Çin ve Japon orduları arasında mütarek_ç imzalandı Mütarekeye rağm; Tol ı%:lğo 16 (AA) — Domei ajansı,| Betinin harp hazırlıkları yapmış AT Talik bulunduğunu bildirmektedir. “'ünkiu_ır.,l ns, Kanton ve Taiyoun- â aPonların Çinli halkın has - he ha Bir ıh::,ı:, l':arukellen sebebile bu ş etmekte olduk b Ektedir. olduklarını baber Ku i'îîhhr' Şimali Çin meselesini hîeıneıl 'ette halletmesini hükümet'en te Müttefiktirler, yakı - da vü- Tökya, eni müsademeler Sinda Çi 16 (AA) — Fongtai —uı gqm - Japon kıtaatı a —,nyf' yeni müsademe — dolayısile Yelâkp; , Zaretinde vaziyet çok vahim tdilmektedir. Maamafih şima- f_ıql"’m garnizonlarının mü -| : T De Hopti ve Chachar eya - lıüı;m'si mümessilleri arasın İağillere Te devam edilmektedir. ve Amerikanın teşebbüsleri ümanda hey'elinin Nankin hü-|mesi için Tokyo nezdinde ayrı ayrı te- a İşebbüslerde bulundukları öğrenilmiş - U gösleren bir takım kat'i deldile | tir. de halledil- ihtılâ—fıîr; dostane bir şekil. Sovyet Rusyanın niye larının ne olduğu henüz mı Uzak Şarktaki vaziyetin inkişafları Londrada büyük bir endişe ile takip e- dilmektedir. Çünkü Nankin'in, Çinin ilhakı için Japonya yapılacak her türlü teşebbüse karşı mağa azmetmiş olduğu mü - talcası serdedilmektedir. Vaziyet vahim Vaşington 16 (AA.) Reisicumhur Ruzvelt hafta tatilini mutadı hilâfı ola- | rak Vaşingtonda geçirecektir. Buna sebep Uzak şarkta vaziyetin çok ciddi bir mahi- yet arzetmesidir. Mütareke aktedildi Tienisin 16 (A.A.) — Burada dolaşan haberlere göre, 29 uncu Çin ordusu ile 37 inci Japon fıkrası arasında yapılan ile Ameri -|müzakereler bir mütareke ile neticelen- | lıyacağı tarihe bağlıdır. Eğer Çin muka- iştir. Her iki taraf hâdise mahallin - ekillerimizin Usya seyahatleri qiu"’mvı 16 (ALA.) — Tas ajansı bil- 'Yor| - Tüş e' Dün Zekâi Apaydın, Rüştü A- mhğ“km Kaya şereflerine bir ak - tot k.ü.:e“ vermiştir. Ziyafette Molo- &'diin_ Yan, Ejof, Litvinof, Mejlauk, ny, Stamonyakof, vekil- kiye e%l at etmekte olan zevat ve Tür- ©, “Siliği erkânı hazır bulunmuşlar- 'Z.h% sonra yapılan kabul res- Böyyeş Fdiplomatik, hükümet Azası, Ve m“:' tı zimamdarları, san'at —’l"d::t mümessilleri hazır bulun- Z F Ni Metraopeli: _m 16 (AA) — Türk Vekil - h““dlki Aras, Şükrü Kaya ve yan- Boti Zevat dün Moskova metro- RİNİ ziyaret etmişlerdir. Petorl ve benzini . Afledıye satacak hm]hl’ı 16 (Hususi) — Benzin ve Be çe “lân kumpanyaların bâyileri - Bin ' olduğu komisyon nisbeti- hım':mh Suretile bu maddeler satış Tüması hfık lehine daha da ucuzlattı- Gdüşünülmektedir. ’iliğln- N başka benzin ve petrol bâ - Üyelere Şürdün her tarafında bele - Ür. H Yaptırılması tasavvuru var - Ür. *T iki mevzu etüd ettirilmekte - A ,îf"s belediyesi taksimetrelerin *l ;:fe.ve göre değiştirilmesi için fiha kadar mühlet vermiştir. Malmü dürleri arasında .r'düq;. 16 ÇHususi) — Bergama mal- Biz ganesim Van defterdarlığına, Ma- Garlığınş N Süleyman Süri defter - M tayin edilmişlerdir. —'İm*'u,." Maülmüdürü Hayri Haymana ÜBi pariTlüğüne, Kirşehir tahsilât kâ - qğii kâş Ankara mektepler muhasebe- | bugün tekrar bir kriz geç Fransada yeni l * bir buhran Maliye Nazırının istifa edeceği söyleniyor Londra 16 (Hususi) — Paris borsası ir, Eshâm vo tahvilât fiatlarmda mühim bir tena- kus kaydedilmiştir. Bu kriz, maliye nazırı Bonenin istifa edeceği şayfalarından ileri gelmiştir. Bo- nenin kabineden çekilişi halkın itirnadını sarsacaktır. Zirat kalkınma Programımız (Baş tarafı 2 nci sahifede) harpten evvelki vaziyete göce, köylünün piyasada bu bakımdan zayıf olduğu mu- hakkaktır. Köylünün bugünkü mübadele kuvveti, harpten evvelki mübadele kuv- vetine nazaran çok zayıftır. Eğer topra- ğın yüzünün gülmesini istiyorsak, ilk yapacağımız iş köylünün mübadele kuv- yelini artırmak, yani köy mahsullerinin pazardaki kıymetleri ile köyün almaya muhtaç olduğu eşyanın ayni pazardaki kaymetlerini, hiç olmazsa harpten evvel- ki nisbete irca etmektir. Bizce Ziraat Vekilinin ziraat namına müdafda ede- ceği ilk dava bu olmalıdır. 3 — Türkiye sosyalizmden uzak bir memlekettir. Burada bilhassa ziraat fer- di mülkiyet ve ferdf teşebbüs esasından ayrılmamalıdır. Buna mukabil, münferit ziraat kuvveti zayıf bir müstahsil kuvveti demektir. İyi ve fazla istihsalde asrın bi- rinci derece mühim olan şartı, teşkilâtlı çalışmadır. Bunu temin içinde ziraatte, devletin müdahalesini asgari derecede tutan ve ferdin teşkilât kuvvetini azami dereceye çıkarmaya çalışan bir zirai ko- operatifçiliğe ihtiyaç vardır. Fakat, bu teşkilât bir hamlede yaratılamaz. Bunu bir hamlede yapmaya kalkmak fayda de- ğü, zarar verir. İşin temellerini sağlam kurmak ve neticenin alınmasını senele-| | re, hattâ uzun senelere bırakmak lâzım- ; n dün de müsademeler oldu. Her iki taraf harp hazırlıklarına devam etmektedirler. Köprüdebugünden görmiyeceğiz Ti îî“îıı den geri çekilecek ve bu iki kıt'anın yerine itılâfa iştirak etmemiş olan ye- ni kıtaat gelecektir. Bununla beraber Kuvantung Japon ordusundan takviye kuvvetleri gel - mekte devam ediyor. Takviye kıtaatı mühim tank ve topçu ile mücehhez - dir. Diğer taraftan Çinliler de mühim iktarda tüfek, mitralyöz ve cephane alıyorlar. Japon ordu mümessili ne diyor? Tokyo 16 (A.A.) — Ordu mümessili Havas ajansı muhabirine şu beyanatta bulunmuştur: Eğer şimali Çinde Japon ve Çin kuv - vetleri arasında bir harp çıkacak olursa biz, şimali Çini temizledikten sonra mu- Bu sabahtan itibaren Eminönü, Ka- raköy mıntakaları ile köprü üstünden ayyen bir hattan daha ileri gitmiyeceğiz. |sırtla, başla ve sırıkla yük naklıyatı Ve bu harbin bütün Çine sirayetine mâ-|kalkmıştır. Bu mıntakalarda hamallar ni olacağız. Bu suretle de Çin hükümeti- (ancak zati eşya taşıyabileceklerdir. Ba- nin bizi Sovyetler Birliği ile bir hârbo | vui, bohça, çıkın vesaireden ibaret 0- sürüklemek teşebbüslerinin de önünellan zati eşya hamal küfelerinden an - geçmiş olacağız. Cak on beş santim dışarıya çıkabile - Harekâtın ne kadar devam edeceği baş |cektir. On beş santimden fazla eşya gö rünmesi memnudur., Yalnız, seyyar satıcılar şimdilik bu mıntakadan kaldırılmamıştır. Em!nönü, Karaköy mıntaklarile köprü üstünden yük taşıyacaklar, araba, sandal vesa - ireden istifade edeceklerdir. Belediye, sırtla, başla ve sırıkla nakliyatı mın'a- kalara taksim etmek suretile kaldıraca- ğından birinci kararın tatbikinden on ü il ikinci mınta- maliye nazırı ile diğer arkadaşlar ara » ğ::_..: ;;ıb:afîâı yasak edile- sında çıkan bir ihlilâftır. cektir. Ve böylece bir müddet sonra İs- Cumhurrcisi Beneş istifayı henüz ka-| tanbulda sırt, sırık ve baş hamallığı ta- bul etmemiştir. mamen kalkmış olacaktır. — — D Yapılacak İş kalmayınca iftira ve tehdite başladılar Hasicede Araplarla Ermeniler çarpıştılar, Ermenilerden 6 kişi öldürüldö, 3 Arap polisi de yaralandı Şamdan bildirildiğine göre Hatayın| meleri için siyasetle hiç alâkası olmadan eski delegesi Düryö bir veda nutku söy- | tamamen insani bir gaye ve maksatla ya- Temiştir. Bu ayrılış enterikacıları müte- | pılan bu işleri Araplık aleyhinde bir pro- essir etmiş, yeni rejim aleyhinde propa-|paganda gibi göstermek İstemektedirler. vemet ederse iki ay kadar sürebilir. Çek Kabinesi İstifa etti Londra 16 (Hususi) — Çekaslovak ka- binesi istifa etmiştir. Bu istifanın sehebi, itibaren hamal ALEMİNİDE ÜN KKK MEZLLEERLSOT A SI © Dört senede çok esaslı ıslahat yapan bir memleket : Romanya Yazan: Selim Ragıp Emeç R son zamanda yenilenen askeri ittifak münesebelile epey mütalea yürü- tüldü, Dört senedenberi iktidar mevkiine de bulunan ve çok müşkül şartlar dahi- linde iş başına gelen Tataresko kabinesi, nin muvaffakiyetli bir eseri olmak üzert y mda bir di- ğer. vardır bi gözden kaçırılamaz. Tata- resko hükümetinin muvaffakiyeti bun- dan dört sene evvel Romanyada ciddi bit iktisadi buhran vardı. Memleket dı- şarıya mal satamıyordu. Ayni varlığın yanında şidaetli nakid buhranı göze çarpıyordu. Dört sene içinde işler baş- tanbaşa değişti. Romanya, şimdi, zengin- liği umumun tasdik ettiği bir memleket olmuştur. Bütün dünyanın iddialı bir silâh yarı- şına kalkışmasının bu işde büyük tesiri olmamış değildir. Çünkü herkesin aradı- ğı petrol, benzin ve mazot, Romanyada bol bol bulunan bir matadır. Bu sayede- dir ki bu yılın mart ayı sonunda Roman- yanın ticari muvazenesindeki fazlalık dokuz milyar leyi aşmıştı. 1933 yılındanberi devletin bir - kısım memurlara borçlu olduğu mütedahil ma- aşlar meselesi de bonolara bağlanmak su- retile halledildi. Bu bonoları devlet ver. gi karşılığı olarak kabul ettiği gibi, ay- rTıca muüayyen tarihlerde itfa olunan bir tahvil mabiyeti verilmek suretile alâka- darların memnuniyeti temin olundu. Vaziyetin bu şekli almasında bilhassa dahili siyasette takib edilen usulün bü. yük yardımı olmuştur. Bir ara sağ tara- fa teveccüh eder gibi görünen bu politi- ka, an'anevi mâhiyetine irca olunarak sol ve sağın tehlikelerinden kurtarılmış, mutedil bir liberal kisveye sokulmuştur. Bilhassa üniversite talebesinin ihdas et poekte olduğu heyecanlı vaziyete bir ni hayet verilmiş, bunların cemiyet ve met- kezleri memleket dahiline dağıtılmıştır. 'Tataresko hükümeti, işte bu şartlar dahi- linde yeni intihabata hazırlanıyor. Bu intihabatın ağustos ve ilkteşrin başların- da yapılması çok mümkündür. Bu seçi- pmin vereceği neticeye göredir kj Roman- yada yapılan ıslahatın esaslı bir mahiyet İalıp almadığını anlamak mümkün olt gaktır. Fakat bütün zavahir, bu hususta tereddüde dahi düşülmek caiz olmadı- ğını gösteriyor. — Selim Ragıp Emeç Mısır tahvilleri çekildi Kahire 16 (A.A.) — Yüzde üç faizli ve omanya ile Lehistan arasında ganda için de yeni bir vesile olmuştur. Araplar yeni rejimin ilân edilmiş olma - sından müteessir olmuşlardır. Artık ya- pılacak bir şey kalmadığını görünce teh- dide ve tahrikâta başlamışlardır. Türki- yenin Sancağı Türkleştirmeğe kalkarsa mücadele kopacağını söylemekte, İş ban- kası şubesinin açılışının da Sancağı Türk- leştirmek ve Hatayda Araplıktan eser bi- Takmamak maksadını istihdaf ettiğini ile- ri sürmektedirler, Araplar Hatay mah- sulâtının gümrüksüz kabulünü, Hataylı işçilerin Türkiyede hüsnü kabul görme- lerini bir türlü çekememekte, Sancak hal- kının borçlarını ödemeleri, kalkınabil - tika, en güzel temelleri kurup, binanın ikmalini senelere bırakan sabırlı bir po- litikadır. * İşte, bir ziraat programımız için esas prensiplerin bunlar olması lâzım gelece- ine kanüz. Yeni vekilimizin bu prensip- leri çok iyi bildiğinden de eminiz. Ümit & ki bu sahada en sağlam temolleri kuracak olan ilk Ziraat Vekilimiz kendi- dır. Acele yapılan binalar çabuk yıkılır.|si olacaktır. Bilhassa ziraat işlerinde en sağlam poli- Muhittin Birgön Gökyüzüne seyahat ikramiyeli Mısır Kredi Fonsiye tahville- rinin dünkü çekilişinde: 1093 senesi tahvillerinden 771,865 nu mara 50,000, 1911 senesi tahvillerinden 10,531 numara 100,000 frank ikramiye kâ- zanmışlardır. 20 sene taksitle emlâk satışı Ankara 16 (Hususi) — Emlâk ve Ey - tam Bankası devletten devren aldığı em- Jâk gatışlarında alıcı dilediği takdirde yirmi seneye kadar taksitlendirme mua- melesi yapmağa karar vermiştir. Altı Ermeni öldürüldü Adanadan bildirildiğine göre Suriye - nin Kamışlı kazasında Hasicede Vatani- lerle Ermeniler arasında kanlı çarpışma- lar olhmnuş, 6 Ermeni öldürülmüş, 3 arap polisi de ağır surette yaralanmıştır. Vatanilerden Deham aşireti reisi, Sam- har aşireti retsi Abdurrahmanı öldür - mek için 600 kişilik bir kuvvetle hareke- te geçmiştir. — ——— İ Sabahtan Sabaha : Cumba yon yolun üzerine bel vermiş bir eski ve tahta evin cumbasını kesti, indirdi. Basit bir zabıta vak'asıdır. Fakat manalıdır. Cumbalı, şahnişli evlerin yapıldıkları devirde sokakların bir yüklü hayvanın geçeceği kadar olması kâf) görülürdü ve otomobil gibi motörlü nakil vasıtaları henüz tekâmül et- memişlerdi. Komşuların cumbadan uzanıp birbirlerinden sigara yaktıkları devir pek uzak değildir. Sokaklardaki meşe yüklü katır kervanlarının dolaştıklarını hatırlamak mümkündür. Fakat medeniyet o kadar sür'atle ve heybetle açıl. mış ve yayılmıştır ki İstanbulun tarihi yangınlarından kurtulan böyle cum- balı binalar kendi kendilerine çöküp gitmeden motör ve makine yetişmiş ve gerinin, eskinin yeniliğile karşı inadından kabarmış bir burun gibi yol ke- sen cumbaları devirmeğe başlamıştır. Motörün cumbayı yıkması ne kadar tabll ise yeninin eskiyi unutturması, yeni fikrin geri fikri yenmesi, sür'atin yavaşı çiğnemesi, ilmin cehli kepaze etmesi de o kadar. tabiidir. 'Türkiyo topraklarında kafes, şahniş ve cumba tarihi devrini bitirmiştir ve onlar birer birer Türk şehirlerinin çerçevesindea silinip kaybolacaklardır. Ve muhakkak ki cılız iskeleti ile motörlü kamyonun yolunu kesen tahta cumbanın akibeti ileriye yürüyenlerin önüne çıkan canlı cumbalar için de mükadderdir. Bürhan Cahit Morkaya Geçen gün İstanbulun dar sokaklarından birinden geçmek istiyen bir kam- — i | —i |