S 32.8.035 İŞ Çİ VE ESNAF SAYFASI 1- Çikoılata Fabrikasının, 2 -Trikoiaj Fab- rikasının İşçileri Arasında Dolaştım ! İş baş Liyotn çikolata Tabrikasında çalışan işçi kadınlar, fotoğrafçı ile beni, İş Kanununun tatbika- | tını teftişe gelmişiz gibi; büyük | bir alâka ve derin bir heyecanla ayağa kalkarak karşıladılar. Fabrikayı bize gezdiren pat- ronlardan Yorgi Amaslidis ile konuşuyoruz. Patron, anlatıyor: — Şimdilik 80 kişi kadar ça- İıştırıyoruz. Eskiden, işler çok- tu. 150 işçimiz vardı. Faaliyeti- miz azaldıkça işçilerin adedini de indirdik. Ben sordumt / — İşçilerin sağlığı ile meşgul Oluyor musunuz? Patron cevap verdi! — Fabrikanın doktoru var. Haftada iki gün gelir, hafif has- taların, ayakta tedavilerini ya- par, Ağır hastalar olursa, Cer- Yahgaea Haseki hastanelerine Yyatırır. , — İşinden çıkardığınız işçile- Te tazminat verir misiniz? — Mümkün olduğu kadar gö- hüllerini almağa çalışırız. Çı- karmağa karar verdiklerimize, on beş gün önceden kendinize iş buhun, diye haber veririz, — En fazla çalışan işçileriniz hangileridir? Kadınlar mı, er- kekler mi, gençler mi, orta yaş- hlar mı? | — Biz bütün İşçileri, faydalı olacakları yerlerde çalıştırırız. Gençlerin, orta yaşlıların, ka- dınların, erkeklerin ayrı ayrı Kgörecekleri işler vardır. Yalnız şu kadarmı söyliyeyim: Küçük- ler, orta yaşlılardan fazla iş çı- karıyorlar, Orta yaşlılar, biraz çabuk yoruluyorlar. Buraya ge- len genç kızlara ilk iş olarak manikürlü tırnaklarımı kestiri- riz. Sonra fabrika içinde, tuva- letli kadın bulundurmayız. Ka- dınlar, buraya gelince, parmak- Jarından yüzükleri, kollarmdan bilezikleri çıkarmağa mecbur - durlar. Böyle konuşa konuşa işçilerin bulunduğu yere geldik. Birer birer işçilere soruyo- rum: . — Senin adın? — Fethiye... — Kaç senedir buradasın? / — * sene var, İlk girdiğimde Bündeliğim 45 kuruştu. Şimdi ! ın nezareti altında böyle ça 60 kuruş alryorum. Haftada an- l cak 4, 5 gün iş oluyor, Bir erkek işçiye döndüm1 — Ya, senin adın? — Celâl... 7 senedir çalışıyo- rum. Girdiğim zaman gündeli- ğim elli kuruştu. Şimdi 110 ku- rüş alryorum, PF çat iş olmadı- ğı için, haftada dört günden fazla çalışamıyorum. .— Günde kaç saat çalışıyor - sun? — Sabah, 8 de iş başı... 7 de paydos... Bir saat te yemek ta- tili yaparız. İşçi Ahmet: — Bir senedir çılışryomm.l Haftada üç dört gün iş çıkıyor. | Keşki hergün iş olsa... 1 Rizeli Nadire; — ış billikten sonra, grup halinde bir araya loplanıı; &)e S lışırlar... rıyorduk, Şimdi 8 - 10 kişiye güçlükle iş buluyoruz. Piyasa- daki kriz ve bir kısım vergilerin ağırlığmdan dolayı işçileri | azaltmağa mecobur - olduk. Sek- sen parça makinemizden ancak on tanesluij çalıştırabiliyoruz. Nasıl fazla adam çalıştırabi- lelim ki, bir ayda tam faaliyet- le ördüğümüz kazak, hırka ve diğer örgülü eşyayı, bir senede satamıyoruz, — Yizi asıl büyük zararlara sürükl'yen, vergi ka- çakçılığıdır. Bu kaçakçılarla re- kabet etmek imkânı yok, Öte yandan, ucuz satabilmek kay- | gusile malın cinsi gitgide kötü- | leşiyor. Hasılr pamuk fiyatlarının inip çıkması, rekabetin fazlalı- perer KA ? böyle eğlenirler... — 56 yaşındayım. Doğru lâf. Sekiz yıldır, aha buradayım. 90 kuruş alırım gündelik... Ama elime 70 kuru geçer. Formala- ri temizlerim.. İşim bu... Balat- tan hergün buraya yayan geli- rim, Öğle yemeğini bir paket çikolata yer, geçi'rim. Akşam yemeğine de Allah ne verdise yerim, 18 yaşında bir çocuğum var. O da burada çalışır. Geçen sene, otomobil çarptı. Başparmağıma bak.. böyle sa- kat kald:. Ağı. hizmetler yapa- | mıyorum gayri... Bayezitte İbrahir Fevzi tri- kotaj fabrikası : 3hibi Tevfik anlatıyor: — Eskiden 48 - 50 işçi çalıştı- .Trikotaj fabrikasının seks işçileri çalışırken ... en kuruşla &v geçindiren ğı, muamele vergisinin ağırlığı buhranın başlıca sebepleridir. İstanbulda bulunan 47 triko- taj fabrikasından bugün ancak 7 tanesi çalışabiliyor. İş Kanunundan da küçük bir şikâyetimiz var. Bu kanun, bizi işçiye bağlıyor. Fakat işçiyi bi- ze bağlamıyor. İş büroları bu- lunmadığı için, herhangi bir gün sebepsiz işini brrakıp giden işçiyi de mes'ul etmek lâzımdır. Patronu dinledikten sonra iş- çileri de dikledim. 18 yaşında Nuriye: — 3 senedir burada çalışryo- rum., Gündeliğim 85 kuruş. Amna, bundan vergi de kesiyorlar. Doktoru ne yapacağız biz. Hastalanırsak, doğru hastane - ye.. Evim Aksarayda.. Her sa- bah yedide evden çıkar, fabrika- ya gelirim. Babam tütünde, haftada dört lira kazanır.. Ben de 5 - 6 lira çıkarırım. Annem ev işlerile uğrasır, geçinip gide- TiZ. Şaziye 28 yaşında, girdiği za- man 100 karuş gündelik alırmış. Şimdi 80 € inmiş. İş'tolmadığı için, Babası, annesi, çocuğu var. Hepsine kendisi bakıyor, Bir şikâyetleri olup olmadığı- nı, işçilere burada da ayrı ayrı sordum. Hiçbirisi halinden şi- kâyetçi görünmedi. İnsan, ka- naatin tükenmez bir hazine ol- duğunu, işçilerle görüşürken daha iyi anlıyor, — S. Güngör verilmesi İşçilerden birçok imzalarla aldığımız mektuplarda hafta tatili kanununun icapları göz önünde tutulmadığından şikâ yet edilmektedir. Şikâyetin baş- lıcası şadür: İstanbulda çalışan bazı mües- seseler, işçilerinin cumartesi gnüleri öğleden sonra çalışma- dıklarını ileri sürerek yarı gün- deliklerini kesmekte devam edi- yorlar. Bazıları da cumartesi günkü az çalışmanın sözde zi- yanını çıkarmak için işçilerini diğer günler çalışmıı saati dı- şında da çalıştırıyorlar. Böylelikle, kanunun tanımış olduğu işçi hakkı kayboluyor. Henüz İş Yasası çıkmadığı için, esasen birçok müesseselerde i - çiler, 8 saatten fazla çalıştırıl- maktadır. Cumartesi günleri - nin yarıya inen mesaisi, öteki günlerin fazla çalışmalarına an- cak başbaşa gelir. Bu böyle ol- duğu halde, işçilerin, yarı gün- deliklerini kesr*>k, yahut onla- rı kıyasıya çalıştırmak hiç te doğru değildir. Kaldı ki, son günlerde, Ekonomi Bakanlığı da bu haklı şikâyetleri ele ala- rak işçilerin cumartesi günleri yarım az:t yapmalarını karar- lTaştırmış ve icap edenlere kara- rını bildirmiştir. Hafta tatili ve dükkâncılar Hafta tatili hakkında yapılan | bir haksızlığı size göstererek, | bunun önüne geçmek için yük- sek yardımınızı dileriz. Cumartesi günkü gazetelerde” kimlerin açık ve kapalı olacağı ayrı ayrı gösterilmiş!i açık | olan yerler arasınca *T inşaiye satan küçük yerler” di- ye yazılmıştı. — Demek oluyor ki, büyük yerler kapalı olacak - lardır. — Mesele küçüğü tesbit etmekte, Acaba. Galata piyasa- sındaki o büyük mağazalar — ki biz buralarda çalışmakta- yız—kı k mü sayılırlar? Bun- lar küçük ise acaba büyükleri mahalle arasındaki dükkâncık- lar mıdır? Açık olüp olmryacağımızı Galata nahiyesinden sorduk. Alış veriş yapıyorsanız açıksınız dediler, fakat İstanbul tarafm- da ayni malları satanları polis, kanunu tatbik ederek kapatmış. — Bizim de, herkes gibi saat 13 te işimizi bırakarak rahat etme- ğe ve lâzım olan öte berimizi almağa hakkımız vardır. — Pi- yasamızda herkes hatta patron- lar bile cumartesi günü saat 13 te kapatmağa razı, fakat arala- rında uyuşamadıklarından bu ancak kanunla olabilecek. Tan'a güvendiğimizden bu dileğimizin yerine getirilmesi- | emei İŞÇİLERE YAZIK OLUYOR... Cumartesi günü her yerde yarım azattır, çalışanların gündelikleri tam olarak gerektir! ni sizden sabırsızlıkla bekleriz. Galatı piyasasında hırda- vatçı ve malzemei inşaiye mağazalarında — çalışanlar mamına' M. Seyman Açık kalan hanlar Cuma tatili pazara çevrilince tumartesi günleri saat 13 ten itibaren yazırhanelerin ve mües- seselerin kapanması mecburi ol- du. Haftalarca gazeteler yazdığı balde hâlâ Galatada bazı han - lar cumartesi gürleri akşama kadar açık kalmaktadırlar. Ka- nun herkese ayni hak ve vazi- feyi verdiği halde bir hanın sa- at 13 te ve sanındaki hanın ak- şama kadar açık bulunması doğ- rTu mudur? Alâkadar memurların bu ha- le son vermelerini ve bütün han ve yazıhanelerin cumartesi gün- Tütün işçileri tütün yapraklarını böyle ayıklarlar.. K Fabrikadan çıkarken işçileri böyle yoklarlar. leri saat 13 ten itibaren kapat- malarını dilerim, N Eşref