— Pencereleri açın! Dedi. — Ya açmazsık? Diyemediler. Çünkü açmazlarsa işleri harabdı. Derhal pencereleri açtılar, — Şu sırtınızdakileri çıkarın! Dedi. Birbirlerine baktılar, — Nasıl 'çıkarırız? Israr etti: — Size, çıkarın diyorum, — Başka giyeceğimiz yok. — Olmaz, bu paltolu, hırkalı, yün el- biseli kadınları, erkekleri görmek iste « mem, çıkarın. — Başka giyeceğimiz yok, dedik! — Gidin alın, çarşıda çok. — Çarşıda çok ama, paramız yok. — Borç bulun. — Borç kim verir ki... Verse bile tefe- ci faiz İster. — Varsın tefeci faiz istesin, ben ne di- yorsam onu yapın, yoksa.. Dediğini yaptılar, Tefeciden faiz ile borç para aldılar. Yeni elbiseler hazırladılar. Ve ötekileri çıkardılar, yenileri giydiler. — Evlerinizden çıkın! Dedi. Sordular: — Yani başka bir eve mi taşınalım? — Hayır başka eve taşmmak değil, şe- hirden çıkacaksınız. — Şehirden mi çıkacağız?.. Bu çok güç.. YAZ GELİRKEN Bir kere para lâzım, sonra işlerimiz çe- hirde... Gidip gelmek zorluğu var. — Fâzla lâf dinlemem. Çarnaçar katlandılar, rahatlarını boz - dular, evlerini boşaltlılar. Sağlam eşya - larını grabalara doldurdular. Şehir dışın- da tuttukları çürük çarık eve taşındı - lar. Eşyalar arabalardan indirildiği za - mah çürük çarık eve lâyık bir hale gel - mişlerdi. Çünkü bir tane bile sağlamı kal- mâamıştı. — Ne yapalım, dediler, başa gelen çe - kilir bu evde oturacağız. Ötekisi gene ortaya çıktı: — Ne duruyorsunuz, dedi, haydi yarı - çıplak soyunun! — Yarı çıplak mı? — Evet yarı çıplak soyunacaksınız! — Evi çıplak mı oturacağız? — Hayır evde"oturulur mu? Deniz ke- narına gideceksiniz. Kumlarda cayır ca- yır yanacaksınız. — Aman! — Aman, zaman yok, dediğimi yapa - caksınız? * — Her emrine boyun eğdiren bu zalim de kim? iyorsunuz.. Söyliyeyim; bu zalim her- kesin: — Ah bir gelse! Diye hasretle bekledikleri yazdır. İsmet Hulüsi V Bunları biliyor mu idiniz ? —) | YA Fransız kanunları hakkında yapılan bir istatistik Meraklı bir. &- e d dam 1935 yılının sonunu esas alarak Fransada mevcud kanun kitablarını , tedkik etmiş ve © görmüş ki bu ki-- e X Ç — tabların - sayfaları “% birbirine eklendiği A takdirde (40000) kilometrelik bir ş meydana gelebilecektir. Eğer bir # id n günde bu şeridin (100) metresini okuya- bilirse, bütün bu kanunları bitirmek için takriben (1000) senelik bir zamana ihti- İnsanlar uykusuzluğa ne kadar dayanabilirler ? İnsan ne derece- ye kadar uykusuz- luğa, binnetice yör gunluğa dayanabi- lirler ve bu yot- gunlukta ne gibi Tuhi haller tezahür eder, Bunu tecrübe etmek için Amerika- |da sekiz talebe yüz saat uykusuz kalmış |lardır. Doktorlar ve ruhiyat mütehassıs- ları da hergün, uykusuzluğun, nabız, te- neffüs, kan tazyiki muvazene ve diğer vücud şartlarında ne gibi tesirler meyda- irdiğini tesbit etmişlerdir. Affedilmek, Insanı her zaman Mes'ud eder mi? Ankaradan Bay C. G. anlatıyor: Bun- dan on sene evvel, İstanbulun iyi halli at- lelerinden birisinin dul kızile evlenmiş. A- Mesi güzelmiş. Evine düşkünmüş. Tuvale- tine çok düşkün olduğu halde hesabımı Bilirmiş. Okuyucumla uzun seneler, çok mes'yd olmaşlar. Fakat geçen yar, bir tetadüf, okuyucu- dau bir bar artistile karşılaştırmış. Bay C. €. bir felâket neticesinde bar sahnesine düşen bu güzel ve cazib kadının tesirin- den korunamamış: Onunla düşüp kalk- mıya başlamış. Az zamanda şüyu bulan bu münasebet günün birinde zevcesinin kulağına kadar glitmiş. Zevcesi, bu meş'um Kadını kocasının muhitinden uzaklaştır- manın yolunu aramış, ve bulmuş. Fakat okuyocum, bu artistin peşinden koşmaktan vazgeçememiş. Bu vaziyet karşırında da, zevcesi eşya- larını toplamış, ve ablasının evine taşın- n Büu sırada, okuyucumun aklı başına gel- miş. Zevcesine karşı çok kusurlu bulun- duğunu idrük etmiş Zalen hukikl! mahi- yetini kavradığı © bar artistini bırskıp yuvasına dönmüş. Zevcesini, ağlıyarak, yalyararak, diğer kadınla hiçbir alâzası kalmadığına inandırmış, ve tekrar birlik- te yaşamıya başlamışlar, Fakat, bu birleşmeden kısa bir müddek sonra zevcesi, kendisini tekrar terketmiş, ve diğer kardeşinin evine kaçarken koca- sına şu kısa mektubu birakmiş: «Beraber yaşıyamıyacağız. Benden ümil- Gini! kes. Ve erkeklik gururunu boşboşü- na kırma. Eğer beraber geçirdiğimiz on senenin iyi ve temiz hatıralarına zerre kadar hürmetin varsa, gönül hoşluğlle ay- rilalım !a İşte bu hareket, ve bu mektub, okuyu- cumu perlşan etmiş. Fakat Bay C. G. çek- tiğE cehennemi setizablara rağmen, gürü- runu kirmamıya ahdetmiş. Şimdi İstan- buldan uzakta bülünüyormüş. İradesine güçlükle hâkim olabiliyormuş. Çok der- beder, ve çok zavallı bir haldeymiş. Zeve cesini bir dakika unutamıyormuş. Okuyucum, bütün bunları anlattıktan sonra benden soruyor: «— Koskocaman on sene içinde, bir ka- dınla birkaç ay ahbablık etmek affoluna- mıyacak kadar muazzam bir günah mi- dir?» € Yazdıklarından, kullandığı samimt ke- Mmeleri dolduran gizli sehirden, duygu- larından, üslübundan, hülâsa, önümdeki mektubun umuümi ve manevi ifadesinden anhyorum ki, okuyucum çok ıztırab çek- mektedir, yaptığı batayı tömir için her fodakârlığa katlanmıya hazırdır, ve ala- bildiğine pişmandır. Ben, bu derece izlırab içinde bulunan bir Iİnsana, acı sözler söylemek İstemez- dim. Hattâ bilâkis, Isterdim ki, içinde bu- lunduğu çıkmazdan — kurtulabilmesi İçin kendisine bir çare gösterebileyim. Fakat maalesef, bu imkândan mahru- mum, Çünkü isdivac, sevgi rabıtalarının da, kat'i ve değişmez bazı kanunları var- dır. Bir kadına, büyük çapta bir ihanetin cezasını affettirebilmiye, bu değişmez ka- nun müsatd değikdir. Okuyucum, izseti nefkinden fodakârlık etmeyi göse alıp, gevcesine yaltarsı, hatlâ onu, tekrar be- raber yaşamıya İkna edebilse bile, mura- dına eremiyecektir. -Çünkü, zevcesi, ken- disini ancak merhâmeten affedebilir, ve © takdirde ise, Bay C, G. zevcesinin yarın- da dalma, mâaneriyatı iflâs otmiş bir bi- çare Kahr. Bu vasiyette yaşa- manın derin zilletine de, uzun zaman katlanamaz, Masmafih, okuyucum, zev- cesine sadakatlni muhüaluza — edebilerek, uzun zaman beklemiye katlanırsa, yüzü- nün güldürülebilcceğini ümld edehllir. Çünkü zevcesinin kalbine, 6 İhanetin aç- Uğı derin yarayı, sade iki kudrot tedavi edebilir: Metanetle katlanılan büyük bir imtirabin vereceği hürmet, ve poygambe- rane bir sadakatle geçirilecek uxun bit zaman! TEYZE Kadın Köşesi Çizgili kumaşlar çok modadır n bir ceket ve plili etek, Çizgileri zwi isti- kametlerde konulmuş, bu modelde mod; nın en bariz hususiyetleri göze çarpıyor. 1L Çizgili kumaşlar bu sene gözde olan kumaşlardır. 2. Pli çok modadır. 8. Eski düz kazakları andıran uzun ceketler bu sene en rağbet bulan bir biçimdir Kız çocukları için örgü entari Robadan başlayınız. 18 ilmik jerse ör- güsü (bir sıra ters - bir sıra yüz). Örgü- nün ters entarinin yüz tarafı olacaktır. Böyle 8 sıra örünüz. Sonra (iki ilmiğ; bir arada alıp bir tane arttırarak) jurlu üç sıra örünüz, Tekrar 8 sıra düz örgü ve $ sıra ajur... Roba bitinciye kadar bu sıra- Jar (22) şer defa tekrarlanır. Sahte vasiyetname tanzim edenler mahküm oldular Mühtelif Yunan bankalarında parası bulunan ölü Lazaros namına sahte vasi- yetname yapmak ve kullanmaktan suçla Maryonti ile, vasiyetnamenin yapılışın « da şahadet eden Yani ve Hristosteni hak- larında Ağırcezada görülen muhakeme dün neticelenmiştir. Duruşma sonunda, suçluların mülga İs- tanbul 2 nci noter dairesinde tertib et - tikleri bu sahte vasiyetnamede noterlik mührünü kullandıkları ve noter Hasan Dün iki cinayet davası neticelendi Ağırceza mahkemesinde dün iki katil davası neticelendirilerek, karar — tefhim | Yusufun muhakemesine, Ağırcezada de" olunmuştur, Çatalcanın İzzetlin köyünde münazsalı bir çayırda koyun otlatmak yüzünden çıkan bir münakaşada İsmaili çifte ile öl- dürmekten suçlu Ekremin suçu sabit gö- Tülmüş, İsmafli Emin isminde bir baş - kasının öldürdüğüne dair müdafaası da, kabule şayan bulunmamıştır. Mahkeme mahrumiyetine karar vermiştir. Zincirlikuyuda sürüsünden koyun çal- * mağa gelen sabıkalı Hüseyini, tahrik ne- ticesinde bıçaklıyarak öldüren, çoban İb- rahim de 6 sene müddetle hapse mahküm Poliste : Bir yaramaz elektrik direğinden düştü, yaralandı Kadıkâyünde İbrahim ağa mahallesinde an Bayram oğlu 7 yaşında Taceddin, ev- lerinin Öönündeki ölektrik direğine tırman- miş, bu sırada elektrik teli birdenbire kope- rtak Taceddinin başına çarpmış ve onu aşağı düşürmüştür. Vücudünün muhtelif yerlerin- den ağırca yaralanan küçük yaramaz Nü- mune hastanesinde tedavi altına alınmıştır. Bir tramvaycıya motosiklet çarptı Şoför Vedadın idaresindeki 297 numaralı motaosiklet Mecidiyeköyünden geçerken tram- vay şirkeli işellerinden Yusufa çarparak ba- şının muhtelif yerlerinden yaralamış, suçlu yakalanmıştır. 12 yaşında bir baylazın marifeti Kasımpaşada Küçükhamam sokağında 0- turan 12 yaşında Al! oğlu Bürhan Şişhane yoakuşunda oturan Fatmanın elinden çan- tasını kapıp kaçarken zabıta tarafından ya- kalanmıştır. Bir boyacı aparlımandan düştü Beşiktaşta Karakol sokağında oturan bo- yacı çırağı 17 yaşında Nocati Teşvikiyede bir aparlımanda çalışırken dördüncü kattaki is- keleden yere düşmmüş, hurdahaş bir hakle Şiş- N çocuk hastanesine kaldırılmıştır. Bir tayfa balta ile ayağını kesti 342 numaralı Namasgâh motörü tayfaların- dan Balih oğlu Mehmed Arnavudköyü açık- larında demirti bulunan motörün güverte- sinde balta ile tahta keserken kanzaen balta- yı ayağına vurmuş, sağ ayağının topuğun- dan ağırca yaralanmıştır. Bir esrar kaçakcısı yakalandı Kutucular esddesinde 33 numaralı dük- Kollar da-ayni örgüdür. Robanın aşağısı tamamile yüz örgüdür. Her 28 sırada bir tane arttırılır. Noktalar bu arttırma yerlerini gösteriyor. Her kadın bilmelidir ? Taze yumurta kaynar suda üç dakika- da rafadan, altı dakikada kayısı (yarı piş- kânda bakallık eden Leonun carar ticareti yaplığını haber alan zabıta mezkür dükkün- da bir araştırma yapmış, 250 gram esraria YIS aded çakmak taşı bulmuştür. Kaçak mallar müsadere edilmiş, suçlu asliye beşin- ci ceza mahkemesine gönderilmiştir. Bir döviz kaçakcısı tutuldu Beyoğlu İstiklâl caddesinde döviz kaçak- cılığı yaptığı baber alınan tütüneü Vasilin miş) hale girer. Lop pişirmek için sekiz on dakika ister, fazla değil... ükkânında yapılan bir aramada 45 aded ecnebi tahvilâtı bulunarak müsadere edil- miş, suçlu hakkında takibata başlanmıştır. ki ahbab çavuşlar: Her zamanki kadar suçlu Ekremin 12 sene müddetle ağır hap-| Bu taleb kabul edilmiş, duruşma W M sine, müebbeden Amme hizmetlerinden |lik olunmuştur. edilmiştir. edilmişlerdir. M Arkın da imzasını taklid ettikleri anlâ * şılmıştir. Senedin Lazarosun ölümü! sonra tanzim edildiği ve suretinin nott” lik dairesinde bulunmadığı ve esasen Sf netteki yevmiye numarasının o dairedeki numaraya da uymadığı gabil olmuştur. Suçlulardan Maryanti ile Yani 2 şer #7 ne, evvelce mahkümiyeti olan Hristö$ * teni de 2 sene 1 ay müddetle hapse küm edilmişlerdir. Hamallar kâhyasını öldürenil muhakemesi Hamallar kâtibi Hasanı öldüren hastfli vam edilmiştir. Suçlu mahkemeye verdiği bir istidadi maktüle rastladığı mevklin senelerdefi * beri yolu olduğunu ve burada Yns“" kahvesinde ikamet ettiğini, bu sureli suçu taammüden işlemek hyüyâ' ortadan kalkacağını beyan ile, luh'd_ Yusufun şahid olarak dinlenmesini $ | temiştir. İki zarfcı tevkif edildi Zarfcilik usulü İle Mehmed isminde rinin 40 Hirasını dolandıran Vehbi ve kis isimlerinde iki suçlu, Sultanı 1 inci sulh ceza hâkimi tarafından tevil Müteferrik: Gayrimübadiller satış komisyofr larında yapılan tahkikat Maliye Vekâletinin gayrimübadillii satış komisyonlarında Vekâlet helPE teftişiye reisi Rüşdü ve müfettişlerdii Halid tarafından iki aydanberi “UJ makta olan tedkik ve tahkikler bi üzeredir Müfettişler on güne kadsf mesailerini bitirecek, hazırlıyacaklil raporu Vekâlete vermek üzere Ankatii ya gideceklerdir. Şimdiye kadar yapılan ıedklk!ğ:; ufak tefek bazı pürüz ve hatalar gıj mekle beraber komisyonlarda hef M gi bir kimseye işden elçektirmeyi cib olacak şekilde tezahür etmer Şimdilik koamisyonların lâğvı m!':i ubahsolmacığ il Bid işle; organı tarafından İdaresi hakki mukarrer bir şey yoktur. Vızly#lw fettişler raporlarımı verdikten Vekâletin kakarile tavazzuh ede€' Toplantılar: Şehremini Halkevinde konter#fi, Şehremini Halkevinden: Cumartesi saat 2030 da evimizde öğretmen Kemâl tarafından 1877 de İstanbuldan Orla bir müracaat adlı bir konferana tir. Davetiyelerin ev sekreterliğinden s. AM Ü Felâketzedeler menfaatin? gece şenlikleri 'Yurdun bütün felâketlerine şefkat ni açan Kızılay Cemiyetinin Şişli faayıs cumarlesi ukşamı Maksim da çok zengin bir programla bir ge cesi tertib etmiştir. Başta Bayan Üstündağ olduğu halde bütün Şişli VE ÜĞ taşının en yüksek ailelerine mensub lar büyük bir faaliyetle çalışmağa dardır. A lt