Ç Niğde tahrirat f İ i darağacı F 8ON POSTA kıleıı.ı':ın_je başlayıp İstanbulda * altında biten memuriyet hayatı: 95 | N ceresamamaaamesssesesataneiönnceanesELİKELAANTESENEİREĞüSEaNüÜRMASEdELEKA SARAdAEELEEREEARENAN # Devlet kapısında elli yıl Yazan: Eski Dahiliye Nazırı ve eski meb'us Ebubekir Hâzım Bu küçük cebel topunun çalınması Avrupa gazetelerine intikal etmiş ve Temps fgazetesi bunu Türklerin kayıdsızlığına ve Yunanlıların vatanseverliğine atfetmişti Taop hırsızları böylece sözleşmişler &ma, o günlerde hattâ demiryolu bile 20-25 santimetre su altında bulunduğu için, topu, ancak beç öon metre uzaktaki bir çalının altına soka! Ben, maznunları tevkif ve istintak lie ğim sırada, yani, gün sonra İstanbul eye memur mira- şdü “ve yüzbaşı geldiler. Hükü- ziyaret ile zayi o- r olduklarını, ceklerini, fakat bu- lu ile geldiklerini, niğe de Tece varacaklarını söy- lediler, Bu suretle yapılacak bir arama ile topu bulmağa nasıl muvaffak ola - caklarını bilemediklerini — anlattılar. Çalınan top, giden trenin vagon pence- relerinden yolun iki tarafına göz gez- dirilmek suretile bulunacak değildi ya! Kendilerine: — Hiç bir yere gitmeyiniz, dedim. Top, Dedeağaçla Kuleli arasında çalın- muşlir. Maznunları tevkif ve mükerre- ren İsticvab ettim. İş, yalnız topla ça- hndığı ve gizlendiği mevkii itiraf ettir- meğe kaldı. İsmail bev, pek memnun oldu. Ha- raretle teşekkür etti: — © halde, gidip bir otele yerleşe - lim. Bir iki saat sonra tekrar nezdi âli- lerine gelelim, dedi.! Bu arama heyetinden bir gün sonra da Sirkeci polis komiseri Mustafa ve ve silâh saire kaçakçılıklarını tahkik için bir kaç ay önce Tekirdağına ve diğer mahsallere beraber götürdüğüm Edirne polis kamiseri Cemal efendiler geldiler. Kendilerine: — Trenden çalınan topu aramak için mi geldiniz, diye sordum, Muhatablarım, Tütbeye, nişana ve alelhusus vâdolunan 300 liraya kimseyi ortak çıkarmak istemedikleri için hâ- diseyi inkâr ettiler. Bana: — Gümülcüneye gideceğiz, cevabını verdiler, Fakat maznunları tevkif etti- ğimi öğrenince Dedeağaçtan ayrılma- dılar, Bu iki komiser, bilhassa Edirnede ve Tekirdağı — tahkikatında — arkadaşlık ettiğimiz komiser Cemal efendi, ne için geldiklerini benden saklamağa kalkış- masa idiler, onlara da, askeri heyete öylediğim gibi: — Bir yere gitmeyiniz, top bulunmak üzeredir, derdim! Çünkü ben mev'ud nişanı, rütbeyi ve 300 lirayı hiç düşünmüyordum. Evvel- ce aldığım nişan ile rütbelere istihka- kımı iyi hizmetlerimle ispat etmek isti- yordum, İzmir hatıralarından birinde söyle- diğim veehile, haiz oldüğüm saniye rüt- besinin mütemayiz sınıfına terfil hak- kında Abdurrahman paşanın gönderdi- ği inha (resmi mektüb) ya, sadrâzam Cevad paşa haklı olarak: «Mumaileyhin yaşına ve devlet hiz- metine girdiği tarihe nazaran hıfzı» di- ye yazarak evrak mahzenine attırmış- tı. Pek az sonra, saniye mütemayizini atlıyarak üÜlâ sınıfı sânisi ile vali mu- avinliğine tayin ve kısa bir. müddet sonra ülâ evvelf rüibesine ve mutasar- rıflığa terfi suretile terakki ettim. Al- lem üç küçük çocuğumla bir anamdan ibaret idl. Mutasarrıflığın altmış lira aylığı bizi ferih, fahur geçindirdiği 1- çin, «topu buldume diyerek mükâfat beklemekten çok uzaktım. Maznuylar, topun, Dedeağaç İstas- yonuna iki kilometre mesafede, deniz tarafına atıldığını itiraf ettiler. İstasyondan bir direzin ile, oralarda arama yapmak üzere iki, üç jandarma gönderdim. lay İsmail Ali adındi met konağında h lan topu aram Selâniğe kadar ç kadar demir â beylerle birlikte, biz de araba ile istasyona vardık. O anda E- dirne katarı da geldi, Her ne kadar maznunların tevkifin- den sonra gelmişlerse de ondan sonra beraber çalıştığımız askerft heyetin | tensib buyurulacak surette, bu işde hizmeti görülen demiryolu mühendisi Mösyö Hafner'in dördüncü Mecidiye nişanı ve jandarmaların da atiyei se- niye ile taltif edilmelerini vilâyete ve mabeyn başkitabetine arzettim. Baştan |başa bizzat yazdığım ve imza ettiğim istintak kâğıdlarile topu ve mücrimle- T! doğruca Yıldız sarayına gönderdim. Taltiflerini arzettiğim — kimselerden Wh:çbırlm— bir şey ve bana da bir cevab | verilmedi. Sonradan hayretle öğrendiğime göre vilâyete, mabeyn başkitabetine, vüke- lâdan, mabeyn erkânından bazılarına: — Topu ben buldum, biz bulduk, di- ye Dedağaçtan birçok telgraflar çekil- miş! Hattâ kendisi Dedeağaç istasyonuna çıkmadan topu getirmeğe gittiğimiz ya- ver binbaşı da, topu bulduğunu valiye telgrafla tebşir etmiş! İki üç gün sonra gittiğim Edirnede mabeyn başktiabetinden aldığım bir İstasyon memuru, topun atıldığı mevkie araba ile gitmektense trenin çevrilen lakamotif ve furgonile gitme- nin daha çabuk olacağını söyledi. Öyle yaptık. Lokomotif bir kilametre kadar iler- leyince, karşıdan bizim jandarmaların direzini göründü, durduk. Jandarmalar, istasyonda direzine binerlerken, tesadüfen orada bulunan Sirkeci polis komiseri, jandarmaların, pu aramıya gittiklerini sezerek ceb- ren aralarına katılmış! Top, maznunların söyledikli bulunmuş idi. Sirkeci polis kömiseri, hemen dire- zinden atlıyarak, bana: — Beyefendi, dedi, bu hususta terdiğiniz mahareti, kıdemli bir memuruü sıfatile ve h diyorum, Şu muvaffakiyet üzerine zap- tiye nezaretine tayi y da şübhe olmadığından lütfen bende- nizi unutmamanızı rham ederim. 'Topu getirmeğe gittiğimiz kasabada şayi olduğundan istasyon ve hükümet bahçesi çok kalabalık idi. | Hükümet dairesi önünde beni istik- bal ve tebrik edenler arasında vali ve- kili Müşür Arif paşanın yaveri oan binbaşıyı gördüm. Ne zaman geld ğini sordum: — Zafiülyanızın lokomatifi ile topu getirmeğe gittiğiniz katar ile, cevahı-| nı verdi. Padişahın vâdetliği rütbeye, nişana Ü üz liraya gelince: i yerde «Sirkeci ve Edirne polis komiserle- |rinin de topun bulunmasında mühim hizmetler etmiş oldukları zabtiye ne- zaretinden iddia olunduğundan» bah- sile keyfiyetin hakikati soruluyordu. (Arkasn var) RADYO Bugünkü program İSTANBUL GESPORSS Atletler Belgrad stadında antrenmali yapmak imkânını bulamıyorlar Misafir atletleri idmansız bırakmakta olan bu vazi)' müteaddid protestolara rağmen ıslah edilmedi Belgrad (Sureti mahsusada gönderdi -| Ekipin ilk günkü meticelerden B ğimiz arkadaşımız yazıyor) — Dokuzun-| maneviyatı bir hayli sarsıldığı için cu Balkan oyunlarının bozuk organizas -| trenmanlar lâzım — olan / ehi yonu “hâlâ düzelememiştir. kaybetti. Balkan oyunlarının ikinci ve son günü| Takımın kendi haline bırakılış! ! için üzun boylu hazırlık yapmak mec -| müsbet veyahud da menfi netice buriyetinde olan atletler, müsabakaların cektir. Yirmi üç atletin idmanlarını £ cereyan ettiği Beogradski stadında doğru |tek antrenörün kontrolüne bırakmıf ' dürüst antrenman yapmak imkânını bile | manın, hiç birisinin lâyıkı veçhile j bulamıyorlar. de edememesi demek olduğu bu oyl Her gün saat üçten sanra stadı işgal e-|larda daha açık şekilde anlaşıldı. —| den futbolcular sanki pek büyük bir ma-| Esasen yirmi iki muhtelif branşi j ça hazırlanıyorlarmış gibi üç dört takım- | lar diye bir adama bel bağlamanın bü! lık kadrolarile koca sahaya yayılıp id - bir hata olduğunu ötedenberi iddia & man yaptıkları için koşmak, cirid atmak, | dururduk. disk atmak, hele zincir saplı gülle atmak| — Atletlerimiz bugüfı kral Aleksanti mümkün olamıyor. ü |mezarına güzel bir çelenk koydular. Misafir atletleri idmansız bırakmakta olan bu vaziyet alâkadarlar nezdinde müteaddid defalar protesto edildiği hal- olan Yunanlılar bu müsabakaların artık gayeden tamamile uzaklaştığını, bu özlü hareketin âdeta bir festival şekline gir- şıldığına göre, Balkan oyunlarının tarihe karışması ihtimali çok kuvvetlidir. Dokuz senedenberi hiç aksamadan ya- pılmakta olan Balkan oyunlarının bir formül bulunarak ortadan — kaldırılması fikrinin öne sürülmüş olması, bunca e - meklerin boşa gitmesi demektir. Dünyanın en sayılı atletlerine mal!k o- lan Amerikalıları Atina stadında koştu - rabilmek yollarını bulan Yunanlıların şimdiye kadar sıkı sıkı tuttukları Balkan oyunları hakkındaki fikirlerini bu şekilde değiştirmiş olmalarını fali hayır addet. memek lâzımdır. * Cumartesi ve pazar günü — yapılacak müsabakalarda güzel dereceler alabilmek için gayret eden atletlerin başında Ga- Hb, Fikret, Halük, Cemal, ve Faik gel - 17 Eylâl 1938 Cumartesi ÖĞLE NEŞRİYATI: 1230: Plâkla Türk musikisi. 12.50: Hava- 61s.13.05: Plâkla Türk musikisi, 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. AKŞAM NEŞRİYATI: 18.30: Dans musikisi (Plâk), 19: Konfe - |rans: Prof. Salih Murad (Fen musahabele- rÜ,.19.30: Dans musikisi (Plâk), 19.56: Borsa İhaberleri, 20: Saat âyarı: Grenviç rasadha- İnesinden naklen. Nexite Uyar ve arkadaş « hrı tarafından Türk musikisi ve halk şar - kıları, 2040: Ajans haberleri, 2047: Ömer |Riza Doğrul tarafından ben — söylev, 21: 3 — Merkep - Aded. Baat Ayarı: Orkestra, 21.30: Necmeddin Rı- 3 — Bir kadın ismi - Yuva. |za ve arkadaşları tarafından 'Türk musikisi 4 — Beyaz - Kırmızıya benzer bir-renk - ve halk şarkıları, 22.10: Hava raporu, 2213: Lokman ruhu. |Karadeniz saali: (Halk havaları — xemençe $ — Olur mu manasına söylenilen. İile. 22.50: Son haberler ve ertasi günün prog- 6 — Birinci - Bir nota. Jram. 23: Saat #yarı. 1T — Pokerde bülün parasını birden ver- BAA e- Keti. | ANKARA 8 — On - Bir nevi toprak. 17 Eylâl 1938 Cumartesi 9 — Tenis oyununda kullamlan -- Bir| ÖĞLK NEŞRİYATI: nota. 13.30: Karışık plâk neşriyatı. 13.50: Plâkla 10 — Bir meyva - Bütün. 'Türk musikisi ve halk şarkıları. 14.15: Ajans 'YUKARDAN AŞAĞI: ”“;’.';'I'_ B 1Xgian MERa Dün FM | iayer aa e uat Maş: Tz a musikisi ve halk şarkıları (Salâhaddin), 20: $ — Yöl — «Bazie kelimasinin mdğ). Saat âyarı ve Arabea neşriyat, 20.15: 'Türk 4 — Ağırlamak - Mudanyaya işleyen va-|musikisi ve halk şarkıları: (Müzeyyen Se - pur. nar, Badi Hoşses), 21: Şan — plâkları, 21.15: $ — Bilgili. Stüdyo salon orkestrasi, 22: Ajans haberle - 6 — Kasabın sattığı - Görenlere ders o-İri, 22.15: Yarınki proğram, hüdise, Kaa YKSA GA NRE LAR SÜ REERE A ELE MA ASA an e sanea t — AĞA — Yd ee a mak- |P MriGtes “Oçzandlör nilan nida, 8 — Taannüd - Bevda. 9 — Yi - Yapıak. Bu gece nöbetci olan eczaneler şunlardır: 10 — Nefer - Kalemler. İstanbul Muım:m, tü Aksarayda: — (Ziya - Alemdarda: L AM MA M (M).”Beynıddı: (Asador). Sarmatya- da: (Teofilas). Eminönünde: (Aminas- ya). Eyübde: (Arif Beşir). Fenerde: (Vi- tali), Şehremininde: (Nâzım), Şehzade- başında: (Hamdi). Karagümrükle: (8Su- ad). Küçükpazarda: (Hikmet Cemll), Bakırköyünde: (Merket). Beyoğtu clihetindekiler: İstiklâl caddesinde: (Dellasuda). 'Tepe- başında: (Kinyoll). Pangaltıda: (Nargi- Jeciyan), Beşiktaşta: (Süleyman Receb), Boğaziçi, Kadıköy ve Adalardakiler: W Üsküdarda: (Selimiye). Sarıyerde: (Os- SOLDAN SAĞA: 1 — Gazete - Şart edatı. man). Kadıköyünde; (Sıhhat - Rıfat). Büyükadada: (Halk), Heybelide; (Halk). (M Z| >izlM— |x >| ol Evvelki bulmacanın halledilmiş şekli iki köylü birbirlerini öldürdüler Biga (Hususi) — Değirmencik kö - yünde feci bir hâdise olmuş, iki köylü birbirlerini öldürmüşlerdir. Geçen akşam gece yarısı köy genç - Jerinden Arnavud —Rahminin — oğlu Mehmed Çurçuş gizlice ayni köyden Ali Keleğin evine girmiştir. Bu sırada Alinin karısı uyanmış ve kocasını da uyandırarak hırsız var di- ye bağırmağa başlamıştır. — Karısının feryadları üzerine Ali de uyanmış ve Mehmede: — Bu vakit evimde ne arıyorsun, de- fol. Diyerek anu koövmuştür. Fakat Meh med çekilip gitmemiş ve kamasını çe- kerek Alinin üzerine hücum etmiş ve kamayı onun göğsüne saplamıştır. Ali aldığı derin yaraya rağmen eline ge - çirdiği bir bıçakla hasmına hücum et - miş ve onu yere sermiştir. Boğuşma sırasında kadın da yaralanmış ve has- taneye kaldırılmıştır. Ali ve Mehmed ölmüşlerdir. Hâdise hakkında müddei- umumilik tahkikata başlamıştır. Bir köyün ihtiyar heyeti hakkında tahkikata başlandı Biga (Hususi) — Bigaya bağlı Ye- niçiftlik köyünün geçen seneki ihtiyar hey'eti hakkında, köylünün verdiği u- çak zahirelerinden bir kısmını sulisti - male uğratmış oldukları iddiasile tah- kikata haşlanmıştır. Ziyaa uğrayan za- hireler mühim bir yekün tutmaktadır. Gemlikte bir kaptan kalb sektesinden ölmüştür Gemlik (Husust) — Evvelki gün İs- tanbula kömür nakletmök için yelken- lisi ile Kabaklı köyüne gelen Pendikli Mustafa oğlu İsmail kaptan köy kah- vesi ile misafirhane arasında Kalb sek- tesinden ölmüştür, de henüz hiç bir tedbir alınmış değildir. | Balkan oyunlarının ihdasında önayak | diğini alenen söylüyorlar. Bundan anla- Ömer Besif Fenerbahçe - İstanbulspor maçları | Yarın Fener stadında Fenerbahif İstanbulspor A ve B takımları "“J_ 14,30 ve 16,30 da futbol maçları yı |caktır. Sporseverleri davet Beyoğlu Halkevinden: Mersim dolâ! tatil edilmiş olan kapalı salon spor İi tine 1/Teşrinlevvelde başlanacaktır. , Paaliyete iştirak etmek İsteyen v, erkek üyelerin ve salonumuzda :uıı-l:’ı teyen mekteb, klüp ve teşekküllerin ' Yi tarihine kadar müracaatlarını riok . n Gebzede 25 Eylül Pazar günü Kocaeli valisi Hâmid Oskayın yelerinde kaymakam Nami Önalın setinde ve alayımızın kıymetli larlle C. H. P. tarafından şehid ve siz çocuklara mahsus sünnet düğünü ayrıca pehlivan güreşleri, orta oyunu |hokkabaz ve zengin büfe vardır. van güreşlerinde ikramiyeler baş& Hira, büyük orta 20 lira, küçük ortâ * mektedi İlira, desteye 10 liradır. . Fotorametr kongresilti giden murahhasları Tapu ve kadastro fen müşaviri B # 'Ziya ile başmüfettiş Ahmed Salih, İsabah Palastina vapuru ile Lanârti |toplanacak olan Fotorametr kon) bulunmak üzere şehrimizden hareket mişlerdir. Şişirilmiş tavuk satan bir dükki” kapatıldı Beyoğlu kaymakamlığı esnafın 3’; kandırmaması için sıkı tedbirler al tır. Dün yapılan bir teftişte, v |rında nefesle şişirilmiş tavuk satafi dükkân üç gün müddetle kapatılmı$Ü, mıimlsıdi'tek'l'intl",' Bu gece (A. Hisar) Yarın gece (Büyükdere) d*, M iyükdere) Şenyol) da A NURBAB Istanbul Şehir Tiyatrosü Bu akhşam İzmir Fuarınd$ TOSUN EGE TIYATROSU —e Ü, A, Dr. Babriye Tokse$ HAFIZ CEMÂL (Lokman Hekim) 'J Dahiliye mütehassısı: Pozardan V , hargün (2 - © Divanyolu numara 10 #f defonu 22398 - 31044