jr İ | | 7-9-935 Kazan Kamutanının Bunlara Kendisini Tanıtması TAN Nizamettin NAZIF Zor Oldu. Hani Gürültüye de Gelebilirdi — Kazanlılar! Siz çok büyük bir ulusun oğullarısınız! Kazan kılar! Ben ki, bir Nogay'ım size yemin ediyorum ki, eğer Nogay ili bir tehlikeye düşmüş olsaydı onun kurtuluşunu sizin kurtulu şunuzdan daha zor sanırdım. Çünkü Nogaylar bir tehlikeyi güç anlarlar, Sizin bu dakikada ki heyecanımızı, bana bundan kırk gün evvel her konuştuğum insan inkâr ediyordu. Kazan öl- müştür diyorlardı ve ben yeis içinde yapayalnız, birkaç dos - tumla başbasa bu kaleyi, Kaza nm son kalesini korumanın ça- relerini arıyordum. Amma ben inanıyordum ki, siz bir gün ge- lecek, tehlikeyi görecek ve böy le azgın bir kahramanlıkla sizi yanlış sananları utandıracaksı - Miz. — Yaşa Hatun? — Yaşasuwun Hatun! — Kazanlılar! Batır Han bir &rduyu iki bin adamile mahvet- ti. İki bin Kazanlının karşısın- da tutunamayanlar otuz bin muntazam askerin ve bir o ka - dar gönüllünün karşısında daya nabilirler mi? — Bu sözler çılgın bir heyecan ile kalabalığı sarstılar. Sarayın duvarlarında sekiz on bin ağız- dan birden çıkan bir uğultu yan- kılandı. Artık iş zıvanasından çıkmış- tı. Kalabalık azmış bir boğa sü- rüsüne döndü. İtişerek, kakışa- rak, biribirini ezerek gönüllüler bahçe duvarlarını aştılar” So- kaklardakiler de bunlara katılın ca gesi yüksek çıkanlardan biri kendiliğinden bir kamutan ke- sildi. Bir damın üstüne çıkarak haykırdı: — Kazanlılar! Harp etmek için düşmanın Kazana dayan- masmı beklemek neden? Mos- kotları yolda önlemeliyiz. Kalabalık buna yine gökgürle- mesini andıran bir gürültü çıka rarak cevap verdi. Bu adam bunu ya bilerek ya- pıyordu; yahut düştüğü heycca- na dayanamıyor, bir an evvel kavgaya gitmek, saldırmak, par- çalamak istiyordu. Fakat ister bilerek yapmış olsun, ister bil- miyerek, mutlaka iyi hareket ediyordu. Zira demiri tavında döğmek gerekti. Adam devam etti; — Moskofu yürüyüş halinde iken bastırırsak kolaylıkla İdile dökeriz, (Onlar bizim kaleye ka- panıp kalacağımızı düşündükleri için hazırlıksızdırlar. İvanı ka- rargâh kurmadan ezmeliyiz. Süyun Bike kuca ğında çocuğu kalede... kaynaşmanın böyle bir sonu olacağını evvelden tahmin ede mediği için şaşırır gibi oldu. Fa- kat yapılacak hiçbir şey yoktu. Nihayet bunların yanlış hare- ketlerle boşboşuna kendilerini öldürtmemelerine çalışmak lâ- zımdı. İki yüz Nogay atlısından baş- ka kalede nekadar kuvvet varsa ardıma takarak ovaya çıktı. Sağ- lam atir iki Kazanlıyı Çalma, sağlam atlı iki Nogayıda Ali Ekrem Hana yollamıştı. Bunlara ! verdiği emir şu idi “Çalım kalesinde yüz adam bırakılacak, geriye kalanlar elli- şer'Mişilik kafileler halinde tdi. | lin kuzey kollarından biri bo- yunca yukarıya, mütemadiyen, durmadan, cebri yürüyüşle yu- karıya çıkacaklar. İvanın ağır. lıkları basmak ödevi bu kuv- vete verilmiştir. Ali Ekrem Han ise kuvvetini ikiye ayıracak ve birinci bölüm düşmanm arkasına sarkarken ikinci bölüm Batır Han kuvve- tinden önce İvana bir gösteriş hücumu yapacak.” . Batır Han, kendisi ise kırk el- Hatlrile dörtnala şehirden çı- A a a BORSA iie nemi dneiii 26 EYLUL Peişembe PARALAR ———— 2 — Alış Sterlin 614— Dolar 14.— 20 Fransız frangı 165. 20 Liret 184. — 20 Belçika (rangı 80.— a 22— 20 Çek Kuron — Hay haaay! — Doğru söylüyor. — Savaşa gidelim savaşaaaa., Kalabalık iyi idman edilmiş bir yarış atı gibi gem tartıyor- du. Nihayet birdenbire başkan kesilen adamın da sözlerini din- lemez oldu. Bir başkası: — Ne duruyoruz breee... Kah- rolsun Moskof! Diye bağırmca: Kahrolsuuun!.. Çar İvana üm! Diye gürliyerek surlara doğ- ru koştu. Nöbetçiler: — Durun.. Yapmayın, etme yin! Kamutanı bekleyin... Diyerek mâni olamadıklarını görünce ıslık çal kulelerd ki arkadaşlarının yardımını is- tediler. Fakat kükreyen bütün bir şehrin karşısında ne yapıla- bilirdi? Kapılar açıldı ve karanlık ge- cede kalabalık, denize batan bir karabatak gibi görünmez oldu, uzaklaştı. 74 Surlardaki zabitler derhal Ba- tır Hana haber yolladılar, o bu Avusturya şilin »rnovete İsveç kuronu ESHAM İş Bankası Mü- » N. kan gönüllü kalabalığma ulaş- mıştı. Bunlar karlara bata cıka ve kılıçlarını kargılarını sallıya ürüyorlardı. Bazıları üyorlar, bazıları ise alabildiklerine küfürler savuru- yorlardr. Her kafadan bir ses çıkıyordu. Kazan kamutanmın bunlara kendisini tanıtması bir hayli zor oldu. Hatta bir kısını dehşetli naralar savurarak üzerine Hü- cum da etmişlerdi. Hani Batır Han gürültüye de gelebilirdi. Bereket versin yanındakilerden ciğerleri kuvvetli biri onun adı- nı avazı çıktığı kadar haykıra- rak birkaç kere tekrar etti de Kazan bir iki gün evvel zaferini bayramladığı kumandanı bir gece kendi hemşerilerinin kılıcı altında ölmüş görmedi. Batır Han kalabalığı söz din- ler bir hale sokunca bir kısmunı onar, yirmişer kişilik çeteler ha- linde ayırdı ve diğer kısmını ise İdilin geniş aktığı bir yere, yani Çalım kalesinden iki fersah öte- de bir dirseğe gönderdi. Bunlar Kazan ordusunun Sağ kolunu teşkil edeceklerdi. (Arkası var) Temizlik Kongresinde Frankfurt'ta toplanan armıulusal te mizlik kongresine iştirak etmek üze- ve bundan bir buçuk ay kadar evvel Almanyaya giden belediye fen direk» sörü Hüsnü ve temizlik işleri direk- törü Nusret şehrimize dönmüşlerdir. Direktörler kongreden sonra Avru » panın muhtelif yerlerine uğrıyarak gerek temizlik ve gerekse yol işleri etrafında esaslı incelemelerde bulun « muşlardır. Burada 15 gün içinde bir rapor hazırlayarak belediyeye vere- ceklerdir. Bu rapor üzerinde yapıla - cak incelemelerden sonra çöplerden De suretle istifade edileceği, istifade mümkün değilse ne şekilde imha edi- leceği ve bunlardan başka şehrin te» mizlik işlerinin nasıl tansim edilmesi gerekeceği anlaşdacak ve ona göre derhal tatbikata geçilecekti Ün Fi “e . “100 Sirketihayriye Tramvay, Bomonti « Nektar Terkos Reji Aslan Çimento Merkez Bankası Osmanir Bankası Jehan itihm Değirmencili Şark Dermana © AS Sark Merker Resanesi Azadolu Te 1525 235 3,0 N— 220 10, ra 072 410 İSTIKRAZLAR Türk Borcu 1 “a E a AR Ergani İstikrarı dahili ——————. TAHViLAT Rihtem Anadolu 1 ve 1 Kupon kesik mn Anadolu Mümessil N FAYDALI BiLGiLER BUGÜNKÜ PROGRAM İstanbul 1880: Dans masikisi ÇPlâk). 1850: Hafif mesiki, 1945: Eğe car. 20.15: Kon. | ferans. 20,350: Stüdyo orkestrası. Zi: Rad- yo caz ve tango orkestraları. 21435: Son haberler, 21.40: Siter solo. Şrayber. Vi- | yana havaları, 2210: Plâk neşriyatı, Bükreş 13-15: Plâk ve duyum servi: Sı ini perası 23: Röle Varşova 1820: Piyano - keman konseri, 18.50: Spor. 19: Sen yayım. - Aktüalite, rekli lar. 2023: Viyanadan röle: Rellini'nin “Die Puritaner. operas, 2315: Hafif müzik plâkları, 23.45; Dans müziği. Belgrat 20: Pi8k, 2015: Duyumlar, 2030: Ulu sal yayım. 21: Zigrebden röle. 23: Du yazlar. 'Die Paritaner,, 0- ömseri, . 28.20: Pllik, Laypzig 20: Eğlenceli müzik. 20.40: Roman tı rikası, 21: Duyumlar, 21.15 yes. 2230: Yabaner 2: Duyumlar. 23.35: Sehumann'nı eserlerin. den piyano konseri. 24: Gece müziği, Budapeşte 18: Çingene müriği, 18.35: Spor. 1&0: Plâk. 1913: Sösler. 2020 Piyano ile şarkılar. 21; Tiyatro. 2245; Duyumlar. 23.10: Londradan röle. 23.45: Sözler, 24: Çingene müziği, Prag 18.45: Plik - Sözler - Plik 19.20: Al manca program, 20110: Plâk, 2040: Bir ye bayramı ri - Konferans. 21.30: Tunada bir yehir. Kusrtet konseri. - Duyumlar. 23.30; Plâk, 2345: Rusça duyum Moskova 18.30: Karışık müzik. 2030: Edebiyat : “May gecesi,, operas. radyo 3- daptasyonu. 22: Çekçe yayım. 2255: Rö- le. 23.05: İngilizce. 24: Almanca Hamburg 20.30; Şarkılar, 21; “Duyumlar. 2115: “Der Prins von Homburg,. adlı Graeme. rin operas. 22.30: Skeç | Çüizikili). 23.15: Duyumlar, 23.45: Müzikli yayım 24: Eğlence. Münih 20.05: Radyo orkestrası, 20,40: Kızlara sarker Prins von Hamburg. adlı öpera piyesi, 2230: Piyano ile şark, 23: Duyumlar, 2520: Ara, 28: Şen müzik, Beriin 20: Mozart'm eserlerinden konser. 20,30 Ekonomik yayım. 20.40: Aktüalite - Du- yemlar. 21.15: Ulusal yayım. "Der Pring von Hamburg, adir opera. 22.30: Halk şarkıları. 23: Duyumlar. 2330: Sözler, 24: Gece müziği, NÖBETÇ. ECZANELER Bu gece nöbetçi eczaneler şunlardır; Yemişte Agop Minasyan — Fenerde — Vitali — Divanyolunda Esad — Kumka- pula Belkis — Zeyrekte Hasan Hulasi — Aksarayda Pertev — Karagümrükte Suad — Modada Sıhhat — Pazaryolunda Rifat Muhtar — Şehindebaşmda Üniversite — | Samatyada Ridyan — Bakırköyde Hilâl — üyüka, Heybelide Yansı iye cadd.Mişel Sifronyadir — Taksimde Tak- sim — Kulyoncukallığundı Beyoğlu — Hamamda 5. Barunakyan — Eyüpte Eee LIMAN HAREKETLERİ ni limanımızdan gidecek vapurlar: vz Konya Mersine Asya Mudanyaya, 9.— Güzel Bandırma İzmite . Bugün lrsanmıza gelecek vapurlar; Saat İzmir İskenderyeden 17— o Kocaeli Mudanyadan 16,15 o Ayten İzmitten . ç SİNEMALAR TİYATROLAR Tepebaşr Şehir Tiyatrosunda 279.935 cuma günü akşamı saat 2ide KONSER Konservatuvar tarafından Balkan atletizm oyunlarına iştirak eden konuklar şerefine. Biletletler gişede satılmaktadır. © Melek: Nataşa (Rus aşkı) © Saray : Son Vols 9 İpek: Monte Kristo Kontes — Malek Bvleni- 9 Aliknrar : Sandu — Sihirli Ada © Yaldır » Dede * Asri ; Ekmekçi Kadn — Petrol Mu bsrebesi © Üsküdar Hile £ Proya Ahmed. © Mill ; İsimsiz adam — Balero. IL HAS imi gs KALMINI mm iöylüyor. 21: Ulusal yayım. Der | Büyük Harpte polis müdürünün odasına genç bir kadın getirdiler. Me- murlar dışarı çıktıktan sonu kadar huzuruna bir yabancı g ginin Jarkında — olmamış gibi duran polis müdürü, okuduğu evrakın Gs. tünden gözlerini kaldırarak, Beyoğlu mağazalarından eşya çalmak suçu ile ikinci defa yakalanan bu kadına dik- katle baktı: Gayet iyi biçilmiş, zarif ipekli çarşafı içinde, ufak tefek, iri gözlü ve çok zeki bakışlı, kibar tavır- İr bir kızdı. Çarşafının renginde 1- civert çorapları, tertemiz iskarpinleri, yaptığı işle kıyafeti arasnda bir mü- nasebet arandığı takdirde ancak âşır- dığı Şeyleri üstüne giydiğine hükmet- tirecek kadar yenidi. Polis müdürü bu gürel ve zarif hır. sızı iyice süzdükten sonra gözlerini tekrar kâğıdın üstüne indirerek, bir şey okur gibi sordu: — İkinci defa olaraktır ki sen bü- yük Beyoğlu mağazalarında, herkesin gözü önünde ve güpegündüz eşya ça- eken tezgâhtarlar tarafından yaka» Janarak polise teslim edilmiş bulunu- yor an. Birincisinde, her nasılsa, Be- yoğlu Merkezinden o yakayı kurtar- mışsın ; bu defa telefonla vak'ayı bana bildirdiler, Çünkü sen bana şahsen mühim bir şey söylemek istediğini ileri sürerek beni görmekte israr et- mişsin. Eğer kadınlığına, güzelliğine ve zarafetine güvenerek bu defa da benim elimden ..yakayı kurtaracağım umuyorşan. aldan;yorsun. Çünkü ben vazilesini keyfine asla feda etmiyen bir adamım. Fazla olarak evliyim ve karımı çok seviyorum. e Şimdi söyle bakalım, beni görmekte israrından maksadın ne idi? Polis müdürü sözlerini bitirinee kü- gücük çantasını tutamiyacak ki elleri titriyen kadın, onu yanıbaşını ki sandalyenin üstüne koyarak dua eder gibi avuçlarını açtı: — Ben zannettiğiniz kadar adi bir kız değilim, dedi, size babamın, aile- min ismirli haber verirsem şaşar, ka- lırsınız. Ben kibar bir muhite mensu- but. Akrabam ve tanıdıklarım ara- sında çok faziletkâr olarak tanmırım. Fakat bir bu kuyum var, müdür bey, kanser yarası gibi benden ayrılmıyan mel'un hir tabiat: Mağazalardan öte- beri aşırmak illeti... Hiç ihtiyacım yok. Ailem zengindir. Böyle olduğu halde, gözümde on paralık değeri olmıyan eşyayı çalmaktan zevk duyuyorum. iatimi ailem, akrabam, arkadiş larım, hiç kimse bilmez. Fakat işi © kadar azıttım ki, nihayet karakolia: İ düştüm. Geçen seferki yakalanışımda hüviyetimi merkez memuruna bildir. dim, yalvardım, ağladım, ayaklarına kapandım, bir daha yapmamak şartile beni serbest bıraktı ve ailemin ismine yolları İŞLETMESİ Acenteleri: Karaköy Köprübaşı Tel 42362 — Sirkeci Mübürdar. Trabzon yolu KARADENİZ vapuru 28 Ey- il CUMARTESi günü saat | 20 de HOPA'ya kadar “5929, sİstanbul Asliye Birinci Makkemesinden : Lâster Zilberman Vapur Acenta ndan alınmış 3275 varak ve 50 po lişe No. Ju 49 seferli Milos vapuru ile Anversden gelen AR Makalı ve 4086/1 ve 3 No. hu 2 sandık porse- len düğmesine âit bir kıt'a Ordine zayi olduğundan iptaline karar veril- mesi W. Ubbelohde tarafından talep edilmiş olmakla mezkür ordino. her kimin yedinde ise mahkemeye verme si ve ilk ilân tarihinden itibaren 45 gün zarfında ibraz edilmediği tak- İ dirde ibtaline karar verileceği Ticaret kanununun 638 ci maddesine göre * ilân olunur. (14849) Ticaret İ i v İm 3 8 jikave. Şerefli Adamın Kızı mam Yazan:Mi -FA — hürmeti olduğu #'in rezaletin önüne geçti. Kendisine çök minnettarım. Fa- kat bu sefer serbest bırakmağa cesa- ret edemedi: “Sizi polis müdürüne göndereceyim, vaziyetinizi ona anlatır mez, ben artık mes'uliyeti Üzerime ala» mam," dedi, ben istemişim gibi beni size gönderdi, tabii çok memnun ol dum, çönkü siz halden anlarsınız, aj- lemizin şerefini... Kız devim edemedi ve ağlamağa başladı. Polis müdürü yerinden kalk- mış, onu teselliye başlamadan evvel sormuştu: — Kimin kızısınız siz? Ağlıyan kiz babasının ismini söy« leyince polis müdürü hayretle yerin- den sıçradı ve bağırdı: Ne? Bütün memleketin iftihai ettiği, başmda taşıdığı bir adamın kı- zısınız ha?.. Fakat nasıl?.. Kız çığlığa benzer hıçkırıklara po- lis müdürünün sözünü keserek: — Yalvarırım size, dedi, bana acı söz söylemeyiniz, kalbim zaten yara içinde... Biliyorum, babamın şet karşı ne büyük bir cinayet işlediğimi biliyorum. Fakat hu bir hastalık... Ne yapayım? Kendimi alamadım. İntihar etmek istiyorum. Kendimden, hayır çünkü ben — bu tas na — her hususta çek faziletli ve mağrur bir kızım, bu tabi- atimden iğreniyorum. Kız çantasını açarak birtakım meke tup zarfları ve göğsünü açarak göm- leğinin markasını gösteri — İşte ben bü ismi, bü markayı les kelemek istemiyorum. beni karakola larda, adliyelerde süründürmeyiniz, babamın yüreğine iner, memleket şu zamanlarda muhtaç olduğu bir ada- ms kaybeder. Beni yine serbest bıra- kınız. Bir daha yapmam. Yaparsam © zaman daha ağır ceza veriniz. Polis müdürü epey düşündükten sonra, ağır bir eda ile sordu: — Ailenizin şerefine, namusunuza, babanızın başı Üzerine #öz veriyor musunuz? Bir daha bu hareketi tek- rarlamıyacağınıza söz veriyor müsü- nuz? — Söz veriyorum. Polis müdürü. kızı serbest bıraktı. Fakat büyük Beyoğlu mağazalarında eşya çalınma vak'aları devam ediyor» .du. Kiymetli şeyler de aşırılmağa baş- lanmıştı. Sıkı bir kontrol üzerine ay- nikız üçüncü defa olarak yakalandı, fakat bu sefer esaslı bir tahkikattan sonra anlaşıldı ki kız, © şerefli adamın kızı değildir, sahte mektuplar ve gömlek markasile iki deladır polisi aldatmıştır; hakikatte iyi tahsil gör- #büş, fakat annesi babası öldükten, sonra Beyoğlunda #erseriyane bir ömür sürmeğe haşlamız. morfinöman, isterik bir kadından başka bir şey de- Bilmiş. — —— ilân Kadıköy, Caferağa, Yoğurtçu Çeş- me Şifa'da 38-88 Kadriye uhtesinde- ki ev ile'Şifa gazinosunun bulundu ğu İzmirli İsmail Hakkı whtesindeki yerin mülkiyeti Üsküdar Asliye mah» mesinde münazzal Pangaltıda Bilezikçi sokak 34 No. da Karnik Melkonyan. İstanbul Asliye Birinci Mahkemesinden : Logopulo Pettol tarafından aleyhi- nize ikame edilen iflâs davasının ya- pılah mahkemesinde icra ve iflâs kas nunun 158 inci maddesine tevfikan müddeabih 600 Tirayı maa faiz ve me sarifi muhakeme ile birlikte ve 10 gün zarlında davaciye tesviye veva- hut da mahkem menize ve aksi muamelei kânuniyen ğine ve işbu depo kararı i sabık hukuk usulü muhakemeleri kac hununun İŞİ inci o maddesine tevfi- kan tarafınıza ilânen (tebliğine ve mahkemenin de 4-12-9335 çarşamba saat 13,30 € bırakılmasma karar ve- rilmiş oldğundan keyfiyet ihbarna- menin tej makamına kaim olmak Üzere ilân olunur, (14856) Hukuk