Pi ON ALTINCI YIL. No: 5090 Gündelik BİR DOSTLUK ANITI Kamâl ÜNAL Kayseri kombinasının açılışı; dost Sovyet memleketinde geniş sevinç yarattı. Sovyet tekniğinin, böyle büyük bir eseri, beklenen kapasitesiyle çizilen günde başar- ması dostlarımız için gerçekten övünülecek bir şeydir. Sovyet tek- nisyenleri, orak çekiç damgalı bi- ni aşan makinayı, ana fabrikadan uzak bir memlekete taşıdı, kurdu, şimdi bize hepsinin ince bir ahenk içinde bütün randımaniyle işledi - ğini gösteriyor. Onlar, Kayseri kombinasını, büyük endsütri ha- reketlerinin yeni bir başarısı say- müakla ve bundan ayrı bir tat duymakta ne kadar haklılar, An - cak dostlarımızın sevincini yalnız bu bakımdan ölçmek çok yanlış olur. Sovyetlerin büyük eserlerini, dostlarının işleticiliğine bırakır - ken gösterdikleri sevinç, kurucu - luğun kendilerine verdiği övünç duygusundan daha yüce olmuştur. İki me aleket büyüklerinin, kombinanın açılışı üzerindeki düyüş ve görüşlerini, — karşılıklı telyazılarında okuduk. Molotof yoldaş, Başbakanımızı kutlarken türk endüstrisinin daha bayındır- laşması ve iki memleket arasında- ki sıyasal ve ekonomik çalışma birliğinin sürekli gelişmesi dile- ğginde bulundu. İnönü; cevabında, iki hüküme- tin bütün alanlarda gerçekleştir- meği bildikleri verimli ve sıkı ça- lışma birliğiyle Kayseri'de tükel bir anıt yükselmiş olduğunu söy- ledi. Başbakanımız, Sovyel ağır en- düstrisi askomiseri B. Piyatakof- un başkanlığındaki salgıtın açıl- ma törenine gelmesini de derin saygı beslenen çalışma birliğinin bir belgesi saymıştır. Geniş ve sarsılmaz dostluğun gn yeni anlamımı B. Piyatakof'un İstanbul'dan ayrılırken türk bası- nına verdiği diyevde buluyoruz: * Yeni Türkiye'nin Sovyet birliğine karşı beslediği derin dostluk duygularını yurdun her yanında yakından gördüğünü,, söyleyen askomiser; İstiklâl sa- vaşının çetin yıllarında başlaya ve barış uğrundaki savaşlar için- de genişleyen dostluğun Kayseri kombinasındaki ekonomik ve tek. nik çalışma birliğiyle daha derin- leştiğini kaydetmiştir. Bay Piya - takof, memleketinin duygularını anlatmak isterken şunları söyle - miştir: * Bizim de büyük komşumuza karşı beslediğimiz o nisbette de - rin sempati ve dostluğu, - herkes- (Sonu 5. inci sayıfada) Adımız, andımızdır. Dil Bayaramı gi Ankara l—îalkevinde dün çok güzel bir törenle kutlandı Dün Ankara Halkevi çok par- lak ve çok heyecanlı bir akşam ya- şadı. Saat 18 de yapılacak olan dil bayramı töreni için gelen çağ- rıldar salonu daha bir saat önce den doldurmağa başlamışlardı Halkevt başkanı B. Ferid Celâl Güven Tören vakti geldiği zaman ne lo- calarda ne salonda boş tek bir yer görünmüyordu. Cumur Başkanlı- ğt locasında Bayan Afet'le Kültür Bakanı Bay Saffet Arıkan oturu- yordu. İstanbul radyosunun söyle- vi biter bitmez sahne açıldı. Tö- ven sahneye dizilen müzik öğret- men okulunun kız ve erkek - tale belerinin koro halinda söylediği Erkinlik ve Kurultay marslarivle başladı. Çok temiz ve çok - içten gelen bu bölümsüz ses dalgası ge- niş salonu büyük bir heyecan ha linde dolduruyordu. Kısa bir süreden sonra Halke- vi Başkanı B, Ferid Celâl sah- neye gelerek açış söylevini verdi. Halkın içinden kopan duyguları nı çok temiz ve çok duru bir türk- çe ile anlatan bu söylevi da larca alkıslandı. Devrim Türki yesinin yüreklerden taşırdığı se vinç hislerinin her dakika biraz daha arttığı dinleyicilerin tunçla- şan yüzlerinde okunuyordu. B. Fe- rid Celalden sonra B. Besim Ata- lay türk dilinin genişliğini ve bir çok ileri dillere temel olduğunu anlattı. Onun arkasından Şair B. Münir Müeyyed dil bayramı için yazdığı bir şiiri okudu. Bayan Me- lahat Sümer türk analarının dil iş- lerinde gösterdiği koruyuculuğa dokunarak bundan sonra türk ana- larına düşecek ödevin büyüklüğü- nü anlattı. Kısa bir dinlenmeden sonra Bay Genç Osman sazla ulusal tür- küler söyledi. Cumur Başkanlığı orkestrası türlü parçalar çaldı ve bunlardan sonra, her yeri ayrı ay- rı birer heyecan kaynağı olan Bay Hüseyin Namık'ın “Türk tarihi ve | onunla yayılan türk dili,, adlı söylevi, Şair Bay Aziz'in Dil bay: ramı hakkındaki şiiri ve Bayan Hikmet Rıza'nın Anadolu türkü leri dinlendi. Ve tören saat tam 9 da büyük dil savaşımıza yaraşan bir başariyle halkın dakikalarca uzayan alkısları arasında sona erdi. T.D.A,K,adına verilen * söylev Türk Dili Kurumu Genel Sekreteri B. İbrahim Necmi Dilmen, Dil Kruumu adına İx- tanbul radyasunda şu söy vermiştir! — Sayın yurddaşlar, Üç yıl önceydi: Atatürk'ün (Sonu 2. ci sayıfada) 27, EYLÜL 1985 CUMA Dil bayramı dün yurdun her tarafında büyük coşkunlukla parlak bir şekilde kut- landı. — Romen uçakları hava iyi olursa bugün İstanbuldan ayrılacaklar. — Uluslar sosyetesi konseyi toplandı, Her yerde 5 kuruş İtalya-habeş anlaşma zlığının son durumu Konsey dün toplandı Beşler gene çalışacaktır - Konsey sosyetenin sıyasa sını belitti - İtalyan basını hakkımızı alacağız diyor Uluslar sösyetesi konseyi toplantı halinde Cenevre, 26 (A.A.) — Uluslar sosyetesi konseyi, italyan delegesi hariç olmak üzere diğer bütün devlet üyeleri bulunduğu halde özel bir toplantı yapmış ve bu top lantıda italyan - habeş anlaşmaz- lığının kotarılması için güdüle- cek usulü birlikle kabul etmiştir. Konsey beşler komitesinin ra- porunu her iki tarafça kabul edil- mediği için incelememeğe karar vermiştir. Konsey, sosyete paktının 15 in- ci maddesinde yazılı tavsiyeler hakkında rapor vermek — üzere, italyan delegesi olmadan, bütün konsey - üyelerinden katınç bir “tahrir komitesi,, kurulmasına ka- rar vermiştir. Bu komite işlerine yarın sabah başlıyacak ve işlerini imkân olduğu kadar çabuk bitire- cektir. Beşler komitesi gene kalacak- ter. Çünkü konsey tavsiyeler rapo- runu kabul edinceye kadar uzlaş- ma usulüne devam olunabilir. Konsey bu akşamki ve asam - ble cumartesi günkü toplantıl.cı- nı sonraya bırakacaklardır. Gerek konsey gerek asamble her zaman toplantıya çağırılabilecektir. (Sonu 2. ci sayıfada) Romen uçakçıları EEEE SERAD ASA S RARESENEI Dün: şekrimize gelmilek bök- lenen romen uçakçılrat dün sabah saat dokuz kırkta İstanbul'da Ye- şilköy uçak alanına inmişlerdir. Romen uçakçıları İstanbul - An- kara arasındaki yağmurun - kesil- mesi ve havanın açılmasına inti- zaren İstanbul'da beklemek - 20 - runda kalmışlardır. Uçaklar bu sabah hava iyi olduğu takdir- de Ankara'ya gelmek üzere saat sekizde İstanbul'dan hareket ede- ceklerdir. ÜZÜM ve İNCİRLERİMİZDEN SONRA Fındıklarımızı da değerlendireceğiz B. Celal Bayarın başkanlı ğımnda fındık üretmen ve tecimer lerinin toplantıda gereker Ekonomi Bakanı B. Celâl Ba- yarın başkanlığı altında, Bakanlık binasında 7 ilk teşrinde fındıkla- rımızın üretim alım satım, amba- laj ve sevk tarzlariyle dış pazar- lara gönderilmesi ve önürdeş memleketlerin durumlarını ince. lemek üzere üretmen tecimer de- legelerinin katılmasiyle bir - top- lantı yapılması kararlaştırılmıştır. Bu toplantıda önemli fındık üre- tim yerleri olan Trabzon, Giresun, ve Ordu ilbaylıklarındaki üret- menler ile tecimer delegelerinin bulundurulması lüzumu ilgili il- baylıklara bildirilmiştir. Toplan- tıya memleketimizden dıs piyasa- Jara çokça miktarda fındık satan baslıca satış yapan kurumlar orun taklarının gelmesi uygun — görül- müştür. Memleketimize dışardan her bulunacağı bir tedbirler alınacaktır. yıl 7-8 milyon lira gibi önemli bir servet getiren bu ürünümüz son yıllarda spekülâsyon konusu olmuştur. Ürünün verimli ve be: reketli olduğu yıllarda fia! koltenin yüksekliği bahanesi şürülmektedir. En önemli önür- deşimiz olan İspanya'nın bu yıl fındık rekoltesinin az olmasına karşın fındıklarımızın — fiatları mevsim baslangıcından şimdiye kadar metodik ve sistematik bir tarzda indirilmiştir. Bundan ta- bilğ türk üretmenleri ve türk te cimerleri büyük zararlara uğra- maktadır. Ekonomi Bakanlığı bu- na kesin bir son vermek için radi- kal tedbirler almağa karar ver- miştir. Bundan dolayı 7 ilk teşrin- de yapılacak olan toplantıda ve- rilecek kararlara büyük önem ve- rilmektedir. 7 birinciteşrinde Çankırı saylavı B. » e p ..» 24> Sami Çölgeçen öldü Çankırı, 26 (A.A.) — Çankırı saylavı B. Sami Çölgeçen, bugün Çankırı'da nezfi dimağiden - öl « müştür. Saylavın ce- nazesi, aylesi ta rafından Anka - raya kaldırıla - caktır. (ULUS: Çan- kırı saylavı 8. Sami Çölgeçen, devrim hareket- lerimizde her za man ön sıralar- da Fferagatle ça- lışmış çok - de - gerli, çok içtem a ahlâklı bir yurd: B. Senit Çölgeçem s.verdi. Seçim dayresinde ve iş başında iken birdenbire ölüşü, kendisini bütün tanıyanları çok kederlendirmiştir. Aylesine ve ar- kadaslarına bassağı dileriz.) Genç öğretmenleri - mizin değerli Özverisi Yurdda bilimsizliğe karşı açı- lan savaşın bütün devrimlerimiz - de olduğu gibi tam bir başarı ile sonuçlanacağını anlatan bir ha- diseyi, göğsümüz kabararak okur« larımıza sunuyoruz. Kültür Bakanlığının bütün öğ- retim kollarında yapacağı yeğri « timin temeli olan ve bu alanda en büyük ödevi omuzlarında taşı- yan ilk öğretim öğretmenlerinin cahilliğe karşı açılan savaşın kut- sal köşeleri olan köylerimizde ça- İışmayı bir yurd borcu bilerek ba- kanlığın göndereceği her yerde ödev almayı istemeleri, bu büyük (Sonu 6. ct sayrfada)