BON POSTA z eee — ogrpterek 600 mil üks ve ihtişama pek adan al- buldu. 1922 terketti. haberdar bile ol- hastalıklar *Lebfp, T Size ön bin İngiliz Biş Öne Ve y Tüdge Bi ""'nwm.n » zından kısa | dızlarının foto, M rekte iste mü- idi. kızdan hiçbir | ” | Bösterir | Pudraları, lâvan an Scuvm' P Olis fı tliyete ö geçer. Fak: gecesinde M dan şu kısa tel- Herewith — 10000 dadır. Leflen size 10,000 * 10,000 lira takriben | haber gelir n teri ile çal muvatfi yolunda £ Fikirler... gündenberi 4 Mürebbiyi er.. para birikti- le İskenderiya- Ka ratlast distana Bın bi v '_“' C4 leutta'da ikamet Üler dağıtılır, satılır. IŞ ını ,, bir lngılız kızıdır! Çln kadırlarına pudra kullanmayı yon lira kazandı vünkü ve bugünkuü Çin kadını Günün birinde arasıra kolonya, lâvan-| Hong Kong'a avdetinde kendine bir ta, pudra aldığı büyük mağ: gider | kamanditer arar ve çabuk bulur. İki se- ve mağaza sahibesine der ki: Bir «good m var, Bir içinde dehşetli para kazanabiliriz... Sonra plânını bildirir. Çin kadınlarına vâsi propaganda sayesinde pudrayı Bul- lanmağı öğcetmek... Umuni meydanlarda Miss Thomason yaniına bir arkadaş a lır. Bir araba ile bütün Çin şehirlerini dolaşır. Seyahat bir sene sürer. Miss a. rabanın içine bütün sinema yıldızları- nin fotograflarından poketler doldurur. En küçük şel ürar, arabasını meydanlarda durdürür, Haliywood yıl- | mıştır. flarını dağıtır... Yanındaki kadını ilkönce dağı Esnaf toplantıları şubatta başılıyar v 3 Eszaf Cemiyetleri Umum Hey'etleri $ halde takdim eder. Sonra saçları İK Yaflkaıdla İRsinü Parti salonunda T yalı hesabların ce eçadarını tesbit edecekti ndi «B. Thomason and Co. f sınin altı bine yakın işçısı vardır. Mak- j levazımı vagonlarla gönderilmekte- , Çinde onu tanımıyan yoktur. Ma küdreti yükseldi itibar d ko dinde sene nisbette artm büyük bir itibarı varaır. dolayısile hiçbir gurur göstermiye zel Mizs düşkünlere yardımdan evk duymaktadır. Japön - dolayısile büyük şehirl dispar eti Nez- rtında hastaneler, | nikevi ilıl birlik- | der ve kullandığı büd- | Bu ciler, Tberler sucu - Ha » r taları gayct yüksek fiat- ,, Aorumucdar, 1 Şubaf medar, kapıcılar, madi Ekmek yapıcıl: . bahçıvanlar, bal 4 Şubatta, kasaplar, leblebiciler, kliye esnafı $ Şuba! yenobiletler, sa pi yapıcılar, larla satar, Ban'atkı Büyük Çin şehirlerinde lar dolusu dudak boyası, pudra, rimmel işe kam miz kücük ular, lar, A, maral otal- İlk senenin kârı: 5.000.000 tına atılışının il şehirleri gezmek guu! Misş Thomason be kazanır. Bu paranın yarısını m_ıq:ıu Bâ- hıbul—ıc verir, yarısını da kendi alır. î.ş! pe he senesini e — geçire oduncübür, | Halkevinde, '1'_.,._”5, 1 Şubatta, garı 2 Şubatta, çicekeiler, musiki san'ati şuhm.ı Beyoğlu Parti salonunda toplana - saklardır. -- Cartal Gençler Birliğimin bir banao kolu vardır. Birlik bandosu, Şef Mu - » Cengizin idaresinde muntazaman çalışmalarına devam etmektedir. Re- “ Ben bir tımarhane kaçkınıyım! —mis ada aa Tımarhanede gece Koğuşta sukunet var. Hastâlar üç grupa ayrılmışlar" Bir kısmı muallim Nihadın, bir kısmı kayabalığı suratlı hastanın, bir kısmıda yankesici Hilminin etrafında ne sonra işleri daha fazla terakki eder. | Röportajı yapan: Faruk Küçük (Tercüme ve iktibas hakkı mahfuzdur) Salaman rakı şişeşini çıkardı.. dibi- ne bir yumaruk vurarak açtı. Bana uzat- tı: — Buyurun.. — Ne;, şişe ile mi içeceğiz? — Kadehi nereden bulalim?. iyleyse evveli siz için. — Hayir, sen iç.. Mesele onlara ikramda değil, ben za- ten rakı içemem. Bir iki ke: übe ettim, boğazımdan kızgin zeytinyağı i geçer. Arkasından da bir barx İ tocr tahammül edemem. içiyorlar. Rakı şişesi — Al! İçmezsen olmaz. al içeceğim basbayaği, Soruyorum: yuvarla, üzeri- De üzüm yersin Ne yaparsın, dediklerini yapı Böylece şişe bitiyor. Bizim kafa da 'du- manlanıyor. Kâmil: — Buüu benim, diyor,.dişimin kovuğu- na gitmedi. Gideyim eczaneden uydu ım bakayım. arı çıkıyor. Salamonla k” nuşma- ğa başlıyoruz: neden rakı mı getirecek? Rakı ne ge Ya ne getirecek — Vallahi bilmem, yuzel bir şey.. — Şarab mı? geliyor. sıkıştırı orum tadın? Bu, şimd İmodi.. Halbuki askert ha: Allah mütehassıs! aklıma gel- rken bir ara Hay- anesi da- ıad, Tod rıştım âmet versin, hiliy kaymakam F bol Posyon jim için akşar ı bih Suşuna be Bunu bildiğ Saba' koe dım, cı olan, şimdi Emek ecza depo- müdürü mes'ulü kaymakam | Muhsine işi anlattım. Güldü | - Buradakiler içerler.. dedi on Tod yapılır mı? di de aynı şeyle burada karşıla- Millet Pasyon Tod'u çalıp içki niyetine kullanıyordu Dar damates corbs, patlıcan, üzüm, mal |M Posyon Tod ve H Ak - şıyordum. sala ka fımı allak Biga buiıçe ve Bağları bekçisiz Kaldı Bigadan Huriye imzasile bir okuyucu- muz yazıyor: « Şehrimizin bağ ve bahçelerini bek- lyen bir düzüneden fazla kır bekcisi var- dllerini idare edea bir de bekci- lurı mevcuddur. Bu bekcller beledi- nin nezareti altındadır. Her bağ ve bahçe sahibhi, bir d için yılda 40 kuruş bekti parası ve: mükellef- tir, Bekeller de aldıkları ik yaz Mevsiminde meyva ağaçlari fındaki dizmeleri muhafaza et burdur. Fakat kırlarda mahsul kalmadı diyo bekelbuşı, istihdam ettiği bekcilerin birçoklarına yol vermiştir. Şimdi 50000 dönümden fazla olan bağlar ve bahçeler, bemen hemen bekeisiz kalmıştır. Kırlarda bekcilerin azaldığımı — gören bazı açıkgözler, bu sane odun kıymetlen- diği için avlaların etrafındaki dizmeleri Göküp söküp yakmakta ve bahçeleri kor- kuluksuz bırakmaktadır. Geçen gün de tanıdıklarımdan bir ba- yanın bahçesindeki ayva ağaçları odun işin kesilmiş ve aşırılmıştı. Bu hale bir s_:nJ Kartal Gençler Birliği bandösu tam kadrosile görülmektedir. -- işa - retli, bandonun şefi Muhiddin Cengizdir. çare bulunamaz mi?r |bir kı |yanıntla eczanesinde | * bullak etti. Dışarı çikti; vakit a tutulmuş Kadıköy vapur- nıyordu. O kafa ile aşağıki Lu—uqıı girdim Bında... Hoca kim bilir ne yapmış, ne kayışlı..: Zaten bugün k cadan başka tamam 8 kayışl — Ana... Bir tanıdık daha,. liden çakmazdan bir gün m zlü, papağan burunlu, dan sola 1 fırıl dönen hasta d raya gelmiş. Burada da fırıl fırıl dör ev bayii bir aşağı bir yukarı hümme fırtına, babı bin şan hasta a bugün çok t halde ük kaba: başını çi don bir göme ayr ba galiba, Üstür soymuşlar bir 7 damadlarını imdada çağırı- yor: — Damadlarım, damadlarım.. enta- * bakın ne m bir Vârf: astalar üç snu Nihad bey mütad grup: süküt Bir da, mışlar , bir kis minin yatağının etraf Hastabakıcı İzzet Güneş Muallim Ni pijamalının k üzere, İwere pek ateşli salde bi retli hararetli bi yor. "..ıu ıma san. Hemen karyolaya at çıkıp da ne yap vlJ'ııp duruyor. Bı Ne olmuş, ne olmam: nın © nın kim ol şimdi dinliyelim bir de baktım müdüriş sında bir kıyamettir kopu, Bizim i lims yor.. Koparmasın. inler. İzb. idare ' yorlar. Lodos olunca yolsuz kalan bir mahalle Okuyucularımızdan birinden —al bir mektubda deniliyor ki” Bizim Kut Çük deniz mahı kapıda Acemdağı Kü- deni zim evlerimizin t tamamile kapanıyor. tada geçilecek bir yol kalmıyor. dönen bir kimse burada ap kayıktan kayığa atlı« ahud tren yolur iner. Halbuki bıtaca menedi Bütün bunlar: lerden birinden biz yang buraya nasıl gelecek, Yahud bir kaza olup Imdadı mobiline —ihtiyaç — duyulsa, nakletmek için olomdbil nereder hastayı alabilecek” Bundan sekiz ay kı n halkı Nafıaya bir şik. yet göndermislerd.. Bu şikâyet derhal bir mühendiz. gelmiş, ke mış, şimendifer altından bir yol açılma- gına Karar verilmişti. Fakat nradan uzun bir müddet geçtikten sonra bi'e ses gada çıkmadı. Yolsuzluktan çok v vazi> yetteyisz. Kiymetli — Nafıa aLumutim. himmetini ve alâkasını bekliyorus.> geçecek?