Aziz Hüdayi AKDEMİR Kadın değil barut: Mlle Doktor gene sahneye çıkmış, ortalığı kasıp kavuruyordu! Imperator bu raporları hay- retle okudu ve ktzr görmek iste- di. Görüştüler. Onu çok yüksek buldu. Artık bu sarışım çocuk | i An Marilikten çıkmış Matmazel Daktor olmuştu. Harp şiddetle devam ediyor. Ve Fon Klot ordusu geri çekil. meye başlıyor. Bu muvaffakı - yetsizliğe bir “Vur abaliya,, (Bouc - ömissaire) lâzım; istih- barat servisinden iyi abalı mr olur? Bütün günahları onun üs- 'ıünc atıyorlar.. Bu sırada Rus i mütehassısı, Mazure zafe- nin gizli eli kaymakam Niko- i çağırıyorlar; mes'uliyetin nirini istiyorlar. O, en başta An Mari'den ümitleniyor ve An Mari de, bu işi üzerine alryor. Bu iş ne idi? İdare, kontrol ve teşebbüs Madmazel Doktor Pariste Mathesius harp başlıyalı Pa- — riste hiçbir iş görememiş olan ajanları harekete getirmek için oraya bir adam göndermek is- tiyordu. Bunu An Mari'den baş- ka kim yapabilirdi. Onu, kendi yanımmdan ayırmak istememekle beraber, gönderdi. An yine Po- lonyalr doktor olmuştu. Belçi- kadaki, doktor Yotun ka muavini idi. Hududu nasıl geçti, Parise nasıl girdi? Bunları anlatmak okurlara bir masal gibi gelece- ği için vazgeçelim. Pariste ilkönce Pizarı buldu. — Biz sizin bir şeyler yapa- cağınızı bekler, size bel bağla- mış bulunuürken ordularımız bo- zuluyor. Devletimiz - sarsılıyor. Siz hâlâ bize bu heriflerin tam gırtlağına sarılmadığımızı yazı- yorsunuz! Diye azarlâdı. Pizar, bu azar- || | Harik ve hayat üzerine sigorta muameleleri icra eyleriz. lardan cant sıkılmış olmakla beraber, şefini yatıştırmağa ça- || lıştı. Daha iyi vaadetti. | Matmazel, Pizardan ayrıldık- | tan sonra bellibaşlı ajanların hepsiyle görüştü ve hepsi onu görünce titrediler. En sonra en iyi iş görenlerden bir ajanın evine gitti. Tuhaf şey! Pizar da orada idi. Her ikisi hararetli haxareı_lî konuşuyorlardı. Mat- mazel içeri girmeksizin aralık- tan dinledi. Pizard diyordu ki: — Azizim iş berbat! Hiç beklemediğim bir Şey... — Halinden belli. Ne var, ne oldu? — Ne olacak, kendi halimize yaşar, kendi yağımızla kavru- iurken içimize kara kediler giri- Mantarında Avusturya istih- kâmlarının plânlarını taşıyan çalışacaklarını || yor. — Anlamıyorum, pek kapalı konuşuyorsun. — Ayağımızı denk almalı- yız. Sana iyiliğim dokunur diye geldim, benim başıma gelen se- nin başına da gelebilir. Kadın değil barut! Hani şu gözlüklü kadın. Eskiden pek nazik, pek kibar bildiğimiz o güzel kızın içinde meğer ne kaba bir mah- lük saklıymış! — Çabuk anlat, ne yapmak *stiyorsun. — Onu ele vermek. — Kolay bir şey değil. — Başka çare yok, karde- şim. O şimdi burada ve bayağı bize kafa tutuyor. — Tabii! Harpten önce büra- lara gelip gitti. Şefleri onu şı- marttılar. — Şü sırada bizim için uslu oturmak, kendi işimize bakmak daha doğrudur. Etrafımızdaki- ler bize tuhaf tuhaf bakmağa başladılar! Bir defa kuşkulandı- lar mır, işimiz berbattır. — Hakkın var, — Hem işlerimiz de fena gitmiyor. Başka kazanca ihti. onun için Pariste uzun müddet kalmağa imkân yoktu. sessiz sessiz adımlarla, ava 80- kulan bir kedi gibi, kapıya doğ- Tu yürüdü; yavaşça kapıyı itti. Oda kapısı açıldı ve iki el ateş! dılar. Matmazel — Doktorun - silâhla gördüğü ilk rol! Bu roller bun- dan sonra birçok defa oynan- mıştır. Kron Prenz Matmazel için şöyle demiştir: — Sarışm güzel kaplan.. Fa- kat tırnakları çok keskin!.. Matmazel Doktorun şöhre- tinden Almanlara karşılık pro- uydurulduğunu tahmin ettiğim iki meraklı ve acıklı hikâye da- ha var: An-Mari yaratılışında- ki bir kadından bunları bekle- mek caiz olsa bile ortaya konu- lan sebepler sarışım Kaplanı bu kadar yırtıcı yapacak kuvvette şişe değildir. yacımız yok ki. BİRİNCİ HIKÂYE — Cesaret —lâzımsa sonra Bir yaralı casus gösteririz. — O halde yapacağımız iş bu | kadını, bu çılgın kadını, Mate- | siusun bu değerli doktorunu or- | tadan kaldırmaktır. — Ben de bu fikirdeyim. An Mari bu konuşmayı not ediyordu. Tehlike büyüktü ve | iTTİHADI MiLLi | Türk Sigorta Şirketi | Belçikalr gümrük memuru M. sık sık Felemenk hududundan Belçikaya ve Belçikadan Fele- menge geçerek Almanyaya kar- şı casusluk yapmaktadır. Hudut nöbetçilerle, devriyelerle, elek- trikli tellerle kapanmış olmakla (Arkası var) | Sigortaları halk için müsait şeraiti havidir. |i Merkezi idaresi : Galatada Ünyon Hanında | — Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. | 'Telefon : 4.4887. 4102 Istanbul 4üncü icra memurluğundan: Emniyet sandığı namına Birinci derecede ipotekli olup yeminli üç ehli vukuf | tarafından tamamına 1152 lira kıymet takdir edilen Bo- | || EMLAK VE EYTAM BANKASI ILANLARI | Galatada Büyük Manok- ğaziçinde Anadoluhisarında Göksu Kandilli caddesinde eski 7 yeni 38/1 mükerrer No. lu bahçeli bir evin tama- Mmı açık arttırmaya vazedilmiş olduğundan 8-7-935 ta- rihine müsadif pazartesi günü saat 14 ten 16 ya kadar dairede birinci arttırması icra edilecektir. Arttırma be- deli kıymet muhammenenin yüzde 75 ni bulduğu tak- dirde müşterisi üzerinde bırakılacaktır. — Aksi takdirde en son arttıranın taahhüdü bakı kalmak üzere arttırma 15 giün müddetle temdit edilerek 23-7-935 tarihine mü- sadif salı günü saat 14 ten 16 ya kadar keza dairemizde yapılacak ikinci açık arttırmasında arttırma bedeli kıymeti muhammenenin yüzde 75 ni bulmadığı takdir- de satış 2280 No. lu kanuın ahkâmına tevfikan - geri bı- rakılır. Satış peşindir. Arttırmaya iştirak etmek iste- yenlerin kıymeti muhammenenin yüzde 7,5 nispetinde pey akçesi veya milli bir bankanın teminat mektubunu | hamil bulunmaları lâzımdır. Hakları Tapu sicilli ile sa- | bit olmıyan ipotekli alacaklarda diğer alâkadaranın ve irtifak hqkkı sa_hıplen!ıın.bu haklarını ve hususile faiz ve masapfe dair olan ıdfiı.ııarmı evrakr müspiteleri ile birlikte ilân tarihinden itibaren nihayet 20 gün zarfında birlikte dairemize bildirmeleri lâzımdır. Aksi takdirde hakları Tapu sicilli ile sabit olmıyanlar satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırla_r. Müterakim — vergi, ten- viriye, tanzifiyeden mütevellit Belediye rusumu ve Va- kıf icaresi bedeli müzayededen tenzil olunur. Daha faz- la malümat almak isteyenler 20-6-935 tarihinden itiba- ren herkesin görebilmesi için dairede açık — bulunduru: lacak arttırma şartnamesi ile 934-2719 No. lu dosyaya müracaatla mezkür dosyada mevcut vesaiki görebilecek- leri ilân olunur. (3186) Biraz düşündü; aralıktaki ma sanın kadifesi üzerinde parmak- lart sinirli sinirli kıvrıldı, sonra Pizarla arkadaşı yere yuvarlan- | paganda çıkarmak maksadiyle | I'Ya_zılı_klar Pahalıdır! Ben, bu yaz, geçen yaz oldu- ğu gibi Boğaziçine taşınacak - tan, Rumeli yakasında, oturula- bilecek bir ev arıyordum. Mayı- sın başlangıcında, — üç dört ev buldum. Fakat bunların kirası © kadar ateşpahasıydı ki; yana- şamadım: — Hele, haziran gelsin... U - cuzlar! diye düşünüyordum. Haziran geldi, fakat; mev - simlik yalı ve evlerin kirası bir türlü düşmedi. Boğaziçi ölüyor! diye avazı - mız çıktığı kadar haykırıyoruz. Ve bu ölümün sebeplerini birer birer sayıyoruz. Fakat hiç kim « se, Boğaziçinde oturanların gaf- letini, Boğazı öldüren sebepler arasında saymıyor. Ev kiraları, — vapurla gidilip gelinen Boğazın Anadolu yaka- sında vapur ve — otobüsle gidip gelinen Rumeli yakasında bilet paralarının yüksekliğini gölge- de bırakacak kadar pahalıdır. Merkezden — bu kadar uzak yerlerde kiraların çok daha in- Tiş olması gerek değil mi? İçinde banyosu, elektriği, ha- vagazı olan üç dört odalı apartı- manların en iyilerini, Beyoğlu - nun en işlek yerlerinde 20 - 25 liraya kiralamak mümkün iken, sözgelişi, Kandilli — tepesinde, kırık dökük bir köşke, Kanlıca- da, yarı çökmüş bir yalı iskele- tine dört ay için, 200 lirayı kim verir? Vapur ücretlerinin yüksek o- luşu, Boğazı öldürüyor, diyenle- re hak versek bile, bu ölümde, Boğaziçinin yerli — halkının da payı olduğunu kabul etmeliyiz. Haziran geçtikten sonra, iki ay için kimse yazlığa çıkınaz. Kiralık köşkü, yalısı olanlar, şu bir kaç gün tçinde elbirliği ile fi- ârip; kiracı 9dşebılıı- - ' çelerini yaban otları bürüyen ya lıların, bekçiliğini yapacakları- n iyi bilsinler! — S, GÜNGÖR Genel tatilde Mektep parası Kadıköyünde — okuyucumuz Hasan Hayri telefon etti: “Kadıköyünde Saint Josephe | mektebinde dersler kesildiği ve | imtihanlar bittiği halde talebe- den haziran — aylığı istiyorlar. Yıl içinde bir çok tatiller vardı. Onların parasını vermiştik. Şim di genel tatil için gene para isti- yorlar. Dikkati celbetmenizi is- terim.,, 8-6.935 ——— “KENDi KENDiMiZE ÇAT'YORUZ'İ nasıl bir çöplük haline Sokaktak D ÇENA aa üç haberi okuduk: ——— 1 — Fenerde 13 yaşlarında iki çocuk sokakta oynarken kavga et- mişler, biri ötekini jiletle sekiz ye- rinden yaralamış. Yaralı tedavi al- tına alınmış, yaralıyan da karako- la gönderilmiş. 2 — Karagümrükte oturan 9 ya- şenda bir çocuk o mahallede 5 ya- şında bir başka çocukla aynarken kavga etmişler. Büyük çocuk hü - üğe bir tokat atmış, küçük te ba- mın kunduracı bıçağile büyüğü böğründen yaralamıştır. Yaralı hastahaneye kaldırılmıştır. 3 — Voyuoda caddesinden ge - çen bir cocuğa otomobil çarpmış, çocuk tekerleklerin altında sürük- lenmiş, yeralanmış ve hastahaneye kaldırılmıştır. Mekteplerin tatil xamanmdayız. -rinde su Bu fotoğraf Kumbaracı yokuşunda bir evin metrük kapısın getirildiğini gösteriyor. Fazla söze ne hacet! Ne Dersiniz? i çocuk .« ün bir tek | Çocuk boştur. Boş çocuk evde otur- Şi Şekri: Maz. geniş bahçeli evlerin- duvar içinde veya tarlada oynayı çocuk, şehrin göbek ve sık mahı leletinde sokaktadır. Bizde sokak- ta çocuk işte yukarda yazdığımız haberlerdeki akibete uğrar. Ve böyle sokakta dolaşan çocuk bütün terbiyesini, iyi alışkanlıkla- rımı kaybeder, üstünde yeniden uğraşılması lâzımgelen bir (sujet) olur. Onun içindir ki, mektep ta- tillerinde çocuklar için geniş kamp lar yapmak, onları şehrin süprün- tü ve gürültüsünden uzaklara gö- türüp sıhhiğ ve iyi şartlar ve bağ- lar altında üç ay genç dimağını dinlendirmek — ve geliştirmek înk faydalı olur. Biz bunu çocukları esirgeme derneğinin bir İşi sayryo- rüz. Siz ne dersiniz? yan Hanı Esas No. 254 Halil Paşa soka; Mevkii ve nev'i Galatada Kemankeş mahallesinde Satılıkdır. Depozito ğındaki (Ömer Abit hanına giden sokakta) yeni 21 No.lu büyük Manokyan hanı. altıkat kâgir 6.000 lira Yukarıda yazılı han peşin para ile satılmak üzere ka- palı zarfla arttırmaya konulmuşdur. 1.— İhale birdir ve kat'idir ve 24-6-1935 tarihine te- sadüf eden Pazartesi günü saat on birde Ankarada İda- re Meclisimiz huzurunda ya pılacakdır. 2.— Uhtesine ihale olunan zat bedelini heman vere- rek teferruğ muamelesini yaptıracakdır. 3.— Alıcı olanlar bir lira mukabilinde Şubemizden alacakları mufassal şartnamemizi okuyarak anda tarif edildiği veçhile te'lif mektublarını ihaleye tesadüf eden 24-6-1935 pazartesi günü saat ona Umum Müdürlüğümüze ve meleri ve daha fazla tafsilât almak isteyenlerin her gün || Şubemize müracaatları. (131) kadar İstanbulda Ankarada Şubemize ver- (2975) 4164 YENİ NEŞRİYAT Yüz yılımıziın Alman pedegokları Haydarpaşa lisesi muallim mektebi terbiye usulü muallimi Münir Raşit Öymenin yazdığı bu eser çıkmıştır. Bütün muallimleri ve pedagokları | yakından alâkadar ed. : bu mevzu Ü- zerinde yazıcı çok uğraşmış ve eseri- nin faydalı olabilmesi için bütün bilgi kaynaklar:mda- istifade etmiştir. Çol güzel bir Uslüpla yazılmış olan bu © seri okuyucularımıza tavsiye ederiz. ——— Kurtiye aranıyor Boğazın Anadölü — Yakasında, E- lektrik tesisatı müşterileri bulmak İ* çin kurtiyeler lâzımdır. - İsteklilerit, her gün saat 10-11 arasında, SATİF nin, Tophanede, Necati Bey cadde” sinde, 428-430 —numaradaki — idar€ merkezine gelmeleri. ZAYİ — Beyoğlu emvalinden babai Ramiz'den almakta olduğum maaşıf beratını kaybettim. Yenisini çıkartâ* cağımdan eskisinin hükmü kalmadi” ğını ilân ederim. Tahtaburunyâf apart. 10 Rumeli caddesi Osmanbii" Aliye, —_——-/ n— Göz Doktoru — * | ŞUKRU ERTAN Birinci Sımt Mütehassıs Babıali) Ankara caddesi No-60 Ü Telefon : 22566 a 4100 —