Son Posta'nın hikâyesi Bir anlık saadet Şayed siz, aile lokantası Bogli'yi bil- | defolup gidiniz!. Cehenneme kadar yı ğ |biz başkası da Elini (**) «Parsifab> e|| miyorsanız, çok şe' 7 t £ vari, davet etti.. Çünkü eğer siz, öğle yı g bü - antasır şterilerine i hi hi ! Elin bu daveti Tildaya anlatırken: i .ıl.m, dumi ŞWük bir zama: m[»vh-n bah n - n kızla bir hizi er, İş | — Bu eParsifal» in nerede olduğu -İl ]mır'ı dınJumnlanndan s sanlar katagorisine mensubsanız, | garson kızlardan birini ndir. E - nu, buradan kaç kilometre — mesafede |rek, Bldlürn atğer kammın karız -|lin, uzun boylu, gi anlı, muht bulunduğunu bilmiyorum, dedi.. f: sıl doyurduklarını öğrenmek sizi faz -| sem bir kızdı.. gülmekte, ü lasile nlâkadar edecek r yekta idi. Bunun — soyadına gelince? Si stümüme bir Yok, eğer siz garsonun u: Boöğli lokantasının soyadları, mı — ü /. Anladın mı? kendi a gelecek 0 BRlani zosrram vir böllle kadar şöhretsizdi. Bi Tildaya gelince. İlerinin hâkimine dair ne tatlı hülyü şanlar zümresine Mensu ü İkinci garson — kızın adı Tilda idi.. A 4i Dumanla, Erı_p)_n“_(]p' lâhna koku - dir! bilmeğe — ve öğrenmeğe | Bu, şişman ve herkesin hoşuna gitmek | lnrile meşbu Mister Bogli müessesesin- | — Bir sabah Elin, gözünün altında B” arzu. besleyen bir kızdı a ğ . " Ve bunun S” Yukarıda söylediğimiz gibi, Bogli l Taraatar Gi yüklü MA DEMOSOKM Ğ SÜGĞLYE Tüdatkkrün Te N KOY ve yassı burunlu, çilli yüzlü, sam: n gi bebini arkadaşına şöyle izah e&!w antasının müş hizmet e - - işman Tildanın — t — Dün gece, işten dönerken See BOMCR Nİ «See gb ıım.ışk—m bile 3 la bin b 4! üçüncü caddede pesifif Bogli izere a | Fünmezdi.. «Ses» mutvağın içinden ge- ge oldukları ve yemeklerini dört gözle | takıld Ben onu kovdum, o da kay” lirdi. Herhangi bir hususiyeti yoktu. JI '1 Ü |bekledikleri zamanlarda — bile hiç bir | tur Bülvarlarında, sokizinci -caddede kam—_î'.:'r' mî','"î;:l“rr_"'_(;“ îığllukıı':r ğğf | Üi L Tildanım, lokantanın içinde gidip r»—_—.ıw'o imişi,: On sakirinci — EĞR dir; Lokantanın salonunda, beherinde | 4; MalR A AN T n : n A ği t : 1;“b:î:ııez:;buî: lla "n! “ırm ğ:“ğ banâ lg.en" sa olmak üzere iki sır: D4 ö d Bek | ne ya P'**J" i, BNT ü tmeğe başladı en, gerisin :'ıî:h:vıı sa 'fm."k BireE kı sıra ij : Elin'in güzel olduğunu ikinci bir de- | Bir gün Mister Siders akşam Yemeğine | ları takılmaz; kimse ona —kelimelerin- | nerek t ma bütün ü a bulu S © -İfa söylemekle sizi bıktırmış olmiyaca- YAĞDİDE öçenlişi de bilmedi dü muv tinde, birı dlük v “İğemı zannederim.. Şayed Elin bir kaç nur. Elinize biberl ıiğıniz yüz dolarlık kostümler ve rablar giye- ik rek şöhret pazarına çÇıl z; çünkü siz Bogli'de, pa - iz her şeyi (hiç dar itibarile) mutlaka te - darik edebilirsiniz! ı E timle bir tokat aşkettim.. o İliklı şakalaşmalar, Bogli müessesesini, | bit gıpta h s t mıni almak için, bar Elin'in Madam (*) Rökanye rolünü oy- | ©& evine çok geç dönmüş olacak ki ye- |1 » hadiye etti.. nasıl Til, çok nadığı bir nevi salona benzetmekte idi. bu kadat geç getiriyor!» söz -| g... er Sast dokuzda çay i““' X Bogli müessesesinin | ezd! Kimse ona_fı—uzp taş |e geldiğ Mı—tc— '*mwl”" ünüz zar ise, o - 1 ü i rileri Elinin güzelliği karşı e etmez, kimse nîııı < Bta ni eee Li İeri n öyal ran ve mest olurlarken, bu müessese - Ul::“;,“ esrarengiz «Parsifal» e düvet | su çıkar* | altı öti d Dirütötleğini a|nin dalmi müşterilerinin ne hale gel - | “tmezdi.. z TI İdiklerini artık siz tasavvur ediniz! Bu| — Tilda Iyi ondu; işte Bogli mü- atta hiç bir € eri de bunun için masını bilen bir adam bile, Bogli lo -| gö u. Acele — işi olanlar, sırf| b el d 1 bi kantasımın tuzluğundan biş zetre tuzl muhteşem endamını, çevik | Sibiler Eline adeta tapınırlar, ve bu hu 1 - n İizlmüra Kendi gecenin | “ İsusta birbirlerile rekal girerlerdi.. | kendisine tahammül ederlerdi.. Onun | biade olursa olsun — caddelerde elde etmeğe kal ş aka, tam bir|herekellerini seyretmek — imkânlarını n FÇUi tilerini | Eln, istediği dakika evlenebilir, gelin | masalarında oturanlar, kısa ve yemek | $ hi masundu.. Bir erkeğin İf * elli etmezler. ve tahammül gösterir » | labilirdi.. haftada en aşağı iki defa o- | lis g edilmiş cümlelerle | /| ( Lik etmesi, sonra aşkına DİF u Tzrlera veRka ğ y uzun imat üzüre, öüüünle eti M lerdi.. Karnı doyanlar ise, Elinin güneş | Tü tiyattoya vey S *A 4 b z |lil olmak üzere gözi "”;(-RL:L h ütlürak' Wbalelideiüin e rürlerdi.. hlelerini, B lardı.. 1 ğ akması, kim bil parlıyen tebessümlerinin — ışık BERİ ğ kıpır krpir kıpırdanırlar, ve makta olan Tildanın — arkasında, mekte oldukları nlelâde yemekleri, Tilda ile birlikte kendisine «damız- adını takdıkları — bir Mister, ona | ize u,h bir yüzük P'wdı)c etmişti.. he adını tak 1 tamira telyesinde çalışan bir başkası da, zuncu caddede — götürü b karak, hesabınızı çıkarır, pa kusurunu geri verir, ve bir kur havanın lokantasının bir çamaşırcı dük ön İki kişiy'i Üzelliğile birer cennet yemeği ha! onlara cevab ye- çevirecek olan Elini görmeğe çal, * | tamirat işi alır almaz Eline bir fino ki ş : b ü olalanmış * H da, arkadaşı Eline sağdan soldan n ağarken, oynama çile çekmeğe z, buraya gelip ı tleri gibi. bir anda hir çok yürekle -| Peği hediye edeceğini vâdet Siders doyuran onun muvakkat bir müşterisi- | ve birden isahet ederdi.. Elin bu yiyen ve kend siniz!. Belki de unla, Cebrailin si-| ve ayni zar ; masalara a duğunu zi son Ö me, d bür leri, yemek tatlıları suna kadar *) Madam Rökanye! Paristeki salonuna, sa ve yassı buru. ı a a manın en meşhur. adamları devam | Yu im buruna mutlak gz ar BUR ettti meşhuür Fransız Paranızın ünü alınız ve c a ü yemekler, flörtler, karşı- İ XVTIT yüz yıl) n bir operası. ve i Ve titri-| ııkçı (ehlıkth SON POSTAN!'N £ A Ka lT aKle y S EDERİ ROMAN! / nn e eşlmyör erdlerine as, Sonra li H li al, oku, öfle, Ğ günün kahraâ! den öyle ç ö Te ee a V selâmladı. O da r belede bıı!ul":İı ) 1 meydanı dolaştı. Aİİİ , belediye reısl“:; e na gelince, ,’m,_.. Tet üzerine * nülceğini sordu. lel şerifesi Saat tam birde, duyulur duyul-| re r ek, güreşin :ıı.ı.'v SiL e |kapının önünde mü- maz bir kıyamettir | j nne hanım! Dediklerini ya-| kellef bir otomobil | / koptu. Sanki — gök parım. Hakkını helâl et. " |durdu. Belediye r gürlüyor — veyahud| Kocakarının gözleri daldu. fisi, i Ü ki bir bombardıman | varılıp da dikka Jaj olsun! dedi. Velâkin | aldırmağa gönder - n olüyor gibi idi. Al - | saydı, renginde hafif bir uçukluk, ne Küzum var? E -| mişti, Odada bulu * Ker kışlar, eviva sesle - | mnda bir titreme sezilirdi. rf onra, evvel Al-|nan Takvor pence - ri ayyüka çıkıyor « | malih, üstüste - tenb ı—r hilâfına ” İigi , ge-|den eğildi sokağa nn du. | konyak sayesinde teroiif nı bir hamlede yore : Ara yerdeki yir - | muhafazaya ça 'fnrdu Elinde Vu“r miyim seni ben? | 'uuh! dedi. Di- mi dakikalık fasıla- | diyenin hediyesi olan kısa meçi Vy - Totik belediye reisinin hediyesini| şar mafşer â n E ya bu çılgın halk| yordu. Bununla beraber de, hef "g analığına göst | 3 . üç tahammül ede-| male en gizli ol4 — Silâha kitaksi! Çarşık. 5 ekti. — Maamafih, | bir £ Kâmıl ustan; kebat eri bundan da-| mayacak. EunIar e yerleş -| tabanca; ha kavidir. Ne n? Artık alnı -|hepisi de Torikza - Z j tirilmiş — hoparlör - | verl . rş,, ne ise o olur. İdeme alkış tutmağa j N Terden, çıkacak bo -| Durduğu noktanın hemen kâff Gi k, Toriğin içinde korku- | gelmişlerdir. — Nah, ' t ğanın, onunla güre üf eden tori! (ah ""'" kap!-"or. cek — kahramanın | © yecanla l i mişti, et - | Zaten bu necib ruh a sabırsızlanıyor, sesler| Toriğe, o gün için, ya 'arı püsküllü, daima idi. Önce, |) yordu. Torik Necmi mer | dizkapaklarına kadar ir 'n dapdaracık c n : çorablar, g ; ğın arasın-İne püsküllü dar € $ |hususiyet daha vardı: Ön sıralarda isj kemiklerine yapışmış, B&T e iyiden iyi belirdi, tahakkuk etti mi idi ç tu r koptu. Bin ağız |ler, beline de al bir ku: k s: kimsa oturtulmamış, silâhlı nöbetçiler ; ıruyordu. Gözleri © zaman asl li güü örak y öskak h yordu.: K iiz çehre u kıyafet ona| diki Güreşin her zamankinden Bei : p ışmış idi. ha çetin olacağına, çıkacak boğanı r, kuyru getirip| Tak iği dürttü: Yanında, : belediyed'n mikmandar| başka bayvanlardan. dâha mrgın; 'dahs | bi'sarkıyordu. “Ahırdan JM"’" bir şün içi rı. n xcrcsu—' Bir cevab edesin!| olarak tayin edilmiş, r-ütekald torea -| yaman olduğuna delâlel edebilen bu | siz bir halde çıktı.. durdu.. etrafi () e icab edoor, dorlardan biri vardı. Arkadan gelen bir kaz üzerine Torik, göğsünün var|arabada, Gurabi efendiyi, karısını,|seye dinlettiremiyordu. ve bu tariht günde hazır bu -| Derken, vakit geldi. Güreş meyda -| insan hali bi Tprik alay etti: uuh, e " k şerefini dilemiş olan topal ması ağır ağır çaldı. Pika-| Torik onun bu vaziyetini büsi gtü 3 benim sığır et yediğimi bekeiyi taşıyordu. dorlar Je Banderillerolar elddi tavır -| ba; iz am almağa kalkar! Otoamobil, içerisinde günün kahra -| Muayyon güreş vaktine yirmi daki-| larla, biribirleri ardınca meydana gelip | tekmesi pek olduğ yof ını da manalı buldu, manı yavaş yavaş hareket etti. Halkı | ka kalarak, alay meydanın büyük şeref | yerlerini aldılar. dayelteki bu durgunluğu le" den önceki hangi enainin | güçlükle yarıyor, güreş meydanına| kapısından içeriye girdi.. Seyirci yer-| Vazifeleri, hayvanı hamle esnasında | madı. yer) kanile sulanmış bunun ağacı? diye(doğm ilerliyordu. leri adam almıyordu. Her taraf dol -İkudurtmak ve şaşırtmak olan bu ıdım-l (Arkafi 'i'ı*m “r ede