2 Kasım 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Japon İmparatoru bir beyanname neşrediyor “Uzakşark, Uzakşarklılarındır,, Japonlar dün Çinin cenub sahiline yeniden mühim askerit ku vvetler çıkardılar Londra | (Hususf) — Japon kuv- vetleri Çinin conub sahilinde, Futing- de yeni bir askeri ihraç yapmışlardır. Burada karaya çıkarılan askerin mikdarı henüz belli değildir. Yalnız bu sahile asker dolu 32 harb gemisi sevkedildiği anlaşılmaktadır. Japon kuvvetlerinin, merkez cep - hesinde ileri hareketi devam etmekte- dir. Hankeu civarındaki kasabalar da birer birer işgal edilmektedir. 'Tokyo I— (Domei ajansı bildiriyor): Japon hükümeti perşembe günü bir beyanname neşredecektir. Bu beyan- name neşredilmeden evvel İmparatora arzedilecektir. Beyanname «Uzakşark, Uzakşarklı - ların» prensipinden mülhem olacak ve Japonyanın Çin topraklarında gözü ol- madığını, fakat Şan - Kay - Şek reji- mini ortadan kaldırmağa karar verdi- Bini teyid edecektir. Japonyanın harici siyaseti komünist aleyhtarı mihvere müstenid kalacak - fır. Çinliler taarruza geçecekler Çungking | (AA.) — Şan - Kay - Şek, Hankeu muharebesini bütün ceb- helerde umumi bir Çin taarruzu takib edeceğini beyan etmiştir. Mumaileyh, münakalâtın inkişafı için geçen sene sarfedilen gayretler sayesinde, uzun bir müdafaayı mümkün kılacak mik- darda uzün zamandanberi harb mal - zemesi biriktirilmiş olduğunu ilâve etmiştir. Memleket dahilinde münaka- lât tamamile temin edilmiştir. Filistinde Arablar umumi grev ilân ettiler .Hayfada bütün dükkânlar kapandı, grev üç gün devam edecektir | Atatürke Ankaranın S8SON POSTA minnet ve şükranı Ankara 1 (Husust) — Belediye mec- lisi vali Nevzat Tandoğanın relisliğin de açıldı. Nevzat kısa bir nutuk irad ederek eski mesai arkadaşlarını sıh - hatte ve ayni mevzu etrafında birleş- miş görmekten duyduğu sevinci, gu- rTuru ifade etmiş, âzaların itimad ve sevgilerini kendisinden ve temsil et- tiği müesseseden esirgemiyecekleri ü- midini izhar etmiştir. Bundan sonra reiş vekilleri ile kâ - tibler ve encümenler seçimi yapılmış- tır, Reis vekilliklerine İbrahim Ayaş- h ve Feyzi Kütükçü, kâtibliklere Makbule Eldeniz ve Mecdi Sayman se- çildiler. Ruznamedeki işler alâkalı en- cümenlere havale edildikten sonra Mecdi Sayman ve arkadaşları tara - fından verilen bir takrir okundu, Tak- rirde Ankara şehri kurtuluş mücade. lesine karargâh merkezi seçildikten bugüne kadar on dokuz yıldanberi maddi, manevf nimetlerin en büyüğü- ne mazhar olduğu tebarüz ettirilmek- te, Atatürke şehrin şükranlarının, tâ- zimlerinin, cumhuriyet hükümetine, Partiye bağlılık ve saygılarının bildi. rilmesi teklif edilmekte idi. Takrir alkışlarla kabul edilmiştir. Hatay heyeti şehrimizde Ankara 1 (Hususi) — Bir kaç günden- Çek - Macar: ihtilâf Müzakerelere bugün Viyanada başlanıyor Viyana 1 (Hususi) — Çek - Macar ih- tilâfını halletmek üzere bakem tayin e- dilmiş olan Alman hariciye nazırı fon Ri- bentrop bu akşam Viyanaya gelmiştir. Ayni vazifeyi deruhde eden İtalyan ha- riciye nazırı Kant Ciano da yarın muva- salat edecektir. Ribentrop ile Kont Ciano arasında ya - pılacak müzakerelere, Macar ve Çek ha- riciye nazırları da iştirak edeceklerdir. Müzakerelerin çabuk sona ereceği tah- min edilmektedir. Diğer taraftan Mareşal Göring de bir kaç gün kalmak üzere Viyanaya gelmiş- tir. Göringin, yarın yapılacak olan mü - zakereler ile hiç bir alâkası olmadığı söy- lenmektedir. Şübheli bir ölüm (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) ru meydana çıkarılan ve derhal müddei- umumiliğe bildirilen bu hâdisenin, taf- silâtı şudur; Sultanselimde, Darüşşafaka lisesinin ar ka tarafında, tenha ve sessiz bir sokakta küçük, zarif ve kâgir bir ev vardır. Hacı Süleyman namında, 40 sene cerrahlık ve eczacılık yaparak, devlet hizmetinde çü- lışmış, 85 yaşında bir ihtiyar bu evde yal- nız olarak, yaşamaktadır. Hacı Süley - man, garib tabiatli, sinirli bütün muhiti kendisini saydığı halde kimseyi sevmez Şiyatet> ÂLEMİNDDE © Tarihte Çek - Cermen mücadelesi Yazam Selira Barıp Emeş aruf Çek müverrihi Palacky'nin bundan bir asır evvel Çek vicdan ve milliyetini uyandırmak için sesini ilk yükselttiği zaman ortaya attığı iddıaya inanmak caizse, memleketinin tarihi Çeklikle Cermenliğin asırlardanberi de- vam edegelen kanlı mücadelesinin bir ic- malinden ibarettir. Filvaki beş asırdan - beri üçüncü defadır ki Cermenlik, Çek - Hğin Slâv Ittihadı hülyasını üçüncü defa bertaraf etmiş oluyor. İki millet arasın- daki ilk sademe on beşinci asırda vukua gelmiştir. O zaman, milli Çek kahramanı Jan Hüs, mensub olduğu milleti Cermen tahakkümünden kurtaracak meşhur millf din reformu ile beraber Çek vicdanını uyandıracak ilk adımı atmıştı. Jan Hüs, bu teşebbüsünü bir odun yığını üzerinde yakılmak suretile ödedi. Jan Hüs'ün fi « kirlerini müdafaa eden taraftarları, rubu asır mücadelelerine devam ettiler ve ni- hayet onlar da mağlüb oldular. Bohemya, mukaddes Cermen — imparatorluğunun çerçevesi içinde kaldı. Bir asır sonra bütün Bohemya hep bir- den protestanlığı kabul etti ve bu teşebe büsün rehberleri Çek lisanının hayat bul- Traasını da temin etmiş oldular. O zaman yazılan İncil, klâsik Çek lisanının pürüz- bir adamdır. Hattâ, ayni semtte oturan | çüz bir nümunesi olarak zikredilir. On kızları, oğlu ve torunlarile bile, pek na-| yedinci asrın başında Almanyayı bir A- dir görüşmektedir. Ailesi efradı, muhte- lif kereler kendisini birlikte oturmıya da- vet ettikleri halde, o daima: — Ben kimseyle oturmam. Yalnız ba- lmdnl(!lM—Mth— ması kumandanı amiral Sir Dudiy Paund, | rabları, üç gün sürecek olan umumt! bir| bugün Hayfaya vâsıl olmuş ve öğle ye - gtev ilân etmişlerdir. meğini yüksek komiser Makmaykıl ile Hayfada bütün dükkânlar kapanmış -| yemiştir. ğ beri şehrimizde bulunan Hatay heyeti b“"ıımı yaşamaktan da korkmuyorum. Ba- gün İsmet Paşa kız enstitüsünü ve şeh -( . kim ne yapabilir?.. Bvimde, silâbım rin görülmeğe değer yerlerini gezmiştir. | var, bıçağım var, cevabını vermiştir. Heyet âzası öğleden sonra meclise gele-| — yuhitte dolaşan rivayetlere göre, Hacı ftır. Maahaza, âmme hizmetleri ve müna « kalât İngiliz ve Yahudi askerleri tarafın- dan temin edilmektedir. İlk başlamış olan Arab şoförlerinin | Brevi, bu umum! grevin ilânında âmil ol - muştur. Arablar tarafından tdare edilen bütün hususf ve taksi otomobiller yolda durdurularak, şoförlerin ruhsatnameleri tedkik edilmekte ve bu suretle âsi eleba - şılarının bir yerden başka bir yere git « meleri kontrol edilmektedir. Akdeniz donanması kumandanı Hayfada Londra 1 Husust) — Akdeniz donan - 1938 ikramiyeli tahvillerin birinci keşidesi Ankara 1 (A.A.) — 1918 dahilt is - Viyana Yahudileri Viyana 1 (A.A.) — Filistine gitmek la- savvurunda bulunan 600 Yahudi evvelki gece bir Tuna vapuruna binmişlerdir. * Kudüs 1 (A.A.) — Bugün Arabların umumi grevi, bundan evvelki günlerin karışıklığı ile tezad teşkil eden bir sü - kün içinde inkişaf etmiştir. Hayfadaki petrol isale büroları idaresi emrinde çalışan 400 memur ve amele de grev halindedir. Demiryolları idaresi a- telyeleri kapalıdır. Şebekede ancak bir kaç tren işlemiştir. Bayır ve Bucakta zengin petrol kaynakları bulundu (Baştarafı 1 inci sayfada) “Kl'“ tahvillerile M:::'h .dıâm: aidiyeti meselesi son Cenevre kararın - Süretile ihraç edilmiş olan yüzde dan evvel gerek Fransa, gerek Milletler lirli 1938 ikramiyeli tahvillerinin 1/| Gemiyeti (le Türkiye arasında bir hayli 11/938 tarihinde Maliye Vekâleti, ban- | münakaşa mevzuu olmuş, neticede Tür - kalar mümessilleri ve noter kiyenin iddiaları kabul edilmemişti, Kü- da yapılan birinci ikramiye keşidesin-|Çik bir toprak parçasından ibare! olan de: bu mıntaka bugün birdenbire ehemmi. 185781 numaraya 10.000 lira yet kesbediyor. Çünkü bu taraflarda ya- rek nutku dinlemişlerdir. Bu akşam İstanbula hareket eden Ha-| tay heyeti âzası orada bir kaç gün kal - dıktan sonra memleketlerine dönecekle!i dir. Fransız kabinesinde ler- Marşando Mal'iyeden çekildi, Münakalât Nazırı oldu Paris 1 (Hususi) — Kabine bugün tek- rar toplanarak memleketin mali kalkın-| masina müteallik projelerin müzakeresi- ne devam etmiştir. İçtimadan sonra, maliye nazırı Mar - şando'nun iftifa ettiği ve yerine Pol Reno'nun tayin edildiği bildirilmiştir. Marşando, Pol Renodan — inhilâl — eden münakalâAt nazırlığına geçmiştir. Marşandonun arzusu mu€binos ya « pılan bu değişikliğin, her hangi bir nok- tai nazar ihtilâfından ileri gelmediği ve sır! şahsi sebeblere müstenid olduğu söy- lenmektedir. Yeni maliye nazırı Pol Reno, mali pro- jelerin yakında ilân edileceğini ve fran- ymetten düşürülmiyeceğini beyan a ae üzerinde hüküm sahibi olduktan, Suriye ile önce bir istiklâl ve ittifak muahedesi |akdettiği halde sonradan bunun tasâik ve mer'iyete girmesine mâni olan Kont dö Mürtel, nihayet Fransa hükümeti tara - fından yaş hududuna gelmiş olması ve- Süleymanın bir mikdar parası da vardır. Çünkü sakin bir hayat yaşamıştır. Din - dur ve müteassıbdır. Kendine gayet iyi bakmakta, ölmiyeceğine inanmaktadır. Fakat, geçen sene 85 lik ihtıyarın evine gizen ve sonra da yakalanamıyan bir hır- sız, Hacı Süleymanın rahatını kaçırmış- tır, İşte, beş, altı gündenberi yedişinden yetmişine kâdar bütün semt ahalisinin tanıdığı bu adamın ortada hiç görülme - yişi, komşuları meraka düşürmüştür. Ev« velki gündenberi ihtiyarın evinden etra- fa yayılan keskin bir koku da, bu merakı büsbütün arttırmış, hâdise polise bildiril. miştir. Dün, kapı kırılarak, eve girilince ihti- yarın ölü olarak, yerde yatmakta olduğu görülmüştür. Cesedin üzerine yatakların devrilmiş ve şiltelerin pamuklarının et - rafa saçılmış olması, kanape ve sandal - yelerin yere yıkılmış vaziyetleri, odanın vusturya vilâyeti haline getirmek isti - yen ikinci Ferdinand ise bir nevi filli ve mill? muhtariyet ihraz etmiş olan Çek - lerin mukavemetile karşılaştı. Bir kalem de bu hukuku sildi, süpürdü. Bunun ne- ticesi bir Bahemya isyanı doğurmak ol- du. Görülüyor ki ilk Cermen ittihadı fik» ri gene ilk defa Çekleri karşısında bulu« yordu. 1620 de Avusturya ordusu Çekleri müdhiş bir mağlübiyete uğrattı. Bir çok Çek alleleri hicret ettiler ve Bohemya, bir kaç asır için tekrar sükünet buldu. Bu hal Üç asır devam etti. Fakat otuz sene muharebesini tamamen — topraklarında yapmıya meobur kalan Cermanya, bu za- feri çok pahalı ödedi. Çünkü bu harb ne- ticesinde muazzam bir servet ve nüfusu. nun Üçte birinden fazlasını kaybetmişti. Bu sebebledir ki, Almanya; bu defa kan- disine zâf verecek olan bir teşehbüse gir- medi, Çekoslovakyayı parçalarken ırkf hududlarla iktifa etti ve tarihin acı bir dersinden istifade etmiş oldu. Selim Ragtp Emeç — — eee — lümü şübheli görmüş, mörga kaldırılma- sına lüzum göstermiştir. Cesed, dün gece adl! tıbba nakledilmiştir. İhtiyarın hiç bir hastalıktan malül ol- 188394 » 10.000 » pilmakta olan petrol araştırmaları esna - 131897 » 5.000 » sında bu nahiyenin muhtelif iki yerinde 378965 » 5,000 » zengin petrol kaynakları bulunduğu tes- 2155 » 1000 » bit edilmiştir. Elceziredeki petrol hazi - 34062 » 1000 » nelerile alâkadar olduğu zannediler bu 154688 » 1.000 » kaynaklar hakkında henüz tafsilât yoksa 154689 » 1.000 » da Lâzikiye muhafızlığının, yani mahalli 194078 » 1,000 » vilâyetin teyid ettiği bu haberler esaz 213649 , 1.000 » itibarile doğrudur. Bayır ve Bucak âra- 408496 » 1.000 » — isabet etn iştir. Ayrıca 13 numaraya 303 er lira ve 596 numaraya da 40 ar lira isabet et - mistir. Muvazzaf sübayların evlenme yaşları Ankara 1 (Hususi) — Muvazzaf sübay - lar ve askeri memurların 25 yaşını ik - mal etmeden evlenmiyeceklerine dair o- lan kanunun tadili hakkmdaki lâyiha meclise verilmiştir. Bilecik posta müdürlüğü Ankara 1 (Husust) — Bilecik posta müdürlüğüne İstanbul posta müdür mua- vini Ahmd Erol tayin edilmiştir. oyagye silesile mevklinden kaldırıldı. Yerine zisi ile Hatay arazisi arasında çok )’İhn'muhlgllf Arab memleketlerinde memu - bir ıülu olduğu için, iyi araştırıldığı riyetlerde ve ayrıca sefaret hizmetlerin- takdirde Hatay arazisinde dahi petrol| de bulunmuş olan Bay Puaüx (Püo) ta- kaynakları bulunması pek muhtemel ol- | yin edildi. Kont d Martel bir kaç güne duğunu düşünen Şım mehafili Hatayın (kadar buraya gelerek devlet reisine veda artık bügün ecnebi bir memleket haline | edecektir. Bay Pusux henüz Pariste olup ..ı.knı:d bulunmasından dolayı teessüf et-| orada Suriye başvekili ile Fransa hükü « mektedir. |meti arasında cereyan eden ve bir türlü Filhakika Hatayın bundan böyle Su -(bıllp tükenmiyen * müzakerelerde hazır riye için ecnebi bir devlet muamelesi gö-| bulunmaktadır. Teceği hakkında son günlerde bura ga -| Bununla beraber Kont dö Martelin de- zeteleri teessürlü makaleler yazıyorlar. iştirilmesi bura muhitinde pek te mem- Bunun sebebi de Hatayın gümrüklerini nuniyetle karşılanmadı. Çünkü egelenin ayırması, yani Suriyeye karşı gümrük | gideni aratacağına» dair bazı alâmetler istiklâli ilân eylemesidir. Suriye de Ha-| görülüyor. Kont dö Martel Suriye ile o taydan gelecek eşyaya karşı ecneb' mua-|lan muahedenin tasdikini daha fazla ge- melesi yapmıya karar vermiştir. ciktirmemek taraftarı olarak tanınmıştı. Yeni Komiserin yeni bir siyaset getir - Uzun zaman” Suriyenin — mukadderatı| mesinden endişe ediliyor. içinde geçmiş bir mücadeleyi işaret eder | mayışı da, alelâde bir ölüm ihtimalini t- mahiyette görülmüştür. Cesed şişmiş, sim | zaklaştırmaktadır. Esasen, şişmiş ve ta - siyah bir halde, bazı Kısımları çatlamış,harict bir arızaya rastlanmarzakla bera- fareler tarafından yenmiş vaziyettedir.|harict bi arızaya rastlanmamakla bera - Odanın vaziyetini ve cesedi muayene e-|ber, ölümün tabif, yahud da bir cinayet den belediye tabibi, bunu normal bir ö-|eseri olup, olmadığı otopsl neticesinde, lüme benzetememiştir. Hüdiseyi — adliye | anlaşılabilecektir. Adliyece, tahkikata de- tabibi Enver Karan da tedkik ederek ö-'yam edilmektedir. ..... kasa nn aa aasa san sanaLEKASETADEYEN e SYareESAmE KeSE YESE DENE ONUK SALE SS SESEMSASE. Satahtan sabaha: . Ha, şöyle Mekteb talebesi arasında başlıyan yeni bir aşk ve alâka pandomimasından bahseden -kıymetli meslekdaşım Ercümend Ekrem şimdiye kadar muarızı olduğu dayağın tatbik zamanı geldiğini itiraf ediyor, battâ daha ileri giderek böyle hava ve heves peşinde koşan terbiye ve ahlâk düşkünü çocukların ve- lilerini de sigaya çekmek lâzım geldiğini söylüyor. Allah razı olsun. Nazariyeciliğin gık, fakat dar çerçevesinden çıkıp haki- kat meydanma erişmiş demek oluyor. Geç olsun zarar yok, yeter ki hakikatl ve ihtiyacı kabul etsin. Mekteblerde hâlâ eski Alman terbiye sistemine devam etmekte temerrüd edenlerin de bir gün gelip bu hakikate vüsil olacaklarına şŞübhem yok. Değil tahsil çağında aşk ve muhabbet komedilerile uğraşan gençleri, hattâ başında yaldızlı ise kasketi ile birbirlerine ağza alınmaz arabacı küfürleri sayuran, bahçelere, bağlara girip tırtıl gibi yemiş ağaçlarına üşüşen, vapur- da, tramvayda kendilerinden başka kimae yokmuş gibi lâübali hareketlerle feleğin çemberinden geçmiş; saçlı sakallı adamları ve bilhassa kendi halinde kızları ve kadınları 1z'aç eden talebeleri çimdiye kadar birkaç kere bahset- tiğim radikal terbiye çemberine sokmadığımız takdirde umum! seviyemiz bu rejime lâyık bir kemale erişmekte çok gecikecektir. Önümüzde gayet açık bir örnek vazdır. Disiplinli askeri lise talebesinin sokak hayatı ile sivil lise ve orta mekteb talebesinin sokak vaziyetlerini mukayese edelim. İnkâr edilk- mez hakikat bize, nesil terbiyesine vereceğimiz istikameti gösterecektir. An tık başka fikre, nazariyeye, pedagoji ıvır ve zıvırına hacet yok. Bürhan Cahid