10 Sayfa .-BON POSTA Birincikânun (14 (Baştarafı 1 inci sayfada) Şimdi harici emniyete geçiyorum. Bütün dünya gözden geçirildiği tak- dirde bütün cihan içinde düzenliğin mevcud olduğunu iddia etmek fazla safdillik olur ve böyle bir iddiayı tek- zib edecek, muhtelif meraleketlerde hâ- diseler mevcuddur. Zaman zaman muhtelif diyarlardan kulaklarımıza top sesleri gelmektedir. Bu vaziyeti bü su- retle kısaca hülâsa ettikten sonra dera- kap kendimize intikal etmek isterim ve derim ki Türk vatanını İstihdaf e- den hususi mahiyette ve umumi mahi- yette olsun bir tehlike mevcud değil- dir, böyle bir tehlike görülmüyor. Hü- kümetinizin iki taraflı ve çok taraflı ve muhakkak surette sulh emelile yap- tığı döstlük muahedeleri ve misaklar karşılıklı emniyetimizi kurmaktadır ve biz karşımızdakilerin hakkına ne ka- dar riayet etmekte işek elimizi uzattı- ğımız ve dostluğumuzu ifade ettiğimiz devletler dahi ayni surette bizim his ve fikrimiz gibi sulh emelile bize ellerini uzatmaktadır. Bundan şübhesiz ki bir müvazene teessüs ediyor. Fakat asıl esas kuvyetimiz memleketimizin po- tasniyel kuvveti, vahdetimiz ve bil- hassa milletimizin eşsiz Başbuğun et- Tafında ve emri altında bilâkaydü bulunmuş olmasıdır. (Alkışlar). Mem- leketimizde bu suretle sulhun nigehba- nı olan organize büyük Bir kuvvet mevcuddur. Bu kuvvet Türk milletinin bütün mezayasını, 'Türk milletinin ta- rihteki bütün kahramanlık ve şehame- tini nefsinde toplamıştır. Biz onun is- * mine sadece ordu diyoruz ve onunla iftihar ediyoruz (Sürekli alkışlar), Her- gün geçtikçe techizat itibarile, kudret itibarile mütemadiyen yükselen ve bü- yüyen ordumuz eşsiz Başbuğunun ku- mandası altında elbet te Türk vatanı- na mütlevcecih olacak her — tehlikeyi bertaraf elmek kudret ve istidadında- dır (Alkışlar). K Birana, çocuğunu öldürebilirmi? (Baştarafı I inci sayfada) Kadın mahkemede çocuğunu çok sevdi- ğini ve onun kurtulmuyacağını — bildiği için havagazı ile öldürdüğünü itiraf et - miş, muhakeme neticesinde de, beraet etmiştir. Bu hâdise, tibbi ve adli bakımlardan ü- zerinde durulması icab eden bir mesele- nin ehemmiyetini taşımaktadır. Bir ar - kadasımız, memleketimizin, tanınmış ve bu hususta salâhiyet sahibi olan münev - verlerinden mevruubahs hâdise hakkında fikirlerini sormuştur. Verilen cevabları aşağıya yazıyoruz: Etem Akif Battalgil'in fikri Müderris Etem Akif Battalgil diyor ki: «— Bu kadının ahvali ruhiyesini ted - kik etmeden meselenin suç olup olma - dığını kestirmek doğru değildir. Muh - telüşşuur adamların da gazetelerde gör - düğüme göre öldürülüp özdürülmemeleri, daha doğrusu bunlara yaşama hakkı ve- rilip verilmemesi ciheti Amerikada mev- zuu bahsolmuş ve bir kısmı cemiyeti be- şeriyeye yaramıvan bu gibi adamları öl - dürmeli demişler, bir kısmı da hastane - lerde hayatlarını mevzuatı kanuniyeye nazaran elbette suçtur. Bir kendi e- lile öldürmesi ciheti ise, kadınlık hissi - ne şöyle dursun; insanlık hissile kabili telif değildir. Çocuğunu öldürme mese- lesi tıbbi adlide başlı başına bir mevzu - dur. ğ Z Şekli ne olursa olsun büyük suç - lardandır. Tagiliz mahkemeleri bu hu - susta- kadının ahvali Tuhiyesini nazarı itibara alarak kadını tebrie etmiş olsa - lar gerektir.» Doktor Emil Orfanidis'e göre Doktor Emil Orfanidis diyar ki: :— Doktorlar bazan o kadar tüyler ür- pertici ve vahim maraz ve vak'atar kar- şısında bulunurlar ki bu hastalar için ö- lüm bir teselli teşkil eder. Yalnız burada nazatı dikkate almamız icab eden bir mesele vardır: Doktorlar, daimi surette hastanın şifa bulması hakkında bir ümid beslerler. Ne malüm ki hasta, hastalığı- vadan aanral A Bizi çok müteessir eden bir hata l alkışlar). like manasında bunu ilade etmiş bu- lunmuyorum. Tekrar ederim ki vata- nımız için istihdaf edilmiş bir tohlike- nin Mmevcudiyeti mevzuu bahis değil- dir. Fakat herhangi bir sürpriz karşı- ( sında cihan tahavvülâtı içinde tedbirli olmak lüzem geleceğini ifade için bu maruzatta bulunuyorum. "Teşrin ayları Türk tarihinde milli bir hususiyet göstermektedir. Bilhassa bi- rinci ve ikinciteşrin aylarının 29 uncu günü. Birinciteşrin ayının 29 uncu gü- nü biliyorsunuz ki Cumhuriyet bayra- mıdır. Cumhuriyet bize bütün hurafe- Jeri yıkmış, onun yerine nurlu bir dev- Tim hayatı ikame etmiş, Şefimizin ida- yesi altında bizi hergün birer suretle terakkiye doğru götürmekte bulun- muştur (Alkışlar). Biz Cumhuriyetimi- zi takdis ederiz, biz bu rejimin altında mes'ud olacağımıza inanırız. 29 ikinciteşrin Hatay bayramıdır (Sü- rekli alkışlar). Elbet te ifade edebiliriz ki birinci 29 teşrinin kardeşi yahut ev- lâdıdır. Geçen sene bu mevsimde Hatay mevzuu bahsolduğu zaman, niçin saklı- yalım, içimizde endişe mevcuddu. Ha- tayı kurtarmak azmi kat'isinde idik, kat'i netice alınmamıştı. Gönderdiğimiz heyeti murahhasa yolda bulunuyordu. Şimdi milletimizin karşışında diyoruz ki Hatay kurtulmuştur, bayramını ya- piyor (Şiddetli ve sürekli alkışlar). Bu hususta kabul olunan rejim behemeha! we tamamile tatbik olunmalıdır. (Şid- detli alkışlar). Şu halde hep beraber arkadaşlar, sevgili Hataya ve Hataylı kardeşlerimize, sesimizi milli heye- canla yükselterek diyelim ki Hatay, istiklâlin kutlu olsun (Kutlu olsun ses- leri, bravo sesleri, sürekli ve şiddetli - Amerika galeyan içinde bulunmakta idiler. Bunlar, sağ kalan- lar arasındadır. Bee ismindeki İngiliz harb gemisi, sağ kalanlara yardım etmek üzere hâ- dise mahalline gitmiştir. Bombardıman esnasında 3 petrol ge- imisi de batırılmıştır. Amerikada galeyan Londra 13 (Husust) — Panay top- çekerinin Japonlar tarafından batırıl- ması hâdisesi Amerikada büyük bir heyecan ve Bgaleyan uyandırmıştır. Vaşingtondan bildirilliğine göre Pa- nay hâdisesi, bütün siyasi mülâhazalar bir tarafa bırakılarak sırf milli ve va- tant bakımdan nazarı itibara almacak- tır. Cumhurreisi Roosevelt hâdise İle yakından alâkadar olmaktadır. Hü- kümet, batırılan gemi için tam tazmi- nat istiyecektir. 'Tokyo hükümeti, hâdiseye sebebiyet verenlerin cezalandırdacaklarını be- Zayint Vaşington 13 (ALA.) — Augusta ge- misinin zabitleri Panay topçekerinden kaybolan 18 kişinin ya bombalar İsa- betile telef olmuş veya boğulmuş ol- duklarını zannetmektedirler. Amerikanın notası Vaşington 13 (A.A.) — Hariciye na- zırı B. Cordell Hull, Panay hiâdise bakkında Japonyaya verilecek şiddet- H protesto notasmı hazırlamıştır. Vaşington 13 (AA.) — Amerika pek kat'i kanaatimi size söyliyeceğim. Bu — gibi nâkabil tdavi veya — vahim Japonların ve fevkalâde ıztırab verici bir hastalıkla| “Tokyo 13 (ALA.) — müsab bulunanlar için, bir kanunu mah- | Hirota, Amerika sefirini ziyaret etmiş- sus marifetile teşekkül edecek olan tıb-| fir. Mumafleyh, Panay — topçekerinin bi ve adli mahiyette bir heyeti ilmiye vü- | ve petrol gemilerinin ziyamıdan dolayı cude getirilmelidir. Mezkür komisyon ta-|derin teessürlerini ve tarziyelerini bil- rafından muayene edilmesine lüzum gö-| dirmiştir, rülen bu gibi hastalar, ancak o komisyon İngiltere ile Amerika vaziyeti marifetile verilecek bir kararla ken - görüşüyorlar dilerinde ıztırab tevlid etmiyecek ve ha-| Landra 13 (A A.) — Reuler ajansı berleri olmıyacak bir tarzda öldürül -| bildiriyor: İngiliz ve Amerikan hükü- melidirler. Yoksa, bu kabil vak'alar kar-|metleri, Uzakşark vaziyeti hakkında, şısında öldürmek hakkı anaya, babaya ve yalnız Londra ve Vaşingtonda — değil, hiç bir akrabaya verilemez. İlmi bir ha- | fakat Şuıghıyve'rokyo(:i da temas laşacağı pek muhtemeldir. Ş 'Tıbbı Adli umüm müdürü Halid Tekin| — Londra 13 (A.A. — Diplomatik me - diyor ki: hafildeki kanaate göre, Uzakşarkta tek «— Ben, hekimlik bakımından canlı bir | taraflı bir hareket, tarziye ve vâdler- insanın herhangi sebeble olursa olsun,| den başka bir netice vermiyecektir, vıliyll" - raet veya mağdur almak değil, işlediği bilümum işlerden mes'ul olmamaktır.» Halil Hilmi Uyguner'in mütalecası Vilâyet Umumi Meclisi azasından avu- kat Halil Hilmi Uyguner diyor ki: «— Bu flilden dolayı kadın şuur sahibi ise şübhesiz mes'uldür ve kanunlarımıza göre tecrimi lâzımdır. Asım Onur'un fikri Ortaköy Şifa Yurdu sahibi Dr. Asım Onur diyor ki: — Almanyada neşredilen kısırlaştır- Y iliyorsı ayrıca ısrara lüzum yoktur. Meselenin muhtemel vaktim netiyici — dolayısile bugün Avam Kamarasının benden da- ha mufassal beyanatta bulunmayı ta- leb etmiyeceğini ümid etmek isterim. B. Atlee, bunun üzerine iye na- ve anaların çocuklarının dünyaya gelme- mesi gayesi güdülmüştür. Bu suretle ak- lından hasta ve abdal bir neslin türeme- Tnesi temin olunmak istenmiştir. İşte, bence, bu çocuk dünyaya gelme- seydi daha iyi olurdu. Fakat madem ki bu olmuştur ve üstelik çocuk 5 yaşına da gelmiştir. Bu vaziyet karşısında imha e- |dilmesi doğru değildir. Ananın bu tarzı ini bir Cü lâkki etmek meo- (Baştarafı 1 inci sayfada) tün maniyalaları yabancıların elinde — idi. *i E | | i mamak, irkilmemek dalma ileriye yürümek ve tti umut ve Atatürk, bu yaratıcı yaratılışı, ilmi ve ob- mış ve duymuş Ve o feol ve hazin destanı ci- han tarthı! Te mukayese ötmiş olmak gerek- tir. Biz Türkler için bu kadar külfete ihtiyaç €e görmek ve hissetmek, hükmümüszü ver- mek ve bizi Ulu Önderimiz Atatürke bağla- mak için kâfidir ve Atatürke, milletin bağlı- lığının en müsesir âmili böyle şuurlu — bir hükmün neticesidir. Diğer taraftan ancak bu bu acı ve eza- mâsafydı, Atatürk olmasda Atatürk olma- saydı Türk tarihi kapanız ve Türk milleti de söner giderdi Yurddaşlarım, Atatürkün Türkiyesi, Tür- yor, tüneller deliyor, madenler buluyor ve gçıkarıyor, bankalar açıyor, top, tüfek, tay- yare yapıyor, kâğıd, cam, kumaş fabrikaları kuruyor, kasaca her medeni ve ileri cemiye- Danaanaelaaana aaeranaeeanaeanmnen. zırından Amerikan gemilerine de hü- cum edilmiş olduğundan haberdar bu- lunup bulunmadığını ve İngiltere hü- kümetinin Amerika hükümeti ile kon- soltasyon halinde olup olmadığını sor- muştur. B. Eden şu cevabı vermiştir: — Evet, Amerika Birleşik devletleri ile temas halindeyiz. gemilerine verilen emir Changhai 13 (AA.) — İngiliz harb Harb vaziyeti Lotdra 13 (Hususi) — Nankinin muh- telif noktalarında yerleşmiş olan Japan kıt'aları bugün öğleye doğru şehrin müer kezinde tahaşşüd ötmiş olan Çin kuvvet- lerini hava ve karadan şiddetli bir suret- te topa tuttuktan sonra, şehrin merkezi- ne doğru ilerlemiş ve akşam güneş ba - tarken Nankini tamamen işgal etmişler- dir. Şehri müdafaa eden 20 bin Çin aske - rinden yalnız üç bini sağ kalmış olduğu söylenmektedir. Diğerleri yaralı ve ölü o larak harb sahasında kalmışlardır. İngiliz mehafilinin tahminlerine gö - re Japonlar, Kantona hücuma hazırlan- maktadır. Nankin 13 (A.A.) — Çin kıt'aları dün, Dahiliye Vekilinin nutku tin muhtaç olduğu fikir ve teknik tezgâhlar. erkimharbiyesine, kumandanlarına ve or- Bu hâdise Uzakşarkta şimdi yeni ve| yani, kredi raynakları, kara ve deniz nak-|dusuna malik bulunuyor. Tarihin en — eski devirlerindenberi dalma yapıcı, kurucu — ve H K j f rında ve vapurlarda münakale |fazlalaşmıştır. Şeker ve çimento sarfiyatı zi- yadeleşmiştir. Tasarruf besabları inkişaf Gt. miştir. Pazarlarda, çarşılarda alışveriş art- maştır. Kitaba, gazeteye, tiyatraya, sinema- ya rağbet yükselmiştir. İlk, orta ve yüksek mekteblerimizin talebesi hergün yeni yenl mektebler açıldığı halde, binalar xâfi gelmi- yecek kadar artmakta ve bergün yeni mek- tebler yapılmaktadır. Yollarımız, köprüleri- miz, şimendiferlerimiz, hiç durmadan yapıl- makta ve ilerlemekte ve çiz- diği senelerden dahâa az zamanda inşa ve yeni yeni madenler işletmiye açılmaktadır. Şehirterimizde bol su, ucuz su inşaatı art- makta, elektrikleşme hergün yeni yeni sa- haları aydınlatmaktadır. Her şehir ve ka- sabada yalnız yeni evler değil, yeni mahal- leler kurulmaktadır. Devlet ve belediye hu- sust idareler, hastane, dispanser, döğum »v- leri gibi müsesesatı daima artırma'" terlemekledir. Yeni ve cihanşümul 5, beraber, milli bir an'ane olarak ecda4 dan miras kalan ve geçen azırda, pek ç. ihmale uğrayan güreş, cirid, ok atma gibi faydalı milli bünyemize çok elverişli spor- Jar yeniden rağbet bulmakta ve şümüllen- mektedir. Bu saydıklarım düne mazaran hayret ve- rici bir Herleme olmakla beraber bugünkü hayat standardımız, bizi tatmin edecek bir seviytye benüz varmış değildir. İstihsali ve mübadeleyi rasyonelleştirmek maliyet fiat. larını düşürtmek, iş haemini genişletmek, Hat kontrolünü ve pthalılıkla — mücadeleyi kuvvetlendirmek, daha çok ve daha — ucüz mal yetiştirmek, daha bol daha çeşldi! mal ve eşya sarfetmek yeni maddi ve maneyl ha- yat seviyemiz! dalma ve daima yükseltmek, Türk milletinin gayesi olmalıdır. ve milleti- misin mesaisinin hedefi de budur, Bu he- defe, her yu, biraz daha yaklaştığımızı gör- mekle, çalışmak kudretimiz artıyor ve yeni müceadeleler için hızımız ve hamlemiz kuv- vetleniyor. Atatürk inkılâbinin memlekette yarattığı çevenin içine sıkışmış bit Wmde değildir. Bi- zim ierlememiz, bizim kudret ve kuvveti- miz, beşer atlosinin emniyet ve refabına da yardım odeceklir ve etmektedir. Kuvvetli Türkiye, mürefteh ve kudretli bir 'Türk mil- leti, ayal 2amanda Ca cihan medeniyetinin terakkisine yardım edecek bir sulh ve kül- tür ümilidir. Türk devletine ve mületine ci- han politika âleminde verilen kiymet ve e- hemmiyet ve gösterilen muhabbet bunun iik semereleridir. Dün Osmanlı saltanatını ku- şatat düşmanlık, kin ve garaz hisleri bugün 'Türkiye Cumhurtyeti lehinde, takdir ve mu- Habbete inkılâb etmiştir. Ekonomik faallye- timiz ve kültürel çalışmalarımız cihan iktı. aad ve irfanını da faydalandırmaktadır. Bu- nu cihan matbuatı hergün bin türlü neşri. yatla ilân etmoktedir. Yurddaşlarım, Şu kısa müşahede ve mukayeseden çıkan meticenin verdiği sevinçle bugün çocukları. miza hazırladıfiımız. daha şen, daha aydın