5 Eylül 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

hu ” b Ü ğğ & Ha Bd * v Ünz x aa — O — — Son'âosma */4» ; Malatyuda inşasma haşlamlm mensu cat hbrmasuım mşaatı bir hay]î İrerie- miştir. Resimde fabrikanın beton sütunlarının döküleceği kalıpların hazırlan- mış olduğu görülmektedir. Malatya (Hususi) — Malatya istasyo- du gün geçtikçe biraz daha güzelleşmek- tedir. İstasyona yapılan yeni memurin bi- naları ve diğer büyük daireler esasen ta- bit manzara bakımından güzel olan bu yere başka bir güzellik vermektedir, Son günlerde yapılan güzel bir parkla büyük bir havuz ve döşenen parke taşı bu güzelliğe bir kat daha renk vermiş- Diyarıbekir (Hususrj — Evkaf müdür- lüğü burada bulunan ve her biri yüksek tarihi kıymette olan âbideleri imar et- mek ve bu suretle mimari kiymetlerini meydana çıkarmak üzere umum müdür- lükten bir mimar istemiştir. Gelen cevab- ta istenen mimarın gönderileceği bildi- rildiğinden Diyarıbekirde bakımsız bir halde duran âbidelerimiz pek yakın za- manda kendine lâyık kiymette tamir gö- rerek meydana çıkacak demektir. Resim Diyarıbekirdeki mimari âbide- lerimizden Ulucamiin bir kısmını gös- termektedir. Ezinede yollar genişletiliyor Ezinede kaymakamın da müzaheretile tir. Burada göze çarpacak en büyük güç- lük mesafenin şehre uzak oluşudur. Bu yüzden halk buradan istifade edememek- tedir. Bereket versin son zamanlarda ge- len iki otobüs bu müşkülü bir hayli azalt- mış bulunuyor. Resimde Malatya istas- yonu ve civarında yapılan bahçe görül- Çanakkale çosesi üzerinde ve kasabanın medhalinde çirkin manzara arzeden bü- tün harab binalar yıktırılmıştır. Cadde genişletilmiştir. Bayramiç şösesi üzerin- deki harab evler de aynı şekilde yıkıl- mıştır. ' Ezinenin en mühim noksanı elektrik- tir, Elektrik olmadığı için kasabanın bi- ricik sineması da i ektedir. Karamürsel belediyesi bir otel yaptırıyor Karamürsel (Hususi) Kızderbend köyünde 40 göçmen evi yaptırılmıştır. Yalakdere nahiyesine de bir mikdar göç- men yerleştirilmiş ve bunların hepsi müstahsil vaziyete geçmişlerdir İnegölde orman Muhafaza teşkıla fi İnegöl (Husu- si) — Yeni orman kanunu kazamız. da muvaftakiyet- le tatbik edilmek- te ve bu kanun çerçevesi — içinde kasaba ve köylü- nün ihtiyacı da ö- nemle “ düşünül- mekte ve temin olüunmakta- — hendisi Baha dır. Bir sübay em- Karadayı rinde on beş er kazamıza gelmiş ve or- man muhafaza vazifesine başlamıştır. Ö- İnegöl orman mü- J|tedenberi ciddiyetle vazifesini başar- makta olan kazamız orman mühendisi Baha Karadayı her hususda köylünün iş- leri için kolaylık göstermekte ve kanun harici iş görülmemesi için gerek memur- ları ve gerekse halkı irşad etmektedir. Kızılcahamam Yolları yapıldı ( Hususi ) — Ge- çenlerde — yağan f yağmurlarda has | rap olan Güvem — gw ve Ankara şosele. — €ğğ ri kaymakam Va: — — sıf Kolçağın aldı. * ğı tedbirler saye, — sinde derhal tas | mir ettirilmiş, a- raba ve otomobil- ' lerin işlemesi te- Kaymakam Vasıf min olunmuştur. Kolçak Malkara bir yag”m ür Tehlikesi atlattı Malkara (Hususi) — Burada şiddetli yağmurlar yağmış, her tarafı seller isti- lâ etmiş, seyyar satıcilar da biraz zarara girmişlerdir. İki çocuk sele kapılmış, fa- kat kurtarılmıştır. Bu arada bir evden de Karabigada heykel kaidesi tamamlandı Karabiga (Hususi) — Vapurla ge- lenlerin karşıdan göreceği bir şekilde dikilecek olan Âtatürk heykelinin ay - lardanberi yapılmasına çalışılan mer- mer kaidesi tamamen bitmiştir. Heykelin bulunduğu yerin civarında- ki arşalar belediyece istimlâk edilmiş, orası güzel bir saha haline getirilmiş$tir. Yakında heykel merasimle yerine ko. nulacaktır. Karamürsel ile İznik arasındaki şose uzun zamandanberi bozuktur. Bu şösenin ikmali Karamürsellileri olduğu kadar İz- niklileri de sevindirecektir. Belediye Sağlık Suyu başında bir otel yaptırmağı kararlaştırmıştır. Otelin ge- lecek sene yapılacağı söylenmektedir. Sındırgıda bir karakol yaptırılıyor Sındırgı (Hususi) — Kasabanın en gü- zel mahallinde bir jandarma bölük ku- mandanlık dairesi yapılmağa başlanmış- tır. Kasabada son günlerde imar faaliyeti göze çarpmaktadır. Yeni yapılmakta ©- lan Cumhuriyet Halk Partisi ve Evi bi- nası bitmek üzeredir. Pazar Ola I-Iııaıı Boy Dlyor KI : * — Hasan Bey. Âkdenizde * bir ay içinde batırılan ge- miler yirmiyi geçti. ediyor. . Japonya ile Çin ara - Ka e L Y a A O M lar. « Şimdi de gazeteler, sında harp şiddetle devam — Sovyet ordusunun Japon - yaya yüklenmek üzere ol « duğu havadisini yazıyor - *« Beni dinlesene Hasan Bey sen ne yapıyorsun? yorum, demek sulhun da para gibi kalpı ve sahtesi olurmuş, Memleket röportajları Türk köyünü yükseltecek kahraman budur! bul sultanilerinden birinde lisan müu - allimi imiş, Anadoluya giderek köyler - de çalışmağı kararlaştırmış, — İzmire gelmiş.. Muhtelif köylerde ve bilhassa Gâvur köyde uzun seneler kalmış. Son- ra, halkın darlık yüzünden «Işıklar» kö- yünü terkettiğini öğrenince bu köyün muallimliğine talip olmuş, o zaman, ya- ni bundan altı yıl önce maarif idaresi bu isteği hayretle, fakat çok müsait karşı - lamış, kendisini Işıklar köy başmuallim- liğine getirmişler.. Köy muallimi köylünün köyü terket- melerindeki sebebi araştırmış, köylünün eski göreneğe uyarak yalnız hububat ve bağ işlerile uğraştığını, büyük borca gir- diğini anlamış. Köyün 150,000 liralik bor- “cunu ödemek için onlarla elbirliği et - miş. Köyde maruf bir Mehmet Çavuş varmış, ilk defa bu Mehmet Çavuşla gö- rüşmüş, onu kendi düşüncelerine uydu- runca köylüyü tütün ekmeğe teşvik et- miş. Köylü büyük bir üzüntü içinde bu sözlere kulak asmak istememiş.. Esasen tohum temini için köylüde para yok - muş. Muallim de varlıksız bir adai , Tütün alım zamanı aldığı 49 liralık maaşını Mehmet Çavuşa teslim etmiş: — Siz tütün ekin... Zararı bana aid.. Kâr olursa kazanırsınız. Yavaş yavaş be- nim paramı ödersiniz, demiş.. Tütünler yetişmiş, para etmiş.. Mehmet Çavuş para kazanınca bütün köylü tü - tüne sarılmış... Tütün sayesinde köylü borçtan kurtulmuş.. Köy hayata kavuş - mMmuş.. £ Bu idealist muallim bizi köy kahvesi- ne buyur etti. Köyünden o kadar ümitle, o kadar cesaretle bahsediyordu ki bize anlatılanlarla 'bu sözler arasında bir ra- bıta noktası aramak- istiyorduk. Köyün 866 nüfusu, 277 hanesi, 3 sınıflı bir ilk o- kulu, okulun 110 talebesi varmış. Köyde sütçülük epeyce ilerlemiş, köylü birleşerek bir araba satın almağa karar vermişler, her sabah sağılan sütleri, şeh- re indirerek hastanelere, mekteplere, o- tellere satmak arzusunda imişler, bu ar- zularında mutlaka muvaffak olacaklar - mış... Muallim Süreyya köyün iktisadi duru- munu şöyle anlatıyordu: — Sütçülük büyük bir gelir kaynağı olmakla beraber köyün asıl kazancı bağ- dan ve zeytindendir. Köylümüz çalışkan olduğu için bağcılığa büyük ehemmiyet veriyor. Zeytinciliğin de ihyası için ya - pılan teşebbüslere köylü müzaheret et- tiği için zeytin istihsalâtı artmıştır. Tü- tün işlerimiz de henüz yoluna girdiği için artık köyden endişemiz kalmadı. Kendisini mutlaka kurtaracak. Bu Işıklı köy muallimi, köyünü alâ- kadar eden iğneli noktalara temastan çe- kiniyordu. Onun bu güzel köy alâkası, şuna buna kendisini göstermek için değil de, köyün ayıbını kapamak içindi. Bir köylüden öğrendiğimize göre köye posta uğramazmış, köy odasında mevcut bir kaç kitabı okuya okuya köy adamlarına gina gelmiş, köye gazete miyormuş, eki vu- ç İzmârin Işıklar köyündeki mektep binası (Baştarafı 1 inci sayfada) kuatı bile herkes, bir hafta, on gün sona ra kulaktan kapma sözlerle öğreniyor « müş. Ayakkabısız köy yavrularının ayak. ları çıplak olduğu gibi gönüllerinde de gam, kasavet namına bir şey yok.. Her yıl mahsul satılınca, köylünün eline pa- ra geçince, kış giriminde köylünün elbi- sesi, ayakkabısı, giyinecek eşyası temin edilirmiş.. Bu süretle köyün en büyük bayramı Cumhuriyet bayramı olurmuş.. Köylü, cumhuriyet bayramında yenile « rini giyinerek hakiki bayramı kutlular « Köyün arazisi münbit.. Şaşala nazire olan güzel bir suyile, sağlam bir havası var.. Köyün üst kısmındaki çamlık, köye sıhhat getiriyor. Rüzgâr estikçe köyün içi çam kokusile doluyor. Kayraklık mev - kiindeki çamlığı bülbüllere yuva, hasta- lıklılara bir nevi sanatoryom vazifesini görüyor. Bu sene köyde yarım milyon kilo şef- tali ve mühim miktarda nar yetişmiş.« Teşkilâtsızlık yüzünden bu güzel mah « sul çürüyüp gitmiş.. 60 paradan başlıyas rak üç buçuk kuruşa kadar satılan şef « talileri şehre indiremiyenler, geceleri kö- ye kadar sokulan yaban domuzlarının ö « nüne sermeği tercih etmişler.. Modern bir bina yapısı içinde faaliyet gösteren köy mektebinin hademe tahsi « satı yok.. Köy çocukları münavebe ile sa« bahları mektebi süpürürlermiş.. Bir ilk tedrisat müfettişi bu «münasebetsizliği» haber alınca alâkadar makama rapor ven miş.. Bu suretle, «çocukları rencide & « den» bu halin önüne geçilmiş.. Önüne geçilmiş amma, bu defa iş bu idealist başmuallime kalmış.. Ya cebin - den beş on kuruş vererek mektebi te - mizletmek, yahut ta pis bırakmak icap etmiş,.. Köy muallimi bu iki nokta için de mü- sait bir şekil bulamamış.. Sabahları, ço« cuklar mektebe gelmeden süpürgeyi eli« |ne aldığı gibi süpürmeğe başlamış.. Maka sat tertemiz sınıflarda talebeyi nezafete alıştırmak değil mi? Bu iş te, bu suretle halledilmiş.. Adnan Bilget İstanbülun . Ayaklar altında Nakledilen etleri (Baştarafı 1 inci sayfada) tirilen etlerin müsadere edilmekte ol - ması da şikâyetleri mucip olmuş, hattâ bu şikâyetler bir aralık gazetelere de aksetmişti. Hal böyle olmakla beraber belediye lğontrolü sıkı olan ve imezba- hası bulunan şehirlerden şehrimize ke silmiş et nakletmek yasak değildir. Dercettiğimiz resim Bandırmadan Sar adet vapurile İstanbula nakledilen et- leri göstermektedir. Etler görüldüğü (gibi yolcuların ayakları altındadır. Kesilmiş etlerin bu şekilde ve şart- lar altında nakli bugünkü sıhhi şartla- ra uygun mudur, değil midir? Bunu İmünakaşa etmiyor, ve bunun münaka- şasını alâkadarlara hı:akıygnşz. — ÜÖZER el ZEük. aöi 5 —r ddi Ün eee —SK İ w AA 2 v S L

Bu sayıdan diğer sayfalar: