el 15.793) SABAHKINDEN! “ Gumhuriyet ,, Spor Yazıcısına Cevabım Cumhuriyet gazetesinde, bir spor kongresi hakkında baştan aşağı ka - asla ve hakikate aykırrolarak değiş- tirilmiş bir şekilde yazılan yazı, ber yandan ve bir hayli de tarafımdan didik didik edilince, Cumhuriyetin spor yazıcı gözü kararmış bir hal de ve ağız dolusu küfürle bana sal. 'dırmağa başladı. Münakaşa mevzuunu tamamile be raktı, hakikatler karşısında tersyüzü etti, Hiçbiri doğru olmıyan söyledik. lerinin birer şamar sertliğile yüzüne vurulması karşısında, aldığı veya da- ha doğrusu hiç almadığı terbiye ica- bı içinin derinliklerinden kopup gel diği anlaşılan bir sürü iğrençlikler. le güya herkesin gözünü boyamağa kalktı, Usul, artık herkesin derhal anlayacağı kadar basit olduğu kadar da adi, malüm, klâsik usuldür: bir taraftan tabanı yağlayıp kaçmak, fakat kaçarken kaşmadığını anlat - ik için küfür savurmak. alnız camımı sıkan bir nokta var: Cumhuriyet gazetesinde zaman sa - man spor yazısı yı e arasında Abidin Daver, Ahmet İhsan, Ömer Besim İmaalarını görmüşlüğüm var- dır ve başka birkaç kişinin de spor yazılarında bunlara yardım ettikleri" ni de bilirim. Fakat “Cumhuriyet gözetesi, min İsmini paravana gibi kullanarak yüzünü göstermeden ba- na küfür eden maskeli terbiyesizin kim olduğunu kestirmekte güçlük çekiyor ve ne yazık ki, ister İstemez, hepsinin günahma giriyorum! Bu saym baylar da bilirler ki meş- hur hikâyedir: Adamın biri, arasıra karşılaşmak felâketine uğradığı bazı terbiyesi noksanların kendisine küfürle karşı koyduklarını — görür ve küfüre nasl karşı konabileceğini bilmezmiş. Pa- kat, gün geçtikçe tecrübe ile öğren- miş ki ayni adamlar, sıkıştıkça, ayni silâhr kullanıyorlar, Bakmış olacak iş değil; üç gün bir tulumbacı kal vesine devam ettikten satıra küfi Yerim en, Ve küfür er Budur ! mek, iyi terbiye almak gibi yıllar is temez. Ondan sonra, her sabah evinden Şikarken, âdetlerini bildiği kimseler hakkında küfürlerin damıskasını & - der ve öyle çıkarmış. Münakışa olun ca, sıkışanlar ve akla, mantığa, haki- kate, terbiyeye uygun cevap veremi yenler kendisine küfür etmeğe başla- dıkları zaman sadece: — Sabahkinden! dermiş. Merak etmişler ve bu "Sababkin - den, im ne demek olduğunu kendi ne sormuşlar, anlatmış? Küfüre küfürle mukabeleye terbi- yem müsait değil. Bu küfürlerin al- tmda kalmağa da gönlüm razı olmu- yor. Onun için, bana gündüz küfre debileceklere sabahları toptan batı. yorum kalıyı ve küfrettikleri ra - man "sabahkinden,. demekle iktifa ediyorum. Bu suretle hem terbiyesiz lik etmiş olmuyorum, hem de içim ra hat ediyor. “Cumhuriyet, yazıcısnın başı si- kıştıkça münakaşa mevzuundan he- bire kaçarak işi daima küfüre döktü. Hünü göre göre ben de hikâyedeki a damı wulüne başvuracağım ve o sütunlarda çıkacak her türlü safsa- ta, muğalşta ve küfür türrühanma karşı “Sabahkinden!”, dalma sabak- kindeni, her zaman sabahkinden! de- mekten başka bir şey yarmıyacağım. Sadun G. SAVCI Kongrede bulunmayanlar kongre kararlarını tasvip ediyorlar Ortaköy spor yurdu idare heyetin- den: 21-7-93$ tarihinde muntakanm senelik toplantısında seçimde kaza nan arkadaşların isabetli seçimlerini memnuniyetle karşılarız. Bu seçim- de kulübümüz murahhaslarınm ma - mam. DÜNYA : Boks Jeo-Louis - Levisky maçı ya şampiyonluğuna namzet Los mühakkak gibidir. olacağı tahmin edilmektedir. mağlüp etmiştir. Davis kı mak üzere İngiltere takımı ralya takımı ile karşılaşmıştır . Avusturalyalı Kravford mıştır piyonu Pol - Şoto Kaliformiyada H mesafelerin en uzunu olacaktır. Ankara bisikletçileri Konyadan döndüler yapıldı. Yarışa Ankaradan yalnız dan da yedi kişi girdi. yecanlı oldu. metrede düşerek, yarışı bıraktı dullah üçüncü, Hamit dördüncü zeretlerinden dolayı bulunamadıklar rı özürle beyan eder. Sayın geçim, yek temenni ederiz. dular, . Aylara, bisikletli Minik | BP YİADb sının eekiz ay sürmesi, fasılalarla ça- ya varacaklardır, Dünya Şampiyonu Bradok 1936 dan Evvel Kimse ile Döğüşmiyecek ! DUNYA AĞIR SİKLET BOK SŞAMPIYONU BRADOK KA LIFO, RNİY, ERİ MAÇLARI YAPMAKTADIR. ALINAN HABERLERE GÖRE RAE EMİN, DEN EVVEL HI” BİR MAÇ YAPMAMAK KARARINDADIR. Lozan SPORU! Şimeling ile çarpışacak olan dün. zenci bu maça hazırlık olmak | Levinsky ile çarpışacak- | nakavut ile kazanacağı Vimbildon'da başlamıştır. Avrupa fi- nalisini Almanyanın, Amerika mın. takası finalisini Amerikaya mağlüp İki maçtan birini Almanlar diğe- rini de Amerikalılar kazanmıştır. A- İngiltere - Avusturalya maçı wi maçına hazırlık ol » Avust- , İngiliz Peri ve Ostini mağlüp etmiştir. Çift müsabakada yine Avustralyalılar ga- lip gelmişlerdir. Bu suretle Avus tralya takımı sıfıra karşı üçle kazan- Uzun yüzme | , Fransız uzun mesafe yüzme şam talinodan Monikaya yüzecektir. Me- safe 75 kilometredir. Bu mesafe şim- | diye kadar yüzme suretile katedilen | Konya, 24 (A.A.) — Dün Ankara bisikletçileri İle Konya İdman yur- du arasında 50 kilometrelik bir varış yüple Talât, Konya İdman yurdun- Yarışın ilk 10 kilometresi çek he- Ankaradan Talât sekizinci kilo - “Eyüp bir saat, on dakika ile birin. ci geldi. Konyadan Rauf ikinci, Ab- olarak aldılar: Her kutluluyorlar. 1 bu törende kendilerine pyd. burada, bugünü tim. İlk söz için bunu bir uğur sayarım. Geçi bir yıl geçti. Bu uzun yıl sonunda burada bulşmayı bize temin ede" genç hukukçulara teşekkür ederek | toplanmayı günün ö: lerimi söyliyeceğim. Şükrü Babana ve genç arkadaşlara ” Tenis | bırakacağım. Davis kupası maçlarının Avrupa Arkadaşlar, bugün (yıldönümünü ile Amerika arasındaki final maçı | kutluladığımız Lozan andlaşmasının önemi, ulusal alanda elde edilen ba- şarıkların arsrulusal alana da geçme- si, kurtuluş savaşının amacı olan tam egemenliği ve erkinliği acun devlet- lerine kabul ettirmiş olmamızdadır. Kurtuluş savaşı, dünya tarihinin gemenliği bütün devletlere kabul et- tirme devresidir. Birinci devre, Atatürkün Anado- waffakiyettir. Gören ve gösteren ii san, gösterme kudretini değil, gör me kudretini bile bazan kaybeder m akı) herkes işte'bu vaziyetteyd bu açı, dehasının İ e bugüne şturan narım, bu uğurda ölenleri rahmeti anarım. E ve bunlara çok ağır ve çok önemi nun Genel bütün işler Lozanda ol. ratın telâkkilerinde, görüşle öhüe, “Tamara ÖTTreTei dendir. Lozanda konuşulan formül şu idi şayan bir devlet mi? Avrupanın Osmanlı İmparatorlu. olan düşünce, Osmanlı İmparaterlu. mak için Lozana gelmişlerdi tersine olan Türk görüşünü de tet kik edelim eğemenliğin ve erkinliğin mesi Lozanda Türkün programı idi. nü bu programla yaşıyoruz. tün temelini buna bağlamıştı İnönü, kavi O anlaşmanın | egemenliğinim kabulüne bağlı oldu- ğunu © kadar kuvvetli ve rsrarla söy- İemiştir ki, muahedeyi kendi dilek» lerine göre hazırlamak istiyen dele geler, kendisine : (bundan çok bah - #ettiniz!) demişlerdir. İsme: İnönü e Küçlükler içinde çalışmış ,7€ büğünü böyle müşkül anlar- e kazandırmıştır... hik kapitülleyonların verildiği yi- in 400 üncü yılında bulunduğumu - Tl? 400 senedenberi frenklerin bun — masıi faydalandıklarını ve Losan ' safhalarını açık söz“ > anlatan rektör: nce, demiştir, Lozan budur, Lo am Türk eğemenliğini kayıtsız, şart- mabede etsek demektir; Lozan meki esi, agıkça Türk feriklâli de- Bu büyük eseri rak memle- kete istikiği a ae İnönünü #yelle anarım, iseri yaratan Atatürktür. minnetlerimi, ona, emdi Şükrü Babanın söylevi eni Bilsel, uzun uzun alkışlar» Griye Üniversite İktisadi Dok- çi Profesörü Şükrü Baban gel tarak e ibte”Pürk hâkimiyetini anla. ha sonraları Türk kanile yu- yakla bırakılması se- yledi. Profesör, bundan sonra Kurtuluş Savaşının süel zafe- ei ve Osmanlı İmparatorlu- Kinin basında keskin bir kılıç gibi sallanan bütün muahedeler hakknda izahat verdikten sonra Kanuni dev- Bütün seneki bugünden, şimdiye kadar tam | me devri, diğeri de bu erkinliği ve €- luya ayak basmasile başlar ve üç bü- çuk yıl kadar sürer. Bu safha, tari- bin en güç şartları içinde başlayan bu devre, tarihin tanıdığı büyük mu- Mütarekenin en umutsuz günlerinde karanlık günlerde şimşeklerile u yolu gören ve gösteren ve bi- £ Ata ürkü, sözlerimin başında,minnetle a- narım (Alkışlar). Bizi bügüne yetiş” tiren savaşta çalışanları saygı ile a- Savaşın ikinci safhası, Loran saf- basıdır. Bu safha o Avrupanın göbe- İe eekiz ay sürdü. Lozan konferansı, 21 ikinçiteşrinde çalışmıya başladı. Konferans, üç ana komisyona ayrıldı işler verildi. Osmanlı İmparatorluğu Savaşa karışmasındaki 1 Fakat, €- ğer temel anlaşması arasında İki ta- rafta yakınlık olsaydı, konferans, i- ki, üç ayda muhakkak biterdi, İki ta- de ta- gd ayrılık ve aykırılık Jışması işte bu aykırılıkların yüzün- Türkiye kendi için mi çalışın bir w- lustur, yoksa başka devletler için ya- ğu ile bütün münasebetlerinde esas ğundan İstifade idi, Devletler, ken- dileri için yaşayan bu imparmorluk- tan en Şok koparabilecek şeyi kap- Karşı tarafın bu telâkkisinin tam Atatürk Anadoluya çıkınca yazdı. ğı sözlerle Erzurum, Sivas, köngre- lerinde hazırlanan milli paktta tam de edil İşte biz, bugün kurtluladığımız gü- be İsmet İnönü, bu Programın önemini anla - muş ve Loğanda konuşmalarının bü » İsmet Türk (Baş tarafı 1 incide) rindeki bir Fransız - Osmanlı emüa- bedesi üzerinde durdu ve ilk kapitü- İ lâsyen kaydının bu muahedede gö -| üldüğüne işaret etti. Düşüncelerini biraz daha yürüttükten sonra Şükrü Baban, muahedeler karşısında Os * mani imparatoşhuğunun durumunu ederek Osmanlı borçları üzerin- de durdu ve bunların Lozanda nasr karşılandığını anlatarak dedi ki; B ugünü bize verenler büyük İ dırtımaları, birçok mücadeleleri yen- ler ve çok muvaffak olmuşlar - Mezunların söylevleri | Profesör Şükrü Babandan sonra mesvelardan Muzaffer Gençay çok alkışlanan şöylevini verdi, Muzaffer Gençay, Sevr'in padişaba nasıl imza ettirildiğini anlattı ve bunun Losan- da nasıl yırtıldığını söylüyerek dedi M5 Loşan, ölmüş sanılan bir mil merikan 19 yaşında Buc, Alman | en güzel sayfalarından biridir. Bu | letin Türk kılıcile dirildiğibin Cr (Henkel)e 11-9, 7-5, 6-8, G1 galip | savaşın iki safhası vardır: ul ül | hidir hedelere, | gelmiştir. keyi kurtarma ve bunun: üzerinde) ( Lozan, bükün saçma mwihe Alman Kram Amerikalı Alisonu | tam erkinliği ve eğemenliği elde et» | daha o saman Türkün attığı Ür © ledir, Lozan, emperyalist kuvvetlerin kı- rıldığı bir gündür ve nihayet Lozan, bir devletin doğuşunun ilk işareti" dir. Genç hukukçu: “Biz iyilikleri oldur ğu gibi, fenalıkları da unutmıyan bir milletiz... dedi ve egemen 'Türkiye- de kadma, erkeğe hitap ederek bu - | büyük günü kanları babasına bize ya şatan Filistin, Çanakkale, Galiçya, ve Kurtuluş Savaşı şehitlerini arilu. Muzafferden sonra mezu Halil Rifat Onat, heyecanir bir söy- lev verdi ve Lozunı, devrim ülkesi büyük Türkiyenin harp sonu siya- sasmın geçirdiği arsnılusal bir imti- hanın yıldönümü olara tanıdığını söyledi ve dedi ki: “.« Lozan, henüz cephe yorgunlu- ğunu alamamış, çizmesinin tozunu İ Silemeden siyasal iyi emeller için koşan İsmet İnönünün bir utkusu - dur... Söylevi alkışlarla kesilen ateşli genç, Lozanda nasıl dayanıldığını ve egemenliğin nasıl kazanıldığmı an- lattıktan sonra sözünü şöyle bitirdi: j İ <— Kafamda wlus aşkı, gözlerim de atamdan gelen erkinlik var. On ların Sevr'i üstünden, biz, Losana gi diyoruz. Tam on iki yıl önceki bu - günün kahramanlarını alkışlıyoruz. Ne mutlu Türküm diyene, ne mutlu Lozanı görene... . Kürsüye alkışlar arasında Bülent Esen he e Bülent Esen, ateşli söylevinde: “— Bu vesika, dedi, yalnız şiya > sal saferi ifade etmez, ayni saman «(da Türk ülumnün #inansal, ekono * mik ve hukuki bir belgesidir de. Le- san vesikası, yalnız arsrulusal bir senet olmak vasfında değil, bundan . | üstüm olarak, egemenliği ifade e- den bir hüsusiyettir. Lozan imzası, bir hukuk enştitüsünlin üzerinde du- racağı bir vesika değil, bütün bir yutdun tek bir yürek ateşile kutlular yacağı bir aferdir. Biz, Dumlupımardan kopan aver hatlarımızı 9 gün gibi kısa bir za- manda İzmir rıhtımlarına dayayan bir ulusun öz evlitlarıyı. € jinde yapıldı ve arada bir kesilmek” Törenin sonu Söylevler bitti. Törene sen di, Hukuk Talebesi Kurumu —— dan hazırlanan otomobillerle Tak - sim Cumhuriyet anıtına gidildi. Süel bei — önünde İstiklâ) marşını çaldı. Muzaffer 7 Bülent Esen, Halil Rifat Mi Kerimden müteşekkil heyet anıta büyük çelengi koydu. Heyet bundan sonra, Dolmabahçe sarayına giderek Curmur Başkanı A- tetürke Lozan günü münasebetile gençliğin saygılarını sundu, Kendi lerini Atatürk namma Cumur Baş « kanlığı Genel Sekreteri kabul etti, İsmet İnönü ve Abdülhalik Ren - daya tazim telgrafları çekildi. Radyoda Lozan günü münasebetile gece rad yoda da neşriyat yapılmıştır. Mezunlardan Nuryllah Kunter, ge- çe radyoda verdiği söylevde Sevr ve | Lozan muahedelerini mukayese et- miş ve Lozan muahedesi hükümleri- ni kısaca anlatmış ve demiştir ki: “ — Misakı milliyi, Türk ulusunun | bağtızlığı İşin bürün acuna kabül et- | millet, Türktü, Çünkü, onun | başında, Türkün yüksek karakterini toplayan Atatürk vardı. Ne mutlu bize; hem Türki real üz, hem de Atatürkü- | Halkevlerinde | 24 temmuz Lozan gününü kutlu » Ea İçin şehrimizdeki Halkevle - | inde gece miaamereler, evle: verilmiştir. ei Beyoğlu Halkevinde toplantı, Kadıköy 18,5 ta bir Hulkevinde de Lozan gününü kutlulama töreni ya- pılmıştır Beyoğlu Halkevinde 18,5 ta veri- zan gününü anlatan çok açık bir söy» levile başlandı. Halkevinin spor şu- | besi mensupları, davetliler çıktı veher sözü alkışlarla ke- | | evlenmiş günü dün Üniversitede . büyük törenle kutlulandı önünde bir geçit resmi ve muhtelif idman hareketlerinden sonra iki takım be linde bir basketbol maçı yaptılar. Dav ; gece geç vakte kadar hü- yük bir neşe içinde bugünü kutlula- dılar, İstanbul Halkevi de sant 21 de A- lay köşkünde bir müsamere den * lemis ve toplantı çok parlak olmuş tur, Müsamerede gençler mili bir piyes temsil etmişlerdir Habeş Meselesi : (Bayı t incide) yazmaktadırlar. o Londra, 24 (A.A.) — Londra» daki umumi telâkki, Italya - Ha beş hakem komisyonu, mutavas. sıt hakemin seçiminde anlaşsa bile, Uluslar Sosyetesi konseyi- nin barış tehdidinin ortaya koy- duğu meselelerin hepsini ince- lemesi lâzsmgeldiği merkezin dedir, On ikinci maddeyi İtalyanmı kendiliğinden ileri sürmesi te » menni edilmektedir. Bu madde, İ Uluslar Sosyetesi üyeleri arasın da münasebet kesilmesini mu - cp olabilecek anlaşamamazlık halinde, hakeme veya konseye baş vurulmasını derpiş etmekte ve hiç olmazsa hakem kararı ve ya konsey raporundan sonra, Üç ay zarfında harbe müracaat edil mesini menetmektedir. İnsanlarda Elektrik Bazı insanlarda diğerlerine nazaran çok fazla elektrik kuv- veti vardır. Bunu ancak saçla- tını taradıkları, yahut demire do kundukları vakit görmek kabil ölur, Şimdiye kadar tesbit edil miş kayıtlara göre hakiki vak'a lar meyanında çıkan kavılcım- lardan havagazının tutuştuğu görülmüştür. İngiliz dilinde 45,000 den fazla kullanılan kelime vardır, Ancak bu lisanı söyliyen ve ya» zanlar arasında vasati olarak kullanılan kelime adedi 183ğ geçmemektedir. Rusyada son yapılan umumi seçmede muvaffak olan namzet- lerin üçte birini kadın üyeler teşkil etmiştir. Halkının ekseri» yetini erkekler teşkil eden mer- kezi hükümet Moöskovada bile 2,100 üyelikten 700 ünü kadın. lar kazanmışlardır. Yeryüzünde en derine dalan dalgıçlar arasında birinciliği Rusyalı Smolnikov kazanmıştır. Beyaz denizde Kandalak körte- zinde 17 yıldanberi denizin di- binde yatan Sadko adlı buz kı- ran gemisini 1933 yılında deni» zin yüzüne çıkarmak işinde yir- mi yedi metre dibe dalarak buz gibi suda üzerinde kauçuk bir elbise ile yedi buçuk saat kal- mıştır. Renkleri açık ırkların derile- rini güneş karartamamaktadır. Meselâ Çinliler, Sandwich ada- lıları ve Fuegili'ler yazları gü- neşin teşirile kararmak yerine daha beyazlaşmaktadırlar. Yeryüsünde yaşıyan insanla- rın dörtte birini kanuni şekilde ana ve bubadan d. i- yanlar teşkil etmektedir. Bun- İar en kesif olarak yirmi muhte- Hf memlekete yayılmışlardır. Bizim görüşümüzle piç sayılan bu çocuklar, yaşadıkları memle- ketlerde tıpkı diğer çocuklar gi- bi ayni hukuk ve imtiyazlara sahiptirler. Gerek dini, gerekse sivil kanunlar onlara her türlü hakları vermektedir, , İnciler, hacim İtibarile biribi- rine nazaran çok büyük farklar arzederler. En ufak inci en bü- yük inciden 8,500 defa daba bü- yüktür,