$ v f yi b sanın üzerine koydu: — Halis Ayvalık! Dedi. Işığa tuttu, rengine baktı: '— Kehribar gibi! 'Tıpasını açtı, kokladı: — Mis, mis! Salata tabağına eğdi. Tabağın üzerin- Ge gezdirdi. Şişedeki zeytinyağı, dam- ia damla salataya aktı: — Şimdi oldu: Dostuma sordum: z g — Bu zeytinyağını nereden aldım? — Balıkpazarından! — Halis Ayvalık yağı olduğunu ne - raden biliyorsun? — Bana satan adam halis Ayvalık diye sattı. Üzerindeki etiket de öyle! Güldüm.. Yüzüme aksi aksi baktı: * — Neye gülüyorsun? — Ürzerindeki etiket «Ayvalık» ola- bilir. Satan da sana Ayvalık yağıdır: diyebilir. Fakat bu yağ Ayvalık yağı değildir. Bu sefer dostum güldü: — Ben, dedi, yağı kaçakçıdan alma- Gım. Balıkpazarında bir dükkândan aldım. Belediyesi olan, yiyecek mad- İdeleri daima kontrol edilen bir şehrin, ZEYTİNYAĞI ostum, zeytinyağı şişesini ma-|en büyük çarşısında «Ayvalık yağı» a- dile satılan yağ muhakkak Ayyvalık yağıdır. — Hüsnü niyet sahibisin, — Makulüm! — Sen gazete okumuyorsun galiba! — Oküyorum. — Dışarıdan madent yağ getirtiyor, bu madeni yağları en kötü yağlarla ka- rıştırmak suretile senin «Ayvalık ya- ğ dediğin yağı elde ediyorlarmış. — Bu işi nerede yapıyorlarmış?.. Şe- hir haricinde, gizli bir yerde mi? — Hayır, Balıkpazarında kurduk - ları imalâtanelerde.. Dostum gene güldü: — Balıkpazarı gibi, Belediyenin kontrolü hiç eksik olmyan bir yerde buna imkân var mı?.. — Hüsnüniyet sahibisin! — Hayır makulüm! — Ya bu benim dediğim doğru çı - karsa... Gene, «ben makulüm» diyecek misin? — Tabit diyeceğim.. Çünkü :makul insanlar hiçbir zaman, aklın kabul et- miyeceği şeyleri akıllarına getirmek istemezler. İSMET HULÜSİ L Bunları biliyor mu idiniz ? —| Yaman bir çift akrobat Bu akrobat çiftin yaptığı oyı?n.ln hari- kulâdedir. Kadın epeyce ağır olmasına Tağmen küçük bir teniz raketine dayana- rak resimde gördüğünüz şekilde fırıldak Çibi dönmektedir. * | Timsah trenleri Bundan altmış sene evvel icad edilen bu timsah trenleri, bugünün elektrikli Bir mukhayese «Kocam bir.. kaza neticesinde 5 ayıl hapse mahküm edildi. Şimdi has #pisanede cezasımı çekmekle meşgul «ve arkadaşlarım bana tavsiye edi « «yorlar: — Ayol, çocuğunuz da yok, diyar- lar. Kocamı çılgın bir aşkla seviyo- Tum, desem yalan olacak, fakat ara- mMızda uzunca müşterek bir hayatın balıraları var, kendisine dastça bağ- hyım, amma kadın hayatında 5 yıl bir devir sayılır, ne dersiniz teyze- ciğim?> ğ * Bu mektubua son satırlarını okur- ken bir Fransız gazetesinde görmüş olduğum bir vak'ayı hatırladım: Adamın adı dilimin ucunda am- ma, işte aksilik bir türlü bulup çı - karamıyorum, her ne ise bu zat Havr civarında yapılmış bir cinayetin faili zannile tutulup mahkemeye ve- rilmiş, adam masumiyet iddiasında, fakat bütün deliller aleyhinde oldu- ğu için idama mahküm edilmiş. Yalnız ortada hafif bir şüphe mev- cud olduğundan jüri heyetinin «ha- fifletici sebeblere*kaydi ile bu hü- küm ebedi hapse çevrilmiş ve adam Güyan zindanlarına yollanmış... Kaybolan insanları bulan adam Bu zat Nevyork. ladur, ismi Eisen- berg'tir. Kaybolan insanları bulmakla #öhrel bulmuştur. Kendisine 75 bin erkeği ve 12 kadı- ni bulması için müracaat edilmiş. tir. * Tek insanlı köy Amerikada Mişiganda Alkonada olan bu köyün tek bir köylüsü kalmıştır. Bu zat bu köyün hem vatandaşı, hem de bele- diye reisidir, Her sene mukannen günde kendi kendisine intihah mülcadelesine hazırlanır, nutuklar verir, gizli kendi kendisini belediye reisliğine seçer. | reyle, | , belediye reisliği yapmaktadır. | Adam el'an masumiyet iddiasın - “|des desenlile: < .SON POSTA Kadın Köşesi Tipinize yaraşan modeli seçiniz Muhitinizde bırakacağınız tesirde, ti » pinizi tanımış olmanın pek mühim rolü vardır. Bu tip, yalnız incelik, dolgunluk, uzunluk, kısalık meselesi değildir. Göz, saç, kaş renginin, yüzün şeklinin, hâsılı her şeyinizin bunda bir yeri vardır. Bu saydığımız şeylere nazaran bugün ka - dın tipleri arasında en çok şu üçü göze çarpmaktadır: Klâsik tip, sporcu tÜp, eğ- zotik tip Acaba klüsik tipte misiniz? Orta boylu musunuz? (1.58-1,63 arası) bizde bu ölçü biraz Gaha indirilebilir. Çünkü bizim uzunlarımız azdır. Zayıf de- nemiyecek kadar İnce misiniz? Omuzla- tınız geniş ve vuvarlak mı? (Kemikli de- ğiN. kalçalarınız ne dapdar, ne de şiş « man, yani tam bir kadın vücudüne uya « cak şekilde yuvarlak mm? Bacaklarınız he ipince, ne de kalın değil de dolgunca ve biçimli mi? Eğer böyle iseniz, klâsik tiptensiniz. Esmer, sarışın, veya kumral olmanızın ehemmiyeti voktur. Klfsik tptekiler şöyle giyinmelidir? Gündüz için moda, fakat kibar ve pek göze çarpmıyan renkler.. Kızıl, lâciverd. siyah, tirol yeşili . Sarışınsanız so « hık gri de giyebilirsiniz. Gece için bazan beyaz pek yaraşır. Siyah tereddütsüz her vakit güzel gider, Genç bir kızsanız bu renklere tatlı mavi, pembe ve yeşili ter. cih edersiniz, Daima düz renk ve düzgün yünlü ku » maşlardan almalısımız. Bunle yaka - sına veya sentürüne açık renk bir gar - nitür koymalısınız. Emprimeyi severse - İniz, ya muntaram fasılalı, muntâzam hen- , ya da ufak çiçeklileri seç. moelisiniz. Çünkü bu kumaşlar göze çarp- madan hoşa giderler, Sporcu tipte mistniz Eğer omuzlarınız; dapdar, kalçaları - nızdan bariz surette penişse, eğer boyu- nuz uzunsa, yani (1,60) 1 geçiyorsa ve e- Ber bacaklarınızda yün çoraplar, ayak . larınızda basık ökçeli ayakkabılar hoş Bgörünüyorsa hiç şüphsiz bu tiptensiniz, Nasıl giyinmelisiniz? Göğsünüz pek küçükse bluz yerine ör- gü puloverler Randevucu Atinanın muhakemesine başlanıldı Suçlu vekilinin gazetecilerin fotograf almamalar? hakkındaki talebi mahkemece rededildi 4 d Atina ve diğer suçlular mahkeme huzurunda On senedenberi Beyoğlunda randevu evi işleten ve genç kızları türlü desi- selerle fuhşa teşvikten suçlu bulunan | Atina ile suç ortaklarının muhakeme- lerine asliye birinci ceza mahkeme - sinde dün başlanıldı. Mahkeme salonunun kapısı ve bü - tün civar koridarlar, saat 14 ten sonra hıneahınç dolmüş bulunüyordu. Her - kes, şöhreti bilhassa son zamanlarda bütün İstanbula yayılan Atinanın da- vasını dinlemek istiyordu. Nihayet, mahkeme kapısı aralandı, mübaşirin sesi bütün koridoru boydan boya dolaştı: — Atina, Katina, Zizi, Eleni, Mari - kaaa!, Mahkeme salonu heyett hakimenin önüne kadar lebaleb doldu. Suçlular ve suçlu vekilleri yerlerine geçtiler. Atina ile kızı Zizinin vekâle - | tini avukat Sadi Rıza ve Suad Ziya, diğerlerinin vekiletlerini de avukat Mihalaki deruhde etmişlerdi. Duruşmaya, tesbiti hüviyetle baş - Jandı. Atina, sorulan suallere cevaben babasının Manol olduğunu, İstanbulda doğup, şimdi 48 yaşında bulunduğur nu, Beyoğlunda Balo sokağında 3 nu- maralı hanerle ikamet ettiğini söyle - di. Bu arada reis kendisine şu suali sordu: — Gecmiş mahkümiyetin var mı? — Bugüne kadar hiçbir mahkümi - yetim yok. Amma, şimdi iki buçuk ay- | dir mevkufum. Bundan sonra Zizinin hüviyetini tes- bite geçildi. Reis sordu: — Adın ne?... — Anastasiya. Amma, küçük adım da var; Zizi. Evlivim. — Ananın adı ne? — Atina, Diğer maznunların da hüviyetleri tecbit olunduktan sonra 4 üncü sorgu hâkimli#nin son tahkikat açılmasına «Suçlu Atina, 10 senedenberi BOf 'ovluııdak_ evinde ve eski ıkameî!“’ da gizli randevu evi işletmek, kadilk v larla erkekleri buluşturmak ve M kızları iğfal ile fuhşa teşvikten müf) nundur. Herikliye, Eleni, Bedia, î:' Vâhat, Nejdet, Fatma, Şükran ve gibi genç kızları para, saadet, )ü”p yat vadlerile fuhşa sürüklediği ve tinanın da bu icrâata Bursa gokal da bulunan evindeki faaliyetile İ * eylediği, Zizi ve diğer suçluların, N iştirak ettikleri, delillerle, sübut '; tetesinde görülmüştür. Katinanın dan baska Sultana, Hicran, Kristina saireden mürekkeb 6 genç kızı d sevkettiği de sabittir. Atina ile 1“,, nanın ceza kanununun 436, 69 ve ne: maddelerine göre, Zizi İle d'—ğ"w rinin 436 neı müddeye tevfikan, hakemelerile tecziveleri istenir.» Bundan sonra Müddelumum?f A mevzınmun ohlâkı umumiye aley .d deki cürümlerden madud bulunm! e binaen, ceza muhakemeleri usulü i nunununun 375 inet maddw kar duruşmanın hafi olarak istedi. Mahkeme bu talebi kabal rek duruşmanın gizli vapı_musn“ Tar verdi. Dünkü celsede, avukat Sadi Riğf: İzetecilerin fotoğraf almalarına izi! irilmemesini Tmmahkemeden taleb İise de, müddeiumumi Remzi bunâ * |oevabı vermiştir: — Gazetecilerin, âmmeyi alâkadaf den bir davada fotoğraf almala” bir mahzuru yoktur. Hattâ bu, menfaati bakımından faydalıdır. dÜY Mahkeme, suçlu vekilinin tâ kabul etmedi. € Ve halk dışarı çıkarak Aunınl“' sabları kapalı celsede görülmeğe lardı. dair, kararı mahkemede okundu. Ka - | ve genç kız, mahkeme kaj Dün davu ile alâkadar birçok ğ pisinda E & K, Bit ') z ü , giyersiniz. Spor elbise - |lere pek uyar, daha da orijinal olur. Çün- kü puloveri herkes giyemez, Düz renk etek üstünden kareli spör caketler size çok yaraşır. Önden iki sıra düğmeli, u- da, Fransada kalmış olan karısı da rarda, hülâsaten şunlar yazılı idi: leşmekte idiler. kocasının yamına gidebilmek için müsaade almak üzere sağa sola isti- da yağdırmakla meşgul... Nihayet müsaadeyi almış, gitmiş, malüm ya Güyan zindanlarında mahkümlar yarı serbest hayat ya « şarlar, kadın da oraya yerleşmiş, bir nevi mahküm hayatı yaşamağa baş lamış. Geçen gün okumuştum, bakınız adamın adı hatırıma gelir gibi ol - du, galiba Sezcck idl Her ne ise le- hinde yeni deliller bulunmuş, 7 se- ne farkla davası tekrar görülecek « miş.. Az evvel mektubunun -bir kıs- mını okuduğunuz genç kadının ko- cası neden mahküm oldu. Kazanın haysiyet kırıcı bir ciheti var mıdır, yok mudur bilmiyorum. Fakat mah- kümiyeti nihayet 5 senedir ve ka - dın benden ne yapması lâzım geldie ğini,soruyor. Anlıyorum ki kararını daha evyel vermiştir, bana sorgusu sırf eşeklen» Şapılmış bir müracaatten iharettir, TEYZE ru imik kloş kenarlı bir şapka, işt€ 1 kış kıyafetiniz. Bu tıpe de tıfı demek mümkündür. fak devrik yakalı, kupu düz bir manto, (isterseniz ceplerine, kollarına da kürk koydurabilirsiniz) ile, önü yüzünüze doğ-