Yukardan sıra ilet Gaz maskeli bir askeri kıt'a, dünyayı savaştan kurtaracağını söyleyen âlim, âlimin evi, lâbaratuvarı, Tayyarelerin pervanelerinin ne suretle duracağı. Yeryüzünden : [Bfr 'gün gelib t"âyyarğlâr'iv;'fı'av'a'da duı:aEağfnı; düşman topçusu ateşinin kimsenin haberi | | olmadan kesilivereceğini ve biz insanların aya kadar seyahat edebileceğimizi şimdiye kadar | / yaptığı tecrübelerle Grindell Mathux küçük mikyasta ispat etmiş bulunuyor Grindell Mathews ismindeki Esrarengiz fen adamı Gal dağla- T arasındaki çalışma evinde hü- '-!_meıleri. başka fen adamlarını alâkadar edecek bir sürü tecrü - ler yapmaktadır. Tecrübeleri tlektrik fenninde derin itikdâp- : vücuda getirecek — mahiyet depi Tektedir, İşi havanın için- Ylnıu gizli kuvvetleri kontrol al- h a alacak kadar ilerleten Mat- tizli senelerdenberi gizliden iye çalışmaktaydı. hizııombı atan tayyareletin. de- İri 'ti gemilerinin tahripkâr te- iı,f"'" bertaraf edecek, kanser 'azı hastalık mikroplarına îe?-l- koyacak keşiflerini bugün Tübe sahasma intikal ettire - Çök adar ilerleıgn Mathews k Rîclğ(îgen bir vınşanî'._r. 0- : “Aynası iştir kişinin, kafa bakılmaz,, sbzuşegem:îıdir.. Çalışma evi, Gal dağları ara- 700 metre irtifada, etrafı | dikenli tel örgülerle çevri bir bahçenin ortasındadır. Gece gündüz muhafızlar - tarafından kimsenin girmesine müsaade o- lunmayan bu tenha evde bütün çalısmasını fenne hasreden Mat hews şimdiye kadar hiç bir ga- zeteciye ifsa etmediği keşifleri hakkında İngiliz miralayların - dan P.T. Etherton'a çalışma tarzı ve gayelerini uzun uzadıya anlatmıştır. Bu modern sihirbaz: 1 — Şehirleri tayyare hücu - muna karşı havaya uçurulacak madeni plâk parçalarıyla mü - dafaa, 2 — (20) mil uzaktayken de- nizaltı gemisini sezecek elektrik tesisatı, 3 — Şuaları telsiz olarak is- tenilen noktaya kadar sevkede- rek, bilhassa kanser mikropları- nı bu şualar vasıtasıyla öldür - mek ve : 4 — Yıldırım — tayyareleri: bunlar saniyede (2) mil süratle | uçacak ve böylece insanlar aya kadar gitmeğe muvaffak olacak lar, İlk bakışta insana bir cfsane | altın hissini veren bu hayallerin sahi- | dığın bi Mathews kimdir? 1915 senesinde İngiltere hü- kümeti kendisine yapmış oldu - ğu muvaffakiyetli — bir tecrübe mişti, Amiral Lord Fisher, Balfour vesair hükümet adamları önün- de yaptığı bir tecrübede içinde bir tek tayfası olmayan bir ge - miye kendisi — karada durmak şartile istediği manevrayı yap - tırmak ve hattâ top — attırmak gibi mucize denecek işler gören bu adam 1916 da harptan ilham alarak denizaltı gemilerinin 20 mil uzakta bulundukları zamanı Grindell Mathews sesli sine - ma makinesini icat edenlerden idir. Bu iş için kendisine da- © zamanlar (9) bin İngiliz verilmişti. Yukarıya yaz- keşifler birer hakikat - tir; Tecrübe olunmuş, muvaffa- yeti görülmüş şeylerdir. Fa - kat, ileride bu fen adamr daha ğu n | neler yaratmağa muvaffak ola: için (25) bin İngiliz lirası ver - | caktır? ı 1 haber verecek bir âleti bugün - | lerde muvaffakiyetle tatbik et- mektedir. Bunlardan bir çoğu şimdilik esrar perdesi arkasında gizlidir. Esasen fen adamı, artist, yazıcı yahut romancı gibi çabuk şöh- ret kazanan bir insan değildir. Onun muvaffakiyeti daima neti- celerle ölçüldüğü için insanlar ondan daima müsbet şeyler is - terler. Evvelâ İngiltereye sonra da dünyaya büyük faydaları doku- nacak olan keşifleri elektrik kuvvetine dayanır. Yavaş yavaş havadaki gizli elektrik kuvvet - lerini keşfe muktedir olan Mat- Cai Ve Camdilik Yeni Bir Devreye Giriyor Yarım kilo ağırlığında çelikten yapılmış bir topu iki buçuk metre yükseklikten yekpare büyük bir camın üzerine bıraktılar. Yazan: Edwin Tesle Bir kaç gün evvel cam fabri - kalarının birinde çok şayanı dik kat tecrübeler yapılırken bulun - dum. Yarım kilo ağırlığında çe likten yapılmış bir topu iki bu - çuk metre yükseklikten yekpa- re büyük bir camm üzerine bı - raktılar. En ufak bir çizği bile bırakmaksızın sıçrayıp bir tara- fa kaydı gitti. Ayni çelik topu ikinci bir tecrübede dört metre yükseklikten camın üstüne bı « raktıkları zaman cak kırıldı. Fâkat bizim bildiğimiz cam çat laması, kırılması gibi bir şey ol madı. Un ufak dediğimiz ince kum gibi bir hale geldi. Bildiği- miz camın üzerine soğuk hava verilerek bu hale getirilen cam âdi çeliğin yarı kuvvet ve muka vemetini haiz ve çelikten üç de- fa daha elestiktir. Meselâ bir metre murabbar bir cam üzeri - ne iki adam çıktığı halde cam, kırılmak değil; yay gibi bükü « lüyor ve adamlar üzerinden inin ce tekrar eski halini alıyor. Son bir tecrübede bir pos kalınlığın da kos kocaman bir camın üze- rine üç tonluk bir kamyon dura bildiği tesbit olunmuştur. Camm geçirdiği tahavvüllere başka bir misal olmak üzere ye- ni yapılan hususi bir cins cam - dan güneş şualarının yüzde yet miş beşi geçememektedir. Bu gibi camlardan evlerde, şimen - diferlerde, soğuk hava mahzen - lerinde, dükkân camekânların - dabüyük istifadeler kabildir. Bu nevi camın diğer camlardan çok güçlükle görülebilen hafif bir renk farkı vardır. Biraz da- ha yeşile meyaldır. Yine başka Sir nevi cam icat | olunmuştur ki, bu da içine sıca ğı geçirip aydınlık şualarını ge- | çirmemektedir. Çok ince olan bu camdan “Teropatik,, işlerde, hastahanelerde istifade olun - maktadır. Böyle bir camın arka tarafına tutulan ince bir kâat derhal yanmaktadır. Modern cam fabrikalarının aldıkları siparişler arasında cam diş; cam keman, cam tabut ve saire gibi şeyler olduğunu naza ri dikkate alacak olursak ca - mun yakında ber işte kullanıla - cağına inanmamak kabil değil - dir, Bugün piyasada camdan ma - mul yün; camdan tuğla camdan kara tahta; camdan mamul ci - vata ve saire gibi eşya bulmak mümkündür. Camdan dıvar kâ- adı alacaksa muhakkak bunla - Yeni usu! camlardan yapıl- mış eşyalar rın renkleri o kadar güzel mez « cedilmiştir ki, insan dıvar kâ « adı ala-caksa muhakkak bunla. rı beğeniyor. Camın incecik, ip lik şeklinde imal edilebilmesi n« ticesinde daha ne gibi işlerde kullanılacağını, tatbik edilebile- ceğini düşünmek bile insana hay ret verir, Böyle incecik iplik camdan yapılan cam yünü elektrik tesi- satında ve havadaki tozları top lamakta kullarılıyor. Bilhassa süzgeçlerden geçen havanın i- çindeki mikrop, toz ve sair zer- releri tamamile toplayabilmek- tedir. Setim taksimatının, elek- trik tesisatının izalâtor (mücer- rit) işlerinde camdan mamul yün kullanmak suretile bazı Transatlantik vapurlarının 380 ton kadar hıiflediğini tesbit et mişlerdir. 380 ton diyip geçmiyelim. Te sisatında 380 ton hafiflemek de mek bir Tranatlantik vapuru - nun 4000 fazla yolcu taşıyabil - mesi demektir. Bir çorap fabrikasında yapı - lan tecrübeye göre makinelerde ağaçtan mamul (bobin) kullan mak ipek çorapların çabuk yır- tılmasına sebep olduğı; — tesbit olunmuş; bunun üzerine bunla - rın yerine camdan mamul bo - binler kullanılmış ve neticede ço rapların çok daha fazla dayan - dığıt görülmüştür. Camın bundan sonra ne gibi işlerde, ge gibi fevkalâdelikler yaratacağına yukarrdaki misal - ler ancak üç beş tanesidir. He - nüz tecrübe devresini geçirmek te olan daha bir çok sahalar da vardır ki, bunları başka bir gün anlatırız. hews için ilkönceleri meczup di- yenler şimdi onun sözlerini ke - ramet telâkki — etmektedirler. Gözle görülmeyen şualar vası - tasıyla maddeyi kontrol etmek, hattâ öldürmek bugün bile fen- nen ispatı kabil olmayan muci - zelerden sayılıyor. Kendisini ziyaret eden mira- lay Etherton intibalarını şöyle anlatıyor: “ Mathews'i inzivagâhımda ziyarete — gittiğim zaman beni çok memnun bir çehre ile karşı- ladı. Yalnızlıktan biraz bıktığı yüzünden belli oluyordu: “— Çok iyi ettiniz de geldi - niz: Dağ başında yalnızlıktan insan ne de olsa bıkıyor. Maa - mafih bu gördüğünüz tedbirler fazla değil. Çünkü çalışabilmek için yalnızlık ve rahatsız edil - memek şart. *“Tecrübelerim öyle bir saf - haya girmiş bulunuyor ki bun - larda muvaffak — olacağıma ve neticede İngiltere Adalarını de- nizaltı ve hava — tehditlerinden kürtarabileceğime artık emni - | yetle bakabiliyorum.,, diyen kâ- Şif son derece mütevazı ve tabi- at âşıkı bir insan, Elektrik şua- ları vasıtasile uçan bir tayyareyi durdurmak, topçu ateşini kes « mek, vesaiti nakliyeyi felce uğ - ratmak ve buna benzer daha bir çok harikaların mümkün oldu- ğüunu bize ispat eden kâşif bun- ları uzun mesafeler üzerinde de tecrübe edebilmek için daha ge- niş tesisata ihtiyaç — olduğunu söylüyor. Esrarengiz şua vasıtasile 25 metre uzakta bulunan bir fare- yi öldürmeğe muktedir olan Mathews aynı mesafede bir o - tomobilin makinesini — işlemez bir hale getirebilmektedir. (30) mmetre uzakta bulunan bir tabak dolusu barut ta gene bu görün - mez şüa vasıtasile patlattırı! « maktadır. Bu keşiflerin uzun mesafeter üzerinde tecrübesi — bir zaman meselesidir. Grindeli Mathews bu suaların yanlız harpta değil, hastalıklarda da akla hayret ve- rir değişiklikler vücuda getire- ceğine kanidir. İnsanların bir gün gelib aya kadar seyahat edip edemiyecek- lerine sadece “muhakkak,, ceva- bını veriyor.