ni ç Kuvvet: “Römür, petrol, suf.. Bu üç kuvve tin — yalnız ekonomi, kapital âle- iinde değil — sıyasal, ulusal alanda mühim mevkii vardar. Bu üç kuvve. te en çok dayanan en güçlü, en zor- Ju ulustur. 18 inci asrın ortalarına doğru dün- ya ieömlir istihsal 200.000 ton ke dardı. Bunun da hemen hemen yarı sını Fransa çıkarırdı. Kömür, bundan elli önce: kadar rakipsiz idi, Yininei ve makineleşme, rasyonalleşme işinde in âmil kömür oldu. 'ömürün istihsali son 150 senelik kısa tarihinde 3000 misli arttığını görüyoruz. Bir isatistikte 1920 yı- İkndaki acun kömür istihsali 1 mil- 7 22.000.000 tondur, müre sonradan takipler çıktı. Petrol ve su!,, Sarı ve b Kireveti; İşte 1913 te dünyanın işletme kuvvetlerini, üç eleman, aralarında şu nispetle paylaşıyorlardı. Kömür ile 93.5 “6 Petrol ile 12 Ye Su ile 2.3 1930 senesinde kömür, mevkiinden “o 18 kaybetti. İşletme kuvvetinde taş kömürlinün mevkii 9469.4 oldu. Linyit kömürü ile beraber 9ç 74.5. Petrol ise 94190 bir terakki gös- terdi, 1930 da petrolun dünyada iş- letme kuvveti nispeti 2520.7 oldu. Su kuvveti de 94,160 arttı. İşletme kuvvetindeki yeri 97 5.8 i buldu. 1913 ile 1929 arasmdaki kömür kullanılmasının artışı 65 10 dur. Fa- kat 1929 - 1934 arasında düşüş nis- peti de 95 20 dir. Buna karşı petrol istihsali başdön- dürücü bir hızla ilerliyor. Petrolün istihsali 1934 ün ilk dokuz ayında 1933 ün ilk dokuz ayından 60 mil- yon baril fazladır. Yani: 1934 te 1.123,186.459 1933 te ise 1.063.163.224 barildir. Birleşik Amerikada artma miktatı 4.064.000 barildir . Nispeti 96 0,59. Diğer memleketlerde ise çoğalma 55.959.235 barildir. Artıma nispeti 2 14.62 dir, o Petrolün ebemiyeti,genel savaştan bilhassa Alman - İngiliz İskajarak deniz kavgasından sonra belirmiştir. Son zamanlarda tecim ve en çok hap gemileri işletme kuvvetini pet- tadırlar. Her ulus deniz yapılarınm kazanlarını petrole uydurmaktadır- | lar. Bundan başka otomobiller, tayya- reler, top çekenler, tanklar yalnız petrole işler. Petrolü olmuyan bir memleket bütün bu müdafaa vasıta» latından mahrum (gibidir. Öyle ya, ârkası gelmeyince nekadar depo edi- İcbilir?, o Hem muhafazası da De güç! şte yukardaki şu genel bakıştan sonra petrol araması gibi önemli bir işi ortaya çıkaranları takdir etmiye- cek bir Türk var mıdır?.. 300.000 'i- ra sarfedilmiş veya daha fazla edile- cek?.. Evet, edilecek, hem edilmeli de... Bu fıkara milleti zengin bir işe giriştirmekle hiçbir zaman hata edil Elek n m tarihi gözönünde, 'etrol Musulda sathidir, © şletmeğie müsait değildir. Hem hangi sermaye ve imizle,, dendi, durdu. Yıllar geçti. Oralarını ve onu Türk Va; süngülerimizle koruduk, yer yüzünden sizanlarırın da Basra körfezine akmasına baktık. İşte nihayet yalnır Gerkükde Baba- gurgur mevkiindeki bir kuyu günde Kömür, Petrol, Su etme serdi. Iki de ayni teraneyi bugün de, ürürenler yazdır. “Türliyedili” pet. BORSA 1 Haziran SALI PARALAR rol sathidir. İşletmeğe müsait de, saz dir. Hem hangi sermaye ve telenisi- 620 — yenlerimizle,,, 126,— Bu sözler yurt sevenlerin ağzından mn sıkmaz. Bugünkü (| tayyarelerimizi, | © 20 Belçika Frangı 3i— Yârm çoğalacak uçaklarımızı onunla | 20 Drahmi 24 işleteceğiz. Toplarımızı, tüfenkleri - 20 İsviçte fe 814— mizi onunla yağlıyacağız, ona muh-| 7) Lewe > tacız. Mademki toprak üstüne kadar da sızıyor. İşleme kabiliyetini mey- dana çıkarmalıdır. Evet, petrolün Arsıslasal ehemmiyeti kadar da dar laveresi vardır. Bu dalavereyi de ye» necck organizasyondur. Hem çok sı- kı bir organizasyon! İşte Musulun yakın tarihi gözü- müzün önünde... Türkiye toprakların birçok yer- lerinde de bu değerli akıcı cevher sızmaktadır. Bunlardan hangisinin | işletmeye elverişli ve kârk olduğunu | bilgili, sıkt bir etüt belli edecek. Petrol alanlarımız çok olduğundan ümidimizin büyüklüğü haksız değil dir, Bu İş bir taraftan yapıla dursun. Fakat bugün petrol yalniz su halinde fişkirmeyor ki... 12000 ton petrol fışlarttı. Şimdi ka- pitalizm milyonların o zenginliği Almanlar memleketlerinde bulun. | Jeyivre Pranar mıyan petrolu kömürden çıkarıyor-| Florin lar. Şimdiye kadar Almanyada ter- | © Çekoslovak kuronu kibi petrol synthâtigue istihsal eden | ( Avusturya İk yalnız “İ.G. Parben Leumwerke, | za” N İdi. Bu esas üzerinden Almanyanın | Zioü VM 1934 senesinde petrol istihsali 200 | Pengo 45140 bin tondur. Son zamanlarda diğer | Ley 785443 firmalar da fabrika inşasına başladı. | Deer a lar, dört tanesi de bitmiş, diğer üçü | Cerneveis 1008 de yapılmaktadır. Ruhr'da Mülheim- | © İsviçre kuronu 315 daki fabrika 125.000, Schlesien'deki Waldenburg'da 80.000 ton istihsalât ESHAM kabiliyetindedir. SİL ipi Sanayileşme programma göre Al- | Iş Bankası Mü. s0— manya petrol ihtiyacını 1937 yılında | O» O» N 80 kâmilen dahilden kendi temin ede-| ağdeli 2460 Değe çektir. Fransız fen gazeteleri bunu 5 «100 4250 çok iyi görücülüğe hamlediyorlar, | Sirkeihsyriye 18 âncak Almanların buna 1940 da mu- Tramvay 20 vaffak olacaklarını yazıyorlar. Yani zi » Nektar. — esasa bir şey diyemiyorlar, Reji © Nu Bu hal ortaya bir hakikat çıkarr- Arlan Çimento 10,15 yor: Düne kadar kimya lâboratuvar- Merkez Bankasi m larında profesörlerin bir kaprisi e gg e kömürden petrol çıkarma artık eko-| Şirine değirmencilik TAŞ, | 8— nomik bir iş olmuştur. Acun tecim Şark Değirmenleri 0,0 Şark merkez ecsanesi 460 ve kapital alanına yayılmakta, hatta ya; bile. Zongutankan bir trasit fabrikası kurduk. Taş rünün şimik ve değerli madd alacağız. Bu arada benzin de edeceğiz. Şunu da ilâve edelim ki, kömürden çıkan benzin tayyarelerin en emniyetli işlerinde, meselâ en yüksek rekorlarında kullanılıyor. Fakat ne de olsa, burada çıkacak benzin bizim ihtiyacımız karşısında zemzem suyu hadar azdır. Tayyare- lerimizi besliyemez. Halbuki bizim bu akıcı maddeyi mutlaka cide ct- memiz, yalnız ekonomimiz için de Fil, ulusal müdafaamızın bütün va- srtaları için lâzım. Hem çok, pek çok lâzım O halde ne yapmalıyız? Maden kömürü alanlarımız bol ve geniş. Zonguldağın işliyen dar saha- sında bile bugünkü istihsalimizi bir- çok misline kolaylıkla arttırabiliriz. Söğütözü civarının maden kömür- leri tamamen bir kız gibidir, el sji- rülmemiştir. Elem cins, hem de mik- tardân yana Zonguldak havzasının üstünde olduğunu. mütehass:slar id- dia ediyorlar. Analiz raporları da meydanda ya, Kömür isulsalimizi arttırmak, sa- tabilmek için dış piyasalarda aman- sız bir rekabetle çarpışıyoruz. Beri yandan da petrol ve müştakkatı için yoruz, © Bunlar hize gösterir ki, kömürden petrol çıkarma bize değerli bir etüt, batta hemen ortaya Çıkacak bir iş mevzuudur, e Bundan başka bizim yer. yer ras- geldiğimiz bitümlü şistlerimiz var. Şist bitüminelere de katılaşmış pet- rol dense yanlış değildir .Belki bun- lardan işletme gözüyle en iyisi, İz- mit civarmdaki Bahçecik bitümleri- dir. Genel savaşta kendi mühendisle- ri fakat Türk hazinesinin parasiyle yapılan umumi maden etüdü netice- sinde Almanlar Ergani bakır mâde- hinin, Avusturyaklar da Bahçecik madeninin — sulhün aktinden altı ay sonra işlemek üzere — imtiyazını İs- temişlerdi, Bu madeni de İtibarı Mi H bankası — Tıpkı Ergani gibi — bir Avusturyalı banka ile beraber mukaveleyi imza edip ticaret nezare- ti dosyasına teslim etmişlerdi. Bu vak'ayı yazmaktaki amacımız Bahçe- cik madeninin işletme kabiliyetini anlatmak içindir . Bugün şimik fabrikalar istihsalâ- tında fen çok ilerlemiştir. Son âna- lizler de gayet iyidir. Saha da mil- PERŞ AŞ A AYPA 12.6.935 2 YAZAN M. ŞEVKİ Hava Saldırışlarına ve Gaz Muharebele- rine Karşı Korunma Tedbirleri Gaz maskelerini tecrübe eden bir müfreze si Gaz sığınakları: Zehirli gazlardan topluca ko- runma, bilhassa daha sulh za- manında yapılmış güzel terti - batlı sığınaklarla mümkündür. Bu sığınaklar bir defa tahrip bombalarile yıkılmamak için yer altında ve üzeri 3 « 4 metre kalınlığında beton, yahut topra- ğın cinsine göre 20 - 25 metre toprak tabakasile örtülü olur. Sonra içerisine zehirli gazm gir memesi için pencere ve kapısı çok mazbut yapılır. Pencere ve kapının kenarlarına lâstik veya kumaş kaplıyarak aralık bıra - kılmaz. , Bunlara rağmen zehirli s-— içöri girmemesi için en iyi çare içerideki hava tazyikini yüksek tutmaktır, Meselâ kuvvetli tu- lambalar vasıtasile ya hayli tik V klar- 75 :seklerden çiğ şek uzal pi | tazyik etmek, dışarıya nazaran yüksek tazyiki mümkün kılabi- lir ve içeride bu tazyik yüksek- liği olunca gaz da giremez. (Bu tazyik fazlalığı 18 - 20 milimet- re cıva sütunu kadar olmalıdır.) metre kalınlığına kadar teksif | iperite karşı sulu kireç kayma- etmek hayli güç bir iş olduğu | ğu.) Bu işler, başına müvellidül- için bu gibi yerlerde bu irtifala- | humuza aleti geçirmiş ve dışar- rm daha yukarısımdan bacalarla | dan teneffüsü menedilmiş kim- hava emerek sığınak içerisine | seler tarafından yapılır, üflemek zehirli gazlardan koru-| Enbüyük tehlike iperit ga- maya yararsa da bomba tesiri-| zından gelir. Gece atılan iperit Je bacanın yıkılması kabil oldu- | gazları mayi halinde yere dü » Zu için hücum esnasında bu te- | şerler ve sabah güneş çıkıp or- sisatm faaliyetten kalması teh- | talığı ısıtınca bu gaz tebahhur likesi vardır, En iyisi mümkün- | ederek yayılır ve en büyük fe - se yer altından ve çok uzaklar-| nalığı yapar. Bu sebeple gece daki tepe, tümsek gibi tabii yük- | bombardımana tığramış yerler- seklikler içerisinden geçirerek | de ertesi sabah çok temkinli ha“ hava çekmektir. Bu sığınaklara en evve!»s9*€ kullanamıyacaklar, çocuk” lar, hastalar #enatfüs güçlüğü sencmer alınır, yer mahdut ise maskeliler için başka sığınaklar veya odalar ihzar edilir. Hava alıcı ve hava kirlenirse temizle- yici tertibatı olmayan, kapı ve pencereleri çok muntazam bu - Kurumayan yete “Bigamnları emniyet yerine tehlike getirir- ler. Çünkü zehirli gazlarmn ağır- lığı hemen daima havadan çok fazla olduğundan bu yavaşçacık yerlere akarlar ve zehirlenme tehlikesi dışardan daha fazla olur, Gazları düz arazide 15-20 yonlarca ton gösteriyor. Petrol kaynağı işi nekadar değerli ise de bunun tatbik sahasma çıkma- sı da zaman, biraz da şansa bağlıdır. Bu iş yapılırken bugün ulusal petrol ihtiyacımızı acaba buralardan temin edemez miyiz? Belki arama işine döktüğümüz para ile böyle bir fabri- ka kurar, istihsalât devrine geçebili- riz. Vakıâ akıcı bir halde petrolü toprakta bulmak daha kürir olabilir, ama aradığımız cenüp hududuna çok yakın sahalarda çıkacak petrolun kurulması, korunması, nakliyesi de, Bahçeciğin deniz kenarındaki vaziye- tile karşılaştırınca, bu ölçüştürmeden acaba (Bahçecik bitöümleri (lehine önemli bir nokta bulunmâz mı?.. Evet, bunların hepsi şeflerin ona- yına değer etüt mevzularıdır. Çün- kü yurd ve ulus meselesidir. Sadrettin ENVER Evlerin bodrum katında yapı- lacak sığınaklarda da keyfiyet aynıdır. Bütün kapı ve pence- reler pek muhkem kapatılır, ge- riye tek bir kapı bırakılır, bunun üzeri de hücum esnasında sık bez örtülerle kapanır ve bezler gazı geçirmiyecek mayilerle 1s- latılır. Zehirli gazlarla kirlenmiş yer leri temizlemek te haylı güç bir iştir. Binaların içinde hariçten hava almak ve tulumbalarla bu- nu tazyik etmek tertibatı yoksa saman, ot gibi şeyler yakılır ve bol duman ve hava cereyanı te- min olünur. Püskürgeçler ile gazların tesirini izale edici kim- yevi maddeler sıkılır, (Meselâ reket etmelidirler. İperitin tesi- si de hemen görülemiyeceği için forkmma varılmadan zehirlenmek ve Yüksek otlu, ekinli yeru, » bunlarm yakılmasile temizlik yapılır. Yalnız yakma esnasın- da rüzgâr altımda bulunup çıkarı gazları teneffüs etmemelidir. va yeme “alize ME 16 üzerleri muşambalarla örtülmüş © olarak korunur. Sonra bunlarm üzerine su sıkılarak veya bolca dökülerek temizlenirler. Mu - samba olmazsa yağlı kâğıtlarla (parşömen kâğıtları) örtmek te işe yarar, Çok fazla gazla bulanmış el- bise ve çamaşırlar yakılır. AZ bulaşıkları yazım bir hafta, kışm 14 gün kadar açrk havada asılır, yahut akar su altında 5 - 6 sa- at tutulur. Bulaşık oda tabanlarının te mizlenmesi için yere bir kısım kireç tozuna karıştırılmış 2 - 3 &ısım toprak 5 santimetre ka “ lınlığında serpilir, bunun üzeri- ne de 10 santim kalınlığa kadar toprak veya kömür tozu dökü - lür. Kireç tozu yoksa alt taba kann kalmlığı 10 santimetreye çıkarılmalıdır. Eğer gaz iperit- se tabaka bundan az olduğu v& kit tehlikeli olabilir, — SON — No : 49 — Ey hıristiyan kızları! bu dünyanm en büyük kralların dan brini, kadir ve kahhar Tan- rı huzurunda diz çökmüş ola- rak gördüğünüzü hatırınızdan çıkarmayın. Din uğrunda çalış- mış olanlar ne kadar zayıf olur- sa olsun, dünyada kötülük gö - rüp Eren Ciğment gibi öldürül- se bile yine ahrette üstün gelir- ler. Siz bu günü, ömrünüz ol- dukça: unutmıyacaksınız, değil mi, İnristiyan kızları ? dinsiz- den nefret edecek ve büy kahhar, fakat rahim olan Tan- rr'ya sadık kalacaksınız. Paskapos bunu söyledikten sonra emir verir gibi bir tavur- Ja ayağa kalktı ve bir ilhama ermiş gibi elini kaldırıp: — Söz veriyor mısınız? dedi. Kızlar, gözlerinden yaşlar bo- şanarak cevab verdiler: — ruz! KIRMIZI VE SİYAH STENDHAL Paskapos gök gürültüsünü andırır bir sesle devam etti: şam Verriğres'de liberaller, kral taraftarlarından da fazla şenlik yapmak için bir bahane buldu- lar. Kral, yola çıkmadan önce, M. de Moirod'ya hatır sormağa Bölüm XIX — Kahhar Tanrı andınızı du- | DÜŞÜNMEKTEN İSTIRAP DOĞAR yüuyor. ) Ayin sonuna ermişti, Kral bile ağlıyordu. Julien, bundan ancak çok zaman sonra Her günkü hadiselerin tahaf tarafi gözlerimizi alır da insiranlarm asıl İdaketini görmez oluruz. — , , BARKAVE M. de La Mole için hazırlan- bir cesaret gösterip, erenin ke- | mış olan odanın, kral gittikten miklerinin nerede olduğunu s0- | sonra, yine eski eşyasını yerleş- rabildi; bu kemikler Bour-| tirirken Julien, dörde katlanmış, gogne dukası Philippe le Bon'a | gayet kalın bir kâğıt buldu. Bi- Papa'nm gönderdiği söylenirdi. | rinci sayfasının altında şu satır- Julien'e, kemiklerin o balmu- | ları okudu: mundan heykelin içinde saklı Senato üyelerinden, “*** pi. old;u cevabını veriler. şanları chevalier'si, v.$. v.s., S. Kral, kendisi ile birlikte cha- pelle'e girmiş olan kızların kol- İarma,üstü sırma ile: DİNSİZE LANET, TANRIYA SONSUZ İBADET sözleri işlenmiş bir al kurdela takmalarma izin ver- mek İutfunda bulundu. E, M. ie Margüis de La Mole'a. Bu, bir aşçı kadın elinden çık. mış gibi koca koca harflerle ya- i zıkmış bir istida idi. *“Monsicur Le Marguis, “Bütün hayatımda dinimizin emirlerinden ayrılmadım. Men. M. de La Mole, köylülere on | hus 93 yılında Lyon şehri muha- bin şişe şarab dağıttırdı. Ak-| sara edilip üzerine bombalar yağdırıldığı zaman ben de Lyon da idim. İbadette kusurum yok- tur; her pazar mahallemin kili- sesine, ayine giderim, Her yıl paskalyada perhizde kusur et - mem, menhus 93 yılında da per- hiz tuttum, Yemeklerimi pişi - ren kadın, devrimden önce çok uşağım, hizmetçim vardı cuma günü et yemez. Verriğres'de herkesin say- gısını kazandım, bu saygıya cidden lâyrk olduğumu da söylü yebilirim. Diniğ alaylarda say - vanın altında, Bay papasla Bay belediye reisinin yanında yürü- rüm. Merasim günlerinde, ken - di paramla aldığım mumu yakıp elimde taşırım, Paris'te, Finans bakanlığında, söylediklerimin doğruluğunu gösteren vesikalar vardır. M. le Marguis'den, Ver- riöres piyango ; başatıcılığının bana verilmesini rica ediyorum; şimdiki başatıcı pek hasta oldu- Şundan yeri, her ne suretle o - Jursa olsun, açılacaktır; zaten se çimlerde liberallere rey verir, V.S. “De Cholin” Bu istidada, De Moirod imza. | sını taşıyan ve; “Sadık tebaadani M. de Cholin'den dün (1) de bahsetmek şerefine nail olmuş- tum,, diye başlıyan bir derke - nar vardı. Julien kendi kendine: “Bak, dedi, Cholin budalası bile bana ne yoldan gitmek gerektiğini gösteriyor.,, Kral, Agde paskaposu, Mar- guis de La Mole, on bin sise şa- rap üzerine, Moirod zavallısının rini yaymağa çalişan zengin kur maş fabrikatörlerinin bu husus” ta söylediklerini bir dinlemeli idi! Bu edebsizce iş hep o M# dame Rönal denilen kibirli ka“ dının işideğil miydi? Neden yapmıştı? Anlamıyacak ne var? O küçük abb8 Sörel'in güz gözleri, pembe yanakları, niçin yaptığını istenildiğinden iyi an latmıyor mu? Vergy'ye döndüklerinden ⣠sonra çocuklarım en küçüğü St3” attan düşmesi ve nişan almak | nislas - Xavier bir hummaya t umudu ile tam bir ay yatıp evin-| tuldu; Madame de Rönal de bi” den çıkmaması üzerine bir yığın | denbire müthiş vicdan azap!8 yalanlar uydurulmuş, budalaca | çekmeğe başladı. Yaptıkları sözler söylenmiş, ç münaka | dan ilk defa olarak böyle sür€ şalara girişilmişti; fakat kralın | li bir surette nedamet duyuyo” gittiğinin haftasında bütün bun |du; ne kadar büyük Pi lar unutulup yalnız * keresteci - nin oğlu Julien Sorel'in fahri muhafız bölüğüne nisbet gibi sokulması, bu son dereceyi bü - lan hayâsızlık hatırlarda kal - mıştı. Sabah akşam kahvede ses leri kısılmcaya kadar eşitlik fik (1) Fransızcada, de Moirod'nun iş lâsının bozukluğu gösterilmek işin (hier), (yert) şeklinde yazılmıştır. ünah işlemiş olduğunu? bir mucize ile gözleri birdenbil açılmış gibi, şimdi anlıyord Gerçi dindarlık onun ta işine lemişti, fakat o ana kadar İşl ği suçun Tanrı gözünde ne « bir şey olduğunu düşünmemi$ 2 TArkası vas) “a