BÖN POSTA TALTERTT TÇT e — DaEgee —— —— — TELGRAF HABERLERİ Japonların ilerlemelerine mani olmak için Çinliler nehir v kanalların sedlerini yıktılar 'Tokyo 18 — Pekinden bildiriliyor: Çin- Nler, Japonların ileri hareketlerine mâni olmak ve ihata edilmiş elli bin Çin aske- rini kurtarmak için Pekinin cenubu gar- bisindeki kanal ve nehirlerin sodlerini yıkmaktadırlar. t Şanghay cephesinde Londra 18 (A.A.) — Çin büyük elçi- sine gelen haberlere göre, Çin kıt'aları, Şanghayın şimalindeki yeni hatları üze- rinde Lotlen ve Luihangın şarkında bir kilometrelik bir ilerleme kaydetmişler- dir. Şanghay 18 (A.A.) — Japon donanma- sı namina söz söylemeğe salâhiyettar bir zat, Çinlilerin dân Şanghay etrafındaki cephede mukabil taarruza geçmiş olduk- larımnı beyan etmiştir. Japonlar, Çinlilerin yaklaşmasına mü- |eaade etmişler ve müteakiben ateş aça- rak kendilerini ağır zayiala uğratmış- lardır. Çinlilerin ric'ati Pekin 18 (A.A.) — Çin kıtaatı, Pekinin venubu garbisinde tam bir ric'at halin- dedir, Chochow'daki Çin garnizonu ya teslim olmak veya tamamen mahvolmak tehlikesine maruz bulunmaktadır. Yeni bir idare Şanghay 18 (A.A.) — Şangliay muha- rebelerinden sonra Japonyanın himayesi altında ilk idare, Paochanda tesis edil- miştir. Bu idarenin ismi, «sulhun muhafazası komisyonu» dur. Bu idare, bir Çinli doktorun riyaseti altındadır. Doktora dört aza relakat et- mektedir. ispanyada amele kütleleri birleşiyor, yeni seferberlik ilân edildi Valansiya açıklarında 3 hükümetçi harb gemisile Frankoculara a:t Kanarias kruvazörü arasında bir deniz muhsrebesi oldu yeni Londra 18 (Hususi) — Dün akşem Bar- pelon açıklarında, üç hükümetçi harb ge- misile Frankoculara aid Kanarias kruva- zörü arasında yeni bir deniz muharebesi bolmuştur. Muharebenin neticesi hakkında henüz Mmalümat alınamamıştır, Paris 18 (AA) — Journal'ın Madrid muhabiri yazıyor: Komünistlerle anar- gistlerin fı, yakında bir emiri vaki 0- lacaktır. Bu itilâf, umumi mesai birliği ile milli mesai konfederasyonu arasında- ki itilâ nal edecektir. Cenevre 18 — Milletler Cı-xmy..ı asam- | blesi, saat 10.05 de toplanmıştır. Mısır hariciye nazırı Vasıf Patriıs Gali Paşa, söz almış, Filistinin takstral proje- sini şiddetle tenkid etmiş ve Fi''stin me- selesinin halli için Filistin ile İngiltere arasında diğer Arab memleketleri ile ya- pılmış muahedelere benzer bir muahede Milleter Gemiyeti dün de Filistin ve İspanyol meselelerini görüştü | miştir. ntı salonunda biraz hareket vııdı.[ Bilâhare İspanya murahhası Negrin Maksad, bir mütareke değildir, müsbet noktalarda asgari bir programı ihtiva edecek bir misak akdi mevzuubahetir. Amele kütlelerinin bu birleşmeleri, milli müdafaa nezareti tarafından emre- dilen ve icrası zaruri olan yeni seferber- lik Gmri ile ayni zamanda yapılımaktadır. Askerlik bürolarına yeniden tehacüm- ler başlamıştır. Ayni zamanda müstakbel İspanyanın esası olacak olan etahribi gayri kabil bir blok» ilânı için mitingler tertib edilmektedir. suretinde bir hal şekli tek'if eyle- #öz almıştır. Mumaileyh, ezcümle de- miştir ki: İtalyanın İspanyaya şimdi orada bu-| lunmakta olan ordunun iki misli bir ordu göndermek üzere olduğunu beyan edi- yoruz, Seyid Rıza dün de 4 saat islicvap Edildi Elâziz, 18 (Husust) — Seyid Rızanın istievabına bugün de devam edıîıniîür. İsticvab G saat sürmüştür. Sergerdenin mühim ifşaatta bulunduğu, hareketine iştirak edenleri ortaya döktü- ğü sü Diğer reislerle Seyid Rızanın muvace- hesi yapılacağı öğrenilmiştir. muhalefet İzmir fuarı pazartesi kapanıyor İzmir, 18 (Hususi) — Şimdiye kadar fuarı 56200 ziyaretçi gezmiştir. Fuar pa- zartesi gecesi belediye reisinin Bir nut- kile kapanacaktır. 938 fuarına 15 devletin. yesmen iştirak etmeleri * temin elilecek. Taksim stadyomunda müzik bayramı Dün Beyoğlu Halkevi müzik kolu ta- rafından Taksim stadyomunda tertib ©- lunan müzik bayramı, büyük ve mümtaz | bir seyinci kütlesi önünde muvaffakiyet- le neticelendi. İstiklâl marşile başlıyan ve Beyoğlu Halkevinin değerli başkanı Ekrem Tur tarafından söylenen kısa, fa kat özlü bit söylevle manası anlaşılmış olan büyük bayram geç vakte kadar de- yam etmiştir. Polis Enstitüsünde Okuyacak olan Başkomiser ve Polis memurları Ankara 17 (Hususi) — Bu sene Ankara polis enstitüsü orta ve yüksek kısınında o .| kuyacak olan başkömiser ve polis memur - larından kıdem, ehliyet gerait itibarlle mu- vahk görülenleri bildiriyorum: Baş komiserler: Ankaradan Hakkı, İstanbuldan Muzaf - ter, Hamdi, Fevzi, Şerif, Nazmi, Şevket, Ha- Hd, Ali, Nurettin, AklI, İçelden Ke mal, İzmirden Faik, İbrahim, Güresundan Salm, Edirneden Hulüsi, Sadık, Muğladan Aziz, Antalyadan Baha, Tekirdağdan Mus - tafa, Samsundan Ali, Mardinden Boludan Ahmet, Seyhandan Mümtaz. Polis memurları: Ankaradan 298 Yusuf, 264 Hasan, 121 Sü- leyman, 272 Süleyman, 200 Sait, 200 Avni, 25 Sait, 107 Salim, 386 Mehmet, 367 Ali. Çoruhtan 2 Hüsnü, 7 Haydar,, Edirneden 19 Mustafa, Muğladan 28 Şerif, 12 Ahmet, Maraştan 5 Ahmet, 6 Ali, Afyondan 2 Zülfi- kar, Sivastan ? Turan, 22 Zeki, M Vehbi, Balıkesirden 44 Mustafa, Ağrıdan 3 Seyfet- tin, Antalyadan 30 Naci, 24 Rocop, Kasta - monudan 16 Nuri, 2 Mahir, 14 Muharrem, 22 Süleyman, 13 Mehmet, 18 Ahmet, Malat- yadan 8 Turguk, 17 Turan, 10 Kâzun, 3 Meh met, 9 Halli, Erzurumdan 28 Dursun, 26 Rıza, 8 Sitkı, 24 Rasih, 30 Şefik, Çanakkaleden 9 FPerit, İçelden 51 Süleyman, 4 Cemil, Kocaeliden 19 Hakkı, 40 Osman, Trabzondan T Mustafa, $ Galip, 44 Asım, Kütahyadan 2 Hakkı, 13 Halil, Kayseriden 25 Mehmet, 32 Lütfi, 31 Vasıf, 20 28 Seracettin, 30 Salâhat - fin, İzmirden 36 Kâzun, 43 Remzi, 486 Abdül- gani, 140 Ziya, 15 Faik, 92 Hikmet, 105 Av - 26 Eylül Beşinci dil bayramına ait program hazırlandı Ankara 18 (AA.) — 26 Eylülde yapı- lacak beşinci Dil bayramı kutlama tö - reni programı aşağıdadır: 1 — İlk Türk dil kurultayının toplan- dığı 26 eylül dil bayramı, bundan öuce- ki yıllarda olduğu gibi, Türk Dü Kuru- mu üyeleri, halkevleri, gazetelür ve yur- dun bütün dilseverleri arasında kulla - nacaktır. 2 — 26 Eylül 1937 Pazar günü saat 18 de Ankara've İstanbul radyoları bir- leştirilecek ve Türk dil kurumu adına bir söylev verilecektir. Bu söylev bütün hal- kevlerinde radyo ile dinlenecektir. 3 — Halkevleri, söylev saatinden ön- ce veya sonra, kendi bölgelerindeki im - küna göre, dil hakkında — konferanslar vermek, şilrler okumak ve türlü teza - hürlerde bulunmak suretile dü bayra - mını kutlayacaklardır. Halkevlerinde ve rilen konteransların, — söylevlerin birer kopyesi Türk Dü Kurumu genel sekre. terliğine gönderilecektir. * — Türkiye gazeteleri, 26 Eylül 1937 sayılarında dil bayramını kutlayacaklar ve Türkiyede dil çalışmaları üzerine ya - zılar yazacaklardır. 5 — Bütün kullama ve tezahürlerde Hu noktaların tebartz ettirilmesine ça - hşılacaktır: A « Ulu Önder Atatürk'ün yüksek hi- maye ve irşadları altında Türk dili ü « zerinde yapılan çalışmaların hergün da- ha çok genişleyen yüksek bir faaliyet göstermekte olduğu, B - Anadilimisin geniş vartıklarını bulmak üzere yapılmakta ölan araştır - maların, yalnız Türk dili lehçelerini de- Kü, bütün Kültür dillerini ve genel dil bilgisini igilendiren yüksek bir buluşa, yeni «Güneş - Di Teorisi» gdımı alan 'Türk dil tezine vardığı. ©€ - Yeni 'Türk Gil teorisinin fçüncü 'Türk DÜ Kurultayına iştirak eden di bilginleri tarafından Kabul edildiği gibi, 1 Eylâl 1937 de Bükreşte toplanan bey- nelmilel prehistorik, arkeolojik, ve an- trepolojik kongreye ve 20 eylüi 1937 de İstanbulda toplanan ikinci Tarih Ku - rultayına da tebliğ edilerek her ikisinde İyi karşılanmak surelile — bir kat daha kuvvetlendiği, D - Türk kültürü prehistorle'in en eş- Ki yüksek kültürü olup Noolitik ve Ma. den medeniyetleri orta Asyadaki Türk ana yurdundan yer yüzüne yayıldığı gi- bi, Türk dilinin bülün kültür dillerinin ana kaynağı olduğu da «Güneş - Dil» te- orisinin verimleriyle inkâr kabul etmez bir surette sabit olmakta bulunduğu. 6 — Halka hitap eden söylev, konfe- Tans, şiir ve yazılarda elden ka- dar berkesin anlıyabileceği açık, sade, düzgün, pürüzsüz ve güzel bir Türkçe kullanmıya çalışılacaklır. ——— — —a ni, Tekirdağdan $ Cemal, Meclisten 18 Yu - suf, 20 Arif, Denizliden 10 Süleyman, Niğde- den 19 Ahmet, Eskişehirden ? Yaşar, Sam « sundan 34 Salim, Kirşehirden 8 Beyli, Kon. yadan 24 Nuri, 33 Mustafa, Elâzizden 3 Behzât, Bursadan 1 Hamdi, 59 İbrahim, 5 Zeki, Seyhandan 64 Celâl, 52 Abdülvahap, 38 Hakkı, 3 Salim, 2 Turhan, 11 Mustafa, 49 Fevzi, Gümüşhaneden 11 A- sım, İstanbuldan 69 Abdülbaki, 89 muam - mer, 499 Nurettin, 1138 Bekir, 721 Ahmet, 1446 Mehmet, 5T7 Mazhar, 1372 Osman, 1158 Zeki, 1495 Talât, 1603 Ata, 1528 İsmall, 1547 Nevzat, 1688 Zikrullah, 1682 Necmettin, 530) Nurettin. Erzincandan 4 Hamdi, Giresundan 2 Şev- ket, Tokattan 8 Mehmet, B Yusuf, Istanbulda da bir , motörlü tayyare AAIİ/E İNDDE mektebi açılacak Ankarada ve İzmirde Türkkuşu için yapılan paraşüt kuleleri çok rağbet gör düğü halde bunların bir eşi henüz İs - tanbulda yapılamamıştır. Türk hava ku rumunun kulenin muhakkak surette Be yazıt veya Sultanahmet meydanların - dan birinde yapılmasını istemesi ve be- lediyenin de Yenibahçe çayırında ya - pılması için ısrar etmesi yüzünden bir türlü bir anlaşma olamamıştır. Bu hususta son olarak belediyenin Türk Hava Kurumuna vermiş olduğu cevaba göre İstanbulda paraşüt kule - sinin yeri ileri şehir plânı formalite - si ikmal edilip meydana getirildikten sonra tayin edilecektir. Şehir plânı ge- lecek sene tam olarak meydana çıka- rılacağına göre paraşüt — kulesi ancak bu zamandan sonra yapılacak demek - tir. Esasen Türk Hava Kurumu Mer - kezi, İstanbul için gelecek seneden iti- baren başlamak üzere bir Türkkuşu |faaliyeti programı hazırlamaktadır. Bu programa göre İstanbulda paraşüt ku- İlesi ile berabor bir de Ankarada oldu- 'ğu gibi leyli olarak — motörlü tayyare mektebi açılacaklır. Her sene Türkku- 'şunun İstanbul talebesi çoğaldığından kurum gençlerin uçuş, tatbikat ve ders yerlerine gidebilmeleri için bir kaç o- tobüs de satın alacaktır. Kayseri ve Çorum maarif . müdürleri Ankara, 18 (Hususi) — Ankara kız li- sesi riyaziye muallimi Hüsnü Kayseri maarif müdürlüğüne, İstanbul! maarif müdür muavini Neşet Çorum — maarif müdürlüğüne tayin edilmiştir. Emniyet işleri umum müdür muavinliği Ankara, 18 (Hususi) — Emniyet işleri umum müdür muavini İzzeddinin mün- hal valiliklerden birine tayin edileceği haberi doğru değildir. Bir adam kardeşini vurdu Akhisar, 18 (Hususi) — Gökçeahmed köyünde Somalı Bayramla kardeşi Sü- leyman arasında kız kardeşlerini kocaya vermek — meselesinden çıkan kavgada Bayram Süleymanı çifte ile ağı: surette yaralamıştır. Kardeşine kıyan Bayram yakalanmıştır. Yaralı hastanede - tedavi altına alınmıştır. Özalp kazası Ankara, 18 (Hususi) — Kâzımpaşa ka- zası merkezinin başka bir yere nakli ve kazanın isminin Özalp olarak değiştiril. mesi kararlaştırılmıştır. Feneryolunda Bir köşk yandı Dün gece saat 8,30 sularında, Fener yolunda bir yangın çıkmıştır. Hidayet isminde birine aid ahşap köşkün bod - yumundan çıkan yangın, bir anda, bi - nayı sarmış, ve köş tamamen yan - masına sebep olmuştur. 0 ——— — KA0 — GAT AU ZL CGĞ UA e A-urupa vaziyeti hergün bir parça daha tehlikeli hal alıyor Yazan: &ım Bıııı !ıııç talyanın İspanyol Fasına yeni kuv « vetler göndermiye kiyam — etmesi, haddizatinde esasen nazik olan durumu büsbütün nazikleştirmiş oluyor. İtalya - nın bu tarzı hareketi, İngiltere ile Fran- saya bir mukabeledir. Akdenizde korsan- hk hareketlerinin önüne geçmek - için Akdenizle yakın alâkaları bulunan dokuz devletin İsviçrede, Nyonda yaptıkları iti- lâftan İtalya gayri memnundur. Ayni devlet, bu itilâğnameye iştirak etmek için kendisine bırakılmış olan açık kapıdan da istifade etmek ister görünmemektedir. Maamafih İtalyayı, bugünkü mukabeleyi yapmıya sevkeden âmil bu değildir. İn- giltere ile Fransanın, merkezi Londrada bulunan İspanya işlerine ademi müda - hale komitesine haber verimeden İspan- ya sahillerinin mürakabesine nihayet vermeleridir. Filhakika — İngiltere ile Fransa, yalnız Akdenizdeki kuvvotlerini değil, o kuvvetlere munzam olarak yol - ladıkları yeni yeni kuvvetlerle teşkil ey- ledikleri filolar bütün Akdenizde gayet ağır bir zabıta vazifesi göreceklerdir. Kuvvetlerinin bir kısmını İspanya sahil- lerinde hareketsiz. tutmaları demek, Nyon muahedesile üzerlerine aldıkları işde, peşin bir muvaffakiyetsizliği ka - bul etmeleri demektir. Bu iki büyük dev. let elbette ki buna razı olamazlardı. Bun- dan ötürüdür ki evvelce İtalya ile Al - manyanın yaptıkları gibi İspanya sahik lerini mürakabeye memur ettikleri deniz kuvvetlerini geri çekmiye karar verdiler, Bunun için de Londradaki ademi müda- hale komitesine haber vermiye lüzum görmediler, Tıpkı İtalya İile Almanya gibi. Bilhassa Fransız hududunda bu müra- kabenin hiç bir suretle tesis edilmemiş uğuna kani bulunan İtalya, Fransız - İngiliz deniz mürakabe kuvvetlerinin İs- panyol sahillerinden ayrılmalarile bera- ber İspanyanın bilhassa hükümet kuv - eri elinde bulunan kısmına her taraf- mühimmat ve gönüllü akını Franko kuvvet- vaki karşısında kal- afik davranarak Melillaya l—n silâh, asker sevkine karar verdi. Bu sevkiyatır sonuncu olmadığının be- yan edilişine bakılırsa vaziyetin fecaati bununla kalmıyacaktır. Şu hale göre, şimdiye kadar korkulan fkıbet bütün dehşetile kendini göstere- cek ve 1914-1918 harbine mal olan Saray Bosna faciasından sonra İspanyanın da- hili mücadelesi de yeni bir Av- rupa — milletler harbini — doğuracak- tır. Maalesef böyle konuşmak moc- buriyetinde kalıyorum: Çünkü mev. cut tehlike cidden bi ür ve Fran- sa, İtalyanın İspanyaya yerleşmesile Ak- deniz müvazenesinin bozulmasına taham- mül etmiyecektir. Buna tahammül et- mesi demek, İstikbaline ve şimdiye ka- dar güdegeldiği gayelere veda etmesi de mektir. Bu takdirde ise umumi bir harp hazırdır. — Selim Ragıp Emeç koymağa mecbur etmiştir. aykırı olduğunu anlamıyor mubuz? -- BU — Garib bir yasak Sabah saat sekizden evvel şehir halkını yüksek sesle bağırarak rahatsız eden esnaf ceza görür. Medeni şehirlerin kendilerine mahsus — hususiyetleri, nizamları vardır. Bütün gün şehrin gürültüsile yorulan, sinitleri bozulan şe- hirlinin gece tam bir sükün içinde uyuması lâzımdır. Bu ihtiyaç belediyeleri muayyen zamanlarda bilhassa geceleri süküneti temin edecek nizamlar Her gün yeni bir hamle ile medeniyet esaslarını kabul etmeğe başlıyan İs- tanbul da bu ihtiyaçlara göre tedbir almağa başlamıştır. Takdir etme! Yalnız sabah sekizden evvel ve akşam sekizden sonra — ba satan, möselâ bir balıkçıyı tecziye eden nizam gece yarısı çığlıklar kopara- rak balık tutan esnafı cezaya çarpmıyor. Karanlık gecelerde kılıç balığı tutanların birbirlerine ve gelip geçen gemilere ne müthiş fer * yatlarla haykırdıklarını İstanbul halkı pek iyi bilir. Bu feryatların hasta dö- şeklerinde binbir ıztırap"içinde bir nefes tatlı uykuya hasret çekenleri elim sinir buhranlarına düşürdüğünü anlamak için sevimli Bay Enver Karandan rapor almağa lüzum yoktur. Nizam ve kanunların emir ve nehyi mutlak olduğuna göre sabah sekizden evvel balık satanı cezaya çarpan kanunun gece yarıları cıyak ciyak bağırıp birbirinden yer ve yol istiyerek balık tutanları neden tecziye etmediğine şaş- mamak kabil değil Bu iptidai balıkçılığın bugünkü kanuni mevzuatımıza da imeliyiz, ağırarak — malını Boğaziçinde ne tabibi adlimiz Bürhan Cahit