TP SAÇ 14 Sayfa Son Paosta'nın tarihi tefrikası: 58 SON POSTA BOZ ATLI Yazan : Ziya Şakir Hatay Bahadır ile Adil Şah atlarından yere atladılar. Başlarından külâhlarını çıkararak hayvanların ağızlarını kapadılar. Yolun alt tarafındaki sık ağaçların arkasına çekilerek — Baksana.. yollarda, muhtelif dnı' hayvanların pislikleri var... Buralar- dan, kalabalık bir hayvan kafilesinin eçiiği, beili bir şey. — E, aniaşıldı. Öyle ise bu tepedeki bina, bir kervansaraydır. — Olabilir. Fakat biz, gene ihtiyadlı bulunalım. Birdenbire yola çıkmıyalım. ay Bahadır, cevab verecekti. Fa- kat; boz atın başını ileri uUzatarak uzun uzun kişnemesi, birdenbire sözünü kes- tL İki ses, birbirine karıştı: ında bir insan var, dlım.. hayvanların ağız- zla kapıyalım. Tek- 'et, evet.. hem de, şu sık ağaçla- sına çekilelmm, tiyor musun?.. geliyor. Yere atladılar. Başlarından külâh!a- ararak hayvanların ağızlarını r. Yolun alt tarafındaki sık a- sına çekilerek saklandı- 'Tepeden imen gürültüyü dinlemiye | lar. ittikleri sesler, âdeta bağrışır gibi yüksek sesle konuşmalardan ba- retti. Sonra, birdenbire bu konuşma ke- silerek hep bir afızdan bir ilâhi sesi yükseldi. Kalınlı inceli scüler, bazan kedi mi- yavlamaları gibi birbirine karışıyor, sonra da uzun (ervadler halinde sürük- lene sürüklene sönüp gidiyordu. Bu garib sesler, iki noyana hayret verdi — Şarkı mıdır.. ilâhi midir?.. Ne tu- hâf şey.. nedir bu sesler, Hatay Baha- dır?. Valtahi, ben de hayretteyim. Türkerye benzemiyor, değil mi?.. Ne münasebet? Acaba, kim bu adamlar? Bilmem ki... İşte, yaklaşıyorlar. Kim olduklarını şimdi görürüz. Kadınlı erkekli, kırk elli kişiden iba- ret bir kafile, garib ve hazin bir âhenk- le tegarnni ederek yokuştan iniyordu. İki noyan, evvelâ bunları iyi göreme- mişlerdi. Fakat tam bu kafile kendi hi- zalarına gelince, kahkahalarını güç zaptedebilmişlerdi. Adil Sah, kendini tutamamıştı. Ha- tay Bahadırın kulağına eğilerek fısıl- Bir kalahalık damıştı: — Acaba, deli mi bu adamlar? Öküz- lere ineklere binmişler. — Bunun sebebini bilmtyor musun?. — Hayır. — Vaktile bir sey işitmiştim. Bunlar, her halde Tibet köylüleri ola- cak.. Çünkü onlar, öküzlere binerler- miş. — Fakat, 'Tibet buraya uzak değil mi?, — Kaç gündür, yolu kesiyoruz. Ne- reye geldiğimizi .bimiyoruz ki... — Eğer Tibete geldikse fena,.. Kim bilir. Kâşgara kaç günde gidebileceğiz. | — Boz atlar sağ olsun. Hele bir kere yolu bulalim, Hiç merak etme, yel gibi eser gideriz. — Bu gürültücü adamlar, uzaklaştı- dar, Şimdi ne yapacağız? — Yapılacak, bır çare var. O da, boz atlara atlayıp şu binaya varmak. Ve bir Aan evvel, meraktan kurtulmak, — Hadi, siliyat'm, — Hadi... DA DUA DEĞİRMENİ Yokuş dik olmakla beraber, boz atlar bir hamlede tırmanmışlardı. ' İki noyan; bakikaten uzaktan gör—l dükleri gibi eski bir kale harabesinin| önüne varmışlar; asirların kim bilir ne| korkunç hâdiselerile duvarlarının bir < Kismi yıkılmış, geniş çatlaklarla birbi- ':' rinden ayrılmış olan 0 köhne binayı ' gözden geçirmiye başlamışlardı. Kştetin kapıları, saklandılar. G tı. İçeride, kimse görünmüyordu. Bir insan sesi de işitilmiyordu. Yalnız, ka- lenin orlasındaki avluda uzun boynuz- lu, iri gövdeli bir öküz ağır ağır gezini- yor, şurada burada, metrük ateşlerin dumanları tütüyordu. Adil Şah; boz atın üzerinde dimdik duruyor, elini kalçasına dayamış, hay- retle söyleniyordu: — Ne garib yer. Tıbkı, cin ve peri masailarındaki sihirH binalara benzi- yor. Şu koca öküz oimasa, burada hiç- birz canlı mahlük oimadığına yemin e- deceğim. Hatay Bahadır, tabırsızlanıyordu: — E, burada böyle duracak mıyız?. — Ne yapalım?.. — İçeri girelim. — Evet. yapılacak, başka bir yok. Kapıdan içeri girdiler, avlunun orta- sına doğru ilerlediler, - etraflarına göz gezdirdiler, Evvelâ, hiçbir şey göremediler. Fa- kat biraz sonra, kalenin henüz sağlam kalmış olan büyücek bir burcunun alt katında bir kapının hafifce aralandığı- nı ve o aralıktan da birkaç başın topla- narak kendilerine baktığını farkettiler. Hatay Eahadır, boz atın başını o ta- rafa çevirdi. Hafif bir sesle: — Noyan!.. Dikkat... Kapının arasın- daki adamlar, galiba bizl görmekten pek memnun olmadılar. Dedi Adil Şah da o fikirde idi. — Acaha, korktular mı?.. — Beiki., Fakat, korku Ha, üzerimi- ze saldırmaları ihtimali var. Gafil av- Tanmıyalım. — * — O, doğru... Lâkin burada da du- rup bekliyecek değiliz ya? Anlaşmıya çalışalım, Hatay Bahadır, boz atın karnını ha- fifce tepti, Aralık duran kapıya doğru yaklaştı: — Heeeey!. Kapının aralığından ne bakıp duruyorsunuz öyle?.. Sizin mem- nmekten şey Bir Doktorun Günlük Notlarından Mide hastalıklarında Tütün ve sigara Möde hastahklarında tütün istimatine gelince nikotinin asabi, reevi, midev! tesirini gören bam doktorlar günde bir “kaç sigaraya müsaade ederler. Hattâ BU siçaraların mide teşennücünü izale ettiğini de söylerler. Fakat teerübe bun- darın tamamen aksini göstermiştir. Ya- ni nikotinsiz tütün de kafelnsiz kahve gibi hatta tükrük yutulmadığı halde bile mide hareketlerini ve usare İfrazımı ço- Baltır, Şu balde mide hastalıklarında tü- tün içmek caiz değildir. Bunu bir pren. sip olarak almak mecburiyetindeyiz. Perşembe Cevab isleyen okuyucularımızın — posta Nöbetci Eczaneler Bu gece nöbetci olan eczanelce ganlar- Beyoğlu cibetindekiler: İstiklâl caddesinde: (Kanzuk). OCalata- da: (İsmet). Taksimde: (Nizameddin). Kurtuluşta; (Necdet). Yenişehirde; (Pa. runakyan). Bostanbaşında: — (İtlimad). Beşiktaşta: (Süleyman Receb). Boğariçi, Kadıköy ve Adalardakller: ÜVsküdarda: (Ahmediye), Sarıyerde: (Os- man). Kadıköyünde: — (Büyük - Üçleri. Büyükadada: (Şinasi Rıza). Heybelide: (Tanaş). 4 çok çekiniyorlardı leketinizde misafirleri böyle mi kabul ederlert. diye bağırdı. Kapı, hafifce sallandı. Arkasında, ke- di miyavlamalarını andıran konuşmalar başladı. Bir kaç dakika, böylece geçti. Sonra kapı birdenbire açıldı. Başında uzun, sivri bir külâh, sırtında soluk bir gübbe bulunan uzun sakallı bir yavaş yavaş ilerledi. Ellerini gö; |koyarak hafifce eğildi. İran Türkleri- nin lehcesile: — Misafire, can kurban... Kusura bakmayın. Burası, misafir uğrağı yer değildir. Onun için sizi görür görmez, ne yapacağımızı şaşırdık. Onun için bir misafir gibi karşılayamadık. Buyurun. Atlarınızdan ininiz. Dedi, ve sonra, daha hâlâ kapının ö- nünde, mütereddiğ bir vaziyette du- ranlara dönerek, gene o garip lisanla bir emir verdi. Şiş suratlı, çekik gözlü, bodur vücud- lu üç kişi ayaklarını sürer gibi yürü -« »yerek, noyanlara yaklaştılar. Boz atların yularlarını tuttular. Hatay Bahadıra, henüz emniyet gel- memişti. Adil Şaha dönerek attan in- memesi, ve ihtiyatlı bulunması içi: ret etti. Kendisi de atın başını çekerek, | sakallı adama cevab verdi: — Burası, misafir uğrağı yer değildir, İdiyorsun ama.. biraz evvel buradan bir çok misafir çıktı. — Hakkınız var. Fakat onlar, misa- fir değildir. Ziyaretcidir. — Ne ziyaretcisi?.. — Burada bulunan bir zatı ziyarete gelirler. — Kimdir, o zat? Sivri külâhlı ve uzun sakallı adam, ellerini göğsüne koyarak yerlere kadar eğildi: — Lama.. Maysan hazretleri. — Lüma,. Maysan mı?.. — Evet. — Demek burası, bir ziyaretgâh? | — Arkast var -« İRADYO| | $R0S) S P İngiltere | Mart 24 OR özER ig maçları Lig lideri Arsenal, bu hafta fevkalâde bir oyun çıkararak rakibini beş golle mağlüb etti İngiltere g maçlarının otuz üçüncü baftasmı oyunları çok bozuk havalarda yapılmıştır. Haftanın en şayanı dikkat maçı geçen seneki lig şimpoyinu Manchster Citynin mağlübiyetile biten maçtan sonra ligde yirmi birinciliğe ka- dar düşmüş olmasıdır. Bir mevsim evvel şampiyonluğu ka- zanmış olan Manchester son oyunlarda vaziyetini toparlayamadığı takdirde i- kinci like düşmüş olacaktır. Arsenal: 5 - Grimsby: 1 Arsenal takırm yeni hücum hattı sa- yesinde bu oyunda çok fazla sayı yap- mak imkânını bulmuştur. Devre 1-0 Arsenalin lehinde bitmiştir. İkinci devrede oyun berabere bir şe- kil almış ise de pek az sonra Bastin penaltıdan bir gol atmış ve takım üst- üste üç göl daha yaparak maçı kazan - mıştır. Arsenal 41 puvanla en başta bulun- maktadır. Grimsby ise yirminci vazi - yettedir. Bu maçta 37000 kişi bulun - muştur. Wolverhampton: 2 - Stoke City: 2 İki takım dailk devrede ikişer gol ya- parak müsavatı bozamamışlardır. Bir gol sayesinde takımlardan birinin gale- besile bitecek olan bu oyunda iki ta- rafın da fevkalâde gayret sarfetmiş ol- |ması, maçı pek zevkli bir şekle sok - muştur. İkinci devrede sarfedilen bü- tüc gayretler boşa gitmiş ve oyun be- rabere bitmiştir. Wdlverhampton takımı iki oyun nok- san oynadığı Arsenalden bir sayı geri- de ve ligde ikinci vaziyettedir. Stoke City ligde on ikinci vaziyetledir. Bu maçta 40.000 kişi bulunmuştur. Preston: 2 - Manchester: 1 Lig şampiyonu Manchester ile kral kupası finalini oynamış olan Presto - nun maçı çok hararetli olmuştur. Oyu- na müteaddid kornerler atarak başla- mış olan Preston 27 inci dakikada ilk golünü yapmış ve devre böyle bitmiş- tir. Manchester ikinci devrede daha gü- zel topu kontrol yapmış ve parlak hü - eumlarından birinin yapıldığı 65 inci dakikada beraberliği temin etmiştir. Devrenin bitmesine pek az kala Pres- Bugünkü program Bi - Mart « 1938 - Porşembe İSTANBUL Özle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk müsikiai. 12.50: Hava- diz. 13.05: Plâkla Türk muzikisi. 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı, Akşam neşriyatı: 17: İnkılkâb tarihi Gdersi: Üniveretteden naklen: Yusuf Hikmet Bayur, 1830: Çocuk tiyatrosu: Firoz Atta. 19.15: Bpor musaha. beleri: Eşref Şefik. 19.55: Borsa haberleri. 20: Nihal ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve balk şarkıları. 2030: Hava ra- poru. 2023: Ömer Riza tarafından arabea |söytev. 2045: Bimen Şen ve arkadaşları ta- rafından Türk musikisi ve balk - şarkıları, İlaaat âyarı). 21.15: Radife ve arkadaşları İtarafından Törk musikisi ve halk şarkıları, 21.50: Orkestra. 2245: Ajans haberleri. 23: Plâkla sololar, opera ve öperet parçaları, 23. 20: Son haberler ve ertesi günün programı, e A - Mart « 1938 - Perşembe ANKARA ton da galibiyet sayısımı yapmıştır. Preston üçüncü, Manchester yirmi birinci vaziyettedir. Maçta 45.000 kişi bulunmuştur. Sunderland: 1 - Chelsea: 1 Kral kuptası galibi Sunderland bir hafta sonra kupa maçı dömifinalini oy- niyacağı için bu maça büyük bir 'ehem- miyet vermiştir. Cbhelsea takımının kuvvetli müdafaası büyük bir gayret göstermiş ve hücum hattı da bu arada bir sayı yapmak imkânını bulmuştur. Devre 1-0 bitmiş, ikinci devrede daha ziyade toplu bir hücum yapan Sunder- land müsavatı temine muvaffak olmuş" tur. Sunderland dokuzuncu, Chelsea on dördüncü vaziyettedir. Bu maçta 15,000 kişi bulunmuştur. Aston Villa: 2 - Bury: 1 Oyunun beşinci dakikasında bir gol yapan Bury takımı bir müddet güzel bir oyun tutturmuştur. Aston Villa bu ; |Sayıya Tağmen düzelmiş ve maruf gü- 'Türk musikisi ve halk şarkıları. 13.15: Dahi- N ve hartci haberler. Akşam neşriyatı: 1830: Plâkla dans müsikisi. 19.15: 'Türk musikisi ve halk şarkıları (Makbule Çakar ve (arkadaşları). 20: Sant Ayarı ve arabca neş- )riyat 20.İ5: Radyofonik temsil. 21: Fotograf- çılık: Salder. 21.16' Stüdyo salon orkestrası, | dİZ 20: Ajans haberleri. 2215: Yarınki program. ' Yeni neşri: " I ANA — Çocuk Esirgeme Kurumunun neşe rettiği bu aylık aile meomuasının 3 üncü sa- yısı renkli bir kapak içinde birçok güzel ma- |kale, gir ve hikâyeler, tıbbi ve ailevi yazı- lar, renkli resimler ve tablolarla çıkmıştır. zel oyunile hâkimiyeti elde etmiştir. Devre bu suretle bitmiştir. İkinci devrede daha güzel oynıyan Aston Villa üstüste iki sayı yapmış ve bu suretle ikinci lig lideri olmuştur. Bury takımı ligde öonuncu vaziyette- âu maçta 45.000 kişi bulunmuştur. Güneş takımı İzmire hareket eti Millf küme maçları dolayısile İzmir- de iki maç yapacak olan Güneş takımı, dün akşam Bandırma yolfle İzmire ha- reket etmiştir, Kafilede on altı fulbol- cu vardır. Mevsimin ilk atletizm maçı İstanbul atletizm ajanlığı tarafından pazar sabahı Kadıköy stadında yapılâr caktır. Müsabakada bütün atletizli programı tatbik edilecektir. Joe Luis - Şmeling maçı Nevyork, 21 (AA) — Tanmmış organlli” törlerden Mike Jakobe, Şmoling ile Jos arasında yapılacak dünya beks şampiyonl * sının tarihi 22 Haziran 1938 olarak kat'i sü * rette tesbit olunduğunu söylemiştir. Maçilf nerede yapılacağı bilâhare Hân edileceklir Bulgar - Fransız milli takımlar! karşiılaşıyorlar Parls 21 (AA.) — 24 Martta — yapılmasi mukarrer iken eski Avusturya federasyonü” nun istinkâif etmesi üzerine yapılamamış O” lan Avustarya - Pransa maçı yerine Fran * sız federasyonu Bulgaristan - Pransa âre * sında bir kargılaşma yapılmasını temin &t * miştir Özümüzdeki perşembe — günü — Park d0 Prens stadında yapılacak olan maçı Ingilli bakem! Levington idare edecektir. İmam kılıklı bir habisin işlediği cinayet Bergama (Hususi) — Kadıköyündü emsaline nadir tesadüf edilir bir faciğ vuku bulmuştur. Kadıköy imamı Sü* leyman ayni köyden üç masum kız Ço cuğuna göz koymuş, zaman zaman bi” rer bahane ile bunları iğfal ederek hay* van hislerine âlet etmiştir. Son defa bu çocuklardan Fatmayâ beş kuruş vermiş: «— Seni evde yengen bekliyor, hay* di gite diye kendi evine göndermiştir: Zavallı çocuk imamın evine girdiği $1* rada yobaz da arkasından yetişmiştif: Çocuğun üzerine çullanan Süleyman o” nu berbad edip bırakmıştır. Çocuğut feryadına yetişen köylüler şaşırmışlar: keyfiyetten zabıtayı haberdar etmişler dir. Hâdiseye Bergama müddeiumuml- si vaz'ı etmiş, imam tevkif olun- muştur. Yakında ırz düşmanının mü- hakemesi başlıyacaktır. Osmancıkta da pamuk yetiştirilecek Osmancıktan bildiriliyor: Geçen sene BU* raya gelen pamuk mütehassısı, çeltik zer'iyi” tina müsald olan kazamız arazlsinin pamub ekimi için de biçilmiş kaftan olduğunu etmişti. Mütehassızın Vekâlete verdiği rapof üzerine, kazamız da pamuk mıntakasına 47" rilmış, ekim zamanı yaklaşlığı için, islah istasyonu memurlarından Sabri bufü” ya gelmiş ve pamukculuk hakkında halkını irşad ve tenvir etmiştir. Sabri, kaff halkından, bin kilo pamuk tohumu mek üzere bir taahhüd senedi almaştır. YA” kında tohum gönderilecek, ekime başlant” çaktır. Zürra, Kızlırmaktan bir kanal açılarik Osmancığa su getirilmesi için hi temennilerde bulunmaktadırlar. Çocuk terbiyesi (Baştarafı & inci sayfada) nünü alacağım sanır. Halbuki bu suretl? ona alıştığı şey zorla hatırlatılmış olu” Artık istese de onu unutamaz. durur. En iyisi işe doğrudan doğruya karif” mamalı, yalnız yardımcı vaziyette kak malı, çocuğun muhitini zenginleştirme zihnini oyalamalı, yeni alâkalara daliP münasebetsizliklerini kendi kendine V” nutacağı yaşı sabırla beklemeli, Esasen bu huyların göz kırpmak, BO ğazını temizlemek, burun kaşımak GÜ mühim bir kısmı sıhhi sebeblerden ilefİ gelir. Böyle çocukları bir doktora göste rip burunlarında, boğazlarında yey gözlerindeki — rahatsızlıkları çalışmak lâzımdır. Bazan hastalık gesi” Bi halde ondan doğma itiyadlar bir '; man daha devam eder. Fakat nibayei da geçer, Beyhude telâş gö: Şehzadebaşı «FERAH, sinemada Bugün, bu gece 3 şâheser filmi 'TARZAN KUVVET KRALI Bu senenin en kuvyetli filmi MARGARİTA Aşk ve beyecan fitmi KEN MAYNAR Süvariler Krali Amerikan filmi Cumartesi - Pazar matine ve surarelerd? Aytıca; Variyeteler B