verilen ilk okul öğretmenleri nin yerleştirilmesi bitmişiir. Bunlar İ| için ayrı bir liste hazırlanıp Kültür Bakanlığına gönderilecektir. * Universite Tıp Faküiltesi dekanı Nureddin A.i Ankarada toplanacak 0- lan Tıp kongresinde bulunmak üze- re dün hareket etmiştir. Nureddin Alinin bu arada fakülte isleri ettafin. da Kültür Bakanlığile temaslar da ya pacağı haber verilmektedir. * Türkofis tütün raportörü Müm- taz Ankaradan şehrimize gelmiştir. Izmit ve civarındaki tütün ekim mın takalarını gezmek üzere bugünlerde Adapazarına gidecektir. * Belediye dairelerini bir araya toplamak için eski Maarif Nezareti binasına belediye “dairelerinden | bir kısmının taşmacağını yazmıştık. Bu binaya bir kat ta ilâve edilecektir. Bütçeye bunun için 50,000 lira tahsi- #at konmuştur. Verilen malâmatagö- re şarbaylık dairesi de bu binaya ta- şınacaktır. © Belediye Sular idaresi Beyoğlu 810-935 iç Bakanlığının Yerinde bir tebliği Mülkiye isptkteri A. R. Mo; türlü yerlerde yaptığı teftişlerin 90 nucu hakkında Iç Bakanlığına ön li bir rapor vermiştir. Buna göre pekter, birçok yerlerde telefon, be elbise ve fişekleri, Kızılay ve Çı Bakımı kurumlarının makbuz ve ro, zetleri tayyare İanesi ve muhtelif yango nem ve hesabma toplanan raların yolsuz ve e güetimallerle bal şik bulunduğu bildirmiştir. Bu hususta Iç Bakanlığı Genel pekter'iklere ve ilbaylıklara bir bil dirik göndermiştir. Bunda hayır ce miyetlerinin iane ve rozet bedeli nin ve piyango biletlerinin satışlar nın muhtelif © vasıtalaris yapıl mümkün olduğu halde bu işe jandı manın karıştırılarak cebri vasıtalâri bilet ve rozet parası toplanması 4$ tecviz olunmıyacağından halk üze de fena tesirler yapması tabii olar bi gibi hallere meydan verilmemesi bekçi, telefon tesisatı ve saire gibi 4 ler için paraların herhangi bir sure sülistimal edilmesine meydan birakıi maması, kesin surette bildirilmiştir. Universiteye bu yıl tarafındaki apartımanların Üst katla. rına $u çıkmamasından doğan şikâ- yetler dolayısile tesisatı takviyeye de- vam etmektedir. Bu cümleden olarak Feriköyde de tesisat kuvvetlendiril. miştir. Rahatsız bulunan şarbay vekille rinden Nuriye Fatih ilçebay: Halük vekâlet ediyordu. Rahatsızlık dolayı. sile birkaç gündür belediyeye gelemi- vazifesine tekrar başlamıştır. Nurinin de sıhhati düzelmiştir. Yakında vazi- fesine gelecektir. * 2i Eylö'de Madridde toplanan tarih kongresine iştirak eden Üniver- site tarih profesörlerinden Dr. Süheyl dün gelmiştir. * Kadastro ve postaları dünden itibaren Heybelinin kadastrosuna baş Tamışlardır, * Kartaldaki üç parça bağ yerini Hava kurumuna bağışlayan Haçik Bağdasar Barutçiyana, Haya kurumu genel merkezince bir takdirname gön- derilmiştir, Hiç vergi vermiyen ecnebi müesseseler Şehrimizde bulunan birçok ecnebi az talebe geliyor" Universitede kayıt ve kabul mut lesi devam etmektedir. Şimdiye Ea muhtelif fakültelere 350 kadar talebi yağşılmıştır. Bu yıl geçen yıllara ra: zaran Üniversiteye müracaat azdır. Liselerde talebelerin muvaffak olamâ| ması buna başlıca sebep gösterilmek tedir. Bundan başka liselerde maze *| ret imtihanları da bü ayın on beşinde bitecektir. Halbuki Üniversiteye tale" be yazımı önümüzdeki perşembe gür MÜ bitecektir. Bu cihet gözönünde tutularak kayıt ve kabul işinin 20 Teşrinievvele kadar uzatılacağı anla” #ılmaktadır. Anadoludan da telgrafla müracaatlar vâki olmuştur. Bu yıl en çok 27) ğe sonrada Fen fakül tesine rağbet vardır. Hukuk fakültes si bu yıl üçüncü dereceye kalmıştır. Bozuk otobüsler işletilmiyecek Uzak. yerlere” işleyen otobüslerin yollarda bözulduğu ve tenha yerler» de tamirlerin güçleşerek halkın zara“ ra uğradığı anlaşılmıştır. Bunun için bütün. alâkadar dairelere yapılan bir yayımda, yollarda bozulan ve bozuk olduğu anlaşılan ötoubüslerin beledi- yeye bildirilmesi istenmiştir. müesseseleri ticaret maksadile çalış tıklar halde eski kanun ve bükümler- den istifade ile şimdiye kadar hiç bir duğumuza göre şimdiye kadar bü gi- v müesseseler kendilerini lisan pro- ıgandacisı veya hayir cemiyeti şek- nde göstererek gizli bir şekilde hayli ticaret bulunmuşlardır. Son zaman- lardâ bu müesseselerin durumları ü- zerinde yapılan mali kontrol ve tete kikler bunların bu suretle yüzbinler- ce lira kazandıklarını meydana çıkar- #mıştır. Yapılan bu tetkiklerde bilhas- sa bazı Fransız ve İngiliz mektepleri nin ve mühim mikdarda para kazan- İ makta oldukları anlaşılmıştır. Şimdi - ye kadar bu surete vergi vermeme nin yolunu bulan bu gibi müesseseler hakkında yapıdan son (tetkikler bu- günlerde sona erecektir. Şimdiki vazi- yete göre bu müesseşelerden her s6- ne alınacak vergi mikdarı ön binlerce lirayı geçmektedir. Tetkikatın sonun- da kat'i şekillerini alacak olan.bu ver- iler 1931 senesinden itibaren alınma a başlanarak 1035 senesine kadar 0- lan dört senelik vergi tutarları derhal tahsil edilecektir. Dört senelik bu vergi tutarının yüzbinlerce hirayı ge- geceği anlaşılmaktadır. “Bu seneden İ sonra da her sene bu Gibi müessese- İerden diğerleri gibi vergi alınmasına başlanacaktır. ketlerin istidadını hissettiği için ken- İ di kendisinden korkuyor, soğukkan- hılığını elde etmeğe çalışıyordu. Selim mahallebicide onu Ayakta bekliyordu: — Nerdesin? dedi, ben daha baba- ma gideceğim. Cemile Nail beyin serbest bıtakıl- dığını ona haber vermedi. Nasıl olsa gece yengesinin evir x- babasile kar- şılaşacaktı. Selimin istediğini yapmak tan ziyade ona arkasını dönerek he- yecanlı yüzünü göstermemek için döndü ve kapıya doğru yürüyerek: — Çıkalım öyleyse! dedi. — Dur paramı vereyim. Fakat Cemile kudürtüci bir sabır sizlik içinde titriyordu. “Tanınmaz bir sesle serdü: — Sen buraya mektepten mi gel din? — Evet, — Mektepten yalnız mı çıktın? Tire e etin Geni ğa k İşte o zaman ile, topra; a kılı bir direği sökmek istiyen adamın hamlesi içinde, iki elile birden onun yakasına yapıştı ve şaşırarak elinde- ki bozukluk çantasını yere boşaltan Selimi olanca kuvvetile sarsarak, tar- taklıyarak haykırdı? — Yalan! Yalan! Utanmadan, ar. madan bana yalan söylüyorsun! .ektepten sen Nahide ile beraber çıktın. Kime yutturacaksın o dolma- İarı?.. Tu sana, tuu tuu! O patlak gözlü, boyama esvapiı, sızka, şama- , Ekmek fiyati arttı Belediye narh komisyonu dün mus! un fiyatlarını incelemiş ve bir yükte“ liş göretek ekmeğe 70 ve francalaya da 20 para sam yapmıştır. Yeni fiyat- lar yarından itibaren tatbik edilecek ve ekmek 10 kuruş 30 paraya, fran- cala da 14 kuruş 20 paraya satılacak” tır. Yeni açılan ortaokullarda ders» lere başlanıyor Lise ve orta okullarda talebe yazi” mı devam ediyor. Ancak bazı okullar» da yer ka'madığından birkaç müraca« at geri çevrilmiş ve bu yüzden de dün Kültür direktörlüğüne başvurmalar olmuştar, Direktörlük bütün müraca- atları semtlerine göre okullara dağıt” mıştır. Yeni açılan Kumkapı orta 0“ kulunda talebe kayıt muamelesi bu akşama kadar sürecek ve yarından İĞ baren bu okulda derslere baş'anacak” tır. Ortaköy orta okulu da bugünler” de tedrisata başlayacaktır. Kadıköy” de eski Sentüfami mektebi binasında! açılan yeni orta okula talebe yazimi başlamıştır. Bu okul diğerlerine mise| betle derslere biraz daha geç başla” yacaktır. izm nesine © Bayılkyorsunl .. niçin o gecer söylemedin? Tu z tu eni gidi önüne ge len kızı kandıran adi Kalpakçılarbaşi Ben senden bunu umaf mıydım, alçak! Ben sana her şeyimls! ben... canımı bile verecektim, ahmak Cemile, aptal Cemile, aptal!.. Tuuls Sana da, bana da tuu?... Senin o vi” dansız yüreğine, benim de'bu akılsr#! başıma tükörsünler.. Tul. Tuu's Ay fena oluyorum, boğulacağım, bor! kasından çekerek boynuna götürdü. Nefes alamıyordu. Gözleri büyüdü şakaklarının damarları kabardı, N€ O da ne yapacağını bilmiyerei laşan bir felâketin cazibesine kaj mış, gözlerini Cemileden ayırmıyof” du. , Selim de, çırak da ancak vücudünün gevşek bir sal anladıktan sönradır iri harekete gef diler. Selim koli çtı ve çırak ÖR yapacağını bilmiyenlerin aci yürüyüşlerile masalâra çarparak ta, (Arkası vafl