28 Nisan 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu Sabahki Gazetelerde Gördüğümüz Fikirler Cumhuriyet — Roma-Berlin mihverini Ledkik eden Yunus Nadi, Avusturyanın Al- mMmanya tarafından ilhakile beraber, bu mih- verin dinamik kuvettini kaybetmiş olduğu- nu, İtalyanın artık sulh istiyenler safında yer aldığını söyliyerek harb tehlikesinin kiz- 20 sene için sulh Mussolini, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya ©Çeklerin vaziyeti, Sâd; Almanlarının istedikle Yazan: Selim Ragıp Emeç A —© Elbilere bazı kıt'alarca yarsübaylık ma- | ı"li'ınsub oldukları dairelerce maaşlarının arasında bir paktın akdedilmesini istiyor İngiliz - Fransız müzakereleri bugün Londrada başlıyor Londra, 27 (Hususi) — Fransız baş- vekili Daladye ve hariciye nazırı Bone bu akşam tayyare ile Kraydon meydanı- ha inmişler ve Lord Halifaks ile Fran- siz sefiri Korben tarafından karşılan- mışlardır. Misafir nazırlar doğru Fransız sefa- rethanesine gitmişlerdir. Müzakerelere yarın başlanacaktır. Londra 27 (Hususi) — Bugün hafta- hk toplantısını yapmış olan kabine, Fransız - İngiliz müzakerelerine hazır- lık olmak üzere harici vaziyeti tamami- le tedkik etmiştir. Bu münasebetle Londra ile Paris tarafından müştere- ken tesbit edilen müzakere programı sah'ihleym nazırların emrine âmade bulundurulmuştur. Temin' edildiğine göre bu kısa program halihazırdaki bü- tün diplomatik işleri ve iki memleketi alâkadar eden milli müdafaa meselele- rini ihtiva etmektedir. 20 senelik bir sulh Londra, 27 (Hususi) — Pipl gazete- sine göre İngiliz - İtalyan anlaşmasın- dan sonra şimdi de yapılmakta olan Fransız - İtalyan müzakerelerinin neti- cesinde, ÂAvrupa için yirmi senelik bir sulh devresi temin edilmiş olacaktır. Musolini, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanyayı ihtiva eden bir ademi teca- vüz muahedesinin akdini düşünmek- tedir. - Hitlerin Romayı ziyareti esnasında bu meselenin de görüşülmesi muhte- meldir. Ruslara göre Moskova 27 (Tas ajansı bildiriyor) — Jurnal dö Mosku, Avrupa siyasetinde kargaşalık başlığı altında yazdığı ma - kalede İngiliz - İtalyan anlaşmasının Av- rupanın umumi vaziyetinde fena bir te- sir hâsıl ettiğini ve İngilterenin müstakil Avrupa devletlerinin mütcarrızlar tara- fından yutulmasını terviç ettiğine kani olan bu deyvletlerin tehlikeyi kendilerin- den uzaklaştırmak için her türlü manev- valara tevessül ettiklerini yazıyor. Bu gazete, yakında yapılacak olan Fransız - İtalyan müzakerelerinin de Av- rupa siyasetinde bir dönüm noktası teş- kil edemiyeceğini kaydediyor. General Metaksasın dün gece söyle .w diği nutuk “Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan bu muahede Yunanistan ile Türkiye arasındaki bağların ne kadar derin ve sıkı olduğunu ispat eder,, Atina 27 — Başvekil general Metaksas ver- diği ziyafette bir nüutuk irad etmiş, ezecümle demiştir. ki: «Mes'ud bir surette katedilmiş ve zengin başarılarla bezenmiş bir yola atfmazar et - mMmoek kadar memnuniyet verici pek az şey tnevcud bulunduğu kanaatindeyim, Biz Elen- ler ve 'Türkler, menfaat ve hissiyattan mü- rekkep çifte temel üzerine sağlam surette tesis edilmiş müşterek eserimizi — iftiharla seyredebilirir. Dostluğumuz, sekiz — senelik hayatı esnasında, durmadan fazlalaşan kuv- Velinin emreylediği ve hikmet ve kiyasetin olgunlaştırdığı mütleakip merhaleler katet- miştir. Başlangıç teşkil eden 1930 pakti, 1933 paktı ile genişletilmiş ve bir sene sonra imzalanan Elen-Türk entente cordlale'l| bu- | Bün yarım adamızı hayırlı gölgesi ile kap- İhyan muhteşem binanın, Balkan antantının temellerindeki en mühim unsutlardan biri Olmustur. Yunanistan, Romanya, Türkiye ve Yugoslavya, bu tarihdenberi, ayni sulh ve terakki azmi ile mütehassis bulunan ve tam ' :U Müessir bir ahenk gösteren sıkı ve kuyvet- İ bir blok teşkli etmişlerdir. Çekoslovakya meselesi etrafında Londrada endişeler devam ediyor Bugün imzalanan yeni muhaedenin, sul- hun muhafazası hususundaki ehemmiyeti yanında, yüksek manevi bir şumulü de var- dır. Bu muahede, Yunanistan ile Türkiye arasındaki bağların ne kadar derin ve siki ve iki memleketin, birliklerini her zaman daha ziyade sıkılaştırmak arzularının ne ka- dar büyük olduğunu bir kere daha isbat eder. Bu muaâahede, müttefiklerimiz Romanya ve Yugoslavya ile tam bir mutabakat içitide ta- hakkuk ettirilmiş olduğundan, antantımızın dört devleti arasında bütün noktalarda mev- cud geniş ve samimi teşriki mesaiyi de teba- | rüz ettirir. Yeni muahedemiz hayırlı alâmetler içinde doğmaktadır. Son zamanlarda —Avrupanın Üzerine çöken endişe havası yerine mes'ud bir ferahlık devresi baş göstermiştir. Balkan antantını teşkil eden devletler gibi azimkâr sulh devletleri bundan bilhassa memnun o- lurlar. Hele Şarki Akdeniz hususunda, Yu - nanistan ve Türkiye bu mıntakada sulhün resanet buluşunu dalma sevinçle karşılarlar. Çünkü bir sulh hayası içinde Elen-Türk bit- Iliği daha sür'atli ve daha tamam bir seme- re verir.» Bu işin aldığı son şekil hakkında İngiliz kabinesine malümat verildi Londra 27 (Hususi) — Südetlerin te - Şebbüsü neticesinde Çekoslevakyada hâsıl dlan Vaziyet burada ciddi endişeler tevlid “meğe devam etmektedir. Tahmin edil-| ine göre İngilterenin Prag sefiri va - Bıhsue bu işin aldığı son şekil hakkında kabıneye malümat verilmiştir. Yedek Sübay maaşı Prag 27 (A.A.) — Südet Almanları rei- si Henlayn'in nutku üzerine ortaya çı - kan vaziyet karşısında Çekoslovak siya - setinin en mes'ul makamları tarafından Havas ajansı muhabirine yapılan beya - nata göre, mezkür makamlar, Südet par- tisi reisi ile her hangi bir münakaşa ve- ya müzakereyi reddediyorlar. Bi yez f anlış muamelelere meydan verilmemesi için Yedek sübay okuluna sevkedilecek memurların maaşları hakkında malümat verilecek Ankara 27 (Hususi) — Kısa hizmete Gilolarek sadah —albmie alınanlardal inceleşen zekâsına rağmen sıhhatini, mukavemetini kaybetmiştir. Bir % kuENŞh memur olanlara yedek sübay O -| yedek sübay okuluna malümat verilmesi İnazaran idhalâtta 3 milyon lira artış, kadını tabit vazifelerini muntazaman yapar. Sadece temizliği öğrenmiş kö 4'1 hlundun çıkarak yarsühay Tütbesile | kararlaşmıştır. ihracatta ise 100 bin lira noksanlık gös- kadınları zahmetsiz çocuk doğururlar. Gürbüz çocuk yetiştirirler, Fakat şe - Vaya iltihakları tarihinden itibaren termektedir. İhracata nazaran idhalât M olarak verilmesi ve şayed bu maaş - haız oldukları rütbe maaşlarından az kmgu takdirde yalnız aradaki farkın i Müdafaa Bakanlığı büdeesinden Verilmesi icab etmekte olduğu halde bu TI Verilmiş olduğu anlaşılmuştır. Yan- kuluna sevkolunacak memurların, me - muriyetleri ve maaş mikdarları hakkında Millt Müdafaa Bakanlığı bu husüsta devlet dairelerine bir tamim göndermiş - tir. Değiştirilecek sübay rütbeleri Ankara 27 (Hususi) — Sübay rütbele- rinde teğmen tabirinin üst tefmene ve asteğmen tabirinin teğmen: ve yarsübay tabirinin de asteğmene tahvili “hakkında | mekte olan Saadet vapuru, Boğazda, sis- İNlüğü 1938 senesi mart ayı harici tica- fazlası 2,5 milyon liradır. Hatayda reyler 10 mayısta verilecek Her tarafta intihab büroları kuruldu Adana 27 (Hususi) — Hatayda muh - telif unsurların ayrı aytı kayıd işlerinin muntazam cereyanını temin için reyle - rin verilmesine mayısın onuncu günü ina heyetce karar verilmiştir. İtirazları kontrol heyeti tedkik edecek - tir. İntihabatta propaganda memnudur. İntihab büroları kurulmuştur. Büroların reisleri kontrol heyeti âzalarıdır. Her bü- roya her unsurdan birer kişi alınmıştır. Her büronun bir de inzibat bürosu var- dır. Bürolar kontrol keyeti reisliğinin emri altında bulunacaktır. İntihabatta fesad çıkaranlar tevkif edileceklerdir. Bü- rolardaki cemaat mümessilleri itiraz hak kını haizdirler. Seyhan Saadet vapuru Fener adasına bindirdi Bandırma 27 (Hususi) — Buraya gel- ten dolayı Fener adasıma — bindirmişlir. Yolcular motörlerle Bandırmaya gelmek-. Geminin kendi veszilile kurtarılması için çalışılmaktadır. Nüfusça zayiat — ve gemide rahne yoktur * Keskinde bir - « kamyon devrildi Keskin 37 (Hususi) — Civar fabri - kalara amele nakleden şoför Yaştarın ida- resindeki kamyon yarnlış bir manevra ne- ticesinde devrilmiştir. Ameleden bir ölü, 3 ağır yaralı ve 14 hafif yaralı vardır. Şo- för tevkıf edilmiştir. Bir aylık idhalât ve ihracatımız Ankara, 27 (A.A.) — Aldığımız ma- lümata göre, istatistik umum müdür- Tet istatistiklerini tamamlamıştır. Alıman neticelere göre 1938 mart a- yındaki idhalât kıymeti 12 ve ihracat kıiymeti de 9,5 milyon liraya baliğ ol-; muştur. Mu mikdarlar 1937 mart ayına Mareşal Çakmağın Teşekkürleri Ankara, 27 (A.A.) — Genel Kurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, 23 Ni- şan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Haftası İhâdiseden bahsederek kıyametleri ko- tir! Merkez Bankası umumi heyeti yarın öğleden sonra toplanacak ve nizamna- me tadilâtını görüşecektir, men kalktığını ilâve etmektedir. Makale şöyle bitiyor: «Siyasi tarihin cereyanını hakkile ve ha- kikatile takip etmiş olmak için acele ta - ya ilhakından doğduğunu daima hatırda tüt malıdır.» AA Küaraun — Asım Us bü sene müsalâ Biden havalara bakarak mahsulün bereketli olması ihtimalini göz önüne alarak ihtiyat depolar tesiş edilmesini tevsiye ediyor. Ve rüyasında yedi zayif öküzün yedi semiz öküzü yuttuğu- nu gören Mısır Fıravununa Yusuf peygam- berin yaptığı ihtiyat tavsiyesinin her millet için ders olması lâzım geldiğini söylüyor. Lübnanda “Yaşasın Türk Mandası,, sesleri (Baştarafı 1 inci sayfada) Lübranda Türkiye ve Doktor Aras le- hinde büyük dostluk tezahürlerine ve nümayişlere vesile vermişti. Gazeteler, her iki tarafta da bu hâdiselere aid ha- vadisleri sudan geçtiler. Fakat, bu dostluk nümayişlerine dair şimdi ağız- dan ağıza nakledilen havadislere göre halk, hakikaten büyük bir coşkunluk| göstermiştir. Bilhassa Trablusta, bir a- talık halk Doktor Arası otomobilden in- dirmek bile istemiş. Eğer inse imiş, hal- km elinden kolay kolay kurtarmak ka- bil olmıyacakmış. Halk onu coşkun bir sevgi ile mutlaka kendisine misafir ede- cekmiş. Bu havadisleri duydukca işe bi- raz da şark mübalâğası karıştığını zan- nediyordum, Halbuki şimdi Berut gazetelerinde gördüklerime bakımca tamamen inan- dim, Trablusta halk pek büyük dostluk nümayişleri yapmış ve mütemadiyen: — Yaşasın Türkiye, yaşasın Atatürk, yaşasın Âras, yaşasın Türk mandası! Dive bağırmışlar. Berutta neşredilen El Beşir ismindeki Katolik gazetesi bu parıyor. Daha dün «seve seve» Lübna- na iltihak eden ve Fransız mandası sa- yesinde «mes'ud» yaşıyan Trabluslula- rın bü «çılgınlıklarını» takbih ede ede bitiremiyor. Ayni haberleri duymuş ve benim gibi önce inanmamış olan bir Fransız gaze- tesi de Beşir gazefesindeki neşriyatı gördükten sonra bunlara inanmış ve «Yaşasın Türk mandası!» diye yapılan tezahürleri ifade için «Manifestation İmbeciles» (1) serlevhasını kullanmış- (D aBudalaca nümayişler» demektir. Cumhuriyet Merkez bankası Ankara, 27 (Hususi) — Cumhuriyet hakkuk eden bu büyük tebeddülün Avustur- kilametre yakininde oturamaz. lâğvedebilirler. Gene idari kararlarla hel |hangi bir kimse aylarca hapsolunabüiı_—.. birleri, ahvalin fevkalâdeliği yüzünden almıştır ve eski Avusturya - Macar im- paratorluğunun varisi bir devlet olmak itibarile bir nevi Babil manzarası ekoslovak Almanlarının Bf. Henlayn tarafından söylenmı nutuk, gerek Çekoslovakyada, gerek | koslovakyanın dostu ve müttefiki ©o memleketlerde gürültülü bir itiraz tü nının kopmasına vesile verdi. Südet , manlarının lideri tarafından, bunla! Çek devletinden istekleri olarak ileri | rülen bir kaç maddelik metalib hsgı filvaki çok ağırdır. Fakat Çeklerle dığ ekalliyetlerin büyük harbin sonundat beri devam edegelen mütekabil mm betleri şöyle bir gözden geçirilecek oli sa, Çekler için Almanlardan başka | şey beklemenin mümkün olamıyaca anlaşılmış olurdu. Her Henlayn'in yedı, kiz madde içinde toplanabilecek olan l lebleri ezcümle şunlardır: , 1 — Çeklerle irkan Alman olan gl?_l arasında mutlak hak ve seviye müsıvî tesisi, 2— Çek devleti dahilinde bu musnv hakkının idamesine memur olmak üıü] ırkan Alman olan ekalliyet grupuna şıj siyeti hukukiye izafe edilmesi. M 3 — Südet Almanlarile meskün mıntı ka hududunun tayini. 4 — Bu mmtakada ve umumi hayatl bütün sahaları için idari muhtariyet îîl nı. | 5 — Kendi ekalliyet mıntakalarındı; başka yerlerde ikamet eden &© halkını himaye edecek hukukt ahkân,__x_ ,t Vvazı. | 6 — 1918 denberi Almanlara karşı kâb edilmiş olan haksızlıkların tamiri maddi tazminat verilmesi, 7 — teÂlman toprağında Alman meğ müur» prensibinin ilân ve tatbiki. —— 8 — Alman ırkına mensubivetin açıJ ça ifadesi serbestisi. Bu esaslara dikkat edilecek olursa M- det Almanlarının dileğini kabul e Çek devleti içinde ikinci bir devlet Mqi edilmiş olunuyor. Buna mukabil _ ları bu şekilde harekete sevkeden bazı os. bab da yok değildir. Meselâ umumi nü fusu 15 milyon olup ancak 6,5 mil |hakiki Çek ve 3,5 milyonu Alman ola bu memlekette, hiç bir Alman, müsaade olmadan hududların yirmi beş memüurluğundaki nisbeti pek za Meselâ ziraat nezareti memurları ar - da Alman memurlatının nisbeti birdir. Çek memurları, idari kararlâ" bir mütekaid —memurun tekaudıyesini Filvaki Çek devleti, bu fevkalâde (Devamı 13 üncü sayfada) * ——— Sabahtan Sabaha Şehirli ve köylü yor, ömür kısalıyor. Hele hastalıklar keşfedildiğini söylerler. Amerikanın insan daha verimli ve sıhhatli bir dır. ÖOtomobilinin açık camımdan gire de bahsederken şimdiye kadar hiç bir “î* Wmelehre meydm verilmemek içın "'n © n ; A h __JA**ı '| e :tamı—,—şıı: uJ i_*'f hükümet Mçchae,hır. Jcmp,g ,Lğy,_ğ;ag_şgw V 1 1'u4 münasebetile -dmış old-uğu telgraf We İİI&__U Li R G Ce ES iı 'a'_ 7_—_! bulsalar bu !ikve iiîimk ettiklm —', K d el l Elektrik, gaz, makine, motör gibi medeniyet ve cemiyet hayalının tuzü biberi saydığımız icadlar et ve kemikten insanı gittikçe değiştiriyor. Hıya ları daha sade, daha gürültüsüz ve heyecansız geçen dedelerimizle büyük bir mukavemet farkı var. Cemiyetler mmedenileştikçe hayat dnrıh ; Yeni yeni hastalıklar meydana çıkıyor. Doktorlara sorarsak bu hasta rın zaten mevcud olduğunu, fakat ilmin gittikçe kuvvetlenen ühjektıfi Medeni hayatın yeni hastalıklara sebeb olduğunu itiraf ederler. Hâdiseler da onlarla beraberdir. 'Amerikalı mütehassısların saydıkları arasından birini seçelim. Onlar diyorlar ki köylerin sakin ve saf haya nda hirli bir kadın için doğurmak bir hâdise olur. Şehirli kadın doğurduk bozulur. Köylü kadın doğurdukça Bgelişir. Şehirli kadın bir hastalık tar kadın yaylalarda kayaları döven rüzgârlara göğsünü açar. SĞ Bu fikirleri sayıp döken bir mütehassısş Kanadalının meşhur beşizlerin düz, üçüz çocuk yetiştirmediğini de ilâve ediyor. İddia haksız değiidir. Şehirlerdeki kadın hastalıkları mütehassısları . başhnm kışqu durmadan artıyor. insaflı mütehassısları daha realistiri bırçak nisa :;E | mahlük olarak kalmıştır. Fakat şehir ı; n serin bir kır havasile aksırır. Kü şehirli kadının beşiz değil, hattâ ( “'A’--.-;"*% İ'şr—_,j _.-. ' __v_ ü a np

Bu sayıdan diğer sayfalar: